Catalog

SAHtFE DÖRT 1 Mart 1*68 CÜMHTTRtYET Yeni adamlar ve Ordu İİEİnci Kurtbek, cüretli ve ordu nizamı bakımından bir nevi Enver Paşa disiplin ve ıslâhatçıhğına dönüşü hatırlatan konuşmasını radyoda yapıyordu. •*******«*•*•** •*•'**•*» V » * ' * ' * * * * ••**•*•*'*••*'***»*•***•*• Çakmf | k d a •!1 v l 1 d n l "Ikinci bir Nizamı Cedit teşebbüsü,, Ne kadar asılsız olsa da, Çankayada telâş uyandıran bir ıhbardan ve bu olaya dayanarak Başvekıh, Inonu aleyhınde, onu bir orduyu tahrık hareketine gırışmiş olmakla suçlamalara varan acele hukumlerden sonra, fimdi de, D P.'nın ordu uzenndekı bazı goruş ve teşebbuslerınden kısaca bahsetmeliyiz: D.P., ordu hakkındaki anlayışını evvelâ ve daha 1950 seçimieri öneesinde Ankara Radyosunda yapılan bir konusm» ıl e açıkladı. Ama ben öyle inanıyorum ki, bu konuşma, D.P.'nın ustunde durduğu ve bemmsedığı belırh bir gorus değıl, Radyoda bu konuşmayı partısi adına yapan eski ordu mentubu bir genç kurmay'ın, şahsi goruçlen olsa gerektır. Ama madem kı bu konusn a Radyoda seçım konuşmal»rı •ırasınd» ve parti adına yapılroıstır, o halde ileri surulen gorusleri Yeni Adamlara bağlamak, eeklen de olsa bir zarurettır. Radyoda konuşmayı yapan, bir «ure sonra D.P. kabinesınde Mıllî Savunma Bakanı olarak yer alacak olan genç mılletvekılı adayı, eskı Kurmay Yarbay Sevii Kurtbek'ti (1). Şu parçalar Seyfi Kurtbek'ın bu konuşma»ından ahnmıştır (2) : « Demokrat Parti savunmayı, Mkeri bir mesele olarak değil, devletin bütün mekanizmannds ve millctin her türltt faallyetini Ugilendiren büyük bir tnill! dlv» olarak telâkki eder. Milli savunma, miUetin ııereftni, varlığını, Istiklâlini korumaktır. Böyle olduju Içindir ki, milli korunmanın devlet islerinde her stydcn önce gelmesi lâ»ımdır. Şahst ve parti menfaatlerinin, rnillî savnnma dâvasınd» hiçbir tesiri olmamalıdır. Milli savanma, yslrtır tthlike *«1irdifi zaman değil, her laman aktfiel olan bir dâvadır. Demokrat Parti, siifthh ntillet teorisini (3) demokrasinin askerî ifadeii «yar. Milli varlıfı k«rumak için asker • ıivil farkının kaldınlmaıı ve mılletin ordulaştırılması lizımdır. MiUetin bütün ekonvmik karnaklan, milli «avunraa için tetkiUtUndtnlmahdır. Milli efcitim, adalet, cağlık, maliye ve idare ve vlaştırraa taizmetleri kftmilen milli Mvnnmadaki verlerini alırlar.» Seyfi Kurtbek'ın bu goruş ve fikırlerinin, Radyoda adına konuştuğu DemokTat Partının temsıl ettıği, kurmak ıstedığı lıberal demokratik devlet nizamı ıçm bıraz asırı olduğunu ıfade Demokrasinin yerleşme. devrelerinde Ordujcrânın en nazik organıdır. Çünkü Demokrasi, Kahramanlar devri değildir. Ve bu rejimde İktidann Ordu üzerinde otorite tesisi, icrânın en çetin problemini teşkil eder... saymakta devamlı bir ısrar »çöstermigtir. Bu yüzden de Millî Savunmamınn topyekun nıudafaa esasları üzerinde teskılâtlandırılmasında çok seç kalmıstır. «tkinci Dünya Harbi zamanında geçirdigi tecrube, iktidar partisinin harb zamanı idaresi bakımından ne kadar kudretsiz ve kifayetsiz oldueunu me>dana çıkarmıştır. «Demokrat Parti inanmıstır ki, Milli Savnnmanın topyekun olarak köklü ve rasyonel bır reformu ve yeniden kurnlması ıle, milletimizin kornnması daha sa£lam olacaktır. Demokrat Parti iktidarı ele alınca Millî Savunmayı bu esaslara gore jeniden kurmak azmindedir » Yeni bir «Nizamı Gedil» Demokrat Partının. kendısını iktıdara ulastıran seçım mucadelesınde ve Se^ fi Kurtbek'in dılınden açıkladığı ordu çorüsu \e Mva<;etı buvdu Bu gorus ve «ıyasetle, mesolâ, D P kurucuları olan Celâl Bavsr. Adnan Menderes. Fuat Koprulu, Refık Koraltan'm \e dığer on planda gelenlerın mutabık olduklarını sanmadığımızı tekrar etmelıyız Fakat o>le anlaşılıvor kı ıktıdara selınce Basbakan Adnan Menderes'e Seyfı Kurtbek tarafınd'an ve 31 temmuz 1951 tarıhı ıle cMılli Savunmamızın durumu ve reform ıhtnacı» u/erınde bır muhtıra verılmı<;tır. Bu muhtırada Seyfi Kurtbek'ın Radso konuşmasındakı ana fıkırlerınm, tatbıki ıstıkamette ıslenmış olması mumkundur Seyfi Kurtbek zaten 8 mart 1951 de Ulaştırma Bakanı olunca Milli Savurma Yuk«ek Kurulu ısleıırı de Ba^vazıfelendırılmıstı. t<;te bu gelışmenm bır sonucu olacaktır kı, Kurtbek, 1 kasım 1952 de Milli Sa\unma Bakanlığına getırıldı. Bu atanma ordunun bılhassa eskımiş ve jerlesmıs generallerı a:asında ruhi bır tedırgınlik u rattı. O zaman açığa da vurulan bu tepkılerle olsa gerektır kı, Se\fı Kurtbek'ın yenı bır Enver Paşa olacağı, Enver Pasanın > aptığına benzer tasfıye vp ıslahatm orduda ba^laiarağı sovlentılerı \a\ıldı Sejfı Kurtbek'ın, bır manevrada, guzel tfıkılm"; bır avcı elbıvesl, başında kasketı ve a\ağmda zarıf çızmelerı ıle, herhalde uzakta bazı bırlıklerm hareketlerını elıyle ısaret ederek Reısıcumhur Celâl Bajar'a ıza hat verdığını gösteren bir resmı şımdı de hatırlıyorum. Çok genç, kendınden ve herhalde istıkbalın den emin bir halı goze çarpmak taydı. Bır delıkanlı denecek yaştaydı da. Etraflannda kumandanlar ıhtıram vazıyetınde. Ve belh kı. bu sahnerfe de soz bu çenç adamın Ama ne var ki, Bajar ın getırdığı rejim, boyle genç ve ıhtırash bır asken kaldırmazdı . Ama Kurtbek, ordu reform plânım Bakanlar Kuruluna getırebıldı. Anlaşılmamss ve hattâ urkuntu verecek olsa da, Bakanların bu tasarıyı ıttıfakla kabul ettıklerı anlaşılmaktadır. O zaman bu Bakanlar Kurulunda «oz sahıbı olan bır Bakandan daha sonra dmledıklerıme gore, Bayar gorusunu şo\le bıldırmıs • « Bu bir katî operasyon plânıdır. Mnhalefet edenler olsa da bu plâıı muvaffak kılınmalıdır.» Menderes'ın goru^u de şu olmustu : « Bu bir "tkinci Nızamı Cedit" Plânıdır. Tahakkuk ettirmek, Seytl Kurtbek'ın Milli Savunma Bakanlıgına getirilmesi Ordunun bılhassa eskimış \e verleşmiş generallerı arasında ruhi bır tedirgiıılik yaratmıştı. tıv arlamışlarüı. tkinci Dunva hârbı askerlık teknığını baştanbaşa değıştırmıştı Bızde ıse her şey onu gosterıvordu kı, Turk vuksek kumanda hejetı bu yenılıklerı gereğı gıbı ızlevemıvecek kadar jorguntîu. Duşunmeh kı, eskı Genel Kurmay Başkanı ve lstiklâl Savaşı'nın sayıh kahramanlarmdan bırı olan Fevzı kalmıs'1 Hattâ Inonu'nun Cumhurba> k a n l l ğ' sırasında bu ısten ıstıfaya sevk olunmasını bıle derın bır kırgınlıkla karşılamıştı. Meselâ Istanbul'da 1. Ordu Kumandanı ve gene tstıklâl Savaşının bır kahramanı olan Fahrettin Altay, 19 yıl aynı gorevd» bulunmuştu. Bu gıbi hallerle, orduda dınamızm ve otomatık gençlesme elbefte ki bağdasamazdı Ama ne var ki, totahter bir reıım degıl, lıberal bır demokrasi olan D P. iktidarı, boyle bır ordu ısîahatçılıâını kaldıramazcfı Nıtekım ovle oldu. Ve bır sure sonra, hem bu kati operas\on plânı. yahut Yenı Nızamı Cedit tesebbusu unutuldu Hem de onu hazırlayan genç Vekıl, mevkıınden ayrılmak zorunda kaldı.. (1) Sevfı Kurtbek, 8 Mart 19511 de Kabıneye Ulastırma Bakanı olarak alındı. 1 Kasım 1952 de Milli Savunma Bakanlıgına getınldı (2) Radyo konuçma^ının metni 19'5'1950 tarihli «Zafer» gazetesınde yayınlandı. (3) Bu teoriyi isleven General Von Der Golts'un «Mılletı Musellaha» isımli eseri, eskı harflerle Turkçeye de tercume edılmistır. ıktidarımızın seretı olacaktır .» Plân, askeri kadronun bastanbaşa gençlestırılmesınl hedef tutuvordu Bu arada Ataturk'un ve Inonu'nun sılâh arkadaşlan tabıî buyük olçude ordudan a>rılmak mecburıvetınde kalacaklardı. Bu belkı doğruydu da Çunkü, îstıklâl Sava<;ının genç kahramanları, elbettekı artık ıb YARIN Menderes'ın zuhuru 123456789 06 25 06 30 tstanbul'da I. Ordn Kumandanı \e gene lstiklâl Savaşının bir kahramanı olan Orgeneral Fahrettin Altay 19 yıl aynı görevde bnlnnmustu. etmek mumkundur. Kurtbek, Rad\o konusmasında Milli Savunma Teşkılâtı içıne âdeta butun hukumet kurulusunu alıyordu. Şu parçaları okuyalım : « Millî savonmayı her şeyden önce politik olarak te«ki(£tlandırmalıdır. Devletin politik hünye»i içinde Millî Savnnma, zamanın şartlarına uygnn ve hesaplı olarak dflzenlenmedikçe, ne topyekân bir ııvunmt, ne de raükemmel bir askeri teşkilât mevdana fetinnege Imkân vardır. Ordular, biikumetlerinin ve devlet bünyelerinin aynasıdır. Bütün devlet adamlannın bo dâ\ayı böylece ve hakkiyle kavramıs olmaları lâzımdır. Millî kalkmma hareketi ve bnsusivle ek«n*mik kalkınma, milli savunma ile birlestirilmelidir. Millî savonraada güeln bir zihniyet inkılâbı lâzımdır. Savunnıa hizmetlerınde vaş \e eskilik deSıl, cMiyct ve bilçiyi t t n e t tutan bir personel politikası takip edilmelidir. Gizlilik perdesi, hataları, kusurlan ve kabiliyetsizlikleri örtmemelidir. Hataları \e kifajetsizlikleri düstnan mtjdana çıkardığı zaman, artık çok gec kalınmıs olur » Kurtbek bu curetli ve ordu nızamı bakımından bır nevı En\ er Paşa dısıplın \'e ıslahatçılığına donuşu hatırlatan goruşlerını, Demokrat Parti adına yaptığı konusmasında soyle ozetler : «tşte sayın dinleyicilerim, Demokrat Partinin millî savnnma>ı anla>ıs d|vası budur. tktidar partisi. harb doktrinlerinin u^radığı büvıik inkılâpları ka\ra>amamaktadır. Millî sa\anma\ı sadece askerî \e sizli bir mesele Dişi Botıd Acılıs oroerara Kur'anı Kerim. acıUamaa ve vorumu 06 50 Saz eserleri 07 1V1 Kove haberler 07 05 Gunavdın 07 30 Habcrler ve h«v« durumu 07 45 Istaı.bulda bunın 07 50 Ilânlsr ve hafif muzık 08 00 Hafıf Batı muzıti 08 15 Beraber ve >olo sarkllu 08 45 Aro soioları 09 00 Baelama T turkuler 09 3C Ovun havaları soioları 0915 Keman 0i>40 Ev ıcın Arsrhaberier' 10 0U 10 05 Rumba ,vr Ca Caiar 10 20 A Yavascadsn sarkılar 10 40 Arkası varın n iH) Saba konserı H45 B Akso\dan sarkılar Ara aberler ılinlar 12 10 A Sezeınden turkuler 12 25 Kucuk orkestra 12 40 O Senerden sarkılar 13 00 Haberler ve R G de bueun 13 15 RBıreıtten sarkılar 13 30 Reklam Drogramları 14.00 M Cocuklar Orkestrası 14 15 A EdıboSludan sarkılar 14 30 ACctınkava orkestrası 14 45 O Turenden turkuler 15 00 Ara haberler 15 05 Saz eserleri 15 20 Caz muzıâı 16 00 Okul radvosu 17 00 Ara haberler 17 05 Kddınlar fa^lı 17 uO Kov odası 17 50 RckJâm oroeramlarz 19 00 Haberlet ve hava durumu 19 35 Hafıi Batı muzıiı Drouramı 20 00 Turk H M 20 40 Bir koncerto Ilânlar 21 00 24 saatın olavları. 21 10 E Uvanıkoeludan sarkılar 21 30 Mercek ve Bocek 21 15 Vı\olonsel soioları lâm DTOBramlarl 22 00 22 15 Haberler 23 00 Plaklar arasınüa 23 55 Ozeller oro«r»m kaoanıı IST4NBUL IL RAOYOSU Açılış \e program Dıskoteğımızden Kuçuk kons^r Gençlere mıızık Senfonık muzık Fransadan muzık Akşam konsert Gençlerle beraber Oda muzıeı Lıedler ve ozanlar Hafıf muzık Gece konserı Ca7 muzıği Hafıf Batı muzıği Program \e kapanıs goz rengi, yerleşip kalmış tesir YUKAR1DAN ÎJ 1 Istanbulda «Şişlı» çevresin yeri, bır sayı. 7 «Sayı be^^ ışaretleri dekı bır semtln adı (ıkı soz). 2 H 3 4 S 6 7 8 9 ten Ifazla değü» maBır kadın ısmı, rotara uğTamış Inasına ıki soz. durumda. 3 «Kapüar» bu karİ8 «Guzel sama sozle de ıfade edılebılınırler. Jnatlar mevzuun4 «tlâve parça kabul et!» an1 da ders verlamına ıkı sozlü bır emır, tersı mek.» manasına bazı hayvanların boyunlanndakı ıki soz. 9 saç gıbı uzayan kıllar grupudur. Tersl bır emir5 Tersı bahar aylanndan binnın adıdır, çevrılınce «apansız» Olınktl bulmacanıa dır, bızi dogllv*1 karşıhğı bır soz belırır. 6 Bır h.nrdllmlj tektt SOLDAN SAĞA: 1 Ordudakl subayların joıkselebıleceklerı en buyuk rutbe (karma soz). 2 YıldımnJar (eskı terım bır sozun normal çoğul şeklı). 3 «OlerUerın gerıde kalanlara bıraktıklanna sahip ol.'u manasına ıW sözlu bır emır 4 Kulhanbeyler gıbı caka satara'< gezıp dolaşan, eskı Turk topluluk lanndan bınmn ferdı 5 Çevrılınce «sevınç ıçındekı ne^eh kjşının ha!ı» belırır, tersı eskı Turlc hukumdarlarından 6 Bır emır, bırbırinın tamamıyle aksı durumda olan hal. 7 Batı Anadolu hal kımızdan, gorme ımkânından yok sun kışı. 8 «Herhangı bır kışının aleyhinde yazan ve soylıyen şaır» mânasma Ikı soz. 9 Sa n ve zerurlı küçük bır hayvan. «baş» m yarısı. DÜNKÜ BUUMACANIN HALLEDILMIS NASIL HAJLLEDJLECEK fukarıdaki rmkamlı rardu dece 4 tane anahtar (ipucn) ve 8 tane tonuç lama, çarpma. çıkartma, bölme isaretlerino 5EKLİ « bulmacada Bos kalan IZ soldan karenin içine 1 den 9 a kadar uygun birer rakam koyarak ve topdikkat ederek tafa ve yukandan aşağıya bulmatad» KÖsteriltns foonçlan buJunu». olorsunu». Biraz vaktinizi alır ama, bos vaktinizi ho^a (eçinnis DUNDEN BUGÜNE 3 Avlın'i baktım, her zaman kosup oynadığı yerlerde. Yoktu. Oğle uykusuna yatmış olmalı. Açık pencerenın arkasında annesini gbrdum: Içerde utu japıyordu. 2 numaradaki büyuk hanun balkonunda oturmus tu. Onunden geçerken, bana gulumsedı. tatlı tatlı. Durdum Konuştuk: üıklaşan havadan, ağaçlardan, çıçeklerden .. Pek şıklaşmıştı bugün. Gogsune elmasını takmış Beyaz saçlarını kabartarak ozenle taramış, gozlerını de yoldan ayırmıyordu. Kovu renk bır araba bızım sokağa sapınca, he>ecanla doğruldu. îzledı. Sonra, otomobılın uzaklaştığını gorerek hafıfçe ıçım çektı. Bakışlan donuklaştı Birısmı bekliyor olmalıydı. Istedığı. ozledığı bi'ısını Donüşte, çıkarken Olduğu gıbi. gene çenesı duşük Seher hanıma, ya da kaba saba büyuk oğluna yakalanıp onlarla ahbaplık etmek zorunda kahrım korkusuyla, arka yonden dolaştım eve girmek ıçm Kapıcı, odasmın önündeydı. Yanıma geldi Bana ,üstteki kıralık katın tutulduğunu soyledi. Dun bir hanım gezmij; beğenmij. Hemen gıdıp kontratı yapmışlar. Oranın kırası, benim gibi sınırlı bütçelıler için öylesine akıl almıyacak kadar yüksek kı, yalnız bir yazlığa bu büyük parayı kimin ödeyebildığını me rak ettım Cemal Tekın bey admda bır tuccarmıS Tek daire olarak yapdan ıki katın alttakisine de ma! sahiplerimız doktor Ömer Ruştu beyler geçecekleruıe göre, apartmanda başka boş yer kalmadı demek. Merdivende, Aylınin babasıyla karşılaştım. Selâmlaştık. Üstünde gri pantolon, sarı duğmeli lâcıvert ceket.. Nedense, hoşlanmıyorum bu adamdan. Evime gelince, odama kapandım. Yarın vereceğim dersi hazırladım. Sonra tarasaya geçip oturdum. Bir süredir buradayım. Aşağıdan gene bağınşmalar işitiliyor: Küçuk Sevinç ağhyor, babası kızıyor; Seher hanım, cvay canun, dur.... yapma... görursün, acımıyacak... ah evlâdım ..» diye çırpuııyor Korkuluktan eğılerek baktım: Çocuk koşarken düşmüş, her nasılsa; bacağını kanatmı;. Yarasına ten türdıyot koyacaklar, bırakmıyor. Tepiniyor. Ötekıler onu kandımnaya çalışıyorlar. Neyse. oldu. Surüverdiler pamuğu. Arkasmdanda, ta obur koşedekı dondurmaayı çağırıyorlar. Mukâfat diye junarık kıza dondurma alınacakAylinle annesi bahçeye çıkmışlar. Kumluğa doğru yürüyorlar elele. Baba nereye gitmiştı acaba öyle ıkı dirhem bir çekirdek, kansından çocuğundan ayrı pazar gunü?. Ne yapayım diye düsünüyorum. Akşama daha va kit var. Kadıköyüne insem.. Bır arkadaşa uğrasam.. Semıh Arda, üniversıteden geliyordu. Apartmanın girisinde, 2 numaradaki büyuk hanımla buluftu. O da bıraz bahçede dolaşmı^, donuyordu. Bırbırlennin hatırını sordular. Bırkaç basamak merdıvenı beraber çıktılar Zenun kata varınca, kendı daıresuun oaunde, büyuk hanım: Bıraz buyurmaz mısınız? dedi; karsılıklı bir çay içelım. Erkek memnunlukla kabul etti. Ihtiyar komşusunun jaşadığı ortamı merak edıyor, onu daha yakından tanımak istıyordu zaten. Hızmetçı kapıyı açtı. Içeriye girdıler: Hanıfe. bıze guzel bırer demlı çav . Genışçe bır holden, salona geçtıler. Bıraz modası gecmıs ağır eşyalarla doşenmişti burasr Ovmalı kanepe takımı: sedef kakmalı masalar; bır vıtrınde değerlı gumuşler Semıh* «Kımsesiz, varlıklı bir kadın » diye düşundu Bahceve karşı rahat koltuklara oturdu'ar. Sız tarasanızda, vapurda gıbısınız Tâ Adalara kadar. denız avağınızm altında Benım verımm guzeüıği ayrı: Ağaçların, çiçeklerin arasındayun. Bakın. hanımellerı butun balkonu sarmış... Ikısi de memnundular evlerinden. Komşularımız da iyi insanlardır. Kuçuk Aylın'ı, annesini, buyuk hanım pek seviyordu Seher hanımların da bir kotuluklerını gormemışti: Misafirleri gelir: gülerler, soylerler... Ortahkta bir sessizlik vardı. Semih: Bugün yoklar galiba.... dedi. Çarşıya mdıler. Nerdeyse duyanz, ddndüklerini. Bakışıp gülüştüler. Butün katlar dolsun, asıl o zaman şenlenecekti apartman: Ma) sahiplerimiz. doktor Ömer Ruştü beyler, haziran ortasmda taşınacaklarmış. Doktorla hanımı çok kıbardırlar 5 numara da kiralanmiî. Bakalım oraya kim gelecek... Cemal Tekin bey adında zengın bir tüccar tutmuş. Kalabalık bir aile olmalı. Büyuktur. yukarıları. Üst katlar, bizimki gibi ikıye bolünmemış. Tek daıredır: geniş salonlar .. arkada 45 yatak odası . Özellıkle. ma! sahiplerinin oturacağı alttaki 4 numara, çok da lüks yapılmısmış. Uzun uzun anlattı: Hele mutfak, banyolar diyordu. Hizmetçi çayı getirmişti. Büyük hanım kalktı. tçeriden, bir tabakla kurabıyeler, kuçük tuzlular getırdi: Bir tane daha almaz mısınız? Şunları koya>ım Semıh Arda, çayını içerken. etrafma goz gezdırdr •Kimsesiz.» diye düşünmü?tü komşusu ıçin. Odanın her köşesinde bu fotoğraflar neydi peki? Tam karştda. gümüş bir çerçeve içinde papiyyon kavath, pek suslu giydirılmiş tombul bir kücük oğlan.. (Arkası var) ANKARA Tiffany Jonesf TİFFANY JOHES slanbul Teknik Ünîversitosî Rektörlüğünden: in. İnşaat, Mımarlık, Makina, B3ektrik, Fakultelermde mevcut bılun dallarında Doçe*tlıği imtıhanı açılacaktir. , 30 Mart 1968 cumartesi günü saat 13 00 e bdgöerle ılşıH Fakulte Dekanlıklanna mürtca olıınur. \ (Buua U738/2071) 25 ADET BEKÇİ KONTROL SAATI SATINAL1NAGAKTIR Teklifler en geç 2 r Mart 196S günü saat 15 00 e Vsdar verılmış olaraktır. Şartnanıeler Ankara'da Genel Müdurlükten, İstanbul ve Izmır'de Bolge Mudurluklerinden alınabilir. Ofısimız 2490 sayüı kanuna tâbi değlldir. TOPRAK MAHSÇLLERİ OF1Sİ GENEL MÜDÜRLÜK (Baau: A. 161311953/2065* 06 50 07 00 07 05 07 30 07 45 08 00 08 03 40 09 00 09 20 09 35 O»55 10 00 11 00 11 05 11 25 11 55 12 00 12 15 Kıbns saatı 12 3 J Beraber ve solo sarkılar ( ve R G de buaun 13 00 Haberler 13 15 Hafıf muzık 13 30 Reklâm Droeramları 14 00 Ovun havaları 14 15 M Ugurludan sarkılar 14 35 Albumlerden secmeler 1 14 55 Ara haberler. 1 an]ar 15 00 Okul radvosu 16 00 S Uveundan türkuler 16 15 K Oncandan sarkılar 1G35 Piâklar arasınaa ilânlaı 16 5=> Ara haberler 17 00 Yurttan sesler 17 30 Kov odası 17 30 Rekîam orogramları 19 00 Haberler ve hava durumu Akoldan turkuler 19 35 Nev ın 19 50 Uvkudan once 19 55 Tabıat ve Insan 20 05 T Tooerden sarkılar 20 25 Trafık 20 30 DınJevıci istekleri 2100 24 saatın olavları. ilânlar ?1 10 Gece konserı 22 05 TBMM saati 22 45 Haberler 23 00 Haftanın besteeisi 2S4,« Gece T i n n n ı dotru orotrsm. kaoanı» 53 ^5 Öıetler. Acılıs DroEram Kur am Kerım. acıklaması ve vorumu Saz eserlerı Kove aberler Guna\dın Haberler \e hava durumu Sabah muzıği Ankarada busfun Her telden Turkuler eecıdi Cocuk ve eelısımı Sabah konserı Arkası varın Ara haberler ilânlar Okul radv osu Haflf muzık M Ersesten sarkılar Konser saatı Ara haberler. ilânlar F Turkândan turkuler ın x