Catalog

CUMHURÎYET 8 Temmuz 1973 aradeniz kıyısındaki güzel kenUerimlzden birinde ortaokul öğretmenliği yaptığını bü« diren bir Mym meslektattan mektup aldıra. (Ben ilkokuldan üniversiteye değin bütün öğretici zümreyi meslektaı nyanm.) 3 Haziran'da şıkan «130 bin öğrend» başhklı yazımı eleştirlyor. Bu doğaldır. Herkes arnı göruste olama», Onun kişisel düsunceleri üzerind* fikir yürüUeek değilim. Ne var H, bu »ayın fiğretmen, mektubumm bir yerinde: «Üniversitede öğrenciler» yüx vererek, hattâ dalkavukluk ederek onlsn fimarttınız. Neticeyi görüyorsunuz. Simdi d« tutmuf »ynı dalkavukluğu, üniversiteye başvuran gençlere yapıyorsunuz. Ne kadar hüsnüniyetli oîsanıs da, beğenmedim bu yazmızı» diyerek eleştiri sınırlan dışına çıkıp kisiliğimize »aldırıyor. G«çen yülarda kimi yazarlar da tıpkı bu öğretmen gibi «öğrenri dalkavuğu hocaiar» deyimini yazılannda sık sık kullanıyorlardı. O laman onları yanıtlamak gereğinl hiç duymadık. Çünkü bu yazarlarm öteden beri «üregelen siyasal kimlik lerini biliyor ve böyle saidınlan doğal buluyorduk. Ama, bir öğretmen, hem de ortaokul öğretmeni, böyle düsüncelere saplanır ve biri suçlamağa kalkarsa, onun yanlıs düsüncesini düzeltmeyi görev sayarız biz. Hangi öSrenim derecesinde olursa olsun, bütün meslekdaçlanmıza saygı» rmz vardır blzim. Hattâ bir öğretmen «komandocu» clsa bfle! K Olaylar ve görüşler •enrm, g«rek 1M61948 yıHanndaM ferek 193! • 1953 yıllanndakl lkinci dekanhğım »ırasında öğrendlerimden en küçük bir »aygısızlık görmedim. Öğrenci Dalkavukluğu Hıhı Veldet VELİDEDEOĞLU irtSlte Deksnlıima «eeti. Vönetmelilder yeniden hazırlanıyor, değiştiriliyor, FakiUtelerde «Jinıl usulü>nden «sömestr usulü>n* geçiliyordu. Böylece öğrencilere. eski dururaa oranla, daha özgttr bir öğrenim sağlanmıs olacaktı. Sörnestr sistemini İlk gerçeklejtiren fakü'te, Tıp Fakültesi oldu. Ben bir yandan yeni yönetmeligi hazırlarken, öt« yandan sömestr sistemini uygulayan Alman v« îs%nçre üniversitelerinden ve sınıf sistemini uypjlayan Paris Hukuk Fakültesinden getirtmiı olduğum öğretim ve sınav yönetmelUderini inceüyor, böyleee yeni yönetmeliğin temel ilkelerinl hazırlıyordum. Titiz davranıyordum; çünku fa. kültemizde sömestr sigtemin» kar?ı olan v« n n:f «isteminin «ürdürülmesini isteyen, rahmetll Ord. Prof. Tahir Taner gibi nüfuzlu öğretim üreleri vardı. Yeni yönetmelik kurallan öyle d<Jeenlenmeliydi ki, ona karşı olanlann dirend T** nilebüsin ve yönetmelik fakült* kurullanndaB geçsin! Yönetmelik tasansı bitmek fizereydl. Fakffltenin öfrenci örgütleri tems'icüen hemen h»r b«t ta dekanlık makamına gelerek, sömestr »istemin» ne zaman geçileceeini soruyordu. Oysa, henüz Ey lül ayındaydık. Tatil bitmemişti. Ben her defasmda kendilerine sabırla cevap veriyor, 1946/1947 ders yılında öğretime sömestr »istemiyle başlayacaşımızdan emin olmalannı iöylüyorduın. O aylarda öğrend yığınlan hurursuzdu. kıjkırtılıyordu. Irkçı görüşîer. siyasal etkenler Ankara Unl versitesinde kansıklıklar çıkmanna neden olmus. Ankara Üniversiterfnin Rektörti, öğrendler tarafından zorla istifa ettirümisti. Istanbul Hukuk Fakültesinde de «ömestr siatemi yönetmelifinin henüz çıkmaman yüzünden öğrendler arısında kaynaama ve homurtular oiduğu kulağıma geliyordu. tlyorlsrdı. «Bir dakika» diyerek Bnumdekl dosyayı incelemegi nirdürdüm. Gerçekte ls« onu incelemiyor, şu anda izleyeceğim tutumu düıünüyordum. Kararunt verince gülümseyerek bafimı kaldırdım, dosyayı kapadım, sigara kullanmadığım halde. misafirlere sunulmak üzere bulundurduğum kutudan bir sigara alıp yaktım ve: •Hayrola çocuklar? Böyl^ toplu ziyaretinizin s e . bebini anlayabilir miyim?» dedim. Öğrencilerden birisi: •Efendim. yeni yönetmeli^i sormaya geldik deyince: «Temsild arkadaşlarınız anlatmadı mı? Yönetmeliği hazırhyorum> yanıtjnı verdim. Çocukların bakısları «düşmanca> denilebilecek kadar sertti. Baska Wr öğrenci. sesini yükseltertk: «Efendim, temsildlerimiz birbuçuk aydır blze aynı cevabı getiriyorlar. Biz bugün buraya i?in hangi safhada olduğunu anlamağa geldik» dedU Ben yine lukunetle: «Temsilci arkadaşlannıza n« ıSyledim»*, dunım Syledir. Bu der» yılında mutlaka lömes+r usulü uygulanacaktır» dedim. Arkadan bir öğrenci ön safa çıkıp dekanlık masa« n m tam karsısma Mkuldu, yüksek seale: «Bix kat'i olarak bilm?k Istiyoruz. Yerd TÖtjetmeliffl ne laman Fakülte Meclisine eönde»«e*K«ınız» deyince öfkelendim ve bu soruyu: »Canını ne zan.an isterse o zaman» diye karşıiadım. A^TII ifrenri: «O halde vazifenizi suiistimal eclıyorsiınuz» dedi Artıtc sabnm tasmıstı. ünlU Yunaıı filozofu Bflatun un şu tözUnU anımsadjm: •tnmn, hangi yeri tutmoı olursa olsun vm • yer dller kendi tarafuidan aedimis. diler bir bfl rük tarafından verilmif olun«Tin, her rürlü tehlikeye karsın, oraya candan hağlı bulunmalı v« •BOB Bİranda •lüntn ferefsizliğe yeğ tntmahdır.» Sigaramı tablaya koyarak avaja ka'trtim: •Sizler, Hukuk adını taşıyan bir fakültenin öğrenciltri olduğunuz hald* buraya toplu şekild» glrerek, haydutlar gibi, o fakültenin dekanım tehdide kalkıııyonunuz. Ben Tazifemi aizden öğ. reneeek değilim. Derhal makamımı terkediniz. Yoksa fizi zorla çıkartır v e hakkınızda diaiplin koğufturman açarım. Ben, hayatnna mal olsa bile, bu raakamm aerefini korumak azraindt olan bir hoc*yım. Çıkıruz, çabuk çıkınz» di>e bafırdım. Hafif bir duraksamadan »onra odayı terkettiler. Bir kaç dakika geçince iki öğrend tem•iirisi gelerek benden, bütün arkadaalan adına özür diledi. Eğer o gün zaaf gösterseydim, benim için artık üniversite hocalığınm vekar ve onuruna uyacak bicimde dekanlık yapmak olanaksıs duruma geleeek, çekilmem gcrekecekti. O günden •• Madalyonun Ters Yüzü Aradan 24 yıl geçtl. BiHndigl gibl, «nc# çok masum olan öğrenci istekleri yavaş yavaş anarşd ortamma donüsmeğe başladı ve eylemler birbirini kovaladı. O günlerde gerici gazetelerde gençlere olmadık suçlamalar yapılıyor, namus ve serefe dokunsn iftiralar birbirini izliyordu. Buna karşı biz 29 Mart 1Ü70 taribinde Cumhuriyette çıkan bir yazımızda aynen söyle yızdık: «Sen gençliğe top lum olarak, daha dojrrusu yönetici ve politikacı olarak, ohız vıldır bir sçy verme; îyi örnek olma; fırsat esifliğini gerceklestirerek yapıeı rekâlann gelişmesine bnkân sağlama: syiistimal pisliklerini herkefin gözü önünde, lâgım «ulan Rİbl, sokaklarda akıt: demokrasiyi »adece bir sayı me selesi ve «tonlandı dafıldı» «toolanıl?madı ertelenrîi» oyunu ?ay. yok'tıl v e âeiz yigmlan ez de ez, sömür de sörr.ür; Türk bacımsızlıgını taksite bağla: sonra bir gün ister «ag ister sol olsun gerçek istiklâlci ve milliyetd eençlik bu gidisi farkedip itiraz «eslerini yükselterek başkaldınrsa, «Vay hain, alçak. anar'irt. hayta, reiim v« demokrasi düsmanı, vatan düşmanı» ve daha bilmem ne diverek. onun Ozerine çullan: Cniversit» leri Türk halkma «HongKong» batakhane belâlılarınm bile afeını rjlandırscak birer kızıl çiftleşme yatatı diye göster ve üniversite idarecilerinin özerkligi bunlann üzerine bir «ayıp çarşafı» gibi örterek hepsini Rİzlediğini iddia et, ve bfltiin bu kepazelik »uçlamalan karçısında üniversitenin senatoları. rektörleri, dekanlan. profesörleri ve yönetim kunılları tussun! Medenî bJr memlekette böyle tey olmaz. (...> Bu suçlamalar ya doğnıdur ya iftira. Doğru ise adalet huzurunda ispat olunması gerekir: çünkü varlığı ileri BÜrülen bu davranışlar asır birer suçtur. îypat edilince üniversileler bu davranırta bulunanlardan temizl?nmeli ve kendilerine süriilen leke silinmelidir (...) Sunu hemen belirtelim ki, bh horalara tabanra <ekilmesine, devlet malmın tahrtp rdilmeslne. öğrencilerimirm birhinne kıvmssına fidetle karşıy». Buna evvelce de bu •ütunlarda birkac kez aeıklariık. (...) Genclcr artık rerçek bilimset lifişünccnln doğrultutana relmell, nıcsns rerde •nıçln, haklı yerde hakns diİTtnekten. kar. des kanı akıtmaktan korumalıdır kendilerinl !• Ayıp Değil mi? SM Avrupa var. I Sermayenin Avrupası. emegin AvrupaJL • Sağm Avrupası, solun AvruDası. Kapitalist partüerinln Avrupası. fosyajjt partilermin Avrupası. Bu ıkilemi bir arada yasatan hoşgörüdür Avrupa'rı Avnıpa yapan. tşte biz bu Avrupa'yla bütünleşmek isflyoru» Ama acaba Avrupa bizle bütünlesmek ist:yor nnıT Sermayenin Avrupası bu konud» «arannı vermi? durumda. Avrupa Ulkelerinin işgücüne ihJyacı vardır, tsçllerimiz orada çalısacaklardır: ikinci sınıf işier» yaoacak. Av rupalıya hizmet edeceklerdir. Avrupalının 1 e ı u « . BÜneş», dinlenmeye, eglenmeye îhtıyacı vardır. Trakra Kyılaruıdan Ege'ye. Ege'den Akdeniz'de tskenderun körf?zine dek tüm kıyılar Avrupahya sçılacaktır. Türk'er bu açılışın gereklerini yerine getireceklerdir. Ve Or'akpazann ekononVk koşullarına göre Türkiye'ye bir yer rerilecektir. Bu kosullan Türlöye benimseyecektir. Planİannı bu isten'iere gör» dütenliyecektir. Sermayenin Avrupa'sı karannı vennlstlr. Ne var Ki, oir de emeğin Avrupası var. Emeğln A T rupa'sı, yavaş »eya hızlı bir pidişle ço»u U:isea« iktidar» geçrnek. veya iktidara ortak olmak voıundacUr. £nıeğin Avrupa'sı bizi nereye koyaeakî Nereye koymak istediği Avruna KonaeyiDdekl gellama. lerden belU. £meğin Avrupası Konseyde: Işkence lstemem, dikta istemem. insan hftkısnnm •aygı lsterim. demokrasi tstenm, «otavönetinîin kalkma« m isterim, fikir özgürlügü isterim.. diyoı. Haklı veya haksız, böyle konusu?or aduniar. Bizimkiler de: Vallahi billahl blzde demokrFSi var lsKence vok, s e çimleri yapacağız. insan haklarına saypılıvız, yajvarını bi. t* yardım edin.. diye konusuyorlar. Haklı vey« haksız böyle konuşuyorlar. Bizünkiler fllkemiz hakkında kovuşturma komisyonu kunılmasın diye çabalıyorlar, ter döküyorlar, sonr» da Türkiye'ye döndüklerinde basına demeç verip: Basan kazandık.. diyorlar. Oysa Türkiye'yi kapsayan bir inceleme komisyonu kurulmuîtur. Avrupalı nezaketi, bu komisyonu kurarken onurunıuzu korumak incelijrini göstermiştir. Ama «sıl bu lneelik ünnelidir bizlerl Arrupa Konseyl Danısma Kurulu, çeşitH devletlerfa parlamentolanndan gelen temsilcilerin meclisidir. Bizden gidenlerin adlannı gazetelerde oktıyorsunuz. Iç politikamızda tanıdığımız iıimler; îngiltere'den, Belçika'dan, Fransa'dan v« öteki ülkelerden gelen parlamenterlerle aynı kurulun çatısı •ltında çahşıyorlar. Avrupa Konseyi Danısma Kurulu, bir Avrupa parlamentosunun çekirdeğidir. tlerde Avrupa siyasî birliğl kurulduğn ttman bu kurulun niteliğl değisecek elbet... Çimdilik ber devletin yolladığı ce»itli nartüeHen tomsilcfler Konseyde *orunlan beraberce ele alıp tartışıyorlar. Avrupa ülkesinin •osyalistl bizimkilerle diz dize, dirsek dirseğe... Bizimkiler kalkıp kürsüde ıosyalistlerin sorulanna cevap veriyorlar, elestirilerine karjılık bulmaya çabalıyorlar. Açıkean bizim politikacılar Türk »osyaliırtlerinl Türklye'de dam» «tmıslar; gitmisler Avrupa Konseyinde yabana •osyalistlerle aynı dam altında çalısıyor; nslu, nazik, terbiyeli bir fislflp içinde dil döküyorlar. Oyıa burada bizim sosyalistlere böyle ml davranırlardıT Küfrun, dayağın haddi hesabı yoktu. ölümüne giderlerfll sosyalist parlamenterlerin Grtüne. En conunda hepsinin ieabına bakıp defterlerini dürdüler. Bizimküerin Türk «osyalistlerine Tfirkiye'de lâyık görmediklerini, Avrupa'da givur sosyalistlerine lâyık görmelerl dogrusu beni fizdü: kınldım. gücendim. AyiD dezü mi cv ümmet1 Muhammed? Severiz Gençlerimizi Tam kırk yıldır gençlikl» haşır neşlr oluyoruz. Biz de bir vakitler genç olduk. Biliri» delikanlUık çağında insan yüreğinde kaynayan duygulan, başkaJdırmalan. Biliriz, henüz boEulmamı» olan genç kuşaklarm ne denli insan, ne denli ulkücü olduklarını. Hangi öğrenim basamağmda olurs» olsun, 53retmenin ve öğretim üyesinin görevi, gençlijHn bu ülküeülüjrünü beslemek, onlar arasında ayınm gözetmemek. onların arasında bölücülük değil, birleştiricilik, kardeslik ruhunu ayakta tutmak, lıele onlarm, gyn görüs ve düşünce taşımalan halinde, taraf tutmamak. sırası geidiği zamsn, diniplin baknnından gerekli tedbirleri alırken asla zalim olmamak, kısacası her öfrenciyi kendi ö* evlâdı gibi sevmektir tşte biz tam 40 yüı bulan hocalık yaşamımızda hep bu yolu tuttuk: Çocuklanmızdan birini öbüründen ayırmadık. Kimsesizlere, olarmklarımız ölçüsünde yardım yaparken, ders ve görev konusunda. disiplin konusunda en küçük bir ödün vermedik. Çünkü böyle ödünlerin, gençlerin yararına değil zararına olacağım biliyorduk. Seven İnsan ödün vermez. Hoealığm'.n ve eğer aynj zamanda idareci lse Idareciliginin haysiyetınl koruyan, öğretmen karsısmda öğrend belki ilk •nda sinirlenir, fakat her zaman saygı duyar. Işte Efendim! Bsna mektup yazan sayın Bgi'etıııen: iizln T« blzim öğrencüerimiz bu vatanın geleceğiain des tekleri olan evlâtlanmızdır. Onlan yürekten »e»elim. Görevini gereği gibi yapan hoca, hiçbir s&man öğrenci dalkavuğu olmaz. Oğrenirfl fcurumlannda sevgiyi ve sayeıyı egemen kılmak gerek. Hele üniverfitenin bilim çatısı altında doktrin ve doğrr.alann katılığı. ancak bu sevgi sayesinde, yerini bilimin gerçeklerine ve düşüncenin insancı! hoşgürüsüne bırakır. •Komandn««jluğu tahrik ise ben Nazi Almanyasmda gfalerimle gördüm insanlan zulme, hatta vahjete fürükler. lîtt boyle, sayın meslekdasjm. • VeBirGün Bir gun dekanlık mak«ınm3a Wr «!o«y«yi teeelediğim nrada kapı vuruldu; «giriniz!» deyin. ce, «ayısı en az M'yi bulan bir Sğrend topluluğu odaya doldu ve masamın karşısmda ayakta yer aldı. Ben öğrencilerini sevmekle birlikte, bütun görevim süresincc bir kez bile finiversite, fakülte ve Sbür profesör arkadaşlar konusunda on larla özel görüsm» yapmamayı prensip edinmij bir hoca idim. Amaclarmı hemen anladım. Böyle kalabahk bir kafüe ile beni etkl altında bırakmak, yani bir tür baskı havajt yaratmak U BirAnı Buna ömek olarak buraya eski bîr anımı sktarayım: 1946 yılının Haziran ayında Üniversiteler Kanunu yürürlüğe girip üniversiteye ve fakültelere özerklik tanmmca. özerk Istanbul Hukuk Fakülte»inin ilk Profesörler Kurulu beni Fa NİYE YALNIZ ONLARA OKTAY AKBAL Evet Hayır 7 Günün ardından Bir Konferans ve Bir Gezi Avrupa Konferansı: edJ ay sUren haarlık görtijmelerinden sonra geçen hatta 33 Avrupalı •« Amerika ile Kanadanın da kaulmasiyl« «Avrupa Güvenlik T » Işbirliğl Konferansı» Helsinki'de Dışişlerl bakanlan düzeyinde toplanmıştır. Bu İlk dönem, «tören aşaması» dır. Bakanlar 8ira ile nutuklar söylerler re genel olarak görüslerini belirtirler. örneğin, Sovyetler, sonuncu »sama olan zirve konferansınm yıl sonundan ön ee yapıünasım istediler. Doğu Almanya, smırlann değismezliğl Uzerinde durdu. Batı Almanya, sımrlann «zor kullanarak deS^iş»miyeceğini» ileri sürerken, Alman Birliğinin kurulmasma kapıyı açık tutmak istedi. Gündemda baslıca üç madde vardır: Güvenlilt, ekonomik işbirliği ve insaıv lar arasında temas ilo haberleşme kolaylığı. Sovyetlerin konferansın toplanmasını önerdikleri 1965'ten beri güvenlikle ilgili sırurlar sorunu, çözümlenmiştir. Avrupa'da artık sınır sorunu kalmamıştır. Ticaret smınnın da kolay çözümlenir. en çok demirperdenin kaldınlması demek olan ir.sanUrarası temaslar üıerind» durulacaktır. S ıkıvönetim böİKelerinde jjörevll esker, 3»nâarm« T» polU «Sıkıyönetim zammı» alacaklar. Günlerdir tartışılan bir konu bu. Dahs kesinleşmerrds yanlan var lşin. Büttin emnlyet ırörevlileri nü alacak, yoksa bir bölügil mü? Klm« n# kadar zam verilecek? Biriken bu lamlar toptan mı MenecekT Her pün bir haber cıkıyor, bir yonım yapılıyor. Y * ' ÎW yıldır süriiyor Sıkıyönetim. Bu ayın yirml be;lnd« »ons erecpk. Meclisler tatile (rirdiğine göre Sıkiyönetim! uıatmanın olanağı kalmadı. Ama bilinmez. bakarsmıjt Medisler bir gunlüfüne toplsnıverir de... Şimdillk görünen, Sıkıyönetimln kendilieinden sona erecegi. TTzasA da 6neml yok, bi»ler ahşığız vonetimln sıkısına. Bir hesaplıvorum öjie uzun >TlIarîTH!2i Sıkıyönetim altında geçirmişls ki! Sıkıyönetümül yıllan hesaplamalt nerdeyse daha kolay... Hianet «ammı sorununa gelelîm. Oerçelrten de SıkıyBnerlm altında hiTmçt görmelc kolay deJHIdir. îş'er artar. sorumluluklar afırlaşır, görev saatleri uzar, tehllkeler» KöfÜ» eermek gerekir. Kısacası Sıkıyönetim sırasmda eörevlilere ek bir «un tanımak doğaldır. Mademkl Sıkırönetim var. öyleyse normal ramanlarda alman ücTetin ü'tünde bir Rdeme vapmafc mantığa uvgundur. Hem nedir M bu görevlileria aldıklan, Wraz zam görmüş olurlar bu yoldan... Ama nlye yalnu polis, iandarma ve nsker eHrevllier? Yalniî onların mı içi a§ır. yalnız onlann mı sorumlulugu ezici? ömeğin bizler, Razeteciler, yazarlar Sıkıvönetim altında daha mı az çaba harcadık, daha mı az sorumluluk duyduk. daha mı az tehükelere katlandık? Norma! zamanda vazarsın yazını. elde basın yasası vardır, Anayasa'nın gürenpesi altmdasındır. olağanüstü koşuüann yarattığı korkular endi?eler, pizli hesaplar yoktur. Kolavdır normal zamanda yazmak. yayımlamak. Mademkl BzfürlükçU bir dpmokrasimiz. mademki çok partili, çok yanlı, çok görüşlü bir düzenimiz var, mademki çağdaş uygarlıjhn kosullanna uydugumuzu söylüyoruz, öyleyse bir yazar lcin düşüneesinl. görüsünü rahatça açıklamak bir jrörevdir. Sıkıyönetim altında bir yazann görü$ü. Inancı. düsüncesl deglşeeek değil elbet. Ama Işi zorlaşıyor. ba$ka güçlükler çıkıyor karsısma, yerli yersiz kuşkulann büyütülmesi. kraldan çok kralcıların kışkırtmalan, ajandı, aletti. ihbarcıydı bilmem neydi bütün bunîarın uvdurmalan. lurralleri. bir yandan da normal zamanlann yazılannı özleyen okurlann sirden bekledikleri... Yazann i?l kat kat güçleşiyor, kat kat agırlaşıyor... tkl yıldır sürekll yazdım burada. başka yerde. Bir iki ufak tefek olavdan başka bir iş (çelmedi basıma. Ama nice arkadaş var yazV.arından çıkanlan yanlıs anlamalar. yaşamından ç:kanlan yanlı? yorumlamalarla ya blr süre vazarhktan aynldı, ya da daha kötü durumlara düstii olağanüstü kosullar vüziinden. Simdi bizler, Sıkıyönetim süresince en ağır koşuüar altında durmnks!?ın yazan bizîer niye bövle bir ödül. böyle bir zam almayalım? Ben de derim kl yalnız polislpr, jandarmalar. göre^'ü subaylar değil, gazeteciler, razarlar da Sıkıyönetim zammı almalıdırlar. Yalnız bunlar da değil. Sıkıvönetim süresince fabrikalarda çalışan işçiler. dairelerdeki tüm memurlar, hele hele en küçük davranışlan, en doğal konusmalan kuşkuyla lncelenen Öğretmenler de böyle zamdan yararlandınlmahdırlar. Sıkıyönetim altında işinl sürdürebilmek bir başandır. Nasü binlerce görevll devletten değişik oranlarda zam alıyorlarsa, Sıkıyönetim boyunea ters bir iş yapmadan, yanlıs adım atmadan, ayağı sürçmeden her alanda. her işte, her ugraşta görevlerini japanlar da ister özel girişimde, ister deylet sektöründe olsun. bu başanlannın ödülünü ahnalıdîrlar. Hiç değilse bir lkıamiyecik! Bilmem eski Sıkıyönetim gunlerir.de de böyle zamlar var miydı? Varsa da duymamıştık. Şimdi anlayıs değişti. her işin bir karsıhğı var, hem orda hem burda çalışacaksm. türlü zorluklaruı altından kalkacaksm, elbette karşılıgını alırsın! tki yıl bu, az zaman değil. İki yanlı aylık almak tatlıdır. bunca derde, üzüntüye, tehlikeye karşılık olarak... Olaganüstü durumlar bitsin, Sıkayönetim altında yaşamak bir gereklilik olmasın da, varsın göreıiiler iki kat aylık almasın. Sanınm bunu önce bu İki aylıklı yurttaşlar lstiyorlar, özlüyorlardır. Sia bu kanıda değil misiniz? AVRUPA'DA SINIR SORUNU KALMADI NATO'NUN DENGEDEN VAZQEÇÎŞÎ . BİR ZİYARET VE ÇİN'İN TAVRI NİX;ÖN VE GELMEYEN SKANDALLAR Prof: Dr: Ahmet Şükrü ESMER KATO konutunda, kendist, Genel Sekreter Luns'* teminat vermiftir. Fransa hiç umursamadığını behrtmistir. Avrupa'da bu konuda en pijkin îngilizler. lnan madıkları halde, her »öylenen» in»nmı» görünüyorlar. Ziyaretten tonra çıkanlan bildlricfe, Ortıdoğu «orununun, 1967 Güvenlik Konseyi karan çerçevesinde çözümlenmesinden söz edilmediği için Israil memnun iken, aynı nedenle Mısır öfkelenmiştir. Ziyaret konusunda rahatlan hiç bozulmayan Çinlilerdir. Zlra Çin gazeteleri, böyle bir ziyaretin yapıldıgı haberini bile vermemlşlerdir. Çinlilerce bu ziyaret hiç yapılmamıstır. «Dengesizı Indirim: Avrup» Güvenlik Konferansının komisyon çalışmalariyle ilgili ikinci asaması Eylülde Cenevre'de baslarken, karşılıklı kuvret indirimi konferansı da Nijerya' d» Ekım sonunda açılacaktır. Avrupa Konferansını Sovyet bloku, kuvvet indirimi konferansını d» KATO önermişti. Bu konferansın hazırhk görü«meleri de beş ay sürmüştür. Orta Avrupa'daki kuvvetlerin indirimi söz konusu oldugundan NATO. gerek kendi, gerek Varşova Paktı üyelerinden kanatlarda bulunan Ulkelerin Türkiye, Yunanistan, Italya, Norveç, Danimarka, Bulgaristan, Romanya tam yetki ile değil, «Gözlemci» olarak katılmalanm önermişti. Bu sorun Vi yana'da uzun boylu tam«ıldı Sovj'etler Macaristan'm da «Gözlemci» olarak katılmasını tstediler. zira gözlemcilerin kuvvetle1 ri indirilmiyeceğinden, Sovyetler bu ülkede kuvveflerini f40 hin) tutmak istiyorlar. Bu taviz Sov yetlere verilmiştir Bir taviz de kuvvet tndiriminin «denseli» olmasmdan NATO'nun vazgeçmesidir. Öneride «kuvvetlerin karş» lıklı ve dengell indirimi» nden söa; edllirken «denpeli» 8«zcü«rU yavasça bir yana itilmtstir. îndirtm «dengesiz» olaeak demek. Skandallar: Senato komisyonu, Watergate Bkandalının «yıldız tanığı» Dean'i bütün hafta dinledikten sonra torgulınna 10 Temmuz'a ka> ıfar ar» vermiştir. Bundan »onra eski Adalet Bakanı John Mlchell dinlenecektlr. Bu arada, Nixon ile ilgili baska skandallar da ortaya çıkmıstır. Başkan olduktan sonra Nixon, biri California'da (Santa Clemente), öteki de Florida'da (Key Biscayne) iki kösk satın almıştır. Zengin blr adam olmadtgı biliniyordu. Nixon, dostlarından borçlanarak köskleri satın ald^Smı söylemis iken. toplanan seçim paralannm bu uğurda harcandıgı süphesi uyanmıstır. Her halde gı'ivenliBini korumak bahanesiyle. evlerin tamiri icin Hazineden 2 milyon dolar harcandığı resmen acıklanmıştır. Bir ^kandal da. Bevaz Saray' da Nixon'un «düşmanlannın» bir li^tesinin mflydana cıkmafüdır. Bu kara listede olanların, devlet orgsnlannca rahatsı? sdilme'eri öneöriüüvormus ömeŞin gelir verei«i bevannamelcrind'e aksakliklar bulmak bu rahats:7lık varstmart'n vollannıîan biri imis. Skandallann «rkası alınamıyor» Ziyaret Sonrasi: Nixon • Kongre Barış: Kamboç"un bombardımamru sürdünnesı ytizünden Nixon İle Konzre aruınoa çıkan çatısma ruhayet anla»m« ue sonuçianmıs ve Anavasa ourıaiımı da Etlatılmıştır. l!»Vu Martında Sıhanuk'u devırerek ıktıaara eetırdigı Lı.n No>'u Korumak tçın N'ixon. Kamöoeıa Dombnraımanları sürdürmüs. savas Uâm nın kenru veikısı oiauğunu uen süren Kongre ise bombardımanın taiısısctıru Kesaııstı. Nixor vetosu ue Kortırr'' Karanm düsürmeye cahşıruen Konpre de Beyaa Shravdan eeıen rıer tatı sısat :steginı gen çevtrmeyt baslamı«itır. Soıurrta Nixon 16 Ağustos'ta bonrı'Mioımanlara son Sigortalılara Etiler Şoför birleri Sitesinde; kaloriferli daire Telefon: U . Eğitim Yeri yanındaki Gazete Muhasalon, çüt tuvalet, 3 yatak odası, 3. kat devredilecektir. 17 arası 27 32 80 (Cumhuriyet5472) Brejnevin Amerika'ya yıptığı ziyaret arkada kalmış lse de, yankılan, yorumlan, tepkilerl devam ediyor. Sovyet prOpaganda organlan, Brejnev'in bu kor.uda tutumunun. Lenin'in politika?ına uygun olduğunu belirtiyorlar. Anlaşılan. ziysret. bazı tutucu komünistler tarafından beîenümemiştir de onlara cevap veriliyor. Nixon ve danışmani Kissinger. Amerika'nın müttefikleri ve dostları zaranna hiç bir anlasmaya varılmarfıSı hakkınri» temlnat veıivorlar Bunlar da Avrupa'da uzansn söpheleri kaldırmak csba'inrla. Fakat süpheler devam ediyor. Nixon, girisiminin suya dflsmestnln baa lıca nedeni olmustur Bu arada bakır isçılen de /reve son vernrsler ve Allende kuvvet ve i ||nmıııııııı«ıııınnııııııııımıııııııııınııııııııiınııııııııi!iiMii!iııııııııııııııımıııııııiııiMiıııııııııııııııi!iıııııı^ tibar kazanarak bunalımdao çık mjştır. • Sriuyönetımilânj .için , y*Wki lctenuk ise oe Koagr* bunu vermemiçtir. Simdi Allende »osyalist ve koraünist Dartilerine ve oazı KOICU cruplara daya 1 İSTANBUL ONUNCU İCRA | nan hükümetinı ytr^aen kurmuş tur. Kurarken, hiiKümet içine w | MEMURLUĞUNDAN 1 kerleri «tlmak nivF.tir.de olmadı•pını (önceki bir ounahmda al İ Dosya No: 1971/105 İ mıstı) söylemis lse ae Dolitikaya kanşmak ıstemediklerinden H Beroiftu, Pürtelâs Rasan mahallesi, Pmdıklj yokuşunda g askerlerm gırmejt reodettlkieri İ kain 13/2 kapı, 135 pafta, 40 ada, 20 parsel sayilı 92.00 M2. i •erecegi hakkında teminat Teruılaçılıyor. = sahah kargir apartmanın 35/130 arsa paylı 3 üncü kat 4 No. | mis, Kongre de o tarihe ka§ lu dairesi satılarak paraya çevrilecektir. § dar tahsisat vermeye razı ol= Imar dnrmnn: 18.4.1972 tarih ve 2138 No. hı lmar kTOkiİ mustur. Bu sonuç, Kongre için ş «üıde: 1/1000 mîkyasU, 14/3/966 tasdik tarihli. blok lnşaat | bir zaferdir ve Watergat« skan1850 metre bina yüksekliğinde. krokide taranan kısımda i ŞiU'de «skerler iktidara ortak = dalı yuzunden Nixon'ın itibar injaat yapılacağı, bildirümektedir. | olmaktan kaçınırken, üruguay'da İ kaybetmesi bunda rol oynamısaskerler, Başkan Bordaberry'nin j | tır. Skandaluı oir yamrlı yönü Tetkitat: Gayrimenkul Fmdıklı, Salıpazan mevkiinde i aracıhğı ile yönetime el koymuş ş bu. Fakat şimdi Nixon, 15 Ağus Sosyal Sigorta binasırun yanındaki beton basamakh yokuşun i lardır. Demokratik bir geleneği = tosa kadar Kamboç savasmı sosahanlığmda 13 kapı No. lu kargir apartmandır. Denize ta= olan bu Lâtin Amerika ülkesinde na erdirmelc durumundadır Bu|j mamile hakim durumdadır. Bir bodrum, semin, 3 norma! kata askerlerin yönetime kanşmalan, nun için de Çm'uı vardımını Ş lıdır. Bodrumkat sahanlık seviyeslnde normal Dencerelidir. | Tupamaros denilen sehir gerillâsajlamaya çalışıycr. Kissinger, Cephesi kısmen B.T.B. mozaik kaplıdır. Binava ü>rt sahanİ lariyle baş edemiyen sivil hükii = geleeek ay Pekin'e gidecek. SiIıktan çift kanatlı. camekanlı kam 11e girilen zemlni cini İ metin tedhişçılikle mücadelesin = hanuk da Orada. Belki Sihanuk'döşeli anrreden mermer basamakh ve demir parmaklık i de, kendilerini yardıma çagırma g un geri dönmesine dayanan bir korkuluklu merdivenle 3 üncü kat sabanlığına çıkılmakta, | siyle olmuştur. Askerler, Tupa 2 ba,n9 foımüiü buiunscaktır. zeminl mermer döseli sahanlıkta 4 No. lu daire buiunmak| maros'u yokederek asayişl kur Ş tadır. Bir hol ve holden camekanlı bölme tle vsnlmıs bir 1 muşlarsa da, yolsuzluklar v« su = oda ve denize nazar yan yana 2 oda, fayans tezgfih evyeli § iistimaller de olduğunu öğreno = rek, reform yapılmasnı istemiş Ş mutfak, karsısında renkli fayans kaplı duvarlı, ayaklı lâİ 1970 yılında İktidara geçell SiU'ler, reformlann bir listesinl de H vabolu, alafranga ktivetli, termosifonlu. eömme banyo dal= geçen subatta Başkana verdller g de kendi deyuniyıe «Markslzme resi ve lavabolu fayans taşh W.C. vardır. Odalar maTİey, | ve gerçeitleştirilnıesini bekledi ^ dijer kısimlar lse karodur DogTama kısimları demir aksaS ;olu açmak» için ırinstiğl çabaler. Geçen hafta, Meclisli bir re = mı yaSh boyalı kapılan buzlu camlıdır. Mutfak yanı balkon§ larda, Salvador AUende Içerijim ile reformlann gerçeklestirt = dur. Elektrik ve su vsrdır. Talebelerin işgalindedir. = den ve dısardan türlü engellelemiyeceği gerekçesiyle Borda | Kıymetf: Bilirkisl tarafmdan 3 öncfl k»t 4 No. hı daire 1 n.elerle karsılasnus ve üç ay berry'ye Meclisi feshettirmişler ğ tamamına 125.000. Hra kıvmet takdlr edilmistir. I ve yönetime el koymuşlardır. Şuönce basıayan bamr madencile1 tlk açık artti"Tnası 13.8.1973 Paıarteirt rtnO s a »t İT no f batta oiduğu gibi, geçen hafts da rinin greviyle uğrasırken, ufak = den 11.45'e kada' tstanbul Sultanahmet'te Adlirs Saravın= askerlere boyun eğen Bordaberry da If uncu îcra MemurlııŞrında vapılacaktır. Arttırma sart= tertipte olan bir »slceıi darbe Başkanlıkta kalıyor, fakat yöne = names) herkesin e.irebilmesi için 12.7.1973 tarihindon tti= ile de Karsuaşmıstır. Blr albay tira askerlerin elindedir. Bunun 5 baren dairede açıktır. tlk açık arttırmada tetrlif edilen i Uzerine tşçi Sendikalan genel § komutasında bir Raç vüz asker bed1 muhammen kıymettn •. 75'ini ve varsa rüçhann alaİ grev ilân etmişler ve yaşantı fel ğ Allende'tun sarayına ates açmıs caklılann bu sravrimenkul ile temin edilmiş alaoaklan 1 ce uSramışbr. Şimdi askerler ls ğ lar. fakat 23 kisi öldükten 300 mecnıuunu asmadığı takdirde en çok arttıranm <aahhüriü = çilerle uğraüiyor. Uruguay Peru = kişi de varaiandıktan sonra abftki kalmak ürere arttırma on gün daha uzatılarak onun3 Ribi sol askerî diktatörlük yolurv Ş cu 23.8.1973 Perşembe günü ayni saatlerde ve avnı verde İ yaklanma bastınlmıstır. Ayakda defil. Brezilya gibi saf askerl 1 diktatörlük yolunda görünüyor. Ş yanılsrak ikinci prttrmada en çok arttırara fhale edüprpk1 lanmada tşçilenn Allende'den ya = tir. îpotek sahfb< alacaklılaria diger nrlilerin ve Irtifak İ na olma!an. naıkın da Allende la ^ hakln fahİTJİerinin haklannı. faiz ve masrafa dalr olan id " İ nine göst«rl mrması. darbe ş dialannı dayanagı belgelerle 15 gün İçinde icra dairpsine = bildirmeleri icap eder. Aksi halde haklan Upu sicilli ile İ Irak 1958 yılrnda Haşiml Hare ^ sabit clmadıkc» satış bedelinin paylasmasmrian hartç kaH danı düşürüldükten sonra İM jnl = hrlar. Talep edildiSi ve iki Hralık posta oulu g^ndprildii içinde bir çok darbelere satıne Ş " finde şartnamenin bir ömeŞi sönderilebilir Arrtırmaya = olmuşsa da, 1968 Temmuzunda H Kıymetli varlığımız Hatice lstlrak etmek Istevenlerin muhammen kıymetin % 10'u nis= Baas Partisi iktidara geceli Istik ş Seçkin'ı Ankara Tıp Fakültebetinde oev akçesi veva milll bir bankanın tpminat mrktu= rara kavuşmuş göriinüvordu. = si İkinci Cerrahi Kliniğinde bunun tevdii mecbTiridir Fazla bilgi edinmek isteyenlerın = Fakat Baas yönetimi Irakı val = basanlı bir ameliyatla sağ1971/105 dosya No. su ile memuriyetintze miirsraatlan 1 nızlığa sürükledi. Ideolojik ne = lıgına kavusturan faziletli denlrrle komMil^n Suııdi Arabis = tlân olunur. (Basın: 4K9R 5467) İ ve deferlı hoca Sayın. tan ve Kuvevt ile arası İyi değilProf. Dr. dir. Hattâ yine Baas ile yönetilen DEMİR UĞUR Suriye ile anlaşmazlık halinde(Moran: 1533/5455) dir. îran ile ssvasm esiğine kaile, Başasistan Sn. Dr. Tundar Eelmiştir. Batılılarla ilişkilen cay ERTUNÇ, müşfik asistan bozıık, geçen yıl Sovyetlerle bir Sn. Dr. Mahmut AVAT, ve dostluk anlaşması tmzalamış lse kendisini ameliyata hazırlade, umduğu yardımı eörmüyor. yan kıymetl' hoca sayın, Petrolleri devletleştirmesi yeni Prof. Dr. düşmanlar yaratmıştır. tçeride Selâhattin Koloğlu kürtlerle anlaşamamıştır. Işte Okulumuzd» münhai bulunan MUdür YardımcılıŞı için bu koşuüar altuıda. nedeni iyice tle, uzman Dr. Sn. Gürbü» özel veya resm! liselerdt idarecilik yapmış Kisllet İle Edebilinmiyen bir darbe teşebbüsii ERDOGAN. asistan Sn. Dr biyat • Pelsefe • Matemattk Pizik Biyolojl tngilizce hem de Olkenin güvfinliŞini koBfilent ERBAY'a, ameliyatı öğretmenieHne ih'iyaç vardır. rumakla görevll Nazım KasaT tave tedavısi süresince vakın rafından girişilmiş. fakat basan ilei ve yardımlannı gördütlgililerin bi.77»* okul mtldUrlüğüne müracaatlan siz olmuştur. Tııza*a düsürdüfü ğiimüz bütün doktorlara, iyi duyurulur. Savtmma Bakanı Hamad Şatiap yürekli. çalı$kan hemşire ve ftzel Hfirriyet Rolej» Madurlöji? (le îçişleri Bakanı Sadun Gafhasta bakıcılara. degerli Kırağı Sokak No: 64 Şişll. lel *XUG0 dan'ı îrana fcacırmak İçin çalmr ba=>ı«>msire Sn. Nlhal DUken şehire vakm bir vprde vakaRAK'a. bizlere vo! göstere(Cumhuriyet • 5469) Isnmış, Savunma Bakanı ölmliş, rek hastarnız» refakatte butciçleri Bakanı da varalanmışrır hınmak zahmetine katlanan tran'a kaçmakta oldnŞuna baksvakınımız. kadirşinas Sn rak. harekette Şahm parmâSı Medihs ARAL'a minnet ve Sayın Otobü* Şoförlert: nlabileregi «;iiphp?1 uyanmıstır şükranlanmızı arzedpriz. Otobüs tçindekl yolcular size (rtlvenerrk seva>>at tderler »• Miimkün. Suııdî Kıralınm, KüAtl.ESt veyt şeyhinin paralan ve parmakuyurlar. Kendi nayahn:n ve voiculann navatım *ıaf!k rurallafH«T ts: 99S 5474> lan da olabilir. nn» uymajuı kurtanr. fflrurr Iraiik |.;,;,Gayrimenkul Satışt f Uruguay: Şili: Ve Irak: TEŞEKKÜR ÖĞRETMEN VE İDARECİLERE DUYURU