26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE İKf 13 Mart 1970 CUMHTJRÎYET •••••••••• kadrosu ve büyük harcamalariyle boşa dönen ve boznk işleyen bir çark durumuna düsmüs» tür. Eütimin bu durumu, toplum ve flDcemizin içlnde buranduğn genel ve temel çıkmazın Hr parçası olarak, aynı ana nedenlere bağhdır. Dışa dönfik ve geri ürettm iliskileri üzerinde yetersulik ve bitkinliği her gün daha b©lirgin olan yönetim düzeni, pek çok kamu hi«metleri gibi eğitimi de yararaz, hattâ zararh niteliklerin içine sokmustnr. n kamn birl sayıE lan önemli Eğitim,bizmetierinden öğrelmen Milli genis öğrenci, Danısan dağlar aşar adece eğitimden hareket etmekle ban ç*. züm yolları bulunamayacağı belli olmakla birlikte, bu kadar çok insan gücünü ve buyük harcamaları ziyan olmaktan kurtannak için ban tedbirlerin almabileceği de açıktır. Fakat bn yapılmamaJrtadır. Milli Eğitimin merkez örgütündeki alaturka ve partizan tutum, isleri tekelci ölçülerle yönetme inadı, 160 blne Tmran öğretmenlerin zekâlanndan ve mesleJd deneylerinden yararlanmayı olanaksız kılmakladır. Tönetlcfler, sandıktan çılap reldikten sonra, bin, iki bin yıl öncenin kafasıyla her işi kendimiz kotarabiliriz sanıyorlar. Meslek organlan ve temsilcfleriyle görüsmek danışmak, seçmenlerden alınan «irade»yi paylasmak gibi gösteriliyor ve bunun kötü oldnğu ima ediliyor. Milli Eğitimde en fist danısma orgaın oIan «MiUi Eğitim Şurası» sekjz yıldır toplanmıyor. 10 Haziran 1933 yılında çıkan 2287 sayıh «Maarif Vekâleti Merket Teşkilâtı ve Vazifeleri» adlı yasanın 3, 5 ve 6. maddelerine <Sre üç yılda bir toplanması gereken bn böyük organ, hafife alımyor ve hatti Temmnı 1969'da İstanbnlda toplanan LNESCO Genel Kurulunda Bakanlıçın iki yetkilisinin belirttiği üzere «gereksizüği» de söyleniyor. akat meslek çerrelerinde tatnm değiaikttr. TÖS ve TÖDMF, yıflardır bildiri ve muhtıralarla resmi şuranın ihmalini kınamıs, hîçbir sonuç alamayınca, TÖS paçalan stvayıp 4 Eylfil 1%8'de Ankara'da beş gün sâreli «Devrimci Eğitim Şurası.nı toplamıstır. MilB Nasıl bir Eğifim ŞORASI? Fakir BAYKURT TÖS GENEL BAŞKANI Eğitirain 33 sorunu, toplum ve ttlkenin temel sorunları çerçevesinde ele alınmış, 10 tane komisyonun hazırladığı raporlar bütün belgelerle birlikte 524 sayfalık büyfik boy bir kitap haline getirilmiş, resmi sornmlulara. öğretmenlere ve kamuoyuna sunnlmuştnr. Ertem'in Bakaalığı gününde resmi guranın Mayıs 19«9'd« toplanacağı bildirilmiş, fakat bu söziin de asb çıkmamışür. öfretmenlerimiz daha sonra nyguladıklan «Buyiik Eğitim Yürüyüşfl» ve «Genel öfretmen Boykotu»nda bn bir tfirlii toplanmayan Milli Eğitim Şurasınm Izleyicisi ve istekçisi olmuslardır. n uyarmalar, yöneticileri bir ölçfide etkilemiş olacak ki, resmi Milli Eğitim Şurası konusunda başka tez ve davranışlar ortaya atüıyor bufrSn. Söyler.diğine göre, 1933'te çıkan yasayla şura toplanamaz, yenl bir yasa gereJclidir. 1934te çıkmıs bir «kanuna muvakkat» ile öğretmen cezalandmlabilir ama, şüra için yeni bir yasa hazırlanması zornnln görüIfir ve gene ipe nn serillr Şimdi elde bir tasan vardrr. Bakanlar Kurulnna veribniştir. Ama sırdır. Basından. kamu oyundan, öğretmenlerden, 5ğretmen örçütlerlnden sizlenir. Bugün uygulanan demokrasi mezbebinde, danısmak, görfişmek. sendikalarla işbirliği v»pmak gibi ilkeler bulunmadığından, bozuk isler kapab kapüann ardır.da. çok zavallı bazı çarelerle düzeltilmeye çalışılır. Doğal olarak, eskisinden daha kötü sonnçlara vanlır ve Tfirk Sğrencisi. Sğretmeııi; bütun kurum ve bölflmleriyle Tfirk Eğiüminln bozuk, çfirük yapısı ve koknsn içinde çaküır kalır. sıl istek, sürflp gelen devrimei çaA balarmı öğretmenin, öğrencinineğitimbalve kın kafasında boğmaktır. Türk toplumunn dışa dönük ve (teri üretim ilişküeri içinde tntabilmek için eğitim ve kultür Snemli bir araçtırYabancı uzmanlann önerdiği okul modelleri ve proframlanyla, nyu diyen ve bes milyon öğrenciyi etküeyen aUabelerle, Hun Devleti, Saydahlar, Mesopotamya soylan, Everest tepesi. Endem enknrUnyla, esitsizlik ve kalitesizlik içinde bir eğitim; sel gribi gelen çevirilerle, yabancı film ve müzikallerle, foto roman, rkstra magazin, Red Kit, Tom Miks, Ttksaslarla bir kijjtür; bugüntrii ve yannki Idtleleri kendi yasamlarına ve sorunlanna yabancılastırmak ve beyinleri adamakıllı yıkamak için bedelini ulusal bfitçeden ödcdiğimiı bulunmaz bir araçtır. Gereğinden tazla tmam Hatip Okullan, hafıı korslan halkın gözünü boyamays yeter. Teknik oknllar, tarnn okulUn obnasa da olur. Amerika ve Kanada bağdayımızı verir. Çociıklanmın eün üretim artığı süt tozianyla besleriz. Okollanmız; bakan, basbakan olacak mühendi^Ieri, avnkatlan doktorlan yetfajtirrjror. Köprümüzii, barajımm yapacak olanlan da dışardan alıru. Oyleyse, ulusal nitelıkli, halimize uygnn, halka dönük, üretken yeni eğitim yollan ve biçimleri arayıp bulmaya. nrsnlamaym bacet yoktnr öğretmenra Sğreoclnin devrimci eğitim istekleri sanrbdır. Bnnn boğmak için yeni sflra tasansı hazırlar. uygnlanı aramızda diyorlar elde ettiğimlz bn tasanyı B ir kopyasınıbugün ssdece baslo altındakı inceiemek, iki yoldan biri Türk sosyalistinin bir draraı var : Işçi sınıfımn yeterincf bilinçlenip bir sosyalist partisinin hatırı sayılır güç haline gelmesi 1970'e kadar mümkün olamadı. Montaj ve ambalâj endüstrisinin gelistiği büyük sehir çevrelerindeki gecekondn yıgınlannda yasayan yanköylü yarıişçi emekçiler, komprador partılerinin güdfimü altındaki oy depoları Amerikan asnlü sendikalizm. bir milyon dolaylanndaki sigortalı isçi kitlesini çojuninkla kontrol ediyor Sarı sendikacılık, belirmeye baslayan güçleri bölüp da&ıtmakta Geleneksel inançlar. yeni bilinclerin ısımasını süçlestirmekte Köyden sehir varoslarına çöc eden emekçilerin hayat düzeylerindeki degisim. azımsannmacak memnunluk dnygnları varatmakta Topln sözlesme yollarında komprador kapitalizminden kopanlan tâvizler, isçilere köçiik memnrdan daha garantili bir vasantı vermekte Vurt dısına göç eden vüzbinlerce isçi. her vıl issizliğin varatacaSı bnnalımlan geeiktirmekte ve hafifletmekte... Işçi >apısındakı devrimci gizlicüç. simdilik nvnmakta ve nratulmakta Yabancı sirketlerin ve isbirlikcilerin vüksek kârlan. Türkiyenin genis emekçi kitlelerine oranla sayısı az sanari isçilerine tâvi» verebilecek gücünü henüz korumakta Bekienen iktisadi bnnaIımın bufiinlere kadar gecikmesi. isçiler arasında drvrimei hilinci yaratacak olaylan ertelemekte Kapitalizmin d>« kaynaktardan beslenen zengin propaçanda knvveti. tseinin düsüncesini etkilemekte tsçi kitlesine dısardan veriiecek devrimci bilineln vayılması, polis ve adliye tedbirleri vyfnlanarak engellenmekte . tsçi sınıfının yeterinee bilinçlenip partinin hatın sayılır hir eüç haline eelmesi bövleee önlenmistir. tgçi sınıfına vaslanamıvan sol eylem de bnnaltma çirmis, aydınlar arasındaki «onn «eltnez fikir tartısmalan kınk dökük kadrolar arasındaki hoslukları derinlestirmistir. Devrimci fikirterin mflsteriieri. co*nnInkla isci sınıfı dısında kalan memurlar. ftîretmenler. avdmlar Sniversite öSrencileri ve askerlerden mevdana eelen bir kalabalıktır. 1%4 Kıbrıs bunalımından sonra, antiempervalist hareketin gücü. sosvalist eviemden aiır basmıstır. BSyle Mr ortamda. klâsik fikirlerin vörSntetrinden avnlmak istemiyen avdın toplnmcular arısındaki tartısmalann. bnmklasrnası. tat«ızlasma«ı, nzaması. yavanlasman ve kisisel hırçınlıklann çotalmam olafan «avılmalıdir. Rvrenin vasasıdır bn : Hangi bareket darboğaza eirerse. rficlQkIerle doln vollarda tökezlerne. iradesi davanıkiı olmıvan kisilerin her kosede btr «uçln aramak eğilimi cojalır. Objektif koşullann varattığı connçlara dahi bir kabahatli aramak eftilimi vavfindır. Türk toplnmealan da avnı etilimden kendilerini knrtaramazlardı. l'sta bir düsman vardı karsılannda . Dünvanın her yanında «osvalist eelismelere karsi hanpi tedbirlerin alınacafını bilen bir Ostün kudret. Türk toplumundakı devrimci potansivelin örgütlenmesini ceciktirmek için elinden geleni ardına kovmnvordn. Sabırsızlann sinirleri zamanın törpü«flyle aşındıkca düsmanı yiyemiyenlerin birbirini yemek için kavralara giristiti görfildfi. Ne var ki, 1970 yılı bir dönem noktasıdır. ve lamanın çarkı komprador kapitalizminin aleyhine daha hızla dönmeye baslamıstır. Onflmfizdeki «firede Itlâs ve cSkflntflnnn Ivmesi srtacaktir Nitekim iflâsın yarattıtı telâs, komprador müteeaHibe cephesinde çatiaklar yaratmaktadır. Milietlerarasi kanitalizmin Amerika ve Almanva mihraklanndaki dnrağanhk, TBrkive'deM komprador kapifalizmine »erekli pomoalamavı da dnrtksatacaktır. Artık tntncnlar eephesi dar boSazlann sıkıntı^ı icine düsmSstür. Kot«»l bir ittifak yaratarak. düzeni «nrdfirmeve calısaeağı besbellidir. Ama adına ister tntncnlar koalisvonu devin, l«ter kutsal ıttifak, ister namnssnzlar koalisvonn, statükocn güçlerin etki dnzeni ayakta tntmalan çok zordnr. Çöküntü hızlanmaktadırÇökflntOyfl doldnracak emekçi KÜelerin örtütleri hazır defildir. Turk nlnsnnnn bfiyflk çoğunlntn olan işçi ve kSylfl yıKmlan. reri ve sömürücü dfizenin örçütleri ellnde nefessiı. bllinçsizdirler. Böyle bir dnrnmda ne yapmak gerekir? tki yol vardır klsinin Bnünde : Ta emekçi yığmlannın hazır olmadıÇını söyliyerek. sömürfi dfizencileri yanında yer almak, sömürü düzeninin bir parçası hsline r'»raek, eJken k»mprador kapiUlhsminin rejimine de»tek olmak, ve Morrisoncnlann iradesi altında u\dnlasmak l a da çöküntüde hızlanacak devrimci bilinci varknvvetle voğnslastırmaya çahsmak, ve aktüel devrimci güçlerin antiemperyalist eylemlerine destek, hattâ öncü olmak... Seçin veya beğenin bn Ikl yoldan blrini ! bakırasız Sğretmeni ve geleceği karanlık yök sek dğrenhn Bğrencilerinl değil. sade yorttaş lanmızi bile firpertir. Bu tasanya göre yeni Milli Eğitim Şurası siirekli olacak. fakat bu tön flyelerini Bakanlık seçecektir. Meslek tra rnluslanndan temsilci alınacakttr ama, onun aecfaııinJ de Bakanlık vaptcaktrr. Her knndas üç aday tösterecpk. Bakanlık secip beğenip bi rini alacaktır. Öğrencinin. Işcinin. köylünfin temsilcisi gelmevecektir. TÖS. «Devrimci Eğitim Şurası»na okul hademelerinin temsiicisini çağınnış ve konu^tnrmuştu. Böyle soUamalar zararhdır. Gencliğin. işçinin. köylünün, hade mer.iı. eğitim surasmda ne isi var? \Itı bnçuk mDyon öğrenciyi biz. dışardan aldığımız akıilarla Ankaradan eğitiriz. Kendi «ivi»miıden, elin «kötü.sü iyidir. Böyle dnaünüyorlar. Sonuç nnda tasarladıklan «karşı devrimci eğitim»! onaylatmak ve bövlece daha mesrn kosullar yaratıp böyle ters bir eğitimi uvjtrılamak Isteğindedirler. Milli Eğitim Surası'na verilmek istenen yeni biçim ve süreklilik bunun içindir Bunun ucu, içinde bnltınduğumuz ceri üretim Uiskilerini siirdürme amacına bağlanmaktadır. Ama devrimci öfretmenlerimiz. öğrencilerimiz ve ayanmaya başlamış halkimız bu hazırlıklan yutmayacaktır BSvie bir şfiranm alacağı kararlar, çağdas hilim. Anavasa ve Atatürk ilkelerine bağlı öğretmenlerimizin eHnde uygnlanma şansı bulamıvacaktır. Gerçek MilH Eğitim Şurasi'nın Bakanbk temsilcileri karsısmda. öğretmen. öğrenci, isçi, köylü ve aydın temsUciieriyle esit kosullar ve olanaklar içinde toplanması kesln bir zorunluktur ve bnnu sağlamaya. eğitimi gerçekten ulusal ölçüler üzerine oturtmaya grücümüz vetecektir. fltuTi bn söriintülrrin attnıda. ette tntoBve eğitiminbelli olan gerçek sudur aralalurcasına Ynrdnn baştndaki vöneticiler. B ÜNE UNDEN Sayın Demirel'in kendisini çepeçerre saran ve Ankara'daki koyn boğueu linyit dumanına benzeyen dedikodulardan kurtulmaaını çok istiyoruz Bir Basbakanm isminln nüfoz suüstimallerine kansması, bu Basbakan muanzımız dahi olsa bizi fiser. Zira Türk milletinin Basbakanıdır. Hele sınırlanmu dı^mdan ona gelecek her elestirme, onu hor görme bizi kndınr; ama Basbakanm bu lddia ve ithamlann karsıstna erkekçe ve açıkça çıkmaması da bizi kızdınr, gerçi elrafına «Benim namıma size müracaat edenleri kovunuz'» diye tamim yapmıs, fakat Basbakan bthnez mi ki banka memuru: «Basbakan beni bu işe kanştırmadan kardeslerime yardım ediniz! zevahirl kurtannız! demek istiyor» diye dfisünnr, bal gibi krediyi açar, Sayın Demirel bilmez mi ki Türkiye'nin sartlan bndnr. Kimsenin istibdat yapıyornm diye istibdat yapmavacağı gibi, hiç kimse de nfifnz suİistünaU yapacağnn diye nüfuı suiistimali yapmaz. Doğrudurî hiç Mnue kardesinin eTaönden de sornmtu değildlr. Fakat nasıl oluyor da bn işler tahlrik ediisin diye Meclis'e Snerge verildiği nrada A.P milletvekilleri oy venriemek için kendi Basbakanlannm itlbar ve sereflerini o salondan kaçarken topuklannın altında ezebiliyorlar? Ve nasıl orayor da sayın Basbakan; nüTuz suiistimalinden çok daha ağır olan bn yıkıcı fiil karsısında snsabiliyor? Eğer Demirel grupta söylediği gibi hiç bir seyden korkmasaydı, Cumhuriyet Halk Partisine yirmi dakikadan fazla söz verilmesini isteyen milletvekiDerini nasıl partiden kovdu ise, bu sefer de meclisten kaçanlann ve bn kaçıslan ile kendisini tdhmetlerin en ağırı altında bırakanlann yakasına yapısabilirdi. Bunu yapmadı. Bunn yapamadı ve üstelik arsa isiyle mes> gul olan Yüksek Denetleme Kurulu üyelerini de yerlerinden kaidırdı attı. Demek ki, onlan kaldınp atarken duyduğu endişe onlann o makamda kalmalan ile dnvacağı endiseden hafifti. Örfi olarak insan kıyımı yapan bir Basbakan ohnayı, tahkikat yapan Denetleme Kurulu üyeltinin varacaklan yargılara hedef olmaya tercih etti. BeHti de fesat düşiitıüyoruz Fakat eğer fesat düşünüvorsak kabahat bizde değil, Basbakanm tutumundadır. Churchill'in bir sözünü habrlıyornz: «Eleştirme hoş bir şey değildir, fakat çok lüzumludur, agnıun uzviyetteki görevi ne ise toplumda da eleştiri avnı hizmeti yapar Bir şeyin yürümediğini, ateşin duınan verdlğini gösterir..» Sırası gelmisken Butler'in bir sfizflnü de tekrarlayalım: ctnsan başkalannın kusurunu görebildigi kadar kendi kusurunu da görebilse. dogru cennete gider..» Bir hadis de şöyle söylüyor: «Haddinl bilen helâk olmaz.» Şu fıkramıza bir de Carlyiein sözünfi ekleyerek ookta koyabm: «En b ü y ü k yanlışlık, yanlışljk diye bir sey tanımamaktır..» Haddıni bilen helâk olmaz KARBONDAN ELDE EDİLEN FİBER NÜMUNELEKİ. BUNLAR SENTETİK REÇİNELERLE KUVVETLENDİRÎLEREK COK HAFİF FAKAT SERT HALİTALAR ELDE EDILMEKTEDİR. > ransistöriin keşfiI nin elektronik endüstrisinin ilerlemesindeki rolü gibi, bir yeni buluşun gerçekleşebilmesi için onun var olmasının ana sebebinin veya maddesinin bulun ması dev hamlelerin yapılmasına vol açar. Gerçekten uçak sanayünin 20 yıl içinde bu derece ilerlemesi de gene yukanda zikrettiğimiz şekiWe olmuştur. Uçak sanayünin bugünkü seviyeye ulaşabilmesi tepkili motorlann hi*mete girmesinden sonra olmustur. Tepkili motorlar çoktan keşfsdılmiş çalışma prensipleri çok daha eskilerde vazedılmiş olmasına rağmen, jetlerin yarattıkları yüksek hararete dayanabilecek maden halitasımn bulunamaması uçaklarda kuHanılraa tanhini geciktirmiştir. I 5 yıl sonra uçaklar fiberden yapüacak Vecdi KIZILDBMİR lamış bulunmaktadır. 91 santirn boyundaki karbon fiberleri halen bu ış ıçın kullanılmakta olan bütün madenlerden çok daha iyi sonuçlar vermektedir. îngiltere Hükumetinin Havacıhk Kolejinde bir yıldan beri devam eden arastırmaların ortaya çıkardıgı bir gerçek ise şaşırtıcıdır. Karbon fiberleriyle çimdikilerden çok daha mükemmel uçaklar yapznak imkin dahilindedir. lerden yapılmasına çahşılan fıberler gerçekten çok pahalıya malolmuştur. Bu yüzden de endüstride herhangi bir tatbikat bulamamıştır. Halbuki karbondan elde edilen fiberlerden yapüacak olan bir uçak ağırlık bakımıadan bugünkülerden %33 d*aha hafif olmasmın yanında çalışma masrafları da %40 ile °/oS0 arasında daha ucuz olacaktır. Araştıncılann belirttıklenne göre bugünkü uçaklarda bir muddet sonra beliren maden yorgunluğu, karbon fiberlerınde çok daha geç meydana çıkacaktır. Karbon fiberden yapılmış olan bir uçağın 15 yıl rahatlıkla çalışması mümkün olacaktır. Bugünkü uçaklarla bir mukayese yapüacak olursa karbon fiberden yapılmif olan bir HAZIRLIYAN keşif ve OENİZ KUVVETLERI K0MUTANLI6I Seyir ve Hidrografi Dairesı Baîkanhgından Bildirilmiştir. DENİZCİLERE VE HAVACTLARA 18 SAT1LI BtLDİRt 17 üâ 20 Mart 1970 tanhlennde 09 00 Ue 17.00 saatleri arasında aşagıdaki noktalann birleştiği saha tcinde seyretme. demirleme avlanma ve bu sahanın 12.200 tnetreye kadar olan yükseklıği can ve mal emniyeti bakımından tehlikelidir. KARADENtZ tSTANBUl BOftAZl ÖNLERt K <) SAHASI 1 inci nokta : E. 5832 No lu Şile fenerinden 002 derece ve 18.5 mil mesafede, Enlemi 41 derece 28 daltika Kuzey. Boylamı 29 derece 38 dafcika Dogu. 2 nci nokta : Enlem) 41 derece 50 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 38 dakika Dogu 3 OncO ookta : Enlemi 41 derece 50 dakika Kuzey Boylamı 30 derece 17 dakika Dogu 4 OncO nokta : Enlemi 41 derece 28 dakika Kuzey Boylamı 30 derece 17 dakika Dogu DENtZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DDYURULÜR. Sesten hızlı S •••••••»•»••»••••••< Dr. Deniz Ö2ALP Prof. Dr. Snsvf TOPÇUOĞLD evlendiler Beyojhı 12/1/1970 ile :: Tarık Z. Kırbakanj: <• DERİ, 8AÇ ve ZÜHREVİ • > I; | fstflüil GMt. PsrmakkspT ) \ No« « IT5L: 44 10 T* J J Cumhuriyet 3446 •••••••••»»•»»»•••••• TASFtTE HALtNDE RATBANK TA.Ş. GENEL MÜDÜRLÜöÜNDEN: Matbaa Makinalan Salılacak Bankanuza ait olup İstanbul'da Ankara Caddesi No: 50 de bulunan Rotatif baskı, Linotype dizgi, Planya (Marinoni), Freze. Pres kalender makineleriyle Prova tezgâhı, kurşun eritme kazam, Rotatif yedek motoru ve merdaneleri, muhteüf masa, koltuı vesair malzeme, hali hazır durumlan ile ve teklif alma suretiyle sat^a çıkanlmiştır. Şartnameler, İstanbul'da Bankalar Caddesi Zafer Hanı kat 4 te No: 7577 de Sirkeci Şubemizden veya Ankara'da Genel Müdürlüğumuzden bedelsiz olarair temin edilebılir ve satılık menkul mallar Sirkeci Şubemiz delâletiyle mahallinde görülebüir. Tekliflerin 1/4/1970 Çarşamba günü saat 12, ye kadar Genel Müdurlügümüzde bulunacak gekilde gönderilmesi gereklidir. Bankamız 2490 sayüı kanuna tâbi olmadıgından ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir. (Basın: A. 63312070/2445> esten hızlı gidecek uçakların gerçekleştirilmesi de gene bu uçakJar ses duvannı geçtikten sonra hava ile sürtüşmelerinden meydana gelecek ısıya dayanan maden hahtasının bulunmasından sonra olmuştur. Günümüzde uçaklarda kullanılmakta olan kromalüminyum kansımı yüksek süratle uçan bir uçağın karşı karşıya kaldığı tazyik ve ısıya istenildiği kadar mukavemet edememektedir. Bu bakımdan uzun zamandan ben kromalümin'in yerini alacak hem daha hafif hem cfe sağlam bir maddenln aranmasına devam edilmekte idi. Bu konuda en ciddt çalıjmaları yapmakta olan Japonlar bundan üç ytl önce karbondan elde ettiklen fiberlerden istenılene ulaşılabüeceği ümidini ortaya çıkarmıslardır. icatlar ımal edecek olan bir fabrikanın karbon überın 450 gramını & sterline maledebilecegı tahmıo edılmektedir. Bu aurum uçak sırketleri lda* recilerini daha şiradiden rfüşündürmeye baslamıs bulunmaktadır. Uçaklann yan yanya hafiflemesi, hem hızlannm artmasına, hem de akaryakıt sarfiyatlannın aralmasına da yol açacaktır Kaça mal olacak? H erhangi bir maddenin endüstride kullanılabümesı için gerekli faktörlerin en önemlisi ekonomik bir çekilde ımalâMnın mümkün olmasıdir Bugüne kadar muhtelif madde (Basın: 11732/2430) Fiber nçaklar aponlann keşfinden sonrs bu konuda dünyamn çe?ıt!) yerlerınde yapılmakta olan çalısmalara daha da hızverilmis, nihayet Ingiltere Kıraliyei Uçak Tesisleri tarafından istenilen evsafta bir fiber yapılmıştır. îlgililerin belirttiklerine göıe karbondan elde edilen fiber çelikten daha sert, fakat ağırlık olarak ancak çeliğin beşte bin kadardır. Üstelik herhangı bir suni reçine ile kanştırıldığında ıstenilen şekle kolayhkla sokulabilmektedir. Jet motorlan Jmalâtında çok ileri bir durumda olan RollsRoyee firması halen tepktli motorlarda fiber kullanmaya baj I TÜRKİYE'DE BİRİNCt BASKISI YALNIZ İSTANBUL'DA BÎR HAFTADA TÜKENEN. FRANSATJA 230.000, DÜNYADA 36 MİLYON, basılıp satan GONCOURT EDEBİYAT ÖDÜLÜ'nü kazanan. emperyalist savaşlann dehşetini bütun çıplaklıgıyla ortaya koyan unlO ROMAN SENTETİK FİBER İLE YAPILAN BİR YARIŞ ARABASI GÖVDESİ. GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ KARBON FİBERLERİNE ÇOK KOLAYLIKLA İSTENİLEN FORM VERİLEBİLMEKTEDİR. uçağın malıyetı 450 gramda 1000 Sterlln daha ucuz olacaktır. HENRİ BARBUSSE Çeviren: SUAT DERVtŞ «Henri Barbusse'ün ATEŞ'ini okumayan bir işçinin, bir emekçinin ve bir ha kıkî munevverin kafası bir parça yarımdır. Ve bu eseri çevirerek, kfltüphane sıne sokmayan bir dü, insan kafası ve yü reginin en büyuk degerlerinden birin den mabrum kalmış demektir.» NÂZrM HİKMET Aynca: LENÎN 3TALİN MAKSİM GORKİ G DİMİTROF KARL KADEK ROMAİN ROLLAND KERİM SADİ SUP Hİ NURİ İLERİ SABAHATTİN ALİ HİKMET KIVILCIMLI FÜA1 SABİT NURULLAH ATAÇ SABİHA ZEKERÎYA HÜSAMETTİN BOZOK VAHDET GÜLTEKİNMn yazılanyla. ofset baskı 20 üra. ATEŞ Düsünceler I alen denemeler İçin tmal e| dilmekte olan karbon fiberlerin 450 gramı 30 sterline malolmaktad'ır. Bu endüstri için çok pahalı bir fiattır. Fakat daha genis çapta bir ımaUt dü«ünüldüğünde, fiat çok daha ucuzlamaktadır Meselâ yılda 500 ton karbon fiber H HENRt BARBUSSE Çeviren : ERDOĞAN TOKATLI «Kitlelerdeki inkilapçı şuurun artm asında en etkın rol oynayan eser» LENİN Ofset baskı 12,5 lira. GENEL DAĞITTM: ÖNCÜ KİTABEVİ Babıâli Cad; No: 8 Cagaloğlu Is tanbul İZMİR: DATİÇ, İSTANBUL: KA RATEKİN. KİTABEVLERİNİN DİKKA TtNE: ANCAK SİPARIŞLERİNİZE GÖRE KİTAP GÖNDERİLİR KATALOft IS TEYİNİZ Reklâmalık: 694/2441 AYDINLIK Üâncüık: 6896/2439
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear