26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA İKİ: sCTMHUPtTET: 27 Mart 1972 konu tartışılabilir. Ama madem ki bir Orman Bakanlıgı knrulmnstur, o halde bn tartıımayı bir tarafa bırakarak, evvelâ bu Bakanlıçın bir teşebbüsüne değinelim. Sonra da ormanın hikâyesine yönelelimBahis konnso tesebbfix, Orman Bakanlıjhmn, bir orman mahsolleri endüstrisi knrmatc kararıdır. Bu önemli bir karardır. Czerinde durulmaya değer. Orman Mahsulleri Endüstrisi, yahııt kısa adı ile OREN. bir iktlsadî devlet teşekkülfi olacaktır. İktisadî devlet tesekkülü dcmek, sermayesinin tomamı veya yarısından fazlası devlete ait olan isletnıeler deraektir. Bu tesekküllerin karakteristik vasfı, işletme faaliyet ve aeticelerinin, devletin yüksek denetimine tibi olmasıdır. Gerçi devlet, «.İM'Tİ astnayan sermare nispetlerivle de özel teşebbüsle iştirakler knrabilir. Bunların, bilânçolarının tasdiki suretivle isletmelerin ibrâsı moameleleri de, matlak olarak şart değildir. Bu istiraklerin dnmmu, istirak sahibi teşekküllerin umumi dnrumn irinde mfitalaa olunabilir. Bazan da devletsn iştiraki olan işletmelerin idaresi, tülen devlet elinde ve denetiminde olabilir. unlar, biıim iktisadi nizamımızın ayırde. dici vasfı olan Karma Ekonomi sisteminin çesitli özelliklerinden biridir. Ama OR EN\ sermayesinin tamamı devlete ait olan bir iktisadî devlet tesekkülü olacaktır. O balde ve b« gnretle devletin, devlete ait ormanlar üstündeki işietmecilik fonksivonu simdi, bn ormanlann hasılası olan orman ürünlerini de lşlemek, yani bnna ait endü*+riyi knrmak suretiyle tamamlanacak demektir. ayn bir O R.EN: Tarun Bakanhğındanmuydn? Bn Onnan Bakanlığı lüznral* ORMANIN HIKÂYESI Şevket Süreyya AYDEMİR denilen ise kendini verme sanatı, bütün mftnasını kaybederek soysnzlaşıyor. Barön devlet isletmeeili|i; geneUikle ve hele bazı flnitelerde, ne yazık ki bu soysnılasmanın içine sürüklenmistir. Ve bunda kusur, dürust ve is yapmak ahlâkma malik isletmeeilerin değildir. tsletmenin, valnız kapısmdan bacasından değil, bütün nefes borularından giren uvuştnmcu bir bava, kaygısızlık, rahata düskünlük veva barem oynnlarını rutalara yaynuştır. Bu isletmelerin çegunda. toprakla gece gündü» bafusmamn yerini. bir nevi yerlesme kampı rahatı almış gibidir. O halde, simdi bir Orman Orünleri îsletmesi, yahnt OREN teşekkülünü kurmak isine yönelen Orman tsleri Bakanlıgının bn tesebbnsiine, en ivi dilekierle basarı temenaiIerinde bulunurken, ba ülkenin vatandaılanndan biri olarak, bize Snemli jjSrünen ba durun ve sartlara da dikkati çekmemiz, «anıyomm ki I109 jtöriilectktir.. Ama bn arada bir dnsüncemizi de hatirlatalım: Türkiye, genis bir insa içindedir. Bu arada kooperatifler. sosyal meskenler, devlet işletme binaları gibi vtrlerden her biri, bi. nalaruı doğrama aksammı, baska türlfi ısnar. lar. Balbuki meseli Vujoslavya'da b« is, standartlar» ba|lanraıstır. OREN cinsinden tesislere, tip ve namaralara göre, bu dağra. malar toptan slpariş edilir. Bunlar Isyerine toptan setirilir. Biıde de OREN, bu işleri, sanıyorum ki üstüne alabilir. Bn, büyük bir iş sahası »car. manlardır. Tam orman vaıbnı haiz olmayan sahalardır. O halde Türkiye'de ormanlar, filkemizin «.!5'inl mi, «İU veya 12'sini mi, yoksa '.2^'ini rai kaplar? Bn konuyu, rubnnda gerçek sorumlnlnk duysuları tasıyan bir yetkilinin, millete açıklsması yerinde olur. Kaldı ki, ormanlanmız çofalmayıp, devamlı azaldığına före, Türkiye ormanlarının '.10'dan *,'ı3S'e cıkmıs olması gibi bir ihtimal de yoktur. Bu azalmayı hükumet. kendi hazıriadı^i kanun tasanlan ve çıkan kanunlarla, bir defa değil, zaman zaman kendisi ilân eder. Bn kanunların «onuncnsn ise, pek kısa bir süre önce (îkmştır. Ba kanunlar, orman tarifine gir. meycn yerlerin, orman sınırları dısina çıkarılması gibi isimler alırlar. Bu su demektir ki, daha önce çıkmnlan böyle bir kannnla orman. ların hir kısmı orman sahası dışına çıkanldığı gibi, • samandan beri, geri kalan armaniar da tekrar azalmıstır. Ve bunlann da orman sayılmayarak, arman hesabından düşülmesi lânmdır. Nitekim öyle de olur. Ama geriye kalan orman alanı, çene de satlama bağlanmış olmaz. Çünkü Demokrat Parti devrinde ve ormantak bölgelerde «eçim propagandası yürüten ksrucnlardan birinin. mesell tçel bilgesinde seçim ılocanı suydn: € Sevgilı ve azlz vatanda?! Orman senin, dağ senin! Sür keçini sürebildljin yere. el ne kançir !..» Şimdi de orman köylerinde seçim olur ve teçmen, abstıgt sla(anı, elbette ki bekler. Anksra'da Cebeci Mahallesine, Dikmene, Et. lik nrtlanna kadar gellyordu. Ankara yanındaki Elmadağ Uoyu meşelikti. tdris Dagı ormandı. Şimdi gecekondulann nlaştıği Hüseyin Gazi tepeleri ise, sedler halinde yesil cehrilikti. Su kaynakları vardı. Bahçelikti. Ankara . Eskişehir arası ormandı. Eskisehir'in knzey, batı ve güneyi ile güneydoînsn or. manlıhtı. Doğn Anadoln ormanlıktı. Trakya ormanlıktı. Ankara Sıvas arası ormanlıktı. Kuzey Anadoln ormanları, Kızılcabamam • Baglım üzerinden, Ankara'nın Yenimahallesine kadar inivordu. Toroslar, Antitoroslar, Binboğa. Bingöl Dağları, ta tran sınırına kadar ormanlıktı. Hülâsa Anadoln ormanlık bir filkeydi. Bn orma'nların büyük bir kısmı ise. cumhuriyetten sonra tahrip edilmistir. Meselâ Sankamıs bölgesi ormanları ile Kars yaylasııun Subalpik çayırları gibi. O çavırlar ki, Türkiye'de, bir baska yerde voktnr. Ve o t»praklan bizden alan Çar Rusva«iin3. dünvanın en zengin gravyer peynirciligi ile, bütün Rusya'ya, tstanbul'a ve Avrupa'ya ihraç edilen Kars fıçı tereyağcılıiını ve «Kırmızı ırk» denilen zavod inekçilifi servetini varatmak imkânını 'vermistir. CHP'nin bir yanı kaşko içinde.. Haftanın raporu I B Niçin ormanı tahrip ederiz? tandasın malümndnr. Ve hal sndur: Her milletin, meziyetleri gibi, iktisat yapısından gelen zararlı alı^kanlıklan da »ardır. Mtselâ biz Türkler. Doğudan Batıva. akıncı olarak gelen Ortaasya kollanndanız. Bn kollann hep. sinde at ve sürü hayvancılıfı. iktisat yapısının esasıdır, Göçebelik. bn akıneılann temel vasfıydı. Görebenin sürnleri icin ise, orman defil, açtk alanlar lizımdır. OgBa, Türkmen ataiarımız. bir dağdan bakınca karsı dajdaki süriisiinii sörmeli. Tok«s ormana dalan sürü. kurdun kurbanı demektir. O halde orman arılmalı. Yavlak \r kıslak arası. orman degil, tner'a •lmalı. Fîer kıslaklarda vcrlesilecekse, ba sefer de, tarla icin •rmtn yakılmalıdır. Çünkü bİ7 buralara göctütflmüz zaman, o\alar ve vadilerle tab»n ve snln topraklar. «aten başka ycrlesmis ve îiraatçi halklann elindeydi. Ama ormanlık Türkiye, eene de, XIX. vüzyıla kadar ulasabildi.. Ama biz, bu yaylacı kıslakçı. vahnt da göçebe karakterde hayvancı rkonomimizden, veni veni çıkıyornr. Hele XVIII. ve XXX. vSzvıllarda. I>adalofln yapısmda türkfl ve destanlara kadar giren devlet ve asiret mücadelesinin temelin. de. hep bn asiretleri yerlestirme kaygısı ya(ar. Bugün de, büvük ve kücükbas 75.000.000 hayvana sahip oldugnmnza göre, mer'a, yayla ve yaylak dâvası, vani orraansız arık sahalar ekonomisi, tıenür avaktadır demektir.. Fakat bütün caidas sartlar onn emrediyor ki, biz artık yerlesmeliyiz. Mer'a hayvancılığından ahir havvancılıfma ve ahır hayvancılıgına davanan et ve süt sanayii ile. bunnn ihraeatrılıgına geemeliyiz. Bn da, daha ynkanda verdiğimiz halka orman b»tn!am» kannnlan ve bele o leçim sloganlan ile, aıla olmaz... unnn Bakanlıgımızın ve B Tanm cevabı, Orman tıer tarib bilen vateskilâtımızla. Bu, önerali bir teskilâtlanma isidir. Tokanda da isaret etti|imiı gibi, fizerinde durmaya ve teşekkölun kvrnlgs meseleleri ile, işletme şekil ve neticelerini daima iziemeye deger. Hattâ bu lesekkül, ona verilecek sekle göre, biıira ormancılıgımu, itîcî bir kudret. insa ve yerlesme islerimizde tamamlayıcı bir organ da olabilir. Bu bakımdan Bakanlıgın ele aldıgı bu îsi, Ivi nlyefle desteklemek ve onon başansını dilemek, her u|daynln vatandasın tabiî bir varifesi olmahdır. Ormanın hikâyesi REN'i ba siitunlarda duyurmaya çrnlısırken, şimdi biraz da, ermanın hikâye. sine yönelmeliyiz. Bu noktada evvelâ hemen sunu belirtelim ki, bizde çtrek bükümet, gerekse bix Türkler. ülkemisde ne kadsr orman sahası bulnndu£unu, yuvarlak hesapla da olsa dahi, bilmemekteyiz. Çünku bizdc resmî istıtistiklcr, meselâ Türkiye'de topraktan istifade şeklllerini veren yaym ve yıUıklar, ulkemizde ormanlann bütün memleket düıeyine nispetini •,•10, nihayet '.12 olarak gösterirler. Ama, Türkiye'de ormanlık saha, memleketin '.ÎSIdir diye halka hitabeden bir Vekilin beyanatı üstGnden, henüz çok zaman feçmenıiVtir t ' T veya '«12 ile '•25 arasında VO ise, ••lN'den fazla fark vardır . Ama bm '.10 veya «.12 nispeti de kesin defildir. Çünkü, fene elimiıde olan ve daha önce Ziraat Bakanlıfınea yayınlanan bir tabloya (öre, bn •.10 veya İS nin, ancak *'tSSi, tam vanflan ile •rnan kapsaraına firer. Geri kalanlar, ya •rman raıfını haybetmis alanlar, ya kınk or tki harita memleket, ormanca sengin memleket tayıtar. Normal olarak orman sahası '»20 ile 'iM arasında olmalıdır. Ama ba ormanlara da, orman denilebilmelidir. Bn nispetten asagı olan ülkeler, ormanca fakir ülkelerdir. Bize gelince, blz yalnız ormanea fakir degil, gittikce de yoksnllaşaD hir ülkeyir. öyle sanıyorum ki, Orman Bakanbfı, iki• de renkli, iki büyük harita hazırlatmalı ve i bnnları cok yfikıek sayılarda bastırarak, Mec> liı ktridorlanndan. bütün Tanm Bakanlıgına baglı teskilit ve bfiroların koridor ve odalanna. mekteplerden köy kahvelerine kadar, ynrdun bütün köşe bncaklanna astırmaltdır. Bn baritalann birinde, memleket toprak. lannın, İM yıl önce ormanlık olan sahaları rösterilmelidir. Ikineisinde de, bn ormanlardan bugün elde kalan ve hakikaten orman vasfını tasıyan yesil örtfi belirtilmelidir. Efer bn haritalar yapıbrsa cirecegia ki, İM yıl önce Türkly», armanbk bir oemleketti. Orman, memleket ynıeB ir ülkede »nnanlann, fazla «lursa. • yine nispeti '•Sfdan Basarı şansında gölgeler n bafarı sansı elbette kl, lSSO'denbeB içine itildikleri iseteşekküllerimiıin maari iktisadî devlet lesef bünye haslalıgından, bu yeni teşekkülün kendini kurtarabilmesiyle tahakkuk edecektir. Bn bünye hastalığı çeSİtli âraz ile sürüp fitraektedir: Evvelâ, sişkin kadro, hantal bürokrasi, işletme kadrelarının işletme faaliyetlcrine yabancıiasması gelir. Görevde emniyetsizlik, işletme veya isletmecilikle ilgisi olmayan insanlann seller halinde isletmeyi istilâ etmeleri. particilik ve jurn»lcılı|ın, işletme tesanüdüntin yerinı al~ raası hastalıgı yerlestirir. Sonra, heyeeansulık, ilgisizlik ve küskünlükler. isletmeyi sarar. Bu haller bir defa işietmeye hakim »ldu rau, is yaratm» ve sonunloluk yüklenme ftiirası gibi kutsal atılışların, gayretlerin yerinl, Terimsü bir bantallık alarak, Isletmecillk O I | Her çesit birlik ve beraberlik gösterisine ve bu konuda yapı . lan resmi açıklamalara rağmen CHP içinde basgösteren fikiı ve I görüş aynlığmın giderilemediği anlaşılmaktadır. Bunun son ör | neği, üç idam karan dolayısiyle Anayasa Mahkemesine başvurulneği, üç idam karan d o l a y y y d k M l i grun ması yolund» Parti Hlccüsi Urafından alınan karann Meclis grunlanndan pek çok CHP'll üye taiafından hos karsılanmamış olmasıdnr. Bilindigi gibi, Parti Meclisi. Anayasa Mahkemesine başvurma yolunda kararını verdiKten sonra bu davranış. partinin bıt kısım millctvekili ve senatörleri tarafmdan olumsuz bir sekilde karşılanmış. hattâ bu milletvckili \e «enatörler hafta içinde MerIbte kendi aralannda toplantılar yaparak ba hosnutsuzluklannı I açı|a vurmuslardır. Partide biriik ve beraberliğm sağlanamamış olmasınm taze ornekleri birbiri arkasma her gün kendini goster . mektedir. Sıkıyönetimln uzatılması görüsmeleri sonunda oncelo I gece Parlamentoda Genel Baskana. bir başka partiye mensup uye tarafmdan >öneltilen versiz sözler dolayısiyle CHP'lilerin toplu • ca Meclisi terk kararına üyelerden biri katılmamış ve salonda 1 oturmayı tercih etnüşiir. Aynca. iki CHP milletvekili, Genel Baskan tnönü'ye gönderdiklert telgTafta. idamlar konusunda Aıuyasa Mahkemesine başvurma karannm hir kere daha gözden eeçı | rilıuesuıi istemisler. böyle bir karardan yana olmadıklannı «çıkea ortaya kojTnuşlardır. I ^ötün ba olanlar ve belU de daha olacaklar CHP'nin hangi | mesele olursa olsun. hurmn etrafında bütünleşemediğinî, sanalı durumun devam etmekte olduğunu ortaya koymaktadır. Kuşku I suz böyle bir duriımun esaslı nedcnleri vardır. Açıkça söylemek [ Ecrekirse CHP'yi böyle dağınık bir görünüşe sevkeden nedcnlerin başmda parti>e hâkim kılmmak frtenen templ anlayıs ve fel I sefede hir kısım üyelerin derin bir kuşk» »içine diışmuş olmalari gelir. Daha açıkcası, bir kısım partililer CHP'nin »şın »nla kaydı I nlmaMndan endise etmektedirier. Olaylır karşısında parti yonetiminin aldığı vaziyet ve bu olaylara bakıs açısı bir kısım üyeler • tarafmdan cleğerlendirildlri zaman onlarca kujku vericl sonnç [ lara varünuktadır. Örneğin, günün koşullan içinde bir Anayau IMahkemesine başvurma olayı kusku nkipleri tarafmdan yersi? I bir davranış olarak değerlcndirilehilmekte ve biSylc bir davranı | şın kendi dii;ünre1erine ters düştüğü açıklanabilmcktedir. CHP'nin geleceğinden endij» duyanlar onun tarihi kişiliği. hizmetleri v« I gorevleri itibariyle daha başka bir yapıda olması görüişîindcdirler • AUtürkün kurduğo \e bircok inkılaplan yürütmus bir partinin | bu Urihî mirasa sahip rıkarak sağa snla saptırılmadan hizmct »ÎInsına devamını istemektedirler. Partinin, oreanlardan eeçmis profrram ve tüziiğü. ilkeleri varkcn bunların ba;ka ba?k» anlamlara gelecek uygulatnalnrdan. hele nlyetlerden ozak tatolmasını istemektedirler. İşte CHP'de fikir ve eöriiş birliğinin bir türlü saflanamanıasinın temelinde, halen ve ilerisi için bu kuskulan taşıyanlarla, b.unlar karşısınd» bulnnanlarm ba kn;knyn gidereeek acık bir davranış içine gircmemeleri, biçiminde bir tcrslik yatmaktadır. 12 >Iartt»n sonn, hassas «özler. her kuruma yöneldigi gibi bu arada CHP üzcrinde de nazarlannı yoğunlaştırmrçlardır. Vatandaşlann da dikkat nazarlan yine bu dönemde ister istemez CHP üzerinde biraz daha yoğunluk kazanmıstır. Kamuoyumuz saMaıı ve soldan esebilecek tehlikclere karşı hassas bir seviyeye gclmiştlr. Bu olusma dolayısiyledir ki CHP. diğcjlerine nazaran aynca blr llgi te değerlcndirmeye tâbi tıftulmaktadır. Tartışmaların ve nazarların bu parti üzcrinde yoğunlaşmasımn bir nedeni dc bu nokta olmak gcrekir. CHP. fikir bütunlüğüne \arahilmek için önce, taraftarlannın bir kısmınm zihinlerinde yer etmis bu kuşkuyu bertaraf edebilınc . hünerini gostermelidir. CUMHURİYET Okul re dersane olmaya mü( salt ŞisU Osmanbey • Har ' biye clvannda müstakil | Cumhurfyele mektuplar Orta öğretimde, ücretli ders tevziinde gudülen polîtîka nedir? Yurdumuzun peV çok bilinen Ve bilinmeyen sorunlan yanında, bilindiği halde gçreken ilgîtfen her nedense nasibini alanıayan bir sorur.a daha tanık olmuş bulunuyoruz. Konu, şahsımı pek rencide ettiğınden, bunu, Curnhuriyet'in sütunlannda kamuoyuna duyurmakta büyük bir yarar ummaktaynn: Hepimu biüriz ki, ortaokul menfaatlerinue mi enfeldir? Lutfen söyleyimz. .j üselerimizde öğretmen kadOgretmen rpsu eksiksu değildir. Bundan Tasar Salim YİGtTLER dolayı okul müdürleri, disarıAnkara dan ehUyet ve diploma sahibi olanlara ders vermek durumunda bulunmaktadırlar. İşte bu ücret karşılıgı verilen dersler, fazla talep yüzünden pek ucüz olmasına rağmen . okul raüdürlerini, üzülerek söyliyeçeğiz, patron mevkiine sokmakla kahnamış, burada açıklanmasmdâ yarar görmediğim pek âmiyane davranıj v« tutum içine itmiştir. ^ r '.• J i t Suçumuzun ne olduğunu bil• mlyoruz. Sadece blr tek bildiBaşımd'an geçen blr olayı zikğimiz şey varsa, o da kararetmeden geçemiyeceğim: Gebahtlı oluşumuzdur. Çesitli çiçenlerde bir ortaokuldan, boş lelerle, binbir zorluklarla lisegeçmekte olan rterslerden. hafden mezun olduk. Gayemiz, hertada altı saat verilmek üzere . hangi bir müessesed'e çalısıp, çağnlmıştım. Okul îdaresin» yüksek tahsile devam etmek, gittim ve derslerin prograrruhem kendimize, hem de vanı alarak, aynı gün iki saat tana ve millete hayıriı birer ders yaptım. tki gün sonra yifert olarak yetişmemizdl. Büne iki saat dersimi yaptıktan yük ümitlerle Artvin'den kalsonra .ertesi gün bizim okul kıp Bursa'ya geldik. Ama ne îdarecisiyle, Bakanlıktan 2/3 yazık ki, sevincimiz kursagımız. île birinin tâyin olduğunu duyda kaldı. 1? için başvurduğumuz dum. Bir daha derse girmemekbütün müesseselerin kapılan liğim, binbir Szürle kendisine vüzümüze kapanmaktadır. lstesöylenmiş. Tabiî çok Uzüldüm. mezdik, yüksek tahsile devam Derse taşlamış. çocuklarla taetmeyi, Bursa caddelermd'e açmşmış ve blr öğretmen öğlıktan nefesimiz kokmağa başrenei havası kurmuştum. Üsteladı. Hangi müesseseye başvurlik ehliyetsiz de sayılmazdım, duysak askerlikle ilişkimizi sorilkokul oğretrneni ama, fakülte dular. llgilileri uyanyoruj: Boş diplomasma da sahiptim. Oysa yere milletin nafakasım kesip aynr okula pek çok ehliyefjiı okul açtıracaklanna, o parayla •e liyakatsız kisiler ders verv bir is jahası açsalar daha iyi mekteydi. Şimdi saym Okul olmaz mı? Müdüründen soruyorunı: Burada, haddimiz olmayarak, Saym Milli Eğitim Bakanlıgına 1 Bir meslekdaşınız olarak ve hükümet yetkililerine sobu haysiyet kıncı davranışınıruyoruz: Biz Use mezunlan ne zın sebebi nedîr? olacağız? Yoksa caddelerde aç2 Sizi bu davranışa iten bir lıktan ölmeğe mahkum mu kabaskı mı oldu? lacağız' Artvin Kâzım Karabekir Lisesi 3 öğrencilerinizin daha e19711971 meıanlan adına hil ellerde eğitilmesi, kisisel Enver ÖCTÜRK menfaatlerir.ize mi, yoksa milli Sefalete siiröklenen lise maıunlan tum ve d&vranış» bagU olduguAma, görülüyor M, bizim top mı açıklamak zorundayız. Bilinlumumuzun yaşantı polansiyeü mektedır kı, bugün vurttaşlarımı çok kere, bu sürelerin dışına çı zın hâiâ O.o60'ına yakuı bir çoğun kabümekte ve böylece zamarJa luğu okujup yazma niteliğinden iigüı izlenimier ters yönlerde ge yoksundur. lişebünıektedir. Bu neden böyle Bu acı tabloya p&ralel olarak, olmaktadır? Soruyu çelişik ve üretim gücöraüz, tüketîmımizle çesitü sorunlarla UgiU bulmak hiç değilse at başı birükte değermümkündür. lendirilmesi şöyle dursun, tersiNerede İse CumJauriyetin 50. ne, üretimlm!» ttilceHırrhrrtein tnsafsız dislilen arasuu süaştırüyılına giriyoruz. Cumhuriyeti kuranlann pek azı hayattadır. On mak suretiyle gerilere dogru itil lan izleyen 2. ve 3. kuşaklar ya mektedir. !ş başmda veya. iş baçiBdan heAynca, topraklanmıza dadanan nüz sıynbnıs olanlardır. «Toprak Goçü» hastalığı da yüGeriden gelen ve gelmesl de rekler acısı bir haldedir. Her yı] tabil olan 4. 5. MilliyetçiAtatürk başı bos bir toprak göçU'nün çü kuşaklar İse, açıkça özlenen sorumluluğur. 1 kimseeilder ü»er çağda? uygarlı^ın peşînde jnemlerine alamamakta, bu yükü yaleketin yannlsn için ümlt kayna nnkl günahsız kuşaklara yüldetiğıdırlar. lebilecek bir miras hUviyetinde Dikkat edilirse, çagdaj uygar omuzdan atmaitadırlar. lı^, huzur arayan bugünkü dünyada bMra de uilrumuzda dolaşeli?en, serpilen çok hızh tem malrtadır. Bu uygarüga tam anpolu nüfus artışlan da düçün larnı i!e kavuşabilrnek zorunludUrücö bir konu halrae gelğu da apaçık ortadadır. mi? bulunmaitadır. Büyük yerleşme tnerkezlerimizin etrafında görülen düzensiz kümeleşmelerin açtı|ı ve daha da açacagı yaralar karşısında alın&n fcısır tedbir umhuriyetin yetlşttrdigi ne ler de hastaüğı yok edememektedir. . siller yıllardan beri tam çağdaş uygarhğa yönelebilmenin SUrüp giden bu pejmürde, düheyecaaı içinde çabsiar barcamaktadırlar. Demek oluyor ki, zensiz yerleşme tablolan karşjtoplunmmuzun a.şağı yukan her aıada, karamsarhk gerçekçi bibasamağında çalışanlar harcadık linı çevrelerini de sarnus bulunlan çabaiann karşıhğını alabil maktadır. menin heyecam içindedirler ama, Kısaca sıraladıgımız bu ana bütün bu çaba ve didinrneleTe sorulan daha da uzatmayalım. karşıhk, yurdumuz yine de çağ 50 yıllık geçmişe sahip Cumnudaş uygarhğın nlmetlerinden riyetimizin yetiştlrdiğı genç kutam anlamı ile yararlanamamak şaklar içinde yukarda isaret editadır. Bu yüzden de toplumda len nazin tablolan tusmen de olzaman zaman baa bunahmlar sa yok edebilme çabalannm vargöze batmakta ve bu bunalımlar lığı da ink&r edilemez. şonucu, toplumıın tedirgin olduAma, teşhis edilen bu hastalıkğu, huzursuzluklann da ortalığı lann tedavisi yollannda alınan kBSip kavurduğu görülmektedir. tedbirlerin yetersizliği de beUİ 0} Beliren bu bunalımlann an a maktadır. kaynaklan nelerdir? Biz bu kayHastaük bilgisizliğın. kavrayısnalclann neden lerinl çagdaş uy sızlıgın ve nihayet Eğitim Sistem garlık görüşlertne aykın düşen lerimizdeki yanlıs tutum ve davEğitim çabalarındaki yanus tu ranıştn sonucudur. eğişmeyen bir takıra tabiat kanunlan vardır. Bu kanunların başuıda birbirini ideyen zaman süreleri . de bilinen bir gerçektir. Oldukça kesin çiz» gilerle beliren bu süre« ler, canlıların yaşantılarmı da etkilemekte, dolayısiyle insanlığın temel yapısma bağlı olarak kaderlerine de ışık tutabilmektedir • ler. D Eğitimde görülen aksaklıklar YAZAN: Ruhi TURFAN TUrkıyamızin tosyal yapısı, (ıziki bünyesi strüktürü ve fizyonomisi değişik bzellikler gösterer bir karaktere sahiptir. Atatürk inlaUplan ve onun biHmsel yönden gösterdıği amaçlar, bu karaktenn tam ıfadesidir. Türk Eğitim SiSteminl, bu ka rakterin ışığı altmda değerlendirebilme işi de sadece Mılll Eğittm davasını yürütrneye çalışan sonımlulann işi değildir. Hele bu dava yöneticilertnden sorumlu bazUannın zaman zaman tesadüfler sonucu, bu i$e gelmeleri yüzünden de. Eğitim Problemlerimmn sonu belirsiz maceralara surükiediği de bir ger çektir. delsmiş bulunmaktadır. Zedel»ner EJitimimiz'in bu acı sonuçları ile bugunitü ıstıraplan dile gelmiş bulunmaktadır. Cumhuriyettn 50. yılına yaklastığtmız bn devrede, hâlft ilk öğrelim davası, halâ uretlmo yönebnis meslekl okullar ve balA çeşıtli ögretim reformu diye çırpınıyoruz. Milletimizin DU yoldaki maB fedakârlığı küçürnsenemiyecek kadar agırdır. Teerübe tahtası halır» getlrllen ve zaman zaman sorumlulann ki şisel buyruklan tle yürütülmeye çalışilan yol çıkar bir yol da degıldir, bahis konusu buvrukların tezadlarla dolu olduğu da belgelerle sa'oittir. Bilinmektedir ki, Ekonomik kaikınmanın tek ama tek yolu, Milil Eğıtimden geoer. Bu tizerinde tartışılma yapılamıyacak kadar kesin blr gerçektir. TEŞEKKÜR i .: HaHt TORHAN'a, A§iret AUNÇ'a Ccngiz Cantürk'e, r* A». Or. Op. Or. İ Kiralık Bina Hfannajtlaflif Ozun süredenberl : rahatsızlıiımı bısarılı çektigim • bir cer i ıu I rahl müdıh»l« U* (idererek Ş beni sifaya kavusturan sayıa • TafsUâth mektupla P. K. ' 321'e müracaat edilmesl. (Cumhuriyet 2090) • Yeni yapılacak binaiara ç8p bacası raptırtnn. Ç4p bacası saktolere kolaybk, çSp toptamada ftr'at «agiar re Eihhatinixl konır. aynca mUsfik hemstre Utku 11* y.kın !l*ll«rin) nlne. meyen Saraatr* Soay») Sicorta. lar Kurumu Hutaneıi n. Cer rahl Serviainln difer oersone. Une tesekkürü t U borc blii> rim. BEKKALP Cumhuriyet Z09J AKŞAM DERSLERİ ] |i tNGÎLİZCE ALMANCA FRANSIZCA (Elekttonık Lısan | i ı' Lâboratuvan çalısmalanyla) İTOHASEBE SOSYAL PAA |i LÎYETLEB ve SPOB DERSLERl. I 1 50. Hizmet Yılı".İ 3 I1 I I1 AMERİKAN DERSANESİ 'SDLTANAHMET Korslara S Nisan Pazartesi günü başlanacaktır. Kayıtlar yaptlnaktadır. Tel: ö 17 S7 • . ' i ı| 0 ı V I I {' Bakanların tntunu ıu gerçekJerin ıçıgı mltır.da I Cumhuriyet Maarifi tarıhimize göz attıgımızda, ortaya bir takım hakikatlerin çıktığı da görülmektedir. Cumhuriyet devrinde kısa süre lerle, irili uiaklı hızmetieri geçen 30'dan fazla Milli Eğitim Bakanımız görüldü. Bu Bakanlanmız arasında, fikri yapüan, yetisme şartlan, bir lusmının meslekl for masyondan yoksun ve ayrı ayn âünya görUşlerine sahip oluşlan yüzünden, Eğitim Parselasyonlanmızda tam bir lsrikrar sağlanamamıştır. Bu yüzden de Eğitim Sıstemimiz bilerek veya bilmeyerek gerçekçi mihverinden saptınlmak suretiyle. karakterini ze Sonuç u gerçeği plânlı sekild* geliştirecek çabaiann iyi değerlendirilmesi ve karakterinin belirtilmesi Eğitim Mesleğine tam yön verilmesi bakımından dikkate lâyıkür. Bu yönünün teknik öz«lliklerl ayn bir yaza konusudur. Şimdilik beMedigimiz tek şey. vatan sathına yayürms binlerce raeslekdaşa Rahmetli NecatJ ruhunun • emotlf kaynaklara bağlanmadan stadlrüebilme çabalannın su vüzüne çıkanlması için realist tedbirlerin almmasıdır. Bu temennimiz, davanın çözUm lenmesinde hemen hemen yan volun ifadesi olacaktır. Bunun bilimsel görüşlere dayah ve memleketin Eğitim Par?elasyonlanna bağlı teknik tedblrlerle de değerlenmesJ her zaman mümkün olacaktır. 6 BI (Cumhuriyet '2091) Ceşitli güçlükler B OSMANLI BANKASI A.Ş. Hıssedarlar. Esas Mukavelenin 29'uncu maâdesı oUkümlen gereğince 26 Nisan X872 tarlhine tesadüf eden Çarşamba gunü saat 12J0'da Londra E.C.2, Liverpool Street, Great Eastern H» tel (Essex Eoom)'da yıllık ümuml.Heyet toplantısına divet olunuriar. • . f • " MÜZAKERE GÜNDEMİ 1) Komitenin 1971 hesap yılına ait raporu, 3) 31 Aralık 1971 tarihinde kesilen hesapların tasvibi, 3) Temettü hıssesinin tâyınl, 4) Komiteye izalar tayini. Esas mutaveienin 27'ncı maddesi hükümlerj mucibince, ü muml Heyet, terek hissedar. gerek vekıl, gerekse betn hisseda; hem vekU olarak en az otuz hisseyı bir araya getıren bütun $a bıslardan tereklrüp eder. Ancak, Omumi Heyete istirak tıakkını kuilanabılmek lçın nisse senetlerinin ve muhtemelen vekâletnamelenn toplantı ıç;n tâyin edilen tarihten en az on gün evvel aşağıdaki adreslerden birine tevdi edilmiş olması lâzundır: îstanbul'da, tdare Merkezıne. Pariste. 7 Rue Meyerbeer (IX) de Banque Ottomane'a, Londra'da, 23 Fenchurch Street E.C.3'te Ottoman Bank'a veya Bankamn muhtelif Şubelerine. ümum! Heyete sunulacak olan Kcmıtc Raponı tle nesaplaı Îstanbul'da Şirket Merkezi Ue Londra ve Pans Herkezlerinde hlssed&rların emrine amade buJundurulır.aKtacür. (tstanbul Reklârn: 1653) 2080 HEDEF : DEV BİR DENİZ GÜCÜ TÜRK DONANMA VAKFINA YAPACAĞINIZ YARDIMLARLA BU HEDEPE ULAŞABİÜRİZ. C Millî Savnnma Bakanlığı NATO Enfrastrüktür Daire Başkanlığından: AMASYA tli MERZİFON îlçesi dahüinde tahminl keşif bedeli 5.900.000. TL. olan (Beton asfalt kaplamai işi teklif alma suretîyle ve birim fiyat esaa üzerinden ihaleye çıkanlacaktir. Bu işe ait motilikasyonlann 29 Mart 1972 günu saat 17.00 ye kadar aşağıdaki adrese dilekçe ile müracaat edllerek bizzat alınması ilân olunur. Talipleria NATO Emniyet belgesine halz olmalari lâzımdır. ADRES : NATO ENFRASTRÜKTÜR DAİRE BAŞKANLIĞI Paris Caddesi No. 52 Kavakhdere ANKARA (Baıın: A. 9748.12830/2083) NIMBÜS
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear