22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHÎFE tKl 21 Kasnn 1968 CUMHURÎTET ••••••••»•••a Türkiye'de Kimya Oğrefiminin 50. yılı Prof. Dr. Ali Rıza BERKEM olarak M emleketimizde meslek yâni ncl künya öfretimine başlanmasının, bir «kimya ihtisas zümresinin» kurulmasının 54 yılını Idrak Î.Ü. KÎMYA FAKÜLTESÎ DEKANI 191* mütarekesinden «mra Alman profesörlerln memleketlerine dönroeleriyle bunlann yerlerini jo Türk hocalar almıjtır: Gayrı Uzvî ve Tahlili Kimya rnüderris Ligor Taranakides: Uzvî Kimya Müderris Ömer Şevket; Smaî Kimya Müderris Suzî; Hayatî Kimya Müderris Dr. Cevat Mazhar. Pek az zaman sonra Snzî Bey Endüstriye geçmi? ve açılan kadroya Cevat Mazhar Bey getiribniştir. Tahlilâtı Künyeviye dersi adıyle açılan bir derse de Müderris Nâzint Asaf Bey getirilmiştir. lSlS'da, tnas Darülfiinonu adıyle knmlmos ve kızlara mahsus olan müessesenin Tabiiye Bölümü öğrendlerinden Kimyager olraak istiyenler de Ensti tüye almmış ve bunlara ayn bir laboratuvar da tahsis edilmiştir. Boylece Kimya Enstitüsünde bir harem . telâmlık rejiml de başjamış bnlunnyordo. Bu ilk öğrenciler 19201921 öğrenim yılmda mezun olHular. Bunlar. EnstMüye norrnal olarak kaydolan İlhami (Civaoğlu) ile Yüksek Öğretmen Okulu öğrencileri Mithat, Kemal ve Necati. İnas Darülfununundan naklen felip mezun olanlar da: Aliye, Hatlbe, Mellha ve Übeyde hsnımlardı. 1926 yılında Türkiye fle Fransa arasında yapılan kflltür anlaşması dolayısiyle Fransız Hükumetincs Fen Fakültesine değerli bir genç hoca ekipi gönderilmiştir. Bunlardan sadece bir hoca, Kimya Enstitüsünün hissesine düçmüstür. Bu hoca Prof. Dr. Michel Faillbln'dir. Failbin'le Türkiye'de Kimya Enstitüsünde ilk defa Fizikokimya Kürsüsüı i lhdas edilmis olnyordu. Bu deîerli hocanm 193t'da Strasbourg Üniversitesine titülaire hoca olarak tâyiniyle onun yerine Fransa'dan Gahriel Valensl gönderilmiştir. Prof. Failbin'in asistanı olan Öhami Civaoğlu 1929'da bu künüye doçent olarak tâyio edilmisetmiş bulunuyoruz. Bu yıi, aynı zamanda İstanbul Üniversitesinde 10 uııcu Fakülte olarak bir Kimya Fakül* uıin kurulmasının 1 inci yıldönürnüne de rastlar ttadır. Mc leketimizde 1918 yıtına kadar Kimya, yardımcı bir ders veya öğrenciye (fenel bir fen kültürü vermek üzere okutulmuştur. 1899 yılına kadar olan devrede Kimyayi. Tıp lle birlikte incelemek icap eder. Filhakika, Tanzimattan oniki yıl evvel, 1827 de açılan Tıphane'nin ders prog ramında müstakil bir Kimya dersine rastlıyoruz. Daha sonra Tıbbiye Mektebi kurulduğu zaman raüessesenin altı yıllık öğrenim süresinin üçüncü senesinde Hikmet (Fizik), Kimya ve Nebatat dersleri yer almıştır. Tıbbiye dışında. sistematik Avrupaî tarzda klmTa okutulan müesseseler arasında 1868 de tesis edllen Galatasaray Mektebi Sultanisi, 1873'te açılan Darüşşafaka ve Milli Eğitim tarihimizde önemll bir rol oynamı; olan Harbiye Mektebini saymak gerektir. Fakat bu müesseselerde yapılan kimya öğretiml, akademik ve meslekî kimya öğretiminden ziyade, yardımcı bir ilim, genel kiiltiiriin bir parçasını te?.kil eder. Son yıllara kadar memleketimizde gerçek klmyager yetiştiren yegâne müessese Istanbul Üniverslte«i Fen Fsrkültesi Kimya Şubesidir. MUHAFAZAKÂRÜKTA •••• ••«* I 1 «kiiııiiiilı/ıııı döniiş»e sarılıııa »Prof. Bahri SAVCI (LONDRAT>AN YAZIYOR) ngiliz Muhafazakâr Fartisl, belki de birçok ülkeye özellikle Türkiye'ye Liberal zihniyetin, ılımlı görüşlerin, insan tabiatına uygun bir yönetim felsefesinin ve biçlminin şam piyonu olarak gözükür. Birçok aydınlar, yaşanmağa deger bir hayat yolunun gerçekte, Manşm ötesinde, Biritanya arfalarında var o!du§una inanır. Bu hayat yolunun yapıcısı da. onlara göre muhafazakâr felsefenln ekonomik sosyal prensipleridir, uygulamalarıdır. Derler ki: Ikind Dünya Savaşmdan sonraki işçi hareketleri ve bu hareketlerin iktidara getirdiği tşçl Partisi hükumetleri, Ingiitere'deki o güzel hayatı bozmuştur. Çimdi tngilterede «hayatı daha iyi kılmaga» dogru yönelme dönemi gelmistir. Bu, yeniden «kapitalizme dönüs» teşkil edecektir. •cîngilterede tekTar zenginliğl yaratacak olan, bu suretle hayatı daha iyi kılacak olan, kapitalizmin bünyesindeki faziletlerdir. Bunlan gerçekleştlrme şansını muhafazakârlığa vermelidir. Ve ekliyerek derler ki: Zaten ortam da muhafazakâr espriye elverislidir. Işçi hareketinin yarattığı fikir dalgalanmaları önünde iktidar sürmüs bulunan işçi hükumetlerinin sürekli beceriksizlikleri de muhafazakârlara hizmet yolunu açmayı torunlu kılmaktadır. Seçim Kanununda yapılan bir değişme sonucu önümürdeki seçimlerde yepyeni bir bes milyonluk gençlik kitlesi oy kullanacaktır. İşçi hareketlerinin yarattığı rahatsız lngilterede böyle bir yeni beş milyon. muhafazakârlık adına büyük bir agırlık alabilir. Ve nihayet Mr. Heath liderligindeki yeni bir plân hayatı daha iyi kılmağa son derece elverislidir. Işte Muhafazakâr Partinin bu sonbahar kongre«i, bu gibi gerekçelere dayalı bir «kapitalizme dönü?» ülkiisü yaratmış ve ona sarılmıştır. Liberal zihniyetin ılımlı görüşlerin kanatlarında Ingilteredeki bu «hayatı daha iyi kılma» hareketlne imrenenlerin daha iyi anlaması • ve yararlanması için?!..» bu gerekçeleri, • Muhafazakârların öngördüğü muhtevalan ile açıklayalım: Sonra da bir muhasebesini, bir eleştirisini unutmıyarak. | Bu gidişle 10 yıla kalmadan yeni bir Lozan gerekecek 1 • ••• I ilk üç ayında 510 durumuna gelmiş bulunan bu işçi hükumetini ve onun sosyalizmini daha fazla taşımak bizzat demokrasi ve demokratik hükumet yöntemi için de tehlikeli o'.maktadır. Binaenaleyh demeğe getiriyorlar «hayatı daha kötü kılınmışhk»tan çıkarıp «daha iyi kılmak» için Muhafazakâr Partinin elleri ile «kapitalizme dönü«.üm» gerekir. çi aleyh.arlığı yaratma f) BES MÎI.YONLlK TEN't SECMENDE t ş c l ALEYHTARLlGl YARATMA: îngiliz Muhafa?akârlıgı ilk Vez oy verecek bes milyon'uk gençlik kitlesini işte bu «kapitalizme dönüşüm» plâtformuna çekmek istiyor. Bu konuda parti. demek lstiyor ki: Bes milyonluk gençlik, tşçi hükumetinin yarattığı kötu durum içinde hayâl kırıklığına ugramıştır. Toplumla sürtüşme d*urumuna girmistir. Onları bu hayâl kırıklığmdan kurtaracak olan Muhafazakâr Parti ilkeleridir. O halde üniversitelerde muhafazakârlık ilkelerini ve partinin kapita'izme dönüşüm hareketinin faziletini yayacak bir çalışmağa da girişilmelidlr. A MITHAFAZAKAR D t S t N CENtN FAZİLETt: SERMAYE SAHÎPLtĞt DEMOKRAStSt: Mu hafazakâr Partinin bu fazileti, Îngiliz Demokrasisini, tarihsel niteliğine de uygun olarak. gerçekten bir «sermaye sahipligi demok rasisi» haline getirmede toplanır. Bu sav (iddia) îkinci Dünya Savaşı sonu Muhafazakâr Parti sözcüleri tarafından şöyle deyimlenmiştir: lngiltere'nin dünyada kendi yolunu yapması ve bundan utanmaması için; dibl çamurlu, kirli ve kaygan olan bir sosyatizm üzerine dayanmaması gerekir. Ingiltere, ancak, tarihte oltfugu gibi bugün de; cesur olana • kuvvetli olana mahir olana maeeradan kaçmmaz olana atılgarı olana fırsat ve imkân vererek onun yarattığı ve yarataca" deferler ve hasılalarla; zayıfı hastayı fakiri ihtiyan ve tüm' gelişmemişlik içinde bulunan katagorileri koruyan bir »istem 1 çinde yaşıyabilir. lngiltere'nin gücfl; «cesur • mahir kuvvetli maeeradan yılmaz becerikli olan»ların yarattıgı güçtür. Kendinde bu nitelikler olmadığı için gelişemiyen ve lngiltere'nin gücüne bir katkı da getiremiyen «zayıf âciz • hasta ihtlyar beceriksiz» katagorilerinin yoksulluklannı gidermek ve onların ıstıraplannı azaltmağa yardım etmek yani bu katagoriİerin teşkil ettiği yükü çekmek için de, en iyi yol gene «mahir cesur atılgan» olanlara «fırsat ve imkân» vermektir. Böylece devlet, bir «fırsat devleti» (dikkat edilsin mahir, cesur, atılgan, kurnaz, becerikli olana fırsat anlamında blr fırsat devleti) haline gelmelidîr. Kendilerine fırsat verilmiş olan bu becerikli kuvvetli kişilerin düşüncelerine sokacağımız diğergâmlık, gönüllerine asılayacağımız iyi duygululuk, geri kalanlann durumlannı kurtarmağa yeter. Fakat bunun için her şeyden önce, dibi çamurlu ve kaygan olan sosyalizmi getirici akımları durdurmak, mahir ve cesur olana fırsat ve imkân vermeği müm kün kılacak yollan açmak gerekir. Dârülfünunu şahâne da Dârülfünunu Şahanenin açılma siyle bugünkü Fen Fakültesine tekabül eden ve Ulumi Biyaziye ve Tabiiye kısımlarını ihtiva eden bu şubede okutulmağa başlanan kim ya dersinin güttüğü gaye Tabiî İlimlcr lisaımnı ver mekti; bağımsız bir kimya şubesi mevcnt degildi. O zamanlar kitaplarda kimya formüllerinuı lâtin harfleriyle yazılmasma yeni yeni başlanmıstı. Modern anlamda kimyadan eser yoktu. Halbuki 1914'den cok önce ve hattâ XVIII İnci yüzyılın sonlarından itibaren Avnıpada modern anlamiyle kimyada, dev adımları atılmı; bulnnuyordu. 1914'te Birinci Dünya Savaşına giren Osmanlı Devleti, Almanya lle ittifak halinde bulunmaktan, faydalanarak, Dariilfünunda büyük bir islâhata girişmis, Almanya'dan ve Avusturya Macaristaıı'dan poıitif bilim, Felsefe ve Edebiyat alanlannda sayılan 4950 kadar olan profesör ve dooent getirtmij.tir. Bunlann gelmesiyle çok eski metodlarla çalışan ve bilim bakımından çok geri kalmış olan Dariilfünuna ve özellikle Fen Fakültesine ilk defa ve büyük ölçüde bir batı aşısı yapılmış nluyordu. Fen Fakültesine getirtilen Alman profesorü sadece kimya ile tabiiye içindi. Kimya'ya üç Alman hoca getirtilmişti. Arndt; Anorganik ve Analitik; Hoesch, Organik; Fester de Sınai Kimya derslerini almışlardı. lman hocalar ilk iş olarak Tabüyeden Kim yayi ayınp Kimya Enstitüsünü meydana getirrnişlerdir. Bina olarak, Yercbatan Yıiksek Öğretmen Okulunun Tatbikat Mektebi ile Beyazıtta Zeynep Hanım Konağının çamaşırhanesinden faydalanılmıştır. Her iki blna az zamanda Almanya'dan getirtilen malzeme ile restore edilmiştir. Kimya Enştitüsüniin ilk amacı «Endüstri Kimyageri» yetis tirmekti. Kimya Enstitiisü kurulunca buraya ilk öğ renci olarak o zamanki Yüksek Muallim Mektebine mensup olup da Tabiiye şubesinde okuyan ve hernen hepsi askere alınmamış olan Kırım'dan, Rusya lçlermden veya Romanya'dan gelmiş Türklerden dör dünü geçirnıek olmuştur. Kutsi, Cavid, Kasım adın d«ki bu öğrenciler Tabiiye şubesinde iki yıl okumuş olduklanndan normal süresi üç yıl olan Enstitiiniin ikinci sınıfını teşkil etmişler ve 1918 öğretim yılında mezun olmuşlardır. Bu duruma göre Kimyager ünvaniyle ilk mezunlar 1918 yılında verilmiş tlr. Bu sebeple bu tarih. Kimyagerlik için bir baslangıç olarak alınmalidır. O halde içinde bulunduğumuz 1968 yılı, bu başlangıcın 50 nci yüı olmuj olur. tir. 1933 ten sonra A CniversHe Reformunda. Ünlverslnin muhtariyeti kaldmlmıs ve Maarif Vekâletine baelanmıştır. Fen Fakültesl öğretim kadrosu yerll iki profesör Ali Yar (rahmetli) ve Hamit Nafiz ve bir profesör muavini Fahir Yeniçay hâriç tamamivle lâğvedihnif ve Avrupa'dan dâvet edilen profesörler ve öğrenimlermi Avrupa'di yapmıj olan frenc profesör muavinleri ile Fen Fa kültesi kadrosu yeni bastan teşkil edilmiştir. Ünirersite reformundan sonra 19331934 öğretim yılında Kimya Enstitüsünde RÖrev almış olan yabancı profesörler sunlardır: F. Arndt (Genel Khnyak G. Valensi (Fizikokimya): Herzoğ (Sınal Kimya). Yabancı uzmanlar Ise sunlardır: Lotte Loewe (Genel Kimya): Rabinvtritch (Smai Kimya). Türk profesör muavinleri ise sunlardı: Genel Kimya: Bem ziye Hisar fhâlen Teknik ÜniversHe Kimya Fatriiltesinde Profesör): Tahsin Riistü Bayer fmerhum); Târık Artel (merhum); Ttırhan Şesbes (emekli); Fizikokimya: Ali Rıza Berkem: Sınal Kimya: Saffet Rıza Alpar ve Haldun Nüzhet Terem. 1934'ten itibaren daha baska değerli yahancı ve Türk öğretim üyeleri ve yardımcıları Kimya Enstitüsü kadrosunn takviye etmistir. Bu yeni kadro ile kimva subesi büyük bir gelisrae göstermistir. 1937'den İtibaren öğrenim süresi dört yıla çıkarılmı» ve Kimya Yüksek Mühendisliği diplomasi ihdas edilmistir. 1964'te Fen Fakültesine hağlı bir Kimya YökM* Oknlu* kurulmus ve Kimya Yüksek Mühendis Iiği öğrenim süresi bes yıla çıkanlmıştır. 1965'te ay nca Kimyagerlik ve Yüksek Kimyagerlik dlplomalan ihdas edilmiştir. •••• :•:: İ •••• ••*• •••• ••>• •••• ««•• •••• •••• •••* Nihayet 'hayet Kimya Yüksek Okulunun bir Kbn. ya Fakültesl haline getirilmesl kararlaştınlarak trerekll kanunî islemler tamamlanarak 21 Kasnn 1967 tarihinde Fakültcnin biitiin organlan seçilerek bu tarlhte Kimya Fakiilresi tstanbul Üntversitesinde 1* uncu Fakülte olarak resmen faaliyete geçmiştir. Kimyaırerlik dinlomasının verilmesine başlandı ğı 1918 tarihinden bueüne kadar çeçen tam yarım yüzyıl zarfmda memleketimizin ilim âlemine, irfan ordusuna, sanayiine lüzumlu olan kimya elemanlan unın yıllar boynnca tek müessese olarak Fen Fakültemizin Khnya Enstitüsü. daha sonra bunun yerini alan Kimya Yüksek Okuln tarafmdan yetiştirilmlstir. 1944'te knrulan Ankara Fen Fakültesi, 1958'de kurulan Ege Fen Fakültesi yetiştirdikleri değerli elpmanlarla hizmete katılmışlardır. 19(3*de kurulan İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Fakültesi ile Fakültemiz de serefli göreve başla. mışlardır. Bn miiesseselerden 50 yıl bovunca yetişmiş olan değerli gençlerin, Türklyenin İlim âlemine, İrfan ordusuna vc sanayiine yaptıkları pek kıymetli katkılarİR Türkiyenin kalkınmasmda büyük paylan o'muştur. Elverisli ortam # ELVERİSLİ ORTAM FARAZİYESİ: îngiliz Muhafazakârlarına göre «tngiliz», bir insan olarak kendiliğinden ve özünde «Muhafazakâr»dır: faaliyetlerinin temel niteliğinde de «Amprik»dir. tddialara göre: îngiliz, uzun tarihsel gelişim çizgisinin içinde, ağır, ağır yarattığı değerleri, kurumları, ilişkileri yaşama biçimirıi, dofmatizmlerden hareket eden türlü görüşlere uyarak degiştirmez. Ancak ve ancak denemelerinin ve aklınm çemberinden geçmlş uygulamaların elverdiği kadar degişir ve yenileşir: Ve bu da ancak gene geçmişten miras kalan değer ve kurumlarla uyustuğu plâtformda, belli bir uyuşrrîa oranında mümkün olur, mümkün olması gerekir. Fazlası, îngiliz amprizmine sığmıyan doğmatizimlerin ihtilâlleri olur. Îngiliz ortamı ise, bu ihtilâlleri kabul etmiyen bir muhafazakâr ortamdır. Ve işte bu gerekçeye dayanarak ekliyorlar: Binaenaleyh îngiltereye bir reform gerekiyorsa bu. böyle bir ortamdan yararlanarak toplumu kapitalizme dönüştürecek reformlardır. f | İŞÇİLERİN BAŞARISIZLIGl FİKRİÎ ' YAYMA TAKTtGl: Muhafazakâr Parti. bu sonbahar kongresinde «özünde muhafazakâr olan Îngiliz toplumuno"a, İşçi hükumeti başanya ulaşamamıştır. ulaşamaz da» demeğe gelen bir davranış göstermiştir. Böylece özünde kendi lehirıde saydığı ortamı. büsbütün kendi yönünde hazırlamağa çabalamıştır. Muhafazakârlığın îngiliz kana' dı demektedir ki: İşçi hükumeti ne vaadetti ise yapmamıştır, yapamamıstır. Herşey daha kötüye dönmüştür. Toplum. «hayatı daha kötü kılmaga» istidath bir sisteme mahkum edilmistir. Biritanya çok ırkh bir toplum olmıya yöneltümiştir. Dürüst çalışma ve kazanma vergi sistemi yüzünden. bir farilet oimaktan çıkmistır. îsçi Partisinhı beceriksizli?i yüzünd'en endüstri düzensiz kalmıştır. Para değerini yitirmiştir. Fiatlar yüksPİmektedir. Dış borçlar ağır blr yük haline gelmistir. Ve bütün bunlaT İşçi hükumetinin ilk üç ayından itibaren başlamıştır. Artik, daha Kimya Enstitüsü imya Enstitüsüne normal olarak başından •itibaren kaydolma 1918'de başlar. tlk kaydolan öfrencüer İlhami (Civaoğlu) ve Muammer (Eriş) efendilerdir. Bir süre sonra Muammer efendi kaydını sildirmişür. Bunlara Tüksek Öğretmen Okulundan Mithat, Kemal ve Necati adında daha üç ögrenci katılmıştır. Kimya Enstitüsü birinci sımfına öğrend kaydederek öğrenimine 1918 yılında başladığına göre, 1918 yılım Türkiye'de modern kimya öğretiminin baslangıcı olarak alabillrlz. iül ::: •:: •••ı :::: • •aı •••ı •••t • ••• ««•• retle kendiliğinden doğar. îşte tngiliz Muhafazakâr Partisinin sonbahar kongresine de muhafazakâr espri ve eğilimin bu göriişü lle yani Îngiliz devletini bir firsat devleti yapmayı öngören bir görüş ile gidilmiştir. Bir sanayi toplumu olmanın doğal sonucu olarak büyük kitlelere dayanma, günümüzde büsbütün bir zorun olduğu için parti bu sefer görüşlerini daha da geliştirme yoluna girmistir. Bu sefer «ser maye sahipligi demolsrasisi» kavramı Uzerine aksan konulmuştur. «Herkese iyi bir havat saglama» «hayatı daha iyi kılma» parolalan ileri süriilmüştür. Şöyle denerek; Ingiliz fırsat devletinde, bu sefer bilhassa gençlere fırsat ve imkân verilmelidir. öyle ki, İngiliz genci, sadpce, ev sahibi olmada, para birikt?rebilmede, rahat bir görev elde edebilmede değil, g«nel olarak hizmet edjbileceği her yerde bir fırsat elde etmelidir. tngilize, hizmetine ihtiyaç duyulduğu bir çok durum yaratılarak bunlardan istedigini seçıne fırsatı ve imkânı verilmelidir. Sorumlu sosyete bunu jrapandır. Sorumlu sosyeteye önündeki çeşitli hizmetlerden istediğini seçme fırsatı meYcut olduğu zaman vanlır. îngilis toplumu, içinde. kadın • erkek herkesin iyi yaşadığı bir çev re olmak istiyor. Bu da. kullanmasını bilecek herkese fırsat ve lmkan vererek mümkün olur. S nsanlara eşitlik değil çeşitlilik I içinde seçme fırsatı lâzımdır. ' «Hayatı daha iyi kılma» nın yolu, tehlikeyi göze almış beceriklilere fırsat ve imkân vermededir. Refaha memleket İçindeki herkssin ve memleketin her parçasının ortak olması gerekir. Bunun da yolu insana çeşitli imkânlar hazırbyarak bunlardan istedigmi seçme fırsatını vermededir. Kişinin bu fırsatı kullanarak kendisinin ailesinin ve nihayet toplumun da saadetine yarıyacak işler yapabilmesindedir. Bu hrsatın İyi kullanılabilmesl İçin kişiyi «bırak yapsm» görüşü içinde desteklemek gerekir. «Bırak yapsm», kontrol degil rekabet gerektirir. Iktisadl büyümeyi saglamak için kişiyi ve teşebbüsleri, bir güven çemberiyle * çwTümi»'' rekabette" aevfcetnıelidir. Bu güven, vergl reformlan ile ten • •» edirmemek, tersme medenileş•* tirilmis kanunlarla korunmak demektir. Rekabet bunun İçinde olacaktır. Vergl reformlan «çakar» unsurunu bozar. Çıkar İse makineyi ytlrüten petroldür. öyle İse «çakan koruyarak» «rekabetçi bir tüccar millet» yaratma hdır. Bir «sermaye sahipligi demokrasisi» kurulmıhdır. Bu rekabetçi tüccar mllletin, ser maye sahipligi demokrasisinin gerektirdiği serbest teşebbüsleri geliştirebilmesi için, serbest teşebbüse aykın noktalarda vergilerde indirmeler ve ilgalar gerekir. Bu indirmeler ve ilgalar cesur ve girişken olanın çalışmasını değer Söylendiğine göre Kasım Byı pek tehlikeli bir ay Imlş Tttrkiyede ihtilâl mi olacak imiş.. yoksa Endoneıya'dakl oyun mo tekrarlanacak imiş.. Yunanistan'daki gibi bir cnnta mı yönetime el koyacak imiş.. çeşitli tevatür ortalığı dolaşır durnr. îsmet Paşa'nın 10 Kasım'da seksen beş yaşma rafmen fakülteleri teker teker dolaşıp, gençlere : Aman yerinizde dnmn, hiçbir olay» meydan venneyln, osln nslu oturnn!. diye nasihat etmesi dummu knrtarmış imis.. Efer 1» Kasım'da geriçler Atatürk için büyük yürüyüşe geçseler imiş. mfirteciler de üstlerine saldıracaklar imiş.. Böylece yeni bir 31 Mart yaratılacak imiş.. Ardından celsin ordu.. Ve bu hareket sa|a mı gider imiş.. sola mı «ider imis.. Amerikancılann oyunu mn imiş.. Yoksa solcuların plânı mı imişİmiş. imiş, imiş... Sayçıdeter Bülent Ecevit, öneeki tBn bir demeç vererek : Tehlikeli Kasım ay'ını geride bıraktık, rejimi bil knrtardık.. demeye çetiriyor. Olayların avrıntılarını bilmiyoruz ama söylediği belkl dofcrudnr. Son yıllarda çok partili rejimi C.H.P.'nin birkaç kere knrtardıfı da doSrudnr. tşte 22 Şcbat'lar, işte 21 Mayıs'lar Kasım ayının tehlikelerini de herhalde en önce hesaplayıp karsısına çıkarak çöğüsleyen C.H.P. olmuştur. ve bövlece statüko knrtulmuştur. Bn kurtuluşun nereye dojnı yöneleceğini de herhalde gene tsmet Paşa hesaplamıştır. Washinçtonun özel elçisi Mc Ghee ile yaptıjfr j;örüşmelerde neler geçtiÇini bizler biIemediSimize Röre. bıı konnda fazla bir sey söylemek dnjra olmaz. Bizim söylîyecegimi*. daha dofrusu Bülent Ecevit'e soracaîımız biriki sorn var : J9 Ekim, Cumhuriyet Bayramıdır. 10 Kasım, Atatürk'ü anma funü... Iste tehlikeli Kasım dedifimiı hudur. Cünkü artık Türkiyede Atatürk'ü anmak pek tehlikeli bir hal almıştır : Atatürk... dediniz mi, ortalıkta bir rahatsızlık ve blr «ıkmtılı hava dotnyor. Yavaş yavaş bu sıkıntı tsmet Paşa'ya da f'CTneye basladı. Paşa ?aliba haklı da!.. Herhangi bir yerde tençler Atatürk'ü anarken veva Atatürk icin vürürken mürtecilerin hücnmuna uirrarsa maazallah yeni bir 31 Mart olur... O zaman nr olnr? Olacaklar olur. Sn halde ne yapalım? C.H.P.'ye eöre sorn mudnr bn! Gençler verlerine otnnmnlar, Halk Partisinin cevaz verdigi ölçüde Atatürk'fl annnlar.. Zinhar millî bafımsızlıktan da çok söz açmasınlar, yabancı knmpanyalara lllşmesinler, Türkiyedeki Amerikan nüfnznnnn tasfiyesini istemesinler .. EJpr ileri giderlrrse, Atatürk'fi sokaklarda meydanlarda anmaya kalkarlarsa. veni bir 31 Mart olur, kan fövdeyi götürür.. Is bn hale çelmistir. Ve Halk Partisinin tntumu. her zamanki gibi «;eri çekilmek ve taviz vermek fistünedir. 1968 Türkiyesinde «ençlijhn Atatürk'ü büyük çapta anmak istemesi çok partili rejim aleyhinedir, öyleyse çok partili rejimi kurtarmak için C.H.P. agırlıginı fençligin karsısına koyar... Ama bütün bunlar olayların yüzeydekl çalkantısıdır. Bir de olayların çerçek yüzü vardır: Gaıeteler 969 yılında çay ve siştara tekeünin kaldırılacaiını yazıyorlar. C.H.P. Mecliste tütün araştırması Istemis. reddedilmistir. Bir ekicinîn yılda 825 lira ve bir tütün ihracatcısının 2 milyon lira kazandıjh rakamlarta ispat edildifi halde Büyük Mecliste konusulamamıştır. Tütün ihracatçılarının verfi kaçakçılıklan madde madde sıralandıtı halde örtbas edilmistir. Buna karsılık siear» tekeli kaldırılacak. millî pazar Amerikan kumpanyalanyla ortak kompradorlara acılacaktır. Çsv'da aynı sev düsünülüyor. Bakırlanmız zaten elden eitmistir. Petrol konusnnda sömürtre «ibiyiı. Demirçelik Amerikan jrüdümündedir. Sendikacılık da Syle... Ordumumn silâhları tamamen Amerikaya batlıdır. ve A.B.D. bnnların cojnnn istediği anda geri aimak yetkisindedir. Boraks'ımız Anglosaksonlar eline kalmıştır. Amerikan kumpanyalannın memleket içindeki kârları üstüırte yıfılmakta. korknnç bir kuvvet haline relmektedir. Coolev Fonu bir ayn faciadır. Hafız knrsları çı{ «ribi büvümekte. militan üretmektedir. Montaj ve lâstik sanayii Amerikaya batlıdır. Ve Amerikada Amerikan lâstik kumııanyalannm kârı yüzde 8 iken Tfirkiyede kfr yfizde 80'dir. Ve İşte bn Türkivede Atatürk'ü anmak tehlikeli bir hale gelmlş, Kasım ayı tehlikeli ay ilân edilmiştir. Şimdl sornyomz Bülent Ecevlfe : Çok partili rejlm knrtnlmnstur ama, memleket ne zaman 4<ar4tılacaktır? Zira bn gidişle 10 yıla kalmadan yeni bir Lozan gerekecektir. Çok iyi biliyoruz ki, sosyalist T.l.P. de, kapltalist A.P. de, ve ne oldngu belli olmıvan C.H.P. de statüfcoya ba|hdırlar. Bu dummda çok partili düzen işliyor, ama komprador kapltalizmi de gittikçe büyüyen bir kanşer gibl Türkîyeyl sanyor. Gidiş korkunçtnr. Ve bn gidişin önflne açık ve kesin bir direnmeyle çıkamıyan bir Halk Partisl. gençlerin önüne çıkmayı blr marifet ısyarss taygıdan çok tenkide hak kazanacaktır. •••«••••••••>••••••••••••••••••••••• lendirir, knznncım arttrnnaya yarar. VEFAT Salihâtı Nisvândan Bedriye Hanım Efendi ile eski İstanbul Sıhhiye Müdürlerinden Op. Dr. Ali Rıza Baysun'un oğullan, Şevkiye Yalçın Hanım Efendi'nin damadı, incilâ Baysun'un zevci ve Gülümser Baysun'un babası, eski Galatasaray Lisesi öğretmenlerinden ve İstanbul Yüdız Teknik Okulu ile İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Profesörlerinden, •••• •••• •••• •••• :•:: özel maliklik • ••I • •• • «• •••< • •aı TÜRKtYE BtLtMSEL ve TEKNİK ARAŞTIRMA KDRÜMU MERAL Y1LMAZ (UYGUR) ile SrKRI YILMAZ TÜRT DIŞI D0KT0RA BURSLARI Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu, müspet bilimlerin temel ve uygulamah dallannda öğretim yapan fakülte ve yüksek okul bölümlerinden mezun olup; matematik, fizik, kimya ve biyoloji konulannda yurt dışında doktora çahşması yapmak isteyenlere karşılıksız destekleme burslan verecektir. Burslann dagıtımı için asağıdaki şartlar konulmuştur : O Türk vatandaşı olraak. A 30 yasını geçmemiş olmak. A Bir üniversite veya yüksek okulu bitirmi; olraak. O Aşafıda belirtilen merkezlerin birinde çalışma yapmak istediği dil için sınava girip. belgeyi en reç 15 Ocak 1969 tarihine kadar göndermek veya göndertmek : (Türk Amerikan Dtmegi Alman Kültür Dernefi Fransız Kültflr Derneğl f tngiliı Kültür Heyeti) J Evlül 19«9 devresi için bir skseptang temlrı etmlş olmak. (Akseptans veya öniversiteden akseptans ile ilgili mflracaata alman resmî bir cevabı en geç 1 Nlsan 1969 tarihine kadar Knrnma göndermls olmak.) A Halen sen sınıfta olan Bgrtnciler 3. maddeyi Haziran 1969 sonunda yerine getirmek ve son sınıfta oldoklannı belgelendirmek sartı ile müracaat edebilirler. O Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Knrumn Dok tora Müracaat Formnnn (TÜBÎTAK BAY Form Dl68) doldurup asagıdaki adrese en geç 15 ÖCAK 1969 gününe kadar postalamış olmak. (Form, Kurum 3dresinden yazılı müracaat ile 15 Aralık 1968 tarihine kadar istenebilir. Bu tarihten sonraki müracaatlar i'.e 15 Oeak 1969 tarihine kadar istenüen belgeleri göndermiyenlertn müracaatiarı isieme konulmaz.) O Yeri ve taritai bildirilecek serme sınavında başarı göstermek. tlgilenenlerin, Türkiye Bilimsel ve Teknlk Araştırma Knrnmu Bilim Adsmi Yetiştirrae Grnpn Sekreterliçi, Bayındır Sokak Ne. 33/S. Yenisehir • A n k a r a illn olunur. (Basın: A. 1558828176/14189) Kural ırsat devletine varmayı mümkün kılacak yolun baş kuralı da şudur Ekonomiyi müdahaleden, cebirden kurtarmak, serbestliğe kavuşturmalrtır. Eğer ekonomiye bir müdahale perekli ise bu müdahaleyi, mümkün olduğu kadar endirekt yol ile ve genel olarak yapmaktır. Gerçekten ekonomiyi tehdit eden bir tehlike ortaya çıkarsa müdahale ancak o zaman düşünülmelidir. Bu müdahalenin ana amacı da ancak btı tehlikeyi kaldırmaktan fbaret kalmalıdır. îngilizlerin kendini serbest hissetme ihtivacı vardır. Ineiliz. devlet müdahalesinfn pek sımrh oldu»u zaman kendini serbest hlsseder. Ancak o zaman cesur mahir kişl katkılanm torjluma getirir. Toplumun İçindeki zayıf ve becerikslzin korunması da bu su F Evlendiler. 20.XI.968 Çelikpalas Bursa Cımıhuriyet 14182 TEŞEKKÜR 3 Kasım 1968 tarihinde Manisa'da vefat eden muhterem eşim ve biricik babamız şte Muhafazakâr Partinin sonbahar kongresi dünyadaki biltün muhafazacılara bu arada bizim İşçi Partisi hariç hemen bütün partilerimize esin kaynağı olacak volda kurduğu bina budur: «Rekabetçi bir tüccar millet» olmak, «bırak yapsm» felsefesi içinde devleti «fırsat devleti» demokrasiyi de «sermaye sahip Iiği demokrastai» durumuna getirmek... Bu sermaye sahipligi demokrasisinin hükumeti. hem bir yandan kişiye is fırsatlan hazırlıyacak, hem de öte yandan devlet yardımlannı kurnazlar becerikliler mahirler tizerinde toplıyacaktır. Bunun için de; Direkt vergilerde indirmeler; şirfcet • sermaye korporasyon vergilerinde düzeltmeler yapacaktır. Özel firmalara el koyma yolunu kapayıp, tersine millileşmiş olan sanayide yeniden «özel maliklik» usuiünü koyacaktır. Ve aynca becerikliyi ve kurnazı yaratacak bir eğitim sistemi üzerinde duracaktır. «Zayıfların korunması», bilttin, «millet çıkan» da ancak bunda sayılacaktır. S şte Îngiliz ve tüm dünya muI hafazacılannın demokrasisi.. ' Ve İşte bunun da gerçekleşme yolu olarak ileri sürülen «kapitalizme dönüş» görüşü... İ ORD. PROF. M. CAVİT BAYSUN 19 Kasım 1963 Salı günü akşamı vefat etmistir. Cenazesi 21 Kasım 1968 perşembe günü Beyazıt Camiinden öğle namazını müteakip kaldırılacak ve Yahya Efendi'deki aüe mezarlığına defnedilecektir. AİLESİ Çelenk gönderilmemesi rica olunur. İstanbul Reklâm: 3874/14210 Tekel Gene! Müdürlüğünden Bir Makine veya Elektrik Mühendisi alınacaktır. Bize Çay Fabrikalarında Teknik Şube Âmiri olarak çalıştınlmak Uzere, Askerlik görevini yapmış 40 yaşını geçmemiş bir Mühendis alınacaktır. Isteklilere yevmiyeli personel talimatnamesine göre, yevmiye ve mahrumiyet zammı verilecektir. MDRACAAT YERİt Tekel Genel Müdürlüf* Çay Fabrikalar Şubesi Müdürlüğü Unkapanı İSTANBLL Sabri GÖKMEN'in cenaze törenine ıştirak eden, üzüntülü günümüzde acımızı paylaşan, telefon, telgraf ve mektupla taziyede bulunan d'ostlarımua, akrabalarımıza, arkadaşlanmıza ve diğer muhterem zevata ve çelenk gönderen bankalara teşekkürü borç biürîz Esi: Remziye Gökmen, Çocukları. Sevgi. YÜUsel, Güven. Gökmen. (Cumhuriyet: 14217) Y AR I N: Kısırlık ve tutarsızlık (Basın: 27336/14179) DENÎZ KUVVETLERİ KOfflJTANLIGI Seyir ve Hidrografl Dairesl Başkanlıgından bildirilmiştir. DENİZCÎLERE VE HAVACILARA 128 SAYIL1 BtLDİRİ 25 ilâ 29 Kasım 1968 tarihlerinde 09.00 ile 17.00 saatleri arasında aşagıdaki noktalan birleştiren saha tçinde seyretme, demi"leme, avlanma ve bu sahanın 6000 metreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeti bakımından tehlikelidir. KARADENtZ ŞİLE 1 inci nokta: E. 5832 No. lu Şile fenerinden 272 derece ve 3.8 mü mesafede enlemi 41 derece 11 dakika Kuzey, Boylamı 29 derece 32 dakika Dogtı. 2 ncl nokta: Enlemi 41 derece 19 dakika Kuzey Boylami 29 derece 32 dakika Doğu 3 flncü nokta: Enlemi 41 derece 19 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 45 dakika Doğu. 4 Onefl nokta: Enlemi 41 derece 09 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 45 dakika Doğu DENİZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DUYURÜLUR. (Basm: 27605/14180) Pınarhisar nimenfo Fabrikası Müdürlüğünden İhtiyaç Fazlası Malzeme Sat.lacakt.ı 1 Fabrikamızda mevcut ihtiyaç fazlası MOTORYAĞI. OTO PARÇASI. OTO LASTİĞİ ve LÂBORATUVAR malzemeleri kapah zarfla teklif alınmak suretiyle satılacaktır. Buna ait şartnpme bedelsiz olarak Ticaret ŞeiHginden temin edilebilir İsteklilerin ihale gönü olan 29 Kasım 1968 tarihine rastlayan Cuma günü saat 15 00 şe kadar şartnameye uvgun teklif mektuplannı Muhaberat Servisine/MALZME/rümuzu ile vermeleri. J İşin muvakkat teminatı *>ooo TL. dır 5 Fabrikamız 2490 sayılı Kanuna tâbi olmadığından ihaleyi yapıp yapmamaktn veya diledigine yapmakta serbesttir. (Basın: 28150/14194^ S AT I L I K 36lı Telefon MÜRACAAT: 2" 88 02 (CumJıuriyet: 14183) Tank Z. KIRBAKAN J| ı Uert. Sae ve l o h r e n Hastalıklan MQtrha««ın tıtikiai V.uu Parmskkapı Nn M . ll H 1 0 1I
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear