Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAHİR İKİ 24 Temuz 1970 CUMHURÎTET • » etrokimya, petrol firfinlerini ham mad•*• de olarak knllanmak snretiyle, çesitli plâstik, suni lif, snni kançnk, deterjan ham maddeleri ve diğer değerli kimyasal maddeler imal eden bir sanayi koladur. Sayısız kıymetli özellikleri dolayuiyle, petrokimyasal maddeler ynrdumnzda son on aenede birçok sanayi kollannda ve tarnnda aranılır darnma gelmiş ve bn maddelerin tüketimleri bflyük bir hızla artmıstır. Binleree sanayici petrokimyasal maddeleri senelerdir ithal ederek ytırdnmnzda islemektedirler. Bn durum, petrokimyasal maddeleri üretecek tesislerin memleketimizde knralmasını zornnlu kılmış; ve Birinci \e Ikinci Kalkınma Plânlanmızda bn sektire büyük ölçüde yatınm yapılmast karariaştırılmıstır. PETROKİMYA ve KALKINMA Engin S. SOKULLU | İş Idaresi Uzmanı Kimya Y. Müh. gerçeklestirmeye Szel sektörumuzün şn andaki gücü yetersizdir. Aynca fiilî bir monopol ve çok önemli bir temel sanayi olacak olan petrokimyanın Szel veya yabancı sermsyenin kontrolü altına sokulmasının sakıncaları, bu sanayiin millî kurumlanmız tarafından knmlmasında baslıca rolü oynamıstır. Bnna rağmen, petrokimyasal firfinlerin işlendlği sanayi kollannda (plâstik işleme ve kahplama gibi) kamu knrnlaşlarının faaliyeti nygnn görülmemistir. Bunun sebebi, bu sektörlerde öxel tesebbüsün nispeten başanlı olacagj inancıdır. Böylece özel tesebbüsün kalkınma hedeflerimiıe uygnn olarak gelistirebileceği sanayi kollannda devletin enerjisi ve yatırımları israf edilmemekte; ve özel tesebbüse bırakılan birçok sanayi kollarının gelismeslni etkileyecek bir temel sanayi devlet eli ile kurnlmâkUdır. özel teşebbfiı ile kamn sektdrünün petrokimya sanayii etrafından böyleslne sıkı raünasebetl. karma ekonomimiıde genellikle yanlif olarak birbirine rakip nitelikte düşünttlen bn iki sektör arasındaki iş bölümünü eanlandıran en etken karma ekonomi nygnlamalanndan biridir. tSrlere nazaran yüksek bir hasUa/sermaye •ranı saglamaktadır. Gercekten de petrokimyanın bn oran 2/3 ilâ 1/1 arasındadır. Bn da, petrekimya sanayiinin yatınmlarımız için çok verimli bir sektör olduğnnn ortaya koymaktadır. Bn verimlilik petrokimyanın aynca çok kâr getirecek bir sanayi koln oldnğnnn da göstermektedir. Tflrkiye gibi ekonomik gelismenin ilk safhalarmda olan memleketlerde. ticarette ve sanayide elde edilen kârlar, is bilmez veya müsrif bir sınıfın elinde tüketime yönelmezse, sermaye birikiminl hızlandıracak çok önemli tasarrnf kaynaklan olma istidadındadır. Petrokimya sanayitmizin milli knrnmlar tarafından knrnlması, bn sektörde elde edilecek kârlann israf edilmeden veva ynrt dışına transfer edilmeden tekrar yatırımma yönelmeslni garanti altına almaktadır. Sürükleyici sanayi 99 etrokimya, doğrudan dofruya tüketile•* cek madde üretmediği ve büyük yatınmlara ihtiyaç gösterdiği için bir ağır sanayi niteliğindedir. Sınai strüktür içinde petrokimyanın büyük önemi, ürettiği maddelerin değeri kadar, bir kilit sanayi olmanndan gelmektedir. örneğin, petrol ürunlerimizin bir kısmımn bn sahada değerlendirilmesi, millî petrol ve rafineri sektörlerimizin gelismesinde etkili olacaktır. Buna ilâveten, petrokimyanın en büyük etkisi, petrokimyasal ürttnlerin doğrudan doğruya veya dolaylı olarak kullamldığı çok sayıdaki, müsteri tınai »ektörlerde görüleeektir. Petrokimyanın, Prof. Rostow'nn deyimiy te bir «sürükleyiei sanayi» niteliginde'olmâsının sebebi de zaten bndnr. Gerçekten de bn doktrine göre. iktisadi kalkınma hızla gelisen bir veya birkaç «gürükleyici sektSrün» bütün memleket ekonomisini peşinden cekmeıi ile gerçeklesmektedir. Petrokimyanın yfiksek gelişme potansiyeli ve sınai strüktür içindeki kilit mevkii, bn sanayii. ekonomimiıde rtrükleyiei rol oynayan yeni sanayi kollanmız arasina sokacağı süphesizdir. Petrokimyanın kalkınmadaki sürükleyieilik rolü ayrıca, sektörler arasındaki llişkileri tesbit eden modern ekonometrik metotl»r ile de teyid edilraiştir. Bilhassa Prof. Chenery'nfaı bu konuda yaptıgı incelemeler, petrokimya sektörünün sanayilesmis ülkelerdeki gelişme hızının. bn filkelerin kalkınma hııının 5/3 katı olduğunu ortaya kovmustur. Bu oran, sanayilesme volnnda olan ülkelerde çok daha yüksektir. Nitekim tkinci Bes Yıllık Kalkınma Plânıraızda, %1'lik bir genel kalkınma hızına mukabil bn sektöre # ı20nin üstünde bir gelisme hızı hedef olarak alın•uştır. üyük >atırımlar gerektiren \e genis drgütlenme isteyen petrokimya sanayiini B > benea hemen yanm milyon liralık bir yatuım gerektiren bn «anayiin issizlik problemimisin çözumüne is entansif bir sanayi kadar yardımda bulnnmayacagı, ve yatırımlanmızı isçi basına daha az yatırım gerektiren sektörlere vöneltmemizin daha faydalı olacagı söylenebilir. Fakat böyle bir çörüs aldatıeıdır. Petrokimya gibi bir temel sanaviin varatacagı iş hacmini sadece bu sanayi kolnnda çalışacak personelin sayısı ile ölçmemek gerekir. Çfinkn petrokimya sanayiine yapılan yatınm, askerî bir tâblrle, Istibdam açısından «stratejiktir» ve «taktik» yatmmlar için knllanılan kıstaslarla eleştirilmesi nygnn olmaz. Terli petrokimys sansviimız, petrokimyasal madde kollanan çesitli sektörlerin gelismesini engelleven birtakım dar boğazlan ortadan kaldırmakla müsteri sektörlerdeki gelismelerı bızlandıracaktır. Bu müsteri sektörlerde isçi basıos gereken yatınm genellikle 1.800 ilâ 50.000 lira gibi az bir miktar oldufu için, genel sonuç az yatınmla çok iş sahasının açılmast olacaktır. Gercekten de. vapılan tahminlere göre, yeni açılan petrokimya tesislerinde simdilik çalışacak bin kflsnr personele karsdık, müsteri sektörlerdeki gelisme on binlerin çok üstünde yeni is hacminin yaratılmasına sebep olacaktır. Düşün 1 Amerika Adalet Bakanı: Türkiyeyi cezalandırmalı demiş. Böylesine bir mızrak artık hiç bir torbaya sığmadıği İçin bizim Amerikancıl vazarlardar. sermaye politikacılanna kadar cümle uyducular dahi zevahiri kurtarmak ıçin konuşmava ba$ ladılar: Olmaz böyle şey Rezalettir.. Bağımsızlığa aykırıdır.. Dostluğs leke düşüriir Sömürgeci züınivetidir.. Amerika bizi nasıl cezalandınnnıs? Cevap: Düpedüz cezslandınr. tpleri eline verdiğin için cezalandmr. Buğdayını vermez, kredini geciktirir, ham maddeni vollaına7 silâhını postalamaz, daha da öteye gider^en ikili anlasmalara da vanarak: Ver bakainn sana verdiklerimi gen>c diyebiiir. Eloğlu sana petrol vermese.. Tasıtlann duracak. F.lojlu sana buedav göndermese.. Açlıktan oleceksin. Eloglu sana silâh vermeae. Ordun silâhstz kalaoak. Bu Herekeye düşmedir mi? Düstün. •Amerikasız yasayamam» deroedin mi? Dedin. Övleyse Amcrika istediği zaman hashaşlar «enl . Bizimkiler Amerika Adalet Bakanına hiç kızmasınlar 4dam elindeki cücii bilivor, ve ona sore konusnvor. Daha cpçenlerrif bu memleketin C.enpl Kurmav Başkanı Memdnh Taçmaç Harhı ve^e Ankaralı subavları torlamış ve şu konuşmavn vapmı<;tır« Bı^ taraf tutmava mecburuz. Biz Batı Bloku içinde K a lacağız. N'ATO'da kalmamız gereklıdır Sı!âh almaya parami7 voktur Turkıvede bir buhran oldugunu sabul edıvorum Tarai tutmaya mecburuz. Milli Mucadelede eerçı tarat tutmadık Arra Rus ıhtılâli oldugundan Ruslann ic ışlerimize lcansmak ıçtn \e terli kuvvetlen yoktu Olsavdı bızlere müdahale ederlerdı Bu çağda tarafsızlık olma? » Memleketin Genel Kurmay Başkanı bö\le konuşujor Koskoca Atatürk devrinin tarafsız ve bağımsız politikasır.ı bir kalemde «iliverivor. Ve: « Bu çagda 'arafsızlık olmaz. silâh almaya paramız yoktur > diye cibana ilân ediyor veterslzligimizi . Şimdi Amerika Adalet Bakanı kalkıp da: « Türkivevi cezalandınnalı..* demez mi? Elbette der. Sen Genel Kurmav Başkanının ağzıyla kayıtsızşartsız Amr rika tarafında bulunriuj^urr ve silâh almaya paran olmadıiını söylersen. adam da sana her se\i sö>lemevi kendince mübah gb rür. Çok dınltı çıkanrsan. düğme\e basar içen giren sekreterine Türkiyeye yardımı kısın.. diye emır verir. Demirçelik fabrikanda Amerikan parmağı, Milli Savunmanda Amerikan parmağı. tncirlik üssünde Amerikan parmağı hakırır. da. boraksında Amerikan parraağı, tiitününde. incirinde tmerıkan parmağı, bankanda sigortanda Amerikan parmağı. petroiiindr ra finerinde Amerikan parmağı, Süleymanında mülevmanmda \me rikan parmağı, razozunda montajında Amerikan parmağı, lâ^lirin de plâstiğinde Amerikan parmağı... Eloğlunu buyur edip tepenr çıkarmışsın, subavlannı toplayıp: Silâh alrcak paranra yok, ne yapalım.. diye diskur ge çersin Eloğlu da, sırası geldi mi? Türkiye>i cezalandınnalı.. diye konuşur. Amerikaya niçin kıayorsun? Kendine kız! Vyduluğuna mübür basanlara öfkelen! Seni haysiyetsizliğe sürükleyenlere hiddetlen! Kim düşürdü Itatürk Türkiyesini bu hale? Nasıl düşürdü? Atatürk ölünceve dek dünvada Amerika da vardı, Sovyetler de Niçin çidip birinin kucağına oturmadı Atatürk? Niçin «silâh alacak param yok» deroedi? Düşün! Başını iki elinin arasma alıp uzun uzun düşün!.. Belki bir "tibrü. alevi kadar milli bilinç haysiyeti kafanda ışıı da, uyduluk ynltmda dumenine hakac»imB »ağıııiMAhh^ volunri? vatanın kurtulmasına Teknolojik ilerlenıe B Y Yüksek verimlilik konomık kalkınmanın saglanması içta, millî gelirin bir kısmının yatınma yöneleeek tasarmflara, yani sermaye birikimine aynlması gerekmektedir. Gönüllü ve 10mnln tasarrnflann plânlanan kalkınma huın» uygun bir seviyeye çıkabileceği kabnl edflse bile, geriye çok önemli bir mesele kalmaktadır: Bn da. tasarmfların \erımli sahalara yatınlabilmesidir. Gavet tabii, hızlı bir ekonomik geliştnenin sağlanması için mabdnt millî tasarruflann «hasıla/sermaye» oranı yüksek olan verimli sektörlere yatınlmaısı leap etmektedir. Petrokimy» sanayiinde büyük mikyasia flretilen kıymetli maddeler, gerekli genis yatırımlara ragmen. bu sektöre diger sınai sek E atırım politikamızın, iktisadi kalkınmamızın en kritik dar bogazlanndan biri olan dıs ödemeler dengemize mümkün oldugn kadar müspet tesir edecek, yani ithalâtı kısıtlayıp. ihracatı çoğaltacak şekilde tesbit edilmesi gerekmektedir. Petrokimyasal maddelerin memleketimizde üretilmesiyle, ithalâttan senede 30 milyon dolâr civannda döviz tasarrnfn sa|lsnacak ve bir miktar yeni ihracat imkânlan belirecektir. thracatı senede 500 milyon dolân ancak asan memleketiraiz için bn miktarda bir ddviz tasarrufu çok önemlidir. Bn arada, iki sene zarfında sağlanacak olan döviz tasarrnfnnnn, açılan tesisler büynklügünde ikinci bir petrokimya kompleksinin knnılmasına yetecek seviyede oldnğnnn da belirtmek icap eder. Ekonomimizin hemen hemen her sektörü için elıcrn petrokim\a^al ham madde bakımından yabancı ülkelere baglılığımızın azalması da ekonomik, politik ve bilhassa milli güvenlik bakımlanndan takdire de|er bir sonnçtnr. etrokimya sanayiinin ilk bakısta kalkınma stratejimize aykın gSrülebiIecek tek yönü kapital entansif olmasıdır. tsçi bası u veni sanayi kolunnn memleketimize getirdigi ve nznn vâdede kalkınmamız Sserinde çok müspet tesirleri beklenen difer bir hnsns da, yepyeni modern bir teknoloji ve bn tekjiolojinin nygulamasında tecrübe kazanacak peraoneldir. Sağlanacak olan teknolojik ilerleme ve idarî tecrübe, memleketimizde yeni yeni gelismeye basla^an kimya sektörüne uzna videde bnemH bir nfive olmak istidadındadır. Bu teknolojik ilerleme>e. petrokimyasal maddeleri isle\en müsteri sektörler de istirâk edeeeklerdir. Ufak tsletmelerden kuruin \e sn anda çoğn teknolojik bir derbederük içinde bnlnnan müsteri sanayi koüarında petrokimya endüstrisi vssıtasiyle lapılacak teknik yardımlar, petrokim? asa] maddelerin en verirall ve kaliteli Isleniş nsnllerinin müsteri sansyi kollannda yayılmasına sebep olacaktır. Sonıır Büyük mikyasta yatırımlara bu vüzden hak kazanmıs bn sanayi koln. kalkınmamızda bir sürükleyici sektör rolü oynayıp ülkece iktisadi hedefierimize nlasmamızda çok önemli förevler göreeektir. etrokimya P ze tamamensanayii kalkınma stratejimiuygun bir sana>ı kolndur. P UıaktaJd gezegenlere gidecek olan ızay araçlarının iz leyecekleri yol. Hayır Amerikasız da yaşantr.. «TOrHyeyi cezalandırmak gerek.» Nasıl cezalandırılır koca bir ülke? Kırk milyona yaklasan nüfusuyla, binleree jıllık tarihi>le Hem kim verecek bu cezayı? Bir ülkein cezalandınlması karanna varacak olan kişi, ya da kişiler Imnlerdir? Amerikan Adalet Bakanı John Mitchell «Afyon kaçakçüığı ile mücadele etmiyen Türkiyenin cezalandınlması gerekir» demiş. Açık açık . Sömürgelerinden birinden söz edermişçesine! Adamlar kendi ülkelerinde bin çeşit uyuşturucu içki, ilâç, sigara satılmasnut, kullanılmasına engel olamıyorlar, sınırlannı doğru dürüst kontrol edemiyorlar, ondan sonra Türkiyeden afyon kaçınlıyor diye ceza vermeve kalkışıyorlar!.. Başbakan Demirel dayanamamıs bu kadanna: «Türkiyeye hiç kimsenin ceza tertip etmesi mevzuubahis olamaz, devletlerin birbirine ceza tertip etmesi diye bir müessese mrvcnt değildir» demiş. Dostluk, bir >erde takılır kalır böyle. Biri kalkar da «sana ceza vereceğim» derse o dost falan değil. kendini senin biivüçun. kornyucun, hattâ velinimetin sayan bir zorbadır. Adalet Bakanı, Temsilciler Meclisindeki konuşmasiyle Amerikan yöneticilerinin rnh halini yansıtmıştır. Böyle düşünüyorlar işte! Politika gereği saklasalar saklasalar da giinün birinde bakla düşüyor dillerinden: Bir dünyanm hâkimiyiz, Türkler, şunlar bunlar bizim emrimizdedir, parayı veren biz, silâhı \eren biz, her seyi yapan biz, gertkirse bu ülkelere ceza da veririz işte Afyon kaçakçılığı bir gerçek midir? Elbet bir gerçektir. Ne denli sıkı kontrol yapüsa afyon kaçakçüığı siirüp gider, gidijor, gidecek. Tüıkiyede dört ilde afyon ekimi yapılıyor ancak. Sağlık isleri için gerekli bir nesne bu afyon, dışanya satıyoruz, döviz geliyor. Kaçakçılık en çok bu alana el atar, çünkü kazacç çok. En çok nereye sürülüyor bu kaçırılan afyon? Amerikaja. Niye? Çünkü Amerikadan geliyor istek. En çok orada kullanılnor. Amerikan hükümeti niye engel olamıyor buna? Tflrkiyeden kaçıranlar da Tnrklerden çok yabancılardır, hiç kuskunuz ohnasınt Büyük şebekeler daha çok Amerikalı işbilir kisilerden kurulmnştur. Bay Mitchell onlara bir şey japamıyor, gücü Türkiyeye yetiyor. Türkiyede afyon ckümesin, Türkiye cezalandınlsm, en kolayı bu... Ne biçim dostluk bn böyle? Hep Amerikanın çıkarı, hep Amerikanın güvenligi, hep Amerikanın yaran!.. Ya Türkiyenin? Türkiye diye bir şey yok \merikanm gözünde. Varsa joksa kendisi! Suçsnz halkı bombaUrla ezebilir, yapmadıgı vahşeti bırakmıyabilir, haksızken baklı kesilebilir, ama başkası en haklı dilegini gerçekleştirmek istese hemen karşisma dikilir. Kıbns olaymda olduğu gibi Türkiyeyi cezalandırmak Sopa alıp ynrdumuza gelip hepimizi tek tek dövecek değü ya! Ne yapacak peki? tktisadi baskı, siyasî baskı lma bundan Araerikadır zararlı çıkacak olan. Bağnnsız Türkiyeye yakışan bir politika, Amerikadan da, baska büyflk devletlerden de uzak kalmaktadır. Amerikadan çok Amerikancı bir politika güden siyasî liderlerimiz alsmlar derslerir.i! Tttzde yüz bağlanırsan, elini kolunu sanp sarmalayıp kendini Amerikaya teslim edersen sonuç bu olur: Degersiz, sözü dinlenmez, adı anılmaz bir sömürge dnrumuna düsersin! Johnson mektubunu hatırladım birden. Anlayıs hep ayni. Ha Johnson, ha Nbcon! Amerikan imparatorluritnun çıkan söz konnsn oldu mu harcanmıyacak dostluk yok! Hem Türk Amerikan dostlnğn diye bir sey var mı? Size hep havadan bmfcan, sizi küçümseyen, sizi parasıvla beslediğine inanan biri dostunuz olabilir mi, dost sayılabilir mi? Dostluk, esitUktı»dır. Oysa yok öyle bir şey tnönü, o çirkin mektuba gerekli yanıtı hemen vermisti. Demirel de Türkiye Cumhuriyetinin Basbakanı olarak «Devletler birbirine ceza vercmez» diyor. Bu son örnek artık gözümüzü açmalı. Nbton'lu, Rum asıllı Agncv'Ii Amerikan politikası Türkiyeyi nasıl bir gözle görüyor, işte ortada, Bunu bilerek Türk ulnsunun, Tflrkiye devletinin yararını her şejin üstünde tutmalıyıı. Onurumuzu, kisiliğinıizi Mîtchelllere, Agneviere, NiıonTara, Johnson'lara ezdirmemeliyiz. Türkiye, \merikasu ds yaşar. Hem çok daha iyi, çok daha onurlu . Atatürkçü dış politikaya dönmc^iz. Büyük devletlerin dostluğu, düşrrinMdanndan beter, afır, çekilmeı olnyor. tnsan düsmanını * »• • a a ı / m ı */ » « w Uzay çalışmalannın gercekten çok büyük harcamalara sebep olması, bu sahada yarış halinde olan iki deri Sovyetler ile Amerika'yı yavaş yavaş başka yollara sürüklemeye başlamıştır. Gcrçekten Sovyet Rusya dıinya çevresinde kurulacak olan uzay istasyonlarını gerçekleştirmek için bütün gücünü bu sahaya hasrederken, Birleşik Amenka uzayın daha derınlerine çıkabilmeye çalışmaktadırlar. Uzayda yeni gelişmeler Vecdı KIZILDEMİB gibi gezegenlenn sırlarını çözmeye çalışmaktadırlar. Bu konuda hazırlanan plânlara göre ınsan taşımayan dört uzay aracı, gezegenlerin sırlarmı çdzmeye çaJışacaklardır. Bunlardan ıkısı Jüpiterin yanından geçerek Satüm ve Pluto'ya, diğer ikisi de Jüpiterin yanından geçip Üranus ve Neptüne ulaşacaklardır. llmı birçok cihazla yüklü bulunan uzay araçlannda aynca televızyon kameralan yerleştirilerek, bır çok meçhulün çözülmesıne çalışılacaktır mı verüen germ'lere raslanmış tır. Bir mikroorganizma olan Streptokoküs Miüslerin kaza tle daha dünyada iken televizyon kamerasına bulaştıkları ve ikibuçuk yıl Ay'da yaşadıklan ger çeği ılim adamlannı heyecanlan cbrmıştır. Ortaya çıkan gerçek şudur: Birer canlı olan mikro organirmalar Ay'da yaşayabi! mektedır. Ayla ılgıh olarak yapılan çahşmalar bundan sonra yapılacak seyahatleri de kapsamaktadır... Teknısyenlerin Uzerinde en çok çalıştıklan cthazlardan biri de Ay üzenndeki bir astronota y o rulmadan daha fazla yeri tetklk lmkânını verecek olan nakU aıaczdır. Gerçekten yapılan araştırmalar bunun motosiklet olduğunu ortaya koymuştur. Simdl bunlann hangi tip olacagı Uzennde incelemeler yapümaktadır. Diinym ile uzay plâtformlan arannda çalışacak olan roket uçafuı maketi bir helikopterin yardımı ile denenirken. Bunlar uzaydan dönerlerken atmosfere dikine girecekler fakat parasüt lnıllanmak<iiTin bir Uçak gibi ha\aalanlarına ineceklerdir. •»••••••>•*••«•»••••••••••••••••••••••••••• ••»«•«3 • • • • • •• • • • • • • •• • • •••••»•••••••»••' Personel Aranıyor N. V. Türkse Shell Diyarbakır işyerinde cazıp şartlarla istihdam edümet • uzere: HAZIRLAYAN : 1 İnşaat veva makina tnühendisi, 1 Malzeme uzmanı aramaktadır Askerlik görevını yapmış. mesleklerınde en az 5 yıl tecrübe sahibı Ingılızce tısamna bıbakkın vakıf, oto ehlıyetlerı olan 3040 yaşlan arasındaki taliplerm hâl tercümeleruıi İngılizce bır mektupla veya şahsen: N. V Türkse SheU Personel Şubesi Atatürk Bulvan 127/7 YenışehırAnkara bildırmelen nca olunur. PK 115 adresıne • Uzay islasyonları •••••4 : Uuayı S OVYETLERÎN geçenlerde gınştıkleri uzun sürelı feza turu. uzay adamlannm oradakı şartlara ne kadar dayanabıleceklerini öğrenme gayesini gılduyordu. Gercekten de dünyaya döndükten sonra Sovyet kozmonotlannda uzay nastalığı diye ısımlendirilen bir nastalıktan muzdariptiler. Hastalıgın özelhği uzaydan dünyaya dönen insamn, yerçekimıne absamaması ve bundan dolayı organlannın normal çalışamamasıdır. Fakat Sovyet ilım adamlannın bir müddet sonra açıkladıklanna Eöre kozmonotlar kısa zamanda uzay hastalığının tesırlerinı yenmışler ve normale donmüşlerdir. Geçenlerde Sovyet Uzay Araştırmalan Enstitüsü Başkanı yaptığı bir basm toplantısında çalışmalannın hedefıni açıklamıştır. Profesorün büdirdiğine gore Rusya ile 1975 yüraa kadar dünya çevresinde devamlı olarak donecek ve içinde seri ilmi arastırmalann yapılabüecegi bir la boratuarı uzaya ürlatacaktır. Bütün bu çalışmalardan anla şıldığına göre Sovyetler dunya dan gezegenlere yapılacak bır gu zının ortaya çıkardığı sakmcala n onlemek için bır basamak hazırlamaktadırlar. >•••••••••••••••••••»••••»•• (HAS. 2484/7451) Doktor Veni adres: Td: { Süreyya Atamai oafcMKl *************** * * * * * * SAfME AK ile Mikro organizmalar Ay yüzeyinde 3,5 yıl yaşayan Streptekok Miti germleri edecek olan bır uzay Remısı dünya çekımınden kurtulmak için gerekli büyuk yakıt sarfıyatı ıntiyacını duymayacak yakıtını uzay yolculuğu sırası nda kullanacaktır. Gercekten bu tip bu roket uçağın modeli yapümıs ve denenıelere girışilmiştir. Uçakla roket arası bir tipi bulunan getru dünya ile uzay plâtformlan arasında çalışacak malzeme ve yol'nı taşıyacaktır. SıraKivlleı «s rTakstm Sltc) K. • M SJ «4 * * * * * A POLLO • 12 astronotlarının yaptıklan Ay gezisinin incelemeleri devam ederken şaşılacak bir gerçekle karşılaşılraıştır. Hatırlanacağı gibi ApoUo 12 astronotları kendılerinden iki yıl once Ay'a gonderilmiş olan Surveyor • 3 aracının bazı parçalajLERÎDE çok daha uzaktakl ruıı dünyaya geri getirmışleroı. •gezegenlere yapılacak olan tşte bu parçalardan biri olan te'«rezıler için hareket noktaları levızyon kamerasmın objektıfı dünya çevresındekı uzay alanları olacktır Bu suretle hareker uzerınde Streptokoküs Mıtis ıs Uzay uçağı BOZÜYÜK İCBA MEMURLl GlNDAN 1969/T.2 Guniuk fcapasıtesı a ton ayçiçeği, pamuk yağı olan nebati yağ fabnkası 31/7/ 1970 Cutna saat 15'te Belediye'de açık arttırma ile satılacağı ılân olunur. TUNC KURTBOKE * * Evlendıler * * Kadıkoy 2İ. 7.1910 * * * ************** * * * fCumhurlyet 7452) TASFIYE HALİNDE SAFİR GENEL TİCARET T.A.Ş. TASFİYE HEYETİNDEN: (tkinci tlânı Safir Genel Tıcaret T.A Ş nın, 12 Mayıs 197ü tarıhınde toplanmış olan Ortaklar GeneJ Kurulunca; tasfiyesı hakkında venlmış olan karar İstanbuJ Ticaret Sicili Memurlugunca 6762 sayılı Türk Tıcaret Kanunu hükümlerıne uygun olarak 22 Mayıs 1970 tarihinde tesçil ve 8 Temmuz 1970 tarihlı «Türkiye Ticaret Sıcüi Gazetesı» nde ilân olunmuş ve şirketin Meclisi Idare azahğmı yapmış bulunan Baylar Suat Karaosman. Rıdvan Sorak. Bayan Nihal Yüzath ile Baylar Nedım Ersun ve Dimitn Tollaros'un Genel Kurulca s.tketın Tasfiye Heyetı olarak ıntihap ve tâyin kıhr.mıç olduklan da ayni ıl*>nda zıkredUmıştir. Bu itibarla halen tasfiye durumunda bulunan Saftr Genel Ticaret T.AŞ ne karsı oorclu ^e alacaklı vazıyetinde olanlann s.ırketm Gp.lata'da Bankalsr Caddesındekı 5862 numarah »nerkezine mflracaatla borçlannı vadelerınde te"vıye ve alacaklanm da ilân tarih'nden itibarer bir spn zar.'ında etmeleri ••ft7umn ilân olunur İlâncılık: 8813/7456 Uzayın derinlikleri u ' bilir düşmanı olarak!.. Ama böy tnin* Hnathık diuman b ! UJiTAY AHİİAL ZAY çahşmalarmın ikinci devı olan Birleşık Amen ka ıse bir yandan fethedıl miş olan Ay Uzerindeki araştır maları daha da derınlestinrker. diğer taraftan da uzavm daha da derinliklerine göz dıkrniş bu tunmaktadırlar. Amerikalılar Av'dan sor.ra lr sanlann gidecekleri gezegenle; hakkında bılgi toplarken bır }andan da çok uzaklarda bulu \ üzejinde kullamünak içir. denenen iki motosiklet.