Catalog

HAKKARİ'YE ŞİMDİYE KADAR YAPILAN TEK YATIRIM 30 MİLYON LIRAUK B/R HAPİSHANE Insanlar, geçimlerini sağlamak için çay ve hayvan kaçakçılığı yapıyorlar. Elde silâh, kelle koltukta çalışan bir çay kaçakçısının payına düşen 800 lira oluyor TARTIŞMA TOPRAClN SEVİNCt Tuzluca ve Jırki Aşıretı olayı lalçm DOĞAN Kıbrıs Tezini Savunmak Güç Bir süre önce sayın Cumhurbaşkanımız yurt dışıcda yasayan Türklere, • aralannda ben de varan bir öneride bulunarak, Kıbn» tezimizi çevremıze duyurmamızı istemişti. Bu öneriyı olumlu karşıladım. Ancak bu konuda gittikçe artan guçlük lerle karşılaştığımı açıklamak istiyorum. Bir ülkenin herhangi bir t» zinin destek sağlaması için, o tezin sağlamlığı kadar, o ülkenin de saygın bir iiike olması gerektiği biliniyor. Bu nedenle, kenuime tezimiz kadar üikemizin saygınlıgını da kanıtlamayi içeren bir yöntem seçtim. Biz, bunca yıllık geçmışl ve değerli bir kültür birikimi olan, Anadolunun kültür katlanna karışmış bir toplumuz dryorum. (Bunun, Yunaniatan'nj Batı uygarlığının beşiği olması savına karşı bir denge sağlayabileceğini düsündüm.> Gidiniz, ülkemizi geıiniz, tnsanlaBiz diyorum, demokrasiye nmızj, yaşam biçimimizi tanıyın, şu kenti, şu kasabayı go inanan, özgürlükten yaoa bir rün diyorum. Ancak Türkij'e' topiumuz, oakıyorum toplumden, yetişmiş insanlanmızı, cu, yaaa anamalcı dünya (ievkent ve anıtlarımızı, tarihi de letlen, Ispanyanın çağdışı düze ninın son cinayetlerini topluğerlerimizi giderek daha bir hıziı tükettiğimiz, yok ettigi ca kınarlarken, Türk Hütürnemiz yollu haberler geliyor. Ar tinden hiç ses çıkmıyor. Uluslararası ilişkilert çağdışı dından «Turist ahlâksızlıls geblçiUenien annmış objektil dü ttrtr» düşüncesı. Biz saKatsever, sanatçıyı ko şüııce ışıgında düzenliyoruz diruyan bir toplumuz diyorum, yorum. «Araplarla din kardeşisanatçıların pasaport alamadı yız, gâvurlar bizi tutmaz» digım, İstanbui'a dikilen heykel yen devlet adamlanmız var. Biz öyle sık sık yazdıgınıs Jerin toplandığını öfreniyorum. gibi barbar bir ulus oünayıp, Bağımsızhga. ve başka ülk» lerin toprak bütünlügüne say insansever, uygar, yasalara saygılı bir toplumuz diyorum. Ken güıyıa «İiyorum, iktidarın bir di Anayasamızı kendimize kanadı «Kıbns'ı feth'e gıtmış«Lüks» buluyoruz.. Hükümetltik, başka topraklar da fethe' miz mahkeme kararlannı dinmeliyiz» derken bir diğeri yeni Türk Devleti tlâmru öneri lemiyor, öte yanda silâhll çet«ler yetistirüiyor. yor. Anayasamız tarpılmasına kar Kıbrıs a banş götürdük dism ilericidir, partiler demokra yorum. iktidara baflı güçler sısı ve düşün özgürlügü öngösayın Bülent Ecevit'i savaş suç rür diyorum, devlet büyüklerilusu ilân etrnek istiyor. miz; «Şu düşüncelert savunan partüere devleti teslim etmejeceğiz» diyor. Kısacası ülkemizi ve Kıbrıs tezimizi savunmalt için ne yapacagımı iyice şaşırmış durumdayım. Anlaşılan gerçeklerimizle çeliçen ve hiçbir yarar sağlamayan bu «tez savunmasmı» burada kesip, savunulacak bir düzen için çabalamak gereldyor. TRT2'nin 24 agustos 1975 parar günktl program SaŞlıksız bir düzenden sağlık lan arasında «Çocuğun Dünyası» adlı bir program h bir tez çıkar mı? da vardı. Bu program da. birçok çocuk saati progAli TÜRKOGLt ramı gıbı baştan aşafı aldatmacalarla dolu idi. ProgÎNGİLTERE ramda yaymlanan skeçm konusu, Robınson Crusoe'nun yazan Daniel Defoe'nun hayatıydı. Skeçte. yazar Defoe sefalet içınde ımiş gıbı tasvir edilmekte ve zamanın İngiltere kralı yaaann evine kadar ge lerek ona ihsan ve lütuflarda bulunmaktadır. Gerçekte ise. yazar Daniel Defoe uzun yülar armatörlükle ugıaşmıs ve hali rakti yerinde bir insandır. Robinson Crusoe adlı yapıtını da 1719 yıhnda 59 yaşında yayımlatmış ve ancak altmışından sonra edebiyat alanında şöhrete kavuşmuştur. Skeçte Günümüzde. halk kitlelerinise Daniel Defoe çok genç yasta şöhret yapmış ve den tecrit olmuş, ner gittiklert sonrsdan düşmüs bir yazar olarak anlatılmaktadır. yerde halkın netretiyle. yokîkincj bir nokta da. zamanın İngiltere Kralmın sullann açız. ba|nşlanyla kar ne kadar iyıliksever ve lütuflrâr bir kimse oldujuşUasanlar çaresizlik içinde büdur. Çocuklar için hazırlanan skeç, açıkça parlamentün halka saldırıyor, halkın ter demokratık düzem kötülemekte ve kralhk yöneevlatlannı suçluyorlar. Halkıtiminin bundan daha üstün oldugunu savunmaktadır. mızın son on yılda güçlenen Çocuklara antidemokratik düşüncelerin açıklanması mücadelesinde yer almış ne için bu gibi skeç ve piyesler demokrasi düşmanlsrı kadar devrimd örgüt varsa, ne tarafından kullanılmaktadır. İngiltere Krallannm iyikadar devrimd varsa hepsini likseverlikle, lütufkârlıkla bir ilgisinin bulunmadıgı. mahkum etmeye çalışıyorlar. 1649 yılında halk tarafından kafası kesilen I. Charles Halkımızın bagrmda acmış binörneği ile açıktır. Kaldı ki. Robinson Crusoe y?.zan lerce çiçegi ezrneye, yok etmeDaniel Defoe'nun ayagına kadar s»lerek onu yoklukye çabalıyorlar. tan kurtaran (!) kral, olsa olsa 1714rl76O yıllan araFaşizm, bizleri uzun yülar sında hüküm sürrnüs bulunan Hannover hanedanıntutan hapts cezalanyla tehdit dan I. Gejrge'dur ve bu kral tek fcelime Ingilızce ediyor. Ama gerçek suçlu Umbilmemektedir! Çünkü Kral içe Anne'ın Ölümü üzeri dır? ne akrabalanndan Almanya'dakı Hannover hanedanı Halfcm trurtuluşu İçin savarnensuplan İngiltere'ye çagınlmıs ve bunlar 1901 yışanlar mıdıı suçlu olanlar, lına kadar tngiltere'yi yönetmislerdir. Kral I. George, yoksa halkı ezenler miî tek kelime îngilizc» bilrhiyordu. Daniel Defoe tle ilSuçlu olanlar,' yoksul halki' gili skeçte ise kral. doSma bjiyümp bir îngfliz gibi mızla kaderini birleştirenler, anlatı'.mıştır. Amerika emperyalizmine karÇocuk saati programlarında yaymlanan piyesler ve şı çıkanlar degildir. Tam terşnrkuar günden güne anti demotaatik ve halk diissine, nalkımız Üzerinde diktamanı bir içerik kazanmaktadır. Küçükleri antidetörlük kuran işbirlikçi burjumoKratik yonetim biçımlerinin daha tyi ve daha güvazi ve toprak agalandır. zel olduğu yolunda şartlandırroa MC iküdan sırasınKövlülere dipçik, açhk «uda hızlanmıstır. Çocuklan aldatanlardan. çocuklar suzluk, gençliğe kurşun, dayak, elbette bir gün hesap soracsklardır. işkence. bütün halka sulttmEroier Râmil BOYAC1 den başka Dirşey getinneyen Hükümet Cad. No: 115 fasıst diktatörlüğün kendlsidir G E B Z E suçlu olan. Ahmet AY 'BATIYA FABRİKA DOĞUYÂ KARAKOL Hîzmet binalan Kuş uçmaz, kenan geçmez •ollarda, doksan kilometrenjn ^edıbuçuk saatte tepildiği yoflaria, 2490 metre yükseklikteki Sü,ari Halü geçicîinde, uçurumların dibınde, daglann doruğunda hep aynı yazı var Hakkâri ve j'öresinde: «Batıya fabrika, yoL Doguya komando, karakol». Yanm yıl geçmiş bu yazmın dağa taşa kazındıgından bu yana. Sorduk, soylediler. Olayı Jirki aşhctiM sorfukAynını anlattılar. Unutulmaya yüz tutan ayrılıklar tazelenmiş Ahmet Adıyaman' ın öldürüUne» ile. Kunc «or&rsamız, olayın politik bir yanı var. Dogu gtiç günlere gebe kime sorarsanız. Güçlüğü arttıran bir başka etken mülteciler sorunu. B&rzani kuwetlexi rf?gıiinr^ üç bin kadar Kürt Çukurca Hakkâri Beytülşebap yöresine geldüer. Irak Türkrye"ye gelenlerin geri dönmeleri için Tirrkiye"ye para yolladı. Gelenlerin Tür kiye'de buhırıdtıklan sürede beslenme sorunlan vardı. Hükümet ya da yöredeki yetkililer tüccar tuttular, beslenmeyi ihale ettiler başka bir deyimle. Aym zar manda arabalar turuldu. getenleri geri götürmek için. Irak para verirlten, gelenlerin bir kısmı geri dönmek istemedi. Gerek beslenme soTununda, gerefcse arabalar konusunda defişik rivayetter dolaşryor. Bazı yolsuzlul* iddialan dild«n dile anlatılıyor. Bu düzenin dışında bir olay degil. Ancak, gelenler ve buradakı yandaşlan açısından kötü bir propaganda olrnuş yolsuzluk iddiaları. «Türkiye kendilerine sahip çıkmıyor» düsüncesi yer etmiş ilk kez. Arkasından da Jirki olayı tuz biber ekmiş bu düşüncelere. Barzani kuvretlertnin dsfılmaM... Barzaninin Amerika gezisi... Bir kısım Kürtlerin Hakkâri'ye selmesi... Gelenlerin itilmesi yalnızlığa. . Ağanın öldürüJmesi . Komandolann çagnlması ve dağ larda Jirki aramaya çıkmalan . Arka arkaya ilginç «tesadüfler» zinciri. Tesadüfler bununla bitse iyi. Hakkâri Doğu'nun en geri kalmış yeri. II demeye bin tanık ister. Ulaşnn sıfır. Üretiın neredeyse sıfır. Yerleşme ve beslen me sıfır. Sağlıgı, eğitimi geçeürn. Onbin nülusüa duralım. İnsaniann yerin a'.tmda yasadıkları, elektrık, su bulamacüklan, UrfttebildiMerini tükettikleri kapalı bir ektmomide çabsJadıklsn bir yer Hakkâri. Oretilen maün pazara bile çıkmadıgı bir yer. nuşuyor, niçin konuşuyor, illâ velâkin neden konuşuyor. tşte bütün bu bılgiler fislere gecirilecek. Herkes için bir fiş tutulacak Eh, onbin nüfusun işı ça bulc biter. cBaşbakanlık Hizmet Binalan» bu işler için düüliyor. Kısacası, MİT'ın Hakkâri subesi kurulmak üzere. Halkın geçirni Van'dan Başkale'ye giden minibüstin içindeyiz. Sohbet ediyoruz bir ihtiyaria. O sırada mirubüs durdu. Güzelsu dıy« bir Hakkâri'deki diğer önemli yatırım da «Başbakanlık Hizmet Binaları» olacak ve demir, kumaş, tereyağ yerine «fiş» üretecek ÎUşldleT açısından feodal, mülkıyet düzeni açısından feodal bir yer. Salt ekonomik açıdanaa, feodalizm öncesi üretim biçimini, ilkel üretim biçimini yaşayan bir yer. Mal pazara bil« çıkmıycrr, pazara... Işte, boy!e bir yerde «dövlet babo» yeni bir hapishane kuruyor. Türkiye'nin en biiyük, en modern hapishanelerinden biri. Üç kuruşluk fabrika yatınmımn yapılmadiSı yerde, hapıshanenın yatırım miktan tam otuz milyon lira. Otuz milyon lıraya bir hapishane. Hem de en büyüğü Haksızlık etmeyeUm yatırırn ya pılmıyor Hakk»ri"ye diye. Teni yeni binalar yapıhyor Hakkâri' ye. Hapishaneden başka, biiyük büyük. gilîsl güzel, kalorilerli binalar. Dayanıkh binalar. Sayısı üçü geçmiyor. Üç tane yeni bina yükselecek yakmda Hakkâri'de. tsimleri belli şimdiden. «Başbakanlık Hizmet Binalan» Demek devîet hizmet götürmeye karar vermiş buraya. Acaba r.e üretilecek bu binalarda. Demir mı, kuma? n»ı, tew?ag tnr. ayak kabı mı? Bilemediniz. Fiş üretecek devlet bu üç binada. Hani vardır ya, kim kimle ne konuşuyor, nerede konuşuyor, nasıJ koyer. Yolun kenannda iki bin yu öncesine uzanan bir kale yiikseliyor. Kalenin etrafında küçuk bir köy kurulmuş. Minibüsün çoförü indi, yolun kmsındaki aga cın altına gitti, yerden bir ceket aldı, döndü: Sabah namaz talarken unut muşum da. Cebini yokladı ceketinin: EUi... altmış... altmışbc» lira .. Tamam hiç eksigi yok. Işte modern hapishane bu ln»anlar, bu halk için kurul\ıyor. İşte. bu insanlar geçimlerini sağ lamak için çay ve hayvan kaçakçılıgı yapıyorlar. Çayın kilosunu otuz liradan alıyorlar tran'dan. Türkiye'de elli liradan satıyorlar. Katırla yapvyorlar kaçakçıhgı. Bir katır en çok yüz kilo çay taşıyor. Bir seferde en çok sekiz kaür geçiyor. Bîr kiloda yirmi, bir katırda ikibın, sekiz katırda onaltıbin lira. Yirmi kişi pavlaşıyor onaltı bini. Elde silâh, kelle koltukta seferi sekızyüz lira çay kaçakçılığınm. Hayvan ka çakçılıgtnda durum pek farklı degık En büyuk üretim kaçakçılık. Bu koşullarda devletin en azm dan banş görürmesi gerek bölge Askeri Yargıtay, Vahap Erdoğdu ve arkadaşlarıy I için veftlen mahkumiyet kararını esastan bozdu ANKARA. (ANKA) Ankara Sıkıyönetim Komutanhgı 3 Numaralı Askeri Mahkemesi tarafından Vahap Erdoğdu ve arkadaşlan için verilen ve 8 • 10 yıl arasmda değişen mahkumiyet karan Askerî Yargıtay tarafından j bozulmvıştur. Askerî Yargıtay 3. Dairesinin dtin blldirilen karannda Vahap Erdoğdu, Seyhan Erdoğdu. Muammer Soysal. Kaya Güvenç, Alâaddin Beyazıt, Ahmet Kardam ve arkadaşları için askeri mahkemenin verdigi mahkumiyet karan ile bu kişilerle birlikte Sevim Belli. Erhan Yıldınm ve Mümtaz Bor hakkır.da verilen mahkumiyet kararı, suç işledikleri konusunda delil bulunmaması nedeniyle esastan bozulmustur. Bundan sonra dosya ımhkumiyet karanm veren mahkemeye gidecek ve davaya yeniden bakılacaktır. Aynı dava çerçevesinde, başka sanıklar için verilen karar ise at kapsamma girdiğinden, xüksek mahkeme tarafından incelenmesi gereksiz görülmüştür. ye. Nitekim Hakkâri Valisi Derviş Yalım, olayın bi2im an!attlgımız ayrıntılannı da biliyor. Hepsini ben de duydum efen dim. Şunlar hepsi bir iddiadır. Si zin gibi ben de biliyorum. Ancak olay şimdi adliyeye intikal etrras Mr. Bir yandan adlî, bir yandan idari soruşturma açılmıstır. Savcı ve kaymakam hakkında soruş turma yürütülmektedir. Savcı nerede simdi? Helikopterle Van'a, oradan Ankara'va gitti. Kaymakamı aradık Beytülşebap'da, görüşmek mümiün ola madı. Biliyorsunuz, devlet tnemur lan herhangi bir açüüamada bulunamazlar kanunlara göre. Soruştunmanın ötesınde ne gibi önlemler aldınız? Yoılan oü tün jandarma kesmiş? Ne kadar sürecek bu is ve ne yapüması düşünüjüyor? Efendım. bizim bütün amacımız köyluraüzU biran önc« evtne sokmaktır. Suçlulan bir an önce adalete teslim etmektir. Bölgede huzur re güveni yeniden saflamaktır. Bunun için t«dbir airyoruz. Aradan iki gün geçmiştl Vali YalımTa konuştuktan sonra, Ga zetelerde yeni bir haber çıktı: •Diyarbakır'dan getirilen komandolar ve difer askeri birlikler daglara çikan Jirki aşireti üyele rini yakalamak için harekata baş ladılar.. Vali Bey'in sözünü ettiği • huzur ve güven. anlaşılan «hare kattan» geçiyordu. Bugün Hakkâri ve yöresine tek bir düşünce egemendir: Eger belirli bölgelerde seçim olmasaydı, çoktan sıkıyönetim ilân edilirdi. • Jandarma korkusundan dağa kaçan halktan ne ister hükümet> dlye soruyor herkes birbirine ve ekliyor: «Yıllardır jandarma öldürülmedi buralarda. Zor, zoru doğurur. GUvensizlik güvensizliği getirir. Hükümetin bu davramşı, baskı uygulamak ıs temesi Dogıı'da politik bir niteliğe dönüstürebilir olayı.» Jirki olayı özellikle yerel yöne ticiler için çok anlamlı bir olaydir. tiiskilerini yörede nasıl <lüzenleyece*ini, devletin otoritesini nasıl sa|layacagmı. ban tutumla rının yöneticileri nerelere getirebilecefeini göstermesi bakımından almacak dersler çoktur. Halkı ta mmak. böl^esel sorunları özüm lemek açısmdan üzerinde durul ması şerekçn hir olavdır. BiTTi Gümrüklerde biriken her çeşit eşya ve mal satış yoluyla tasfiye edüecek Can Ytlcel ıtBeşik Dürtmesi» nde söyle ner: «Kuzu gibi olun diyorlar / Büyürüp artaya çılanc» / Koyun gibi rütmek tçbı sizi . » Susmak, kuzu kuzu oturmak, dinlemek ve her şeye inanmak şimdiye değin toplumumuzun erdemlerinden sayılırdı. En küçüls topluluk aıleden tutun da okullara, her çeşit kuruma. htikümetlere dek yol bulup girmış olan Doğu'nun bu boş ve mıstik inancı bireyleri, dolayısıyle toplumumuzu içe dönük, bilinçsiz ve eylemsiz kılmıştır. Doğu bünyesine girişimizden bu yana geçen yüzvıîar her türlü devirümi en?elleyici olmuş, çadır uygarlığının o, atmın sınında her zaman uya nık, solukJu, eylemli Türk'ü Doğu'nun renklı ve yumuşak halılarında atuıı koşturamamış, düşmüs. bu büyülü sıcaklık ve yumuşaklılc onu yüzyıl larca aym yerde uyumaya zor lamıştır. Yedisekiz yüzyıl aytu yönden esen mistilc bir rüzgânn etkisiyle uyuşmuşuz; elimiz başka dilimiz başka söylemiş! Aruz denen yabanla bir olup heceyi ltelemişiz şiirimizden. Taşı, tuğlası. harcı bizdcn olmayan bu yapı. bu diizen bir gün gelmış, içuıe doluşanlann üzerine acımasızca yıkılmış. Bu yıkıntının tozunun, çamurunun başka bir rüzgârla giderilebüeceğini sananalar bu kez Batı'dan esen rüzgân buyur etr mişler içeri. Kendi toprağımızın, ltendi geleneklerimızin, kendi şiirimizin varlığından habersiz, onları tanunak zahmetine katlanmadan. Tanzimat'tan bu yana aydınla runızın Batı'ya olan zaafı toplumumuzun yeniden bir çücmaza girmesine neden olmuş. bilinçsizce Batı sever olup çOcmışız. Öze dayalı olmayan bu köksüz devinimler ıster Doğu'nun ister Batı'nın rüzgârlanyla. suyuyla beslensin bir gün yozlaşacaktı. Doğu hayranlığı, arkasından Batı hayranlığı derken yitirdigimiz bunca değerler. Farkında olmadan üfleyip uçurdugumuz bunca güzellikler.. Belki geç ama gerçek şu ki, mor giysilerinden zorla kopartılan topraŞın acısını, toprakla birlikte halk da duyabilmekte. bir zamanlar tüm içtenliğiyle ama bilinçsizce yudumladıklanm çıkarmakta; adeta içten içe anrtmaktadır. .. / Her el uzatışa, 1ıer gör kırpiŞa' Kttşku ile bakâbîîrneRfe. «Şüphe bir nura doğru gitnv;ktir» diyen Fikret'in bu savını erdemlerinden biri yapma yolundadır. Artık ne Dogu, ne Batı, hiçbir rüzgâra yer yok! Anadolu volkan olmuş yanıyor, riizgâr olmuş esiyor, şu olmuş taş;yor... Gündviz RF.RKER Kadıköy Maariî Kole.n. Edebiyat Öğretmeni ÇOCUKI.ARI ALDATMAYIN Gerçek Suçlu CHP DÜN MİLLETVEKILI MEHMET ARSLANTÜRK TÖRENLE TOPRAĞA VERlLDI kez Yönetim Kurulu üyesi ve PartJ Genel Muhasibi olan Mehmet Arslantürk'ü çok sever ve kendisine sık sık «Hoca» diye ta kılırdı» demişlerdir. Nitekim Taksün mitinginde konuşmasmı yaparken, Trabzon'da bir kalp krizi sonunda vefat eden Mehmet Arslantürk'ün ölüm haberini CHP ilgilileri Eceviften saklamışlardır. Ancak Ecevit, Esenboga'dan şehre gelirken kendi şoförünün haberi ağzmdan kaçırrnası Uzerine durumu öğrenmiştir. Bunun üzerine arabayı ciurduran Ecevit, kırda dolaşarak üzüntüsünü kontrol altına almaya çalışmıştır. Ecevit, Ger.el Sekreter Orhan Eyüpoğlu'na ANKARA (ANKA) Seçimlerden bir gün önce vefat eden CHP Trabzon milletveltili Mehmet Arslantürk'ün cena/e töreni çok hüzünlü geçmiş, CHP Genel Merkezi önünde yapılan törende konuşma yapan Bülent Ecevit, heyecan ve gözlerinin yaş dolması üzerine korruşmasıni kısa kesmek zorunda kalmıştır. Ecevit'ten başka birçok Milletvekili ve Senatör de gözyaşlanrıi tutamamışlar ağlamışlardır. Bülent Ecevit'in Zonguldak seçim sonucundan çok, Arslantürk'ün ölümüne üzüldüğünü beHrten CHP yöneticileri «Ecevit, CHP Trabzon milletvekili, Mer ANKARA. (ANKA) ç çılık yoluyla yolcu beraberınde Ketirilerek ya da zamanmda gümrükten çekilmedigi için depolarda birikmiş her türlü mal ve esyanm satış yoluyla tasfiyesi Bakanlar Kunılu tarafın«Niçin benden sakladmız?» diye dan kararlaştırılmıstır. sitem etmıs, «Çok, çok üzuldüm» Resmi Gazetede dün yaymla demiştir. nan kararname gereğince. gümrük sundurmalannda ve antreCHP Genel Merkezi önünde polannda bulunan kaçak eşya yapılan tören sırasında Ecevit, ile yolcuların yurda sokamadıMehmet Arslantürk'ün agabeyi gı eşya. Devlet Malzeme Ofısi Osman Arslantürk'e başsaglıgı giimruklerden zamanmda çekidilemiş, kendisine sanlarak bes lememiş tieari eşya da Devlet dakika süre ile onu kucaklamıştır. Arslantürk'ün eşi Zibende j Demiryollan ile Denizcilik Bankası tarafından satışa çıkarılaArslantürk ve kızı Halime'nin decaktır. vamlı gözyaşı dökmeleri karşıBöylece, uzun süredır. şikâsmda, «Üzülmeyin o hepimizin ; kalbinde yasayacak» diyen Ece i yet konusu olan ve büyük bir kısmı çürümeye yüz tutmuş bu\it, TBMM önünde yapılan törenlunan eşyamn satış yoluyla tas de de Arslantürk ailesi ile birfiyesi sağlanmış olacak. gümriik likte diğer parti temsilcilerinin depolarında da ver darhgı önlebaşsağlıftı düeklerini kabul etnecektir. mistir. OKUVUCU MEKTUPLARI Karademz Bakır Işletmeleri neden zarar ediyor Bakır îşletmesinde B3 mıryonluk k£^ı ışı 115 mıl yona ihale edilmıs Hem müjde olsun, hem de geçimş olsun, bu işletmeden medet uman ortak lara. Tanrı taşka acı göstermesın ve de bu kadarcık sevincı çok gönnesin. Özel şırketlerın hisse senetlen lıer yıl değer kazanırken, Karaceniz Bakır İşletmesinin hisse senetlcri korkunç bir düşme gösteraıekte ve bankerlerde «bü yük kelepir. tıısse senetleri» olarak satılmaktadır. Buna rağmen kimse vüzüne bakmamaktadır. Oysa ki. kuruluşta yüzde 25 temettü dağıtılacağı ballandıra ballancüra ilân edilmışri Ne ya zık kı, yüzde 25 aşağı satıldıgı halde kimse yiizüne bakmıyor. Bu koşullar altmda hangi vatandaş bu tip yatırımlara ortak olur' Bir zamanlar dış memleketlerde çalışan ışçilerinıızın pa ralannı DEVE yapmak için bir sürü dolandıncı hayali sirketIpr ktırulmuş, bir çok tşçimiz perısan oln":uştu Bunların acıklı durumlarını TV'de izlemıştik. Henen nepsi devletin eli bulunan vatırımlara bel bağlıyorlaraı. Umutlan Karadeniz ısletmeıen gibı kuruluşlarda idi. Günün birinde bu kuruluşun da bırtakım «mağdurlann» (!), iltimasülann, eşlerin, dostlann ve hatta Yassıada artıklannın yemliği haline getirilecegini bllmıvorlardı. Gelsin bol maaş. Î9letmenin kârından. zararından ona ne. $u falanın adamı. atalım Şu filancanın yakını, kazıyı ona rerelim. Ama 52 milyon zarar edermiş, ortaklar sağ olsun. tşler bu tertip üzere devam eder çider. Bu ıştetmenın ortakJarı arasında devletle ılgilı büytilc bankalar da var. Ama neden ses çıkarmazlar. neden göt vumarlar bilinmez. Acaba her vıl vapılan zararlardan kfirlı mı çıltıvorlar? Hikmetinden soru sorulmaı. •Keıepır nısse senetleri.. çok kelepir» yok mu talip olan? îşlermeler politik dtişüncelerle yönetüemez. Politikamn, adam kayırmanın girdiği müesseseler batar. Ancak ve ancak mağdurlara, ütünaslUara, eşlsre, dostlara yarar sağlar, bu işletmeler. Saml SAK Bakırköy. Ycnl l'ol ISTANBUL Lıce'ye yardım uğraşısı engelleniyor Biz, aşağıda adlan bulunan Uç arkadaş, yurtsevet gençier ola rak büyük feıâketı duyunca Lı ce halkının yardımına koamayı bir görev saydık. Kızılay Ca ğaloğlu Şübesine başvurtiuk Gönüllü olarak çaiışmak ıste diğımızi bildinp bızı Lice'ye şöndermelerini ıstedık Bize tstanbul'dan ancak ertesı sabaö bir aracın nareket edecefini oysa tu Ankara'dan Dıyarbakır'a saat başı yardım götüren araçlann hareket ettiğini ve bu yolla Uceye dana çabuK kosa Aiet îşleri Genel Müdürlüğü"nde Kamyonlann bileceğimızj soylediler. Kendi o ise treyler veya lanaUaruruzia Ankara ya gittik üstünde bile gitmeye razı olduSaat 03.00'den saat 11.00'e ka ğ'jmuzu söyiediğimiz halde çedar Kızılay Genel Müdürlügü üe şitli bahanelerle yardım yapma Imar Iskân Bakanlıgı Afet ts isteğimiz reddedildt. Btz de olaleri Genel Müdürlügü arasında naklanmızm el vermemesi nedeni ile Lice'ye gidemedilı. üstnekik dokuduk. Saat 03.00'de Kızılay Ge günüz, yorum yapmıyor ve dunel Müdürlüğüne ulaştığımız rumu kamuoyuna bildirtyoruz. halde ılgılılerle ancak U9.(Kida Kortnlnş SARAÇ, Ali Can görüsebildik. Çünkü daha önce SEDEN, Sürevya ÜNSAL Genel Müdürlükte gece bekçila ISTANBUL ri dışmda fıjçbir görevll yoktu. Hisse Senedi ve Tahvil İlânları BANKER ZEKİ 22 66 8627 5213 l • T>. 66 U 27 52 13 % İZMİR: 38 221 9 HISSE SENETLERLN'İZİ VÜKSEK FİYATLA ALIK1M. • KİSSE SENETLERİNİ E M UYGUN BORSA RAYİCİ tl.E VE CÜZİ KÂRLA SATAR1M. • MÜESSESE VEYA ŞAHISL.iRA AİT TAHVİLLERI t» L'YGUN ŞARTLAKLA FAZLA MENFAAT BEKLEMEDEN DERHAL MÜBAYAA EDERİM. • MÜESSESEME MÜRACAAT1NIZDA YAPILMAS1 İC.\P EDEN OPERASYONUN M'OMKÜN OLAN EN KISA ZAMAKDA YAP1LACAG1NI BİL VERDİGİ NIZ EMİRLERİ DEn HAL YERİNE GETtREBUMEK VAZİFELtRİMtZtN ( . T N ÖNEMLİStDİR S TALEP F.TTİĞIM HİSStl.l'.;, İÇİN AYRı .,İR fiYAT XAİBfK EDİYORUM. MELİSİNİZ. TELEFONLA BAHAR TİCARET 271116 27 64 68 Devlet ve .«ırket tahvillerinizın hısse senatlennızın alun saü mında hızmetınızdedıı Tasarrui Bonosu alış tt^atianm: 19H5: "o 8^ 19«6: »'. R b 1967: »o S5 6 1969". 1970: 1971: 1972: 43 41 41 • • • • • • • • • • TRANSTÜRK RABAK KURUOJ KORDSA TEZSAN KOÇ HOLDİNG ARÇEJ^İK BÜTÜN BA.VKA HİSSELERİ KARTON SANAYİİ ÇUKUROVA ELEKTRİK SATILiK HİSSELERİ ILAM EDÎYORUM. • MENSUCAT Santral 20.000 JU lık % 35 temettü verdi. • PEGAGAZ 10 adet %260 temettü verdi. • SUNTA 100 adet % 22,5 temet tü verdi. Önümüzdek) yıl datıa yüksek olacak. • N'ASAŞ Alüminyum Sanayı 1 0O U TLlık. Önümüzdeki yıl 4. O yüksek temettü verecek. • METAŞ 50 adet % 20 temettü verdi. • AROMA Meyve Sulan 70.000 TL'lık «^16 temettü verdi. • KARTONSAN 50 adn (% 2S temettü verdi > • OTOSAN 2 adet ı'» 50 temettü 1974 vı!ı ıçın avrılmış olup bu ay ıçmde ndenecektır. FORD ANADOL lmalatl.) • !S BANKASI nama 5001^ "M ?.det. • SAVTRAL Holding hissesi 5"" hın liralık nnmtehn altıntia fıvatla. % GÜBRE KaDnkaıan 4u Bin • • • • • • • • • • • • • • • TLlık • 30,4 temettü verdi. / » KORUMA TAR1M 40 adet. <\o 35 temettü verdi. ÇÎMSA Çimento Sanayi 37 bin TL'lık. Önümüzdeki yıl temettü verme ihtimaü var. TÜEK SİEMENS 8 »det. % 20 temettü verdi. KARADENİZ BAK1RLAR1 İ U U adet (Büyük bir kelepir.) ÇEMTAŞ 50 adet % 11 temettu ödedi kuvvetli çelik sanayudır PEGA PETROL 25 adet % 22.5 temettü ödedi. KAV ORMAN SANAYÎİ 10« adet (°bl3,5 temettü ödedi.) POLYLEN 40 adet %25 temettü verdi. DEVSAN 100 adet (Bu sene te mettü olabilir.) PLASTİFAY 100 adet ı% 3!3 temettü dağıttı.) TAM HAYAT KURCCU 1(1 adet <ıyi bix gelir kajnağıdıı.ı KOÇ Pazarlama 10 adet. % 12,5 temettü verdi. AKÇİMENTO 2U0 0UO TL'llk T o 2ü temettü verdi. EGE İrtibat Bürosu Cem Otıs. Bilen İş tıanı 853. S <ak Kat: 1 < No: 112. Tel: 38221. Geceleri: 55068 BANKER ZEKÎ 4'ünctl VaKlt Han Asma Kat No: 8/9. KONGRE ILANI Tiyatro Yazarlan Derneğinden: Dana once Uân edilen Derneğimizin normal kongresl, 29 eylüi 1Sİ5 pazartesı günü gerekli çogunluk sağlanamadığınüan. 20 eKim 1975 pazartesi gününe erteleruniştir. Kongremiz, 2u eltim 1975 pazartesı günü saat 14.00'de çogunıuk aranmadan. katılan üyelerle aşağıdaki gündemle Cağaloğlu'ndakj Gazeteciler Cemiyeti binasında toplanacaktır. Üyelerimizin katılmalannı rica ederiz. GtTNDEM: 1 AçıJış ve Kongre Divanı seçimi, 2 Yonetim Kurulu ve Denetçiler raporlanmn okunması. 3 Raporlar üzerinde görüşmeler yapılması ve Yönetim Kunılu Ue Denetçilenc aklanması. 4 Çetiir ve Devlet Tiyatrolan ve özel tıyatrolarla UlşKilenn tartışılması ve bu konularda bazj prensıp ka. rarlannın almması, 5 Yönetim Kurulu, Denetçiler ve Onur Kurulu'nun v» vedeklerinin seçilmesi. 6 Dilekler ve kapanış. Cumhuriyet 8110 ÎSKENDERÜN DEMİR VE ÇELiK FABRiKALARI MÜESSESESi MÜDÜRLÜĞÜNDEN Askerliğini yapmış ELEKTRİK YÜKSEK MÜHENDiSi, ELEKTRİK MÜHENDİSİ ve RUSÇA TERCÜMAN AL1NACAKTIR. İsteklilerin mümkünse şahsen veya bu müm» kün olmazsa yazi ile Personel IMüdürlüâümüze müracaatlan rica olunur. ARANAN KIYMFTI.ER: ÇUKtROVA KIF.KTKİK <Özel tıya'laı tSTA!*: KORIMA FKFCLİ UEMlK (,'ELİR SUNTA SAI'll.lh hl\MK*l'LKK: VK Aöet tSTAS 20«>.0UU . 1Ü85 ttuponsU7 oonoyu IM.uııO'e. 200 0W • 1967 kuponsuz Donoyu 104 (»Hie AHMK1 UAHAK: 4. Vahıt Han A«m» Kat: No: IH Ktrkecı Tei: 27 11 16 37 64 W (.Basın: 246Ö0/8098)