26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6AHİFE DÖRT durulup ıerbest;e satılmaslyle bitmiyordu. Bu konuda guniük gazeteler, haftahk mecmualar yüksek tirajlara çıkıyorlar, tehrin her köseıinde büyük sinemalar sekı konulu filimleri repertuarlarua almıslardı. Daha da ilerisi vardı. Bu filimlerden en açık «ahneler linema Snlerine konulmuş küçük ekranlarda sokağa da gösterillyordu. Caddelerrfe bu ekranlar karsısmda her yaştan, her cinıten kadını ile, erkeği ile karısık daimt kümeler vardı. Evet, New York «on birkaç senede hakikaten süratle değismis. büsbütün yabancılajmıştı. Bir zamanlar filimlerdeki öpüsme sahnelerini bile kontrolleri altmda tutan Amerika'nın çesitli kadm dernekleri suspus olmuşlar, meydanı seks tüccarlanna bırakıvermislerdi. Hiç füphesiz ki Yenl Dünya, ihtiyar A v rupa'nın kuzeyinde patlak veren yeni akımın tesirine; mikro, mini, maksi moJasından daha çok içten ve biraz da fazla samimiyetle sarılmıstı. Gariptlr ki, bundan on sene önee işte bu New York'da «burlesque» denen kabare tiyatrolarda çorapsız kadın baeağınm teşhiri bile suçtu!.. 30 Mart 1970 CUMHURİYET New York'ta seks hrtması Mtler Türldye'de gece yanıı, ımmı uçakta benüz aksam uzeri : 17.00. Kolalı önlüklerini giymis hostesler tepsilerle çeşitll yiyecekler ta*ımaya başlamıslardı. Bütün gazeteci arkadaslar blr yandan da not alıyorlardı. 747 uçaklannda her seferde 4415 bıçak, çatal ve kasığin bulunduğunu, bunların ucuca toplam unıniuklannın 1000 metr« yani Oç Eyfel Kulesi ettiğini, toplam peçetelerin, battaniyelerin ve masa örtülerinin yüzölçümleriyle Zürich sehrinia yansının kaplanabileceğini, uçağın çıplak maliyetinln 23 mllyon tfolâr olduguna göre uçaktaki bir »antimetrekarenin bin dolân bulduğunu hesaphyorlardı. Haluk Durukal S Biraz lonra dört salozufa blrden fllim gö*teriti basladı. IiUm biterken uçan geminln hoparlörlerlnden kaptanın gür n si duyuldu : «Sag tarafta New York'u görebilirsiniı...» Kemerler bağlandı, 16 botteı yerlerine oturdular. 13 milyon nüfuslu New York, dünyarun en büyük ve ısıklı bu sehri büyümeye basladı. Alçaldık, alçaldık ve 67 ton benzini tüketmis olarak 256 ton 400 gr. ağırlıkla J. F. Kenoedy zneydanınan pistine çok yumusak konuverdlk. Bu hava alanı da New York glbi tfiinyanın en büyük meydanıydı, öyle kl, aynı anda 32 uçak havalanıp ineblliyordu... ÇOK DAHA BAŞKA ew York, 13 milyon kisinin içerisinde yaşadığı bu dünya şehrinde hayat, laatin yelkovan ve akrebinin peşinde durmadan gidiyordu. New York blr devridaim makinası gibi senelerden beri rfünyanın batün saatlerinin süresince dur Resimler çekilip, fllimler altnmaya baslandığı sırada 55 yaşındaki kaptan pilotun kendi sesinden maaşının yılda 58.000 dolâr (ayda 67.666 TL.) olduğunu teyplere kaydediyorlardı. N madaa böyl* yaşamı» ve de boyta yasayacaktı... Eğer bugttn dünyada yflze yakın millet Tarta onlann kansımı New York'u yaratıyordu. Sabahlara kadar poliı, cankurtaran arabalanmn tirea seslerine kulaklarm alıçtıgı bu şehlrde mevcut korkunç hareket New York demekti. Bu hareketin bir parçasınm yavasladıgı an dünya lçin dejll ımmı New York için bir fel&ket olabilirdi. Nitekim orada olduğumuz bir gün poıta taşıyıcılannın yapmıs oltfuklan günlük grevin bfltnçosu postahanelerde dağlasan 8 milyon mektup ve pakeiti. Bu »eferki Kew York muhtelif fasılalarla görmüs olduğumuz New York'tan çok daha baskaydı. özellikle buranın sokaklarında Danimarka'nm sekı rüzgârı fırtına halinde esmeye başlamıştı. Belki de bunda gittikçe artan hayat pahalılığının mesela lyi bir sandviçin 2.5 dolâra çıkmıs olması gıbi insanlan günlük yasantılannı unutmaya zorlayan sebepler mevcuttu. Artık New Yorklular; mekanik ve kopkuru bir hayatm monotonisi içerisinde kendilerini ezmiyorlar, biraz da tabiata yaklaşıyorlardı. Şehrln en önemli ve hareketll caddtesi 42. Sokak bir baştan bir basa kilometreler boyunca tekı ticaretinin merkezi haline gellvermis, dükkânlar seks fllim ve edebiyatını teknik malzeme ve maklna satışlarına tercih ettnis bulunuyorîardı. Buna belki; cok büyük bir ülke için birkaç fokakta toplanmıı et ticaretinin değersizligi gibi de bakanlar vardı. Amma konunun insan yaradılışmda mevcut cazibesinin tesiriyle zaten değişik örf ve adetlerle örülmüs, çeşitli karakterdeki insanların çoğunlukta bulunduğu böyle ülkede süratle yayılmayacagı pek şüpheliydi. YENİ AKIM N eticede 0 6 seks ticareti sa* dece filimlerin kapah kutular içerisine bobinlere dol MaİkoçoğlU:.:..K««««im:;AY.HAN BAŞOĞLU CEM SULTAN ÖUPüe (%xes BUG ouiA DİŞİ BOND TİFFANY JONES teASdA&.atwıel Cüt:^R zı ? OKAC YOK., FEJsLÛ. DS. J > fEYUEC. JHffV oc HgZmM i I . . . ' • • ' ^«*«< M GARTH Bu gıbi muhafazakârhklar artık hafızalarda tatlı bir hâtıra olarak kalmıstı. Tabii bunlann dışında iş, ticarct, politika ve NEW TORK sadece hareket, sanat, makina, beton yığınlarıtıdan kurulu ve sokaklannda değişik sosyal faaîiyetleri bulu seks rüzgârlan esen bir şehlr degildir. New York'ta her şey hattâ sokaklarda açık hava nan New York da vardı. Sokak ressam atelyelerl bile vardır. Bir tarafta hippy'ler diğer tarafta günlük geçlmini saglalarda, yüz küsur katlı asansor mak lçin sanatını tek dolara satan işsiz ressamlar... kapılarında, yeraltı trenlerinde, banka ve mağazalarda Şardfînyanın sadece yüzde 2'sl tae havacılık tarihinde yepyeni blr yüzme bavnznnnn kenannda lo'nun sessiz filimlerindeki yünüz nçak yolcnsndur. Dünyaçığınn öncüsünü takdim etmiş bnlusurnz. » dıyorlardı. rüyüşleri hatırlatan hareketolmanın zevki içerisindeyiz.» da mevcut 80 memleketteki 92 Medeniyetin bu kadar süratle lerle gun d'olduran, iş gören havavolu ile rakip vaziyetinde Ertesi gun New York Havaılerlemesı karsısmda böyle bir milyonlar New York'un günlük bnlnndağumuzn da hatırlayın. alanında onbeş memleketten temenni hiç de olmayacak gıbi yaşantısından canlı tablolardı. gelmiş 50 gazeteci ayn ayrı isŞirketimiz hakikî mânada ulasdeğildi, bilhassa 747'leri gorduktıkametlerde uçmak uzere bırAvrupanm çeşitli memleketlararasıdır. Bünyemizde mevten sonra. Istanbul'a inerken birlerine veda ederlerken : lerinden uçan gemi 747 ile New cnt personelin 7 bfni yabanct ve d"drt günlük tatlı bir ruyadan York'a gelen 50 gazeteci bu 13 bini zencidir. Biz sizlere ye« Bn seferki nçsğın yflzme uyanıyorduk sanki... gürültülü şehırde genellikle ni bir nçak değil, insanlık ve havnm yoktu, gelecek sefer SON programh ve muntazam bir hayat yaşıyordu. Helikopterlerle New York'taki îrlandalılarm bayramı St. Patrick gunundeki sokak eğlencelerini havadan seyrediyor, tek odası 56 dolârlık otellerde kalıyor, tek tabağı 20 dolârlık yemeklerden yiyordu. New York'un bir de bohem hayatı vardı, bu hayat geç saatlerde sehrın genellikle kenar semtlerinde gece yarısıTAL;P APAYDIN na yakın saatlerde başlıyor, sabahlara kadar devam edıyordu. Loş ve kapısından gırerken esyor, boğazından acayip sesler çıkarıyordu. 55 rar kokusunun genizleri gıcık îyi. Kus bakalım. Açıhrsın. ladığı sefahat tekkelerınde (moDar yere gelince çok güçlük çektiler. SüAlnını tutup yere eğdi. Ter içlndeydi Hadern deyimiyle kluplerde)xyerrünmeye ikisinin de gucü yetmedi. Uzandılar bip. lerde çırpınan kendinden geçkaldılar kayanın içıne. Başlannı koyup dınlen Mağaranın ağzına çıkıvereydik bari, mis henuz tomurcuk yaşta kızdiler. tüh!.. lar, oğlanlar, beyazlar, siyahlar «Ne yapmah?» diye düşünüyor, aklına hiç Habip, nasıl gelebilecen mlî Hıppy felsefesinın esiri bir sübir sey gelmiyordu. îçeri geri bakındı. Kendisl Hığımm... dedi Habip. Anlasılmaz bir ru zavallılar rfa vardı. Şehrın seyler söyledi. de iyi değildi. Başı donuyordu. Bırakıp gitse merkezınde de aynı saatlerde Hadi kardas, az kaldı. Burayı bi geçmiydi acaba? luks dekorlar içensınde sjnokısek, sonrası kolay. «Olmaz, dedi. Adam ölür de başıma belt ni ve tuvaletiyle yemek ylyen, El fenerini geriye tuttu. Habip uzanmıs kalolur sonra.* valsler yapan aristokratlar da mıştı. Kımıldamıyordu. Habip, gel sırtıma bin kardas. Ben g6normal hayatlarına devam edı Hadl Habip, davranl türeyim seni gel. Bosuna başımıza is açtık be. yorlardı. Habip zorlukla basını kaldırdı. EmeklemeKeşke gelmeseydlk. ğe çalıştı. Süriinüyor gibiydi. Dizleri dirsekleönüne diz çöküp sırtına aldı. Ayaklan ri acıyordu. Ama gayret edîyor, bir an önc» yerden kesilmiyordu. Çok da ağırdı. HAVUZ çıkmağa çahşıyordu. Ter içinde kalmıstı. Eğil Habip 1 Başını vurma. Habip çifteyi uzattı. Seyit Ali onu da aldı. Bir eüyle feneri sıktı, kapıya doğru sürük" ezinln sonlarında PAA bi Hadi gel simdi. lemeğe basladı. Dizleri titriyordu. Sırtında Hanasının 87. katında Copper Ikılıyarak, sürünerek ilerledller. Oturabibip ensesine sıcak sıcak loluyordu. Ter içind» Klupte yıllık maaşı 150 bin. lecek kadar genis bir yere gelince birac ara kaldı. dolârın ustünde olan Şirketm verdıler. Baslannı kayaya dayayıp dinlenmeğe Mağara bitmefc bilmiyordu. Bir yere gelinUmum Mudurü Necip Halebli başladılar. Ikisl de hastaydı. Ikılıya ıkılıya soce lndirip yer» uzattı. Kendisi de çöktü. Geriy» (Nejip Hallaby) ıle öğle yeluyorlardı. yaslandı. meğı yenıyordu. Sert bakışlı, Seyit Ali' el fenerini ıSndürdfl. Naha deyyus, dlye sBylendi. öldün mü beyaz saçh ve eski bir pilot o Pll zayıfladı, dedi. Bitiverirse yandık. be? öf... Işimi bitirdln. lan Umum Müdür şöyle d^yorKaranhkta gaz fenerini salladı, Yüzünü g8zünü uğuşturdu. Korkmağa başdu : Gaz da dökülmüs. îsimiz kötü! lamıştı. Içeride göz gözü görmüyordu. Zifiri kaHabip cevap vermedi. Eliyle dizlerinl ujus• Amerika'nın yüzde 60'ı, ranlıktı. Pil de iyice zayıflamıştı. Ölü gSzü giturdu. Dizlerinde yaralar açılmıştı. bi yanıyordu. Seyit el yordamı ile torbadvn ekmek çıkar Ula nerden geldik be, dedi. Tüh! Başımı» dı ısırmağa başladı. f belâ ettik. Ekmek vereyim mi HabipT Kendisi de hastaydı. Ama direniyor, dik Yok. Çok sevgili annem durmağa çalışıyordu. îki eîiyle başını sıktırdl, Ikılıyor, kötü kötü soluyordu. Orada epeyce dinlendiler. «Hadi Seyit, dedi. Dayan! Az kaldı.» ZEHRA DIBLAlVın Habip! Habip kalk hele yavu, kalk! Ken Hadi bakalım. Bi gayret daha! vefatımn 40 mcı gününe teHabibin hiç kalkası yoktu. Başı ağnyordu. dine gel .. sadiif eden 1 Nisan ÇarşamSusamıştı. Go2İerı kapanıyordu kendiliğinden. Hığğ... diye lnledi Habip ba gunü oğle namazuu müta Seyit el fenerini sıktı. Işık büsbütün cılız Bak mağaranın ağzına geldik, kalk' akip Kadıköy Osmanağa Calaşmıştı. Omuzlarından tutup kaldırmaya çalıştı lyi* mıinde aziz ruhuna ithaf e Uia eyvah, pil bitti. Kalk Habip kardas! ee kendini koyvermişti. Sıcak bir et yığını gidilmek Uzere Mevlidi Şerıf Burada kalınz valla. Canımızı dışan atalım, biydi. okunacaktır. Sayın akraba, kalk! Birden kızdı, • dost ve merhumeyi sevenleHabip yüzünü buruşturarak kımıld'andı. Gelmezsen gelme be. dedi. Ben gidiyorin teşrifleri rica olunur. Zorlukla kalkip yüjudü. îki eliyle duvarlara rum. Km: Sevinç Dıblan Carlson tutunuyordu. lyice hastaydı. Dua okumak isHabipten hiç cevap gelmedi Gene uzandı tiyor, okuyamıyordu. Alnı çatlıyacak gibiydi. oraya. Eğil Habip, başını vurscaksın. Ula . Ne olaeak simdi? İs kötü. Herif Cumhuriyet 3074 Eğildi. Gözlerlni açamıyordu. ölecek burada. Su torbanı da ver bana. Hadi biraz ça Habip! Kalk ula! Kalk da bin sırtıma. buk yürü. Pil bitecek... Sesi mağaranın içinde vankılanıyordu Tu« Habip cevap vermedi. Sallanarak yürüdü. tup güclukle kalrtırrfı tniivor. anlasılmaz ^ev« Mağara iyi ki gittikçe genlsliyor, gittikçe seler söylüyordu. Yeniden *ırtına alıp kaidırdı. rinliyordu. El feneri iyice sönmü<:tü Bir adım önlerinı biSevgili aile büyüğümüz Da Çuvalları bıraktıklan yere vannca uzanıp le aydınlatmıyordu. El yordamı ıle bıraz riaha ğıstanlı Surhay Hanzade, biraz daha dinlendiler. Islak çuvallar epeyce ilerledller. Seyit bütün gücünü ku'.lanıyor, Hamerhum Ârif Uluant, Hüsni* kurumustu. Gene de serin serin degıyordu yuzbıbi sırtırda sürüklüyordu lerine. Habip başını çuvala gömdü. Ikılıyarak ye Uluant'm oğullan, Mer Ula pışman ettin be Nerden geldik. tüh! solumağa başladı. Nefes ahşı bir hırıltılıydı. hum Cemâl Uluant'rn kardeKeşke yalnız geUeydim Bir ivı bakamarfık ria Orada uyndu kaldı öylece. şi, Zühre Uluant'm eşı Hümağaraya Ugursuz durzü .. Bir daha senınle Habip! Habip la! meyra özeray'ın baba^ı, Atyola çıkarsam... Hiç cevap vermiyordu. tilâ Özeray'm kayınpederi Allah cezanı vermesin. öldün mü la, Habip tekrar ögürdü Ali özeray'ın dedesı, Sinan kalk! ve Gülşahın amcalan Dur aman sırtıma kusma! Ayafı Ue dürttü. Yere indirip uzattı. Habıp kustu, tükürdü. A. KEMAL ÜLÜANT Iğğmm... yaptı Habip. Gözlerinj açamı Hı hı hı diye titredi. Hakkuı rahmetlne kavuşyordu. Habip, nasılsın Habip? Kalk hele karda»? muştur. Cenazesi 30 Mart Gidelim kardas, kalk! Su, dedi Habip. Su ver. 1970 Pazartesi günü öğle na Yook... dedi Habip zorlukla. Susadın mı? Gel hadi az kaldı. Aha simdi. mazmdan sonra Merkezefen Niye? Burada mı kalacağız? Biraz daha sürükledi. Yaklaşmışlardı. belll <U camlinden kaldınlarak El fenerini tutup yüzüne baktı. Isık iyice oluyordu artık. Dışardan serin bir hava gelivordu. MerkezefendideM ebedl istizayıflamıştı. Habibin yüzü korkunçtu. Karma Bir su kabı da almadık. g'irdun mü? karışık görünüyordu. rahatgâhına terkedilecektir. Tabancanm kılıfı aklına geldı. Mevlâ rahmet eyleye. Ula ne oltfu HablpT Gidemiyecek misin? Sen dur burada. dedi Ben su" getireyim. Hğmm... Dışarı doğru koştu Gokyüzü gorünmüştü. AtLESÎ Sıkıntı içinde kıvranıyordu. Hafıf. =isli bir aydmhktı Allah Allah, ne oldu be sana? Ohh, çok şükür . diye söylendi. Birden yan dönüp kusmağa basladı. öğurürar) Cumhuriyet 3079 DEFINE G MEYLIT VEFAT Deniz Kuvvetleri Komutanlığı AYLAK MUSA BOOME.QA.HG> • ATTlM "SIAAD' Seyir v» Hidrografl Datresi Başkanlığmd^ın bödlrümiştJr. DENtZCİLEKE ve HAVACIIARA 30 SAYIU BÎLDÎKİ 9 Nîsan 1970 tarihinde 09.00 Ue 17.00 saatleri arasında aşagıdaM nokt&anz) bırleştiği saha içinde seyretme, demirleme, avlanma ve bu «»hamn 4.600 metreye kadar olan yüksekliği can ve maı emnıyetı bakımından tehlikelidir. AKDEN1Z tSKENDEBUN KÖRFE21 A 78 SAHAS1 1 nci nokta: Enlemi 36 derece 19 dakifea Kuzey, Boylamı 35 derece 47 dakika Doğu F 5916 No. îu Akmcı fenen. 3 nd nokta Enlemi 36 derece 27 daktka Kuzey, Boylamı 35 derece 38 dakika Ooğu 3 ncü nokt*. Enlemj 36 derece 36 dakika Kuzey, Boylamı 35 derece 51 dakika Doğu 4 ncü nokta: Enlemj 36 derece 29 dakika Kuzey Boylamı 35 derece 59 dakika Doğu. DE.VİZÖLERE VE HAVACILARA ONEMLE DTJYURÜLUB. T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğünden frigorifik Eamyon Satılacaktır Halın çalısır durumda bulunan 1963 model Kaun Marka 1,5 tonluk blr adet Frigorifik kamyoo kapaiı carf usulü Ue satılacaktır tzmir Büyük Efes Otell araç parkında bulunao kamyonun satışına ait tdart şartname ve teknik bılgıler; 1 Aakara'da Malzeme MüdürlüÇünden (Rakanlıklar Müdafaa Caddesi No. 24 Telefon: 17 4120) 2 Istanbul'da; Sırkecl, Mımar Kemaleîtın Caddes) Nar handa bulunan Sandık Irtibat Müdürlüğü malzeme Servısioden (Tel: 26 4150) 3 îzmirMe Büyük Efes Oteli Işletmesl Muhasebe Servısinden (Tel: 39 500) Temın edllebilir thaleyle Uglli muvakkat temınat 8.000. (BEŞ BİN) Hra olup, teklif mektuplannın en geç 20/Nısan 1970 Pazartesi günü saat 17,ye kadar T. C. Emekli Sandığı Malzeme Müdürlüğünde bulunacak şekilde gönderilmes) gerekmektedir. Sandık, 2490 sayılı Kmnuna tabi degildır (Basın: A. 6506 • 12352 3065) (Basın: 124693061)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear