Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET 24 Ağustos iy72 ANKARA Biz, Ortaanadolulu «Cibinlik çocuklan», bu Ûlkede sıtma ile nasıl bir savaş verildiğini gözlerimizle görenlerdeniz. Büyümüş dalaklarımız, sitma savaşı öncesinin «Acı yadigârudır.. Bu devlet... Sivrisinek... Sıtma... Sivrisinek... Trafik kazalarında 12 kişi öldü FİKRETOTYAM TTJKT HABERLERt SERVİBİ IZIVIIR Akhisar'dan I^mir'e gelmekte olan Ismaıl Sayar yönetimmdelü 45 AL 163 plâkalı 50I cu otobüsü, Kapaklı köyüne 12 Klometre mesafedeki Baykuştepe yokuşunu Inerken uçuruma yuvarlanmıştır. Rot çıkması neden iyle meydana gelen kaz&da, Burhan Çohanoğlu. Ismail Sayar ve Hatice Konur ölmüş, yaralanan 34 kişi tedavi altına almmıştır. KONYA Konya'da bir gijpde meydana gelen trafik »azalannda 5 kişi ölmtiştür. Ereğlı yo lunda Arif Yaşar'ın kullandığı yolcu otobüsü, Hacı Gökçen'in ' yönettiği fcamyonla çarpışmış, I otobüs yolculanndan Mustafa! Yıldız v» A Parlak ölmüştür. \ H Durdas köyünden Cuma Yalçın. yönetimindeki traktörün devril J mesi İle Babri înan ezilerelc can! vermiştir. Sarayönü ilçesinden Hakkı Aslım, yönetimindeki jeeple düğün eı1 önünden geçerken, 8 yaşmdaki Hilmi Türkoğlu'na Ç8rparak ölümüne yolaç mıştır Son kaza Alibeyhöyuğji köyünde meydana gelmiş, 9 yaşındaki Yusuf Delikanh, bir taksinin altında kalarak can vermiş i tir. Şoför olaydan sonra kaçmiştır KL'LA îkl trafik kazası^da 4 kişi can vermiş. 5 kişi de ya ralanmıstır Ibrahim Yuman yönetimindeki 42 AH 330 plâkaiı buğday yüklü kamyon, Keçiören köyü yakınlannda, karşı yönden gelen 45 DC 715 plâkalı ian> yonla çarpışmıştır. Kazada Hasan Yenilmez, A. Ali Derin va Nevzat Savaş ölmüş, yaralanan 5 kişa de tedavi altma almmıçtır. Aynca, Zeki Üzmez, yönetimindeki özel otosuyla yoj senarında duran Yüksel Kıtır (12)'» çsrparak ölümüne yolaçmıştır. Bu devlet, yülar önce, tüm yoksunluklarm bir arada olduğu bir dönemde, «Dibeğin gumpiri Memcdin oğaltı liralık atları» nın çektiği yaylı arabalarla bataklıklara bata çıka giden doktorlan, sıtma mücadelesi doktcrlarmı, uzmanlannı, tulumbacı işçilerini işe salarken, öte yandan kazma ktirek, bataklıklan kuruturken, milyonlarea sıtmalı halkına bedava »kinln de dağıtmıştı... Bu devlet, o zaman, gemilerinin yelkertferini atlastan, halatlanra ibrişimden yaptıracak bir çırpıda peşin para iiç. milyar liralüc uçak Jacak güçte de değildi... Misır pâtlağı... Ağızlanmızı, burunla'nmızı mısır patlağına döndüren sıtraa ateşinl, renklerimizi solduran sıtraa sivri sineğirü, karmlarımızı şişiren, oacaklarımızı dar gibi eden sıtma illetini yok etmek için gece gündüz çalışan sıtma mücadele doktorlan, uzmanlan, tulumbacı işçileri devletin bir kolu olarak en büyük kurtarıcılarımızdı... Samsun açıklarında yakalanan rnotorda 35 ton silâh ve mermi ele geçti SAMSUN Samsun Denla Jandarma Bölge Kornutanlıgına baglı bir hücumbot, Samsu» Bafra açıklannda bir kaçakç» motorunu yakalamıştır Motorda 35 ton ağırlığmda silâb va mermi bulunmustur. Ele gecirilen silâhlar arasında, sten tabanca, tabanca ve 1 milyon 580 bin adef mermt bulunduğu açıklanmıştır. Yakalanan dört kaçakçtdan birt Samsun limamnda de. nize atlavarak kaçmıştır. SamsunBafra açıklannda deA^ riye ttezen landarma hücumbotu. açıkta dcmirli halrie duran bir motordan şüohelenerek arac ma yapmıştır. Aramada 10 büvük sandık tçlnde sten tabanca ve tabanca. avnca torbalar do» lusu mermi ele geçirilmişür. Bunun üzerine motora el konul» mu$ ve Samsun'a getirilmiştir. Samsun limanına cirildiğinde, yakalanan dört kaçakçıdan birl denize atlâyarak kaçmıştır. Denize atlayan kacakçıva 'önce ihtar edilmiş, sonra da atpş açü mıştır. Ancak kaçakçı vne da yüzereh kaemayı basarmışür. Samsun. Deniz Jandarma Bölge Komutam Albav Ahmrt Mirasyedi olayı doğrulamı?, ancak 5'akaianan üç kaçakeımn adı nı açıklaraamıştır. Jandaıma Genel Komuianlıgı Kaçakçılik Şubesi Müriürii Albay AvtPkin de olavı d ığrulamış ve motorda 1 milvon 580 bir mermi ile 430 adet tabanca ele geçirildigini söylemiş'ir. Kaçakçılıkla ilgili sorusturma derinleştirilmektedir. (THA) Unutmadığım... Çok küçüktüm, unuttum adinj çabasını saygıyla anmama rağmen, kasabamızın sıtma mücadele doktorundan beni de yanına almasını istemiştim Karasu bataklığına giderken, saaahın köründe.. Arabacı. yağmur altında saatlerce kırbaç sallamış, yaylı araba bir yerde batağa saplanmıştı tekerlerin yansına kadar, arabacı binbir küfür içinde şöyle demişti, akhmdan hiç çıkmayan: «Dibeğin gumpiri Memedin oğaltı liralık atlan bu ' kaddek olur...» Herşeyi unuttum bu cümleyi unutmadım... Arabacı, Dibeklerin gumpir (patates) Mehmeften onaltı liraya almış atları, onaltı, liralık at bu kadar olur diyordu.. Değil şimdi onaltı liraya at, tek ayağının kilosunu Italya'ya satıyoruz yirmi liradan... TEVFtK İLERİ'NİN SERGİDEN KALDIRTTIĞI TABLO.. «Memlekette sıtmanın kökii kazındı, nasıl alınır resmi buraya?» demiş, resim kaldırılmış ama, eni boyu adı, yapanın adı, o yılın sergi katalogunda bir anı olarak kalrruş idi.. Hattâ akademinin yalak ressam müdürü de Ankara dönüşü «Boıguncu» olduğumuzdan dem vurarak burnujnuzdan getirmişti mezun oluncaya kadar!. ner gelir yurda... Çukurova yoksul Anadolu halkının umut tarlâ, sıdır, Çukurova sivri sinek, sıtma alanıdır, alır mikrobu gider köyüne.« Yayar... İki yıldır yeni epidemı çıkmıstır, bölge zaten uygıin.. Yeni sulama tesisleri, buralardan sızan sular, ortaya çıkan göle'kler sıtma için en uygun üreme alanı, yeri olmaktadır.. Çeltik ta^laları sivrisinek Vurdudur en gıizel yaşamalı.. Binlerce diyelim anofel, yani sıt.nayı aşılayan sinek, artık korkusuz uçmadadır. •Türkiye'de.. Sıtma da gün gün çogalıyor... Savaş yapılmıyor mu? Elbette yapılıyor, ama sivrisineklerimiz bugüne dek püskürtülen ilâçlara meydan okumada, ilâcı öldürmededir, ilâç onu değil!.. Sıtma ile, sivrisinek ile savaşanlar şimdi fosforlu haşere öldürücü ilâçlar kullanmakta ama ne var ki, pahalı ilâçtır bu, bütçe de yetersizdir ,Ve sonuç sivrisinek ve sıtmadan yanadır!» Edebiyatı sıtma... Açmız 1940'lar edettiyat dergilerinl, gazetelerini, o yıllann öykü ve şiir kitaplarını.. Binlerce sıtma öyküsü, şiiri bulacaksınız... Bu devlet, sıtma ile birlikte sıtma edebiyatım da kökten kazımış idi... Büyük, anlatımsız bir aşkla, savaş vererek... Blz, Cumhuriyeften iki üç yıl sonra dünyaya gelenler, sıtma, frengi, trahom edebiyatıyla büyümüşüzdUr. Haklıydı lleri... . V:., t t Kanımızda taşıdık yıllar yılı... 19+4'de Istanbııl Guzel Sanatlar Akademisin« okumak içiri Anadolu'dan geldlğimizde yag, bulgur, peynlr ile kanımızda sıtma' mikrobu da getirmiştik!. Gün aşın gelen sıtma« nöbetleriyle pansiyon köşelertnde titremiş, ateşlenmiş, terlemiş, elimiz fırça tutahda kocaman bir duralit üzerine, belleğimize. dayanarak acemice de olsa, ekin tarlasında «Isıhna innecisi» ni (Sıtma Mücadelenin iğnecisi) bekleyen çoluk çocuk, genç ihtiyar köylüleri sıtmadan hınç alırcasına boyamıştık... Yıllar sonra bu «Sıtma» tablosunu Devlet Resim ve Heykel Sergisi'ne Ankara'ya. salmış, jüri de uy gun bulup asmıştı salona.. Açılışından bir gün önce sergiyi gezen zamanın DP Millî Eğitim Bakanı, şimdileri toprak olan Tevfik îleri tablonun önünde durmuş, durmuş sonunda haykırarak Bakan raru."etli Tevfik tleri haklıydı elbette, devlet baba sıtmanın 'cökünü kazımıştı, ama çok çekilen bir hastalığm acısı, böyle bir resin* yapmaktan alıkoymamıştı bizi.. Ama ne bilsin tleri, 1972 Tüfidyesinde bıtgün yine sıtmanın hortlayacağını? Dolaşımz Çıkurovayı, Ege bölgesini, tüm Akdeniz sahillerini her evin damında cibinlik goreceksiniz, gidiniz Kuzey ve Güney Doğu Anadoluya, sıtmalı bebeler, uçuk dudaklar, fersiz gözler, şiş kannlar goreceksiniz.. Tüm sahiller şimdileri sivri sinek içinde, ya nında karasinek denilen pislik hayvanı da cabası, ne var ki, sosyal adaleti sağlamak isterlercesine büyük kentlere de yerleşmişlerdir sivri ve karasinek olarak!.. Yalnız Çukurova'da 480 sıtma olayı... Yalnız Çukurovada ele geçebüen 4S0 sıtma olayının yıl sonunda 1500'e ulaşacağını kimse saklamıyor.. Otuzaltı milyonda nedir ki, diyenler çıkabilir, ama sıtma bu orana hiç bakmaz!.. Bu yıl ve geçen yıl sıtma olaylarının arttığını da sakîamaz ilgililer... Sıtma bir «Feliket» olmarian savaş açılmalıdır.. Bir dağ çocugu olan, Sayın Saghk ve Sosyal Yardım Bakanı Dr. Kemal Demir sıtmayı çekmemiş olsa bile, doktor olarak elbette bilir nasıl bir felaket olduğunu.. . Maliye Bakanl'ğı da istenen ödeneği esirgememelidir, van ödeme işi degilfiir bu, sıtmadır baj'lar, bayanlar.. Sıtma!.. Neden? Neden? Neden Neden bütün bunlar? Çeşıtli nedenleri var.. Özellikle Irak sınınrrdaki her türlü yoksulluk, yolsuzluk bu bölgede sıtma mücadelesini engellemektedir. Irak'ta sıtma savaşı noksandır.. Bümeyen kalmadı, bura halkı alış\'erişini oralardan yapar.. Azzıkla birlıkte anofel ısırmış, kanına sıtma mikrobu da sokmuş olarak dö Karadeniz Bakır Tesisleri ,, ^ Kasımda deneme istihsaline başlayacak .. r Tabiî afetlerden zarar gören çiftçilerin borçları ertelenecek MERStN Tarıra Bakanı tlyas Karaöz, dün Akdeniz Gübre Fabrikasında yaptığı konuşmaria. «Anormal yağış ve doludan zarar gören çiftçilerin borç larının erteleneceginl» açıklamıştır. Tarım Bakanı Karaöz, konuşj masında Üçüncü Beş Yıllılc yatırım yapılacağını belirtmiç, daha sonra özetle şunları söylemiştir: «Bu yıl çiftçilerin sertifikah tohumluk ihtivacı tamamen kar. şılanmıçtır Memleketimizin çe"şitli bölgelerinde meydana gelen ar.ormal yağış ve doludan birçok çiftcimiz zarar görmüstür. Bu çiftçilerimin bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlannın ertelenmesi. yeni kredi imkânların'r^ a2lanması, tohumluk ve vemeklik bupday ihtiyaçlarının karşılanmasına hükümetçe karar verilmistir.» ..ı rı * g ? ..^ . SAMSUJî 1968 mayıs ayında yapımına başlanan Karadeniz Bakır İzabe tesislerinin, önümuz deki kasım ayında deneme istihsaline bâşlayacağı, Genel Müdür Kemal Noyan tarafmdan açıklanmıştır. Karadeniz Bakır İzabe tesis'.nri hakkmda, THA muhabirinin sorulannı cevaplandıran Genpl Müdür Kemal Noyan, tesislerin, 3 milyon 500 bin metrekarelik alana kurulduğunu belirterek, hâlen 100'ün üstündeki ünite yapımı için bir milyar 341 milyon lira harcandığını bildirmiştir. Üretim kapasitesi Karadeniz Bakır İzabe tesisleri Genel Müdürü Kemal Noyan, Samsunda kurulan tesislerin, kssım ayında deneme istihsaline başlayacağmı, tam kapasite ile çaİışmaya geçildiğinde tesislerden' yılda 4fl bin 800 ton blisier bakır, 334 kilo altın (blister içinde), 6 bin 187 kilo gümüş, 230 bin ton pirit konsantresi, 365 bin ton sülfirik asit ve 95 bin ton bakıriı pirit cevheri elde edileceğini açıklamışttr. Noyan, yılda elde edüecek 40 bin 800 ton blister bakınn 34 b.in tonunun dış ülke teler, Flash îzabe Fabrikası ve yardımcı tesisler, 156 metre yükseklıkte gaz bacası, günde 600 loa kapasiteli curuf flotasyon tesisi, yılda 365 bin ton kapasiteli süifirik asit fabrikasıdır. Hâlen ünitelerin yapımına bir milyar 341 milyon lira sarfedümişür. Yü sonuna kadar 149 milyon lir» sarf edilerek toplam tesis maliyetl bir milyar 480 milyon lira olacakttr. Tesis şirketimiz tarafmdan yüzde yüz yerli serroaye ile yapılmıştır. Ancak hükümetimiz tarafından ABD'den 30.5 milyon dolar kredi, işletmemize aktanlmıştır. Bu miktar hükümetimize 1974 yıhnda başlayarak 10 yü içinde ödenecektir. Tesislerde kullanılacak teçhizat ve ağır makinelerin yüzde 30'u dış ülkelcrden getirılmış, yüzde 70 oranınaa .'yerli malzeme teçhizat >ve işçilik kullanümıj, bütün işler Türlf müteahhiüeri tarafmdan yapıl. mıştır. Tesislerimizin ham maddeleri, günde 6 bin ton 1.08 tenorlu bakır cevheri Çakmakkaya' dan, günde 3 bin ton 1.59 tenorlu bakır cevheri, Damar madeninden, günde 315 ton 6 tenoılu bakır cevheri Küre'den, yılda 50 bin ton silisli kum Sinop'tan, yı! GÜNLERCE BEKLtYÖRLAR Bazılannın birkaç gün uçak bekledifti leşilköy transit salonu bütün ihtiyaçlaı 1 RÖrüldüğü bir yer haline Iteliyor. Yanda, uçak beklerken çocuğuna mama veren bir işçimiz görülüyor. Yankesiciler, işe çikarken yanlarma kadın Bir ayda yurda 10 kaçak otomobil sokan 8 klnlik şebeke yakalandı OTOMOBİLLERDEN BÎRİ İSTANBUL'DA, BÎRt TOSYA'DA ELE GEÇTÎ, DİĞERLERİ ARANIYOR «Uçak verine trenlegitseydik şimdiye çoktan varmıştık Almanya'ya» fj v.« • •••: • . > /. / «Trenle ya da «tomobiMe fitgeydik şimdiye çoktan varmıştık Almanya'ya. % fünden beri Yeşilköyde uçak bekliyoruz. Çabuk gidelim diye çektifimiz rezilliğe bak. Hadi biz alısmışız sefilliğe, rezilliğe. Bu g£vnrlara da rezil olnyoroz. Sonra oralarda bize burun kıvınyorlar* Aynen böyle diyordu Stutgard'ın Heidenheim kasabasında Bosch fabrikasında çalışan Dursun Peker ve bu sözleriylr kendisiyle beraber aynı uçağı bekleyen bir 100 kadar işçi arkadaşının hislerine tercümar oluyordu. Dursun Peker aslında Yeşilköy'de «dile kolay» bir 48 saat geçirenlerin ne llkiydi, ne de sonuncusu olacaktı. Transi' yolcu (tlonunun pislikten rengini kaybetmiş parkeleri üzerine »erilmıs gazete kağıtiarı, vıs ki sişeleri ve Amerikan sigaraları arasında uyuyunlann SRyıları binleri buluyordu ve artık Yeşilköy'de en azından bîr 24 saat beklemek herkes için tfünyımn cn olagan hadiselerinden biri sayılıyordu. ıhtiyaca yetmezliği değildi. tşin orası ayrı ve artık yazıla çizile sakıza dönmüs bir konuydu. Uzun bekleyişlerin asıl sebebini Essen şehrinde maden iççiliği yapan Rıfat Güler şöyle açrtsladı: Izin zamanı gelince ağzı kalabalık açıkgöz Türkler, işçi yurtlarını dolduruyordu bilet kesmek için. Hepsi ayni şeyleri söylüyorlardı bu adamlann, «Bi z:m uçaklar tam zamanmda kalkar. tam zamamnda varır.» Ger çekten Istanbul'a nispeten rahat ve ancak birkaç saat geciKme ile seyahat yapan işçinin asıl macerası dönüşte başlıyordu. Zira dönüş parasını nasıl olsa peşin almış olan ftrma sahıbi iş adamının (!) gönlü. işçileri geri götürecek olan uçağı Almanya'dan boş kaldırmaya bir türlü razı olmuyordu. Bu da tam bizdeki dolmuş sistemi ile yapılıyor, bazan uçağın dolması için 24 saatten fazla müşteri aranıyordu. Bu gecikmej'e Yeşilköy havaalanmın berbat durumu eklenince Dıırsun Pekerlerin, Rıfat Gülerierin drami başlıyordu. Almanya ile İstanbul arasında otomobil kaçakçılığı yaptığt iddia edılen 8 kişilik bir şebeke Mali Polis İnterpol Grubu tarafmdan yakalanmıştır. Aralarında Hans Peter Müller ve Han3 Gunther adında iki Almacın da bulunduğu şebekenin.son bir ay içinde 10 otomobili Türkiye'ye soktuklan, bu otomobilleri de kişilerle otomobil komisyoncu» lanna sattıkları ortaya çıkarıl* îzmir'de yankesicilerle yaka l mıştır. ianan liseli bir öğrenciden son | Mali Polis'ten açıklandığına ra önceki akşam. Kabataş otogöre, bunrfan bir süre önce yine büs durağında yine yankesiciotomobil kaçakçılığından yakalerle çalıştığı söylenen Asuman lanan Hans Gunther, Adliyeye Güner adında bir kadın gözalverilmiş ve tutuklanarak cezatına alınmıştır. Yankesicileri evine gönderilmiştir. Polis, bu tanımadığını, onlarla bir parkta tutuklamadan sonra olayın detanıştığım söyliyen Asuman rinliklerine inmiş, şebekenin diGüner. «Tekirdağ'dan o akşam ğer adamlannı aramağa başlagelmiştim. tstanbul'daki bir kız mış ve yine Alman uyruklu arkadaşımı arıyordum. KabaHans Peter Müller'i Beyazıt'ta taş'ta parkta otumrken, yanıma bir otelde sahte pasaportlarla Cç kişi geldi. Konuştuk. Arkayakalamıştır Müller ifadesinde, daş olduk. Arad*an bir saat geçMetin Oğuz adında bir tercümeden polis bizi yakaladı Ken ; manla isbırliği yaptığını, getirdilerinin yankesici olduklarını digi otomobilleri Metin Oğuz a. bilmiyordum» demiştir , racılıâı ıl« ^attıSım hplirtmiştir. alıyorlar Yeni çıkmıştı.. Soruşturmayı yapan Asayiş Şubesi yankesicilik masası detektifleri ,«Sabıkalı yankesici olan Mehmet Çoktay 20 gün önce cezaevinden tahliye olunmuştu. Bazı olaylara adı karıştığı için kendisini arıyorduk Yanında Turgut Dikmen ile sabıkası olmayan Mehmet Sepiri olduğu halde Kabataş'ta yakaladık. Yanında bir de kadın ! vardı. Bu kadını da bazı yerlerde yem olarak kullandıklan veya çaldıkları paraları aktardıklarını tahmin ediyoruz» demişlerdir. Tekird'ağ'da oturan, annesinı 6 yaşında iken kaybeden ve babası tarafmdan da terkedildiğini söyliyen Asuman Güner'in i yankesiciler tarafmdan tuzağa j düsürülmüş olması ihtimali ü , zerinde de duran ilgilîler, «Yan I kesiciler yeni bir taktik uygu ' lamağa başladılar. Şimdi yanlarında bizce tanınmayan ve sabıkası olmayan kişileri ve bilhassa kadınları bulund\ıruyor I lar» demişlerdir. ' Diğerleri Müller in yakalannıası ve İtİ rafından sonra şebekenin diğer kolları olan Cemal Bektaş, Ibrahim Ulukaya, Mustafa Kul. Hasan Hüseyin Üşümüş ve Ibrahım Labernas da gözaltına alınmı.şlardu. Milyonlarca lira değerınde Opel. Mersedes. B.M.V. Ford ve Wolksvagen otomobille. rini yurda sokan şebekenin Almanya'dn da kolu bulunduğundan. Istanbu: Mali Polisi. durumu'lnterpol ile Alman polisine bildirmiştir. 8 kişilik şebekede, sahte pasaport. girış çıkış bel gesi düzenleyenler. aracılık. ter. cümanlık yapanlar için de ayrı sorusturma açılmıştır. Bu arad'a Trabzon çıkış gümrüğünde görevli olduğunu iddia eden Cemal Bektaş'ın otomobillerin çıkışma yardım ettisj belirtilmiştir. Kaçakçıların yurda soktuklan otomobillerrien hiri Istanbul'da. digeri Tosya'da e'a geçirilmiş ve el konulmuştur. Diger 8 aracın da yerlerinin tesbit olunduğu, bunların da bulunacağı ilgililerce açıklanmıştır. Kasım ayında deneme istihsaline başlayacak tesisler« lere ihraç edileceğini, 8 bin 801 da 105 milyon kilovat elektrık, tonun da iç piyasada, rafinerile TEK elektrik ?ebekesinden ve re ve ihtiyaç sahiplerine verila yılda 51 milyon ton su şirketiceğini, pirit konsantresinin azot miz tesisleri ile denizden ahn»3anayii ve Etibank'ın asit fa'ori caktır. kalarmda, sülfirik asidin azot sa435 kişi çahşacak nayii ve gübre fabrikalarmda bakırh piritin de gübre fabrikaıaTesislerde, 65 idareci, teknisyen nnda hullamlraak üzere şimdiden satış mukavelelerlne bağlan ve mühendis, 370 de işçi çalışacaktır. dığını bildirmiştir. Tesislerimizin yurt ekonomisi 1 milyar 460 milyon ne katkısı; yılda 500 milyon lirası döviz, 100 milyon lirası döKaradeniz Bakır İzabe tesislo viz ikamesi olmak üzere ortalari Genel Müdürü Kemal Noyan. ma 800 milyon lira klymetindt Samsunda kurulan tesis üniteleri ürün istihsalidır. Projenin rantabilitesi yüzde 20 olup. geri 8hakkmda şu bilgiyi vermiştir: «Samsunda kurulan ana ünı deme süıesi 6.1 yıldır.» (THA) CZIN BEKLEYİŞ Yeşilköy'deki uzun bekleyişlerin yorduğn bir yabancı hanım, oturdugn yerde uyumay» çalışırken. olduklarından» artık iyice haberdar olan işçilerin şikâyeti kontrolsuzluk, sahipsizlikti. Sivas'ın köylüğünden Rıza Süren' in bile gözü açılmıştı ve uçak beklerken şöyle konuşuyordu: «Bir kere artık aynı firma ile gelmeyiı Türkiye'ye. Eğer bu iş ele alınıp kontrol edilmezse, oçakla gelmeye de paydos deriz. Otomobille geliriz. O zaman gümrüklerde sıkıntı başlayacak. Buna da bir çare bulunmazsa gelmeviveririz. L'cunda öifim yok ya. Gerisini bizden döviz beklejenler düşiinsün.» Sebebi ne Bu ksrgaşalığa sebep sadecs Yeşilköy'ün küçüklüğü, ya da Ya gellnlr ya gelinmez? «Memleketin dövi» kaynakları