Catalog

' I I Şubat 1970 Bu farafa vöneien beledivecılerı karsılıyor ıçlerınden ıkı kişı: Kondnlarımızı yıkamazsınız! Söz verdiler bize. Bi* de emir aldık. Hepimiı ynrttaşız ama bilin ki biz de emir knlnynz. Tapscak bi »ey y«k. öyleyse bekleyin birez. Hiç olmaz5a yanm saat, bi »a»t »t. CUMHURİYET MAHMUT ALPTEKİN fitonlar haîinde havaya çıkan bır toz bulutu görundu ılkin. Toz bulutu etrata yayıldı, daha bır yayıldı. Toz bulutunun ortasında kamyonumuz birden zınk dıye duruverdi. Kamyonun durmasryla aşağı atlamamız bır oldu. JHrafta birçok kazmalı, kurekli adam dolaşıyordu Kiımsı de kazma ve küreklere abanmışlar, sessiz bekleşıyorlardı. Az eonra karşı yoldan yine toz, duraan lçinde uç kamyon götundü. Az btemizcTekı alanda kamyonlardan işçiler iniyor. Hepsi derlenip toparlanınca başlannda bulunan (gıysilennden anlasılıyor zaten) Beledlt?e yetkilıleri, ellenm, kollarıtoı sallayarak, kızgm ve hararetli bir şekilde bırjeyler anlatıyorlar. S Ekonomik bunalım, şehre göç ve gecekondular «Istanbnl devince aklıma . Gecekondnlar şrelır ardısıra tsli paslı yetim Ey benim dev memesindc cüceler emziren acarp memleketim.* Bedri Rahrni EYCBOGLl' cekleri de var. Bız «kondn»miısn yapmışız, şimdi de yıkmaya çalıyıyorlar. Fakat bırakmıyacafıı onları» seslerinden burada gecekondu yıkımı olduğunu anlamak kolay. Kalabalığın kıyısında duran kır sakallı, elli yaşlarında, «kondn»lu bir adam bağınyor: Dikkatli olalıra, kardaslar. Acala davranmak yok ha! Ma9» varken elimizi niye yakaIım? Doydum kl sırf bizi korkntmak, ülkütmek için böyle yapıyorlarmış. önâmüz secitn be! Kim yıkabiürmis kondnlanmızı. Aklı bafmda bi iktidar yapmaı bnnu. Göreceksiniz, bökümat tapnlanmızı virecek. Çok defel. Belediyecile şimdi gelcek emme, geri dönüp gidecekle tıpış tıpış. Pulis mi? Ne pulisi be? Pnlisle gelsinle varsınla. Volacakmış? Söz ver SABIRSIZLIK n kızgın kalabahkla basa çıkamayacaklannı anlıyor Belediye'den gelenler. Dedıkleri kadar beklemekten başka çareleri yok galıba. Yanm saat dedığın ne ki Hemen geçiveriyor. Kırkbeş dakika oluyor. «Görevlilerin» sabırsızlandıklart belli. Ellınci dakika dolarken hızla bir otomobıl çıkıyor karşıdan. «Konda»lulann vürekleri ağzında. Bır adam iniyor otomobılden. Yanında iki kişi daha. «Kodaman» birı olduğu her halınden belli. Kendme guvenınder>, azametinden, tepeden bak masından, tumturaklı konuşmasından belli. Konuşuyor: Aıiz ynrttaşlanm. Size sevinç haberiyle geldim. Gecekondulannız yıkılmayacak :„ Kalabalıktan «Yaçaaa... V«rolll...» sesleri... Kır sakallı, «kondn»lu yurttaş kalabalığa sesleniyor: Demedim mi ben size? Gördünüz iste. Demedim mi seçimler yakm, diye? Bu davranışıyla kazandığı oy larm hayâlini yaşadığı gozlerinden belli olan «kodaman», belediye yetkıhlerine «yerinize dönün» dıvor. Kamyonlarına atlavıp vola koyuluyorlar onlar da. Gecekondu halkı birbirine karışıyor. El sıkışmalar, öpuşmeler... Birbirine sarılan sarılana. Bu o'ay bir genel seçimd'en önce Gultepe'de cereyan edıjordu. Eğer seçimler bitinceye dek gecekondularının tapularını alamazlarsa ondan sonra sevredin siz gumbürtüyü. Ne olur sa olsun, o zaman yıksalar bile baska bır yere «kondn»larını yapacaklan kesin. «Kondn» yapacak bir ver muhakkak bulunur. Bir çıg g'b' büvüyor «kondn»va gereksinme duyan yurttaşlar. Akın akın geliyor Turkive'nin her vanmdan. Yurttaslarımızın konut sorunu çozumlenmedıkçe. Devlet bu torunu birinci plâna almadıkça «kondn» yapımınm önü alınamaz. Beledive buracîakini vıkar ama avnı halk erteM gün başka bir yerde hemencecik konduruverir. Bunun btesi yok. Yukardaki gecekondu yıkımı olayı son vılların Turkive'sinde alısılaeelmiş sahnelerden biri. (özellikle büyük kentlerimizde Gecekondu sorunu büvük kentlerimizin sorunu zaten. Ama konut, bütün Türkiye'nln sorunudur.) Hangi vanından baksak dramatik1 Her vönüyle zehir zemberek bir sorun. jG>şekonritı deyip Rectn* meli. §*on yilTarın en çoTc biîytfyup vavılan «nesne»si gecekondu. Bu perçeSin, bu «sorun'un en vahn anlatimı Fkonomik bnnalım 4 Sehre *öç = GECEKOVDT7. Bu soruna yönetlciJer, Devlet olarak gerektigi gibi egilmedikçe eecekoncTulardaki "iaglıBa. caga avkin vaşama drsTr, Ç,;TÜD tririocektlr. B r Gecekondulann çevresindeki görüntü bu. Kimseye bir şey sormanın gereğini duymuyoruz çimdılık. Durum, bakınca anlaşılıyor. Kamyonlardan inince gördüğümüz kalabahk, gecekondu halkı. Belli ki burada yıkım var. Homurdanmalartfan: «Gelecekleri varsa, göre dıle bize. Bu atesli konuşma «konda» halkınm yureğıne azıcık su serpıyor. Sevınç bağırtılanndan, asık yuzlerln yumuşamasından oyle anlaşılıyor. Onlar jçın, geçıci olsa bile bîr kurtuluş umudu bu. Hiç olasılığı gorunmeyen bir şey bile söylense hemen ona cankurtaran sımıdi gıbi sanlmaya düncfen hazırlar. Bu durum karşıdan uç kamyonun gorünmesıne dek surdu. Kamyonlar görünür gorunmez suspus oldu «k»ndn»lu kalababk. Ağızlanm bıçak açrrıyor artık. Ellerde kazma, kü rek, sopa; keskin bir bıçak gıbl bakıyorlar kamyondan irenlere. Onlan kendılerine «düşman» olarak gordükleri bellı. Istanbul'un en guzel yerleri çeşitli nedenlerle her gun goruntü defiştlrmekte ve en çirkin yerler haline gelmektedir... Ornegin haliç... Artık yabancılann «aitın boynuz» dediği Bir tablat harikası değil, sadece mezbeleliktir... Ya şehrin yedi tepesi... Bunlardan bir kıstnı da kondu mahallesl haJine geidi... Kabahat kimde?... lapanda mi yaptıranda nıı?.. (Fotoğraf: Selâhattın GİZ) niz. «Dnr kardeşim, inelim biz.» dıyor yanımda oturan adam. Başka birı: Şoför, şofSr degil; cambaz. Cambazsan cambazbaneye git birader. Tanhş yere gelmişiz biz. Bıçkın şofor tjnmıyor bile. Daha da şımarıyor bu sozlerı işitince. (Kendısıyle uğrasılmasından iyice gururlu. Vardır toplumun her katında böyle in'aniar), Dıreksiyonu bırakma eylemleri sürüp gitmekte. Mınıbus jalpa yapıyor. Yolcular bağırıp çağmyor ama ditıleyen kim? Mimbusun arkasında oturan altmışbeş, yetmis yaşlarında bır ihtıyar kachn ahîaya, oflaya yalvanyor: Evlâdım, n'olnrsnn dnr artık. Yüreğim a|zıına gtiâi a>ol. Can knrtaran yok mu? Şofor yuksek sesle guluyor. Kahkahalarla guluvor hem de. Normal bır ınsan olmadığı çoktan anlaşılmıstı zaten. Ne o, nine, Taşın altmıs, isin bitmiş zaten. Bnndan sonra yasasan n'olacak artık? Ve bu teraneyle Zeytınburnu'na varıyoruz. tstanbul'un sorunları içinde en fecilerınden birı de taşıt ve dolmuş derdîdir. Hangi yolcuyu çıldırtmaya yetmez şu şoforlenn yaptığı? Yağmurlu bir gunde ne çabuk da değışıverır şu dolmuş şoforleri. Başka zaman yolcu «Velinimetleri»dır belkı. Yağmur altında sırıl sıkiam ıslanan yolculara gulerek, alay ederek bakıp geçen şu dolmuş ve taksı şoforlerı. Yagmurlu, karlı havada illâ ^ ı r kaç mislı para alacaklar Hıg degilse yuzde 8090'ı bojle Bu yuzde 8090'nın ıçıne gırenlenn hıçbiri kamu gorevi de vaptıklarının farkınd*a değıller. Bu hatırlatılsa da hiç etkı etnu* yor onlara. Konuveresim AYHAN BAŞOĞLU I Q£JJ SULTAN YARIN : Ş i ocıaua dertn bo . f t Sess'ıUk. İN ARABADAN 13 Arabaya usulca yanaş, i>ice bak. Pılâka numarasını bu kâğıda yaz getir. Anladın mı? Anladun örtmenım. Kımseve sezdirme. Hadi bakayım' Pekı ortmenim. Bır de dıkkat et, kimle konuşuyor, ne konuşuyor. lçinde kim var? Peki. Olur. Pılâka numarası nedir biliyor musun? Biliyorum. Ardmda önünde numarası olur, Tamam. Olduğu gıbi yaz. Hadi çabuk 1 Çocuk fırladı. Sezdirme ha! Diye tenbih etti arkasmdan. Kimsenm haberi olmasm. Arabayı çocuk] ar da görmüşlerdi. Bir araya .bakıyorlardi, Gâyurun taksîsL.111 Z > Yok oğlum o degiL O, valla o. Seyıt emminin ehbabı. Gene ne getirdi kim bilir? Geçen sefer Seyit emmiye mmtan getirmiş. Hee, naylon mintan. Seker de getirmiş. Boyalı şeker. Şeker değıl la o, çıkınlota. O da ne lâ? Neblim işte. Kırmızı toprak gibl. Tatlı mı lâ? Sen de yedin mı? Yedim. Pek tatlı. Amerıkan şekeri. Hadi? Valla de. öğretmen tdris arkadan yanaştı, Nedir o tatlı olan? Amerıkan şekeri ortmenim. Hayır. Yanılıyorsunuz. Tath değiJ, çok a«1 Ben yedim ortmenim, tatîı. Değil' Hiç bir yabancının şekeri tath olmaz. Haa... Ben anladım örtmenim senin ne dedığini. Yea! Hadi girfn bakalnn içeri. Duduğünu örttur'dü. Çocuklar konuşarak içeri girdıler. Lâcivert boyah araba öküzlerin çektiği kağnıyı geçti, sonra hızlanıp köye girdı. tki yanda kerpiçten yapılmıs yamuk yumuk evler vardı. Sokaklar tozluydu. Tekerlerin altından iki yana kuru gübreler, çöpler fırhyordu. Hıh! dedi Aynur. Burnunu kıvırdı. Şu kokuya bak. Corc kocaman kafasmı sallayarak gülümsedi, Good, good. Sen kendın konuş gel. Beni çağırayım deme, gelmem. Ayran mayran bır ş,ey de yollama, tamam mı? Olmaz. Olir ayip. Yok yok, istemem' Araba Seyıt Ali'nin evi önünde durdu. Uzun bir koma çaldı. Uia aman' diye fırladı Seyit Ali. Bizim efabap geldi be. Kaldırın kız şuralan! Çabuk. SU FERDNAMT, DİŞİ BOND AKSAMA DOftHU ^ama doSruydu vola çıktıŞımda. Topkapı'dan dolm«! vapan bir minibüsle Zevtinburnu'ns yöneJivorU7. Surlann oralan yıkıntılarla dolu. Hos. surlann kendisi de yıkıntı va zaten. Soför, hemen hemen her dakika durduruvor mfnibüsü. YoJetıIar «abırsız. Yolcular tedirein. Soför cTersen bıvıklan henüz terlemis bıckın bir delikanlı. Trafik knrallanna faian bos\'erivor Hiçrir>aldırdıSı yok bövle sevlere B'r anda hın anormal olarak arttınverivor Hiç olmavacak bir verde vüz on. viiz virmi kilorretre hız vaDivor. Avrıca direksivon başında tur1 ı saklabanliklar Ha vacmakta. Sözgelişl kırk. elli kilometre ile giderken bile direksivondan iki elini birden çekip A TİFFANY JONES CUM ..OİDELİ stmsz. QILE ^ z B<2 ZİUU1KÛ JMEŞOUL MESİME CEYI SıEAKaSk 5C4BIM Aslandır bıı minfbüs . tn«an çihidir. îrsanî.. Ne insanı, insan da pe olnvormns bnnnn vanında? însan volünn sasınr »ma bn «asırmaz alimallah! ÖTİe degil mi. ha? fMinibüsle konusuvor aklmca.) Yolrıı olprak henimİ7 •f^dirs! Çoluk çocuk hayada oturmuş, soğan sapı ayık» lıyorlardı Elleri yuzleri, üst başları penşahdı Bır telâşhr gittı. Tıiü gördun mü olaıu? 5u odayı ddşeyu» kız, çabuk! Eîlerinı pantalonuna silerek aşağı koştu. Mer» dıvenleri ıkışer uçer indi. Vay Corc ehbabım vay, dedi. Hoş geldia sen, hos geldin... Ne bu yavu, hangı ruzgâr atıverdı? Buyur, gel... L'stü başı toz içindeydi. Bir yana eğik kasketınin rengı değijmişti. Corc motoru durdurmuştu, aşağı indi. Hararetle el sıkıştılar. în bacı, buyur hadi gel! Aynur çenesini yukarı kaldırdı. Konuşmadı. Aynür hastadir. Hemen var gitmek. Bea dedim bir uğramak lâzimdir. Sağol, sağol emme Aceleniz Be? Inseydiniz camm. Kalın biraz. Yok kalmak. Öğrenci çocuk geriden yanaşmıştı. Elleri cebindeydi. Arabanm pilâkasına baktı. Sonra arkasını dönüp yazdı. Akıl erdiremediği bir takım harfleri. rakamları kâğıda aynen geçirdi tki kere kontrol etti. Ee, dedi Corc. Vardir yenl birjey? Yoksam yoktir? Elini omuzuna koymuştu, Vaar var, olmaz mı? GeeL.. Yalnız bacı yukan çıksın hele. Yalnız kalmasın. Yok bugün çıkmak. Var hemen gitmek. Olur mu cannn? Buraya kadar gelıp de Kabul etmem valla. Arabanm kapısmı açmağa çalışıyordu Aynur soğukça başmı salîadı. înmiyeceğun, teşekkür ederim, dedi S i ı çabuk işinizi görün gelin, Seyit Ali önce bozuldu. Sonra hatırlayıverdi; Peki Gel Corc ehbabım! Kolundan çekfi. Dere mahallesine aşağı yflruduler. Seyit Ali usul usul birşeyler fısıldadı. Anladım, dedi Corc. Anladım Omuzuna hızh hızlı vurdu. Bir yandan gülflyordu. Öldii, oldi Yaman adam sen, yaman. Keh keh keh, kih kih kih Güldükce kırmızı yüzü moranyordu. Bakalım önce, görelim™ Seyit Ali Maviş ninenin kapıyı çaldı Açılır açılmaz daldı içeri. . Bak Maviş diza. kimi getirdina sana? Gökte ararken yerde bulduk. Çok para verir bu benım ehbabım Çıkar eski işleri hadi. Bİ görsün Kendisi Amarıkanlı emme, sen müslümana inanma, buna inan Heykel başını da çıkar Esk; paraları da çıkar Hakkı ne ise dirhemi dirhemine verır Çok bı para ederse yaşadın diza! Verır ben, çok verir, derfı Corc geriden. Başını salladı. Gormek önce olur eyı. "" (Arkan TALİP APAYDIN AYLÂK MUSA Sayi: 1969/1 Satış, Sabri Erdemgil vesairenin şayi hıssedarı bulundukları Kadıkoy, Suadiye mahallesmın Çamlı ve Tuccar Kâtıbi sokaklannda kâin. 3 taj kapı. 115 pafta, 520 ada, 2 parsel sayılı 2159 M2 mıktarmdeki gaynmenkulun izaleyı şüyu suretıyle satışına dair mahkemece verilen karann kesmleşmesiyle sozu edılen gayrimenkulün açık artırmaya çıkanldığı. İı>rAR DURUMü: Belediye İmar Müdürlüğunden alınan 29'3/969 tarıh ve 1451 sayılı cevabında program dışmda, iskân sahasında, 1/2000 ve 1/5000 mıkyaslı BostancıErenköy ve umumî kat nizamı mer'i ımar plâru dahılınde bina yükseklığı 12 50, metre. bina dennliğı en çok 20 metre, ön bahçe mesafesi enaz 5 metre, komşu ve arka bahçe mesafeleri 4 er metre bırakılmak suretiyle aynk mşaat nizamında ve asgarî 600 M2 kare sahalı ve 18 metre cepheli olmak üzere ifraz şartlannı havi bulunduğu ve not olarak da çatı katı yapılamıyacağı ve bina cephesinın 30 metrevı geçemıyeceğı bildirilmıştır. MUHAAIMİEN KIYMETİ: Ehlivukuf tarafından verilen raporda bu yenn (560.000) beş yüz altmış bın lıra değerde olduğu bıldırilmiştir. Hissedarlardan 840/17640 hısse sahibi Mehmet Cemal Başaran varisı* kansı Kadrıye Başaran'ın 420/ 17640 hı'ssesi intıfa hakkı ıle yükümlü olarak ratışı ıcra edılecektir. HALI HAZIR DDRüMU: Yine ehlivukuf tarafından verıler. raporda ışbu gayrimenkulün Suadiye Tuccar Kâtibi Sokağı ıle Çamlı Sokağının kesıştiğı koşede içinde iki katlı bır ahşap evi olan geniş bahçelı gayrimenkuldür. Ahşap ev zemınde 90 M2 lik bır sahaya ınşa olunmuştur. Bir küçük bodrum kat ve bır zemm ile bır birinci kattan müteşekkıl bodrum KADIKÖY ÎKİNCİ SULH HUKUK LAN 1VLAHKEMESİ SATlŞ MEMURLUĞUNDAN mıre muhtaç durumdadır Gayrimenkulün hududu ve sahası tapu kaydı ve kadastro çapı gibı olup tamamı 2159 M2 dir. Evin zemin katı bir sofa, flç oda, ve bır mutfak ve bır helâ mahalli, birinci kat bir sofa, 4 oda, bır helâ mahalli ve bir gusulhaneyi ihtıva etmektedir. E%fde elektrık ve su tesisatı mevcuttur. Civaı tamamen meskun yepyenı bir tarzda mükemmelen yapılmıs apartımanlarla ımar edilmı^. Bağdat caddesı ve denıze yakın mesafede Kadıköyün en mütena yazlık mevkıındedir. Evde hıssedar ikamet etmektedir. Bahçede yetışmış çam ve meyva ağaçlan bulunduğu sçjklanmıştır Birinci açık artırmasımn 23/3/1970 Pazartesi saat 14 den 15 e kadar yapüıp muhammen kıymetının % 75 mı bulduğu takdırde o gün müşterisıne katî ihalesi yapılacaktır. Aksi halde en çok artıranın taahhüdü bâki kalıp on gün müddetle uzatılarak ikınci açık artırmasının ise 2/4/1970 Perşembe günü saat 14 den 15 e kadar yapılarak o gün fazla artırana ıhale edılecektir İpotek sahibi alacaklüarla dığer alâkadarların ışbu gayrımenkul üzenndekı hakJan ve hususıyle faız vs masrafa dahil bulunan ıddıalannı evrakı müsbiteleri ile birlikte 15 gün içinde bildirmeleri lâzımdır Aksi halde haklan tapu sicilleri ile sabit olmadıkça satış bedelinin paylaştmlmasından hariç brakılacaklardır. Birikmis vergıler hissedarlara, tapu harcı, dellâliye rüsumu ihale pulu ve varsa tâvız bedeli müşterilere aittir. Satîş peşin para ıle tapu kaydı mucıbince İcra ve îflâs Kanununun hükümlenne tevfıkan yapılır. Şartname ılân tarihinden itibaren mahkeme dıvanhanesıne asılmıştır tsteklılerın gelıp okumalan ve fazla bilgi ısteyenlenn 1969/1 sayı ıle başkâtipliğe müracaatları, alicılann ise % 10 nıspetındeki pey akcelerı ilp MrHirt» «<>TII» «