26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA ALTI: : CUMFniRÎTET: : 11 4 0 Ylt OIS^GE Dünyanın en ünlü modacıları ortaya atılan fikirleri onayladı ••I zaik desenleri, 1912 yılı baharında sık giyinen biitün dânya kadınlannm fizerinde göriilecek.» Nereden bılıyorsunuz demeyin. Vakko muessesesı ilgüilerı, dVnya olçusunde ünlü modacılann da onayını alarak, bu karara varmış. «Türkiye'den ihraç edilecek kamas ve giyeceklerin, daha çörülür görülmez, Türkiye'yi hatırlatacak özellikleri olmalı» parolası ile seçılen desenler baVakko firmasmea yeni yaptırılan iecialerin dışardan görünüsü. Londra Asfaltı üzerinde Haznedar yakınındaki bu tesisler, gerek süsleyen sanat eserleri çok medenî görüntüsüyle berkesin hayranlığım çekmektedir™ raimarî özeiliği, gerekse duvarlarını (Fotoğraflar: Selçuk AYBATAR ı 17 Kasım 1931 tarihli Cumhuriyet sızm öğrenılmesi ve gümrük 1?lerının aksaması ıımnmi bir hayret uyandırmıştır. Biz, tatbikatta ticareto aorluklar çıkarmayacak yolun apaçık olarak izlenmesinin uygun olacağı fikrindeyiz. Zaten hukumet bu karan alırken kendısine bir mıkyas esası da koymamış değıldır. 1930 senesı mıkyası memleket için asla dar saymayacagımız bir mikyastu. NADİ IIİİI1I19 Ithalâtın tahdidi B Vakko, uluslararası bir hamleyi gerçekleştiriyor 9 ÜTÜK Mıllet Meclısinin bu senekı donenunde Reisıcumhur Hazretleri tarafından irad edilen nutukta özellikle malî ve ıktisadi durumun ele alınacağı behrtilmiştir. Vekıller Heyetinm son toplantısında it halâtın mümkün olduğu kadar kısıtlanmasına karar verilmiş ve hemen tatbikına geçılmiştir. Gümruklerimızde dünden itibaren uygulanan bu yeni kararnamerun tesırleri de biriki gune kadar gorülecektır. Haberin an 0 TÎTATRO mektebinde dünden rtibaren derslere haşlanmıştır. Mektebe bu sene bir tek öğrenci kaydedilmiştir. O da Müzehher hanımdır. Erkeklerden henüı kaydedilen yoktur. III ..m vnz OPKAPITJAKt 14. ve 16. 5' lla a '' kaftan ve rno zı şöhretli Paris ve Londra modacıları tarafından sipariş edılınış bile. Şubat ortalannda hazırlanacak olan koleksiyonlar, dunya modaevlennde tanıtılacak, daha sonra bu modeller Turkıye'ye sipariş verilecek ve ancak 19T2 baharmd'a şık kadmların emirlerınde olabilecektir. Ve boylece de açıhşı henuz resmen yapılmamıs olan modern Vakko tesislerine aıt imalâtm yuzde 35'inin ihraç edılmesi pro.ıesi fiilen gerçeklesmış olacaktır. Şükran KETENCİ feksiyon yapmadıgımıı için de maliyet çok artıyor. Seri imalâtta baskı maliyeti 1 lira olurken, bizde sadeee kalıbın metresi 22 llraya mal oluyor.» AJİINMIŞ 11 Türk sanatçısının çeşitli eserleriyle duvariarı süslenen Londra Aslaltındakt yenl Vakko tesisleri, yöneticilerinin verdikleri bilgiye göre tekstU sanayii ile güzel sanatların birleştinlmesıni ifade ediyor. Burada çalışan 530 kadar işçı, yılda 1 milyon metre kumaş basacaklar, 200 bin parça hazır giyim ve 25 bin parça deri hazır gıyimi yapacaklardır. Fakat çok onemli olan bir şartı unutmadan; «Faıla renk, fııla çesit, az miktar.» T Nasıl çalışıyor? EŞİTLÎ fırmalardan alınan vunlu ve ipekli kumaşlar ham olarak getiriliyor, burada Vakko renk ve desenleri veriliyor. Önce dunya moda hareketlerinden de bilgi alınarak, yeni modellerin esaslan tespıt ediliyor. Desinatörler desenlerı çiziyorlar. Fotoğraf sıstemi ile desendeki renk sayısı kadar renk kalıpları hazırlanıyor ve kumaşlara basılıvor. Tabii bnce bütün yeni buluslar, kalabahk bir kontrol heyetinin onayıntfan geçiyor. Ve hemen belirtelim bütun bu çalışmalar 18 ay sonrası için. Çunkü gelecek kısm kumaş sipari'i sımdıden. kdleksıvonlar ıse 3 ay sonra başlıyor. Hazırlanmaya başlanan konfeksıvonlar i«e önümuzdeki yaz aylanna ait. Ç « îstihsali artırmak amaeı fle kmnnadık fabrikayı» divor Vakko yönetıcileri ve amaçlar rını, çalışma proğramlarını şoyle anlatıyorlar: « Yeni fabrika ile istihsalimiıi değil, çeşitlerimizi artırdık. Halen 400 çesit konfeksiyon ve 150 çeşit kumasımız tnevcnt. Çocuk, kadın, erkek, hsıır giyim ve knmas olarak herkesin revkine hitab etmek arznsnndayız. Biz güzel ve farkh givinmek isteyen müsteriye hltab ediyoruz. Bu nedenle sadeee 20 metre dokunmak fiıere hanrlanmıs knmaşlartmıı vardır. Tabiî seri kon lsler yapmak hareketl. 8 C»>>» ve gayretın dortte ikisi, «Yunanlı kabadayı» anlamına iki soz. 9 Ad ve Isim. ıkucakla ve bağrın» bas'e mânasma ıkı sözlu bir emir. YTJKARIDAN AŞAĞITA: 1 Bir kitab veya gazeteyi ba. sıp piyasaya dağıtan (iki soz). 3 «Djnya sonuna kadar hatırda kalacak çehre» anlamına iki soz. 3 Venedık sehrinin fransızca adı. 4 Alevî mezhebine mensup tisilere boyle derler, herharıgi bir Isl belU bir esasa gore uygulama. 5 Yabancı. tersi bir kadın adıdır. 6 Makbul bir deve cinsi ve «e;idi, barsaklar (eski terim ve eski usul SOLDAN SAĞA: 1 Lâle devrinin m«şhur Sad çoğul). 7 Iplık eğirme ve bukrazaraının doğduğu yer. 2 «Do me aracı, nesell olan Insanlar grupu (çogul). 8 ğum uzmanını da beraberine ahp Ressamlann teşrıl eti» »nlamına uç sozlü bir yaptığı fo eraır. 3 Çok alçakcasına yapıltograiçıların mış hareket tarzmda (Divan edeçektıkleri, her biyatı terımli, bir edatın kısaltılhangi bir gomıs ve kahnlaştırılmışı. 4 Bir revi Icra. 9 çekhn, akulağınla duy!» minasıEskiden gtyl. na bir emır. 5 Muvafakat edip len elbiselerrazı olma hareketi, topraktan kuvden. kafası vet alıp buyume ve yetisrae i?l. dazlak. S Musiki notalarındakl durak DOnktf bulmacanm isaretl, bir cdat. 7 Tımarhanedekücrin yaptıklan lşlere benzeı 6789 Şu ana kadar 32 milyon liraya mal olan Vakko tesislerinin deri kısmı henüz tamamlanmamış. Yılda 25 bin parça olatak düsünülen deri imalâtmın 20 bin parçası ihraç edılecek. Genel olarak ise 5 senelik bir plânla yuzde 20 oranmda personel ve produksiyon artışı dü Vakko tesislerinde, görenlerın adeta gözlerini kamastıran bir de küçiik defile salonu u r . Burası, özellikle müsterilere ve sipariş verecek mağaza ilgililerine, örnek olarak hazırlanmış modellerin tanıtılması için düşünülmüş. Fotoğrafta, Vskko mankenlerinden Şeyma Oral ve Halkla Münasebetler Servisi Şefi Kaya Ertung görülüyor şünülüyor. Aynca yabancılara dolar karşıhğında ve vergısız satış yapacak bir satış kısmının açılması, lokanta ve kafeterya, işçüer İçin lojnaan, yüzme havuzu ve spor tesisleri yapılması plânlanan diğer teşebbusler arasında yer alıyor... radyo ÎSTANBUL 03^5 06 00 07.00 07 05 0730 07.45 08 00 0819 08.30 08.45 09.00 09.20 09.40 10.00 10 05 10.30 1130 11.45 1200 12 10 12.25 12 40 13.00 1315 14 00 14 13 14.30 14.45 15.00 15 05 16 05 16 25 16 49 16 50 Açıhş, program Gunaydın Koye haberler Turküler, O. havalan Haberler, hava durumu A. Pakyüzden melodUet Istanbul'da bus&o Solo sarkılar ^ ' Piyano aoloları Sevun BU«lıı'den turküler Ev için H. Kara'dan sarkılar Arkası yann. Haberler KuçOk konser Okul radyosu Sarkılar A. Şenses'ten sarkılar Haberler Can EUli'den türküler Dajvaş ve arkadaşları A. YavaKa'dan sarkılar Haberler, Resml Gazete R. Erten'den jarkılar M. Paydaj orkestrası P. Kövenç'ten sarkılar N. Koyuturk orkestrası 5 Yastıman'dan turküler Haberler Okul radyosu îleri Türk musiklsl îftar programı İftar vaktl Ezan ve dua 17 00 17.05 17.35 19 00 19.30 19 40 19 55 2000 20.15 20 30 20.45 2100 21.10 21.30 2145 22 45 23.00 23 45 23^55 24.00 16 55 17 00 17.30 18.00 1900 1930 20.15 2100 2230 23 00 23JO 00.30 0100 Haberler Yurttan sesler Ramazan programı Haberler, hava durumu Hafll müzik ÜnJü ,Kril»U«r , r, Bir »armıs Yakar Celikten çarkıtar Hafiı Batı müzigi Anıtlar ve öykülerl R. Şenses'ten turküler 24 uatin olayları O. Sener'den sarkıUr Mutluluğa ça£n Sonat saaü Haberler Melodiden melodiya Gece müzigi Günun önemli haberTeri Kapanış Açılış, program DUkotegımizden Küçük konser Gençlere müzik Hafıf Batı mOrlJI Akşam konseri Hafıf Batı müzigi Konser salonlarından Hafif Batı tnüzitf Caz mOzlgi Gece ve mOzik Hafıf Batı müzigi Program ve kapanıa Sessiz çalışanlar ™ Yeni tesislerde, genç ressamlar tarafından elle boyanan Vakko eşarpları da yapıimaktadır. Arka plânda da Vakko'nun yeni knmaş desenlerini hazırlayan sanatkfirlar görülüyor™ Çok küçük t yaşlardan <' itib&ren * parmaklannın hünerini Türkiye'de olduğu kadar dış ülkelerde de dururan Gülseren Sadak, pjyar.osunun basında. mesl Jçin alzee neler. fereklidir? ' *' « Herşvyden 6nc^,*oy^tekle* yici bir ortam ve maddî şartlar! Kendimden örnek vereyim: Ben müzigi refah içinde ögrenmedim. Sırf müzigi ilerletmek için, bir Türk kızı olarak dısarda da çektiğim sıkıntı, her Türk sanatçısının basına gelebilecek dert ve tehlikeyle doludur? O kadar ki, bir ara Paris'te, kirayla otnrdni t m tek odamda, aynca klralayacak piyano param olmadıçı irin. piyano satan bir mafazanın bodrum katmda bir tataftan Çavkovski konçertosnna çalışırken, camlı kapının arkasında bir başka piyanonun akordu yapılıyordu! Bn durnmda Jennesses Musicalesin Fran sadaki 12 konsrrlik tnmesine haTirlanmıştım.. Ülkemizde bix \irtiioznn durnmn yürekler arısıdır. Büyük varlıkh, Szel imkânlan ve imtiyazlan olanlar dısında, sadeee sanatçı olarak vılda bir iki konser vermekle hu çark dönemez! Para kazanmak hırsi sanatcida ön plânda g^elmez. Ama, sanatçı ancak sahnede mntln olur, ö | lerıni çalabilmek, aynca Zalarenir, olrnnlasır. Onun, sahnezova Vova'da bestecinin doğve rıkabilme«ini sağlamak xodugu evde hem «altın defteri» runludnr. Bu da ne sistemde imzalamak, hem de onun piyaolarsa olsun, ancak devlet yarnosunda tuşlara dokunmak dımına dayanır.» mutluluŞuna erismis kisilerden biriyitn! Ancak, Paris'te ünlü Marguerite Long*un yanında tekniğimi gelistirmek üzere çalışırken, özellikle Fransız bestecilerinden Debussy ve Ravel ile aynca Grieg, Mendelssohn, Mozart, Haydn ve önemle Scarlatti'ye vönelmiştim. MarCRKÎYETfB evrensel çapta bir koro kazandıran deenerite Long, piyano tekniği ğerli müzisyen Muhiddin için Scarlatti üzerinde fazlaSadak'm kızı olarak, muziğe sıyla durmamı isteraişti. Böybağh bir ailenin içinie yetişen lece bir süre, alısmıs olduğum Gülseren Sadak, îstanbul KonChopin ve Schnraann'dan nzak servatuannı. RSna Erksan, Rakaldım. Amma, tekrar, elimden çeldiği kadar «müzik» ya şid Abed ve Ferdi Ştatzer'in bgrencisi olarak «Pek İyi» depabilmek için Chopin'e ve Schumann'a ddndüm Bn ko rece ile bitirmiş; 1953 yılından bu yana yoğun çalısma ile genuda, daima büyük piyanist çen müzik hayatında Paris'te Rnbinstein'in su sözünü hatırM. Long ve Lucette Descaves' larım: Rnbinstein'a plâk doldnrurken sormnslar. «Neden, ın yanında «virtnozlnk ihtisaChopin'in Etüdierini plâğa al sı» yapmı?, 1958'de Busoni yamıyorsunnı?» diye. O da: «He nsmasmda «Hvakat diplomssı» kazanmış: Fransa'da Jennesses nüz kendimi hazır hissetmiyoMusicales'in seri konserlerlnde rum!» demis. Geçenlerde ölen ilk defa bir Türk solisti olarak ünlü piyanist Samson Fran seçihnis; sonralan Dışişlerl çois da Chopin «Etüd»lerini an Bakanhğının dâvetleriyle îtalcak yeni plâğa doldurmnstu!» ya, îspanva. ROmanya, Polon Türkiye'de bir virtüo va, Çekoslovakva. Tunus, îran, zun yetismesı ve yaşayabil Lübnan. Bulgaristan ve son olarak CENTO'nUn dâvetlisi olarak Pâkistan turnelerinde alkıplanmıştır. "Alanda 7 saat uçak bekledik,, Cumhuriyet Bayramından istifade ederek eşim ve 3 aylık of lumla Salıhli'den dönüşte 1 Kasun 1970 günü Istanbul için 4 gun evvelinden T.H.Y. terminalı den saat 13.15 için 3 bılet aldır dun. 1 Kasım Pazar gunü har& ket saatinden 35 dakıKa evvel 12.40 da Çığli Havaalanına gel dık. Uçuş kartı almak Ü2Bre gıttığimizde 1315'de Istanbula her hangi bir uçak bulunmadığını bıldirdiler. Şaşınp kaldık. Demek T.H.Y .uçuş bulunmayan bir saate bilet kesmiştL Durumu meydan Md. Muavlnıne Uettık. Keşke Uetmez olsaydım, vay sen ırusm durumu ileten. «Beyim siz bu eaatte nçak olmadığını bilmiyor musunuz, niye uçak tarifelerini takip etmiyorsunuz, yanlışlıkla verilmiş, dâva edin sizin bilet paranızı tazmin etsinler» diye ver yansın etmeye başladı. Bunun üzenne icabederse ter mınale telefon edip hiç olmazsa bundan sonrakı uçağa yer ayırtılmasını rica e^tım. Müdür Muavini, «Buçünku ve yannki uçaklar tamamen dolu, ancak bu biletle saü günü îstanbula gidersiniz?» diye yine teklıfimizı reddetu. Bu sefer hanımı ve çocuğumu havaalanında bırakıp bir taksı ile terminale gittim ve buradaki Suat bey ısimli memurun gayreüeri ile ancak 19.00 uçağına yer bulabildık, Tekrar alana döndüm. 3 ayhk bir bebek ile 7 saat perışan bir vazıyette alanda bekleâıis. llhan ERGELEN Fatih Belediye Baş Mühendisi İSTANBUL ÎSTANBUL tL Gülseren Sadak Aradoki fark EmekJiler hakkınız yeniyor Devlet Personel Kanununun, aylıklara getireceği arüşm emeklilere 1971 mali yılı başından sonra uygulanacağı söylenmektedir. Adalet meihumunu ledeleyen, hatta yok eden bu haksızlığa, demokratik hukuk devleti ükesini savunan idareci ve parlâmenterlerimizin âdil vicdanlannın müsaâde etmeyeceği düşünülürse de «hak verümez, alınır» ata sözü uyarmca, bugün emekli olan ve aynı haksızlığa maruz kalacağında şüphe olmayan, eski yüce komutan, satvetli vali, hâkim, savcı ve benzeri, askerî ve mülkî erkân ile çeşitli emekli derneklerinin, çoğunluktaki mazlum ve zavallı emekliler gibi, tevekkülle boyunlarını bükerek beklemeleri gafletten başka bir şey değil dir. Devlet hizmetinde çalışırken, kanun hakimiyetini sağlama hususunda gösterilen hassasiyet ve titizliğin bir kısmmı, sahsî Ihtiyaçlan olmasa bfle sesini duyuraıjayan, hasta, yaîh, kadm, çocuk ve muhtaçlara, düşünce, kalera ve hareketleri Ue rehber ve tercuman olarak, ügililer nezdinde gerekli te«ebbüsata girîsn.eleTİ gereJdrse, miting ve yürüyüşler tertip ederek, kanun yolu üe haklanmmn her halu kârda verümeande gayret göstermeleri, adzlerin hayır dualarmı almakla beraber, kendilerine de, gurur, iftihar ve gönül rahatlıgı sağlayacağında aslâ şüphe yoktur. Saygüanmla. • SeyflYlLMAZ: Emekli •••••••••••••••••••••••••••• CVYADA mılyonlarca insan müzik dinler, mfizik sever ve müzik dinletir... Ve pek çok.kişi, kabiliyetine göre, çeşitli türlerde müzikle nfrasmak imkânını bnlmuştur. Bunların içinde, elindeki sazı hakkıyla çalan, hatta başarılı konserlerle virtüoılnk mertebesine nlaşarak ün yapmıs kimseler \ardır. Amma, kelimenin tam anlamıyla «müzisyen» kisi pek azdır! Evet, tıkır tıkır çalmak başka, «müzisyen» olmak baska şey dir?! Bu içten duyns, içten çahş ve derinden yornm sadeee her mürikle u|ra.sanda değil, çoğu defa her virtüozda bile yoktur. O kadar ki, bazan amatörce müzik iliskisi olanda bnlnnnr da profesyonel'de bnlnnmaz bn yüce nitelik!.. Apayrı bir «temperament» (müzikal mizaç) konaındnr bn. Ve bazan ne çelişken ve üzücü bir dnrnmdnr ki, böyle gerçek mnzisyenlerin çoğu, sessiz sedasıı köse bneakta kalır da, isin sadeee hünerini yörütenler afislerde, radyolarda. televizyonlarda ve hattS Konservataarlarda boy gösterirler! D Basanlar da yetmedi T 0S5S 06.05 07.00 0705 07 3Q 08.00 08.10 08 40 09.00 09.20 09.40 10.00 10.05 •10 30 1130 12.00 1205 12 25 12.40 13.00 13.15 14.60 1415 14.35 Acılıs. program Gunaydın Koye haberler Turküler, O. havalan Haberler, bava durumu Ankara'da bueüD Her telden Hallf müzik Ev için O. Türen'den türküler Arkası yarın Ara haberler Sarkılar Okul radyosu Balete çağn Ara haberler Kıbrıs'ta bir hafta T. Karabulut'tan türküler G. Göksel'den sarkılar Haberler, Resml Gazete Hafif müzik Ögle konseri G. Tecer'den şarkılar PlâkUr arasında A N K A R A 15 00 15 05 16 05 16.15 16 40 17.00 17.05 17.30 19 00 1935 19.50 19.55 20.25 20 45 21.00 2110 21^5 2145 22.05 22.45 23.00 23.45 23 55 24.00 Ara haberler Okul radyosu Saz eserleri Iftar programı N. Erol'dan türkuler Ara haberleT tncesaı Koy odası Haberler, hava durumu N. Camlıdag'dao türküler Bir varmıs Sarkılar Ne umdulaı. ne buldulac Cagdas Türk müzia 24 saatin olayian N Tüfekçi'den türkul«r T. Toper'den sarkılar Sevilen sesler TBMM saaü Haberler Her hafta bir vorumeu Gece müzigi Günün önemli baberlerl Kapams •Selnü ANDAK 8 ! öyle bir • İ sehirki • ; S 5 5 S • • • • S S • • • • S 2 Z Değil kolera, insan vebaya dahı tutulur. Çop varilleri ağzına kadar doludur. Çöpçünün ne günu bellidır, ne de saaü. Üzeruıde fareler gunlerce dans eder. Yıkanmak istersiniz havagaa yoktur, şofben yanmaz. Havagazı gelir şofbeni yakmak istersiniz su kesüır. Ne su var, ne havagazı var, ne çopçüsü var. Söyleyin bize; nasıl yaşıyoruz. Beledıye Reisımiz doktordur. Ve şehri Îstanbul dert içindedır. Şükur ki veba salgını da yok. Hurmetlerimle Mustafa Akuıa Nişantaşı ÜLSEREN Sadak, minimını yaştanberi muziği duymuş, muziğl iç dünyasında yoğunnus vo çocuk yaştan itibaren piyanosuyla gerek ülkemizde, gerekse dış ülkelerde rfuyurmus bir «mfiıisyen...» Ne var ki, birkaç yü öncesine kadar bir iki konser ve sadeee dışardaki başanlı turnelerinin dışında, çoktandır sesini duyamıyoruz? Duyuşu ve bilgisi piyano tuşlarından her nedense dışarıya gereğiyle ulaşmıyor? O kadar ki, «pek iyi» derece ile bitirdiği îstanbul Konservatuannda bir öğretim üyeliği bile verilmemis kendisine?l Nedenî Neyse ki, bu gece îstanbul Radyosu'ndaki «Ayın Konseri» programında bir Resitali var. Chopin'den «Nocturne», dört <Vals>, altı «Etüd» çalacak. Sonra, 4 Aralık'ta Kültür Sarayı'nda yenl konser salonunda bir resital vîreeek ve Chopin'den 2. Ballad, 1. Scherzo ve Sonat (ölüm Marsı) ile Schumann'ın »Arabesk» ve «Karnaval» eserlerini çalacak.. Kendisine: öıetllkle Chopin ve Schnmann'ın eserlerini seçisinizin belirli bir nedeni mi var? « Çocnklnğumdan beri Chopin ve Schnmann'a ayn bir tutknm vardır. Konservatoardan beri de hep onlann eserlerini çaldım. Üstelik, Polonya tnrnesindeyken Varsova'daki Chopin Müzesi'nde Chopin'in eser Deniz Kuvvetlerî Komutanlığı Seyir ve Hidrografi Daıre Baskanlığından BUdirümistlr: DENİZCİLERE VE BAVACILARA 129 sayüı bUdui. 23 ilâ 27 Kasım 1970 tarıhlerinde 09.00 Ue 17.00 saatleri arasmda aşağıdaki noktalann birleştiği sahalar içinde seyretme, demirieme, avlanma ve bu sahalarm 2000 metreye kadar olan yükseklikleri can ve mal emniyeti bakımmdaD tehlikelidir KARADENİZ ISTANBUL BOĞAZI GtRlŞİ K 14 SAHAS1 BİSİNCt SAHA: K 14 1 incı Nokta: Enlemı 41 derece 13 dakıka Kuzey, Boylamı 29 derece 09 dakika Doğu olan E. 4958 Nolu Anadolu fenerl 2 ncı nokta: Enlemi 41 derece 27 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 15 dakika Doğu. 3 üncü nokta: Enlemi 41 derece 22 dakika Kuzey, Boylamı 29 derece 29 dakika Doğu. 4 üncü nokta: Enlemi 41 derece 11 dakika Kuzey, Boylamı 29 derece 29 dakika Doğu tKİNCl SAHA: K 15 1 inci nokta: Enlemı 41 derece 14 dakika Kuzey, Boylamı 29 derece 07 dakika Doğu E. 4956 Nolu Rumeli fenerl 2 nci nokta: Enlemı 41 derece 28 dakika Kuzey, Boylamı 29 derece 01 dakika Doğu 3 üncü nokta: Enlemi 41 derece 25 dakika Kuzey, Boylamı 28 derece 58 dakika Doğu. 4 üncü nokta: Enlemi 41 derece 18 dakika Kuzey, Boylarru 28 derece 47 dakika Doğu. DEKİZCILERE VE HAVACILARA ÖNEMLF ın Yl'RULUR. 23560) • 11375 Gülseren Sadak'ın konser vermek üzere yola çıktıfı eski yıllardan birine ait bir hatıra totoğrafı. Ne ilginçtir ki, dünya tumelerinde daima Dıişişleri Bakanlığınm dâvetiyle • Türkiye'yi temsil etmek üzere konserler veren Gülseren Sadak'tan bir «üredenberi ses seda çıkmıyor. Bunun nodenini sorduğumuz zaman, sanatçı acı acı güldü vp sunlan şövledi: « Çalışmalanmı bir Sn lcin aksatmış değilim. Ancak, bir •îüre 6nce Dısislerî'nden yapıian teklifler jraUba nnntnldn! Pzülerek söyleyeyim ki, vetki. 'ilere t konnsmamızda, bir •ianatçiyı bir yı) bekietmenin, t «an?'' ı İçin moral bkımından ne dcınek oldnjunn sormaît zoranda
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear