28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
TÜRK TIYATROSU /»»•SİKLOPEDİSİ M. Nlhat Özön Baha Dürder Eski ve yeni tiyatromuzun Droblemlen. gelmiş çeçmis tıyatro oyunculanmız yerli ve ysbancı yazarlar, basılmiş oynanmış oyunların listesi; tnıplar, binalar, bahçeler, ünlü yBpıtlann özetleri ve bütün TİYATRO TARİRTmiz hep bu eserde. Fiatı 25 Ldra REMZİ KİTABEVİ İlâncüık: 2087/11409 umhuriyel 44. yıl $oyı 15505 KURÜCUSD: rüNUS NADİ Telgraf re mektup adresh Cummıriyet Istanbu) Posts Kuhısu: tstanbul No 246 Teleioolar: 22 <2 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 89 2. 3. 4. 5. Smıf Sınıf BİKün Smıf Bütün Sınıf Bütün'D< Bu kitaplaruı yeni basîfiia 1 beğeneeeksiniz. Her kitap^îŞ fonna, Fivatlan 7.5 liratl YENİ OKUL BİLGİSİ YAY Cumhuriyet 11451 Perşembe 28 Eylül 1967 1968 programının dış yardım ihtiyacı 311 milyon dolar Cumhuriyet Bürosu ANKARA Devlet Plânlama Teşkilâtı tarafından haznianmakta olan 1968 yüı progranunda Türkiyenin 1968 yıiındaki dış yardım ihtiyacımn 311 milyon dolar olduğu tesbit edilmiştir. 7NATO'luSavunma Bakanı Ankara'da NATO NÜKLEER PLÂNLAMA GRVPTJ NEDİR? Ankara (Cumhuriyet Bürosu) Buçün An karada çalışmaya başhyacak olan ve füzesavar kuşağı konusunu ele alması beklenen «Mc Namara Komitesine» katılacak NATO Bakanlan Ankara'ya gelmiştir. Dünya basınında «McNamara Komitesi» adıyla bilinen «NATO Nükleer Plânlama Grnpn» toplantısı ıçın ılk gelen Bakan. B Alman Devlet Bakanı Prof. Kar! Car«teus olmuştur. Carsteus'ı sırasıyla, Kanada Savunma Bakanı Leo Cadiox. Italya Savunma Bakanı Roberto Tremollini, Hollanda Savunma Bakanı W. Den Toem ve tngiliz Savunma Bakanı Dennıs Healey ve heyetleri takip etmiştir. Ankara'ya en son gelen NATO'lu Savunma Bakanı ise Robert McNamara'dır. McNamara, Esenboğa Hava alanına geceyarısı varmıştır. Konuklan Esenboğa Hava alanmda, Topaloğlu ve Tural adına Genel Kurmay Harekât dairesi başkan yardımcısı Tuğgeneral Selâhattin Çetıner karşılamıştır. Ancak, heyetlerle birlikte gelen NATO nezdindeki konuk Büyükelçiler için Dışişleri Bakanhğından kimse bulunmamıştır. Toplantıya başkanlık edecek olan NATO Genel Sekreteri Manlio Brosio ise saat 17'55 de Esenboğa Havaalanına ınmıştir. Nükleer Plânlama Komitesi, Füze savar kuşağını bugün ele alacak Yetki Kanununun iptali için Anayasa Mahkemesine başvuruluyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kalkınma plânının uygulanması esaslanna dair Kanunun (kısa adı ile Yetki Kanunu) iptali için Anayasa Mahkemeshıde açılacak dâva ile ilgili hazırlıklar tamamlanmıştır. Baa CJIP. 11, Mill! Blrlik Grupu ve Kontenjan üyelerl tarafından imzalanan ve kalkınma plâaı nın uygulanması için hükümet« geniş yetkiler veren kanunun tptalinl öngören dâva dllekçesi « V nümüzdeki günlerde Anayasa Mah kemesine verüecektir. Konu ile ilgili olarak kendllerlyle konuştuğumuz Mill! Birllk Gnıpu üyeleri, kanunun usul yönunden ve esastac İptali İçin hazırladıklan dokümanlan önümüzdeki Bünlerde Anayasa Mahkemesine vereceklerlni açıklamışlardır. Anayasa Mahkemesine verilecek lptal dilekçesüıde. aynca kanun Anayasa Komisvonunda göriişülür ken Güven Partisinin yeni kurulduğu, bu bakımdan bu parti ye mensup üyelerın oy sahibi olamıyacaJdan da belirtilmistir. Kalkmma plânının uvgulanma8i esaslanna dair kanunun tatbik edilmesi için Delvet Plânlama Teşkilfttında vogun çalışmalar ya pılmaktadır. Başbakan Süleyman Demlrerin emri ve Devlet Plftnlama Teşkilfttı MUsteşan Turgut özal'ın direktifl lle Plânlama