02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ÎKİ CUMHURİYET SO Nisan 1975 m nşan denen şu yaratıfın başıyte ayagı araI smda, boya bosa, eskilerin deyimiyie «kâmet»e göre, elll santimden yüz altmışa, yüı yetmişe, bilemedin, yüz seksene ulaşan bir uzaklık yer almaktadır. Körpecik bebelerde, elliyi bulmayan bu uzaklık, daha kemiklerin oluşmadığı kıkırdak döneminde, sıfıra inebiliyor kolayca. O tesbih böceği gibi tostoparlak olabilen bebeierin ayak başparmaklarını, ka?la göz arasmda, ağızlarının içinde bulabllirsiniz, ana memesinin süt îalan ucundaki tadı ararcasma. Ama, yaş ilerledikçe ve kemlkler oîuşup sertleştikçe, ayaklar başa ulasamaz olur gıtgide. Ayağını başma ulaştırmak ancak, küçükiükten başlayan bir beden egitimi sonunda vanlan, sirk adamlanna, bale oyuncularır.a özgü bir ustalığı gerektirir. Insan büyüyüp geliştikçe. bası Ue ayafı arasındaki uzaklık, kemiklerin sertleşmesiyle, kısalmaz olur. Yirmisinde bir tfelikanlı, ya da bir genç kız, kendisini sıksa sıksa ayağını bafina yirmi otuz santimden daha fazla yaklaşf.ramaz. Hele kırkına ellisine varmış bir tnsan için. bu çaba daha da sonuçsuz kahr. Bu fizyolojik engel, dcğacm bir gereğidir. Doğa, böylesi bir olanağı ancak hayvanlara tanımış. Koyunlara kuzulara, kedilere köpekiere bakın bir. Kulaklarına, çenelerine, gerdanlanna yapışıp kanlarını emen pireleri sinekleri savmak için, ayaklarını nasıl da rahat rahat başlarma götürürler. Hayvanlarda basla ayak birbiriyle sarma? ıJolaş olabiliyor kolayca. O kedilerin kö'peklerin, şöyle bir güzel kıvnlıp, başlarını ayaklarının üstüne koyarak, sere jerpe yatışlarına imreamiyen varsa, olabilırse, parrr.ağını kaliırsın. Ayakla başın biribirlnden, aşılmaz, altedilmez bir engelle ayrılmı? olması, insanda, dosa ?ereği olJuğu kadar, uygarhk gereğidir de. ITygarlık tarihi, bir bakıma, başla ayağı birairinden ayıran, uzak tutan ve başa üstün de|er veren bir oluşumun tarihldir diyesim ge•iyor. Insanlar, başlannı ayaklanndar» uzak :uttukları, tutabildikleri ölçüde uygar, yani ;nsan olabilmişler, olmaya çalışrnışlardır. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER BAŞIN AYACl Vedat GÜNYOL Bütün b'jnları bana düsündüren, basit btr eçnaf kurnazlığı oldu. Kadıköyle Karaköy ara sında, sabah akşam vapur yolculuğu yapanlar, bzellikle ikinci mevki yolculan, yüı yüze gelirler böylesi kurnazhklaria. üç dört ay öncesinden bu yana, ikinci rrevkide, bir iki satıcı r.öbetleşe, yeni bir bulufla yolcuları, çoğu dar gelir'i, kendi halindeki yolcuları aviamaya çalış:yorlar. Bir plasik tarak sur.uyorlar yolculara. Ama, öyle herkeslerin bildiği türden bir tarak değil bu. Saçlara çeki düzen verir türden bir tarak olmakla kalmıyor: ayakkabı giy meyi kolaylaştıran, adına çekecek dediğimiz bir araçla birleşiyor. Övlesine bir »raç ki bu, bir ucuyla saçınızı tarayarak, 6bür ucuyla da nyakkabınızı kolayca giyebileceksiniz. Ayakla başın ihtiyaçlannı bir arada karşılayan bir araç bu, sizin anla3acağınız. Kim düşünmüşse düşünmüş, ayakla başın birbirinden kıl payı aynlmadığını, aynlamıyacagını, başın ayağa, ayağm başa denk olduğunu göstermeyi denemiş. Sanki günümüzün politik hayatını yansıtmak istemiş, o tüccar kafalı, kanncanın bilmem nesinden yag çıkarmayı hesaplayan hinoğluhinin birisi, ya da teki. Bakıyorum da, haklı adam. Tam da ortamını bulmuş. ayaklann baş olabildigi, başlann ayak durumuna düşeblldiğl bir döneml vaşıyor bütün dtlnya. Bu durumdaki dünyanın nerdeyse sozcülüğünü almış üstüne sanM. Fırsat bu fırsat deyip, kesesini doldurmaya özenmiş, kendi çapında, karınca kaderince. «Yaşa be» diyesi geliyor insajım. Ar yılı dağil, kâr yılı bu ya! Bakmış adam dünya ya, ayakla başlar, doğaya ve uygarlıga karşın birleşmişler. Ne yapstn, ayakla başı, o kendi çapındaki araçla birleştirmeye kalkmasın da? Birleştirmls. Kazacçlı da çıkmış. İkinci mevki yolculan nası! de beğenip alıyorlar o yansı tarak yansı çekecek olan plâstik nesneyi! Bir bilinçaltı sezişle, günümüzün politik yaşantısına uyarcasma. Başı ayaga, ayağı başa yaklaştıran, uzlaştıran bir dünya ortamındayız bugün. Nice ayaklar baş olmakta, nice başlar ayaklar altında kalmakta. Duverger'nin dilimiz« daha yeni çevrilen eserinin adı bile derin bir anlam getiriyor bize ve dünyaya: «Seçimle Gelen Krallar» Her ne kadar Duverger, seçimle yönetimi ele geçiren başkanlık sisteminl eleştiriyorsa da bu kitabında, yine seçimle başa gecen her çerit demokratik lktidarlann, halktan koparak, ne denli kral kesilebileceklerini de ayrıca düşündürüyor bize. Duverger'nin dUşOnmedlgl bir başka krallık da var M, onun Omeğini de şu yakıniarda gordük: Seçimle degil de, yuzen oylarla, kaydırmacalar, dönmeler döndürmeceler, ve daha başka, değişik yollarla Iktidar olabilme. DemokraMk yollarda bir sapma mı oluyor derslnlı bütün dünyadaî Geçen gün, Haşim Nezihl Okay ağabeylmls, geçmişin günümüze ışık tutan belleğindeki o ev siz hazinesinden beyitler sundu bilincimire. Mehmet Akif'in, o memleket gerçekJerini, yobazlara inat, yalm diliyle ve namusluca anlatımıyla açıklayan Mehmet Akif'in, günümüze uyan birkaç dızesini sıraladı. Şöyle diyor Mehmet Akif: Biri hakkıyla edebsh, Biri şaıtmca salak! Ne de uyuyor bugünkü dünyamızın kojTillarına bu sözler! Dünyamız, hakkıyla edepsizler, şartınca salaklar elinde. ne yaz:k ki. Yalmz o ksdar raı? Daha başka beyitler de var. Fikret'in Sis manzumesine nazirc olarak Fazjl Ahmet'in şu dizelerine ne buyruluı? Bir lahzada fırlayan He.Tbetli sıfırlar rol oynuyor, o>"nayabiliyor. su gözunü sevdiğim demokrasimizöe. Heybetli sıfirlarm sağdan sola soldan sağa fırlamalanyle bir düzen koruyoruz ki, evlere şenlik. Heybetli s;fır!ann nereye varacağını göreceğiz, hem de çok yakında. Ortalığın karî?tığı. ayaklann baş. başlann ayak olduğu dönemlerde babamın ağzmdan düşmeyen bir dörtlük vardı: Pertev Paşa Pertev Paş» Ahvale ne dersin Elbette bir gün scn Alraklara lânet edcrsin. Kimdi bu Pertev Paşa, neyin ne.ciydi. bilmiyorum. Sormayı akü edememiştim bir türlü. Bugün sormak isterdim. Ne var ki, çoktan syrıldı dünyamızdan babam. Ama ne aceptir, benim de dilimin ucuna geliyor sık sık bu dizeler. Yinelemekten alamıyorum kendimi. Tuhaf değil mi?. Sağdan sola soldan sağa TARİHSEL DERS Tutucu ba=ın soruyor : Vietnam ve Kamboçra'daki komönist asilere, TRT niçin nlusal kartulıı» kuvvetleri diynr? Son haftalara tieğın 'l'RT. Uuneydoğu Asya'daki kurtuluş kuvvetlennden •kumünıstlT» diye soz ediyordu. Ş'mdi doğrusunu söylüyor Bu doğrunun kökenınî öğrenmek için lPlO'lenn Anadoıu'suna yonelmek, o günleri anımsamak gerek:r 1 1920lerde Anadolu «lstiklâl Harbi>ne sahne oldu. Ulusa) Kurtuluj Kuvvetlerinm merkezi Ankaraydı. Iıtanbu)'o*a satılık Damat Ferir Hükümetl ve emperyalıztnin kuklası Dır Paflışah oulunuyordu. Şimdi gözıerımizl Güneydoğu Asya'ya çevıreJim: Kamboçyada u.usal kurtuluş kuvvetlerinın karşısında empervalu'rr.in ku.klssı bir hükümet ve Gıîney V'ietnam'da bir ben/en... 2 1920'lerın Türkıye sıncie «atdık istanbul hükümetinin ardmda An2İfiSa;=onlar mevzilenmislerdi. Vietnam ve Kamboçj'a'da satılik hjkümetlerın ardında AngloAmerikanlar b'j:unmak!adır Çünkü İkinci Dün>a Savatındsn bu yana, kapHalizmin emperva!İ7.minde tn»:ltere' den bosalan birir.cil yeri. Amerika doldurmuştur. 3 Türkiye de ulusal kurtuluş hareketı. «ırtmı «n«yalistlere dayamıştı. Pa:a v e silâh yardımı Sovyetler'den geliyordii. Kamboçva i!e Vietnam ulıısal kurtulu* kuvvetlerinin destek ve kavnakları da. başta Sovyetıer olmak üzere sosyalisT iilkelerden saâlanjyor. < 1920 Türkive^ının «>Iilliei»ler:ne, baş'.a Istanbııl Babıâli'si olmak üzere türn kapitalıst dünya basını sövüyordu. Mustafa Kema! kuvvetlerlne yakıştınlan sıfatlar: Asiler, haydntlar. knmünistler. bolse\ikler... Şimdi kapıtalist dünyanın gerici kesimiyie emperyalizrnin uyduları. Vietnam İle Karr.boçya ulusal kurtuluş kuvvetlerini avnı dille anıvorıar 5 192O'!enn Anadolu'sunca kıyılar ve lımanlar, tngiliz ve Amerikan zırhlılarının d'enetimındeydi. Türk karasuiannda volta atan ABD harp ffemileri. pmDPrvanırnin çıkarlannı kolluyordu. Şimdi Güneydo2u Asya'da Amerikan gemileri avnı işlevı sürdürmektrdirler 6 AngloSaksonlar 1920'lerln Anadolusuna Tnper. yalizmtn maşalsrün kuüardılar. Hilâfet Ordusundan Çerkes Ethem'e ıızaran karşı güçler. Yunan kuvvetlcn ve Ingilizierle hirlikte mazlum halkın uynnısını kahretmek için çabaladılar Ama Jr.giltere. hiçbir riönemrie Anadolu' ya tüm olanaklan ve bütün pücüyle abanamadı. Çünkü o günkü dünya rieneesinde. lngiltpre'nin iç ve dıs kosulları bu tür davranışa olanak ra§]amıvordu. Şimdi Güneydoju Asya'da aynı yasalar geçerliriir. ABD rtıs ve iç koşullan nedeniyle, tüm ağırlıjını dolsysıı yoldan koyamıvor ve katamıyor savaşa... 7 Emperyalistler. tam bir yenileiyle cekilmi«1erdl 192U'lerin Anadolu'fundan .. Tarihte İlk ulusal kurtulı.ş savaşmı simgeler bu yenilgl... 1970'lerin Kamboç'unda Vietnam'ında aynı olayın yinelenmesinl eörüyoruz. Bövlece ABD'nin gözlemi doârulanıyor: Ulusal kurtuluş «avaşları, barutıın ıcacfır.dan sonra en tehlikeli kejiflerden biridır emperyalizm açısınrian .. 8 Ifi2(l'lerin I=tarbul'unda tngiüzler, Babıâll'de istedikler! hükümeti kurar. istedlklerirt düşürürlerdl Yaşadığımız dörvemın Kamboç'uyla Vietnam'ında aynı övkü yasanmış. kuk a hükümet ve devlet başkanları ABD marifeüvle ik:idar koltuklanna oturtuimuşlar ve Indirilmislerdir. S Anadolu Kurtuluş Savası zaferle sonuçlanınca, kuk a Jıükümetin Padiçah! bir tn^:li2 harp pemısine at. lavıo Ingiltere adasıia sısınmıstı. Kamboçya'da yenilgive usravan kuKİa Devlet Ba>kanı Lon Nol, Endonezya uclalarma; Vıetnam'da venilgjve uşravan kukla Devlet Bas« kanı Van Tiyö, Forıroza adasına sığınmıçlardır 1920lerde harp gemipiyle kaçarlardı empervalızmın kuklaları: şimdi uçakla kaçıyorlar... Vaktiyle tneiltere Ariasına sTSımrlardı; şimdi Asya'nın doğusunda ayru Işi gören adalar bulunmaktadır. 1920'lerin Anadolu'suna baktıkça. GüneydoSu Asya'daki mazlum ülkelenn savaşlannı daha iyl anlayabilîm. Bir kurtuluş savaçının ulusal kuvvetlerı arasmda, mazlum toplumun o dönemdeki sosyal yapısına göre her eğılimde halk güçleri bulunur. Şimdi Vietnam'da ve Kamboçya'da, ulusal kurtuluş kuvvetleri arasmda Budistler de \ar, koraünistler de... İç ve dış koşullarla ulusal kurtuluş kuvvetlerinin yapı'slndakl denge savaştan sonra bu ülke'.erin durumunu saptayacak... Ve öyle görünüyor ki Türkiye'de olduğu gibi emperyalizm bir daha dönemiyecek Güneydoğu Asya'ya... •k FAŞİZME DİKKAT... DKTAY AKBAL Evct Hayır • Pratikt* Periferik Vena Hastaüklan GÜNÜN KİTAPLAHI TÜTÜN (;ÖZLÜM Nazmi GÖREN Roman 15 L. Isteme: Falk Akçay T.R. 11 Zevtinburnu • Ist. Not: 10'dan çok isteklerde •ı 40 indirim japılır «Bir ya da ikl genel seçim sonra Ulusal Toplumcu hareket Meclis'te çoğunluga sahip olacaktır. Dolayısıyle o zaman artık ITlusal Toplumcu devrimi hazırlayabilecektir. Partimizin etkiBini egemen kılmak; için yasama organma gireceğiz. Anayasal yetkileri bir kere elimize aldıktan sonra da devleti doğru bulSuğumuz bir kalıba dökeceğiz.» Yasal yollar izlenecektir. iktıdara yan kapüardan geçilerek gelinecektiT Başka partilerle ortak olunacak, bazı kabinelere bakan verilecektir. TJlusal Toplumcu partinin içinde «darbe» yoluyla iktiriarı <;le geçirmek ("anlılan da vardır. «Bir komünist avaklanmasi)) bahane edilerek iktidar şiddet yoluyla ele geçirilebilir fikrini ileri sürenler Se... Ulusal Toplumcular açık kuvvet gösterilerine girişmekten geri kalmazlar. Düzenli birlikler kurarlar, dev geçit törenleri ^"aptınrlar. «Fakat kahverengi gömlekliler ordusu blr göstermelik ordudur. Iktidan alacak olan o dpgıldir. Devlet kendisi iövüşmeden teslim olacaktır..» Hitler'in Nasyonal Sosyalist, yanı Ulusal Toplumcu Nazd Partisinüı ilctidara geliş günlerini okuyorum. Daniel Gııerin'in »Faşizm ve BUyük Sermaye» adlı kitabı... Bir an şaşırdıruz, rürkiye"nin bir sağcı partisinden söz ettiğimi sandınız. Ne kadar bermyor degil mi? Devlete yardımcı birlikler kurarak, hütümet ortaklıldanna katılarak devleti ele geçirme çabalan!. Ister ltalya'da, ister Almanya'da, ister Türkiye'de olsun. hepsi btrbirinin eşidir. Hitler yasal yotlardan geür işbaşına, iHer iş bitirtlip kotanldıktan sonradır ki, kahverengi gömlekliler Berlin sokaklarmda muzafferane yürüyüşler yaparlar. Oysa ltalya'da Mussolinı faşistlerinin, Almanya'da Hitler Nazilerinin, onlara bağlı gençlik birliklerinın bir gün ilctidan hem de yasal yoldia ele geçırebilecekleri kimsenin aklından geçmemiştir. Eğlence konusudur Faşistler ve Naziler!. KonuşmEİan, yüruyüşleri, cakah halleri, ileri sürdükleri savlar... Ne kentsoylu partiler, ne sosjaiistier bu denli güçlü saymazlar onlan. Guerin şöyle yazıyor: «Alman sosyalist ve komünistlen de aynı şekilde Nasyonal Sosyalizmin bir zafer kazanabüeceğine inanmazlar. Dahası, hablre, onun çökınekte olduğundan dem vururlar. Sosyalistler, her Iırsatta, zaler naralan atarlar. 1932'de Başkan Hindeburg, Hitler'in taleplerini reddettı diye. 6 kasım seçimleri ertesinde Nari oylan gerileme gösterdi diye... Bu tarihte Vorwarts şöyle yazar: Biz, Nasyonal Sosyalizmin iflâsuu 10 yıl önce gördük Bunu gazetemızde açık açık yazdık. Hitler'in iktidara gelmesinin arifesinde liderlerden biri, Schiffrin şunu yazar: Burnumuza artık sadece kokmaya başlayan bir ceset kokusu geliyor. Faşizm kesin olarak yıkümıştır. Bir daha ayaklan üstüne kalkamayacaktır. 1932'de Thal mann «Hitler lasizminin oportünist bir şekilde abartılmasına karşı çıkar...» Bugün Türkiye'de, üç yüz bin oy almış partinin, kendini •komunizme, sosyaüzme, faşızme, nazizme karşı» oldugunu söyleyen, ama düşünceleri, eyletnı, ülküsüyle Nazi Partisine pek benzeyen bir partimn sağcı iktıcfarda iki koltuk aldığma tanık olduk. Bu üç milletvekiline sahip partinin lideri demeçler vermekte demokrasıye bağlıhktan, yasal yollardan söz etmektedir. Yine ona Der.zer başka bir parti daha vardır, bir milyondan çok oy aJmış elli milletveküi çıkarmıştır. Amacına varmak için her çareyi, her yolu doğru »ayar. Sağla da işbirligi eder, solla da... Çünkü Utediğl bir tek sey vardır, zaman kazanmak, cmeşru» sayılmak, yasal yollardan hedefe ulaşmak... Bu iki parti yerleşmiş dülene, Atatürk Cumhuriyetinin temel ükelerino karşı, «de%leti doğru bulduklan bir kalıba» dökecek örgütlerdir. Bunları özel bir dikkatle izlemek gereklidir. Kim onlar, ne yapabilirler, devrimci güçler ayaktadır, seçmen çoğunluğu Kemalist devrim ükelerine bağhdır, yasal yoîlar da yasa dı?ı yollar da böyle aşırı sağcı, sağdışı tutumlara, akımlara, eğüimlere, örgütlere kapalıdır, demek janlı?tır, gereksiz bir bobürlenmedir. Almanya'da, Italya'da Faşızm, seçım yoluyla Iktidark gelmiştir. Kimsenin adam yerine saymadığı, ciddiye «lmadığı iki adam o ülkenin acımasız diktatörleri oluvermiştir. Onlan iktidardan düşürmek için milyonlarca insanm öldüğü büyük bir dünya savaşı gerekmıştir. Daniel Guerin'in «Fasizm ve Büyük Sermaye» adlı kitabı bütün bu konulan bir bir gözler önüne seriyor. Faşizmin iktidara nasıl geldiğini, onunla nasıl savaşmak gerektiğini bize gösterijor. Guerin bu kitabı 1936'da yaymlamıştı. Yani Almanya'da ve îtalya'da faşizmin en güçlü biçimde iktidarda bulunduğu bir yılda... 1936'da yazdığı önsözde kitabın amacını şöyle tammlıyor: cFaşizme özgü birtakım kanunlan ortaya çıkarmak.» Guerin, faşizmin ancak ve ancak büyük sermayenin desteğiyle işbaşma gelebileceğini, daha açığı faşizmin ve nazizmin büyük sermayer.in bir yaratığı, bir aracı olduğunu gösteriyor. Öyle bir araç ki, günün birinde onu yarataniarın da başma belâ clabilmektedir Guerin diyor ki cFaşizm, büyük sermaye kentfisini terkettiği andan sonra bile belli bir süre korkunç baskı mekanızması sayesinde ayakta durabilir. İşçileri öldürmek için sıkılan kurşunlar birtakım burjuvalann nazik postlarını delmeye de yarayabilir. Fakat uzun bir süre deği! elbette. Hiç bir siyasi rejim iktisadi lktidarı elinde bulunduran sınıfa karşı hükümet edemez. Faşizm i'.e büyük sermaye arasındaki bağ övlesine sıkıdır ki büyük sermaye desteğinden yoksun kaldığı gün faşizm için sonun başlangıcı da gelmiş çatmış oTemektir.» Evet, «Faşizm ve Büyük Sermaye» bugün güncel politikayla ügili herkesin okuması gereken bir kitap. Adı konnıasa da faşizme, nazizme yakmlık duyanlann, faşlst eğilimleri, akımları desteklemekte yarar bulanlann, faşizmin her türlüsüne karşı çıkmak, onunla savaşmak zorunda olanların... Dikkatle, ibretle, geçmişten ders alarak... • VAKlSLİNtN KtTABU Fiyatı: 60 TL • Pratikte Periferik Arter Hastalıklan Fiyatı: 40 TL. Dr. Hüsnü UMAN Ortaklar Cad. S Mecidiyeköy • Tel: 6« 16 30 Stereo tSAM doldnrnloı 60'hk. 8 lira KİTAP'ta % a indirtm Bü'ün vayınlar mevcut tur 30(10 kltapbk Ocretslı borsflrümüzü Uteylnl» Posta masrafsıı örtemel) lndirlmu kit*p rlllt ıSTANBUL KULPBC KITAP Kitabm başlıca bölümler|iJIüfus | ^fiîjPX r B i l i i Tüketim Çevre K i l k Ç Bilinçsiz Kirlenmesi Tnsanm Te'knblojik EvTİmi Teknoloji ve Toplum Kompüter Devrimi 2000 Yılında Dün>*a Büyümeye Sınırlar Insanlık Dönüm Noktasında 2000 Yıhna 300 Ay Kaldı. Dünyamızın Güncel Sorunlanyle îlgilenen Herkesin Okuma•ı Gereken Kitap. 15 Lira SANDER YAYINLARI Osmanbey tstanbul REVİZYONİZM ÜZERİNE 10 Lira Isteme AdresiPK.907 İstanbul v.ıJenın Uül Slneman Tanı StHZAUKBAS» »•»TTTTTTTTTTTTTTTTVTTm > i LA N lı\SAXLAR xe MLTİZELER •WERNER KEII£R« "Der Spisgel'da 6 hafta Best Sdler! PaxapslkQİqJL DEMİRTAŞ CEYHUN ' TRTödülü/2. ıGebeliğin ilk günlerinden 12 yaşa kadar Mektupla Öğretim Merkezi Müdürlüğünden Mektupla yüksek öğretim programlannı takip eden öfrencilerin yaz uvgulamalan 7 temmuz 1975 tenhinde başlayacaktır. Bu uygulamalarda görev almak isteyen en az beş yıl ögretmerüik yapmış üniversite ve ytiksek okul mezunu flzik (modem). Kimya (modem), Biyoloji (modern), Matematik (modern), Fdebiyat, Tarih. Cofrafya,, MUzik, Resim, Beden Eğitimi, tngilizce, Pransızca, Almanca ve Meslek Dersleri öğretmenlerinin, aşağıdaki örneğe uygun dilekçe ile en geç 10 mayıs 1975 tarihine kadar Merkezimize başvurmalan duyurulur. Mektupla öğretim Merkezi Müdürlüğüne: Mektupla öğretim Programı takip euen ögrencilerin yaz uygulamalarında görev almak istiyorum. Branşım : : Hizmet sürem GSrdfiğüm turslar, (Modern programla ilgili) i d r e ı i m î MZ A Hı p Ü Ü z m a , R u h ^ H no p T l^ i k , P s l k c k t o e z l a l a m n d a M SCHARASTIRMAEARÎ »Kitap saUan her yerde! >Bafeş dagrtıyor»Pk.836 ILHAN SELCUK Q a a a a a Wfechseiberg/Puyn a G a a a Yüzbaşı Sdaliatlin in Romanı Bu roman, yakın tarihimizin karanlık bir dönemine ışık tutmaktadır. a o a a a a a a a G u T. C. ISTANBUL İTİA İKTİSAT VE TiCARET YÜKSEK OKULU MÜDÜRLÜĞÜNDEN Okulumuza sınavla genel ekonoml ve muhasebe branslan için asistan alınacaktır. Bu öğretim kollannda yüksek tahsil yapmış olan ilgililerin hâl tercümeleri, dileekçe ve bir adet fotograla birlikte en geç 2 mayıs 1975 cuma akşamına kadar CMtul îdaresine Başvurmalan duyurulur. (Basm: 145372627) 25. er TL. hitap şimdl hitapçılarda I PEMZI KITABEVI a o a a a o a Ü a a a a n u a o a Değuın Öncesî • Doğum • Doğum Sonrası Aile Planlaması, Doğum Kontrolu, Gebe Kadının Hastalık ve Şikâyetleri, Doğum Hazırlıkları, Doğum, Bebeğin Bakımı ve Beslenmesi, Çocuğun Gelişmesi. Cinsel Eğiiim, Sosyal Uyum ve Okul Eğifimi. Çocuk Hastalıklan Ciltli, 60 TL REMZİ KtTABEVİ D D C D D LS2 Anne ve Çocuk D C D D D D C G D D D D D D C D D D D D D D D D C D C D D C • (Bu beyan Okul Müdürlnçiinee tasdik edilecektir.) < r (Basın: 14M6 2632) ADALET BAKANLIĞINDAN MÜNHAL NOTERLİK 1974 yılı gayrisafi geliri 493.435 lira 64 kuruş olan Birina Sınıf Malatya Birinci Noterliği münhaldir. 1512 Sayıiı Noterlik Kanununun 22 ve müteakip maddeleri gereğince Birinci veya İkinci Smıl Noterleıden. bu na terliğe atanmaya istekli olanlann üân tarihinden ıtibaren bir ay içinde Bakanlığımıza veya bu'undııklan ver Çumiıjriyet Savcıhklarma başvurmalan lâzımdn. Posta ile do*rudan doğruya Bakanlığa göncierılmiş olan dilekçeler, başvurma saıesi içinde Bakanlığa gelmedıSı takdirds atama i?leminde nazara almmaz. İlân olunur 4 4 4 4 4 4 4 4 (Basın: 14638 SSİb) c DÜZELTME Etîbank Gene! Müdürlüğünden Fuar Pavyonları yaptırılması ile Hgili ılân:m.,'.da t.RZURUM FUAKl için (proje hazırhk ve uygulamı bedeli dahil) ayrılmış olan 75.000. TL. iahmini masrsfı 100.000. TL. olarak düzeltiriz. (Ba^ınt UfilRl 2638 4 * 4 4 4
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear