26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHirFfVET 26 FTdm "1972 B0,AlKAKAVWY6tttfi Bı'RPe^ 1 ae: ORTÛLÜ 7EHCİ Vİ ÇIML44PIAKMVMM &ÜMl6J*<EtEÜMŞ $G*UPŞtVt ^ü fiilfcE f ( ^ Jfylt Jffl LPMĞİ FASLI OLDüfctf8ÎI HAKJRLtp. KEyFİMÎZPEM MSMMJN KAUN FONC İYE tîMEfc Î5rti>ı\ , LAdDlft. BREFElTAff, İUM.VEBİÜM îzmir'in içinde SAMİM KOCAGÖZ'ÜN ROMANI 83 Kızif Tınaztepe, İJİraen oturduğu ycrden dojruldu öfkelendığfaıi anladım. Ne kl kendısinı tuttu; Hidayet Beye bir karşıhk vermeden baktl kaldı. GüTseren, sor» girışmek iıtedl a da vaz geçtf. Ama o, hiçbir zaman, hıçbır soze kolay kolay kanşmayan annem, pat dıye kfinufuverdl* «Bu lşın, yaşamanın kolay yakatt Hidayet Bey; değfl rnı kı dtekl hayvanlardan Urklıyız; farklı, insanca yaşayalım . Bu değın umutsuzluga kapılmayın.» ' #Ah Hanımefendıcığtra, yüzyıllar boyunca insanlar, hep hayvanlardan iarklı, lnsanca yaşamak içlnsavaşmlşlar. Savaşlınlar aztnhkta kaldıklan için bu savaş «urup gıdlyor...» Annem, bır karyıhk vertcektl, Hidayet Bey, fırsat vermedl, sozunu surdurdu" «Blliyorum Hadıye Hanunolendı bana vereceğinıı karsıhfı, biliyorum' Dıyecekslnız kı, insanca yaItma »avaşa da Insan havsıvetme yarasır! Bu sfizünuıe ne ksrşılık verebilinm7 Elbette haklısınız dİNeceğım. Savaşanları da kınamak aklımdan geçmez Ama ben, bıktım artık'» Gülseren, amcasına çsktırmadan bana bir gozkırptı Ne demek istedığıni aşajı yukan anlar gıbl oldum Sonradfkn dojruladı ya . cAmcam, insanlık adına, yurt adına çok büyük savaşlar verdl de 1 » dıyordu lıta Bu kı« zın bByleSİne safduyusu benı kendlıin» bağlıyordu Hidayet Bey, cebınden küçuk boy bir puro cıgarası paketl çıkardı Yerinden kalkıp babama da iklam ettl Babam, toparlanmıştı «Bu bana pek sert gelmesm Hltfayet Bey*« dly« yutnuşamaya çalıştı «Bır deneyln bakalım AJbayım, beğenmez seniz basar, sondurursUnüz olur bıter > Kalktım, purolarını yaktım. Hidayet Bey, âizından bir duman bulutu koyverdıkten aonra ortaya konu$tu* «Hanı dostlanm, yakınlarım bir yana, in<:anlarla bırarada vaşamak da beiu lıkmaya bıtfladı. tnaana, insanlığa sayeım vardı «sklden. Şımdılcrde bır hoyrat oldular, sayguiz oldulmr..j •Bu da Menderes'in mânfetı'» dly» blrdenblre Albay, söze gırıverdl «Osmanlıdan ben burokratlar, onların emrındekl küçük memurlar, halkl ezmıştır Atatürk, elınden geldığince halka yaklaştı, halka kendısmı sevdırdı Onun olumünden sonra Otmanlı ySnetlcıllğı yenıden hortladı Atatfirk'ün, «tmüyazsız sınıfsn, kaynafmı; bir kfltl** yu!», «Sen, ben yokuz, hız vanz1», «KSylü, memleketın »f»ndısıdır'» gıbı sloganlarını alava aldılar Yuklendüer halkın ustune Ismet Paşanın guftah hancsıne buntl da yazacağız,. E, ne oldu sonra9 Menderes, kumaz adam, halkın bu burokratlara karfi «zılmielığını utumar ettı Özgurlukle, saygısudığı çorba edıp, halkı kışkırtan esnafın dntıne koydu Halkı, oy ıçın somurmek, ozgurlugun adına, saygısızlık demekle mumkun oldu Oysa bizlm halkımıı, bırbırinı Mver sayardı Ne oldu 10nunda, köylerde Detnokr»Ü«xın kahvesı, Halkçılann kahvesi dlye msanlarımızı büe ıkıye boldu. Akşanıdan berı zaten Menderes'in saygısızlığını Mya döke bitiremedık Bu ortamda akıntiya kâpıhnı» halktan bırbırıne saygı beklenır mı*» Babam, bir M kez agnna götfirdıiğü, ellsde kalan puroyu, tablaya bastı Gülseren'e, «Kızım, bana bıraı «u,» dıye nea ettl Gülseren, yerinden fırladı Hamdl Bey. aklıma geldl «Eyvah, bızim bırader, Albaya Harp Tarıhı dersl vermeye kalkı|ir rakıyı içince'» demlşti Ne var kı ı? terslne çık nuttı, Hidayet Bej, bu gece pek konuşamamıştl Şlmdl de tuıkun, sessız, purosunu tutturuyordu dalgın dalgın. Canı çok cıkkın gorunuyordu Onun bu sıkıntınnı bır turlu sozemıyordura Babama karfi Menderes'ı savunamadı£indan mı* Yokıs babam, Menderes'in halıni. açık ve aeçık olarak ortaya koydujundan roı7 Üstelık, Mendres'e karfi da gdrünüyordu... Her ne halae, annem, bu sıkıntıh havayı, ortaya tavlayı çıkarsrak dağıtü Albayla Hidayet B«y, karfılıklı oyuna oturdular. Hıdayat Bey, yenıden neşelendı. Ben o vakıt Edırne Harbıyesi dordüncü sınıfta ıdto. Az sonra derse gırdık. Bırden bire paydos borusu ve ardından toplan borusu çalöı. Toplandık. Yatma va yem* yerilnü olan Barbıys Mektetrfne getaik öelirken yoJlaxa bayraklar asıhyor, mızıkalar çalıyordu Her yanda olağanüstu bır navm esiyordu Okulun bahçesında toplaoan bğranci öeş yuz kifi kadar «ftrdı O zammnın deyuruyle üç sttal RUy> diye, Uç smıf îdadıyye, tiç sınıl Harbıye olmak üzere dokuz sıruftık. Bır kurmay yuzbaaı, bir topçu yuzba^ısı, bır teğmen ortaya çıktılar Okulun butün subaylan arkalarında idüer. Topçu yuzbaşısı thsan beydi (*) Bır nutuk sdyledı. Ordu başkaldırmış, Padışahtan hürnyeti almış, artık raemlekette herkM bür ınuş Bundan sonra fenallk Olmıjacakmış, memleket dünymnın en uygar ülkesi olaoalcrmf Yuzbaşı Ihsan bızım de hürriyet uğruna ölmemız gerektığıni anlatıyofdu Yüzbaşı Selahattin'in Romanı Umitsiz bir aşk... • • • . Derleyen : tlhan SELÇUK Edirne'deki ldadl son sırul hayatımız, 909 senesi sonbahanndan 910 senesi Eylul'ün 13 nci gunü akşamına kadar devam etmışti. Fransızca tarıh, »e hatta bazan fızlb derslerina Hıiseyln Rahrai Bey geliyordu. Huseyin Rahmi Bev bu derslert bıze oktttmakla beraber memleket, devlet. hürrivet konulannda konufuyor (jörevlerimizl bize anlatryor, bizi her bakımdan vetistirmeye çalıjıvordu. Hocalanmız hepimize vatan mll let aşkj asılamava çalı$ıyoTİardı Hele edeblrat horamız Vahyi efendi bize durmadan vatanperverlik telMnlert vapryordu. Harbive sınıfları tstanbul'a nakledllmişlerdl Biz okulun en yukan sınıfı olarak Edime'de buhınuvorduk Babam, Hurlye hanımm ıtranyla gene Medine've gitroıştl Eniçtem Tevfik Bey, yüzba»ılığa terfl edıp Bagdafta eSrev aldı Agabevim Gelibolu'da altıyüz kurus maaşjı Mallye tab> 8ü memurhıguna afanmı«tı ;* GÂVUR İCADI O yılın okul tatilini, îstanbul'da, babasının yanında geçirmeğe giden Selâhattin, gönlünü kendl akranı bir genç kıza kaptıracaktır... Hem de ne kaptırma?.. Safinaz'ı görmeden edemlyor, içl lçine sığmıydr... bir gün geçırmez oldum. Bazan gece yattıktan sonra gızlıce kal kar, Safmaz'ın evini goren çayı ra gider, şımdi Gazhane tramvay volunun altmdan geçtlgi tren köprusünün yanında oturur, 8afinaz'ın evınin limbalarua seyrederdim Gün açılırken eve ddnerdim Herkesten sakladığunı sandı ğun bu olay alle arasına yayıldı. Babam Selâhattln1 Safinazı sevlyor ve almak istıyorsan, nıkâh ya palım, onu evıme alayım, zabıt Cikınca sizi evlendınrira, dedi. Seviyorum, fakat subay çı kıp ekmegırni kazanmadan bu konuda kesın bir anlasmaya giremem Onaltı yaşmdaydım Bir gün aıle dostumuz Doktor Fehmi bana Safinaz hakkında fikirlorıml sordu. Ben de açıldım: Seviyorum onu alamazsam lntlhar ederim, dedim Doktor Fehmi dü?ündü ve ağır ağır Sevmek, bir kadın sevmek Bu senin İS ıncı yaşında anlıyacağın şey değUdir Ben de senin gıbi bu yaslarda başladım Doktor çıkıncaya kadar birçok kıa sevdim. Onlan almazsam oleceğim sandım Fakat bir haita görmeyınce unuttum Bunun ıçın senin yaşmdaki bir çocukta aşk, gerçek aşk olamaz Sen bu memleketın çocugusun ölecek sın ama, memleket için Bır kadın veya bir aşk için ölene kahbe, derler Sen bu hale düş meveceksln,' düşemezsta HenU2 okuma ve istıkbal yapma devresindesm. VCetln, sereill olmam, ve bunu unutmanı dilerim Ama unutrnazsan bana yaz, ben seni kendi ellmle evlendirirtm BİR MEKTUP ÜÇ GÜN ÜÇ GECE Kurmay Yuzbaşı Kuımpaşab Alaeadın beydt O da »ynı şeylerı tekrar etti Ve »onunda ya nında duran 23 24 yaslanndakl teğmenı gostererek: Efendller, Mulâzun Atıt efendi AbdUlhamıfin en güvar> dlgi Şemaı Paçayı dldurdtl V» bugun bizl bürn>ete kavusturctu Hepınız bu Atıf'a benzeylnız, ve hep bır ağızdan bagırınu. Ya«asın Mulâzım Atıl Erkânıharp Kolagan tsmet, Erkarııljarp Kolağası Kâzım Karabekır de okyla gelıp bızlere hürrtyeti ve İStıbdadı anlattılar. Artık memleketın kurtuldugunu, hür ve üıesut oldufunu soylediler. t?te bu 1908 devrimmi böyle gorduk Up gun Uç gece çılgjn ca ınkılabı kuUacülç Kollarımlza bırer kurdela bağlandı Üttün de «Hürrijet, nıusavat, adalet, uhuvvet» yazülydı Heryerde kon ferans meraklılan bir kürsünun üstüne çıkıyor avaz avaz bu kelimelerin mânâsını halka aplat. maya ugrtiçıyordu Biz de şunu anhyordult Bağıracagız, çagıracajız, ça lışmıyacağız, lakat kımse bize bıfşey yapamjyacak Yemeklen mız, elb^selerımız eskısi gibl fe na olmlyacak Bıze bu humjeti Enver beyle Nıyazı beyın kazandırdiğını soylüyorlardı Hep bırden bağınyorduk^, Yaşasın Enver bey, yaçasın Nıyazi bey . „ Çılgınca geçen üç günden son xa okul tekrar bftşladı 180B yılının sonunda tatıl zamanı Gelibolu'ya tekrar Emin^ ablamın yanına, ve sOnra anne mın örtanca ablası olan buyuk tevzemı gormek ıçın Istanbul'a gıttun O zaman Istanbul'da atlı, tramvaylar çalışıyordu Elektrık yoktu 1908 ınküâbına kadar vapurlarda projektor olmadığından şehır hatları gece çalı* TnsCzrcış. Gfllsercn de hep, benımla birlikte obnak 'için hıç bir firsatı kaçırmaz Kadın kız mılletının kendllerine göre bırtakım sevımlı kurnazhkları oluvor: Ne yapmışsa yapmış, Uğur'u dun gece erkenden vatırmij hettl de cumartesı gece«ı>dı bu pazar sabahı ylne erkenden kaldırmııtı Tam saat sekjzde, blziffl apartmanın kapuına gelmışlerdi Ben de tenit takım taklavatımla kâpıntn onOnde bekliyordum. UJur'un ın kıyım arabası pırıl pirıîdı Bu arabaların clnsını, markasını da hıç bır vakıt aklımda tutamam Ytnı ltıtıklerı takılmiftl, moioru elden geçmışü, cılâlanmiftt araban UJur'utL Uzanıp, bana kapıyı açtı oturduğu yardcn(ArkMa varı Bu konuşma karşaında trkildlm Ağhyarak eve geldim. Tatil bıtmi«ti tstanbul'dan acıyla avnltUm Edlme'de Uç ayım zından oldu Bit gun Doktor Fehmi'den mektup aldım Safinaz'ı tstiyorlar almak kararTnda mısm, yoksa vaü mı geçtin» Bildlr ona göre nareket edecegim Cevap verdlm Isteyen adamı Safmaz'a soyleyin, istiyorsa varsın. Yirmi gün «onra Doktor Febml'den gelen mekturjta Safinaz'ın dUgününün vapıldiRinı bildlriyordu Safinaz bu adamla bir hafta kaldı Sonra bosandı Uzun zaman dul Kaldı Bana varmak igtıyordu Ama almadım Zaten edirne'ye geldikten sonra yazdığı mektuplara da cevap ver tnemlştim' 4 0 yıl önce Cumhuriyet 26.10.1933 S MALKOCOĞLU yazan veçızen.Ayhan 6AŞOĞLU ÇEÜK HANÇER OVÎET llerl gelen sahslyetleri dun sabah şehnmize gelmışler ve tezahüratla karşılanmışlardır Mısafırler Is tanbulda sektz saa( kaldıktan sonra Ankara'ya gideceklerdır Gelenler içinde Sovyet Harbiye Komlsen Voroşılof, Kızılordu SUvari Umumi MÜfettişı Budienni, lcra Vekillen Heyeti Baîkanı Krijineski, Haricıje Komlseri Karahan Maanf Ko mısen Bubnofu bulunmaktadır Dun, Rıhtım baştan basa Türk Rus bayrakları ıle donanmıştı Bırer asker <re polis mufrezelen tarafmdan selâmianan misafırler once kapısmda Rusça «Hoş geldınızu ıbaresı yazılı olan Perapalas otellne yerleşmışlerdir. Heyet başkanı Voroşılof, Anadolu Ajansına su beyanatta bulunmuştur •Türk toprağına ayak bastıgınuz şu dakıkada Türk mılleürn ve Türkıye Cumhuriyetinl seven Sovyetler Bırlıgı Hükümetl murahhas heyetl ve çahsım hakkında gbsterılen hararetli kabul tarzından doiayı çok samımı bır heyecanla müte RUS YETKİLİLERİ ŞEHRİMİZDE hassıs bulunuyorum. TUrkiye Cumhurbaşkanına, Turlciye Cumhunyet ldaresthın onuncu yılddnümU munasebetıyle tebriklenmızi bizzat eunmak ve çok mSnalı Olr eheznmtye'ti tıaız böyle bir eünde TUrk miuetlnln sevinclne lştirafc etmek ımkânını bana verdlglnden dolayı derin bır bahtıyarlılr duyuyorum.» tdadinln son senesinden baH hatıralanm var Edirne'ye ilk telefon btı yıl (1910> preldl Daireler arasına kondu Şehirde herkes bu s&VUT itadımn barikulâdeligirıjfio bahsediyor kdmse bü isln sîm* na akıl erdiremivordo Ordu ttg adet adet nrhlı otomobil «etirtmiçti Bütün »ehlr halkı arkasına takılır, havretle seyrederdi. Avnı yıl sinemayi da gördü Edırne Perdede vürüven bil esek lnsanlarm yüzdüğtl blr havuz ve\a bır trenın gellsinl gosteren sinema şaşkınlıkla karşılandı (*) Cumhuriyette Bahriye Veköl olan thsan bey. | Af tasansı dun Mechste aynen kabul olunmu$tur | Basra Korfezınde bulunan Keşlm adasında bır tran giımrük memuru İngılızler tarafından tutuklannnş ve îran Harıcıye Nezareti bu hareketinden ötürü Ingüi» hukumetuu protesto eimlştir. YARIN: HERŞEYDEN ÖNCE TÜRKSÜN DİŞt BOND ' İ MECİDİYE ı hi"W y 908 kışı beşınua Edirne'ye tek rar geldım îdadı ıkincı smıf olrauştum Sikmtılanm kalmamı?»ı Büyük ab'am, enistem, ağabeyim tekrar Edıme'de top lanmıslardı Ben de babemdan her ay üç mecıdıye olan maaşı mı ahyordum Blrgün derâbanftda gene bir haber yayıldı Istanbul'da isyan olmuş, Padışah hurrıyeti gerl alıyormufe. Mekteph tabitlcr ölauruluyormuş O zaman ordunun yansından çogu neferllkten jetışmıştı ve bunlara alaylı denırdı Pekazı okumayazma bi lırdı. Alaydan yetifmıs pasalar da vardı Alaylılar mektepten çıkmış zabıtlere «gâvur» âerler \e onlan dınsızlıkle ıtham eder lerdı fransıaca • hoeamız olan Huseyin Rahtru bey, sırtlnda bır Jardarma nefer elbisesi Olara'" biM veda ettt Bıa ölmeye gıdıyoruz Eğer padışah taratı btei OldUrurse sız ıntıkamımızı ahn ve hurnyetsız bır memlekette mazlum ve uşak olarak yaşamayın, allahaısmarladık Butun sınıf ağlıyorduk. 31 Mart 1809 lsyftmıu bbylt yaşadık. TİFFANY JONES* M» GARTH İLGt VG AŞK O yılın tatllıru îstanbul'da babamın yanında geçırdım Babam Fatıhte Çarşamba Karakolu karşısında Zıver beyjn evınde oturuyordu Sonra Kadıkoyune ta şındık Bu tatıiın bende bıraktığı en önemlı hâtıra Saunaz'a âşık oluşumdur Babamın süt kardeşı Kâmıl efendının kıaydı Safınaz.. Beoımle ymaıttı. Yavaş yaraş bu kıza bUylik bir 11gı duymaya başladım. öyle bır an geldı kı Saimaz'ı görmeden
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear