Catalog

SftOTA İTSÎ: sCtTMHUP*YET :23 Mart 1973 nizciliğimlz ve ticaret filomuzun gelismesi için yapüması gereken «reform» Iarla ilgili olarak verdlği başlıca Bğütlerde: «Gemi inşaiyeciliği ile işletmeeilifinin birbirinden kesinlikle aynlması» gerektigi ileri sürüldfikten sonra «yaslı gemi satın alınması» na mfisaade edllmest ve kvrn yflk gemllerinin vas haddini 15 yıl», tankerlerinldnln de R 1» yıla çıkanlması ve 5 yıld» gemi hnrda piyasası kuralması şart koşnlmaktadır. Uzak l o l Gemi Kaptanlan Genel Tflrk Sekreteri Sayın Nejst încediken'ln de. Ya&h gemi Gemi işlelmeciliği, gemi inşoiyeciliği • I Ord. Prof. Ata NUTKU • dSTANBUL TEKNÜC ÜNTVERStTESl ÖĞRETÖI ÜYESt) raber kanştırılarak tolnmba ile alınıp basılmaktadır. îarının dökme gemileri ekonomik isteklere nyarak artık snaltı jeraileri olmanın arifesindedir. Ö NCE TAŞLI GEMÎ TEKLÎFÎNt ELE ALIBSAK: tlk bakışta yaşlı «emileri neuza almak çekici bir teklif gibi görünmek. te itc de, bnnn biraz daha inceleyip tartışırsak eski geminin daha pabalıya geleeeğini görflrfiz. Bngünün teknik ve denizcilik dünyasmda çok bfiyfik degifmeler olmus. 10 vıl önceki 15.0M tonlnk teknelerle dökme vfik eemileri 10 ilâ 20 kat büyüyerek 1S0.000 . 350.000 tona yttkselmis, yakıt «arfivstını yanya in. diren yeni makine tipleri mevdana getirllmis, eemi tekne formlsn gelistirilmis, kaplar tçinde (kapıdan kapıva) yuk taşıvan çok süratli «konteyner» gemileri, yüzen lavterler ieinde yük nakleden ve hlrisi «LAST TÜRKÎYE» adı verilen gemiler Umanlanmıza gelip gitmefe başlamıstır. Almanlann Bevkos Tersanemize ısmarladıgı (tekerlekler üzerindeki kaplarla yük nakleden «rollonroll offO tipi modem şemiler denizleri kaplamıs. «OBO» adı alan maden cevheri ve mazot tasıysn venl tipler, bflyflk çapte dökme yik cemlleri turemlt, yani eski gemiler daha Jrnürlerini bile bitirmeden kenara itilerek modem teknolojinin bahsetrlti kazançiardan favdalamlma çabasivle mütbis bir canlıhk ve rekabet asn baslamıstır. Günfln ihtivaclan artıfc dflnfin temrosn ile karsılanamamaktadır. Bnna ayak nvduramayan vp simdive dek dünvanın en ileri denizci milletl dive tanımlanan înriltere bile topallayarak arka «sıralara düsmüstfir. Ufukta yannın nükleer gemileri de gSrünmektedir. odern dflnyadaH sosyal de$i?imaen doM gan bunalımlarla, liman isçilerinin ay. Iar süren gTevleri, gemi adamlarının gemi yü Reform sayılamaz n gelişmelerle mevdana gelen modern gemiler kendi limanlanmıza da girip çıkarken dflnfin kısır teknolojisiyle yarı aakat dotmnş, yaşlı, her gün tamir çıkaran. yfik bosaltmak için knyrufa giren, denizlerde dövünün ömür tüketen kısa ömürlü gemiler tatın alıp, modern gemilerin knymtnnda rekabete girişmeyi, atom bombası. tank ve nçak devrinde, dfifmana at «ırtında elde tBfekle çıkmaktan ayırdedemeyiz. E|er, yaşadıgt»" yüzyılın (nvacır medenivet) ine ayak nydnrnp dünya milletleri arasında haysiyetimlıle orantılı bir ya$ama öıleminde isek. onlara, onlann teknolojisiyle katılmak znrnndayıı, geeekondncnlnkla değil ! Eski gemi alır'k reform sayılamaz. Sayın Genel Sekreter esasen kendisi de yaııyor: TnnanJılar deniıcilikteki ıeviyelerinde tntnnabilmek için «1971 vılında !8 milyon gros/tonluk yeni gemi liparis etmişlerdir». Hükümetlerin, halkın arttırdıgı parayı hnrdaya kredi olarak verecegi verde. arma. tör yaptı|ı rantabilîte hesaplanna ve rekabet kmrsisınds tntnnabilecejine inanıyorsa, hnrda ticaretine kendi imkânlarivle giristnelidir. Aslında bU de deniz isl?tmeeili|tne Tananlılar gibi eski gemilerle baflamıstık. Amm • devreyi çoktan geçmis olmamız gereklidir. Sonra ne oldn: Gemi isletenlerimizin bir kısmı va denizi bırakarak bnrdacılıfa geçti, yahntta denlsden kazandığı parayı apartmana veya kara endüstrisine yatırdı; modem fiio knranlar. «maamr» denis tieareti vapanlar da sessiz sedanz ilerliyor ve eski gemi ile para kazanılamıyacajhnı bilerek, filosunn veniliyor. Biz de yüzüraüzü afartan bn denizciierimisi saygı ile seUmlıyornz. B leri memlekette yapalım» derken, 5tekl «Dı. şardan satın alalım» diyor, diter bir arkadaşımız da «Eski yaalı gemi alalım ve hurdacılık yapalım» diyor. Her birimiz «sabsi kanaatim böyle» diyor. tstatistife, araîtırmaya, ilme, rakama dayanan bir bilenler toplnlngnnnn «kompnterle» vardığı sennçlara karsı da sahsî kanaatlerimiz daha fistün geliyor. î a nn o şahıs defiçinee de «yeni kanaatlen meydana çıkıyor. tste Şarklılıfın verdiçi Szellik barada ! Bir milletin deniz ticaret filosa, e milletin bayrafını serefle dnnya denizlerinde tanyacagı ve bir savasta da üzerine dfisen savnnma Sdevine katıiacagı İçin • milletin bütçesinden destek gören «rabsidy» bir millt ünitedir. Denizlerde SOS İle gesecek, sigorU •irketlerinin basına beli olma tayretindeM hnrda filoyn hiç bir millet «sfibnansiyone» edemez. Dısardan eski gemi alan Yanan arraatörleri dSzensis işler yapmak, Rodecia, Hint Çinine yük, ajlirı kaçırmak, kapanan Süveys Kanalından faydalanmak, sigorta hileleıîyle «avarya» iardan menfaat saflamak, velhası! her anormal imkinla ve mesra veya gayrimesrn hrsatl», knmarla para kazanma pesindedir. Ama ciddî çalışın armatSrleri, tekniğin ve isletmeciliğin ön saflarında gitmektedir. Sayın Genel Sekreterin, «Gemi InSimdi faiveriliti ile genii İsletmeeiliğini birbi rin bflyflk ekseriyetinin Vama Tersanesinde yapıldıgını «çıklasa idi, ve Ynnan armatörlerinin nlçin Searamangada (Hellenik Shipyardı) knrdnklannı ve Tunanlıların yabancı memleketlerde 60 semJ insaatı Y. Mühendisi birden yetistirdiklerinin nedenlerini incele. seydi, kendi de gemi isletmeciiiğinin gemi infaiyeeilifi olmadan gelişemiyeceğini bnlacaktı. Bnlgarlar simdi milletlerarası tesekk&I olan IMCO'dan 1,6 milyon dolar alarak Avrnpa'nın en büyflk gemi hidrodinamik laboratnvannı knrma arifesindedirler. tste, valnız en büyük remileri yapabilecek kapasitede bir tersane değil, beraberinde de en ileri gemi araştırma laboratnvarı.. Efer «mnamr denls işletmecili* ği «eviyesine erismek» istiyorsak, gnnün en • İleri teknolojisini, orcanizasvonnnn ayeniayacafız. örneklerini. hiç olmazsa komsnlara bakarak da raı alamıvaea|ız? Bahsettikleri fsviçre'nin denizi vok ama en iyi deniz mot«rn sanayiine ve isletme ekonomisine vnkaf sahibidirler. ı SATIŞ TEMSILGiSi KUt.SU 6 Kisan 1972 Perşembe başlayacaktir. PAZARLAMA ARAŞTIRMASI KURSU * 17 Nisan 1972; Pazartesl baslayacaktu. ••*. Kurs programlan M.E.B. Talim ve Terbiye Dairesince tasdik edilmiştir. • Kursta basan gösterenlere Milli Bgitimdea tasdikli kurs belgesi verilir. Tamamlayıcı bilgi için müracaat: I \ M rütmek için istedikleri maaşlann gemi masraflannın yansından fazlaya varan agır yükü, «otomasyon» dediğimiı «insansız kontrol» ile çSsâmlenmeyi lornnln kılmıs, liraanlarda vükleme . bosaltma için haftalar, aylar kaybeden gemi armatörleri nlhayet ynkanda adı geçen modern ıremi tiplerine geçmislerdir. Hedef: Bir ton yükün bir mil mesafeye en aı masrafla tasınması ve çok sefer vapıp çok fazla yük taşımaktır. Bunan için yüklerin karakterini bUe defijtirme yolnna gidilerek örnegin agaç elyafı sıvı hale getirilip el degmeden tulnmba ile basılmakta, çimento, bngday elevatörlerle emilip boşaltılmakta, birçok yfikler ve maden eevherleri bile sn ile be Tartısmalar yornı. Ama, biz denizeiler de, birimiz «Gemitartumalarda «HükümeHn de. Çıkanlan nizcilik palitikası yok» diye kritik edl rinden kerinllkle ayırmak çerekir» «dsünn ineeliyeHm ve kabml edelim ki, tavsiye ettiü yaşlı gemileri de satın alalım. Bnnlann ber. biri ayn tipte, ayn makineli, ayn yedek parçası «lan, malzrme ve teçhizatı İçin dısardan dSviz isteyen, Sksfiren, tıksıran hardalar ter. sane rıhtımlannı, Haliçteki samandıraları kapladılar; hem sefere kalkmıyorlar, hera de •Döviz transferl Isteriz !» dlye sızlanıyoriar. Bnnlan tamir ve Idame edeeek tersane de medern tezgihlan olmadıgindan ve modern teknolojl ve iseiligin flcreti yfiksek oldngn için mntehass» (sMUed) ifçisi de yok. Bn filo milietin bfitçesine para n ı katanaeakT Teni gemi yaparak gtinün teknolojisiyle atbası gitmeyen bir tersane, dogrı dürüst gemi de tamir edentes. Sayın Genel Sekreter, Bolgar filosiınan yıllara güre tonaj artisına alt rakamlan aynntılı »larak verirken ba gemile. emleket tersaneleri yeni gemi yapınca bnnlann yedek parçaları, teçhizatı ve makine standardizasyonnnn da yapaeaktır. Tnnanlılar Barmeister VVain'le anlajmıvı imzaladılar, biz, yaptıgımıs Urtısma gfirultQsünde onlann motorlannın gürültülerini de duyamıvaeak dnmmdavıs. Gemi insaiveeiliti elmavan denizcilik, kolsnz, kötürflm bir denizcilik oldn|n tibi. memleketin makine ve çelik sanayiini de kısırlastıran temelsis bir yatınma gider. Parası, yeni gemi aimaya ve> tismeyen armatörlerimizin tideeejti yol birleserek gemi isletmecilik sirketi knrraak ve tersanelere ortak olmak, bövlece denizeili|in . tflm gövdesini birlikte vükseltmektir. Sayın Genel Sekreter arkadaşımın efitim konosnnda isabetli tavsiyeleri arasında deniıeilt|imizde daha ziyade ortaokni seviyesinde efitilmis personeie ve mflesseseiere olan ihtivactmıs beiirtilmektedir. Bnnda hepimiz birleşiyornz. ama bnnn yine bepimizin bildigi ve «on vılların tecrübelerine davanan bir hakikati dile getirerek tekrarlayalım: «Belirli bir seviveve göre kurulmns okullanmmn bemen hiç biri, ne seviyesini bejenmiş, ne sevivesine yakışan titrinl befenmis. kışkfrtma. boykot ve isgallerle ortaokul enstitü. enstitü teknik oknl, teknik okol akademi, akademi flniversite olma evlemini zorlamıs; kimisi ol. maş kimisi de hâlâ olmaya zorlanraaktadır. Bnna «reform» denilmekle isimler degismis. fakat seviyelerinin nerede oldnga kesinlene^ memistir. Bn bir sosyal düzen bnnalımı devresidir. Hiç kimse mevkiinden memnnn de' ğildir. Personel (koni) mahrntnnnn tepesi tersine dönmüstür, ortalıgı kim s&pflrecek artık belli degildir.» ^. PEVA J Piyasa Etüd Müşavirlik Jlraştırma Ltd. "Ştî. Beyoğluj İstiklâJ Cad. İmam Sok. 1/4 Tel: 49 49 «6 45 66 47 U Cumhuriyet 1993 T E S E K K ÜR Elîm ziyaı ile bizleri sonsuz acüara garkeden oğlum; eşim; babam; kardeşim Vilâyet Basm Müş.aviri; gazeteci HÜSNÜ ZEKİ SöYLEMEZOGLU'nun hastalı£mda yafan alâkalannı esirgemeyen; cenaze törenine bizzat katümak: çelenk göndermek; eve gelraek; telgraf; mektup ve teWonla taziyetlerini bUdirmek suretiyle kederli gunümüzde acılarımızı paylaşan ve bizleri teselliye koşan başta İstanbul Valisi Sayın Vefa Poyraz olmak uzere Vilftyet erkamna; Basın mensubu meslekdaşlanna; basın teşekküllerine; Kartaletepe Mensucat Fabrikaa sahip; mühendis; yönetici ve mensuplarma: akraba: arkadaş ve dostlanna ayri ayn teşekkürlerimizi arza büyük acırruz mâni oldugundan sayın gazetenizin aracılıgmı rica ederiz. AtLESt Cumhuriyet 1983 TEŞEKKÖR DeferU buyugümuz, GÜZtDE KOBAKERİ ) Sonuç Tlme, istatistite dayanarak denlzeiHfimi. * zi, gemi işletmecilig] ve insaiyeciliğimiai birlikte düzenleyerek plfinlayıp lcrasını kontrol edeeek bir otorite kvmlması teklifine daima katıldık ve katılıyornz. Aksi halde bn gidisle isin sablbi belll degildir. AHMET t. ZEYNELOĞLÜ*nun ölünü dolayısiyle gerek cenaze törenine bizzat katüarak. gerekse evimize kadar gelerek veya telefon, telcraf ve mektapla büyük aeunızı paylaşan değerli akraba ve do.«tlarımıza te;ekkürlerimizi sunanz. ZEYNELOCLÜ AtLESt • Kıral Reklim Ajann: 250/1991 OĞVT Nlsanlandılar. t«t Playboy 22J1971 Cumhuriyet 1983 Personel Kanunu öğretmenler arasında ayrım yaratmaktadır Pek çok haklı şıkâ>etlere, sızlanmalara yol açan Personel Kanunu öğretmenler araanda da büyük ayırımlar yaratmıştır. Hakkın çok üst ve altında olan bu farklar, demokratik bir Ulke olan Türkiye'mlzde hemen düzeltilmesi gerektiği kanaatindeyim. Bariz ayırımlar şmüardır: % Ilkokul oğretmenleri 12 n d dereceden başlatılmakt», Orta dereceli okul oğretmenleri 10 u««u dereceden başlatılmakudu. Tahsil farkı ancak 23 yıldır. tki derece fark çoktur. & îlkoltul oğretmenleri 4 yılda terfr etmekte, orta dereceli okul öğretmenleri 3 yılda terfi etnıek tedirler. Ilkokul ögretmeru yönünde her terfı döneminde bir yıl kay:p, 30 yıllık hizmet süresinde 5 terfi kayıp demektir. Aradaki fark 7 derecelik fark olmakt»dır. f ) tlkokul öfretmenleri 4 üııcü Gazetelerden bu müesseselerin dereccye kadar, orta dereceli oKimya Sanat Okulu. Sanat Okukul oğretmenlerine 1 inci derecelu ve Lise Fen dalı mezunlan ave kadar yukselme imkânı tanın rasmdan eleman aradıklarını otnaktadır. kuyoruz. Ne yazık ki bu okuliar Başka ayırımlar olmakla birlikte bunlar daha derin olanladan merun olan çocuklann çogu rıdır. Bunlan eleşürecek olurimkânsızhklar içinde okuduklasak: Ilkokul öğretmenlerinin 12 rından sadece nazari bilgilere sa ncı dereceden, orta dereceli okul hip olacak kadar sanssızdırlar. öğretmenlerinin 10 uncu dereceden başlatılmalan ve 2 derecelik En basit kimyevi maddeleri g6fark çoktur. Haksızlıktır. 23 yıl rüp tanuna imkânını bulamamı?lık tahsil fadalığına tlkokul öğ lardır. Halbuki bugun için bu retmeninin 8 yılda ulaşabileceği müesseselere faydalı olabilecek bu kadar fark %erilemeı. Bu bir daha iyi elemanlar mevcuttur. tarafı lâyık olduğunun altına itmek, diğer taraf ı hakkının üstünLise öğretiıninden sonra 3 yıl de görmektir. Taban farkı kosadece Kimya ve Fizik öğretimı nulunca, tavanda birleşmeğe im kân var mıdır? Bu iki yanştnayapan Eğitim Enstitüsü mezunla cıdan birisini on dakika önce bıa nnın çoğu mesleklerinde ezildikkıp, «Beraber aynı yere varalerinden öğretmenlikten aynlamazsmız» çeklinde zait söz söylerak çejitli büro islerinde cahsmek gibi bir şey oluyor. Hem ta maktadırlar. Bu müesseseler orbanda büyük fark. hem terfi süresinde bir yıllık süre farkı, tata müesseseler orta öğretimin çe vanda beraberlik zaten sağlanaşitli kademelerinde Kimya ve maz. tki bisiklet yarışmacısından Fizik öğretmenliği yapmış, bu ar birisinin bisikleti on defa bozukadaşlardan çok daha fazla faylursa, yarışı kazanabilir mi? Ayrıca bisikletin bozulacağınm bida sağlıyabilirler. linmesi de garip Rıfat ATAK Hüseym TURGUT ÎZMtT Ögretmen CumhuriYel'e mektupiar PelKim ve lpraş ı yıl önce, 23 Mart 1876 da Diyarbalar'ın Memeddin mahallesindeki baba evinde dünyaya felen Mehmet Ziya, istibdat yülarının sıkıntılannı gör müş; Birinci Dünya Savaşının elîm sonuçian, mahkumiyetler, sürgiinler genç ve ateşli ruhunda büyük etkiler yapmış; tstiklftl Savaşı sırasuıda Milli Mücadele ruhunu yaratanlann en ön safında bulunmuş; bir milletin uyanışının fikir kurvoti, vatanperver, milliyetçi ve Türkçü büyük bir filozof olarak ölmez eserler ve örnek mücadeleler vermiştir. 48 yaşında hayaU göılerini yumduğu zaman beraberinde gfttürdüğü ozlemi, daha bir çok eserler vermek, mllletine, gençliğe ve vatanına yeni hizmetler yap maktan ibaretti. Tarihimizde onun kadar millî ricdanı kuvvetlendirmek İçin eserler verip. fikirler inşa eden ve sonunda Türk mılliyetçüiğini yaratan başka bir filozof ve ilim adamı yoktur Eun dan 50 sene kadar önce soyledigi: «Bir iilke ki camiinde Türkçe cnn Bir flBce U çsrsısında dönen bütün sennaye, Sanatına yol gösteren ilimle fen Türkündür. Hırfetleri birbirinl daim eder himaye Tersaneler, fabrikalar. vapur, tren Türkündür .. Ey Tirrk Ofhj işte senin orasıdır vatanın!» Mısralannda, bugUn dahı özlemi içinde bulundTiğumuz vatanı en giızel bir şekilda tanımlanuştır. Yeni Hayat ve Türkçülügün Esaslan adh eserlerinde bütün sosyal ve kiiltürel konuları işlemiş, gelece|in aydınlık Türkiyesini tarif etmiştir. Lisandakl sadeleşme ve millileşme, Medenî Kanun, Kadın Haklan, Lâiklik ve daha bir çok fildrleri Devrimlerimizin ilmî yönden yapı taslarıdır. Ve Ziya Gökalp, hiç şüphesiz Ataturk Devrimlerinln biricik ilim adamıdır. Gökalp ve duyulmamış bir eseri «s»>s>»>sas>»>aa»>s>»>s>9sas>Msl Dly«rbakır Tıp Fakült eti Öğretlm Gortvliıi. basanlı olmusltrdır. AtatUrk en büyük Devlet adamı olarak cHayatta en hakikl mürşit Uimdir», «Ne mutlu Türküm diyene» diyen bir ilmi anlayışa ve halk sevgisine sahiptir. Yine Atatürke tmfe edilen «V&cudnmnn baiMtsı Ali Rıs» Efendi, beyecanlanmın babaaı Namık Kemal, fikirlerimin babası Ziya Gökalp'tir» sozü nü ilk defa 24/Ekim/1964 te Dıyarbakır'da düzenlenen Birinci Ziya Gökalp Haftasında, büvuk bir toplulukta konuşan Prof. Abdulkadir Karahan'dan duydum. Senelerce sonra kendilerine bir mektupla müracaatta bulunarak Atatürk'Un bu vecizesl ıçın kaynalt istedim. Şu cevabı verdıler: «Atatfirkfin bn sözfinfi, ilk defa 1934 te Odemisin Gölcük Vaylasına gittffim zatnan esU Adalet Bakanlanndan Refik Şevket Ince'den duydum. Sohbet sırasında hazır bulunan eski Izmir Valisi Kâam Dirik Paşa da bunu tasdik eder şekilde konuştnj AıatUrk her defBsında Ziya Gökalp'tan büyük Türk Mütefektori diye bah seder. Bu gerçekler, Atatürk'Un ilme ve ilım adamlanna verdigi değeri göstermesi bakımından önemlidir. Ve TUrlc DetTimlerinin basanlı ve devamü olusunun asıl nedenidir. REAAINGTON* STANDARD CED VEL MEYLIT lıtiklll Rarbbıd* cazeteel e . larak mUcahid, Aydcatlr mu. harrm Aatcb'* j u l lakabısılb v«Um<kml Kİt&kİfia «uS^T cazctcsind. uklif «dtn Müfide Ferid TEK'in vetatı yıldönümünd., M Mart Cuma nanuzını miittakıp, 0«küdar lskeledndekl Yeni Vıllde canülnde Hevlld otunup ruhuna dua edilccektir. MUfldv Htnımın doıtlarının, dln kar. deslerlnin tejriflerl rlcı edllir *' £ ı u »• d u u d ı Eael v» Seyfonah b t a Cumburiyct 1»84 , REMIVAC Haltıktrgızl Cad. 34/4 Harbiys Tel.: 47 87 U lıralr Cad. 33/27, Tenlsehlr, Ankara Tel.: 17 43 49 YAZAN: Dr. Seiâhattin YAZICIOGLU namn ilk metnbaı halktır, dahiler halkın suurlu vicdanıdır. Halk millî vicdanın canlı bir müzesidir.» Lısan konusunda lse: «Halkın söyledigi Türkçe bhrimdir.», «Halkın sSz yaratmada yollarını benimse» dıyerek bu husustakl isabetU karannı ve halk sevgisini içtenlikle ifade etmektedır. Ziya Gokalp'ta halk, miUet ve medenlyet sevgisi Uml yapıtlara ve duygusal derinliğe dayanır. Onun felsefesı ve sosyolojisi millî bir hazinedir. O, tarüı ıçuıae hakır görülmek istenen, asıl bir miUetın benliğinl ve üstün >)zelliklerini bulup ortaya koyan, Türklük meşalesını yakan tek filozottur. ya çevrilmls, «TUrkçulüğUh Esaslan» kltabı Almanya'da tam meün olarak Almanyacaya çevnlerek yayınlanmıştır. * Halk klâsikleri iya Gökalp'ıa kendi «1 vazraası 38 sahifeden ibaret «Halk Klâsikleri, Sayı 1, Nasreddin Hoca'nın Latifeleri.» isimli eserinden bugüne kadar hiç bir yerde söz edilrnemistir. 1967 yüında Diyarbakır'da tertiplenen 20. Türkiye Ulusal Verem Savajı Derneği ve,8. Türk Tüberküloz Konjrelerine katılan 600'den fazla ilim adamı, arasında bulunan Büyük Alim ve Müellif kıymetll hocam sayın Prof. Dr. Feridun Nafiz Uzluk bir Ithafla bu eseri bana armağan ctmistir. Bu eser Ziya Gökalp tarafından arkadafi Veler Çelebiye gönderilmiı, o da ak rabası sayın F. N. Uzluk'a vermistir. Bu eserin eski Türkçeden yasayan dile çevirisini kıymetli arkadajım sayın Abdüssettar Hay»ti Avsar büyük bir vukuf ve titiz likle yaptı. Fotokopileriyle beraber birkaç gune kadar basılı ola rak piyasaya gunulacaktır. Z Dmnillye MBtei UUKTUK j Mustafa ÖZDİLER LftleO Meathpasa UMldeal No: U TBİ! 17 W 10 MOnhal illerı acentalık vcrilir. Venl Ajans: »27 1»»6 daha iyi eleman Tiirkiye Emlâk Kredi Bankası A.O. Yeni Levent Şubesinden: Garajh Dairenin Kredi ile Satış llâm Türkiye Emlftk Kredi Bankaslna ipotekli' olup; 4947 sayılı kanuna göre satışa çıkanlan istanbul. Beşiktaî tlçesi 4. cü Levent Meşeli Sokak No. 40 <D Tipi 58) da kftin; imann 27 paîta; 982 ada, 584 parselinde ve tapunun 10 cilt; 974 sahifesinde kayUlı; 237;66 metrekare arsalı üç garajlı ve üç dairelı betonarme karkas apartmanın 1/3 hissesine tekabül eden garajlı; kaloriferli; şömineli; kat mülkiyetı tesis edılmiş zemin kat 1 numaralı daıresinin 'Bağımsız bolümün) 25/4/1972 Saiı günü saat 10 da başlayıp U de bitmek sartiyle 4. cü Levent Büyükdere asfalt] üzerindeki 10 katlı Emlâk Bankası Apartmanının zemin katmdaki Yeni Levent Şubesi lokaünde satışj yapılacaktir. Birinci arttirmada satı^ yapılamadığı takdırde ikinci arttırma 5/5/1972 Cuma günü saat 10 da t>aşlayıp 11 de bitmek sartiyle ayni yerde yaptlacaktır. Gayrimenkuln muhammen kıymeti 250.000. tlkiyüzellibin) lira olup; arttırmaya iştirak için muhammen kaymetin % 10 nu nisbetinde teminat yatınlması gerekmektedir. Satiş bedelini»; satış şartnamesınde belirtılen miktan için; borçlanma suretiyle % 10.5 laızlı 5 yu vade tanuiır ve bâkiyesi peşınen tahsU olunur. Satij aartnamesi vesair bügi Türkiye Emlâk Kreriı Bankasmın Yeni Levent Şubesinin 963/3 sayıü dos. yasmdan elınabilir. Talep halinde posta masrafı ödenmek aartnamenin bir örneği gönderüir. (Basm: 12541/19811 tır. O zamana kadar. hiç olmazsa. sunlan yapabilhiz. # BoİMabileeek bfitBn eserlerial yanniayarak blr Zlya Gökalp KüUiyatının meydana getirilmesL A UNZSCO'nun fnsanlıja hirrrret eden Dünya çapında bQyük insanlar için tertiplediği anma tö renlerinden blrinin de. vefatınm 50. yıhnda Diyarbakır'da Büjük Türk Mütefekkiri Ziya Gökalp içîn tertiplenmesi. t% Diyarbakır'da knralmasına çalısilan •Diyarbakn Ziya Gökalp üniverfHesUnh» blr an önce ger;eklefine«i lejn, biı tkniversitenln nüvesinl teşkil eden ve unümuzdeki yıl İlk meıunlarım «cre cek olan Diyarbakır Tıp Fakullesine diğer fakiiltelerin de bir an önce H8ve edilerek (iniversile na line getirilmesi ve hu ünivenitcnln kurolu; kanununun «üralle Parlamentodan çikanlmasi O»vlet, Hükümrt ve miltei olarak. resmf ve »zel kunılnşlar olarak herkesin İçtenlikle r.Srevi olmalıdır. nun vaptrÇı hizmetlerirr vab?n cısı kalmak büyiik bir hüırnndır O hu^ün de hajanlı her olusumun IçindoHİT Bir on» sırtımızı çevirsek de, o blzimledir. bHİabilir» Eserleri iya Gfikalpln hayatta iken ya yınlanan bir çok makaleleri ve dokuz eseri mevcuttur. Diğer bir kuım eserleri ise, ölümünden sonra damadı merhum Ali Nuzhet Göksel, diğer bazı şahıslar veya kurumlar tarafından yayınlanmıştır. Bunlann da sayısı on tanedir Basümarmş eserleri hakkında şu bilgileri ;esbit etmek mümkün olmuştur: Malta Konferanslan, T^irkçülUğün tlim Karşısında Muhakemesi, Kadın Hukuku, İlmi Içtima Dersleri, tlmi Içüraai Dinl, İlmi îçtimaı Hukukl, Amelî tçtlmaiyat, Muallimler İçin Büyük Tflrk MedeniyeU Tarihi, Muallimler İçin Türkolojiye Müstenıt Sosyoloji, Mnallimler îçin Sosyoloji v» Psikolojiye Müstenit Pelsefe, Talebeler İçin Sosyolojl ve Psikolojiye Müstenit Felsefe, Kürt Aşiretleri Hakkında Sosyolojöt Tetkikler ve Köroğlu Destanı' dır. Bunîardan 12 defter tutan Î16 sayfalık Ders Notlannın ve 38 sahifeden ibaret Kürt Asiretlert hakkındaki arastırmasının TUrk Tarih Kurumunda oldugımdan söz edilmektedir. Diğerlerinin nerelerde ve Mmlerde bulunduğu kesin olarak bilinmemektedir. Alfred Fotüllee'den çevlrdiği 11mlRâbt Akvam'm tefrlka halinda kaldığı »öylenmektedir. TUrk AnsUclopedistnde bir de Karagöz eserlnden bahsedllmekte lse de, aynl tannıda Köroğlu Destanından bahsedilmediSlne göre bunun yanlıslıkla Köroğlu yertne Karagöz yanldığt kanısındayım Ziya Gökalp'ı konu alan bir kısırn bllgin ve araştıncılanmızuı yazılan v« eleştirme eserler) çok degildir. Bu da, onu anlayıp hakkında eser verecek pek az kişlnin bulundugunu gösterir. Ziya Gokslp'ın bir çok manzumelert Maearcaya, Ingilizceye, Aimanca Z Halkçılık iya Gökalp bütün manev! değerlerin, ulusal özelliklertn ve harsın yegâne kaynağuun halk olduğuna lnanır. Türk halkının üstünlügüne, iliro re sanat kabiliyetine, dehasma ve şeref dolu tarihine hayrandır. Mılli mefkuresini ve ilmî kudretini sadece bundan alır. Dehâ lsnrıli manzumesinde: «Okumaslar bmkmn gurnrn, Mlin harsı Sgreniniz milletten; O vicdandrr, sizse onun şırıru Kfiksüs şour uzak defi cinnetten!» Halka dofru makeleslnde: «De Z D evlet adamlan devrimlerinl ve icraatlanru halka ve nmî esaslara dayadıklan nisbette Ziya Gökalp bu eserinin 6n sözünde: «Halk Klaiiklerinin Udnd sayısı Dede Korkut Kitabı olabilir. Bu kitabın bugünkü Türkçeye nakil vazifesini kabul edebilirim. Diğer sayılar; Yunus Emre, Dertli, Karaeaoğlan, Gevheri ilâ ahire olabilir Köroğlu manzum olarak tarafımdan hazırlanmı|tır» demektedir. Eserin içinde ayrıca dünya ölçüsünde föhrete ulaşan Halk Klasiklerinden HOMKR'in: Üyada ve Odise'si, VTRGILLE'in: Ene'ide'i, FtRDEVSt'nin: Şahname'si, LONRUE'nin: Kaluvala'sından s&z edi lerek elejtirmesi yapılmaktadır. Bundan sonra Tflrk Halk klâsiklerinm meydana getirilmesi bususunda Ziya Gökalp: •thtimat ki bir gün millî bir sanatkâr bu «3fahi eserler e lisanca ve öslapça katî «ekillerlni verecekler ve bu eserlerin Firdevsi'lerlni yahnt Virgileierini vücuda getlreceklerdir. Baolarm gerçekten klasik olabil melerl için âdeta yeniden bir halk sanatkân tarafından yazılmalan lâzımdır. Bunlar bir halk dahisinl yahut sanatkârmı beklemekte dirler» demektedir. Eserin asıl konusumı tefkü eden Nasreddln Hoca'nın zekftsı, nüktedanlığı, dehası, felsefesi, ahlakl seciyesl, aile ahl&kı, siyasl ahlakı, lktisadi hayatı, bedil haya. tı ve latifeleri Ziya Gökalp'm kud retli kalemiyle ialennıektedir. NİMBÜS Sonuç iya Gökalp'ı layık olduğu seviyeds tanımıyoruz. Bıze milliyetimizi ve benüğimizl tanıtan bu milli filozofun eserlerin) ta mamen yayınlayıp blr Ziya Gökalp kulliyatı dahi meydana getiremedik. Gerçekten çok *eç kaHık. 1974't* ölümünün 50. yüı olacak Z O