23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
• Sahlbi: Cumhuriyet Matbaacılık re Gazeteclllk T.A.Ş. adına „ . NAD1R NADİ • Genel Yayın Müdürö OKT*Y KURTBÖKE • Sorumlu Yaa îşleri Müdürü: ÇETİN ÖZBAYR*rt • Basan ve Yayaru CUMHITRIYET Matbaacılık »e Gatetecilik T.A.S. Cağaloplu. Halkevl Sok. No. 3941 TELGRAF ve MEKTUP adresl: CUMHURİYE1 İSTANBUL * * Posta Kutusu: îstanbul No: 246 Telefonlar: 22 42 90 23 42 96 22 42 9 1 2 2 4 2 9 8 2 2 4 3 9 9 CUMHURİYET BASTN AHT^K TASASINA UYMAYI TAAHHÜT KDER • BÜRULAR: Ankara, Atatltrk Bulvan tener Apt Yenişehir, Tel.: 1T7477 355701 • ÎZM1R Halıt Zı\>Bulvan No. 65, Kat 3, TeU 3123U 247U9 • GÜNF îlleri: Atatürk Cad. Ugurlu PasaJ, T e u 14550 h>,. âBONE «• tLÂN Aylan U l 4 1 Yumçı 64U 470 İ3b «5 Yurtdısi 81U 405 » » 67J0 Ülıce gmplarına ve afruügına Köre. ucak tarra okuvucn tarafından •jmca Caenlr... Bajlık «. „ « •2 3 ve J Sayft «Santiml) 4., 6., ». Sayta (Santımi) „ ölüm, Mevhd, Teçetücür (S SanUmi) Nısan, Nikâh, Evlenme, Doğum Yayın Hayata (Kelimesi) „ . . „ Kayıp (Kellmesl) „ ... . 550 Ura 140 * a*. • *. ». • > SAY1S1 150 RURÜŞ ECEVÎT (Bastarab 1. sayfada) tDemokrası, partüerin iktidara felip gittiği, hüklimetlerin bazan •ık sık değiştigi, karşıt düşuncelerde ve eğıhmlerde sıyasal kadrolann birbiri ardından huku met olabUdıği bir rejiradir. Eğer böyle btr rejimde, hükümetlere çok genlş yetkiler tanımrsa, hükümet kuaan her sıyasal kadro devleti Istediğl yöne serbestçe çekebilirse, ortada ne devlet kalır ne demokrasi. Bu tehükeyl önlemek Için demokrasüerde, siyasal iktidann yetkilert sınırlanmıştır. Yurttaslara bir takım temel haklar tanınarak iktidar sınırlanmıştır. Yurt taşlann o haklarını koruyacak ku rumlara belirli komüarda hükümet yetkilerinden de, hatta yerine göre, parlamento yetkilerinden de genıs yetkiler tanınarak, tktıdar sınırlanmıştır. 30 yaşına erişen, türlü çetln sıravlardan başanyla geoen ve 19»S1 Anayasasıyla sağlam hukukî temellere kavuşan demokrasımızde, hükümet olmak ıstiyenler, bu gerçegl akollanna koymalıdırlar, içlerine sındırmelidırler. Türklye artık, 1960 öncesınln de 1950 öncesinin de Turklye'sı değildır. Türkiye'de artık hıç kim se: Ben hükümet oldum, radyo re televizyona, o yoldan da yurttaşlann kafasına dilediğim gıbi hükmederim, diyemez. Dilediğimi atarım, dilediğiml getirinm, diyemez. Haklan, özgürlükleri dilediğlm gıbi kısanm, diyemez. Derse, karşısında serbestçe oluşan ve serbestçe konuşan bır kamuovu bulur.. Karşısında Anayasa Mahkemesını bulur, Yaıgıtayı bulur, Damştayı bulur. Dün TRT konusunda başlan bu gerçege çarpanlar, oyle umanz ki, bundan sonra demokrasmın kurallanna dali3 saygüı olmayı öğrenirler.» Ecevit sözlerine devamla bölücülük ve kışkırtmalarla «Millıyetçilığin» bağdaşamıyacağını ha tırlatmış, kışkırtmanın ve bolucülüğun açık brneklerinı ba:ı cephe sözcülennin, gezisıyle ılgılı olarak verdıklerinl belirterek şöyle demiştir: «Bunlardan birt, CHP'r GUneydoğu Anadoluda Sıkıyonetim llânına karşı çıkmasını kınıyor. Biz bolge nalkınm yurtseverligine ve sağlam devlet anlayışına güvenerek smır ötemlzde bir takım olaylar oluyor dıye kendi topraklanmızda Sıkıyonetim ilânına karşı çıkmıştık. Bugünkü hükümeti oluşturan partılere rağ men, karşı çıkmıştık. Bölge hallona güvenmekt« ne kadar haklı olduğumuz aradan geçen zamanda görüldü. Güneydogu Anadoluda Devlet güvenlığini, toplum huzurunu bozucu tek bir olay olmadı. Güneydogu Anadolu gezımla ilgili olarak kışkırtmalara başlayan cephe sözcülerinden birl de (Devlet Ecevit'i dikkatle takip etmelidlr) dedikten sonra, (mem leketlerini, onun bütünlüğünü sa vunıruyı görev sayan Türkler de Devlet in yamnda yer alacaklardır) diye üân ediyor. Buna karşı Devletle birlikte, Türkleri göreve çağırmaktadır. Yani bölge hatkı için Türkleri göreve çağırmakradır. Yani bölge halkı için (Türkler ve Türk olmayanlar) ayırunıru yapmaktadır. Demek ki bu sahte milliyetçiler, bu yabancı petrol şirketi milliyetçileri, Türk halkını bir bütün olarak görmemektedirler, halkımızı Türkler ve Türk olmajanlar diye ikiye ayır maktadırlar. Boylece bızim hıçbır zaman benimsemedigimiz (halklar) edebıyatım bu sahte milliyetçiler yapmıs olmaktadırlar. Bugün başlayan Güneydogu ge limde bir olay çıkacak olursa, bir saldında bulunulacak olursa, bunun kışkırtıcılan ve suçlulan simdiden belli olmustur.> Toprak reformu ve CHP CHP Uderi konuşmasının daha sonraki bölümünde, Güneydogu Anadolu'da uygulanmaya başlanan toprak reformuna ilişkin gö rüşlerini açıklamış ve şöyle konuşmuştur: •Bugünlerde Güneydogu Anado lu'da bulunmaktan özel bir kıvar.ç duyuyorum. Çünkü, CHP1nin öteden bert beslediği bir öa lem, halkımıı İçin, köylümüz İçin beslediği bir özlem, bugünlerde, Güneydogu Anadolu'nun bir ılin de gerçekleşmeğe başlamak Üzeredir. Bu özlem toprak raformu dur. Toprak reformunun özellikl» Güneydogu Anadolu için büyük snlamı vardır. Çünkü ülkemızde toprak adaletsizliginin en yaygın oldugu bolge. Güneydogu Anadoludur. Burada, geçımı topraktan olan >1iz binlerce insan topraksız dır. Kendi ekip biçtiğl topraklar üzerinde yan köls gibidir. Yüı binlerce insanın topraksız olduğu bu bölgede, bir avuç insanın elinde binlerce, onblrüerc» dönüm toprak vardır, köyler» sahip kışi ler vardır. Şımdl biz hükümetta degiliz, fakat öncülüğünü yaptığımız top rak raformunun uygulamasını yakından ve dikkatle izlemekteyiz ve izleyeceğiz. 1 mayıs'ta Urfa'nın Uç ilçeslnde daha, Hilvan'da, Viranşehir'de ve merkez üçede, reform için toprak kamulaştınlmasının baslatılması gerekiyordu. Oysa aradan bir ay geçtiği halde bu ilçelerde kamulaştırmaya hâlâ başlanmanuştır. Bu yıl ortasına kadar Urfa dışm da ikinci bir il daha reform uygulamasına alınacaktı. Yüın ortasma geldik, fakat Hdn ci bir toprak reformu llinin ilân edileceğine daır henüz hiçblr be lirti yok ortada... Bunlar bizi kaygüandırmaktadır. Frkat suna inanıyoruz ki. GU neydogu Anadolu'nun suya susar gıbi toprağa susamış köylüsü bu davanmın arkasını bırakmayacak tır, haklannı koruyabtlmertıiî İçin bize destek olacaktır, güç ka tacaktır. CHP'nin yakında halkın oylanyla tek baçtna iktidara gel mesiyle, yalnıs Urfa'da değil, bü tün GUneydogu T« Dogu Anadolu'da toprak reformu başlayıp hıa lunacaktır.» Kışkırtıcı ve bölücüler ı Baştarafı (Baştarah 1. sayfadaı sayfada) görüşmesindfcn sonra yayınlanan ortak bıldiriyi «Olumlu» olarak nıtelendırmışlerdır. Başbakanlar arasmdaki görüsme çok gizlı olduğu için nelerin konuşuldugu basma sızmamış, ancak Dışişleri Bakanı ile birlikte bulunan bir Türk yetkilisl Karamanlis'in «Yu muşak ve saldırgan olmayan bir hava içinde» görüşmeyi sürdürdüğünü öğrendiğini söylemiştir. Diplomatik gözlemciler ortak bıldiriyi yorumlarken, Yunanistan'ın her ne kadar Türkiye ile ikili ilişkiler yolu ile sorunlara çözüm araroayı denediğinl belirterek, «Ancak, Yunanistan ikıli görüşmelerin başlamasma neden olan Lahey Adalet Divanına götürülecek tahkimnamenin hazırlanmasmı esas almakta direnmiş ve bunun da ortak bildirinin ikin ci paragrafında yeralmasmda israr etmiştir. Boylece Yunanistan, ikili görüşmelerin aslında Lahey Adalet Divanına gitmek İçin yapıldıgı lzlenimini vermek istemiştir» demişlerdir. Gözlemciler, ortak bildirinin diğer bölümlerini şöyle yorumlamışlardır: «Ancak hemen üçüncü paragrafın başmda kıta sahanlığı sorunu 118 Ege semalan sorununun yalnız tahklmname haarlanması İçin değü, görüşülerek çözümünün mümkün olabüecegini belirten bir İfade bulunmaktadır. Böy lece Yunanistan Adalet Divanına gıtmeyi elinde bir nıhai silâh ola rak bulundururken, göriismeler yolunu da kapamamaktadır. Bildirinin dördüncü paragrafm da ise, 'ki ülkenm çıkarlan için karşıhkJı işbırligi yapmak deyımleri gecmektedir. Bu da Yuna r.istan'ın Roma'da kararlaştırıldıgi üzere Ege deniz yataklannm ortak işletilmesinl sağlayacak bır konsorsiyum kurulmasıyla ilgili önerisinin Yunanistan tarafma üginç geldiği anlammı taşır. Öte yandan son paragrafta ise, her iki ülkenin Başbakam Viya Bütün sorunlara na görüşmelerinin devamını lst«na devamını lst* diklerini belirtmektedırler. Bu bır anlamda her iki ülkenin kendi uzantılan olan adadaki toplum lann çeşitlı bahanelerle ikıli gorüşmelerı engellemelertni ıstemediklennı gösterir.» \r yp Dıç * y W W diyerek birUerln! bonımaya, zengin etmeye kalkanlar özgür glrişimi de kötfiye kullanmıs. sııç işlrmiş olmaktadırlar. Ayrıca, kitle baberleşme »lanında devlrt gücünü elde tutanlann yansızlığa titiz bir dikkat gSstermeleri has koşuldur. Ne yazık kl TRT'de yapmaya kalkıştığı deçişiklikle cep he hükümeti, vurttaslann olaylan gerçeb vüzü ile izleme özgiirlüklerinl engellemeye yelienmiş, TRT'yi de kendi tekeli altına alma hevesine kapılmıştır. Kıbns konusunda hakkuntzı savunmak durumunda bulunan cephe hükümeti başkanı, ana muhalefet partisinin destejini şiddetle gerekseyecektir. CHP'nin onayı sağlanmadıkça ne ödim. ne jest, hiçbir yaklaşımın Türk • Yunan uzlaşmasını serçekle«t)rebUece:jtne bir lnanmıyoruz. Ne ederslniz M, cephe hükümetinin başkanı, mubalefet liderine daıuşmak şöyle dursun, Ecevitin yapmak istediğl bir nezaket ziyaretine cevap Termeyi bile gereksiz bnlmuştur. Bunlar, karsımızdakileTİn gözünden kaçıyor mu sanılıyor?.. fl^Sl^ Tunç, "Anayasaya süre içinde hükümetin lzlemeyi amaçladığı ekonomik vs sosyal politikamn hangi yönde gelişeceğml ortaya koyan önemli gelişmelere tanık olunmuştur. Hükümet programında yer alan ve iktisaden varlıksız durumda olan çoğunluğun sorunlanna çözüm getirecegl belirtilen tedbirlerin hiç birt, henüz ele alınamamıştır. Buna karşılık, egemen çevrelerin istediği herşeyi gerçekleştirma yolunda, hükümet. yogun bir çalışma lçerisindedir. Vaadleri bir yana atan hükümet, programmı, egemen çevrelerin çıkarlannın daha çok korunması yönünde somut tedbirlerle uygulamaya başlamıştır.» (Baştarafı 1. sayfad») (Baştarafı 1. sayfada) ı Baştarafı 1. sayfada) Demirel ile Karamanlis, kafası kesilerek idam edilen Belçikalı politikacının adını taşıyan sarayda buluştular BRVKSEL Demirel • Karamanlis görüşmesının yapıldığı Palaıs d'Egmont çok eski bır yapı. Bir zamanlarm ünlü dükleruıden Egmont'un adını taşıyor. Unlü bir devlet adamı olan Egmont maalesef başı kesilerek idam edilmiş, ama daha sonralan yeniden eski ltibanna kavusmus ve yaptırdıgı sarayda bugün Belçüca Dısişlennin önemli binalarmdan bırisi. Belçlkalüar Amerik&lılarla sılâb alîşveri^ göruşmelerini bu sarayda yapıyorlar. Seçkin konuklanyla da burada buluşuyorlar... Dünkü görüşmeye önce çagn eahıbi Demirel geldi. Karamanlis geldığinde üç dakıka geciknnştı. Karamanlis son derete iyi gıyinmış ve artıst gıbi kameralara poz verdı. Türk heyetınce Was hington Büyükelçısı eski Dışışleri Bakanı Esenbel de bulunuyordu. Çağlayangirin yanmda Siyasi Işler Genel Müdürü Büyükelçı Necdet Tezel, Kıbrıs Yunanistan Dairesı Başkanı Elçı Müstaşar Ecmel Barutçu vardı. Enformasyon Genel Müdürü Semih Akbil ise bir kaç dilden bütün ga zetecilere göriismeler hakkında biîgi veriyordu. Süleyman Demırel, dun rurklye saatiyle 11.25'de görüşmenın yapılacagı Palais d'Egmont binasına gelmiştır. Saat 11.33'de de Karamanlis beraberınde Yunanis tan Dışişleri Bakanı Bitsios olduğu halde d'Egmont Sarayına gelmiştır. Karamanlis doğruca Süleyman Demirel'in kendisıni beklediği du varlan tamamen aynalarla kaplı görüşme salonuna gıtmiştir. tki Başbakan bir mermer masaya yanyana oturmuşlardır. Dışişleri Bakanlan Çağlayangıl ile Bitsios ise, karşılannda karşılıklı olarak oturmuşlardır. öte yandan, Demlrel Karamanlis görüşmesi öncesinde cuplomatık kulislerde Uginç bır söy lentinin yayıldıgına tanık olunmuştur. Buna göre, Başbakan Demirel Türkıye'den aynlmazdan önce Ankara'daki askeri çevreler kendisine, Yunanistan'a oneînll ödünlerın venlmemesı ısteğinı 1 letmişler ve bu arada Türkıye' deki Amenkan üslennden bazılarımn bir an önce kapatılmasında israrlı davranmışlardır. Görüşme devam ederken yapılan açıklamada üd Başbakanın 11.45'de başbaşa görüşmeye basladıklan ve Dışişleri bakanlarıyla diğer teknısyenlerın dışan çık tıklan belirtümiştir. Gene daha sonra yapılan başka bır açıklama da iki Başbakanın görüşmelennın devam ettığı ve Dışişlen bakanlarının da görüşmeye katılmayı bekledıklen bıldinlmışıir. Nitekim dalıa sonra, iki tarafın Dışişleri Bakanlan ikili görüşmeye katılmışlar ve yaytnlanacak ortak bildiri taslağını Başbakanlara sunmuşlardır. Çok kısa süren bu dörtlü görüşmeden sonra iki Başbakan yine başbaşa kalarak görüşmeye devam etmislerdir. Görüşme 3 »aat 10 dakıka sürmüştür. Başbakan Demirel, görüşmeden sonra doğruca Brüksel Havaalanma gitmiş ve beraberindeki heyetle birlikte saat '.6'da Türkiye'ye hareket etmıstir. Görüşme başlıyor Küçük azınlık için NADtR NADt OLAYLAR IN ARDINDAKİ Sanayl Bakanlığınca düzenlenen bir seminere de değinen Tunç, devletin tüm olanaklannı özel teşebbüs emrine amade kılacak bir anlayış içinde olduğunun en yetkili bir hükümet üyesince açıklanmasında sakmca görülmediğıni ifade ederek sHat ta kurulacak îşçı Yatırım Banka sı fonlannın: yani işçi tasarruflannın da, özel sektörün emrine tahsis amacı ile kullanüabileceğl açıklanmıştım demiştir. Başbakan Demirel'e yapılan saldınnın bile özel teşebbüs temsilcileri tarafmdan kendilerlne yönelmiş sayılacafını açıklamalannm, sömilrünün bi^ başka biçiml olduğunu beîirten Halil Tunç, yapılan itifakla devletin ve toplumun çıkarlannın küçük bır azınlığın çıkarlarına peşkeş çekildigini savunmuştur. TRT'den sadece özel sektörün sesinin çıktıgmı öne sürdüğü fco nuşmasında TürkIş Genel Başka nı, çıkar şebekesinın bütünleşme eyleminin semerelerini aldığına dikkati çekerek, «Türk lşçilerinın yegâne lş güvenliği müessesesl olan tadem tazminatlannm engel lenmesi, bunu ortaya koymaktadır» demiştir. Kıdem tazmmatla n sorunumın biran önce çözüm lenmesi gereği üzerinde durao Tunç, Türk işçi hareketi'nin, bü tünleşme yolunda ilk olumsuz so nucu, «işçimemur* ayrunı konu sunda işçiler aleyhine yaygınlaş tmimada gördüğünü, bu tutumun karşılıksız bırakılmayacağını anlatarak şunlan söylemiştir: «Bu oluşumlann gerismde yatanlar, Türkiye Ticaret ve Sanayii Odalan ve Borsalar Blrliğl Genel Kurulu'ndaki konuşmalarla ortaya çıkmıştır. İktisadi iktidann siyasi iküdan avucunun içine alması girişıml gi derek bütunleşmeye varmaktadır. Anayasaya ragmen, toplum yara rınm özel çıkara peşkeş çekilmesı karşısında sessiz kalınamaz Kapitalist tahrikçılerin özgtirUtk çü Turk ıççi hareketmı ve demoK ratik solu tahribe çalışmalan kar sılık görür. Bu girişimin karşısı na Türk işçi hareketi bütün var hğ; İle dikilecektir.» izlemektedirler. Işçilertn dikkatle izledıği bir diğer oluşum, bır grup marksist oportunistin, 1961 Anayasa düzeninı ve özgürlükçü baQ demokrasısini doğmalannın aracı olarak kullanma çabalannın hızlandınlmasıdır. tşçiler, her tki oluşum karsısın da üzerine düşen ödevleri eksik siz yapacaklardır. Bu kaçınılmaz ödev, sosyal ada letçi ve sosyal devletçı 1961 Ana yasasının korunması ve eksiksız uygulanması ödevıdir. Bu ödev, fcimsenin kimseyi ezs meyeceği, fcimsenin kimseyi sömü remeyeceği, özgürlükçü ve adü bir düzenin kurulması kadar, ko runmasını da içermektedır. Türk sendikacılık hareketi. bu ödevi yerine getirirken, marksıst fırsatçılann ve kapıtalist tahrikçilerin tahribme karşı kendini konıma yolunda. sosyal devletçı ve sosyal adaletçı 1961 Anayasa düzenıni ve batı demokrasismi, dogmalann aracı dpcil. amacı olarak içtenlikle benimseyen t^gür lükçü siyasal güçlenn yanınaa olacaktır.» «Işçiler bu oluşumlan di «Işçiler bu oluşumlan dikkatîe (Baştarafı 1. sayfadn) lâlinin milli güvenliğl sarsmak, kamu düzeninı ve ülke bütüniugünü tehlıkeye atmak anlamuıa» geldigıni söylemiştir. İsmail Cem'in avukatı ve Ankara Ünıversıtesı Ceza Hu^uku Profesörü üğur Alacakaptan <U Danıştayın karanyla ilgili olaraK şunlan söylemiştir: «Durum açıktır ve hukıien tartışılacak hıçbır yanı yoktur. Anayasanın 132. maddesine gore, mahkeme kararlan her mer^H ve her kışıyı bağlar. Ortada iki taraflı yürütmeyı durdurma karan olduguna göre, durum kesindir. Göreve başlamak tendmğinden olacaktır. Asıl öneTüisi hukuk doktrininde behrtıldiği gibi. mahkeme kararlannın uygulanmaması taşıdıgı yaygın uygulama nitehği dolayısıyla TCK'nun 146. maddesmdeki Anayasayı ınlâl suçunu oluşturur. Karann tebüğınden sonra sayın Ya;ç:ntaş'm göreve devamı halinde kendisi de TCK'nun 252. maddesme göre sorumlu olur.» fltanma Yalçuıtaş Prof Dr. Nevzat Valçıntaş da Anadolu Ajansı muhabınnın so rusu üzerine şunlan söylemiştir: «Danıştay'ın TRT"ye tayinım hakkında almış olduğu karar, ba na henüz intikal etmiş değüdir. Haben, ben de sizin gıbi, basın ve yayın organlanndan öğrendim. Bu konuda hukukun ve kanunla rın gereklert yenne getirilecektır. Esasen bu mesele, davacılarla hükümet arasındadır. Benim içm TRT, ülkeme ve mll letime hizmet yerlerinden bir ta nesıdır. Bu hızmetın nltelikleri Anayasa'da ve kanunlarda tanım lanmıştır. Bana, nerede ülkeme hizmet görevi verilirse, orada bu nu yerine getirmek, şlmdiya kadar değişmeyen bir prensibim ol muştur. Bazılan İçin çok cazlp görülen TRT Genel Müdürlüğünü, yukan da acıkladığım Anayasa ve kanun lar doğrultusunda sadece bir hiı met verme yeri olarak görmekta yim.» ODÎÜ (BasUrafi 1. sayfada) lan tekrarlamak zorunda kalacaklardır. öt« yandan, ılgilıler, Rektor Tank Somer'in, e\velki gun duzenledigı basın toplantısında, ögretım uyelenne baskı yapmadıgını soylerken, daha once, s'ayımladığı bir genelge ıle çelışkıye düşmüş oldugunu savunmuşlar dır. Buna gore Somer, 30 tnayıs tarihmde «öğretım üyeleri ve asıstanlara» jayunladığı bır büdiride, Ümversite yetkili fcurullannın kararlanna uymayan bütün akademik ve idarî personeli kastederek «Bunun aksine hareket edenler ve alınan kararlann uygulanmasım şu veya bu şekılde güç duruma düşürmeğe teşebbüs edenler hakkında derhâl işlem yapılacakttr» demektedir. Rektor Tank Somer, bu tedbirlerle ilgili olarak Başbakan Suleyman Demirel ile görüştüğunü ve alacağı tedbirleri Başbakan a anlatıp onun da onayını aldıgırj Universita Konseyi toplantısında açıklamıstır. Rektöre göre Başbakan Demlrel, Rektörün bu karan nı «Çok iyi bir karar» olarak mtelendirmiş ve «Çekinmeden uygulayın» demiştir. Rektörün tehdidi 6ERÇEK Zoraki Bayram (Bastarafı 1. «ayfada) rdilmlşti. Burada da bir noktaya dikkat gerekin Gösteriler bava bozukluçu yüzünden ertelenmemiş: Iptal pdilmiştir. CHP'Mnin ulusal bavramı alçılamak yolundaki çıkışı üzerine, 19 Mayis, Cumhurivetin Baskentinde vaşanmıs, daha do£ruMi rasanabilmiştîr. Ne var M bu yıl bayram olaylı geçnıiştir. Büyfikler arasında bunca tartışmadan sonra yürürlüğe konabilcn Ulusal Bayramda politik» Rençlik çatışmalan bor gnstermls: gençler ansmda bazı çruplar. 19 Mayıa Bayramının törenlerinde simdiye dek görülmfren izlenimlere yol açmışlardır. liıısal Bayramımız doğal btçimde' fcutlansa ve Cepbe Hükâmetince başlangıçta benimsenseydi; kuşkusuz bu tur olaylara yol açılmıyacaktı. Ne yank kl Atatürk'ün Cumhuriyettnde artık ulusal bayramlan kutlamak r bir sorun niteliğine erişmiş<> «r. Bütünleşme eylemi Demirel'in izni ile Cem katümadı Öte yandan Ankara Gazetecıler Cemiyetinın, TRT'nin eski ve yeni Genel Müdürleri onurlanna dün gece verdiği garden partiya İsmail Cem îpekçi katümamıstır. Nevzat Yalçıntas ise TRT'nin halef ve selefi için 1000'e yakm davetiye çıkaran cemlyetin dün akşamki partisine katılnuştır. Eğe'nin ortak işletilmesi Bakanlar görüşmesınde Roma' da kararlaştınldığı üzere Ege Kı ta Sahanlığı sorununda Lahey'e gıtmeden önce iki ülke arasında ki anlasmazlıklann çözümlenmesi İçin kurulan (2) numarah komitenin Türk tarafının hazırladığı Ege'nin ortak işletilmesine iliskın konsorsiyum kurulmasma iliskın raporu ele almmıştır. Yunan tara fı Türk Önerisini resmen ele almış ve kısa sürede inceleverek re vaD verecegtni bildırmıştir. Ikinci komitenin çalısmalar.na bağlı olarak bu komitenin calış malarmda bir başan elde edilememesi üzenne, Lahey Adalet Di vanına gidecek olan ortak tahkimnamenin esaslannı hazırlayacak olan üçüncü komiteyle ilgıil Brüksel'de herhangi bir çalısma yapümamıstır. Anket Bu arada ANKA Ajansı'nın an ketine cevap Teren hukukçuİ3r, Damstay karannm Anayasaya uy gun olduğtmu ve uygulanması ge rektigini söylemişlerdir. Anketl, Ankara Hukuk Takültesi Kamu Hukuk Profesörü Dr, Münci Kapam, Ankara Hukuk Fa kültesi Devletler Rususi Hukuku Profesörü Dr. Hicri Fişek, Anka ra Hukuk Fakültesl Anayasa Hu kuku Profesörü Dr. hhan Arsel ve Siyasal Bilgiler Fakültesl Ana yasa Hukuku Profesörü Dr. Mümtaz Soysal cevaplandırmıstır. tstanbul'da ÎTtA'ne baglı Nisantaşı Eczacüık Yüksek Okulu öğrencileri, okulun tasfiye edilmesme karşın başlattıklan süresiz boykota, Koordinasyon Kurulunun bu karan kaldırması üzenne son vermlşlerdir. Nişantası Eczacılık Yüksek Okulu ögrencileri, okulun tasüye edilmesi kararına karşın 45 gün önce stlresiz olarak boykota baslamışlar ve bu karann kaldınlmasına değin boykotlarım surdureceklerinl açıklamışlardı. Özgürlükçü güçlerde Halil Tunç daha sonra konusmustur: aöyla Başkentte (Baftsrafı 1. »avf»d») tan, CHP Genel Sekreterl ICyüb oğlu ve bazı Bakanlar da bulunmuşlardır. Gösteriler gırasında açık tribünlerde ve şeref locasının tam karşısında 400500 kadar komando topl"nmış ve «Milliyetçl hareket, Mılli devlet Güçlü iktl dar, Bozkurtlar geliyor» seklinde bağırmaya başlamışlardır. Buna karşı tribünlerde bulunan devrimci gençler de «Bagımsıs Türkiye», cAtatürk geliyor» şeklindeM sloganlarla karşüık vermişlerdir. Bu arada komandolan n «Bozkurt Atatürk, Mao d«gil Alpaslan Türkes, Vietnam degil Türkistan; Komünistler Moskova'ya» şeklinde bagırmaya başlamalan uzerine, devrimd bgrenciler de karşılık vermişler ve cyuh» seslerl arasında sah«da spor gösterileri yapan öğrenciler şaşırmışlar, program aksamıştır. Gençlerln karşılıklı bagırmalarından sonra polis bağıran genç lerl toplamaya başlamış ve tribünlerde yer yer ka^'ga çıktıfı görülmüştür. Polisin gençlerden 10 kadannı hırpalayarak tribünlerden çıkardıklan, buna karşılık komandolardan kimseye dokunmadıklan gözden kaçmamıştır. Bu arada polisin baza gençlerl stadın dı? tarafına duvar dibine dizerek bagınp azarladığı da izlenmiştir. Olaylar sırasında bazt gazetecllerin de rnakinalan polıs tarafmdan alınmak lstenmiştir. Polisin döverek götürdüğti genç ler arasmda CHP Gençlik Kollan Genel Sekreter'i Hasan Mavi'nin de bulundugu bildirilmıv tir. CHP Gençlik Kollan Merkea Yönetıra Kunılu üyelerinden îsmail Büyükakan, İsmail Dinçer ve CHP Ankara îl Gençlik Kolu Başkanı Yaşar Çatak da götürülen gençler arasmdadır. CHP Genel Merkezi'nden belirtildığine göre. Gençlik Kolîan yöneticileri, komandoların Ecevit'i protesto eden sloganlanna karşılık verdiklen ve CHP ile ilgıli bildirüeri dağıttıklan sırada polislerce alınıp götürülmüşler, bu sırada da bir hayli hırpalanmışlardır. Askeri bırlıkler ve panzerlerın stad dısında geniş emnıyet tedbırlen aldıgı fiöstenlerin sonunda. stad çıkışmda de\Timcı genç lerle MHP'lı gençler birbırlenne girmişler ve karsılı'ıîlı taşlar atıl mıştır. Ancak çatışma gtıvenlik kuvvetlerı tarafmdsn zamanında onlenmiş ve varalanan olmamış tır. Staddakı gosîenlerm bıtmes:ıı den sonra 2 '100 kadar genç Sıte Öğrencı Yurdu'na, 5 IKIO ka dar genç de Sıjasal BUgiler Kakültesi'ne vürumüşlerdir. Siya sal Bılgıler Falmltesı'nde tODİP nan gençlen nskerı bırlıkîer \e panzerler çer.'ıber ıçine almışlar ve daha sonra gençler dağılmışlardır. Brüksel (B*?Ur»rı 1. sayfada) askerl yardım konusunu yeniden görüsmesl beklenmektedir. Daha bnce temmua aymm b«şında toplanması öngörülen Tem silciler Meclisinın haziran ayının başına alınısı, Briiksel'deki diplomatik çevrelerde Amerikan Başkanı Ford'un Temsilciler Meclisine TürkYunan ilişkilerinde ve Kıbns sorunununda «elîe tutulur» gelişma oldugu yolunda çağn yapacağma ilişkin bir ola•ılık olarak görülmektedir. Diplomatık gözlemciler, Ford' un Brilkserde sürdürülen Ust düzeydeki Türk Yunan gOrüşmelerini bu biçımde Temsilciler Meclisine sunmak zorunda fcaldığını, bvına, Türk tarafının 6nümüzdeki günlerde önemli Amerikan üslerinln kapaulacağına ilişkin sözlerinln de etkısınl oldugunu dile getirmlşlerdır. Temsilciler Meclismin toplann tarıhinin öne alınması nedeniyle Brüksel'deki görüşmelere katılmak üzere burad* bulunan Washington Büvükelçimlz Melih Esen bel'in bu sabah derhal Washington'a döneceği ögrenilmiştır. Çağlayangıl . Bitsios önceki gün yapılan Çağlayangıl Bitsios görüşmesinden sızan haberlere göre, Yunan taralı Türkiye'nin Ege'nm ortak ışletilmesıyle ilgili olarak yaptığı konsor sıyum kurulması önerisim ınce leyecegını Türk taratına bildirm:ş tir. Çağlayangıl Bitsios görüsmesı sırasında önce. Ege semalarının askeri ve sivil uçaklara acılmflsı ıçın Türkiye tarafından yanıl'n öneri ele almmıştır. Bu konuda özellikle Federal Almanva'nm Yu nanistan'a baskı vaptı»ı oğrenılmistir DemrieJ, döndü Başbakan Demirel ve beraberindekiler dün gece saat 20.35'da Ankara'ya dönmüştür. Havaalanında verdiği demeç"9 Demirel. NATO toplantısımn b*sta gelen amaçlanndan bırmin ıttifakm üyeleri arasındaki dayanışmayı takviye oldugunu sdylemiş, bu toplantınm milletlerarası ortamın çok nazft bir dönemine rastladıgım. bu bakımdan her çevrede büyük bir önemle karşılandığını ve ittifak üyeleririn çeşitli konulardaki goruşlerini açıklayarak aralannrtPkı «daynnışma ve işbirliğıni teyit ettiklerini» söylemiştir. Demirel. Ford ile yaptıgı göriış mede, Türkiye ile ABD arasında yaratılmış olan durumun her iki tarafa da yarar sağlamadıâmı, uygulanan ambargonun askeıl yardım meselesinin hudutlar.m çoktan aştığım ve politik sonuolar yarattıgını belirttiğini anlatmışto. Başkan Ford i!e Kıbrıs ve Türk Yunan llışkileri konularında da temas ettiğini bildiren Demirel «Şunu kesinlıkle belirtmek isterim ki, bu konada ABD hükümetinin meselenin hallindeki faidelere işaret etmenın ötesinde herhangi bir tutumu olmamıştır.» demiştir. Başbakan, Karamanlis ile yaptıgı görüşme konusunda da «Bu temas sonucunda Türkiye Yunanistan arasındaki meselelerm banşı koruyarak çözülmesi yolunda yararlı bir adım atıldıgına inanıyorum.» demiştir. RITVMMICA r^ Değeri para ila ölçülemiyen bir bilgi hazinesiEncyclopaedia Britannica 2 4 ciltte dünya medeniyeti va kültür tarihinin bütün bilgilerini sunan eşsiz ansiklopedl... Encyclopaedia Britannica 2 4 ciltlik 2 8 . 2 0 0 sayfalık 18.000 renkli ve siyahbeyaz fotoğraf ve illustrasyon veren bu ansiklopedf 10 Haziran'a kadar sipariş edenler» %5O tenziiatla 2.950 liraya sunuluyor. 1 O Hazirandan sonra tenzilatsız: normal fiatı ile satılacak kültür hayatının bu en köklü eserine sahip olmak için son güne kadar beklemeyin. HEMEN BUGÜN aşağıdaki kuponu doldurarak gönderiniz. ENCYCLOBEDIA Polis coplan Demirel Karamanlis görüsmesini yüzflen fazla gazetecl izledi. Gazetecıler, Karamanlis içeri girerken çeklm yaparlarken, bir ara Belçikalı polisler coplannı çektıler. Kameraman ve foto muhabırleri geriye doğru kaçarlarken yaşlı bir Yunan fotogTafçısı Birt üstü yere düştü ve başını taşa çarptı. Yunan foto muhabiri hemen bir Türk gazetecisinin arabasına alındı ve burada kedisıne masaj yapüdı. Aa sonra kendisine gelen Yunan gazetecisl Türk meslektaşlarm» teşekkür ettl. Türk ve Yunan heyetlerl ara«ında yapılan görüşmede Türkçe ve Yunanca kullanıldı. Daha öace bulunan çevirmen Sürmeîıs her iki ülke liderinin sözlenni karşılıklı iki ana dile çevirdi. Türkiye'de doğan ve Yunanlı uyruklu olan çevirmen Sürmehs, halen Yunanistan'ın Ankara Büyükelçiliğinde idarl kâtip olarak görevli. Parlamento üyeleri maaşlarını 16bin500 liraya yükseltmek için îmza topluyorlar ANK.1RA, (.İNKA) Mületr^ kili Te senatörlerin maaşlannı en yüksek devlet memurunun aldı ğı maaş seriyesine çıkarmak V çin ortak bir önerge hazırlandı ğı öğrenilmiştir. Konunun istıs mar edilmemesi amacıyla gızli olarak yürütülen bu girişim için salı günü grup başkanlannm bir araya gelecegi de bildinlmektedir. Hazırlanmakta olan önergs ile parlamenterler hâkim vs sav cılar kadar para alabilecekler, buna göre parlamenterlerin ell ne yoliuklan ile birlikte net 16 bin 500 lira civarmda par» geçecektir. Şu anda perlamenterlerin eline maas ve yolluk toplamı olarak ayia 10.800 lira gecmektedir. ' Ögrenildiğine göre, şu ana kadar CHP'den 103, AP'den de 1C0 parlamenter oy vereceklerı ni belirtmislerdir. Cok saj:da pariamenteıin de önergeyi imzaladığı beürtilmek'edir. DP'lılerin de önenyi çogunhıkla lm?aladığı be'.irtilmektedir. MSP li parlamenterler ile bağımiızlar da hazırlptan önergeyi Imzalamaktadırlar. Tunanlı diplomatlar Yunan tarafında ise Ankara'dan çok iyi tanman üç diplomat yer alıyordu. Bunlardan birisl Yunanistan'ın Ankara Büyükelçisi Kozmodopulos, diğeri eski Ankara BUyUkelçisl re Siyasi Işler Genel Müdürü Thounis idi. Daha llginci kısa bir süre önce Türkiye'deki büyükelçiUkt» müsteşar olan sonra NATO Yunan dalml delegeliğine delege yardımcısı olarak atanan ve bir iki gün önce de büyükelçi sıfatıyla Karamanlis'in özel diplomatik danışmanlığma getirilen M o liviyatis'in de toplantılara katılmıs olmasıydı. 0 Ş \* Karamanlis iyimser Yunanistan Başbpkanı Karamanlis de, Atina'ya dönmüs, kendisini karşılamaya gelen kalabalığa hitaben j*aptığı konııs:nada «Demirel ile yapmıs oldugumuz görüşme, gerginliği hafifletici nıtelikte olduğu ve yapıcı bir d\yalog için gerekli ön sartlan olusturduğu için önemli bir ilerlemedir. Sorunlanmız güç ve kanşıktır. Anca'c Türkiye Başbakanı ile görüsmemizde hâkim olan iyi nıyet sürerse, ileriye iy.mserlikle bakabıhnz» demiştir. KarpmEnlıs'ın. Kıbns, Ege kıta sahanlığı ve Ege uçuş sahası konulannın Türk ve Yunan yetıkilileri tarafından ne zaman els alınacagına değinmemis olmasına karşın, Atina'daki göriemciler, bu »Urenin 4S gün olabileceğı görüfUnda AMERİKAN NEŞRİYATI BÜROSU İSTANBUL İstıMII Cad. 341 Kat 3 Tel: 44 26 36 44 «7 72 İSTANBUL Utikiai Cad. 317 T H 1 4 9 35 58 ANKARA Mithatpaşa Cad. 31 T l l : 25 53 5455 İZMİR , Şeklt Reyres Cad, 7 ' T t l : 26 !42 ; ı (Bs;tarafı 1. «ayfada) Parti Başkanlık Divanından yapılan açıklamaya göre, DP Ortak Disiplin Kurulu top.jntısmda 6 üye ihraç lehinde, 4 üye de ıhracın aleyhinde oy kullanmışfır. DP Kayseri Senatörü Hüseym Kalpaklıoğlu'nun da önümtizdeki günlerde istifa edeceği, lstlfa etmediği takdirde partiden çıkanlacsğı DP yetkililerinca lfad» edıl DP'den 24 CİLTLİK EKCYCLOPEAED!» BİRİTIRHİCA'yi İHOİRİMLİ FİATTAN aşajjıda içaretlediQim (X) Sdeme plânına göre istlyorum TL. sını Yapı Kredî Bankasi istanbul Tünel Şubesi 405 No. lu hesabınıza göndentim. I 2.950. TL. pe$in C H 1.250. TL, peşln ve 950. TL. dın 2 ly ndeyle C Z D J50 . TL. »esln ve 565. TL, dan 4 ay vadeyle • 650. TL. pe$io ve 350.TL. 4aıt t ay vcdeyle BrejCr ganderiniz. İJİm: \i veja Mıslek: Uru: 5eHr: Tel: 1325
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear