23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ÖA1FA DORT: :10 Nisan 1971 ÎSfflt siı: ı^şrıı VJyı fu I c5ı*vft'VA 13 bin kilometre sı kesılmeyen yoğun araba tra. fığinde on dakıka gidıp, on da. kika tfurarak yol alırken, ken. dımi Istanbul'un Belediye otobüslennde sanıyorum. Italya'ya geçtikten sonra San Remo'ya ve Cenova'ya kadar yine aynı dnrum. ıstasyonda uyumaya koyuluyorum ama, kısa zamanda polıs uyandırıyor. Oysa içeri ilk girchğımde, yere uyku tulumları. nı, battaniyelenni sermış bir dolu kislnın, polisin gozu onun. de horul horul uyuduğunu gormüştürn. Herhalde polıs buyuk bir iyi yureklılıkle, sabah olun ca çalar saat gdrevı yapmak istiyor herkesi uyandırarak. Sabahın erken saatlerınde boş sokaklarda yürurken, aç. lığımdan baska bir şey düşunemiyorum. İlk kez bu derece dayanılmaz, unutulup bir koşeye itılemez duruma gelıyor açlık. Bir parktaki çeşmeden mıdeml su\ la dolcfurmaya çalıjırken, yanıbaşımdaki sıra. da torununun karnını doyuran yaşlı kadın bana yaklaşıvor ve büyükçe bir dilim ekmekle, M ADRtD'te Masami. Ispanyol trenlerinde kullanmak ıçın satm almıs olduğu tren permısını bana venyor. Hıç para ödemerfen trene biniyorum böylece. Barselona'ya varırken, Ispanyol sairi J. R. Jimenez'ın dizeleri çınlıyor kulaklarımda: «O garip duvjrnsn varışın, trenle, kendinin olmayan bir demiryola istasyonnna..» îtalva'da otostopun guçluğuıra çok kışıden duyduğum ıçın, cebımde kalan son altı dolan yıyecek ve içeceğe harcamadan, orada yeterlı olduğu olçtitfe bir tren bileti almak içın saklıyorum. Sonra yıne otostopla başlıyorum Fransa'nın Guney kıyılannı katetmeye. Aç, susuz ıkı gunün aonunda, geceyi geçırmek için gırdiğım tarlada bir Fran«ız otostopçuy]a karşılaşıyorum. Hemen ya. nındaki ekmek ve elmalan bo luşuyor benımle. Daha sonra arabasına bındığım zengın Monaco'lu da ıyı bir yemek ısmar. layınca, bunlarla Italya'ya ka. dar bir şey yemeden dayana. bıleceğımı duşunuyorum. Ondan sonrası içın de bizım köylumuzun yaptığı glbi, cAIlah kerim» demek gerekiyor. Marsılya, Cannes, Nice, Mon. teCarlo boyunca ılerleyebil. mek oldukça guç Aslında fazla bir ustün yanını goremedlğım, yalnızca guneşli ıklimi ve film şenlıklenyle üne kavuşmuş bu kıyı, Avrupa'nın her yanından yıgınlarla akan insan selleriyle dolu. Kumlarda, ka. yalarda, denizın içinde, yollarda yatan ve güneşlenen insan. lardan kıyı gorünmez duruma gelmis. Çıft şerıtli yolda, ardı arka. Güçlükler ve sorunlor Çalar saat bir parç» peyrtlr uz»tıyor gülümseyerek. Ama nereden anladı aç olduğumu? Bırden llendekı sırada kıvrıhp yatmış bir «dam ılışıyor gözume. Hiç de guç değıl onun aç olup olmadığını anlamak. Elımdeki yıveceği hiç konu?nadan bolu>=tukten sonra, birlıkte uzun U7un ve buyuk bır dıkkatle çığnıyoruz her lokmaM. Bırara cebınden çıkardığı bir kaç bozukluğu sayan adam, beklememı isaret ederek kalkıp gidıvor. On dakıka sonra donduğunde. buyuk bır porta. kal suyu şisesini elime sıkıştırarak, tesekkur bile etmeme taman bırakmadan uzaklaşıyor. Cılgınlar UN'UN vanıntfa diğer bir çok Italyan erkeğı korkunç sekılde can sıkıcı yabancı kızlar için Her adımda üç be« kisi çevirıyor iri'anın sajını solunu. Yabancı bir ki7 görunce onu izlemek İçin kendl TOlunu bırakarak arabasıyla kaldırıma çıkan çılgın sürücülere rastlanıyor. Dinlenme ^aatlerinl îspanvollar'dan daha cok uzatmi";lar. Sabah dokuzda baslıyorlar çalışmava, öSlevin beş saat yemek molası verivorlar ÇoS'i lokantalara vemek vemek ıçın ya 12 00 de va da 19 00 da git. mek gerekli, diğer saatlerdp açhktan olenrieoha kolav kolar açık ver bulamaz. Hiç tAmaz«a her fi1n bovle çalışsalar vine iyi. haftanın kimi gün lerind'e bellrll verler hiç ça. lı«mıvor Tıpkı îspanya'da olduSu gıbı bir vıSın rahip. rahibe ve poü'e ra'tlanıvor adım bası. lnsanı kendlne çeken yemvesil cımenlere parmak bile dokundurmak yasak. Çıldırmamak el de degıl, birara otururken avaSımın ucundan vere düşen pabucumu givmem icin ı«rar edip duruvor polis Kendini hiç llgılendirmemesı eereken lşlere kan<:makta birebir. Bir «üre önce l»e beni rahatsız etîen ttalvan adamlarma karsı bir sev vapmasını i^tedıgimrie. sorevini hiç umursamamıstı Yalnızca sırıtarak suratıma bakmiî ve kendi dr o adamlardan hiç a«aîı kalır davrapmamı ;f ı Sonunda hir tsvicrelivle iki Kanadalı vard'm edivorlar ha. n5 ftalvan polisinden kurtulmam içın. B B tR SABAH vakti aç, uykusuz ve yorgunluktan bıtkın bir halde ulaşıyorum Mıla. no'ya. Pasaport surcmın dolmasına dort gun kalmıs v« Italya'da otostopun can sıkıcılıgını tatmış durumdayım. Paramın olancasını vererek, Yu. goslav sınırına yakın Trieste için bir bılet alıyorum o gece kalkacak olan trene. Sonra da • UZUN, YORUCU fakat her bakınıdan olumlu sonuçlar saglayan garf nihayet buluyor. Nur Dolay İstanbul'a donmüş, şehire gi rmeden önce de Topftapı surları onünde bu hatıra resniini cektirmiştir. du=;uncesının, taundan sonra bende eyleme donuşmeye başladığını gormek onları mutlu kılıvor. Bır ulkevı adım adım gezmek ve o ulkedekı her tur ınsanla liışkıde bulunmak ısteII IIIHIIIIIIIIIIIII yenler ıçın, gerçekten az parayla, yalnız olarak ve otostop yaparak gıtmek en verımlı şekıl Avni zamanda kendını rie denemi1; ve o zamana kadar bılmedığl yonlerıyle karsılaşmış oluyor kisi Ve ben ken•••lllllllll tfım de, bundan sonra Japonya' ya yapmayı duşunduğum gczıve \ıne bu sekilde, fakat bu kez bır arkadaşımla birlikte glt meyı tasarlıyorum. SON IIIIIIIIIIIIINIimnttllMIHtflllHIII Konu ve resim AYH AN BAŞOGLU|J TUNADAKI HAYAIEI 56 EFSAMESl mt, Gilti eider ECE 130 da kalkacak treni beklerken istasvonda, bir ara yorgunluktan oturâ*uJum verde uvuvakalıyorum. Daha bir saat önce";ıne kadar durmadan sıralara vurarak u yuvanları uvandıran polıs, bu ker hiç ugramıvor vanıma. Goz lerimi açtıîımda «aatin lkiv« EPİdıcinı ghruvorum büvük şa'kınlıkla. Cantamı kaptıgım eibl kapıva fırlıvnr ve poli'lere soruyorum Trieste trenıni. Sırıtarak eittıgini «övlüvorlar. Bütün param. o kadar deSerli saatlerim. ve cesaretım de birlikte gıtmis oluyor trenle. Bir de îtalva'da otostopun güçluğü var. Ne vapacagını şasırmış bir şekılde oracıga çökecekken, son bir umutla perona fırlıvorum Bır kaç kısinin bara EÖ«terdi5i ka'kmakta olan trene guç atıvorum ken 1 diml Bir fılm va <fa hır dü : gi. bi her <ev Bıri«l b<"nımle ovun ovnuvnr herhalde Doğru tren. de olriugııma ınanabılmek içın her onüme gelene soruvorura Trieite've mi srıttigimi7İ îtalva'dan sonra ilerı>:ının oldukça kolav olacagını du^ıirüyorum Gerçekten de Yucoslav va'da hoş olmavan bir ıki olavla karşıla«makla birlikte, çok hızlı ilerlivorum. Zagreb'in biraz ilerisinde, beni arabasına alan îsviçrell'nin yemek ısmarlamak için girdigi motelde, okuldan eski kimva ögretmenime ve arkadaşlanna raslıvorum Bövlece para ödemeo*en. haftalardır İlk kez dam altında bir gece geçiriyorum. G DİŞİ BOND TİFFANY JONES GEBÇEKTEN ONUN KJJSüBH DEGlLDt. BEKLE BAiCA. % SOM SÖZÜ A . . S E U Poyraz üşütüyor. Gün ışıdı ışıyacak. Namlu Halilin «Inında. Halil Cereni kucaklamış, bir yandan bir yana döninor. Halil bbtün kızları, en Rüzellerini kucaklamış. Bütün kızlar, Yöriik kızları, Çukurovalı kızlar, şehir kızian Halil nereye gitse durur bakarlar, sevdah .. Hayran kalırlar, gözlerinden ışk akar. Ağlarlar. Mustan, Mustan, Mustan Mustan fitti Resıılu uvandırdı, usuldan: «Gel hele kardaş.» dedi. «Benira çucum yetmedi Halili öldurmeee. Gel hele şura.va.» Resul uvuyan Halilin vanmdan usulca sıvrılriı. Mustanın arkasma düstü, pınarın basına Beldiler. «Yüzünü vu da uykun acılsın.» Resul \U7Unü yıkadı. «Nerdeyse giın ışıdı ışıyacak. Çok döğüstüm kendimle, Halili dldüremedim.» «l'j'umuvordum, Rördüm.» dedl Resnl. «Glttin gpldin, gittin teldin.» «övle,» dedi Mustan. «Elim varmadı. Hanl va, eski arkadaş. Amma velâkin, o yaşadıkça ben riluvüm. Amma Halil senin kimsen nlmaz. Bilmez tanımazsın. Sen de hundan böyle benimfizbir kardeşimsin, al şu tüfejfi, çök trtiğe. Benim gücüm vetmedi. O yaşadıkça ben ölüvüm. Herkes de ölü. Sen de ölüsün. O yaşadıkça bütün gençler ölü. Bir o dolduruyor yemiziinü Bütün dünya ölü.» Resul onun Halili niçin bu kadar öldürmefc istediçini bir türlü anlavamamıştı. O anlatmı» anlatmış, Resul bir türlü anla>anuunıştı. «Ver şu tüfeği de öldürelim,» dedi, so|iıkkanlı, şu kuşu, karıncayı, arıyı, sinefi öldürelim dercesine. Tüfpği aldı. Mustan da onun kepeneğinl aldı, kovuçun vanına uzanıp kepenefce sanndı, TÜrpçi kulağında, gözleri kapalı bekledJ. Resulun birden içinde acı. bilmediğı, bütün bedenini. vüreğini titreten bir duvgnvla sarsıldı. NP oluyordu? Ona hiç böyle bir şey olmamıştı. EUeri yrfhdı. elindeki tüfeğin kundafi vandı. Deli çibi orada birkaç kere fır döndü. Tetiğe çöktü. Mustan bağırarak kendini verden vere attı. Kıvrandı, çalıları, kavaları çırmaladı. Resul iki el daha ateş etti Mustana. Halil, saıjkm uvandı, tüfeğine sarıldı. Resul bir kayanın ardına kendini attı: «Dur Halil.» djye bafırdı. «Bent öldünne, Mustanı ben vurdum.» Mustan kendisini oradan oraya atıyor, elle. rıni, toprafı ısırıvordu. Halil onun üstüne ka. pannııs: «Kardas, kardas, Mustan, nasıl kıydılar »a. na !» dive onu kucaklıvordo. Mustan inlivor, bajırıyor, kan içinde kalmı», toprafı, kavaları. çalıları. ellerini dişliyor çırpı. nıyordu. «Senin öcünü, öcünii alacafım. Senin öcünö kimsede bırakmam, kardasım Mustan.» Gün ısırken Mnstan üç kere, kopscakmıj gibı gerındi, dislen dislerıne geçmis. bir barman yeri kadar toprak kana bulanmış, deşilmij çır. malanmıs.. Kaskatı kesildi kaldı. öteki >enı çelmis adamlar, dnrmuslar. a . zaktan ölü Mustanı. kanlanmıs kavaları, kan göllenmis toprağı, Mustanın eti sıvrılıp, livme liyme olmus ak kemikleri dışarı fırlamış elleri. ni sevrevlivorlardı. Halil ölünün \anınria oturmus kalmn. kanlı sa* rlini topraîa davamıs, susnvordu. Gozlerini de Mnstanın dliisüne dikmi">ti. Gozlerini kaldır. dı, karşısında Resulu tördü. Sasırdı. Ne vapa. cnSını bilemedi. Sonra birden ayaSa fırladı, tfl. feğini kaptı. Resnl hiç bır «ev olmamıs cibi. dudaklari. nın kıvısındaki kıvrımda belli belirsiz bir gülun^rme, soîukkanlı: «Dur Halil,» dedi. Sesi övlevdi ki, o^Iesine bir efiven tasıvor. du kı. Halil oldnfu verde dnrmak zoronda kal. dı. S.nkınlıfı daha da artmıs orada kalakaldı. «Dur karda«, Halil.» Dokule dokule Sarıçama geldıler Sarıçamın ot bıtmez kepirlıgıne konriular Sulevman Kâhva alasafakta şoyle bır durup kurulmakta olan çarfırlara baktı. Yorgun, bıtkindı herkes, ortalıkta çıt voktu Çakılan çariır kazıklarının boguk kütkiıtü alaşafagı dolduruyordu Ne bır çocuk ajlıyor. ne kdtı. . pek ürüvordu Sevinçlı bir gülüş bu obadan basını almış çoktan çekmıs gitmıştl Gün ışıdı Yırtık, varım, sol. muş, kirlenip çamurlanmış, eğri büg» rü dıkılmis çadırlara Süleyman Kâhva bakamadı îçi götıirmedı. Bir de bu çarfırlar gözüne az gozuktü. Yanında Koca Tanış vardı Kuçuk, yaşlı, kırpıksız gozlerini durmadan dogan gune karşı kirpıştirıvordu. Islak buruş burus olmuş çadırlar gıttikçe kızdıran gıin altında bugulanıvor, kuruyordu. Keçelerı, kilimleri, vatakları çadırların önune sermişlerdl Süt çoktan sa. Jılmıs, çadırların öniinde fcara kazanlarda kavnıvor, ortalık ılgıt ılgıt süt kokuyorrfu. Her sey ekşımış bir ıslak, bır ter kokuvordu Her uç dört çadırın önütl" saçlar kurulmuş, kadınlar hamur yofuruvorlar, yufka açıyorlar, kuçucuk saçlarda pişıriyorlardı çabuk çabuk. ögleye dogru uzaktakı su sızagınffa çamaşıra gıttıler Çırılçıplak çocuklar sızakta sevınçsız, gülmez, başıboş, oyunsuz dolaşıyorlardı. Tokaç sesleri ta uzaklardan duyuluvordu. Bır tek karfın, o da Ceren, çadırdan burnunu dışan bile çıkarmamış, süzgun, yaslı, ölü, yenı kurulmus çadırın köşesine, eğmeslnin dıbıne yumulmus, orada ka. lakalmıştı (Arkan rar) •!•••• Yolsuzluklar B GARTH ÜLGARtSTAN'da ıse A1manva'dan lstanbul'a giden bir Tiirk işçisi beni arabasına slıvor Bir ara vol kıyısında durdugumuzda Türkçe konusan bir Bulgar kamj'on sürücösü yaklasıyor yanımıza. Satabilecegimiz teyp, radyo, altın yüzük gibl herhangi bir şevimiz olup olmadıgını soru. yor. Yanımdakl Türk birçok tevp ve traş maklnası getirdiğini, fakat hepsinin tstanbul'da alacaklısı olduftunu söylüyor. Adamın diretmesl karşısında berikl, bir dahaki gelişlerinde ona mal getirmeve söz verlyor. Karşılıgında, bozdurma olanağı olmavan Bulgar parası yerine, Almanya'da satabileceği teneke peynirle ödeme yapıimasını istiyor. BulearMan'daki di âer bir kaç verle daha «alışveris«ıni bu sekilde vürüttügı'inü beürtivor Almanva Bulgaristan araMnda kaçakçılıkla para kazanan bu eörünü? te isçinın ve onunla isbirligi yapmak İçin sözlesen Bulgarın cesaretlerine jasmamak elde de ğil. Ve Bulgaristan'da da böylesine büyük yolsuzluklar!.. 39 OLUM CIKMAZI Yazan: L BLOCK Gwen'in son mektubunu ltına ıle saklamıştım. Apartımandakl daırenın bir koşesınde olacaktL Cezaevme gırdıkten bır sure sonra gelmıştı soz konusu mek tup Mahkumıyet yıllan boyurj ca zaman zaman çıkarıp okumak ve artık bır kanrmn bulun madığma kesinlikle kanaat getırmek için yırtıp atmamış, cuz danıma yerleştırmlştım. Çıkarken de beraberımde aldığımı gayet ıyı hatırlıyorum Fakat ha nfın ismi aklıma gelmıyor bır türlü «Hay Allah kahretsin . » di ye soylene soylene tekrar odayı arşmlamağa başladım Sigarayı sıgaradan yakıyor, derın nefesler çekıyor, kimbılır üstüste kaç defa okuduğum mektubu gözlerlmın önüne getirmege çalışıyor, fakat başara mıyordum. Oysa adamın tsmlne ve adresıne şiddetle ıhtıyacım vardı. Mektup, Dokuzuncu Caddedokı apartımanın bana ait daıresın de dığer bır sürii zarfın ve bır takım Idtaplann arasındaydı. Bunlann tümünü birden büyük bır kutuya yerleştırmıştim Gidip almama ikân yoktu. Cesaret edemıyordum. Çok tehlikeli bır şey olurdu bu Clnayetın meydana çıkmasından hemen bıraz sonra apartımanın go> altına alındıgından emındım Polısler sanıldığı ka dar budala değıldi Sanıklann. blr süre dönüp dolastıktan son ra er veva geç kendi evlerine sıgınıp orada gızlenmek hevesine kapıldıklannı blliyorlardl tablî. (Arkaa ,uı) AYLÂK MUSA MUSA BHV GEİ.0,1 UEMEM GÖESEİ "İVİ OLUEr DOÜ1OZ /. .' ıor ^uftulfi&îâ.. 4 r Pasaport süremln dolmasından bir önceki gün tstanbul'a ulasıvorum. Beni oraya kadar getiren arabadan indikten sonra, Beledive otobü'üne bile binecek param olmadığından, eve kadar yürüyortım Kısa zaman sonra, bendeki değişimleri sezen annem ve babam ger çekten hoşnut oluyorlar bu dunımdan. Olavlara daha d'erinle'mesine ve daha geni$ bir açıdan bakmayı, kendi denevlerim sonucu vasamın güçlüklerini, her sorunumu kendl basıma çözmeyi. çesitii Insan ve yasayıs şekillerini öîrendigimi riüşünüyorlar. Her seyden çok d* bana yıllarrtır vermere çahalaıfıklan in^anlara anlavış, hoşgörü ve sevgıyle davranma Ayru dnayeti tıpkı tıpkısına tkincl bir defa daha işlemesine maddeten imkân yoktu .. Bemm, dört buçuk yıl öncesı gıbl yine bir kaldınm yosması bulup bir otel odasına kapanacağımı nereden bilecekti?... gumuş bir tepsi içinde feaatıle Bilemezdı. Büemediğı lçln de sunmuştum. Çıkar yol soz konubaşka bır plân kurmuştu... Mesu olamazdı. Kurtuluş çaresme selâ beıu öldürecek, fakat cinabenzer bir şey de yoktu ortada. yete bir intihar süsü verecektl Geçen sefer olduğu gıbı yıne belka de... sızmıştım.. Yanımda bır genç Oysa ben başıma gelen bunca kadın vardı... Bana dokunmakbelâya ragmen bir kerecik olsızın onu temlzlemek, sonra da sun intıhar hevesuıe kapılmış bir uça^a atlayarak Calift>rnia ya değildım Ama polis bunu nedönmek sanıldığı kadar zor reden bilecekti ölüler konuşdeğıldi muyordu kı Bakacaklar, edeBır kere daha tuzağa düşmüş, cekler, gerekli ışlemı yapacakölum çıkmazına gırmıştım... Tılar, dos>amı da kapatıp arşlve pış tıpış. kaldıracaklardı Kırn vurduya «Kaatıl, aynı dnayeti ytne lşgıdecektım düpedüz. ledı» dıyordu gazeteler. Şu Cumartesı gunü, Gwen"ln Hıçbir kuvvet kurtaramazdı ar lkincı kocası yıne peşime takıltık beni.. Bir kere daha demış olmalıydı. Benun davranış lığe gırecek, ömrümün sonuna lanmı görünce de çok sevinmlşkadar da çıkamayacaktım.. Katl şüphesiz .. Evvelâ lçmeğe baş nundaki açık kapılar beni ar» lamıstım . îçmekle de plânını tık hürriyetlme kavuşturamazkolaylaştırmaktan başka bır şey dı.. Bu, kesin blr gerçektl. BUyapmıyordum .. O ise glzlendiği ytik bır ihtimâl daha vardı. Bel kdşede sabırla bekliyor, nereld de elektrikli sandalyeyi boyye gıdersem peşımden gellyorlatacaklardı bana.. Çünkii mîldu. Daha sonra tıpkı yıllar önkerrer kaatD durumuna düşücesı Evangeltne Grant'la olduğu rülmüştüm. gıbi bu defa da Robm'le pazarü ğa giriştiğimi görünce kendi ken Ben böyle düşünüyordum ama dme\ «Tamam . Oldu bu lç...» bütün bu haltlan kanştiran demlşti muhakkak. Gvven'ln iklnci tcocası olmayabl Ve belirlı bir rhesafeden blzl lirdl Listede mevcut Islm sahlp takip ederek Maxfiel otellne kalerinden herhangl blrl de yapmıs dar gelmiştt olabilirdl bunu. îthamlan sağlam bir temele Istlnad ettlrmek Kendl kendlne ne kadar eğlen şartı ıle hepsi de ayn ayn sanık mlş, İçin ıçın nasıl da gulmüşttl dunımuna düşürülebillrdl. Pakımbilir?. Olayın aynntılan aykat havır Ben daha zıyade, es nen tekerrür edıyordu Ara yerkl kanmın yeni kocası üsttinde de sadece ufak bir degışiklik duruyor, suçu bütün hasmetlyle vardı... Bu da Robin'dl Ben far ona yüklemekten ayn blr zevk kında bile olmaksızın sartlan duyuyordum. hazırlamıs, dunımu derlemlş toparlamış, cinayet zeminlnl adetâ AdJ neydl acaba?...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear