26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURrYET 12 MitflS ĞOZLüKUi 5AMİ 41KM1YOA.&U... ÎSA'NIN GÜNCESİ MELİH CEVDET ANDAY 25 « * uç bes kîtapla, blrkâç taj parçası, blr evlll!k lein beslenen hangi mutluluk tasansını yıtoyordu? Onu W5yle bir duruına sofcmamak Için, e saçma sapan jeylerden vaz geçtnem gerektiğınl düjttnenler bulunabıllr. Ama bCyle yapsaydım, aklıır.a gelmeyen başka mutsuzluk nedenlerınden Ctürü gen« ben guçlandınlemsz mıydım? Çunkü besundan g&çen butün olaylarda oldufu glbi, bu» rada da, sonuçlannı Cnceden kestlrebileceğim bır •tılganltkta, bır sivrillkte bulunmamıştım. KlmMl«r« dokunmayecjfını dUşünerek vapıp ettlklerımın ancak sonuçlanna kâtlanmak gvltr Cllmden, bımdan öturu kendımı «uçlamağa kalkamaın» Hatta bir gıin kanma, Peki, atahm hepsinı, dedlm. Acı acı gtilümseeyrek, Olmu artıfc, geçtl. dedi Ben söylaJîkten sonra yapılacak ijlenn Böîümde hic degegeri yoktur. Boylece mutsuî başladık evlüiğiTüze, ama bundan otürtı şikâyetçl oimadur.. Çünkü benlm ıçın mutlulukla mutsuzluk erasında böyle Hlyuk bir aynm yoktur G<?rçekte mutsuzluk fledlğlmis şey, ya?ammıı«ın ıeirde d*fıl, biraz ötesınde, kenannda durur Hatta bu yiis den karıma karjı daha dikKath tfaha llgih oldufumu da söyllyeyim Elbet k«$ıdan btkıldığında, berum bu davraruşıır, bır kendlnl bağışlatma, bir pişmanlık dujgu.«unun sonucü s&yılabilır. Zarar yok, benl rana»sız etmez bu. Kiteklm kanm da öyle sandı. Ama bu yüzden benl bağışlamağa kalkmadı. Tam tersıne, bende ksadı mutsuzlugunun somut nedenini görmekle naklıhğmı peki$tirdi ve vasamını anlamlandırdı. Artık hayal kınklığına uğramış, aradığını bulamamış bir kadındi o. Bbyle gldecektı. Memnundu. Daha erlerdiğl guna ı dandığını anlamı$ti. Mutsıaluğuiıa ıcarsın ruhu hutur içindeydl bu yüzden. Bıtadyordu ftmı, lstediğı olmuştu. Bır kocanjn. kmnsina yapabüeceğl en büytlk yardımı yupmiîtım cns, Elbet lcteyerek defil, sfidcce kooa oMufum içın. ı^gtade bu gfjzliyara ile. saten acı oimam getsken yafams Uyarlandı çuk geçmeaen. Gerçl duşlennin erkeğini bulamamıçtı, ama kendinl Odevlerıne adamakla, klmseyg belU et meden, bu acımn Ustüüe çıkabılırdı Öyla de yaptı. Bana karşı güler yüzlll ve seveten u'du. Bunu «nlıyordum ve ana ysUnıaca hak Termtkl* kalnuyor, böyle olnusmdA duygulannın oynadığı büyuk rolıi da dcjerıendıriyordum. Çünkü, n&sıl olsa bır sure scnra ortaya çüunası kaçınılmaz olan böyle bir dü« kmkhgına, garıp bir önseri ıle daha ilk gttoden varması. hem zaman Itaybını oalemış, hem da btrf büyük sanmtılâTdân korunnifta Blr ba. kıma problemsbt bir aU« idık. Kecâ^nl adâdıfı ödevlerindo 90* ötUdl. Sab&hleyin yatkktan kalkma »aatiarımı avtrlamıştı. Bunun aksâmsmfcsı içln boş ucum» bır ç&lar eaat koydu. Tatı. giin.eri ee ıçınüe olmaJt üzere, her fün n a t çalınca yıtakUn fırlamak iorunfla idim. Hattâ h&sta oidugura gUnlerd* bıle. 6nc« kalkv, son» yenldea v»tardım. o zamm bajucuma gelir, bastaiıgimın nedenMrinl söyier, artık oekar oımadıtıını, bundfcn ötüru de nelere dıkkat etmem gerektığlni aniatırdı. Dogru idi söylediklerınin goğu, ama ben tumünü anaylanum. 2ıy«rime gıderken elıme oğle yaoı«|l pakttiml vtrinll. öglenn yemeğımı vedıktan •oora, har* güMlae, ışyerunın bahçesındo dolatfflâtnı dfUtlerdl. (Bunu çoğu zaman yapmadıfım hal d* ondan saklardım) Akşamlan «vc ••lmsm S«reken saat da belırll olurdu Ama ba konu. da hOMcrtrtılü davranırdı. Nedır o oyle, işten çıkar çıkmaı m damİAmak, derdı Erkek dedığın, bir arkadkaı il« bulufup bır yerde çay, kahv* İÇ«r, kOdUfacagı şe\l«r varflı. Btnimse (ılk başlarda) pek arkadafim olmadiğt için, o saatlarda kendı başıma doıaşırdun. Taşlar, yaprakl&r topıardim. Bunları gtih sökmrtlım eve elbet, eskılerinin yamna koyuverırdım karım gormeden. Sonra, vaktimi doldurmadımsa (çoğu zaman dolduramacdıtn). iMcanağiRia uğrardım. Onuıua bir ta. kım konutor uttunle konuşmak, karıma karfi da kurtarırdı benl. Onunla konu$tuklanmı, ba^ka arkadaşiarunla konoşmuşum gibi anlatırdım evde Bu yuzden de bacanafımın evin« hamen her akşam (her akşam olmaıdı elb»t) ugramak bende bır alışkanlık olmuıtu. £re girsr gırmez, kapıda bütün tlstumu bayımı çtkArırdbn Bunları oracıkta, benl bekleyen bır ıskemlenın üstune Koyardım ve çırçıplaJt doğru banyoya wlerdlm. Ben böyle çıplak geçerıceo, karını başını öle yana çevirlrdl ve"ftedenâe,sankl benden blr takun kokular çıkıyormUş gıbı, burnunu bkardı. Onun tembihı gereğı, ınceden incev» yıkamrdım. Sonra radyonul) yanındata koltufa gelip otururflum. O da karşıma geçerdi Ayak ayak ustune atsanft, derdl. Ayak ayak üstune atardım. Bu poea glrlno* de, koliarımı koltugun arkasından a?a«ı aarkıtmak hevesi gelırdı içıffl». Karutt da ırramnun olurdu bundan. Hah şoyle derdı. O gtin olan bitenden konu^urduk. (Devaau var) MAHKÛM DÜNYASI Röportaj: Necati YILDIRIM Soluk solufa anlatıyordu. Oyle hemen bitecek gıbı dejildi. Sıgara çıkardı. Bırını kendı yaktı, birını de blze Uîatu. «Yak,» dedi «Taîeie» dedi «Teslim olmamak içm çalıjıyordum. Yalmz kapı tarafı bendeydı Kapıyı tutmuçtum. loerd* uiraaırkrâ mgara Mkllfınde bulundu Sa\cı. Cıgarasını içtim. Boyna susuxluktan dudaklanm birbirine yapı*mı?U. Aavcı bu durumu anlamıstı. Hemen ikı bardak çay getırttl. Çay duman edeceklerdl. Silfth dolu bana bir yudum kâdar gelmedı.. Sabah «rken kaUcttm. Doğru •andılar. Oelemediler. Eger ai Ikinci sefer Savcıdan bir çay ridürtlst uyuyamami|tun otelde. Slvrisinekler yemlftl her yan> lihın boslugunu bır hıyallasa casında bulundum. Oene dilegimı reddetmedl. Sagolsun . Bu mı. üyuz glbl boyuna kajıniyor lardı biz geberdiydık..» tefer çaydanlıkla geldı.. Onunla dum. Cezaevinin yolunu tuttum. Mahkumlar kalkmıslar, kahıçmek ıstedim O da iç dedı. Kızvaltılarım yapmı$lar, çaliftnaya Oun«ı dogmuıtu! gınmif . Agzıma alınca yandım Mapusanelera güne? doğar gıdeceklerdı Zaman nasıl da sandım. Bırdenbıre atmifim. Kamı? Demır parmaklıklar, rütu Seçmifti? Efe dayı, bir yandan fam da bıraz UaUmUatU. Yaptıbetli duvarlar, aoBuk betonlar, Onündekl lşıne bakarken öte ğım nareketi de bılmiyordum.. yandan da bızlm sorulanmıza hucreler, zındanlar gUneş görür Çay döküldU yere. Savcı korkmll' «Mapusaneler* gUnea dog karjıük yetiştiriyordu. Yorulmu» tu bu esnada Aklını oynatmış olmalıydı: muyor • Bu türktl geldt aklıma dıye Bu esnada candarma kuiıte r istemez. Ama, gunes dog «Hadt biras oturalım» dedl. mandanı geldi. Savcı, aradigımıs mustu «mahkum dunyuiana. «Merkei dagılsui bir. Ktgıt par adam gelmlş dedi kumandana. OUn ışigı kar?ı tepeden yuvarla çaları, çör çöp de o taman.» O da aynı Savcının konuftugu nıp gelmıstı agaçlann yapraklaKoğufun onundeki merdıven gıbı ögUtlerde bulundu. Silâhı rına, duvarlara, pencereltr». lere oturduk. Efe dayı anlatma vermemi söyledı Oene ona da Pencerelerden kogusların içln».. ya devam etti vermek istemedım. Yeminle ko «Teslım olmak içln Savcılı nu$uyorum dedı o caman. AsEfe dayı |a geldim Savcı beyin dairesi ker adam yemin etmet dedi hangısı diye sordum bırine.» Sana dokunmaps. Kanun ney Yemyeşil çimenlerle kaplı blr «Kendin bulamadm mı?» se onu yapanz dedi Bia ancak alan vardı. Klmı yerinde top oy nNaJü bulacaksın? Okumam hayın ve hırsızlan döveri* denanır, kiml yerınde volta atılır yarmam yok Okumadım. Bır di. cezan neyse kanun venr.» dı. Yaz ajlarmda ak$am yem«>k parça askerde bellettılerdi» len yeuiniı. Çav demlerur, radDayak korkusu İGfe daji 1)u ya»(a« «onra «lluyo dınlenirdi Sağdaş kurup oEfe dayının dırenmesi dayak turulur, uaatup yatıiır, koyu.Böy ma jazma büse ne olacaktı? ÜIetılere daUrurdı çımenlerm Uze aerîrrde durtBldllf te^yins fl«v korkusundan ılerl gelmış. Oysa, rinde. Kocaman alan bornbo? sa cıhga teıllm olufunu anlatmaya efendl ınsan, baba adammıı kumandan. Savcı da öyle Kötuler yılırdı. Mahkumlar yenı kalkı dondü: yordu daha. Erken ka.lkmı$ bir «Kapıainı çaldım. Oel dıye varsa, lyiler de tUkenmemlfti kaç mahkum ise volta atıyordu. bır ses duydum. Içeri gırdim. dunyada. Acı anılarını tatlı tatBirac fitede de yaşlı bır mahOna karşı blr $ey konuşarnadım. lı anlattı: Bir tarihte de bölük kum vardı. Yere çömelmıj bır Ne dıyecegımi çaşırdım. Dilim pörçük cezası varmıs. O larrtan »eyler yapıyordu. îvice baktim, tutuldu. Bekçl mlsın, ne karın daglarda dolaşmı? ıki yıl. Al Efe darı. Ayrı bir dünyaya dal agnsısın dedl Savcı. Çabuk söy çıkmif da daglardan öyle inmıt. mıatı. Kendı halinde çimenlerın, le keşfe gldecegım dedi. Ne keş Altmış ikı yaşına gelmistl ama, otların Uzenndekı karput ka fine dıye aordum. Cınayet var «mapusanenlerden kurtulamamı; buklarıru toplamaya çalifiyordu. dedi. O eanada Savcıya dedim tı daha. Yaslanmi|tı artık. AcıYanrna yaklaştım Hof sohbet, kı: Suçu yapan adam benım. lara, sıkıntılara, çilelere dıyaaakaoı blri oldufunu duytnuç B3yle dedım işte O da elımdekl namıyordu eskist gibi. tum. mavzerı gorünce ttifek dolu mu «Bir af çıksa da kurtulsakı dıye sordu. Dolu dedim. TUfegı dedi. «Kolay gelsin Efe dayi't bırak dedi. Ben birakmam ceva «Suç iilersen yin»?» dedim Sabah »abah benı rörUnc» aabında bulundum. Savcı öğütte taka yollu. firdı: bulunmak istedı. Ceıaevıne gön «İmkânı mı tart. Efellkte «Ooo! Buyur gaıetecl. Bu der ondan sonra silâhı istedıgin gözum yok artık.. Keyden yur..» adam a verirım dedım. Doverler tuk. Daha önce goçseydık» «Temlzhk ml yapıyorsun'» dıye, zaptiyeden korkma. Bu es «Pl»man oldun Oyleyael» «Hee»! Meydancıyım ften. nada necarette doverler korku «Heeei Plşman oldum yal Ne yapacaksın iıtel Ugraaıyorus.» 62 yaşmdan sonrası için bir ümit... •una teslım olmamak içln çalıaiyordum» Uzun macera Blr Bcledlya temklik Isçteinden anrt edllraıeyeoek dcTectoe titis Efe Dayı ifbatıada. MALKOÇOĞLU yazan veçizen.Ayhan BAŞOGLU BEYAZ İLÂHE O dakıka pısmanlık elden gell mekten sonra konu»alım» diyeyor, ama is işten geçiyor. Piş rek ayrıldt manlık olmaı olur mu? SanıyeYabanoı bir lnıan, belediye tesınde pismanhk oluyor. Ama mızlık isçisi aanirdı Efe dayımorıl bozuklugundan ıntan bı yı. Bır elinde çöp tenekesi, bır lemlyor ne yaptıguu. Bir an moelinde de uzun bır değneğe bagralln bozuldu mu, ne olursa ollanmıs süpürge vardı. Yerleri tesun, gfieüne görunmüyor..» mıslı yordu. Ef« dayı merdivetılerde otu X A R I N rurken «mapusane» gunlerini an lattı. Konuşmamiz kesllecek gıbi degildı, sUrtlp gidıyordu. Son AN1 A L Y A pısmanlık fayda etmemiıti. Olen C A N A V A RI ölmUstü! Ya Efe dayı? Hergün Olüp dlrUiyordu. Bir ara, «ye Bu yaçtan sonra Kiml orada, kıml burada dafinık karpuz kabukları vardı. Buyuk, küçük ne varsa toplayıp Çöp tenekesme dolduruyordu Ak aamdan kalmıstı, çığ düşmü?tti soguktu Ucerleri. «Baska bir i»t gldiyor tnu«un?» «Yok' Ovaya yoUannyor bae (rardıyan. îhtiyar dıye.. Bura una yeter dlyor. Sagolsun' » «Kaç yaşındasın?» «82 yaşındayım » Altmı$ ıki yaşında. Üşak ilıne baglı Banaz ılçesımn köyluklennden. Hasan Demır dedinl» mı, bırçok mahkum duymanu? gibi yüzunUze bakabilır . Onun adı, Efe dayı'dır «mahkum dUnyasinn da. Nerede pörseler, «merhaba Efe dayı'» dıye konuşurlar, bir şeyler söylerler, takilırlar. «Suçun ne?» «Cınayet » «Ne olmustu' Yaslanmışsın. Bu yaştan sonra » «Duşmanhk vardı aramıeda Çıkamadık evden dısarı. Bır gün, ikı gtln.. Baktim olmayacak. Yakarım ha, dedım Dinlemedller gene. Bır gün de koyunlan kesmıjler » Dİ$I BOND TİFFANY JONES 9AY PâtL. EVINF BELE.N (Sâ. ZE.TECILE. Göz bir kez karannca. Çöpleri, karpua kabuklarmı unutur gıbı oldu. Göılert dalıp (Titmistı uzaklara.. Koyunlardan ne istemışlerdı? Oünahı neydı hayvancıkların? Efe dayı durur ken onları kesmek erkeklik midır? Oyle eli kolu bağlı duracak mıî Mal canın yongasıdır. Du varda asılı duran mavrerıni al dıfı gibı yürtlmüş llstlerıne. «Sokakta karjılaşttk. Hoca Allahüekber dedığinde sllâh patladı. Bır dayandım tepesi Us tü gitti muhtarın damadı. Ote kıler geiemedl Uatüme.. Gelecek lerdl ama, ülâh dolu sandılar Bos oldufunu bır hıyallasalardı O>9 TABtBt GARTH Orhan TÜZÜN «•••»••••••••• •••• ••••••••a • » Saat 1330 19JO Bamatya Cad No. 400 TELt tl 75 a Cumhurlyet 340T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear