02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE tKf I Şubat 1968 CUMHTTRÎYET DEMOKRASI VEIRTİCA ı. N<hat TÜREL mustur. Bu mesele, son yıllardaki felişim hııı ile artık, ihmal edilemeyecek ve önemli bir yoğnnluk gösterir hale gelmiş bulunuyor. C.H.P. Genel Baskanı Sayın Inönü son konnsmalarında ve partisinin çefitli kademe kongrelerine gSnderdiği mesajlarında bu tehlikenin azametini tecrübeli bir devlet adanu olarak çözlcr önüne sermiştir. Aklı başında ve gerçekten özgür çevrelerin bu konuda gösterdikleri hassasiyetin 6nemini takdir etmek gerekir. Büyük şehirlerimiz dahil, Anadolnyn bir bastan öbür basa kadar içine alan ve kıvır kıvır kemiren irticai faaliyetlerin sosyal hayatımız ve gelecegimiz için tasıdığı önem bir yana, bu %o«un haTeketierin rata ve öı olarak demokratik vö'nelişimize vuracafı darbeyi ve getirdiği tehlikeyi gönnemek için fercekten kör olmak gerekir. Korkunç bir din taassnbuna yaslanan irtica'nın demokratik terbiye ve itiyadlar ve dolayısivle politik anlamda demokratik rejim bakımından tasıdıgı rizikoyn tarih ve siyasi bilimler açısından ortaya koymakta fayd» vardır. partili demokratlk Çokön politik ve sosyal hayata giriflmlcden Deri, hayatımızın zaman caman plânda gorünen meselesi irtica olsöylenemez. Bız, siyasi özeürlüklerden önce gelen ve o özgürlükleri temin eden vicdan özçürliiğüne toplum olarak kavuşabildiğimizi söyleyebilir miyiz? Cnrahuriyet ve devrim yıllarında yetersiz ve yarı kalmıs çabaların dahi mamla arandığı bir ortamda, demokratik ideallcrden ne kadar uzak ve o nispctte ne kadar tehlikeli ve iç karartıcı bir çeleceçin ufkunu görüyoruz. llkel, basit ve çagdısı ortaçağ ideallerinin, Anadolu insanının vicdanı üzerindeki baskılarının, toplum olarak bizi sürüklediâi uçurnmun takdir ve dejerlcndirilmesi zamanı ne zaman gelecek? Zannediyornz ki, demokratik bir gelisim içerisindeyiz. Ve zannediyoruz kî, hür seçimler ve sandıklardan çıkan nylara göre sekillenen ve kurulan siyasi iktidarlarla demokratik kaynaklarımız çüclenivor, demokratik itiyadlanmız sağlamlasıvor. Ne yazık ki. bütün bunlann sadece bir sonnç olduçunu anlavamıyoruz. Vicdanlar üzerinde hır silindir aijırlığı ile gidip jrelen ve halkımızın özeür düsünce ortamına erismesini imkânsızlastıran başıbos irtica, her çeçen eün, toplumumu7un demokratlaşma sansını, bilinmez hir kötii kaderin demir kafesleri ardında sonu eörünmez bir karanlıŞın derinliklerine dogru itivor. siyasi iktidara »aH er ülkenin kaderinderolü vardır. tktidara hip olanların büyük Siyasi Partilerin GORÜŞU BAKIYE İIP • • •«!•••>•••>••••.•••• Hakaret! Insanı yatağa çivileyen yediseklz eiinlük »teşll bir hastahğın yararlart da oluyor. Bir kere gağlık denen tdevlet»ln bilincine hastalanmadan varamıyor insanoğla. Sonra, lyi Iken oknmaya fırsat balamıyacağınız bazı kitapları elden geçirmek kolaylaşıyor. Memet Fuat'ın 1968 yıh içinde seçip yayınladığı «Türk Edebiyatı» derlemesini iste bu fırsatla okuyabildim. Çok güzel parçalar var içinde.. Gönlümü okşıyan nice siir, hikâye buldnm. Anı» Orhan kemalin «Hakaret. adlı hikâyesini size özetleyip aktarmadan edemiyecefim. Orhan Kemal o rahat kalemiyle anlatıyor : «Üç arkadastılar. Mevsim babar, kalkan mevsimi, v«kti kerahet de gelmiş. yani güneş tatlı tatlı devrilmi?. «Bir yandan rakımızı içer, bir yandan da konuşuruz» ,diye hesap etmişlerdi. ö>lece vapmak üzere bir balık lokantasın» firip, denize bakan pencere önündeki masalardan birine yerlestiler. Her ?ey bemen hemen içlerinden geçtiğinceydi. Içlerine buı atılmıs rakı kadehlerinl kaldırdılar. Todumladılar. Teşil salatalara çatallar nzatılırken, hiç tanımadıklan bir »es ve yüz : Merhaba.. ifiyet olsun '. Ellerinde olmıyarak döniip baktılar. Tanımamalann» rsğmen selâmını aldılar. Adam yan masaya (teçti, üç arkadaşın masaıına dikti gözlerini. Cç arkadasın konusmalarına vermiştl kendinl. Güldüler mi çülüyordu, ciddîlestiler mi ciddileşiyordu. Tanına gelen garsona bir dnble rakı söyleyip §avdı. Sonr» gene kaptırdı kendini üç arkadasın masasına. Üç arkadastan biri birden gördii adamın onlarl» Ugilendigini. Adam elindeki kadehi kaldırdı : 8 Serefe ! S öbiir iki arkadas dönüp arkava baktılar. Sonra bakıştılar hir J birlerı>le. t zerinde durmadılar. Tamam her şey burada bitmeliy Ş di ya! Havır. Adam rakısını vudumlamadan : Serefiniz var olsun, dedi. Karşılık alamavınca kalktı masasından, üç »rkadaşın masaıına çeldi, tepeierine dikildi : Seretiniz var olsun. dedim. Dnymadınız mı? Dujmuslardı va, aldırmamıslardı. Adam elinde ksdeb, yanlardaki iskemlclerdcıı birini çekip aldı, ucana ilisti : îoo.. beni basınızdan gavamazsınız, dedi. Ben ba«tan savıiacak. arkasından da hırtın biri denilecek insan degilim. Gittikce öfkelenerek ver yansın ediyordu : Ben bugüne burun memleketin en mühim adamının mntemedivim. t% i ama üç arkadasa nevdi ! Adamsa sasılmasını, havranlık dnynlmasını, blr »eyler »ornlmasını istiyor. bekllvordu. tcerledi : En mühim adamın mutemediyim, diyornm, anlamıyor mngnnuz? Bize ne? O, elinde kadeh.oturdugn verden aya£a fırladı, çıldırmısçasına: Size mi ne? Siıe ne haa? Vay vay vay... vay insanlık vay ! i gayretİBri bej rNihat on basın tcpîantısmda Başbakan Demirel, Seçım Kanununu değıştireceklerini kesjn olarak açıkladı, herhalde Tasarı önumüzdeki günlerde Meclıse sevkedılecektir. Iktıdar Partısınin bu niyeti oteden berı bihnmekteydı. Daha 1965 seçımJen oncesınde isteklermı. seçim beyannamelerinde açıklamışlardı. sonra da hazırladıklan tasarıyı, çogunluklarına guvenerek Meclısten geçırmeye çalışmışlar, fakat muhalefetın sert tepkisi ve bırleşık engellemesı sonucu, bır kenara bırakmak zorunda kalm:şlardı. îktıdar Partısı Sayın Lıderının, nıyetlerını yeniden açiKlaması ve yapılan hazırlıklar, AP. nın artık muhalefeun dırenı^ınden, daha dogrusu Meclıste kendısmden sonra en iazla sayıda sandalyeye sahıp CHP nın engelleme ıhtimalinden cıddi endışe duymadığını gostermektedır. Yoksa ıktıdann, aynı konuda ikıncı bır yenılgıden ve tepkılerınden dıkkatfe kaçınmak ıstıyeceğı muhakkaktır. Gerçı bu meselede ıktıdar partibüe aralarmda ozel oiarak anlaştıkları >aygın soylentısı, Sajın Inonu'nun beyanıyle tekzıp edılnnştır Ancak CHP nın, tasarının ıkıncı defa Muciise geliiin'le, nk stferınde olduğu yıbı davranacagı ve tasarının (,'ikmaması ı^ın ajnı ^ekllde kesu tavır alınatagına daır bır oelıru >uktur Hem de \etkılı agüianııdan bunun, Anayasayı degifiırmek ıçın bır ılk ddım teşkıi edeceğı. jdnı Anayasayı değıştırecek uı,te ıkı çoguniuğu Meciıste sağlanıağa yünelmış bır nıyetın tezahuru olduğunu soylemeleınıe rağınen tasarının ÎUecIüe gelı^ı snasındakı tutumu ıle CHP tozlerı ve davranışları arasındykı tutarlılık veya tutarsızlığın yenı bır orneğını verecekıır. Aualet Partısı'nın yururluktekı Segım Kanununu değı^tırerek Mıllı Bakıye usulunü kaldırmak ısteınesının reımı gerek(,esı, se<;ım beyannamelerınde üunu Vdddetmış olmaIdrı bu gerekçenın cıadi bu eitştınye tahammulu olmadığı açıktır. Seçım beydnnHnıeıerınde neler vaadedılmedı Ki . «Herkese refaü. huzur», «Çileye paydos», «Herkese bir ev. hcr şoföre bir araba». Araddn geçen 4ç jılın d*blfc ^ TIP GE.VEL SEKRETERİ SARGIN S •••• •••• Vicdan ve düsünce ozgurlugu rasinin bir öz ve muhteva. bir kollektif ve toplumsal tezabür değil, bir biçim, bir iradi yöneliş ve bir sayı hesabı, \ani oy ve sandıktan çıkma ö'zgürlüçü oldugu ileri sürülür. özellikle yurdumu7da revaçta olan hu eörüsün, tarih ve sosyal bilimler gerçeklerine ve bizzat esyanın tabiatına ne kadar aykırı oldufunn kendi ynrt deneylerimizle de görüyoruz. Klâsik vc modern demokrasi, demokratik miicadelelfr tarihi olarak, oy ve seçim özşürlüğü ile degil, düsünce ve vicdanlan devamlı ba»kı altında tutan ve bu hali ile de despotik siyasi iktidarların ektneğine ya$ siiren dinî taascoba karsı, insanoğlnnun başkaldırması ile başlar. Imriliz ulusunun örnek demokratik yapısı, vicdan ve düsünce Szgürlügünü ezik ve baskı altında tutan din taassubuna karsı ilk başkaldırma hareketinin Ingilterede başlamıs ve basarıva ulasmıs olmasımn tabii bir sonncudur. tnsan aklının «üzjrecinden ceçmeven dinl dosmaların reddi ile baslavan ba tarihi mücadPle, virdanlar üzerindeki haskıları rittikçe hafifleterek. din taassubnnıın karanlık ve kalın dnvarlarla hap"etti8i vicdanlan, bir din nzeiirliitil Içinde vavaslatmıs oluyordu. Vicdan ve din ö'zcürlügünün »erçeklesmesi, insan kafasının dormatik ataletini gittikçe hnrlanan bir «jamizme kavusturarak, sosyal, politik ve ekoik çeliŞKnlere vesile olmnstur. Vicdan öınurluSd. kısaca, siyasi Bifürlüklerin temeli ve '"nedenl olarak, demokratik «elisimln ana fakve tarihi menıei p&ytsini kazanmıstır. oplumlann demokratlasması ve T netimlerin demokratiklesmesi, politik yBtoplumlar fizerindeki çesitli sosyal baskılann hafiflemesi ya da kslkması ile dofnı orsntılı bir grafik çiımiştir. önee vicdan Sıgfirlüğflnfln, sonrs ds politik »zeiirlüklerin tesisi ile klâsik ve siyasi demokrasiler, ekonnmik baskılann ve sosyal Imtiyaıların hafiflemesi ve tasfiyesi ile de daba denireli ve tutarlı sosval demokrasiler, bir tarihi gelisim olarak eünümüze nlasmıslardır. Bueün, gelitmis ve motlu nlduklarını eördügümüı topinmUrta jrercek hir gelişmislige vönelen topInmların, bövle bir tarihî kader yolundan geçtikleri va da geçmekte oldukları söz götürmez bir do^rudnr. klâsik özeürlükler düzeni olarak siyasi demokrasiyi bile terçeklestirebildiğimi* rabatlıkl» sosyal V enl Türk Anayasasımn 5nçördü|ü ile bir demokrasi bir vana. gerçek anlamı oğu zaman raaksatlı bilıiÇ sizlikten gelen yavgın ve genellikledemokbir göriişle, sahip olanlar, sadece kazanmak ve ne suretle olursa olsun mevkilerini knrumak için, sorumlulukların deçil, kendilerini işbasına getirerı zaaflann etkisinde kalırlarsa, bir tarih gerçeğidir ki, çünahlarının cezasını toplumla birlikte çekerler. Bizim çok partili hayatımızda, kara taassnp ve irtica, avnı zamanda hir politika aracı olarak ele alınmıs, çok poütikacılar, irticai sadece bir âlet olarak kuüanma eSilimi gjöstermislerdir. Günümüze kadar çelen ve ivice sovsuzlasaıı irtica • politika alısverisi. simdilik politikacıyı rahatsız etmese bilp, toplumun hütünii üzerinde kapkara hir sis perdesi seklinde, ardınhk ve açıklık imkânlannı kanamıstır. Ru karanlıkta, politikacının da rahatsız olacağı günleri beklemek bir kehanet savılmamalıdır. • •• • *>•• •••* •••• hesiz en sonlarda gelir. O halde siyle rahatsız oldukları gerçek. Angerçek sebeb nedir? Bunun ince cak 19461950 arası uygulanan balenmesine geçmeden, ınceleme sit çoğunluk sıstemini getirmedıkye ışık tutmak uzere, önce Se çe böyle bir çoğunluğa gerçekten kendileri çim Kanununun degiştirilmesiyle sahıp olamıvacaklarını elde edılecek pratik sonuçları de düşürtmektedirler sanınz. Akla görelım. Demirel, basın toplan daha yakın gelen ihtimâl önümüztısında Kurucu Meclisin getir deki genel seçimlerde, secmenlerin. dıği sistemden daha geriye do AP yi eskisi kadar desteklemiyecenülemeyeceğini söylemiştir. An ği ve neticede yalnız başma hüortadan laşılan gene D'hont sistemine dö kümet kurma imkânmın nulmek ıstenmektedir. Bu sıs kalkmasını önlemek gayreti olabitem seçimde oviarın daha fazla lir. Bu endişe yerindedir. Gerçeksını elde etmış olan partılere ten de, oyîarmın en bü\ük çoeunluğunu sağladığı fakir halk kütleprim vermektedır. Yani fcaşka partilerin aldıgı ovları bu par lerin de AP nin özlemlerini gerçekleştiremiyeceği, dertlerine detılere kanalize ettnektedıf. vâ olamıyacağı düşüncesi, günlük Konuyu daha açıkhkla RÖrebıl yaşantılarında doğrulana doğrulamek için 1965 SPçimTerınjn resmi na. gitgide yayılrr'aktadır. AP kensonuçlan i l e avnı seçim'erde D' di Eeçmeni arasmda devamlı puvan hont sisteminin uygulanması ha kaybetmektedir. Geniş jeçmen kıtlinde AP Ve CHP nin diger par lesinin özlemleri ile. seçtiklerinin tiler aleyhine kazanacaklan Mil gerçekleştirmek istedikleri arasmletvekillerini Karsılajtıralım: MİLLİ BAKİYE SİSTEMlNİN UYGLTANDIĞI 1965 SEÇtJILERİ SONLÇLARI: AP CHPCKMPMP TÎP YTP 19 15 Çıkardığı Milletvekili 240 134 11 31 Aldığı oy yüzdssi 52,9 28,7 2,2 6.3 3,0 3,7 Milletvekili sayısının toplam Millet4,2 vekili sayısına oranı (°» olarak) S3.3 29.7 2.4 6.83.3 1,0 0,2 0,5 0,3 0,5 Her iki oıan f»rkı 0,4 (Rakamlar, Istatistik Enstitüsü 513 sayılı yayınmdan) AP + CIIP »ıfter Partiler dakı karşıtlıĞın surgit devamı bcklenemezdi elbet, bizım gözlemlerimiz. buyiık seçimlerin. hâkim sınıfla ve Partiler için acı sürprizlerle yüklü oldugudur. Haber alma kaynakları çok daha geniş olan iktidarın bunun farkına varmamış olması düşünülemez. AP nin Seçim Kanununu değiştirme teşebbüsünün gerçek nedenlerinden önemli biri boylece ortaya çıkmaktadır. • ••• • ••• t:t! • ••• irmi vrlı a«kın enk partili havatımızda irtica hoseörürliilü^ü. politik bir aklıevvellikle. bir çesit «muhafazakârlık» kavramı içine sokulmak istenmistir. övle va. denmistir, gelismis demokrasilerde bile eüclü muhafazakâr partiler ve akımlar vok mu? Ve bunlar iktidara eelip Eİtmezlcr mi? O halde, neden bizde de muhafazakâr politika olmasın ve avıp savıNın? Ovsa ki, bu cibilerin bahsettikleri Ratı muhafazakârlı&i ile bizdeki irticai avnı cörmr'k. va hilfisizliU va da düpedüz bir vuttnrmacadır. Batı muhafazakSrlıfı. temelinde ekonnmik ve sosval imtivazların bulnndufD bir politik harfkettir. Politik hareketler haünde kendisini gösteren kitle isteklerine ve bu isteklerin ekonomik ve sosyal tezahürlerine kar«ı, eldeki sosval ve ekonomik hak ve imtivazların savunulması demoktir. Toksa, bir ortaçat vasantısını tahrik, özlevis ve bunun kaveası hirbir zaman Batı mnhalazakârlı^ının konusu olmamıstır. inciliz müstrsriki Edward Sachau Rirnni'nin drdiji ribf, lravstın dinaraifcTnfni ve diisünce mlhrakım dumura nfratan ve sâf bir din inancı ile ilfisi olmavan bir ilâhiratı, muhafazakârlık *eklinde yuttnrmak, büemeviz kime fayda fetirir. Sonuç osyal hayatımız, politik çclismemiz ve demokratik rejimln «elecegi bakımından tehIikelerle yüklü bulunan irticaın. ulusal baiıtnsızlı^ımız yönünden de tasıdı£ı tehlikelere dikkati çekmek isteriz. Tanzimattan bu vana bir direnme ve bir politik siic olarak kendisini ros<eren irticaın. millî meselelerle hic ileisi olmamıstır. tlkel bir iimmet anlav:sı icrrisinde, millî olan her sevi iten kara eiicün. dıs tertipler ve ovunların kolav bir âleti haline telmesi isten bile degildir. Vatansız \e çavrimilli özellikleri ile yeniden çüclenen ve kol çezen irticaa karşı ftereken ilçiyi göstermek ve meseleyi önemle deferlendirmek, basta politikacılar olmak üzere hepimize düsen bir vurt eörevidir. •••• •••• 10 Ekim 1965'te çıkanlan toplam Milletvekili 374 76 D'hont sıstemının uygulanması halinde çıkaracakları Mılletvekıli 4^9 " Aradaki fark + 6 5 bö ukardakı tablolar ayrıca ızaha luzum gosteımeyecek kadar anlamlıdır. Millî bakıye sıstemınde, alınan »yların yüzdesiyle çıkanlan Milletvekili savısının yüzdesi arasında hemen fark olmamasına karşılık. D'hont sisteminin uvgu!atıına?ı halinde kefidılerıne aıt olmaynn oyli.ıın onemlı bır vüzdesı çok oy almış ıki partıye aktanlaoak ve bu partıler dığer partiler aleyhine hak etmedikleri 65 Mil'etvekilligmi paylaşacaklardı. Buna bır kısım seçmenm oyunun nasü olsa d*ğerlendirılmeyeceği endişesi i l e oy vermek istediği partiye değil de, sı şoyle dursun resmi ütatı.vtık "kendince ehveni şer gördüğü v e ler hayat pahalıhğının her geçen barajı aşabilecek bır partiye oy gun daha arttıgım büyuk kutle vermesi de eklenince tablo daha da lerın satınalma gucunun her ge ağırlaşacaktır. O halde, bugünkü çen gun daha azaldığını ışsızier durumda, diğerlerine göre daha ordubunun her geçen gun daha fazla sayıda oy toplayabilecek okabardığını KÖstermektedır. lan iki parti, özellikle iktidar Partısı yurürlükteki sistemı değıştırmekle, seçmenden gerçekte alacağı oy sayısından daha fazla oranda sandalyeye sahip olacaktır. NeIıcede bu hak etnıediği kendine ait olmayan oylara sahip çıkmağa çahşmaktı*. Kısacası başkasının cebine elini daldırmaktır. AP yöneö\ rlc, kemte • burada deji ticilerinin. seçmen oyuna bağladıknılmesı konumıız dışınCa o ları «Millî irade» kavramını dilielan nedenlcrJe AP ye oy ve rinden duşürmedıkleri her fırsatrerek onu ıktiiara getıren halk ta •Sandıktan çıkmakla» övündukkuUeleri için, ve aynı kut!e!erın leri hatıılanacak olursa. sandıktan AP ye oy verırken kendısınden çıkmadan çıkmış gibi netice alma bekledikleri bakımın(ian, Seçım nıyetleri kendileri için acı bir isKanununun değistırilme.'i, sup tıhza konusudur. Demek memleketin en mühim adamının ltlmat ettiği kişi sizin na7arınızda ha\avla cıva ha? Clindeki rakı kadehini iic arkadasın masamn» bıraktı : Peki. size bövle bir durum olsaydı.. ba İmkân sizin elinize geçnevdi ! Ha? Gene cevap alamavınca ellerini arkasına bajladı : Cevap verin cevap ! Kadehini aldı masasına rceti : llan benim verimde olsanız Allahın eebinden peygamberi çalardınız be ! Bir rıeara raktı sinirli sinirli : Pis herifler! Kendilerini bir şey sanıyorlar. t Y A sebep nedir? K S Niıtibiis Ama bu düşüncede olanlar için yanılgı mulcadderdir, gayretleri . beyhudedır. D'hont sistemi de kabul edilse, yeni Mecliste Türkiye 31 Ocak 1963 günü Hakkın rahmetine ka\ uşmuştur. Cenazesi Işçi Partisinin gene bir grupu bu1 Şubat 1968 perşembe günü öğle namazından sonra Kadıköy lunacaktır. Partimiz bugünkü sison olarak AP Başkan Yardım temi yukardaki tabloîardan görüOsmanağa Carniinden almarak Karacaahmet Mezarlığına defcısı Asalın ağzından tekrnrlanleceği üzere seçmen oylarını en nedilercktir. Teessürle duyururuz. AILESI dığı gibi, millî bakiye sistemi âdil şekilde değerlendirmek gıbı Cumhuriyçt 1031 nin, kuvvetli hükümetlerin kuruloyunlarla Türkiye tşçi Partisinin masma imkân vermiyeceği. parti sesini kısmak kimsenin haddi deler enflâsyonuna yol açacağı çok ğildir. •• • • • • • • • • • • • • • • » • • • • • • > • • • • • • • • • • • • • • •• • • • • • söylenmişü, ancak 1965 seçimleri ve sonrası. memleketimizde bu iddiaları doğrulamadı. Bu sistemin uygulanması bir partinin yarıdan fazla Milletvekilini Meclise sokmaeçim «istemi ile oynayarak ikmasını engellemedi, partiler enftidarda kalmaya çahşmak veîâsyonu da olmadı. Resmen kurulya oy sayısından fazla sandalduğu ifade edilen onlarca partiye ye sağlamak düşüncesi başarılı bir Büyük Mecliste halen 8 partinin taktik gibi görünebüir. Bu nedentemsil edilmesine rağmen. kamu le çok denenmiştir. Ancak seçmen oyunda sözü edilen Parti ancak iradesine şu veya bu yolla karşı birkaç tanedir ve bu sistem gerçek çıkmağa çalışmanın kısa sürede bir seçmen eğiliminin ifadesi ol geri tepen bir silâh olduğu unutulmayan Partilerin giderek erimegini mamalıdır. Gözlerimizi dışarılara önliyemernijtir. çevirmeğe. başka ülkelerden kanıtAP yi Kanun değiştirmeye zor lar getirmeğe hacet yok, 19501961 layan nedenleri pratikte geçerliği ve 1965 seçim lerinde zamanm iktiP. ÇAYKOVSKİ olmayan mülâhazalarla izaha im dar Partisinin getirdiği sistemlerle kân yokrur. Yukanda değinildiği almak istediği, gerçekte ise almış üzere gerçekte hak etmediği halde olduğu netice'er ortadadır. • • Anayasayı değiştirecek bir çoğunYARIN: luğa sahip olmak istemesi belki mümkündür. umudun sonu yok. Prof. TURAN GÜNEŞ Şüphesiz AP yöneticilerinin sosyaCHP Merkez Yönetim lizme açık sosyal hukuk Devletinin temellerini kuran Anayasamızdan Kurulu Üvesi ve Anayasa kuruluşlarından fazla(Bale 4 Perde) A? devamlı puvan kaybediyor ncak. teşebbüsü, yaLnızca bununla izaha rtlıçmak da yeter li olmayacaktır. Bu nedenle bağıntılı olduğu muhakkak, ama bu görüş açısının konuyu tam aydınlatmaya elvermediği bir bask? asıl neden var ortada. Türkiye İşçi Partisi gerçeği, Turkiye tşçi Partısinin gelisme grafiği, AP nin en yetkililerinden birinin daha 1 6 95 seçimleri arifcsinde TİP'İ kastederek söylediği svı sözlcr hatırlansın: .Meclise iki Milletvekili ile dahi girseler, Metüs çabsamM.» Türkiye lşçi Partisi Mcclıse, tkrdeği! 1 5 Milletvekili ile girdi. Meclis çalışıyor Fakat herhalde istedikleri gibi değil, gerçi Türkiye Işçi Partisinin topu topu 15 oyu var. Kanunların onların istediği şekilde çıkmasını önlemek elinde değil, değıştirge önergelerinin hemen hiçbiri kabul edilmiyor, Kanun tekliflerinin hep<=i ya reddedıldi, veya Komisyonlarda uyutulmakta ama Türkiye İsçi Partisi Meclise girdiçinden beri Meclisin tek taraflı oiarak yalnızca hâkim sınıflar lehine işlemesi nisbeten önlendi. Simdiye kadar geniş kütıelorden israrla eizlenen kimin kimden yana olduğu daha açık seçik ortaya çıkmaya basladı. t=tenmeyen ve de önlenmek istenen gerçekte budur. Seçim Kanununu değiştirme te=ebbüslerinin asıl nedenini burada aramak gerek, önce TİP'in gi'up kurması önlenir, daha sonra sıra başka teşeb'oüslere gelir. Duvdunuz mu? Gene cevap alamavınca fskemlrcinden Ikincl sefer fıriayıp ellndeki rakı kadehivle tenelerine dikildi : Duvdunuz mu divorum! Duvdunuz mu divorum ulan pis komünistler? Gittikre artınvordu sirretliŞini : thtilâlciler. bolsevlkler !. Elindeki dnlu kadehl tepe^ine hırsla dikti, sonrs ! Rana hakın, dedi. sizin bu sükunPtinizden hakaret cıkar. Ben. kiifrüne bile önem verilmiven önemniz bndalanın btri miyim vani? Gene cevap verilmeyince, aglıvacak kadar hırslı. elindekl bos kadehi masaya âdeta fırlatjp jUarak, söylenatrelc çeki» fitti. Az sonra W poiisle geldi. Tç arkadası eostererek : r Bu adamlardan dâvacıyım. bana bakaret ettiler, dedi.» Aslan Orhan Kemal '.. Gerçi hikiyesl bnndan çok jrfizeldlr ya, biraz degistirip kısaltmak lornnda kaldım. Ben ber sabab ilâç olsun diye Babıâlinin saîcı yazarlarını okurnm. Bnnların munkabız usullert bellidir: Her Allahın eiinü bizimle uğraşmak, yazılardan ve konusmalardan islerine varıvacak sandıkları birkaç cümlevı alıp üntüne fıkra hina etmek. Biz aidırmaz keridi isimize bakarız. gün Erçtikçp bu aldırrrmzlık, harretleri sinirlendirir ve içlerinde ahlâkca diisük bulunanları hırslarından kendilerini curnalcılığa gararlar. Bu çok denenmis vola simdi biri daha srirdi. ynkarıdakl bikâye ona göre biçilmiştir, güle güle givsin ! • VEFAT Emekli Korgeneral YAKUP GÜRKAYNAK SONUO S OEVLET OPERA VE BALESİ TEMSİLLERİ 7 Şubat 1968 Çarşambadan İtlbaren Opera Binas nda KUGU GOLU DENİZCİLIK BANKASI T.A.O. DAN: NOT : Biletler 1 Şubat 1968 tarihinden itibaren Opera ve Büyük Sinemadaki gişelerımizden temin edilebilir. (Basın: 10995/10241 Samsun Koleji Müdürlüğünden Cinsi Mı'stan Tahmin edilen tutar Lira 28000 47250 29000 Geçici teminat Lira kr. 2100.00 3543.75 2175.00 Ekmek (tek tıp) 40.000 Adet Koyun eti (kemikli) 4.5O0 Kg. 4.000 » Sığır eti (kemikli) A?ağıda yazılı malzeme satın almacaktır. 2200 Ton Göztaşı Naklettiri i ecek tir 1988 yıh içinde Bölgemizce Istanbul'da RABAK Şirketinden peyderpey tesellüm edilecek takriben 2200 ton Gözta§ı muhtelif Tejkillerijnize kamyonla naklettirilecektir. Bu işe ait Nakliye Şartnameleri GALATA RIHnM CAD. No: 7 de YOLLAMA Servisimizden temin edilebüir. Teklif verme müddeti 15/2/1968 perşembe günü saat 12 ye kadardır. Kurum 2490 sayılı kanuna tâbi olmadığuıdan ihaleyi yapıp yaprnamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. TÜBKtYE ZtBAÎ DONATIM KUBUMU îstanbnl Bölge Mtidürlttğtt 1 3500 10?. KABA ÜSTÜBEÇ : En son teklif verme tarihi 12.2.1968 akşamma kadardır. Dosya No: 1016 2 20000 Kg. IİTOPON ÜSTÜBEÇ : En geç teklif verme müddeti 14.2.1968 akşamma kadardır. Sip. No: 1015. Şartnameleri Malzeme Müdürlüğü veznesinden temin edılebilir. . (Basın: 10940/1008) Teknisyen Ahnacaktır Başnıudürlüğümüz teknık servisierınde ıstıhdam edilmek üzere 13 Şubat 1968 tarihınde saat 14.30 da yapılacak sınavla yeterl lcadar personel almacaktır. Aşağıdakl nitelikleri taşıyarüarırı dlploma, nüfus cüzdaıu ve birer fotoğraf İle 10 Şubat 1968 tarihine kadar Personel Servisine müracaatlan ll&n olunur. tSTANBÎTL TELEFON BAŞMÜDÜRLÜĞÜ 1 Sanat BMstltüsü meztınu olmak. 2 Askerliglni yapmış bulunmak. (Elektrlk bölümü mezunlan 2 yıl tedUl olabüir.) 3 18 yafindan kUçük, 30 ya^ızıdan büyüi olmamai. (Bann: 10864 1010) Yukarıda yazılı üç kalem yiyecek macldesi kapalı zarî usulü ile satın ahnacaktır. îhale 27/2/1968 salı günü saat 11.00 de Kolej binasında yapılacaktır. Şartnamesi iş saatlerinde Okulda görülebilir. îsteklilerin ticaret odası belgelerinin, teminat vezne makbuzlarının kapalı zarflarına ekliyerek ayru gıin saat 10.00 a kadar makbuı mukabilinde Okul tdaresine verraiş olması sarttır. Posta geclkmesl kabui •dllmec. (BMin: 108M 10i«ö DENİZGILIK BANKASI T.A.O. DAN: ehul r* miktan yazılı malzeme satın alınacakbr. En aon teklif renne tarihi 15/2/1968 akşamma kadardır. Nümunesl Malzeme Müdürlüğünden görüîebi'ü. FUtr« H»rlu»u Enl 78 Sm. ML 500 H«»r«w Enl 98 Sm. Mt. 1200 (Baam: 10971/1016)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear