24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SATFA İKf sCUMHURİYET : 1 :23 Temmuı 1978 umhuriyet'e mektuplar ozitıf bilynlerde dünya çapında üh yapmış kadınların'sayısı, aym alanlardaki erkeklere «ranla çok daha azdır. Nitekim kimya alanında şimdiye kadar en büyiik bilim ödülü olan Nobel ödülünü kazanan 80 ki. sinin yalnız üçii kadmdır. Fizik alanında isc. 93 kisiden ancak iki Kadın bu ödüle hak Jtazanmnstır. Her "ne kadar Nobel Ödiilünü kazanmamıs olmalanna rajfmen, pozitif bilimlerde büyük başanya nlaşmıs .olan kadınlar \arsa da. hunların da sayıları çok sınıclıdvr. Pozitif bilimlerde dünya çapında bît üne ulas mamış olmalanna rafmen, kendi ülkelerinde tanınmıs birçoU kadmlar da vardıı. Nitekim bazı Batı ünh er«ite.lerinde fizik, kimva "ve tıp. alanlannda profesörluk pâyelerine kadar . yükselmis kadıniara da rastlanır; ancak bunlar konnmuzun disındadır. , P f •• • • : * •• « BÎIİMIERDE KADINLAR VE BİZ Pröf. Dr,. Muvaffak SE'YH.AN ' ' îstanbul* Üniversitesi Öğretirh Üyesi tür analizlerin\ başardjŞından, bn ödüle hak • kazanmıştı. • • t Madame Cnrie gi'bi kocasiyle ortaklasa, ama bu defa tıp alanında, PÎobel ödülünü ka. zanan Çekoslovak asıllı Gjerti' Cori, 194Tde dünyamn bn en büyük ödülüne l'âyık gö'rülmüstü. Prag'daki, Avrupa'nın, en eskr ünf\ersitelerinden olan mesbor Qırl Ümyersite • sinde, tıp öğrenimi yaparken, aynı yastaki Carl P. Cori ile evlendi. . Üniversiteyi bHirdikten iki yil fonra Birleştk Amerika'da Buffalo üniversitesinde bidkimyacı olarak çalışmağa basladıfar ve büyük basarılara ulaştılar. Gerti Cori, NoBel ödülünü aldıktan 1* yıl sonra, tedavis! nnkânsız bir hastalıktan en oL fnn çağında vakitsjz ol'arak öldüfü zaman, insanlık tarfhint, fiic blr saman nDutulmaya' ' cak bir ad bırakıyardu. Viyanah atom fizikçisi Liese Meitner de çafımızın en büyük kadın biltinlerindendir. Ünlfi, bilgin Otto Hahn ile nzun seneler bir. likte çalısmış, radyoaktiflik ve atom enerjisinin kazanılması üzerindeki metotlariyle adını bütün dünyaya duynrmnştu. Daha 1911'de Otto Hahn ile beraber, radvoarktif hir element olan Protaotininm'u kesfetmisti. Berlin Cni^ersitesinde prpfesör plan Liese Meitnef.'Mu. sevi asıllı oldujhından, Nazi rejiminden knr. tulmak için 1938'de Almanva'vı eizliee terke mecbur oldu ve Hollanda üzerinden tsveç'e citti. Isveç Bilim Akademisi üveliiine seçilen Liese Meitner, Stockholm Cniversitesinde u. zun yıllar büvük bir arastırma enstitüsünün baskanı idi. Havatının son senelerini tneiltere'de Cambridee'de «çiren Meitner. Iflss'de 90 yasında, uzun seneler birlikte çalıstıtı Otto Hahn'dan kısa bir süre sonra öldü Otto Hahn birkaç vıl önce \avınlanan anılannda. Liese Meitner'den uzun nzadıya bahseder. Alman\a'yı terke mecbur olan \e bn yüzden Hahn ile ortaklasa çalısmalarını vanda bırakan Li ese Meitner, Otto Hahn ile birlikte Nobel O. dulflnü alaraamıştı. Ama aldığı birçok ilmî pâyelerden.başka, 1955'te Alman fizik ve kimya cemiyetleri tarafmdan . ortaklasa ihdas edilen ve 25.000 mark ile bir altın madalyadan ibaret olan fizik • kimya tidülji de ilk de'fa kendtsine verildi. ,, New Tork'ta Colnmbia Üniversitesi fizik profesörlerinden Çinli ka'dın fiıikçi Chien Shinng Wn daalanında ün yapmıs büyâk bilşrinlerden birisidir. 1958'de meshnr Princeton Üniversitesi kendisine fahri seref doktorası (Hcnoris Cansa) tevcilt ederken, Rektör ona «Denel fiziRte dünyamn en önde gelen kadı. ' n ı » diye hitap etmisti. SağhkKoleji mezunları yüksek öğrenim yapabtlmeli duvum ürkiye'de cumhnrijretln, ilâoına kadar, pozitif bflimler öğrenimi yapan kadınla, rın gayısı çok sınırlı idi. Cumhuriyetin ilk senelerinde de dnrıımda Tazla bir değisiklik olmamıstır. Ancak Büyük Atatürk'ün 19^3 ünıversite reformundan sonfa dururri değismistir.' Batı üniversitelerinde &ğrenimlerini ,tamam • layan kadın öğrenciler de o vıllar&a Türkive' yp dönmeie baslamıslardı. tlk geleıtlerden •Sorbonne ÜnrvFrsitesinde doktora'inı vapan kimyacı Remıiye Hisar, Hamburg üniversitesiride kimya doktorn olan Saffer Rıza Alpar ve Fransa'da öjrenimini tamamlavan aströ. nom Nüzhet Göhdoian. tstanbnl Cnîversitelinde ünlü Batılı profeSörleTden kimvacv Fritz Arndt \e astronom Finlev Frenndircb'in vamnda zörtv aldılar. O vıllarda tütanbnl Üniversitesinin Tıp ve F«n Fakfllfelerînde. üniversite reformn çerçevesinde Retirilen, dün^a çapında ünlfl profesörler \*ardı. Vakıa Fen ve • Tıp Fakültelerindeki kadın Sjfcetim firelerinin sayısı o zamanlar daha çok sınırlr U'eİer.Se, fçn ve tıp ötrenimi vapan kızlarfmızin sa»ısı, her vıl fitgide artıyordn. 1955'te tstanb.t»l Fen Fakülteslnde kadın profesörlerin sâvısı* ancak 4 idi. O zaman hu miktar' mevçut pro r fesörlerin \üzde 15'i rivartndavken. bnefin avnı fakültedeki kadın nSrrtim üjt'elerinin »avısı ile erkek öiretim üve1,erinin»s»vjsı ben^en hetnen basabastır. ve çorömi^e töre bn oran \akında. fcadın öğrejim,.üyelerinin lebine değisecektir. * »'iı.'.m. • •'•.* >•>.., Fizik ve kimya alanında en büyük nft sahibi kadın, hiç süphesiz Madame. Cnrie'dir. Simdıve kadar hiç bir kadın bilgin Madame " Curie kadar söhrete \ılaşamaıruştır. Aslen P o ' lonyalı olan bn büvük bilçin, 7 Kasım 186Tde Varso\a'da doğmustnr. Bir lise fen dersleri öğretmeni olan Sklodowska'nın kızıdır. tlk, orta \e lise tahsilini Varsova'da yapan, ancak kendi ülkesinde yüksek öğrenira imkânını bu.lamayan o zamanki adiyle >Tar)a Sklod6wska, Fransızca biIdiÇinden, ve Parîs'teki iinlii Sorbonne Üniversitesinde kadınlara pozitif bilimlerde öSrenim imkânı verildiğinden, Paris'e gelir. Paris'e gelmesînin daha birçok nedenleri vardır. Bir kere Fransızlaruı Polonyalılara karsı sempatHrri vardır: bıından basks birçok Batı nniversitelerinde kadınlann fen bilimlerini tahsile imkân voktnr. Hattâ o zamanlar Ingiltere'de bile, kadınlann tıp ögrenimine izin verilmedifinden, doktor olmak isleyen Ingiliz kadınlan, öjjrenimleri için Paris'e relirlerdi. Bu ögrenimi sırasında. tanmmıs bir profesör olan Pierre Curie ile tanı. san ve 1893'te onunla evlenen Marja Sklodowska. kocasının 1906da Paris sokaklarında bir kaza sonucundaki ölümüne kadar. onunla birlikte çalısır. Bn süre içerisinde radvoaktif elementlerden Radvıjm ve Polonvnm'u bularak 1903'te Profesör Henri Antonie Becquerel ile ortaklasa, Nobel Fizik ödnliımı ka. zanırlar. Pierre Curie'nin dramatik ölümü Marie Curie'yi çok sarsar. saf bir halde izole ederek bn elementin ö'zelliklerini tâyin eder. Bn basarısından ötfirü 1911'de tek başına Nobel Kirma ödülünü kazanır. Badynm'un saf bir balde elde edilmesi büyük bir maharete ihtiyaç gösterir. Zira 1000 kilo Pechblend'den ancak, a da bir aksilik olmazsa, 300 400 miliçrarn saf Radyum elde edilir. Nobel Ödülünün ta'rihinde sadece bir kisi, hem fizik ve hem de kimya ödülunü.kazanmağa muvaffak olmuştur ki, o da Madsme Curie'dir. Gene ilk defa bir kadın. Sorbonne Üniversitesinde fizik profesörlüğüne getirilmistir. Bu kadın. kooasjnın öKirnn üzerine bosalan fizik kürsüsüne çetîrUen, Madame Curie'dir. Madame Curie'uin kızı trene de, an. nesinin arastırmalarına karsı büyük bir ilgi duvmustu. Annesinin volnnu ızleyen ve kocası F. Joliot ile birlikte çalısan Irene de, yeni radyoaktif elementleri buluslarından, 1935"te esiyle ortaklasa, Nobel Kimya ödülünü aldılar. Ancak Madame Curie çocuklannın bu büyük basarılarını göremedi. 4 Temmuz 1934' te tsviçre'de Sancellemoz kasabasında bir sanatoryumda. 6? yasında iken »Idü. T Baska söhretler bir kadın bilşrin de. Maria GoeppertMayer' dir. Alman asıllı olan Maria GoeppertMayer 1963'te H. D. Jensen ve E. P. AVinçer ile ortaklasa Nobel Fizik ödülünü, bu ödülün tarihinde ikinci kadın olarak Madame Curie' den tam 64 vıl sonra kazandı. Oxford Üniversitesi Kiıma Profesörü Dorothv CrowfootHedçkin de Alman hemcinsinden bir vıl sonra 1964'te Nobel Kimya ödülünü kazanan üçüncü ve simdiki halde sonuncu kadın bilgindir. Kendisi X ısınları tek. niği ile Snemli biyokimvasal bilesiklerin striıkdı gene Maria A dame Cnrie gibiolan, fakat söhreti Mayayçın olraayan büyük Araştırmalar teselii kayııctifi oltır ncak kendisi en bihük tcselli>i, koca. si\le birlikte basladıkları arastırmalarını sürdurmekte bulur. 1910da Ttad\um elementini, Pechblend adındaki bir mineralden Sonıtç ö\le bir duruma, Batı ünıversitelerinın benzeri fakülteleriıun hiç birisinde rastlanmaz. Türk kadınlarının pozitif .bilimlere karsı olan bu ilgilerinin. ileride içlerinden b'u alanda, mıllrtlerarası ün yapacakların çıkacağmın bir bellrtisi olduğnnu umit etmek, fazla bir mmserlik olmasa eerektir. B <. S.on vıllarda Teformcu bir goruşle hareket'etmeğe baçlajan üniversıte ve yüksek okullanmızın lise dengı temel meslekı eğıtıru veren muhtehf branşlardaki meblek okulu ^nezunlannı diğer klasik hse meztmları gibi bünyelenne almağa baslamıs ojnjaları, jAllar yılı ozletîıı âuyulmuş, ezikliğl Hissedilmiş bır konudur. , . , " Üniverjıte kapılannın me&leıc okulu rpezunlarına aralanması eğitim re/ormunda' fcır asama sayılmalıdır. Ancak böyle bır reforrn uygulamjasında soâ>âl Herkesm bıldıgı gibi parklar. âdaLerin e'sulık. llltesı. asla îhDunyanm mal" edıltnemehdif Bırkaç yıl halka açık yerlerdır gın? çirr suregelen tatbıkât* •esitlık birçok vennde parklara ilkesınin. gözden uzak tutılldu. ten para bile alınmaz Asıl beljrtmek lstedjğım hu ğu lianaatini juyanelrrmaktadır GençBu kpnuda ilk adımr atan Orta sus şudur: Ankaradakı ban Doğu Teknifc OnıversiteEİ muh» Uk Parkinda," çofunlukla telıf bolumleri ı^ın açtfğı girı^ kalar tarafmdan reklâm vesılesi olsun dıye hedrje eclilmiş sınavına; lise, öğretmen okulu dofrutıcarçt bsesl ve sanat en«tı»ü«ü bankolar vardır Daha mezunlarfnı alırken, tou oVullir . su vardı Fakat her' ' nedense, gıbı oğrenirtftveren (bir.vılda*" bunlann Pşcrk MudÜrlügunce • • • • • >' «görüleo .lüzum üzenne.» ve ,scv * ha 'da .fazlal'.ortaokuja dayall dbrt yıUık bir okül'olan.sa^lık zümoıia'tarrtir've Böyatmals bar •haneşiyle hemen' tamamen \ka1 koleji mezunlan unutulmus.tur soşesme ' Orta Dbâu Teknik, Ün'ıversites) dınleiıiı,' parkınr bir buriu ihmal .ettiSı gıhı, jillar •gehşıgCzel yığıldıgı ve haİKin ci dğ once^ Utânbul Üniversitesi Tıp tyrab'üecegj bir yer kalmadığı Paluıltes/nin oncıîluk vapıp 6ir dıkkati ç«kjaektedir Tabıi busure ratbikattan "«onra. atırran ^i 111 sonucu zıyaretçilefın çoverimll sonuçlar dikkate »lın gunluğu ya, ayakta kalmai vemivarak.'uvgulamarian vazge'çl «gazmolarda dınlenmek» zotıgı bır kontenjan\mevzuonu da. runlugu'nda b'ulunmaktadır'.ar Vatandas ojarak soruycrra ve ele almakta favda mütalâa «tmekteviz Mezkur fakülte. sag ilgılı meroılenn dıkkatlne su nuvoruz: Vatandaşlar ille de lık kolAii mezunlarından li*e parkraki gazmolarda omrtulup fark ımtıha'nlarını vererek diplüzumsuz yere para harcanıağa loma almış olanlara. her yıl beş nasıl zorlarur? Bu ovun hıçrjır kişilik kontenjtn'avırmakta "îdi •yetki organının gözüne çarpBu kontenıandan vararlarimış, rnaz mı' Npder' Bir nkuyucu birçok hekım dış tabıbl. fesk» saSlık memurul cahs.mala.nni ba<=arivle sürriurmektedirler Genclik parkında ovnanan komedi A UNDEN UNF Ziya Gökalp ve Nasıeddin Hoca illi Eğıtim "Bakam Saym Prof. Sabahatün Ö^be<, Bursa'da okul müdüde.'" i'e yaptlğı oır toplanüda, «Öğıeüncnlcr Atatürk'ü, Atatürkçuiağü tam olarak bilmiyorlar. Bu da oğvetmenlerin okumamasmdan 1leri gelivor» demış. N tiiiıiiıl ııiiisiilliişiiıı Afatilrli likçı>, ayduılarda «İlercı», koylerd« «Kumandan» olarak kaldı. Oysa TUrk haikı Mustaia Kemal'e •Gazi Baba» demekle O'nu «Devlet Baba> büinci ile özdeş hale ge tirmek istiyordu. Atatürk Gerçeğı nin bu yanı hiç işlenmedi. Aydın. 1ar, layik vedevrimci Mustata Kemal'i kitlelere aîıla.tacak bJgıji. aracı, yöntemı ^ehştıremedller Böylece Atatürk bilgı ve düşünce alanmdan duygu ve 2<jnul al?nma kaydınldı. Bu, giderek Ataturk'ün tutucu çevrelerde «Din ve gelenek düşraanı», ideoıoglar cephesinde ise, •Burjuva nydını burjuva devrimcisı» olarak tanıtılma sma ortam hazırladı tğ'timsiz kıt leler Atatürk Gerçeğj'nden uzaklaşıldığını gönince O'nu masaIU=; tırmakta* gecikmedi. 27 Mayıs ve 12.Mart müdanalelen masallaşan Atatürk'ten gerçek Atatürk'e donüş içm yapılmışür . Bu arada şu acı eerçeğı belırtelına: Taşrada clddı ofcuyanların sayısı 35'ı geçmıyor ükumak bır ıhtiyag kabul edllrmyor. Kıtap hâlâ gereksız, nâlâ ne ışe yaıadığı sorulan bır araç durumundadır. Bır Uın ea büyük yonetıcısı kitabı köye geretesız Duidugunu soyleyecek kadar çağdaşlaşma. kulturleşme koşulundan haberslz gorunebıüyor Bır ılın pulli eğitim sarumlusu, Oünya Kıtap Yılı"nda köye kıtap gonderme ışlemını keyfı bu anlayış la etkısız kılabılıyor eğnınüeşmeyı kultürlaşmeyi kıtaba bağlamıyor Oğretmen, Atatürt'ü, Atatürk çulugu bılnuyor. Çunkü okumuyor. Oıvelırn ta doğrudur. Ama büdıklerını. okuduklarını zannettiiüerımız ıl yonetıcılerı Mılü Eğitim sürumluları Atatürk' ün bır ile çeldıgını bılmeyecek kadar çevre bılgısınden voksun gorunürlerse «Ataturb'un uğrak yerlere gelışmı rastlantüara bağ larlarsa gerıve ne kalır? ıja bılınnjECtığı, ona aıt. yuzej'de kaldıgı için Matuik'çulük kavrâmı gereg^ Ribi açıklanamıyor, kıttelerce anlaşılır dururha getırılemıyor. Oysa Ata j türk'ü herkesçe anlaşılır. h?ı verde, her ışte yaşanrr hais getırmek. O'nu Yeni Türkıye'nm hayati ve uslubu kılmak gerekır. Atatürk'çüde kafa namüsu, çalışma ahlâki ve yurt sevgısı, yaşama ılkesı olmalıdır. Buna ne kadar ıhtıyacımız var. Nazif KARAÇAM öğretmen Kırklarelı Boyle blr uygulamahın veniden ele alınma'inda. temel ttp eğitimt görmüş sağlık koleji mezunlarımn, lıse mezunlarına na7aran. tıp dalınrfaki fakulte ve yüksek okullarda daha vararlı ve ba^arılı olacaklan da dikkate ahnarak. Tıp. Dişçllik, Eczacılık Kimva ve SaBiık Mu• hçndıslıği SsŞrenımı veren fakulte ve yüksek okullarda kontenian ayrılması, mesleğine Cyuk^elme ımlcâm olmadığı için) küskün olan bir zümreyl, so«. val adaletin eşıtlik Ilkesi çerçevesinde toplumumuza kazan. dırmak yararlı bir ls olacaktır. , Belediyenin açıklaması 1921'te Türk düsünce hayatını öksüz bırakıp giden Z n a Gökalp'in bir okul defterine kendi el yazısiyle yazmış olduğu küçücük bir kitabı Diyarbakır Tıp Fakültesi Gögüs Hastahk. ları öğretim görevlisı Dr. Selâhattin Yazıcıoğln bastırarak, O eserciği kavbolmaktan kurtarmıs ve milli kütuphanemize armagan etmistir. Gökalp'in bn küçük escri önce halk klasik. leri hakkında bilgi \ermekte, sonra jda Naşreddin Hoca'yı tahlil «tmektedir. Ziya Gökalp'in bu eşeri, o tarihte miUetvekili olan Velet Çelebi'ye gönderilmiş, o da, Sayın Profesör Feridnn Nafiz t'zlnk'a vermistir. Sayın Czluk ise, bu defteri, sevdiği talebesi Dr. Selâhattin Yazıcıoğlu'va 196" Mavısında hediye etmis, böylelikle o yazılar kaybolmaktan knrtulduğu gibi, Sajın Doktorun himmetiyle günısığına da kavusmustnr ! Ufak bir kitap haline gclen bn defterdeki bir nottan da anlaşılıyor ki, Ziya Gökalp; gene halk klasiklerinden Köroglu'nu manzum olaTak yazmıs \e hazırlamıştır. Ne var ki, rahmetlinin \erdiği bn habere ragmen, manzum Köroğln ortada yoktur. Bunu biien, elinde tutan varsa ya yayuılasın, yahnt yayınlanmasını temin edecek bir yere versin ! Gdkalp, kitapçığının başında halk klasikleri hakkında bilgi vermektedir. Bu klasik eserler kreisel rnhtan ziyade top. lumsal rnhnn ürünleridir. Örneğin eski Tunanlüarda klasik uygarlığın ilk eserleri halkın bagrından gelen eserlerdir. Bu eserler âğızdan ağza yüzyıllar bovn nakledilmis ve blr gün Homer tarafmdan yazı ile tesbit edilraistir. Gökalp'e göre Fir. devsî de, Vtrjil de bu görevi yerine gctirmislerdir. Halk klasikleri nin doğumunda taribin tanıdıği müellifler oldnğu gibi, tarihin tanımadıkJarıda vardır. Meselâ Dede Korkut kitabı. nin müellifi hâlâ bilinmemektedir. Kdroğiu, Âsık Garip, Şab Ismail gibi klasik halk eserleri de ba sınıfa dabildir. Büyük kıymetler, halk klasiklerinin, düsüncelerini, halk sanatkârına bağlamakla da görevlerini tamamlarlar.. Meselâ \e\vt Çelebi Efendinin, Naşreddin Hoca'mn nekre'gu'luklarmı toplamakla yaptıgi gibi. Son zamanlarda, Naşreddin Hocavı fikirleriyle felsefesiyle ayakta tutacak 3eni birçok kitap çıktı. Bunların arasında Grdoğan Takmakçıoğlu'nan eserini zikredebilirız. Erdoğan Tokmakçıoğlu bem fıkralan toplamıs, hem de çok ge. nis ve sabırlı bir* arastırma ile Gökalp'in yapılmasım temenni ettiği görevi bir Türk aydını olarak yerine getirmis \e Hoca hakkında bilimsel bir incelemeyi de kitabının basına eklemistir. Ziya Gökalp, Naşreddin Hoca'mn zekâsım, mizahtan farklı olan ve içinde gizli bir felsefe tasıyan nekregulufunu, onun felsefesini. metafizik görüsünü, ahlâki scciyesinl, aile hakkındaki düsüncesini ve aile ahlâki telâkkisinı. siyasal ahlâki hak. kındaki görüslerini, kısa misallerle bu kitapta ele almıs ve sosyolog gözüyle tahlil etmistir. *#* Dr. 'Selâhattin Yazıcıoglu'na ve bn krtabın basılmasmda himmeti geçen Hayati Avsar'a tesekkür etmeliyiz. Çünkü onlar blzi, hem Ziya Gökalp'in bu konudaki düşüncelerine yak. laştırdüar, hem de büyük dâhi Naşreddin Hoca'yı, kuşaklardan knşaklara nakleden, Velet Çelebi. Koprülü Fuat, Ahmet Kutsi Tecer gibi bilim adamlarımızla bu isin mizah tarafını halka nzatmak isteyen yüzlerce yazardan bonra, Etdoğan Tokmakçıoğlu gibi incelemeler yapaıv yazarların eserlerine de bilîmsel açıdan değer kazandırdılar... Sayın Millî Eğ/om Bakanı öğretmenleri üç noktadan ele^tirmektedir. Birıncisı Atatürk'ü. ıkincisi AtaturkciJlüğu bilmemek. uçüncösu okumaımk... Ataturk'un, «Yeni nesil s.;ın eserinjz olacak» dediği Türk öğrefcneni Atatürk'ü, Atatüıkçülüğü bılmemek, okumamakla ' k^nanıycrsa, bu ktnâmayı Milii Eğitim Bakanı yapıyorsa ortada bir Rz^cek . var demektir. ^. •. •. . Eski bir Yunan bilgeâi. «Gercek ten kaçan müoîzeye sarıhr» dcr. Bız ulus olarak tnucizecTen gerçeğe Mustafa Kemal ile geldjk Tekıar mucizeye yöneîmek MiıSUıfa Kemal Gerçeği'riden uzaklasmak. Alatürk'ü naasallaştınnakla olur Nedir Mustafa Kemal Gerçeğı0 O'ny biz yarattığımız haîde Batıîı lar, igeri kalrnış Asya ve Afrika ul keleri O'nu .bjzd'en rtaha iyi b'li. yorlar. Atatürk'ö, A.ta(ürkçülüğü bilme mek, AtatîTrk'ü masailn^t.rtipk layik düşunceli eğittlmlş k>fa!arın •Mustafa Kemal Gerçcği«ni anlat mamalarmın bir sohucndur. Atatürk Rönesansı. refotmu. hümaniz ması en çok layik eğitim uygvılimaayle anlaşıhr duruma gelecpğ. bir dönemde tartışma konuMi edil meye başlandı. Mustafa K^mal, fıkir ve düşüncelerinden annmıs olarak duygu alanında cücünü ha yatiyetini yitirmeye bırakıldı. Bo> lece ortaya «10 Kasım Atatürkçülu ğu» çıktı. Bundan sonra Ataturk, yıllar yılı kronolpiîk sırsds yazıh bilgılerle vorudM»nrnidan, somutlaştınlmacîan anla4ı!mays ça hsıldı.. Atarürk'ürr' kafâla'da. f:kir ve eylemlerde fle''isen ve gelişen kosulla'rda açık ve se çık gostermek gerekirken bu yapılmadı Tersme. Atatürl; gerçeği yüksek Aüzeyde akaıîeraik bügi karakteri kazandı Or'a tabaka okumuşlanndâ «Yenilikcı.» halkta ise, «Kurtulus Savaşı K.«hramanı> alarak göründü. Devr'nıcı ve halk çı Atatürk vüzevde. yoruır.suz kaldf tatürk'ün agker yönü snlatıhr. ken Cumhuriyetçi, H^llıçı, DP\ rimçi ve Layik vönüne aâırlık \"erilmemesi Atatürk aleyhtarı tutucu ve aşın solcu çevrelerde ideolojik fikir reçeteieri yazıîm3 sma veslle oldu. Oysa Atatürkçüluğü içeren kavramlap açtldanme lıydı. Çağdaşlsşmanın n»^ demek olduğu somut olarak ortaya konmalıydı. «Yenici». «İlerici» ve «Devrimci Mustafa. KjemaK kitlele re anlaşıhr. bir dille anlatılmalıy6ı. Bu yapılmadı Ulusal ülkelere, Atatürk'e 'bakış açısf dar tutuldu Atatürk. kenUerde «yeni Gazetenızın 20 61973 tarıhH rmshasında yayınlanan <Sular Maresının ımHyaz tamdıgı ~ J de» başlıkit yazı ilgllıler tarafmdan incelenmıştır «AnBdolu yakasına venlen su fhtiyâCJ karsılamadığından mttnavebe usuH> ile su venlmekte ve yüksek verlenn su a!masına çalışılmaktadır Bınanın bulunduğu Oölgeye gun aşın su verllmekte clup suyun bahçe zemininde skrnası sağlantrmktadır Yazada soz konusu şabsın hâlen Sular tdaresi tle bir Uişiği bulunmamaktadır.» Bileilerinizl ve gazetenizde Doian TALATMAN jrayınlanmasına müsasdelerinızd Yenişehir Saglık Koleji ' rica. ed,erlm Saygılarımla •Eskı :Müdür Yardımcısı ' tstanbul Belediyesi TARTIŞMA Uk ve retap y<ırdtdbılmek'ıçın, gerek mem'lelcetİBr, mılletler içinde, g«rek. mılletler devletıer arasıcda dostlukları ımkânın son sınırına kadar gerçekleştırmekten, duşmanlıkları tamamen yoketmiye çalışmaktan başka bır yol olmadığı ortadadır. Bayram Fikri İNCECtKOGLtJ (Karaköy İst.) İstanbul Vjiüyeti Daimi EncürnşniadBn ' Y.Sü. Müdüriüğünde 1962 yılı Imalâtı Chevrolet marka kamyon ve pikaplama lüzumhı 29 kalem yedek parçanın 13250 lira çevresınde alımı' 8 Aguştos 1972 Salı srünü saat 15 de Sultanahmet Yerebatan Caddesındekl ö ı e l tdare • binasmda toplanan Daiml Encümende açık ekşiltme suretîyte satın alınataktır 'tjk teminatı#993 Itradır Şaftnamesi Y.S.E Müdürluğünden alınacaktır. tstekinerin tlk teminat makhuz veya mektubu .1972 vüı Ticaret Odası vesîkası yanlannda olduğu halde alım günü saat 15. te'Dairnl Erlcümende bulunmalan lâzamdır. ' ' (Basın: 18636/5301) Doğnı İyi Güzel a>m Cıhat Baban, 14 Temmuz tarıhlı Cumhunyet'te çıkan «Patrık meselesı» baslıklı yazısında Turk Yunen dostluğunun gereklilığmden soz eoiyor ve «Türkiye'de hiç bır fert yoktur ki, Türk Yunan dostluk ve ısbırlığınrn faydasma ınanmamış olsun» dıyot. ' Oysa. Atatürk'tin «Yurtta barıs, dünyada barıs» özdeyışırı Anayasanm temel ılkesı yapmıs bülunan Türk mılletı, yalnız Türk • Yunan dostluğunun faydasma değil; bu dünya durrfukça birbirlerivle ıster istemez iliskiler kurup vasamak zorunda olan bütün ınsanlar ve ınsan toplulukları arasında dostluk yaratan dostlukları gehş^ıren eylemlerden daha doğru, daha ivi, daha guzel bır sey olmadığına mandığı gıbı, yeryüzunde. ınsanlar âlemınde en a2 haksızhk yapıhp nefret. kin, düşmanlık yaratılmasından cîaha vanlış, daha kötü ve daha zarar'ı bır şey olmadığını da açık ve kesm olarak bilmektedir. demek lâzım... S İdarî reform ve Vaiiler TÜRK HAVA YOLLARl ANO1SÎM ORTAKLIĞI 1 Ortaklığlrruz tşletme Müdürlügü lhtiyacı tçln bir adet 75x105 cro srenaj makinası ile 1 adet emisyon kaplama makinası turnet ve 1 adet pünomatik kontak şasi makinası satm alınacaktır 2 İhalesi kanalı zarfla teklıf almak suretıyle 11.8.1972 saat 15 te Teknik tkmal Müdürlüğü Yesılköv'de toplanacak THY Satınalma Komısvonunda yapılacaktır 3 Satın almacak makmalara aıt tahminı bedel ve geçici teminat: Tahmini Geçicl CtNSt Wktar Bedel Tl. Teminat Tl. Grenaj makinası 1 Emısyon kaplama makinası turnet 1 Pünomatik kontak şasi 1 15.00000 15.000 00 12 000.00 ' 750 00 750.00 600.00 C A umhurıyet'te yer alan haberler ve okur mektuplan arasında Sayın tçışlerı Bakanımızın ıdarî reform konusundaki çahşmala'ra ruz eenldiğını öğreniyor, bazı görüslerfn öne süruldüğünü' okuyorua Acı gerçeğın ortadan kaldıniması ıçıa gerçek olaylara dayanan blr gdrüşümüzü Sayın Içışlert Bakanımızla, reform yasasının hazır'ayıcılarma sunmağı vararlı bulduk. Bır Uler kanunu »ardır; 5442 sayıh. Bu kanunun pekçok maadeleri gerçekten taralsız. dürüst. ıvi niyetle uygulandığında kimsenin şikâyetçı olmastna^ ko'ü bır ortamıa varatılmasına yol açtlmaz. Ne var kl Türkıye'ml?de «torpll» sayesınde valıîık makanıına geienler kanunun va lılere verdı&ı oldukça ç«k genış yetkivı tsabetsız kuUanmakta. ilın türn görevlilertnı vatandaşları huzursuz etmektedır. Btr vali aynJ zatnanda türn daıreleı mUdurlüğünü de elıne almakta ya da dalkavukluk etraeyen daıre müdüninup tum yetltısîni elıne ahnakta o daıre müdürünün klşiUgl ile oyntjmaK tadır Dairp' müdürünün en hak lı ısabetli tekimnı bfle reddJtmekte. o daıre fnüdürünü mensuplan karşısmda oofe miçuk dusurmektedıt tdarl reforra vapılırken daıte müdürlerine vetö verUmeıı fcv; Süıkierl değerlendinlmelidıı •Abdullab CELtR *• Sonuç Insanımızı, toplumumuzu Atatiırk'çü dünya goruşü' içinde egıt mek zorundayız: Atatürkçtıüğıı Atatürk'ü hilmeis t!ke|eruu sa%iınrrl^k de.vnmlennı gehştırmek bırevsel" ve topiumsaı tutum ve davranışı Oağdaş bılgıler ışığı altmda bıçımlendırmek gerefcmektedir BURÜD AUtürk İslanbul Devlet Kohservatuarı Müdürlağünden ETİLER Halen Pıyano, Yayh Sazlar, Şan ve Bale daflarındş oğre• tim >apan Konservatuvanmua gunduzlü oğrenci kayıt've kabul işleroı 1 3 1 Ağustos 1972 tarihlen arasında yâpılaçaktır. Fa7İa bılgi Konservatuvarımızdan alınabılir. Bınlerce yıllık tanhsel gözlein lere da\anan bu tamamen obiektif, akılcı ve praşmatik gerçeğın butun insanlar, özellikle toplurrılan aklen. fikren. ahlâ. ken veiistirroek, avdrnlatmak ve fıilen yönetmek'ödev ve gorevlerini üzerleYine almış bulunan bfitün Ugili ve sprurolular tarafmdan.açık ve kesin "olarak bi' lınmesirti ve hiç unutulmama«ınr cand|an gonülden diledi^mizi rfe h'er gün tekrarlaniplıyız... Zira vurtta ve dünyada devamlı ve sarsılmaz bir huzur. güven • 4 Bu geçıcı teminat ortaklığımızın Iş flankası Galata Şı> besindekı 3337 No. lu hesabına vatırılacaktır 5 İhale ile ilgilı teknık ve idarl sartnameler Teknik Ikmal Müdürlüğü Yeşilköy adreslnden temın edilebilir 6 İstekliler tekHf mektuplanm 11^.1972 farlhinde saat 15 e kadar THY AO Teknik İkmâl Müdürlüğü Yeşılköy'de toplanacak Satınalma Komısvonu Baskanlığına tevdi etmelen lâzımdır Postada vâki ggcıkmeler kabul edılmez. 7 Ortaklıgımı? 2490 sayılı Artırma ve Eksiltrrie Kanununa tabi değıldir. (Basın: 18878/5305) DENİZClLlK BANKAS1 T.A.O. GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN: Ortaktığımıza bağlı îzmir'deki Alaybey Tersanesine kalifiye teknik eleman yetiştirmek amacı ile: (Easm; 18P68/5295) SATILIK LÜKS DAİRELER «Küçük Çamlıca'Oa kalonferlı, gomme banyolu lüks daireler sahıbi elıyle çok acele satılıktır.» ' AltmbakKal durağı Tatlı Sok. Acıbadem • Kadıköy. Tel: 22 *3 93 23 22 71 Cumhuriyet 5299 MİLLİ VARLIÛINI KORUMA V E ÎDAME H A V  KUVVETLERİNİ yÜÇLENOİRMEKLE MÜMKÜNOÜR .,,<uo."> '" NIMBÜS Sosvol Sigortoior Kuruimı Senet MiidOrtiiğiJnden Sağlık Tesislerimiz Tfbbl Âlet ve Cihailan ile Araç ve gereçlerinin ve keza fennl ve sıhhi tesisatın tâmir. bakım, monte vesairenîn gereğı gibi yürütümünü teminen. Ankara'da bir Merkez Bakım ve OnariTn Atölyesi tesekkül ettirilecektır AtöVyenin yetkı ve sorumluluğunu deruhte etmek ve sözleşme ile efizip ve tatmin ediçi âzaml ücret verilmek mretiyle bir adet Basmühendis alınacaktır. Atanacak Basmühendistn. 1 Öncelikle Elektronik" değiUe. Hektrik branşından Yüksek Mühendis veya Mühendis olrtası. 2 Tıbbî ve EHektronlk cihazlarla ilgiU olarak özel ve resml teşekküllerde asgari 5 yıl çalışmış olması, 3 Tıbbl âlet ve cihazlarla sair. araçve gereçler hakkmda kitap, katolog. şems ve prosi3ekrüsleri okujnjf) anlamaya yeterli darecede Fraıîsızea, tngilizce ^eys Almanca dillerinden birine sahıpolması, gerekmektedir. ^ * tstekUlerin 5.91972 günu saat U.OO'djen evvel Genel Müdürlük Personel Müdürlüğüne öncelikle mürecaatlannı postalamalan/ aynı yer, gün ve saatte de gerekll deenmeye tâbi tutulmak üzre bizatihl kcndilerinin hazır bulunmalan rlca oıunur. (Basın: 18447 • A 11570/52«r'i Denizcilik Bankası Gemi Yapı Sanat EnstitüsU 1. sınıfma ortaokulu bitirenler arasından seçme imtihanı ile öğrenci alınacaktır. ' 1 Okul gündüzlüdür Her çeşıt gıyım eşyası tle ders araçlan öğle vemekleri ve harçlıklan Okulca venlır 2 Okulu bitirenler mecburl hızmetJe vükümlüdürler. Bu nedenle 31 Aguştos 1972 tarihinde Ortaokul programlarma göre TÜRKCE ve MATEMATtK derslenndcn vazıli olarak vapıtscak seçme Imtlhanian 11e saglık muavpnplprtni kazananlann VPlfiret bakkını ta$ivan velilerinden Notpriikçe düzenlenecek .müteselMl kefilli bir taahhiitname alınır S Seçme tmtihanlannı kazananlar okuru Oıfırdıkten jonra mecburl Mzmetlerint tzmlr'dekı Alavbev tersanesinde JrapacaMardır 4 Aday kavriıns başlanmıstır 17 vaşıru geçmemlş ve Ortaokulu bftirdikten sonra L!se Sanat Enstitüsü vada bunlar» denk bir okulrte okıımuslarss sımflannı geçmiş olanlar arasından tstekHİPrfn 28 Agustos 197? eünfine kadar: • a) Tah«il feeİBe«îl bi Nüfus Ikametsâh ve karmn ası Kâgıtlanvle c) 6 adet vesikahk fotograflannı • eklivecpklerl b'lT dilekçe İle dognırlar rtogruvs Ka<=ımpaşa'da HaHc Ter«MPP«l lclnde btılunan DpnizrfHk Bankası Geml YaDi Tekni<!ven Oknlu TO Sanat EnsHtü«m vr)M»r)1)Minp basvur mnlan gerekir Posta ile vapılacak mHmrafltisT dikkat* alın ' & ^ V / A\ X >,,**& A y, m/ i'tt
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear