26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET 15 Ekim 1972 mağarada mı beklerdi? Dış haberler Moskova yakınlarında düşen bir Sovyet yolcu Kadın sadece uçağında 172 kişi öldü Dünyada Bugün MOSKOVA Sovyet Havayolları Aeroflot'a ait bir İlyuşin 62 tipi jet uçağı öncetd gece Moskova Seremetyevo havaalanı yakınlannda düşmüş, içinde bulunan yolculardan kurtulan olmamıştır. 162 >olcu ve 10 kişilik ekiple Paris Moskova seferini yapan Sovyet uçağının düşme nedeni konusunda herhangi bir açıklama yapılmamıstır. Uçak kazasım resmen bildiren Sovyet Tass Ajansı, yolculardan 38'inin Şili'li, yalnızca bir tanesinin Fransız olduğunu açıklamıştır. Tas ajansının yaptığı açıklamaya göre Paris Leningrad Moskova özel kira seferini yapan IIjTişın 62 uçağı Leningrad havaalanından normal olarak kalkmıs ancak Moskova havaalanı y&kınlarına geldığı sırada henüz bılinmeyen bir nedenle düşerek parça lanmıştır. Paris görüşmelerindeki sır perdesi kalkmadı PARİS Paris'te Başkan Nucon'un danışmanı Henry Kıssinger ile Kuzey Vıetnam temsilcisi Le Duk To arasında yapılan gorüşmeler hakkında dünya basınına henüz bır açıklama yapılmamıstır. Dün Hanoı'ye hareket eden Duk To, Orly havaalanında gazetecilere. «Hanoı' ye gidiyorum, söyleyecek bır Dış basından Yugoslavya'da yeni sınıf Belgrad'a bırkaç kılometre mesafede kurulu küçük bır Yugoslav kojünün. sağlam yapılı fakat mütevazı köylü evlerüıın yeni komsulan var Bunlar oldukça gösterişli ve lüks binalar. Çoğu cam ve çelik kanşımı. Bazısı etraflannı çeviren bahçeler içinde görünmez hâle gelmiş Hemen hepsi de modern mimari stüinde insa edilmışler ve ilk batoşta, bu şık villâların sahiplerinden, «Bogatsti=zenginler» diye bahsedıyorlar. Buna karşılık, köylülenn, açık açık <;öylememelerine rağmen bu veni villâlann köyün ortasında yükselmesinden hoşlanmadiklan da belli oluyor. Köylüler villa sahiplerinden de boşlanmıyor bunlara yakmlık göstermiyorlar Aynı sekilde villâ sahiplen da kövlülerden sikâyet edivor, villâlarında bulunmadıkları zaman, köylülenn evlerini tahrib ettiklerini, duvarlara çirkin resimler çizdiklerini ve bahçe parmaklıklannı kırdıklannı söylüyorlar. | . | | adın özgürlüğu» hareketi 1 1 I I butün uygar bılinen iilke••II İerde olanca şiddeü ile devam edıyor. Uygarlığın olçüsünü eğer gelışmişlık olarak alırsak, gelışmemiş ülkelerde daha «Kadın Ozgurluğü» diye bir hareketin başlamadığını soyleyebüiriz. Çünkü bu ulkeler için henüz erkeklerın ozgürlüğu bile söz kqnusu değil. Ister kadın olsun ıstcrse erkek, koylüler toprak ağalartmn, sabıt gelırliler enflâsyonunun, tüketıciler de rekabetsızlikten dofân kdtu kalıte ve yüksek fıyatlann esirı az gelismış ülkelerde... Ayrıca basmm, düşuncenın özgurlüğii sağlanmamışken, kadınların özgürlüğünden söz edip mücadeleye gırısmek, sadeçe komik kaçar. Fakat gehşmış ülkeler kadını, kendı dünyası içinde özgürlük yolundakı mücadelesıni sürdürüyor. Erkekler de faydasız bir savunma çabası içinde karşı koymaya çalışıyor. Çünkü kadınlann amacı sadece kendi varlık alanlarını ilşilendirecek nıtelikteki yeni ozgurlükler yaratmak değil. Çoğunlukla, erkekler tarafından kullanılan eski özgürlüklere ortak olmak istiyorlar. Yani kadınlar bzgurlüğe kavuşursa, erkeklerin özgürlüğü azalacak. Bu yüzden erkekler her türlü yola başvurup, «Kadın özgürlüğü» hareketıni çelmeliyor. Meselâ Amerıkan mizahçısı Buchwald, kadının şimdıki özgürlükten yoksun halinde büe topluma verdlği zararların ne kadar çok olduğunu tesbıf etmiş. Buchwald'a göre Amenkan kadınlannm kocalan ile kavga etmeleri yüzünden, Ulke ekonomisi yüda 34 milyon «Erkek iş saati» kaybedıyormuş. Amenkan kadını işinden evine yorgun argın gelen kocasını güler yuzle karşılar, ona lezzetli yemekler ha/ırlar ve yemekten sonra erkek televizyon seyrederken yanında sakin, sessız otururmuş. Ancak kocasının uykusu gelip yatafa girince Amenkan kadını birdentpre değişir ve kavgaya başlarmış. Bu yatak kavgasmda, kocasına, kendisi ile bütün gün konuşmadığı için saldınr, adamın uykusunun kaçmasına sebep olurmuş. Tabii geceyi uykusuz geçiren erkek sabah işine uykulu gider ve uğraştıjh konularda hâta yaparmış. Hâtalı imalâttan ötürü pivasadan toplaiılan otomobüler, eksik maddeli mukaveleler, hep bu kadın tarafından yatakta baslatılan kan . koca kavgalannın eserıymiş Ozgür olmayan kadın bu halinde ekonomiyi böylesine zarara uğratırsa, özgürlügünU kazandlktan sonra kimbilir nelere sebep olacaktır? *, îşte Amerikalı mizahçının kadın özgurluğüne fcarşı mücadele şekli bu... Ancak kadınlar işi bu kadar hafife almıyorlar. Bazılan erkeklerin özgürlüğe lâyık olmad'ğını isbat etmek ıçin, kocalannın uzak geçmişira ele alıyor. Bir örnek verelim,.. Ingilız'sosyolog Elaine Morgan'ın «Kadının Kokeni» isımli arastırması, bütün Avrupa'da en fazla satılan kıtaplar arasında. Morgan bu kitabında dığer sosyologların ılk insan 'toplulüklan üzerinde kurdukları «Tarzan erkek» efsanesıni gerçekten büyük bir ustalıkla yıkıyor. Bu efsaneyi şekillendiren teoriye gore ilk insan et yıyici bir yaratıktı. Avcı olan erkek vahşi hayvanlan avlar ve raagarada bekleyen kadınına et getirerek onun yasamasını âağlardı. Bayaıi Morgan bu yarsayımın yanlışhğını isbat etmiş. Çünkü çeşitli ilkel topluluklar üzerinde yapılan araştırmalara göre, iddianın aksine et istisnai bir besindir. Gerçi erkek haftanın bütün'günlernide avlanmaya Çalışır. Fahat av sonunda sağladığı et ile ailesinin bütün besin ihüyacını karşılayamaz. Bu >ajada kadın yenilebilecek bitkileri arar ve toplar. Erkeğin sağladığı et ile kadının topladığı bitkisel gıdalann oranı genellikle 20'ye 80'dir. Yani yüz Uzerinden av etleri 20"yi bitkiler ise 80'i aiır. îlk insan< topluluklarına bu dunım uygulândığı takdirde, uygarlığın başlangıcı ile Igili bütün teoriler de değişiyor. Çünkü tarihçiler, msanm ortaya koyduğu ilk âletlerin, yontulmuş taştan av araçlan olduğunu söylemekte4irler. Halbuki kadın gerekli besinin yüzde 80'ıni sağladıfına göre, onun bitki toplarken kullandığı araçlar uygarlığın başlangıcında daha büyük rol oynuyor. Bu bitkileri topraktan kaayarak kopartacak keskin taşlar, taşımaya yarayacak sepetler gibi... Aynca erkeklerin vakitlerinin çoğunu ayırarak giriştikleri. başansız avlanma çabaları sırasında, mağaralarda oturan kadınlar av araçlanni da yapmaktaydılar. Sovyet arkeoloğu Tretyakov, bulduğu yontma taş devri yapıtlanndald parmak izlerinden bunu kesinlikle tesbit' etmiş. Gordüğünüz gıbi kadın, özgürlüğünü elde etmeye çalışırken, erkeklerin üstunlüğüne dâyanak olan tarüıî teorilen yıkmak gibi ciddi bir yol tutarak işe başlıyor. Ne var ki bütün kadınlar Bayan Morgan gibi' tutarlı değil. Bir kısmı kılık kıyafet devrimi ile özgürlüğe ulaşacaklannı sanıyorlar. Meselâ «madera erkek tek parçalı mayo giyiyor, biz de öyle yapanz» diyorlar. Plâjlara ustü olmayan mayolarla gidiyorlar. Erkeklerin bu çeşit mücadeleye sinirlendiklenni söylemek zordur. Hattâ kendı yakınlan olmarnak şartı ile butün erkeklenn, tek parçalı mayo yolü ile kadın ozgürlüğu mücadelesini destekledıkleri tahmin edilebilir şey yok» demış ve barış anlaş gızli görüşmelere rağmen banşması yapılmadan çozümlenmesi çı bir çözüme giden yolda hâlâ gereken birçok sorun olduğunu önemli engeller bulunduğunu söylemiştir. söylemiştir. Öte vandan, Beyaz Saray sözcüsü Ronald Zıegler, Başkan Van Tiyö Nıxon'un güvenlık işleri baş daBunker ile görüştü nışmanı Henry Kissınger'ın Parıs'teki temaslanna ılışkin ılk Güney Vietnam Devlet Başaçıklamasmda dort srün süren kanhğına yakın bir kaynaktan öğrenildiğine göre. Henry Kıssinger'in Washington'a dönmesinden 24 saat sonra Güney Vıetnam Devlet Başkanı Van Tiyö, dün sabah Amerika'nın Saygon Büyükelçisi Ellsworth Bunker'i KAMPALA Bir askeri sözcükabul etmiştir. nün bildirdiğine gore. Uganda'lı Van Tiyö'nün Duk Iho ve askerler, geçen av Tanzanya sıKissinger'in Paris'teki son gönınndan Uganda va «aldıran gerüşmelerinden bu yana Bunker rillalann esir tutuldugu bır askeile üçüncü kez yaptığı bu görüşrl kampta çıkan isyanı bastırmışme yanrn saat sürmüştü. Bu gö lar ve bu arada da 35 mahkumu rüşmenin mahıyetı konusunda öMürmüşlerdir. hıçbir haber sızdınlmamışsa da Sözcü. son Tanzanya Uganda gozlemcilere I göre görüşmede smır çarpışmalannda alınan esirBaşkan Nixon urı özel temsilcisı lerin Kijaru kampında isyan çıile Kuzey Vietnamlı görüşmecikardıklanm ve Ugandalı askerleler arasındaki dört gün süren rin isyanı bastırmak isterken 35' özel toplantılar sırasında yapılan ini öldürdüklerini, sekizini de teklif ve karşı tekliflerin ve isyeniden ele geçirdiklerini. bu ara tışarelenn tahlil edildiğine şüpda geri kalanlannın kaçtığını hahe yoktur. ber vermistır. Kaçanlar arasında Van Tiyö Bunker görüşmesi. eski Enformasyon Bakam Alex Vietnam'ın dış ülkelerdeki birOiera ve düşük Devlet Başkanı Paris'ten Washjngton'a dönen Henry Kıssinger, ABD'nln transa Bu* çok büyükelçisının, özel Wasyükelçisi Arthur VVatson'la.. Milton Obote'nin yeğeni yüzbaşı hıngton, Paris ve Londra büyUkelçilerinin Başkan Tiyö taraLEFKOŞE Kıbrıs Türk Yö Oyile de bulunmaktadır. fından istişare için Saygon'a netimi Yürütme Kurulu Başkan Londra, Uganda'daki çağrüdıklannın açıklandığı bir Yardımcısı ve Türk Cemaat Mectemsilcisini çekti sırada yapılmıştır. lisi Başkanı Rauf Denktaş. «Beşli LONDRA Dışişleri BakanlıKOPENHAG Amerika'nın Çin Hındinde işledıği savaş suçlarını görüşmeler» de Türk cemaatinin Bir iddia ğından yapılan açıklamaya gore, incelemek üzere kurulmuş olan Özel Uluslararası Komisyon onünde haklarını korumayan bir anlastngiltere, Uganda'daki baş tero ifade veren eski bir Amerikalı asker, Vietnam'da Amerikalı pilotlann, mayı kabul etmenin söz konusu öte yandan, Washington'dakı silcisini geri çekmiştir. bombardımanlar sırasında, pirinç tarlalarında çalısan insanlan veya olmadığını belirtmiştir. resmî olmayan kaynaklar, Paris Dışişleri Bakanhğı. Uganda' hayvanlan hedef alarak, kimin daha fazla isabet kaydettığini tesbit Cemaatlerarası görüşmelere gorüşmelerinde Vietnam'ın cTadaki Ingilız • yüksek komiseri etmek üzere aralannda «Atış müsabakaJarı» düzenlediklerıni söylekarşı' Rum bölgelerinde başlatırafsızlaştırılması için anlaşmaya Richard1 Slater'e derhal dönme miştir. lan Enosis kampanyasını eleştivanldığinı, ancak Amenkan kuv si için talimat verildiğinı, bu Aynı asker, Amerıkalıların, Vietnam'daki meskun bölgelere ma vetlerinin Vietnam'dan çekilmeren Denktaş, Türk cemaatımn arada da Uganda'ylsf lngiltere yınlar yerleştirdiklerini ve bu mayınlann çevreden geçenlerin üzerinmüsterih olmasını istemiş ve gösi konusunda fikir birliğinde olnin arasındaki ilişkilerin gittik de bulunan en ufak. madenî eşyadan etkilenerek patladığını söylemişrüşmelerde bulunacak formUlün madıklannı söyıemişlerdir çe bozulraaya başladığmı açıktir. Askerin bejirttiğine gdre, mayınlann patlaması için ayakkabıların herşeyden ^Jnce Enosis'i ortadan « (AJJ» U.P.I.) lamıştır. . * (U.Pt..) bunmlanna çakılan demirler dahi kâfi gelmektedir. (aa) kaldıncı nitelikte olması gerektiğini söylemiştir. Uganda askerleri esir kampından kacmaya calısan 35 Tanzanyalıyı Servet sahipleri Bu küçük Yugoslav köyünde görülen vülâlar, Yugoslavya'da varlığını artık kuvvetle hissettırmeğe başlayan orta sınıflann iktisadi gücunün en güzel işareti.. Geçenlerde Mareşal Tito da bunlarla ilgili bir konuşma vapmış, ancak bır eenelleme j'apmaktan kaçınarak, suııstımaller yoluyla servet sahibi olanlardan, kendilerine bu paralarla lüks konutlar insa ettirenlerden bahsetmişti Mareşal Tito bunlara kar*ı mücadele edileceğinden de bahsedivor, Yugoslavya'nın sıruflı bir toplum hâline gelmesine engel olmak için mümkün olan şeylerin yapılacağını ilân edivordu. • Yugoslav yönetlcilerinin bu mücadeleyi kazanip kazanmayacaklarını zaman gösterecektir Üstelik bu mücadelenin eerçekten cidd! şekılde yapılıp yapılmıyacağı da belli değıldir Zıra bugünün Yugoslavya'suıın orta sınıflannı meydana getiren kisiler, genellikle ülkenin yönetici sınıflanna mensup bulunmaktadırlar. Bu bakımdan, Yugoslavya'mn «villâ sahiplerine» karsı verilecek mücadelenin engellenmesi ve bu mücadeleyi yapacak olanlann sonunda venilgive uğramalan mümkündür Yugoslavya'da uzun süre kalan yabancılar. bu ülkede zengın bir orta sınıfın belirdığini. bu sınıfa mensup olan kisüerin kapitaUst ülkelerdeki benzerleri gibi vaşadıeım ve halkla bunlar arasında zaman zaman sürtüşmeler olduğunu bilirleT Belgrad yakınındald tcüçülc köyde de bu sürtüsmenin izlerl görülmekte. aynen kapitalist ülkelerde olduğu gibi. kövlülerle bu 'zengin villâ «ahipleri arasında uçurumlar bulunmaktadır. Denktas: «Hakkımızı korumayan anlaşma kabul, edilemez» Köylüler hişan tahtası oldu Tedbir ahnıyor Durumun gittıkçe kötüleşmekte olduğunıı gören. Yugosla» vetkililer. Mareşal Tito'nun da cesaretlendirmesi üzerine harekete geçmişlerdir. Bu arada, bazı federatif cumhuriyetlerde daha önce kabul edilmiş kanunlar kanştınlmakta ve bunlann uvpulanmasına çalı^ılmaktadır örneğin Sırbistan'da yüriirlükte olan bir kanun, büyük şehirlerden birinde ve bir savflve şehrinde iki "katı veya e'vi olan bir Yugoslav'm, bunlardan birinden vazgeçmesini öngörmektedir. Bu kanun kısa bir süre önce kahul edilmiş ve büyük yankılar uyandırmıştı Daha önce böyle bir millileştirme hareketinin tanığı olan Sırplar bunun, ikind bir millileştirme hareketl anlamı taşıdığını söylemekte, kanun hükümleri uygulândığı takdirde Sırbi^tan ekonomisinin agır bir darbe yiyecetinl belirtmektedirler Kanunun uvgulanmasipi isteyen vetkililer ise. ancak bu kanunun uygulanmasmdan sonra, Sırbistan'dald sınıf farklannm ortadan kalkacaŞı görliştindedirler. Türkleri koraünist yapacaklardı öte yandan Kıbns'takl Komünist Partisi Akel'in Kıbns'ın geleceğı ile Ugili niyetlerini açıklayan bazı gizli befgeler, Patris gazetesl tarafından yayınlanmıştır. Gazeteye göre Akel Genel Sekreteri Papionannu 1966 Ekimin'de Turkler hakkında şunları söylemistır: «Türkler hakkında ne yapmayı düşündöğümüzü soracaksınız. progrsm tenrlamrken, bu htısus da dflîOnülmüş ve bu kontıda ne yapüacagı kararlaştırümıştır. 10 yıla kadar Kıbns TürkleTinin çoğunluğu komünist olacaklardır» (a.a.) DİLEDIG1 FAKULTE VEYA YÜKSEK OKULA GIREMEYEN BEKLEMEU VE LİSE SON SINlFöGRENClLERlNB UNIVERSITEYE GIRIŞ g)TEST TEKNIGINE UYGUN VE TEST UYGULAMAU OĞBETIM 20 EkinıSınav günü ^ 1 3 KasımSınav sninü a sin 20 Ekim1 Haziran f f İŞ K f f İ Ş Kasıra1 Haziran 1 H i n • 4 AralıkSınav günü . «4 Aralıkl Haziran H OĞLE VE AKSAM SINIFLARI MEVCUTTUR O*OKLU BIR >EN (ĞI'IMI GO/?M£K B R O Ş Ü R 'S'f* t BİR ÖĞRETİM Y I U SÜRELİ j ABD savaş gemisinde zenci beyaz kavgası: 33 yaralı var HONOLULU, (THA) Vıetnam kıyıları açıklarında bulunan «Kitt Hawk» adındakı Amerikan savaş gemisinde zencilerle beyazlar arasında çıkan bir olayda, 33 kişi yaralanmıştır. Birleşik Amerika Pasifik Filosu Komutanhğı tarafından yapılan açıklamada. yarası ağır olan iki IÇşinin gemiden alınarak hastaneye kaldırıldığı ve olayla Ugili soruşturmaya başlanıldıeı blldirilmiştir Hedef orta sınıflar Mareşal Tito başta olmak uzere, diğer Tugoslav yetkililerlnin konuşmalan ve direktifleri, Yugoslavya'da da tdeoloiive aŞirlık tanıma zorunluğunun bazan öncelik kazandığım açık sekilde göstermektedir. tdeolojik savaşın şimdild hedefl ise Yugoslavya'mn yeni orta sıniflan olmuştur. Bunlar arasmda komünist yöneticiler de vardır ama, bunlann büvüTc bir çoğunluğunu doktorlar, mühendisler ıktisatçılar gibi serbest meslek sahipleri meyrîana getirmektedir. Bu dnrum da, yeni orta sınıflara karşı veriiecek savaşın başan şansmı arttıran unsurlardan bindir. Bu arada Yugoslavya'mn bir özellığine dikkatl çekmek yorinde olur. Yugoslav yöneticiler, mücadelelerini venrken, ülkenin bugünkü noktasına gelmesinde bir numaralı rolü oynayan etkenleri gözden çıkarmamak ve krrıcı davranmamak rorundadırlar. Kısacası bu mücadele sosyal adaleti sağlamak, büyük sınıf farklannı törpülemek yönünde olmalı, halkın daha iyı bir hayat yaşama arzu ve isteğini ortadan kaldıncı niteliğe bürünmemelidir. Aksi takdirde, Yugoslavya bugüne kadar kazandığı bir çok şeji de kaybedebilir. Kıbrıs'ta silâhlı 4 kişi bir Rum köyünü bastı LEFKOŞE Lefkoşe'deki Rum Polis Mudurluğünün yayımladığı bir bddiriye gore, silâhlı dört kişi önceki gece Lımasol yakının daki bir Rum köyünü basarak köylülere. duvarlara Makarios lehine yazılmış yazılan zorla sildirmişlerdir. Bu yazüar bir gece önce duvarlara yazılmıştı. Bildiride, siİâhU kişilerin köyü bir saat kontrollan altında tuttuklan ve bunlara karşı koymak isteyen 21 yaşındaki bir rumun yaralandığı açıklanmaktadır. Bu olay hükümet çevrelerinde endışe uyandırmıştır. Çünkü olayın, adada yeni bir tedhiş dalgasına başlangıç olmasından korkulmaktadır. (a a) sınıf öğrencilerine okul saatleri dışında lise son the Guardian ISTANBUL SEYİRCİSİNE, ARTIK ISTANBUL'A YERLEŞİYORUZ STOP "ALMANYA DEFTERt" OYUNUNA DEVAM EDIY0RUZ STOP HER GÜN 18.15'DE PAZARTESİ GÜNLERÎ HEM 18.15 HEM DE 21.15'DE KÜÇÜK SAHNE'DEYtZ STOP ANKARA SAHNESt (Manajans: 3099 7356) üniversite ozei bir ders yılı süreli ymuraldersanesi çembertitaş ist. .27 35 0 5 2 6 54 07J (Motif: 201 7359) gjriş kursları 21 ekim 1972 ^•O/flGDKSEN DIRSflNfSI Beıazıt• Ist. tel 2/ Sl 32 Kabaiaş, vapur iskelesi karsısı. İst. teh 440198 Cumhuriyet 7365 Acaba bu yunlü mamul guneste solar mı? Wbolmark damgası taşı>orsa aslaî Woolmark, bir titizlik belgesidir. \Voolmark damgası taşıyar maraulJerin • • yapım ve denetiminde ince elenir, sık dokunur. SafYbniYün kitaüları M Ü JDE! ARTIK BAŞARILI KOMPO ZÎSYON YAZACAKSINIZt BÜYÜK FİKİR KİTAP1A1U D1ZİSI, No. 16 Sabahat Emir'in OSMAN PAZARL1 KOMPOZISÎON DIZÎSÎNİ KÎTAPÇILARDA ARAYINIZ I ömekleriyle Kompozisyon Yazma Sanatı 10 TL 3 Atasözleri ve Vecizelerin Açıklamalan 10 TL. 3 Fikir Yazılan Nasıl Yazüırî 10 TL. 4 Tasvir ve Tahli] 4 TL 5 önemli Günler Hakkında KompozisTon 10 TL 6 Deyimler Sözlüğü 12.50 TL 7 Büyük Eserter (Edebî eserlerin özet, inceleme, eleştiri ve ilhamlan) 20 TL 8 Okfiz Kafab Şaban Bey Destanı (Küçük Hikâyeler) 4 TL Genel Dağıtım: BATEŞ Ödemeli tsteme: P. K. 238 Beyoğlu istanbuJ ISLAMDA AHLAK Modern ilmin ışığı altında Islâm ahlâkının temel c5> kavramlan, özellikleri ve başlıca ahlâkî eserlerimiz... Ş? tslâmda Ablâk, çağımızın aydın Türk'ünün özlediği modern ahlâk anlayışına öncülük edecektir. 379 büyük boy sayfa • Mükemmel baskı • 25 TL. K1TABEVİ ISTANBUL Kitabevımızde mevcut İNGİLİZCE EDEBİ, SOSYAL, FELSEFİ, SAN'AT vs. ait bütün kitaplarda °'o 10 indirimir 7 Kasım 1972 tarihin© kadar devam edüeceğini sayın mn' tenlerimize duyumruz. GÜNEY S.?nat Dergisi Abone: Yılf.k 3 0 TL i Redhouse Kitabevi yokuşu 48 Eminönü. Tel: 22 39 05 Manajans: 3110/7358 P.K. 1353 Istanbul Mehmet BARLAS
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear