Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Sahibi: Cumhuriyet Matbaaeüık ve Gazetecilik T A.Ş. adına NAUİR NAIll Genel Yaym MüdürU OKTAY KLKTBfU.E I SorumJu Vazı Işlen Müdürü: ÇETİN OZKAVRAK Basan ve Yayan. CL'MHURtYET Malhaacılık ıc Gazetecilik T.A.Ş. Cağalcglu, Haikevı Sok. No: 39 41 TELGRAF ve MEKTÜP adres: CUMHURİYKT ISTANBUL Posta Kutusu: Istanbul No: 246 Teleronlar: Tl 42 90 22 4i 96 22 42 97 22 42 »8 22 42 89 ^ VfUMnUnlTCI UYMAYI TAAHHÜI tDER * • BÜROLAR: Ankara. AtatürK Buivan Yener Apt. w Yenışerıır, Tel: 177477 25S701 • İZMİR Halıt Zıya Bulvan No. 65 Kat 3, Tel: 31230 24709 • GÜNEY * tUert: Atatürk Cad. Ugurlu PasaJ, Tel: 14550 19731 ABO.NE ve II.AIN AY1AR: 12 t > J 1 Yumçl 540 2 U 135 «5 7 Yurtdişi 81U 4Uİ 2U2 fi'i.5U Ülke enıplBrtns ve ağırlıSına pöre. uçak tarkı okuvııcu tarafından ayrıca ödenır... D ^ J utınıtıuı UUI ... ... ... M. 2 t »« ı S a j î ı tS&iıUml) ^ . (Santımıı leşeKkuı (î> !•< 4, S « i>»yîa ö l ü m . Mevlıa I2U Santlmi) .HHJ Nışan Nıkân Evlenıne Dofiııro ... ... ö â Yayın Hayatı <KEU.MES>I> ... .„ 4 . Kayıp (KKLİMESİI 3. 6 KASI.M Ikindi Güneş Oğ;e 14 41 6.35 11.57 Imsak AKşam Vatsı 4.51 n.Oü 18.32 )emîrel parlamento (Baştarafı 1. Sayfada) izl sert karşıiıkiar verÎ kışkırtmak ıçın ner uslılenemiştir. Dış politikada hüetın kendı içinde bulamadığl i'hğı biz sağlamak isterken. n Başbakan bu konuda büe sorumsuzlukla suçiamaya ışmışîir. 1973 seçim'erinden a Sayın Demirel. Meclis Faş ık divam seçim'.erinde ayı süren bir parlamento bunayaratmıştı, simdi aynı buıı yeniden başlarmştır. Hüküiçindekı bunalıma, ekonomilc ılıma. dış polıtika bunalırm5ir de parlamento bunalımını mck ıster görünmektedir.» iştır. •evit. Demirei'in yıllardır deği yöntemlerle toplumda knrılık ortaniı ysrEtmaya Çalışıı, son günlsrdcki Ker.çlik •malarımn 12 Mart Önceslni ısatan boyutlara ulaştığını, iimetin bu olaylann iizçrmde riurmadığını bildirmişîir. ' liderı. İstanbulda Ülkü ilılann jrtivenlik kuwet!eriyaptığı saldırı ile CHP Ans il örgütüne yapılan saldırıhitırlattıktan sonra şunlan miştir. ıP nin ve Başbakamn seçimberi izlediği hirçın. kıskırtıcı ounalımı fcörükleyici davrsnıüzerınde durma zamanı geltir ar+ık. örünen şudur: ! Ekim seçimlerinin sonuçna bakarak ceohe hareketipartisine yararlı olduğu kan& varan sayın Başbakan, di cephp'asmeyi derinleştirc istemektedir. Dar bölge ve çofunluk sistemi kurallangeçerli oldugu senato seçimnde başka partilerden AP'ye ebüecegı oyları, milletvekiU imlerinde de kendi partisintutabilmek için böyle bir ıtejiyi zorjnlu görmektedir. akları arasında birbirine gü, kalmayan dört partili hükütin çözülüp çnkmesini önlek karma hüküıreti oluçturan •tiler ve hiikümete dışardan itek olsn bagımsızlar ara«!inda Isma bir dayamşma saglayamek için de. sayın Başbakan e bu stratejiden yarar umktadır.» «Tehlikel! ıol> Jöyle bir stratejinin unsurla arasında solun büyiik bir teh e gfbi gösterilmesinin de yer iığmı, CHP'nin demokratik tutumunun bile, bu «tehlike»ol»un bir parçası gibi gösilrnek istendiğine deginen Ece , «Sayın Başbakan, bir yan n doktrin ve ideoloji tartışma ıyla yitirilecek vaktimiz olma >ı gibi bilim dışı sözler söyler n, bir yandan da, ideoloji ayıklarını ve tartışmalanm, ida )jik kamplaşmaya ve çatışma öbnüştürmek için uğraşıyoruz ıtta. o arada bize solculuk rsleri vermeye kalkışarak, ken uygun bulduğumuzdan daha 1» kaymamızı sağlamak için jtartıcı ve örendirici konuşma r yapıyor» demij, şun!arı »öyıru?t:r: MC'd* «yumsuzluk «Hükümet içinde artık salcnamaz ölçilye varan ortaklar ast uyumsuzluçun ve çekişmerin Parlamentoda da kendinl «termesini önlemek veya erlemek için, ayrıca kendisini ıkından ilgilendiren bazı yolizluk iâdialarının yasama orga ında ele alınmasına engel ollak için Parlamentonun çahşlaya başlamasını geciktirmek, a amaçla Millet Meclisininde ; Cumhuriyet Senatosunda başan seçimini zorlaştırmak istiar. Bu nedenle. geçerliliğl deılarca denenmiş olan «centillen snlaşrnası»nın kendisini bağ imadıgım ilân ediyor.» Ecevit, sozlerinin sonunda, HP'nin bu sorumsuzca stratei karşısmâa serln kanH bir dav anış izleyeceğini. tuzaklara düş neyeceğini belirtmiş ve yurttaş ırın da Demirel ve partisi taraından tezş'âhlanan bu stratejiyi ıılerek kı^kırtmalara kapılmanasını istemiştir. çirmiş ve bazı endişelere dllşmüşti'.r. Mıllet Meclisinin ve Cumhurıyet Senatosunun başkanlarını seçerken uygülanageimekte olan geleneksel kuralın bu yıl bozulmak istendiği Kuşktısu gün den güne artmalîtadır. Her iki meclisitnlzdeki başkanları her birinde üye sayısı en çok partiden seçme geleneği 1961'den bu yana uygulanan ve kamuoyunun da beğendiği bir kural niteliğini kazanmı^tır. Parriler seçilecek olanın partisini üye sayısı üstünlügüne terketmekie birlikte seçilecek Baskanın kişiliğirin gerekıyorsa onlBrın oylarmı da alabilmek için öteki partüerce de benimsenmesini kabul edegelmlşlerdir. Bu gtizel gelenegln bozulması ile ortaya çıkacak durum. yasama çalışmalarınm daha i>aşında oartilerarası iliskilpre yeni bu burukluk gefirecek zararlı bir duygusallık ortarru vaîatacaktır. Ayrıca Anayasa ve îçtüzlik'.erin yoremlanmasında ve Ar«\'asa Mahkemesinin bu konuc!ii karan Uzerinde yeni ve kıv.r tartıçmalpra yol açabilir. Menüz iş ışten geçmemıskcn pnrti lerimize saygıyla sesieniyoru».» (BaştaraTı 1. Sayfada) gün yapacagı toplantıyla ilgili olarak, AP Genel Başkanı Sülejman Demirel, dün. MSP, CGP ve MHP Genel Başkanlanyla ayrı ayn görüşmeler yapnuştır. MSP Genel Başkanı Erbakan, görüşmeyle ilgili olarak, «Normal hükümet içi bir görüşmedir» derken. CGP Genel Başkanı Feyzioğlu da koaüsyon hükümetiyle ilgili ortada herhangi bir problem olduğunu sanmadığmı öne sürmüştür. MHP Genel Başkanı Tiirkeş ise Demirel ile görüşmesinden sonra gazetecilerin sorulannı yanıtsız bırakmıştır. Cephe Hükümet ini oluşturan partilerin ougiin bir araya geleceklerine ilişkin açıklama Devlet Bakanı Gıyasettin Karaca tarafından yapılmıştır. Karaca, başbakanlıkta gazetecilerin soruiarını cevaplandınrken, «Demirel ve Erbakan bugün (dünı görüşecek ler. Bilgiyi Devlet Bakanı Ha5an Aksay'dan aldım. Ama. lider ler arasıud?ki esas toplantı yann (bugün) olacak» demiştir. Koalisyonun normal çalıştığını ve 1977'ye dek süreceğini de öne suren Karaca, şunlan söylemiştir: «Yarınki (bugünkü) toplantıda, MSP Genel Başkanımn basında yayınlanan 12 maddelik önerisi görüşülecektir. Bir kimse bir konuyu gürüşmek istediği zaman, ortada bir mesele olmasa bi'.e görüşmek gerekir...» Karaca, liderlerin bugünkü top lantısında Meclis Başkanı seçimi konasunun da ele alınıp alınmayacağmın sorulması üzerine, «Ko nunun gündemde bulunmadığını» v slirtmiş, «Ancak fikir ortaya atılırsa üzerrnde durulabileceğini» soylemistir. Demirel • Erbakan AP Genel Başkanı Demirel, koalisyon ortağı partilerin genel bf.sksnları ile dün ayrı ayrı yaptığı görüşiYielere MSP lideri Erbakan'dan başlamıştır. Jki saatten uzun süren görüşmeden sonra Erbakan, şunları söylemiştir: «Görüşmelerimiz, normal hükü met içi görüşmelerdir. Bu hususta daha önce gerekli açıklamalar yapmıştık. MSP Genel Idare Kurulu olarak yaprruş oldugumuz bildiri, durum tesbiti bildirlsi mahiyetinde olmuştur. Tesbit ettiğimiz hususları milletimize duyurduk. Hükümet bildiğiniz gibi çalışmalanna devam ediyor.» Erbakan bir soru üzerine görüşmede Meclis başkanlıgı sorusunun ele alınmadığını söylemiştir. Demirel • Feyzioğlu AP Genel Başkanı, daha sonr» CGP Genel Başkanı Feyzioğlu ile 1,5 saat süren bir göruşme yaprruştır. AP Genel Başkanı Demirel, saat 19'da CGP Genel Başkanı Feyzioğlu'nu kabul etmiştir. Fey zioğlu görüşmeden sonra, başbakanla devlet lşleriyle ilgili geniş bir görüşme yaptıklarım söy lemiştir. CGP Genel Başkanı, «Koaiisyon hükümetiyle ilgili ortada herhangi bir problem olduğunu sanmıyorum. Her zaman, her hükümet içinde, hükümet ortakları aratında ve hükümet üyelerl arasında yapılması mutad olan konuşmalardan biri yapılmıştır» demiştir. Demirel, son görüşmesini MHP Genel Başkanı Alpaslan Türkeş'le yapmıştır. TUrkeş, görüşmeyla ilgili olarak hiçbir açıklamada bulunmamıştır. AP Genel Başkanı Demirel, MC Hükümetini oluşturan partilerin genel başkanlarryla yaptığı görüşmeleri tamamladiktan sonra, saat 23.15'de başbakanhktan aynhrken, «Biz bir hükumetiz. Hükümeti teşkil eden üyeler her zaman bir araya gelir» şeklinde konuşmuştur. Demirel'in konuıması Demirel, dün MSP, CGP ve MHP Genel Başkanları ile ayrı »yrı görüşmeden önce başbakan lıktan aynlırken, bir gazetecinln «Lıderlerin toplanması sözkonusu mu?» sorusuna, koalisyonun daha ahenkli çalışması için koalisyonu teşkil eden siyasî partilerin liderleriyle her zaman göi\şmeler yaptığını •beHrterek, «Bu görüşmelere koalisyon yeniden kuruluyormuş gibi bir anİEm vermenin yanlış olduğunu» söylemiştir. Demirel, şöyle konuşmuştur: «Türkiye'de bir koalisyon hükümeti işbaşındadır. Prograraı vardır. Protokolü vardır. Bu koa lisyon hükümetinin daha ahenk li çalışması, daha iyi işler görniesi herkes tarafından arzu edilir. Binaenaleyh koalisyon ortakian arasında, koalisyon protokolünde ve koalisyon hüküme tinin programmda yazılı olan şeylerin bir an evel gerçekleştirilmesinin arzu edilmesi kadar tabii bir şey olamaz. Koalisyon ortaklan olan partiler bir müş terek sorumluluğun içerisindedır ler ve partilerin genel başkanla rımn hepsi de hükumette görev almıştır. Biz hükümetin icraatını daha iyi yapmak için her zaman görüşüyoruz ve tabii ki bunun yeniden bir koalisyon hükümeti kurulması gibi bir manaya getirilmesi gayet yanlış tır. Yani koalisyon, sanki yeniden kuruluyormuş da, bunun yeniden Ur takım müzakereleri yapılıyormuş gibi bir hale getirilmesi gayet yanhştır. MSP Ge nel Başkanı ve Başbakan Yar dımcısı arkadaşımızm mektubu meydandadır. Bu mektubun içinde olan hususlar meydandadır. Gayet tabii ki bunlar kendi aramızcla görüşülecek halledilecek şeylerdir. Ve nihayet icıast yapıldığı zsman kamuoyu bu icraattan gayet tabü ki haberdar olacakur. Bizim koalısyonu yeniden kurar gibi bir tavrımız yoktur. Orta yerde. Koalisyon devam ediyor. Hükümet işbaşındadır. Hükümet görevleri ı vanımiK ripvatn Pciivur ve Demıei Istanbul ve Bursa'daki (Baştarafı 1. Sayfada) mış, çatışma sonunda Uç öğrenci yaralanarak hastaneye kaldırılmışlardır. Öğleden sonra meydana gelen çatışma sırasmda ise polis, 84 kişiji gözaltına almıştır, Ülkü Ocaklanna mensup öğrenciler dün sabah erken saatler de Egitim Enstitüsünde toplanarak Ankara Gazi Eğitim Enstitüsündeki olaylar sırasmda ölen ötrenci Alpaslan Gümüş için saygı duruşunda bulunduktan sonra, boykota başlamışlardır. Aynı saatlerde İktisadi ve Sosyal Bilimler Fakültesinde de boy kot başlaUlmıştır. Eğitim Enstitüsü önünde barlkat kuraıak devrimci gençleri içeriye sokmayan komandolnr, çevreden geçen araçlan da durdurarak arama yapmışlardır. Bu arada ellerinde silâh ve el bombasma benzer cisimler olan komandolar okul çevresinde toplanan bir grup öğrenciyi mahalle aralarına kadar kovalamışlardır. Görevli polislorin bu olaya seyirci kaldıği ve kovalanan 6frencileri yakaladıkları görülmüştür. Çatışmaların şiddetlenmesl üzerine çok sayıda toplum polisi Eğitim Enstitüsüne gönderilmiş, bu arada 62'si sağcı olmak üzere 8") kişı yakalanarak gözaltına alınmıştır. Çatışma sırasmda Cemalettin Ergtin, Nevzat Pişirict, Mustaîa Kültürcü adır.daki Öğrenciler yaralanarak Devlet Hastanesinde tedavi altına aiınmışlardır. Ankara'da Ankara G&zl Eğitim EnstitUsünde bir öğrencinin ölümü ile sonuçlanan olaylarla ilgili olarak dün 5 ögrtnci, Yenimahalle Sulh Ceza Yargıcı tarafından tutuklanmışlardır. Tutuklanan öğrenciler; Besir Özmen, Ramazan Deniz, Engin Öztürk, Abdul lah Bırol ve Kerim Danışman'dır. Yenimahalle Savcısı Orhan Gürhan, Gazı Eğitim Enstitüsü olaylanyla ilgili soruşturmayı derinleştirmektedir. Soruşturma llerledikçe yeni tutuklamalarm olacagı anlaşılmaktadır. Daha önce gözaltına alındıklan bildirilen 22 kişi serbest bırakılmıştır. Gazi Eğitün olaylann çeşitli aşamalardan geçtiği belirtilmektedir. Bazı ifadelere göre, tabanca ile ateş ettiği iddia edilenîer şunlardır: Gazi Eğitün EnstitUsü Fransızca bölümünden Fuat Abasız, matematik bölümünden îbrahim Yüksel Şen, Resim bölümünden Mehmet Yaşar özbay (gö.altında), Sosyal Bilimler bölümünden tbrahim Çmar. Yenimahalle Savcısı, soruşturma tamamlandıktan sonra dosya nin DGM'ne verileceğinl, sanıkların burada yargılanacaklanru söylemiştir. . «Komandoların Bu arada Gazi Eğitim Enstittilerinden bir grup basın toplantısı düzenleyerek, «Olay bızzat komandoların eseridir. Devrimci öfirencilerin ölüm olajnyla uzaktan yakından bir llgileri yoktur» demişlerdir. öfrenoiler özetle şöyle konuşmuşlardır: «4 kasım günü okuida yapılan cenaze törenine okul müdürü Mustafa Şen ve Millî Egltim Bakam Ali N?.üi Erdem kstılmışlar, ögrencilere yanlış açıklamalarda bulunmıışlardır. Soruşturma salhasmda bulunan bir olay hakkm da Bakanın ve diger kişilerin söz söyleme yetkileri olmaması gerekir. ölen öğrencinin katilleri 3 kasım günü üzerlerinde 4 tabancayla yakalanan 22 Ülkü Ocaklmm arasındadır. Bugün okul tam bir işgal altındadır. Devrimci öğTencilerin güvenligi yoktur .> İTÜ'de olaylar tstanbul Teknik Üniversitesinin Taşkışla ve Maçka. binalarında dün öğle saatlerme doğru, ay rı ayn çatışmalar olmuştur. Taşkışla'daki çatışmada 8 kişi yaralanmıştır. Yaralı öğrencilcrden Yaşar Özçimler'in durumunun Bğır olduğu ve ameliyat edıldiği blldirilmiştir. Taşkışla binasında önceki akşam komandoların, solcu öğrencilerden Üçünü yaralaması olayı üzerine dün öğrenciler arasmda gergin bir hava esmış ve taraflar arasında dün saat 10.30 sıralannda înşaat ve Mimarlık Fakültesi koridorlannda silâhlar patlamıştır. Çatışma sırasmda, komandoların bıçak, zincir, muşta ve sopalar kullandıkları görülmüştür. Olaylar sırasmda yaralanan ögrenciler şunlardır: Yaşar özçimler, Davut Ardıç, Semıh Aygün, Yaşar Özytfdız, Turan Başak, Kemal Sıvıdemirçubuk, Fırat Batman, Suat Akhan, Abbas Hıdır, Gaffur Çayır. Beyoğlu Ilkyardım Hastanesine kaldmlan İnşaat Fakültesi öğrencisi Yaşar Özçimler'in du rumunun agır olduğu blldirilmiş tir. Kaınından tabanca kurşunuy la yaralanan özçimler'e, Istanbul Radyosundan sürekli olarak kan yardımı için çağrıda bulunulmuştur. Yine tnşaat Fakültesinden olan Davut Ardıç, Semih Aygiin ile Gafiur Çayır Taşkışla binası kar şısındaki Fransız Pastör Hasanesinde tedavi edilmektedir. Diğer öğrenciler bıçak ve sopalarla yaralanmışlardır. Dunımu agır olan Yaşar özçimler ile Davut Ardıç ve Semüı Aygün'ün komando olarak adlandırılan gruptan oldvığu belirtümiştir. Etedî (Bastarafı 1 Rarfada) yılmdan itibaren yürürlüğe girnıiştir. Para, apartman dairesi gibi ikramiyelerin yanısıra, değişik nedenlerle dağıtılan armağan Iarın kalciınlması da ahnan karar lar arasındadır. İkramiye ve armağan dağıtımının durdurulmasından ayrı olarak, ahnan bir başka karar da. daha önce serbest bırakılan crta vadelı kredilerdeki taiz oranının bundan böyle yüzde 17'yi aşmamasına ilişkindir. GÖZLEM (RasUrah I. Savfsda) Hakkı Kesldnin avukatlan, 196» vıiında »anıstaya b»şvurarak. yurttaslıjı kavbettirme Isleminln ipUlini istemiçler Danıstay Dava Dalreleri Kurnlu da bu isteet oybirlisi ile kabul etmişti. Danıştaym bu karan üzerine. Demirel başkanlığındaki Bakanlar Kurulu. Z1.11.1S7O tarihli Resmî (»»/etecle. Hakkı Keskin icin verilen yurttaşlıfı kavbettirme k»rarını gpri almıştı. U Mart 19*1 tarihinden sonr», blr takım ilglHler, Hakkı Keskin Ue veniden uğraşmaya bsşladılar. Bu ket, Ugililcr, doktora çalışmalan yapan Hakkı Keskinin doktora çalışmalannı varıcla keserek, askerlik (fdrevini Tapmasını istcdller. Devir öyle bir devird! ki, üniversite mpzunları «Kölü hâl ve düsünce» Rtrekçesiyle yedeksuhaylık haklarını yltlrryorlar ve kıtalara rütbeslz asker olarak vollanıvorlardl. Hakkı Keskin, doktora çalışmalanmn sfirdüğünü İleri sürerek, bu çalışmalar bitmeden Türklye'yt dönemeyeceginl bildirdi. 1111 sayüı askerlik yasası ynrt dışında doktora çalışması yapanlara. 32 yaşına kadar. askerliklprinin erteleneceğine olanak sağlayan hükümler de UşımalcUydı. Fakat kiııı cliııler bunlar:?. Berlin Başkonsolosluğu, 23 subat 1972 tarihinde Hakkı Keskin'e pasaportunun venilenmeyeceğinj bildirit. Hakkı Keskin, öğreninıinc devam ottiğini söyler, amma klmsc dinlemet kendisini artık: Hakkı Keskin yurttaşlıktan atıUcaktır. Karar verilnıiştir bir kez. 26 mayı* 1S73 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısında, Hakkı Keskin'in vurttaslığı bir kcx daha elinden alınır. •Erlmscl Melensel. dönem. ülkeyi blr cetarvine döndiirürken, yurt rtışınd» kurulu diiıene Uarçı düşünceler taşiyanlan da. adım adım izlpıtıekt<ydl. Anayasanın •Lüks» »avıldığı günterde. Hakk» Kcsktn°« de. Erimsel Melensel hükümftlrrin yurtUslıci da fazl» gdrülüjordu. Hakkı Keskin yılmadı.. Bakanlar Kunılu'nun bu karsnna karsı yeniden Danıstay'a haşvurdu. Işlcmin haksızlıjını. dayaııriığı siyasal ımacı. yasalara ters düşen özelliklerini bir bir belirterek, hakkındakî karann bnzulmasını istedi. Dava Danıstay Dava Dalrelrıi Knrula donyaları ansındadtr buırânlertle. Hakkı Krskln, 21 cylöl 1974 tünii, ejcrr bir suçu varsa Af Yasasından »ararlanmak Istedlğint hlldirdl. 31 ekim 1974 tarihinde de. askerlik gnrevirti yapmak için serekli başvurmaları tamamladı. Berlin Başkonsoloslujru, 12.11.1974 giinü yardıp bir yazıda. Hakkı Krskin'in, yurttaşlık hakkını yitlrdlfinl, bu nedenle yeniden yurtlajhjını kazanmadan. askerlik Rörpvini yapamayacağin] bildirdi. tste sizlere iki vabancının öyküsü... Türkesin pvlem arkadaşı Reha Ojuz Tvtkkan. Mllliyftçi Cephe Urafından. Amerikan pasaportuyla Milli Eğitim Bakantıın'nın doner koltuklarından birine oturtuluyor. Hakkı Krskin'in yurttaşlık bağı ise, iste bu gibi Islemlerle zorla elinden »lınıjnr. Ve bütün bunlar. ancak, kırk yasında. askerlik förevine götürülmüş bir Başbakanın ve onbes yıl askerlik şubelerinden kaçan bir Maliye Bakam'nın •Scrayı Hükümet» ettikleri ıriinlerde oluyor... Gerekçeye uygunluk larfıjılryor Banka masraflarım azaltarak kredi maliyetir.i düşürnıek ar.'.acının tam gerçeği yansıtmfiGiJ,ı ileri sürülmektedir. Buna dayanak olarak, yapılan bir araştırma gösterilrnektedir. Araştırmanın sonuçlarına göre, banka ikramiyeleri toplam banka masrafları içinde ancak yüzde 1.13 oranındadır. Propaganda ve reklâm masrafları ise, belırtılen toplam içinde yüzde 2 ora.ıında yer tutmaktadır. Bu oranlardfln hareket eden yetkililer. ikrınıiv'î kaldırılmssmın bsnka masraflfin nı kısmak yönünde önemli bır etkisi olmadığını ileri sürmekte dirler. îkramiye ve armağanlarla özendirilen tasarruf sshiplerinin, bundan böyle, tasarruflannı h:s se senetlerı satın almada kullanabüecekleri belirtilmekteâir. Şu anda vadeli banka faizleri yüzde 9 hisse senetleri faizi ise yüzde 18'dir. Bankalara gidtn kiiçük tasarruflannsa. daha çok tüketime gidebileceği, aslında yüksek olan tüketim eğiliminJn daha da artacağı ileri sürülen di§er noktalar arasındadır. Tüketilen tasarruflann. bankal^ra • tasarruf mevduatı» olarak degil, «ticarl mevduat» olarak dönmesi söz konusu edilmektedir. Sonuç olarak. hisse senetleri yo luyla özel kesimin finanse edilmesinin bulunduğu yargısına varılmaktfidır. İkramiyelerin kaldınlması tle, banka reklâmlarımn türünün de pişecegi belirtilmektedir. Eundan sonra, daha çok tasarrufun değerl geleceğin güvence &lf.na alınması, banka kartları, hisse senetlerlne banka garantisi saglanması, degişik hlsımet reklâmlarının ve Uânlannın yer aiarağı bildlrilmektedir. Maçka'daki olaylar Taşkışla blnasmdaki olaylar dan sonra ÎTÜ'nün Maçka binasında da iki grup öjrenci arasın da çatışma olmuştur. Altıncı katta mevzilenen komandolar, devrimci öğrencilerin Üzerine so pa masa ve taş atmışlardır. Bu arada birkaç el de tabancayla ateş etmışlerdir. Ögrenciler, komandolan uzun süre altın cı katta mahsur bırakmıs. geıen polisler kendilerinı dışan çıkarmışlardır. Bunun üzerine devrimci nğren ciler dc okul dışma çıkmak istemişlerse de önleri polis tarafından kesilmiştir. Polis bu öferencileri epeyce hırpalamıştır. Binanın dışında bazı öğrencilerin, poüslerle çatıştıkları ve pan zerlere taş attıklan görülmüştür. (Ba«tarafi 1. Saytada) ye'nin Trakya'da yapmakta oldufeu askeri manevralardan bir anlam çıkarmaya çahşmakta ve Yunan halkını endişe ve korkuya sevkedecek makaleler ve yazılan yayıniamaktadır. Açırı safcı «Elefteros Cosmos» gazetesı de. ıri puntolarla Türkiye'nin şimdi Batı Trakya Türkieri sonınuna efcildigini ve bu konuyu «mesele haline getirebileceftini» yazmıstır. Bu tip yayınların Yunan halkının moralini bozduğu, korku ve kaygı uyandırdıgı gerekçesiyle Yunan hükümeti. söz konusu Yunan gazetelerinın vayınlanna mUdahale etme gereSını duynius ve yaptıgı bir açıklamada. Yunanistanın niç bir devletle savaşa girmek Uzere olmadıgıru blldirmıştır fltina Hükümeti Arama yapıldı Olaylann gelışmesi karşısmda polis Taşkışla ve Maçka binalannda akşam Uzeri arama yapmış. binalar tamamen boşaltılmıstır. Arama sırasmda bir şey ele geçirilememiştir. Yalnız Taşkışla'daki olaylar sırasında yara lanan özrimler'in uzerinde bir tabancn bulunduÇıı polfsce bildiriimiştir. Bu arada, iki de bıçak bulunmuştur. 12 gün tatil edildi Polisin araması sırasınrla toplanan İTÜ Yönetim Kurulu. Rek tör Kemal Kalalı'nm başkanlığın da toplanmıs ve olayları görüşmüştür. Toplantıdan sonra yapı lan açıklamada, «Üniversitede öğretim emniyetl kalmadıgı gerekçesiyle ÎTÜ'nün 12 gün süreyle öğrenime ara verildiği» bildirilmiştir. Parılarını çekiyorlar Buna ragmen. halkın flnemll bir kısmı son zamanlarda bankalara hücum ederek. tasarrııl hesaplanndaki paralann büyük bir kısmını çekmişlerdir. Yunanlıların bu sekiMe hareket etmelerine neden olarak, daha önceki gerginlıklerde. bankaların kapatılması ve bankalardaki paralara hükümetçe el konulması gösterilmektedir. Associated Press Aiansmm Atina muhabiri ise bu konuda eonderdiSi haberde, iki Ulke arasındaki ilişkilerin Türkiye'nin Vıyana ve Paris Büyükelçilerinin öldürülmesl ile son deroce ge^ginlestigini, bu arada TUrkise' nin Kıbrıs konusunda ynpıcı bir tuturna Kirrnemesinin bu gerçmHlfl1'' srttırdigını bildirmekte<l>r. Muhabire göre. Karamanlis'in 2 R ekimde Atina'da askeri gösteniere katılmak icin Selanik fertstni iptal etmes) de dinlomatik çevrelerde «anlamlı» karşılanmaktadır. öte yandan înertltere'nin, Kıbns'ta, geçen «ylül ayında kesilmis olan toplumlararası görüşmelerin kısa sürede baslaması için çaba hr.rcadığı açıklanmıstır. Bu konudaki açıklama, BM Genel Sekreterinin. yeni Kıbrıs özel temsilcisi Perez de Cuellar'a, înBİHere'nin Dışisieri ile görevll Devlet Bakanı Roy Hattersley tarafi'1''!1n vapılmıştır. Fransa'nın ekonomik (BasUrafı l. Sayfadal lu bir sonuç sayılabileceğini öne sürmüşlerdir. Bu çevrelere göre, iki ülke arasında özellikle siyasai konulardakı anlaşmazhklan ortadan kalkmamakla birlikte özellikle ekonomik alanda bazı önemli adımlar atılmıştır. Her İki Bakanın düzenledikleri basın tolpantılarında, Fransa'nm Türkiye'ye silâh satacağını söylemeleri ise, siyasal alanda Y'unanistan'ı açıkça destekleyen Fransa'mn ticari ilişkiler konusunda kendi çıkannı koruyucu daha dikkaüi bir davranış içine girmek eğU'nıinde olduğunu göstericf bir nitelik taşıdığını ortaya koymaktadır. Bu arada. Fransa'nın TürkAlman ilişkilerinl gözönünde bulundurarak, Türkiye'nin Almanya ile her alanda çok sıkı işbirliği içine girmesinden ve dolayısiyle Avnıpa'daki dengenin bir ölçüde kendi aleyhine bozulmasından çekindiginden dolayı Türkiye'yi öıellikie iktisadi konularda yumuşatıcı bazı önerilerde bulunduğu da diplomatik gözlemcilerce dil« g» tirilmiştir. Gözlemciler, aynca Türkiye'nin özellikle başta silâh sanayii olmak Uzere belli bir miktar «Fransız sermaye ve teknolojisuıi Türkiye'ye çekerek.» Fransa'nın iştahını kabartıp «Yunanistanla denge kurmak amacında» olduğunu ancak bunun iyi ayarianmaması durumurıda FransaYıın hem Tvlrkiye'yi, hem Yunanistan'ı daha fazla sömüren bir ülke durumuna gelebileceğinı belirtmıslerdir. Bu arada FTansa"nın Türkiys ile anında karar verebilecek yet^ kili uzmanlardan kurulu «AD HOC» komitesl kunılmasım ka. bul etmesinin önem taşıdığı v« Fransa'nın bunu iyi kullanması durumunda Türkiye'nin Fransa' ya karsı daha bağımiı bir eko nomiye sahip olma tehlıkesıylo karşılaşabileceği de belirtilmek. tedir. 4 ki;l göıaltındı Polis, olaylarla ügili olarak 4 kişiyi gözaltma almıştır. Olayların soruşturması Harbiye Karakolunca rJrütülmektedir. Fransız hükümeti IBasuran l. üavtada) ğitim uçakları, Exocet deniz füzeleri ile tanksavar füzeler satın almak istediği eklenmektedir. Dışişleri Bakanı Sauvagnargues ile Türkiye'ye giden Fransız gazetecilerden Maurice Dclarue, dün aksamki Le Monde gazetesinde Ankara'daki Fransız 3üyükelçiliğinde düzenlenen resepsiyonun De Gaulle'ün 1968'deki ' zijaretipden beri en cparUjt» Türlc Fifansız dostluk göstensi sayıldığını belirttikten sonra ozetle şunları yazmaktadır: «Ankara'daki görüşmeler olumlu bir hava içinde yapılmışsa da, başta silâh satışı konusu oimak üzere birçok sorunlarda bir ^elişme olmamıştır. Türk isteklerine karsı Fransa'nın silâh alunı ile ilgili cevabı ise, tümü ile olumsuz değildi. Sauvagnargues, basın toplantısında da bunu belirtmlstir. Kıbrıs sorununda ise, Fransız Bakanı yeni bir görüş jretirmemiştir. Kiç olmazsa izlenecek yol konusunda Fransa ile Türkiye"r.in görüşlerinde bir yakınlaşma olduğu söylenebilir. Fransız Hükümeti, Dokuzlar Ribi toplumlararası görüşmeler yolu ile bir çözüm aranmasını desteklemektedir. Ancak Paris Hükümeti, bu konuda sorunun tüm yönleri ile ele alınmasında diretmektedir.» Komandolar serbest bırakıldı öte yandan, Kumkapı'daki Toplum Polisl Merkezini basan komandolar, dün sevkedüdikleri mahkemece serbest bırakılmışür. Olayla ilgili olarak yakalanan Mustafa Verkaya (Ülkü Ocakları Iştatıiml Şubesi Başkam). Ab. m * A»lanm*2, îhsan Te'li, îmam Ali Bamamçı (Uzerinde bı çak bulundu), Mehmet Sağlam (işsiz) ve Mustafa Kenan Nacar (berber) adlı kişiler dün, «polise mukavemet. ve bıçak bulundurmaktan» sanık olarak Savcılığa teslim edilmişlerdir. 5. Asliye Ceza Mahkemesinde dün sorguları yapılan komandolar, serbest bırakümışlardır. Sa nıklar, tutuksuz olarak yargüana caklardır. Duruşma sırasmda Ad liye önünde bekleyen komandolar, «Bozkurtlar geliyor» diye bağırarak gösteri yapmışlardır. ODTÜde (Baştarafı 1. Sayfada) «öğrencllerin kendi temsUcllerinı seçmelerl hususunda Rektör lüğün yaptığı teklif, Üniversite Konseyince kabul edilmiştir. Yalun bir tarihte öğrencilerin seçecekleri 137 kişılık bir temsilci grubu kurulmus olacaktır.» Prot. Somer, ODTÜ'de sad«ce öğrencl isleriyle ilgilenmek Uzere ilk öğrenct Dekanlığı kunılmasının uygun görilldüğünU, bu dekan lığın iki hafts içinde gerçekleştirilecegini bildirmiştir. Somer, ODTÜ'de öğretim üyelerinin unvan ve görevleri yöneünelığtnde yapılan bir değişiklik, Üniversitede sözleşme yoluyla öğretun üyesl görevlendirilmesine son verüdiğinl de açıklamıştır. BM'de Bu arada Birlesmis Milletler Genel Kurui görüşmelerine katılmak üzere New York'a gelmiş olan Kıbrıslı Türk ve Rum liderleri. Birleşmiş Milletler yet kilileri ile ayn ayn temaslannı sürdürmektedirler. Kıbrıs Türk Federe Devletl Başkanı Rauf Denktaş İle Kıbrıs Rum yonetirninin DısişİPrt Bakanı Yani Hristofides dün Bir leşmiş Milletler Genel Sekreteri Kurt Waldheim ve Genel Kurul Başkanı Gaston Thorn (Lüksemburg Başbakanı) ile ayrı avn göriişmöşlerdir. Türkiye'nin Birleşmiş Mil'.etlerdekl Daimî Temsilc'Si Büyiikp'Ci tlter Türkmen de Kurt Waldheim İle ayn bir îrorüşme yapmi^tır. Genel Kurul, Kıbrıs konusun daki eörüsmelerine gelerek hafta sa!ı günü sabahı baslayacak ve konu aynı gün özel siyasi komisyona havale edüecektir. özel sivasî knnisynn. salı «ünü ÖSKıbns Türk Federe Devleti ve Kıbrıs Rum temsilcilerini dinleyecektir. Konunun görüşülmesine daha sonra Genel Kurulda devam edüecektir. Meclis Bajkanlığı öte yrn.dan, Millec Meclisl Ba? canlık seçirninde dün de sonuç ılınamamıştır. Dün yapılan besinci turda tek aday Kemal Gü•en 201 oy toplamıştır. 290 mil .e'.vekilir.in seçime katıldığı bu urda 33 oy çeşitli üyeler arasın ia dagılmiş, 51 oy da boş çıkTiıştır. Altır.cı turda ise, katıianlann sayısı 22S'ya liüşerken, Kemal Gııven'in aldıgı oylar da 183'e inmiştir. Bu tarda ise 26 oy çe«itli üyeler arasında dağılmıs. 17 oy boş çıkmıştır. A.P. MSP ve CGPIi üyelerin hemen tümiiyle seçime katılma dikian izlenmektsdir. Buna kar jılık rP'liler. «centümen anlaşmasiTia uyrrakta ve Kemal Güven için oy kuüanmaktadırlar. Dünkü turlarda sonuç ahnama ması ü^erine, CHP'îi Grup Başkanvekillerinin ortak önergesiyle. seçîmin ertelenmesi önerilmiş ve önerse CHP oylarıyla ka bul edilmiştir. Konlenjan grubu Bu arada, Cumhuriyet Senato su KontenHn Grubu, dün bir büdiri yayımlayarak AP ve CHP yi centilmen anlaşmasına uyma ya çağırmıştır. Bilindı|i sibi, AP'nln MiUet Meclisi Faşkanlık seçimindekt uzlaşmaz tutumu üzerine önceki gün Milli Birlik Grubu aracılıgıyla CHP'nin Senatoda Kontenjan Grubundan bir başkan seçilmesi yolundaki önerisi Konten.jan ürubu Başkanhgma ulaştmlmıştı. Kontenjan Gmbunv.n bu önenyı CHP Grup Başkanvekilligmden resmen dogrulatmasından sonra ve Cumhuriyet Senatosu Genel Kuruiunun önceki günkü birleşimi ardından yaptığı grup toplantısırjda önerı «1" a'unmış ve görüşülmüstür. Bu toplantıdan sonra dün yayınlanan bildiride özetle şöyle denilmektedir: «Grubunıuz yeni yasaraa yılı Amerıkan Hofmann (Ataşe), Frede B. Hubbard ı Ataşe j , Churchill Hu'.tou, Edmund R. Johnson, tllis Joncö, Edward R. M. Kane (Türkçe bılir), Rolfe Kingsley, Raymcnd \V. Laugel, Donald Stone Mac donald, Robert SmacK (Daıiışnıan), Edward David Marks, Ed\\ard John Martin, Stanhope Brasfield Mason, Joseplı McMunus (Konsolos), John E. Meır;am (Konsoiosl, Kenneth Mıiler, Robert Graham Miner, Briaıı T. Moran ^Türkçe bilic), John Howard Morris (Türkçe bılir), Daniel Mudriniciı lAtaşe), Kicholas Murphy iTüıkçe bilir, Kon solos), Charies W. Naas, MaUa Natirboy (Ataşe), Roy Vance Palmer (Türkçe bilir. Ataşe), Partın Polstein (Türkçe bilir), Eduard Phıüp Prince, Robert E. Patnam, Dr. Ernst Edjnonüscn Ramsaur. Dr. Alan David Kîddınc ıDanışmanî, Frank Rettenberg. Proî. Frank Needhanı Raberts, \Viiliam Tlıomas Sandclis, John Scanlan, Josepn 'A'elclı Scott. Elaine Dinan Simith ;Koıi solos), Norman Lois Smith, Hnrrıson Matthews Syrr.rues. Dr. La\vrence Sidney Thâmpsjı:, Wil!iam Ciyde Trueheavı, Esrtus Harry \Vabeke. Quenti:ı W.ıtkins. Prof. Donald Eveıctt. Luis Arnold \Viesner, Arthur G. \Vı I Sarfada) kendi araştırmasına göre, eldekl delillerle katillerin ve cinayetl düzenleyenlerin kısa zamanda ortaya çıkanlabileceğini büdirmiştir. Paris polisinin olaya kayıtsıa kaldıgını, her iki cinayette de parmak izlert olduğunu, tabancalar ve şarjörler ile Paris'teki arabanın uzerinde parmak tzleri bulunduğunu. her iki cinayetin de görgü tanıklarına dokunulmadığını anlatan îbrahim UraJ eldeki delillere göre taillerin hemen bulunabileceğiru belirtmiş «Doğu Berlin, Batı Berlin, Vıyana ve Paris hattı uzerinde yapılacak gerçekçı ve çaba isteyen lstıhbarat sonucu faüler ve örgüt ortaya çıkarulabiUr» demiştir. Viyana clnayetinin EÖrRÜ tanıklan bulunduğunu ve üç Yunan lıdan .phe ediidiğı nalde bunların yuzleştirilmediğinl bildiren îbrahim Üral, olayın suçlularının Kıbns'takl «EKAS» adlı Rum gerilla örgütü olabileceğinl, bu örgütün son zamanlardaki açıklamalannın dikkati çekicl olduğunu anlatarak, «degerlendirmelerimiz de bizi ister istemez böyle bir sonuca götürmektedir» şek linde konuşmuştur. Türkiye'nin Sesi yayınlarında yer alan programda îbrahim Ural Paris Büyükelçisi İsmail Erez'in öldüriildüğü Paris'te bulunduğunu belirterek cinayeti öğrenince bir otomobile binerek olay yerine gittiğini söylemiştir. Ural, olay sonrası Büyükelçılik binası önünün tam bir karışıkhk içinde bulunduğunu, Fransa'da bir yıl içmde 4 diplomatm öldürüldüğünü, buna rağmen Paris poüsinin Türk Büyükelçilıği Ue ilgili güvenlik tedbirlerini arttırmadığını anlatarak, olay yerinde polis ve görgü tanıklarıyla Konuştuğunu bildirmektedir. Paris polisinin görevlendirdiği komiserler den birisinin Viyana cinayeti ve öteki olaylarla ilgili olarak bir gazete okuru kadar dahi bilgisi bulunmadığı izlenimini uyandırdığını belirten îbrahim Ural, edındiği biigilere göre durum değerlendirmesi yaparken şöyle konuş muşfur: «Paris ve Viyana Büyükelçilerimizin öldürülmesi ile ilgili sorvış turmadan sonuç alınması bugün kü koşullar altında mümkün değildir. Özellikle Fransız polisinin soruşturmayı ele ahş biçimindeki kayıtsızhğı, katillerin ve cinaye ti düzenleyen örgütün ortaya çtka rılmak istenmediği kanaatini ujpndırmaktadır. Oysa. eldeki delillerle katillerin ve cinayeti düzenlevenierin kısa zamanria or Metkez Yalisi ÜNtVERSİTIYI IFLAR TÖBDER AKSARAY MERKEZi DÜN GECE KURŞUNLANDI TÖBDER, Aksaray Merkezi dün gece kimlikieri belirlenemeyen kişiler tarafından kurşunlanmıştır. Saat 22 sıralarında meydana gelen olay sonunda üç kişı oldukları bildirilen saldırganlar kaçmışlardır. Açılan ateş sırasmda TÖBDER Aksaray merkezinin camlan kınlmıştır. Gövgu tanıklan, saldırganlarm yaya olarak TÖBDER' in önünden geçerken aniden silâhlarım çekerek ateşlediklerini vj derhal olay yerinden kaçtıklannı söylemi.şlerdir. Polis, olay yerinde iki boş kovan bulunüuğunu bildirmiştir. Saidınyla üjiH soıuvturma sür DERSANESİ Lıse son 1 kasım Q Beklemeli 4 kasım te!:28 59 70275132492833 BETAZlTtST&NBUl