Catalog

DÖRT CUMHURİYET 30 Nisan 1975 &ELfo NA **RHOfr. OlMK PEflN ** > 1 FEfciHA . ftNİ ÇlLdrl NlAfc (ril VAfcLlilî % W KEpt MîSÎM* tf M>EU DE 4J EV». SANIK 36 <Durun.. Yenı emır var... Şımdihk ertelsndi. Askıda bıraz daha düşünsün dıye emır geldı. Askıya alınacak once'> • * • Yazan: Yılmaz GÜNEY gördün güzelleri beni unuttun» diyordu agır. dokunaklı bir sesle. Boğazı kurumuştu Yaşar'ın Dudagının kanayan yennden kan emmeye çtlışıyordu... Ve sık sık... «Kolum tutmuyor... Kolum tutmuyor» diye inliyordu Nöbetçi türkusunü kesiyor... < Konuşmazsan boynun da tutmıyacak daha» diyordu. Türküsünu bıraktıp yerden alıyor. sürdürüyordu. < Kolum tutmuyor... Kolum tutrauyor • anam! Kolum tutmuyor Gelin anam!> Kendine seslenilmediğini, Yaşar'm kendı kendine konuştugunu anlayınca, merakla deliKten bakıyordu nöbetçi... «Ana. ana kolum tutmuyor, ana'» Nöbetçiler degişti. Susuz kalmı; toprak gıbi çatlıyacağını saruyordu Yaçar... Herşey kondi ozgül kokusunu yitirmiî. yenı bir bıleşıme varmıştı. Kan. kan kokusunu. ter, ter kokusumı; postal postal kokusunu taşımıyordu. Sıcaklığın içinde. bunaltt. dayanıîmazlık, acının b:r parçası oluyorlardı artık... • Anam. ölüyorum anam kollanm tut muyor anam'» Akşama doğruydu... Öyle sanıyordu... Tuvalete gidebüirse. bir süre kurtulabıleceğini. avuç avuç pasiı sudan içebilecegını düşundü. «Nobetçı... Tuvalete gıtmek istiyorum...» Xöbetçi gozlerini dayadı kapıdaki mer ceğe. Sessız bakıyordu. «Tuvalete gitmek istiyorum» Kobetçi kıpırdamıyordu büe. • = '«Nöbetçi... Asker kardeşım!» <• «Nerden karde^in oluj " pis komünıst?» < Tuvalete gitmek istiyorum...» < Tuvalet yok> cÇok sı'uştım^ «Üstüne İSP> CHP SPD işbirliği başlarken Hasan CEMAL Dayanamıyordu. Başı omuzuna düşmüştü. Her soluk alışta irüiyordu. Ağzı yan açıktı. Alt dudağını ileri uzatıp bakmca. beyaz cıgara kâğıdı gibi beyaz bır tabakayla kaplı olduğunu gorüyordu. Ayaklan ta^ımıyordu bedeninı. Bütün ağırkk kollarındaydı. Başmın üstündekı ampuiün sıcaklığı bunaltıyordu... Askıya aluıah iki saati gecmış oımabydı. . Kolları uj'iışmuştu. Az da olsa rahatlanacak çareîer anyordu. Dışiyle pıjamasının kollannı çekiştirre. sürtünmeyle ksn dolaşımınm daha işl^k oimasını sag lıyabüır miydı? Denedı. . Çekiştirdı... İple derı arasındaki bezın kücük hpreketi bile etkismi gösteriyordu. . Belki öyle saruyordu. beiki dc liıç yaran voktu. Araa avutuyordu kendini Yaşar... Sık sık pıjamanın kolunıı dişiiyor, çekiştınyordu. < X yapıyorsun komünist?) <e Hiç ses nkarmadı. Omuzu salyalanmıştı. Omuzunda toplanmıştı pi'amarun kolu. Kapı açıldı. Onbaşı girdi. «Ne yapıyorsun lan!» Tavn ürkütmüştü Yaşar'ı. Daha ıki gün öncs &Bız dc acıyoruz sana ama» dıyen değildi sanki. Sağlı sollu üç dort tokat indı yüzune. Hiç bekleraiyordu. D\idagı dişine gömülmüş, olmalıydı. S'.cak kan yayıldı ağzına. Agzmı sulandırdı. «Askerlıgi mi yaktıracaksın bıze... Hıç iyüik de yaramıyor size» , Bir tekme de dizine vurdu. bırakıp gıtti. İnlemeye oaşlamıştı Yaşar. Baygınhk yoklayıp yoklayıp geçiyordu... Yüregi ovle yavaş ve örle uzun aralıklarla vuruyordu ki. bittim, bitiyorum diyordu sanki. Nöbetçi kendi kendine türkü soylürcrdu... <Yarim istanbuTu mesken mi tuttur. CHP, bugün için SPD tipi bir sosyal demokrat parti değildir Alman Sosyal Demokrat Partisinin yönetimme bugün sag kan«t egemen durumdadır. Sağ çızginin afır bastığı SPD, Batı Alman ekonomısinin tekelci yapıstnı kabuüenmlş olup çerçe'.ft içinde olmak kaydıyla emekçi kitlelerin ekonomik taleplerini bir sınıra dek cevaplayabilınektedir. SPD programında. daha önce değindigimiz gibi tekelci sermaye adı dahi anılmaksınn şöyle bir geçiştirilınektedır. «Bilyuls pkonominin gilctinü smırlamak, ozgürlükçü^ bir ekonomi politikasınm bas görevidir» denilmektedir. Büyük ekonomi nedir? Büyük ekonominin gilcünü sınırlamBk ıçin ne gibl somut tedbirler alınacaktır? Ö7,gürlUkçü ekonomi politikası ne anlama geluıekted!r? Bu sorunlann tıimünün yanıtını Bad Godesberg program:nda bulmak mümkün olmadıgı gıbı. on yıla yaklaşan SPD iktidan ddneminde de bu konuda pek bır somut uygulamaya taruk olunmamıştır. Geçenjıjlar içinde daha önce e resii^İstatistiklerden â%tardığımız üzere tekeller büyumelenri sürdürmüslerdir. SPD programında beîli behrslz de olsa demokrasiye kar?ı bir tehhke olarak nitelenen tekellejme ve sermaye yoğunlaşması olayı tüm hızıyla sürmüştur Bad Godesberg programında serbest rekabetin faziletleri bırbirinden güzel sozcıiklerle tanım lanmıştır. Ne raT W. Alman ekonomisinın bugün hemen herkesın uzertnde birle.«K:egi tekelci yapısı karşısLnda bu güzel dejim lerin, ttlmü bir bakırna geçmişe döniik özlemler olarak kalmaktadır. Ya da serbest rekabetin faziletlerini sayan bir partlnm. en azından tekellerın gücıinü sınırlayacak bir tahım uyguiamalar veya glrisimler vapması beklenmistlr. SPD aç.sından bu konuda da pek bir somut örneğe rastlamak mümkün degıldir. SPD ve kiiçük sanayi «Büyük ama> cAltma et... Tuvalet muralft yok. Yasak. Bir daha da benimle konuşma. > (DEVAMI VAR) Ya serbest rekabet DiŞi BOND GARTH fyre ORADA E.UNMZDEN ÇAKİ İVlektııpla Öjlretim Merkezi Müdürlüğünden Mektupla yuksek öğretim programlannı tasip eden 6%renciler. 10 mayıs 1975 tarüııne kadar gönderilecek ders notlarından. aşağıda bPİırtılen tsnhlcrrle. kayıtlı bulunduklan okullarcla sınavlara gıreceklerdır. Eğıtım Enstıtülerinde hcr nöiui^un sınavı bır gunde rareamlanacaktır Ogrencüerm Irar.gı <=alon]ania sınava gıreceklenni öğrenmek üzere smîi tarıhmden bır gün once okul mütiurluklerine başvurmsları gerekır. 1 EĞITIM ENSTITULERI: 9 4.197=1 Ttlrkçe 10.5.197ı Sosyal Bilgıler. 11.5 :tf75 Fen Bilgilen. 12.6.1975 Matematik, 13.6.1975 Yabancı öiller. Resim, ^üzık ve Beden Eğitimı Bölümleri. 2 KIZ TEKNİK YÜKSEK ÖGRETMEN OKULU ÖGRENCILERt: Okul Müdürıügünce hazırianacak programa göre, 1621 hazıran tarihleri arasında. 3 ERKEK 1EKNIK YÜKSEK ÖGRSTMEN' OKULU ÖGRENCÎLERI: 2J.6.1975 Tiirkçe, 25.6.1975 Matematik, 26A. 1975 Fizik. 27.6.1^75 Kim\a. 23.6.1S75 Yabancı Dil. 4 TÎCARET ve TURİZM YÜKSEK ÖGRETMEN OKULU: a> Lisans Öğrencilen. 9 6 1975 Geneı Muhasebe, 10.6.1975 Turkçe ve Sosyoloıi, 11.6.1975 Genel Ekonomi ve Genel Turızm. 12 6.1975 Genel Matematlk. 13r.lS7S Yabana dil ve Hukuk Başlangıcı. o> ön Lisans Ogrtncılen: y6ıwıo Malıye İstatisrık, 10.6.1975 Gensl Muhasebe ve Hukuk Başlangıcı, 11.6.1975 tsletme Ekonomisl ve Genel Ekonomi, 12.6.1975 Türk Dill ve Türkçe Metinler, Yabancı Dil, 13.3.1975 Tat'oıkı Matematlk ve Devnm Tarihi derslermrien. (Basın 14615 26T.j! ISTANBUL DEVLET MÜHENDiSüK ve MiMARUK AKADEMiSi BASKANLICINDAN Akadsmımız. Makına Bbiiimu rekn'.k Res'tr ve Makıia Eiemanlan Kursusunde CH>S mıiıınan Kaidı.ına Makınaun ve tlıtnıe Teknıgı dalında Protesörluk kaarosana. Ht4 bAyılı Kar.ur ve Oununia Ugılı 'D.M..M. ' «idemılen Prutesorlen Seçrae Vonetmeilğı» nükumlerıne söıe »erekli sar'iarı naız Doçent ve Profesorler ansırdan ou D ofeso? alına caütır. Istekli'.enn öz geçmışlen. yayır.lan. oüımseı çal^maian re bıldıklerı yabancı dil 13 oenrren oelge'e'ie Dirlıkte en n geç 31 Mayıs 197b tarihlne Sadar t.DMfl. Akademısı MBKIna Bölumü BaskanlıSua ııle<:çe ıle bajvTi.maJan gerekmek tedir. tlgllilere duyurulur. (Basm: 14304i 2623 § İ g § O ğ MEKTUPLA ÖĞRETiM MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN Mektupla öğretim programlanna kayıtlı olup bugüne kıdar ders tnektubu alartıayan öfrencilerin açık adreslerini belirtir bir dilekçe ü« en kısa zamanda Merkezimize bajvurmaları duyurulur. (Basın: 146U) 2634 ö ö g Q g | | öte yandan, SPD'nin Bad Goİki parti arasında bır baska desberg programmda doğal o benzerlik de üretim araçlarınCHP ve tekelci sermaye larak yeralmayan blr dlğer ko ca kamu mülkiyetine karsı a» Peki ya Cumhuriyet Haîk Par nu da CHP programında çok Unan tavırdır. SPD. üretim »Sonuç tifİTİn bj konudaki tavn nedir? genls yer kapsamaktadır: Köy raçlannın devletlestirilmesini SPD ile CHP arasındaki işbirÖrneğin CHPnin seçim blldir lülük sorunu. «modasl geçmis bir yöntem» gesinde «tekelci sermaye»ye tli$SPD programında böyle bir olarak nlteler ve gereksiz bul Itğinin başlatıldığı bu dbnemde, iki partinin aynldıiclan ve birkin olarak neler denümektedir? konu bulunmamaktadır, çünkü duğunu ilân eder. leştikleri noktalan yalnızca serKuşkusu? «Ak Günle'e» ıdınt Federal Almanya'nın böyle bır CHP i?e. kamu mülkiyetinl güemeye, zihinlerde bazı sorulats^ıyan 1973 secim bildirgesinde sorunu yoktur. Tarımın tümüy bir ölçüye ksdar ve çok gerek CHP. SPD ile karsılastınlamıya le kapitalistleşmesiyle birlikte lı çorüldügü takdırde kabul e nn beİlrginleşmesine gayret ettik. cak biçimde sert bir tav.r almış köylülük sorunu da ortadan der ve ölçünün kaçırılması haSPD hakkır.da kesm bir yargıtır tekelci sermayeye ksrşı. Belki kalkmıştır. Oysa Türkiye'de du lınde halkın değil. bır avuç yö ja varmak o üenli güç değil. Oyde en çok geçen sözcüileHen bi rum tam tersidir. CHP'nin gün netıcinin güçieneceğl gerekçe sa aynı şevi. bilmiyoruz, CHP : ciir «*eke]ci ^ermaj'e», CHP*nin d'eminde büyük köylü yığınla style devletleştirmelerl reddaiçm şimdiden söylemek o kadar seçım bildirgesinde: rmın hâ!â umut bağladıklan rfer. kolay olabilır mı? ÇünkU bır de• «Büyük varhklı çıkar çevre bir toprak reformu vardır. Ozellikle halk sektörü görüsü mokratik sol CHP deneyl, va da l«=n ve on'.arın yandaşı tutucu Hatta bu kövlülük sorunu. 14 r.un gelıstınlmesıyle devlet mül psrtiier>den söz edilir. ekim 1973 seçimleri öncefinrie kıjeti konusu hemen bütünuy iktidan henüz Türkıye'de yaşan# «Devlef kavnaklarının tejvik CHFyı. batı tipi ya da SPD ti le geri plana atılmıştır CHP'de. mış değil. Bununla btılıkte. CHP'nin de tçdbirieri adı altınds tekelci ser pi klasik bir sosyal demokrat Oysa CHP liderının bugün or>önümüzdekı donemde Dir yol ayrr.aye gruplanna aktanlması>na parti kimligine bürünmekten de gelen danişmalarından Prof. karşı çıktlır. shkoyacak bir etken olarak de Halıik Ülman. 1972 yllında ba nmına geierek, va kurulu düzenğerlendirilmiştir bazı sol cevre zı önemli alanlarda devletleştir ls kaynaşmayi yada feendı çizgısermaye grupiarının sınde Türkıye'deîîi nozuk düzeni biriktmini hızlandırmsyı lerde. meleri savunuyordu. örnegin değıştirmek içm radıkal demokTürkiye'dek) kapitallzmin. nl dıs ticaretin bsşlıca smaç edinmis olan> partidevletlestirilmesi ratik blr yola gırmeyı seçmek gıtellğinden ötürü, köylülük soru l*re dikkat çekilir. ilkesinin CHP progrımına alın bı bır durumla karsı karşıya ge# «Türkiye'de büyük i? çe\Te nunu tam anlamıyle çözmesinin masını Isteyen başyazısınria leceginı söylemek kesinlikle müm leri. toplu sözlesme ve grev hak olanaksız olduğuna lşaret edil (TOPLUM dergirf. 23.6.1972. say kün. Bu tercihte de bır yandan miştir. Köylü kiüelerimn sorun ia S şöyle diyordu. kı karşısında kârlannı yüksek tut > kendı tabanınm öilmç düzevı. 6larına eğilen bir CHP'nin lster manın hattâ büsbütün yükseltme «Madenlerin. yeraJtı kaynaklaiîtemez büyük sermaye çevrele nnın ve enerji üretiminin kamu te .vandan da sol Resimdekl munin yoiunu pahalılığı hıdandırnyle çatışacağı, bu nedenle de lastırılacağı: demirçelik, motör halefetin etkinliâınm baska eımakta buimuşlardır» denilir. kenlerin de rnnicıra buyük rcl # «Geniş halk toplultıklannı sinıf çelişkilerini yumusatarak, ve petrokimya gibi temel en oynavacağı acıktır. voksullaştırmak ve sdrrsürmek tekelci sermayenin cıkarlarını düstrinin devlet eliyle kurulup ışCHP'nin yol ayrırmna geldiSinyoluyla sermave birikimini hızlan kollayan klasik bır sosyal de letilecefi: dış ticaretin devletleş de hangi tercıhı raptıin da kenmokrat parti haline gelmesir.in tırileceği açık açık söylenmelidir. dırma ve 'ekelc: sermaye gruplapek mümkün olmadıjı öne sıi 21 nci Kurultaya öüsen bir baş disinden konmava ba^lavan aruprınm elinde yoğunlaştırma amacını lann nitel'^^^pn bellı ol?caictir £Mden çağdifi ekonorai anlayısı rülmüstür. ka görev de bu direktifl verdik belki de. SPD'nin att«me hueüne Bu görtisün temelirvde, Türki ten sonra, partise bu programı dek saf partılerir çıkış nok'ası nrf sort riille çatılır. • «Turk ekonomisi ve Türk VP gibl azgelişrris bir ülkede oluşturup geliştırecek bir yöne olmuş olan CHP'nın ejer bundan Dev]e*i yonetiminin büyük yaban ortaya çıkan hir sosyal demok tici kadro seçmektir.» sonra da aynı gelen<;ti surdünira «ermaye ile işbırlifi yapan te rat akımla. batı tiot bir sosyal se, başka bir tercih. yok eger Bir ortak yan: tîçüncü ke'ct sermaye gruplarının tümderı d'emokra«iyi terazınln aynı k«bu ker sol gruolan doğurmava fesıne koymanın hatalı oîacağı e'in» geçmesi> olasılığma karşı yol baslarsa. dabfi farkh bir yol seçyatmaktadır. Denilmektedir ki. U'arılarda buiunulur, SPD gibi klasik sosyal demok tiği ortaya ^v>~v»". • «Yatırım teşvik politikasınm azgeliçmis bir toplumdaki sos rat partilerde görülen bir ortak tekelci sermayeye dönük oLmak yal demokrasl bir noktada bü özellik de kapitaürm üe sosyaB tTTt tan kurtanlacağı>na Uişkin taah yuk sermaye çevreleriyîe batıdakt gibi pek öyle kolay kolay hütte buiunulur. # «Tekelci sermayenin ekono banşık hale gelemez... öte yandan SPD'fie ras'lanmik faaliystlermde ülke sorunla nnı, ihtiyaçlarını ve sosyai adalet mayan bir konu da örnef'r, bankac:lık riüzenine ilıskindir. iîkesini geretince dikkate almama Programında b'j konuyla İlgill sı»na isaret edilir. Libya Arab Cum'nuri.'şti Tripoü Üniversitesi 'Maden ^e • «Tekelci îermayenin Türkiye tek bir «atırs rastlavama«sınız. f iç pazarmda az sürümle fakat aşı Oysa CHP seçım hildirgesiyle, ^ Petrol Fakültesi inçaatlan ihaleye çıkanlaraktır. İhale ile ıln kârla bol ve kolay kazanç elde lözcüleri, orta sınıf tdım nk i trli malumat Ankara Libyo Arsb Cumhuriyeti Büvnikelçilisık Türklye'deki bankacılık <Jö f •tmeye slışmıs olması» yerilir. ğinden elde edilebilir 0 «Tekelci sermayeyi kayıran zenine çatarlar ve dejiştirilme â * sini isterler... i LİBYA ARAB CL'>IHURtîETt BÜYÜKELÇlLfGt ve halk girişimciliğini zorlaştıSPD programmıfa yabareı # ran» bugünkü ekonomik düzen •(Basın: 146531 2639 rsrrraye rtıve bir sorun voktur, ^ lestirilir. A «Bü>ük sermase cevxelerinin, •»acak CHP programında bu \& Yine SPD programınd» yersltın ükeler uyannca kiiçü"* ve nr>» boy sanayi işletmel«ıınin desteklenmesi sciz konusu rlrr.uştur. Bu tür sanayilerin korjrırjısı bağuniizUklarını surjüebiliınpleri ıçin devletçe gereü'i yard'mların yapılması öngörülmuEf.ür. Ns var ki. Almsn ekonomliuin tekelci yapısı çerçîv..i'idç «bağııryz» olarak nitelenebüecek bu tür :?iet menın sayısı acaba ne kadarciır? Elde edebildiŞmiz hazı ista):s tlkİere göre, bugÜn fedFrai Almanyft'd* tam 3* bin ifletrae AEG ye; 30 bin işletme StEMLNS'e: 23 bin i?leüne KRUPP"»: İS b n içiet me DAÎMLER BEXZ e 17.C0 isletme BAYER'e: 10 b'iı işlefrre BASF"a ve 7800 isleîrae de OPEL'e bağımlı olarak ekonormk varbkla nnı sürdürebilmektedırler. Öte yandan, bugjnierri' dcvkt yardımı sağlanamadıgı takdirde iş çilerinin bürnü; bir kurr.ına yol vermek zoıiında kaiacağı bildirilcn VOLKSWAGEN fabrikalarına dolayl; ve dolaysız ol«rak Feder^l Almanj'a'daki sanayide ç» lısanların tümünün yuzde 26'n ka derlerini bağlamış durumdadır. Bu istatistik!eden de kolayca gorülebileceği gibi, SPD'nin orta ve küçük sanayi ifletmelerinin ba ğımsızlığından sözetmesi, buyülc tekellerın varlığı me karşısında bir r uygulamaya gı 'Ş ksizin yalnız ca kâğıt üzerinde kalmaktadır. ya da tarih açısından kalmaya mah kurr.dur zaten... Sağ çizginin egemen olduğunu bugünün SPD'sinde tekelci s«rma yeye karşı durum özetle böyledir denilebilir. İki parti arasında bir çok ortak yan var jurt dış:ndan gelen isçi tasarrufla rının isçller ve köylüler eliyle ya tırıma kanalize edilmesine karsı çık'ıkları» belirtılir. • «Tekelci sermaye doğrul'u ,. sundaki partilerin, silindiri esnafın • üstüne sürmeye kalkıştıkları» «nlatılır. • «Tekelci eğüimlere. tröstlesme lerc. rekahet serbestliğini ortadan kaldırıcı tutumlara» CHP'nin karşı cldugu ilân edilir. Bugünün SPD vönetimlnin ag zına cfahi slmadığı va da alrririya gerek duymadığı bu ilke.'erın tümü yalnızca kâgıt üzerindedir kuşkusuz. 1973 seçimlerınden sonra MSP ile birlikte geçirdiii kısa sürelt ıktidar deneyi sırasmda CHP'yi, bu ilkeleri kiğıt üzerlnden uygulamaya geçirmedifi için elestirmek bıraz insafsızlık olur. Burada dikkat edilmesl gereken nokta, CHPnin özel gırisimctllgi kabul etmekle birlikte. şimdilik kâğıt üzerinde de olsa «antitekel» bir tavır aldığıdır. Oysa, SPD'nin ne programınrfa, rve de uygulamtsında bu Uvnn pek izine dahi rastlamak olansğı yoktur. SPD gibi klasik sosyal demokrat partilerde görülen bir ortak özellik de kapitalizm ile sosyalizm arasında, hiç olmazsa görünüşte, ya da kağıt üzerinde tarihsel seçimi yapmaktan müm kün olduğu kadar kaçmaktır; sözlerde ve programlarda, pratikte rastlanmayan birşey vardır, o da bir «Üçüncü yol»a ya da <sistem>e duyulan özlemdir. Bir bakıma CHP'de de '<Halk SektörÜJ>yle bu özleme rastlamak mümkün... Kağıt üzerinde olsa da konuyt llişkln tlkeler yeralmıjtır .. CHP tle SPD'yl ayıran özeüik lerı daha da çoğaltmak mümkundür. Ama ijin blr de başka yanl vardır kuşkusuz: • SPD de NATCPdan yan«d:r. CHP de. 0 SPD, Ortakpazar'ın savunucusudur, CHP de aynı gorüştedir. • SPD için batı tipi demoltrasi en ideal yonetim blçitnid'.r, CHP için de öyledlr. • SPD'\e göre markslzm kencfi içinde çelısiktir, bir dogmadır, CHP de aynı kanıdadır. • SPD, kendl ^olundaki güçlerle «cephe birliği.ne kesinhklî karşıdır, CHP de bu konuda aym duygulara, düşüncelere sa hiptir. • SPD, özel girişimi en genis biçımde ksbul eden. ancak somürünün de bulunmadığı «demokratik sosyallst» bir toplum riuzent düsler: CHP ise yine öze! girisime yer veren, ancak «kimsenın kim«pyı ppemeyeceğl, »ömüremeyeceğı dlnamik btr toplum düzeni kurmak istediği»ni ilân eder .. Köylülük konusu 1 SPD, CHP ve devletleştirme lizm arasında hiç olmazsa görunüşte ya da kâğıt üıerinde tarih sel seçimi yapmaktan mümkün olduğu kadar kaçmaktır. Sözlerde ve programlarda. pratikte rastlanmayan bıtçey vardır, o da bir «üçüncü yol»a ya da «sistem» e duyuian özletndir. Bu partıler açık açık kapitalizmin faziletlerini kabullenınekten, ifade etmekt«n titizlikle kaçuıırlar. Bugün ıçin klisık bır sosyal demokrat parti olarak nitelenemeyecek olan CHP'de de. bır bakıma, bu özleme rastlamak müm kündtir. Bunun belki de en açık örnegı, 1973 seçım bildirgesmm bel keraiğini teşkil eden «Halk aektörü»dür. «Halk Sektörü», CHP yöneticilerine göre kapitalizm ıle sosyalizmden ayrı bir yol ya da sıstemdir. Sosyalist sıstemi ben;msemedıği. berjmseyemıyeceğı açıktır CHP'nin. Ancak kapıtahzmj de kabul etmediğ: dils getınlir sık sık. Örneğın CHP lıderi BUlent Ecevıt, 11 nısan günu Yeni Ulus gazetesıne verdıgı demeçte şöyle der: Kapitalizm en kolay ve en çabuk kârı nerede bulursa oraya yönelir. Bu nedenle kapitalist kalkmma yöntemı, ınsanlar arasında oldugu gibi bö'lgeler arasında da sosyal adaletsizliği arttırır. Bu durumda milli birlik da gereğince korunamaz va güçlendirilemez. İHALE ILANT