Teşkilâta ma(Arkan Sa. 7. Sü. 5 de) (Dış Haberler Servisi) Yuvarlak Masa onferans boynnca Birleşmiş Milletler örgütüne bağlı sürü sürü ihtisas organlarını yöneten sayfideğer ünlü kişiler bize dünya ekonomik dnrnmn hakkında ncun boylu bilgi snndnlar. Bunlan birbirine baglayıp özetler•ek şöyle diyebiliriz : ' Bngün yeryüzünde 3 milyar ' 100 milyon insan yaşamaktadır ' ve bn rakam her yıl boyuna yük' selmektedir. Bu artış temposm ile dünya nüfusn 2.000 yılında 7 ' milyan bnlacaktır. Az gelismis ' milietlerin kalkınma hızı böyle gittiği takdirde, önümüzdeki yirI mi yirmibes yıl içinde insan' lığı büyük bir tehlike beklemekt tedir. Tehlikeyi vaktinde gören ' sayın nzmanlar plânlar yapmıs' lar, programlar hazırlamıslar ve nygulanmak üzere bunlan Bir' leşmis Milletler ilgili organlsn' na sunmnşlardır. t!k tedbir ola' rak az gelismis milletler kalkınma hızının hiç degilse ortalama %5'e çıkanlması düşünülmüstür. Bütün gayretlere rağmen 1950 1968 yılları arasında bn hız ancak 0«45 olabilmiş, 1960 tan sonra ise *i4> düşmüstür. Neden? Çünkü zengin ve hali vakti yerinde devletler toplam nlnsal gelirlerinin «il'inl dâva emrine vermek gerekirken çogn bnnn yapmamıs, bn yüzden plân ve programlar büyük filçnde aksamıstır. Bngün Birleşmis Milletlere mensup 8.000 nzman çeşitli geri kalmıs memleketlerde hizmet görmekte, takat Amerika'nın her yıl yaptığı 2,5 milyar dolârlık yardıma ragmen nmnlan randımanı verememektedir. Kalkınma plânı elbet kalkınmanın kendisi demek değildir. Kalkınma plânı tek basına elbet kalkmmayı sağlayamaz. Kslkınmayı saglayabilmek için tüm Birlesmiş Milletler elele venneli, herkes üzerine düşen görevi isteyerek, heves ederek sorum bilinci içinde yerine getirmelidir. Bngün dünya nüfnsnnnn üçte ikisi yan aç yaşamakta, 700 milyon insan oknma yazma nimetinden bile yoksun bolunmaktadır. Böyle oldn|n halde, Birlesmiş Milletlerce çeşitli kaynaklardan bnralara yapılan yardımların hemen yarısını bn ülkeler gene kendileri ödemektedirler. Bngün dünya ticaretinin bacmi yılda 200 milyar dolârı bnlmnstnr. Az gelismis milletlere bundan düşen pay hem çok azdır, hem de bir yandan bam madde fiyatlan gerilediği, bir yandan da nülus arttığı için yıldan yıla daha da azalmaktadır. İleri memleketler teknolojiye yönelmislerdir. Petro kimya endüstrisinin gelişmesi •entetik madde yapım imkânlarına her gün yeni ufuklar açmakta, bu yüzden az gelismis memleketler ürettikleri ham maddelere alıcı bnlmakta güçlüğe ugramaktadırlar. Borçlandırma snretiyle yapılan yardımlar da, faiz üstüne faiz binmesi yüzünden az gelismis ülkelere yararlı olamamaktadır. Dnrum degişmediği takdirde, borç almaya devam eden bir fakir devlet 1975 yılında aldıgı borcnn tamamını birikmis borçlann faizi olarak synen ve derhal geri vermek gibi tnhaf bir zornnluğa düsecektir. Bnnn Snlemenin çaresi az gellşmis memleketlerin yıllık gelirlerini ilkin stabilize etmek, sonra da bn memleketlerin endüstrilesmelerini sağlamak, bnnlan durgnn ekonomiden kurtanp yaratıeı, dinamik ekonomiye kavnştnrmaktır. Bn maksatla Birlesmiş Milletler Sosyal ve Ekonomik Konseyi 1968 yılında Teni Delhi'de milletlerarası büyük bir konferans toplamaya karar vermiş, fimdiden de hazırIıklara başlamıstır. Bn tçten açıklamaları birkaç tosyalist basın temsilcisi, beyeeanlı takat kıneı olmayan tötlerle oevaplandırdılar. Onlann ıSzlerini de arka arkaya ekleriek : Son rötuşlan yapılmakta olan 1968 yıh programında tesbit edılen dış yardım ihtiyacımn Ikinci Beş YUlık kalkınma plânının bırıncı dihmınde tahmın edılenden yaklaşık olarak 25 milyon dolar daha fazla olduğu belirtilmektedır. Bu artıj 1968 yılında 140 milyon dolar olarak tahmın »dilen isçi dövızlennde azalma olacağının tahmin edilmesı sonucunda meydana gelmıştir. tlgıhler, 1968 yılında dış yardım ihtiyacı tahminlerinın artışı karşısında konsorsıyum çer çevesı ıçmde bu yardımı sağlamamızın güç olacağını belırtmiş lerdır. Muhtemelen Kasım ayı içinde vapılacak konsorsıyum toplantısında yeni kredi talebimiz de gorüşülecek ve bu konu da bir karara varılacaktır. öte yandan 1968 yıh programında 135 milyon dolârlık ithalât, 540 milyon dolârlık da ihra cat yapacağımız tahmin olunmuştur. Bundan da anlaşıldığına göre ödeme dengesi 1968 yılında 295 milyon dolârlık aleyhte bir durutn göstermektedir. ilgili çevrelerden alman bilgıye göre 1967 yıh ihracat tahminlerinin de 50 milyon dolarlık bir azalma ile gercekleşeceği ileri sürülmektedir. lhraeatıtmzın tahmin edilen seviyede gerçekleşmemesinin döviz rezervlerimizi olumsuz yönden etkilediği ileri sürülmektedir. Dış ülkelere yapılan gezi taIeplerinin de tahmin edilen seviyenin üzerinde gerçeklesmesi, döviz rezervlerimizin azalmasımn diğer bir sebebi olarak gös terilmektedir. İthalat ve ihracat 1967 ihracatı Plânlama ve Irtica konusunda Ecevit'İn açıklaması ANKARA (Cu^ıhuriyet Bürosn) CJIP. Genel Sekreteri Bülent Ecevit, Parti Meclisi bildirisindaki «trtica Devlet Plânlama Teşkllâtma kadar glnne eğillmind»dir» cümlesinin vanlış yorumlanmas: karşısında bir açıklama yap mış, bu arada Devlet Plânlama Teşkilâtına glrmek için başvuran uzmanlann namaz kılıp kılmadık lannm soruşturuldugunu öne süx müştür. Ecevit'İn açıklamasında özetle şöyle denllmektedir: «Namaz kılmak, oruç tutmak, elbette irtica değildir. Lâiklife de (Arkasi Sa. 7. Sü 3 de) Alman Devlet Bakanı Carsteng; «Tapılacak müzakerelerle yakından ügfleniyonız. Almanya olarak bir proje teklifimiz yoktnr. Toplantı daha çok gündemde yer alan konuların müzakeres* halinde geçecektir.» demiştir. Kanada Savunma Bak&nı Leo Cadiox «Füzesavar füze projesine karşı Kanada henüz resml bir durnm almış değildir. Amerika'nın bu durumunu anlıyoruz. Ancak düşüncemiz odnr ki, nük leer silâhlann kullanüması bir tırmanma meydana gelmemesi ıçin Amerika Birleşik Devletlerinin Sovyetler Birliği ile görüs (Arkası Sa 3 ^ö ı rte) Toplantı için ne diyorlar? ZAFER GUNÜ lan törenlerle kutlanmıştır. Harb îş Amerikan makamlarını grev kırıcılıkla mçladı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Amerikan U veHerinde Breve devam eden Harbİş Federasyonu yayınladığı bildiride. Amerikan mâ kamlarını grev kırıcılığı ile suçlayıp, Türk Silâhh Kuvvetlerinin tu tumuna teşekkür ederken, dün gece yurdumuza gelen Amerikan Savunma Bakanı Mc. Namara'ya çek tikleri bir telgrafta da Tumpane Şirketinin tutumunu ve işçi hakla nnı vermeyişini ağır bir dille şikâyet etmişlerdir. Incirlik Hava Üssünde ve Ankaradaki bazı Amerikan iş yerlerinde devam etmekte olan grevi dün, bazı sendikalar ve işçi kuruluşlan desteklediklerini açıklamışlardır. Teslş Federasyonu ise aynca mad deten de destekliyeceğini açıkla mıştır. Öte yandan, NATOtş Sendikaa nın Çiğli Havaalanmda Amerikan iş yerinde aldığı grev kararının uy gulanıp uygulanmaması da Mc Na mara ile yapılacak görüşmenin so nucuna bağlanmıştır. (Arkası Sa. 7, Sfi. 5 te) Zaferinin 420 yıldönümu dün yapıDeııiz Kuvvetlerinin ve Preveze Taksim vc Barbaros anıtlan önündeki geçit törenlerinde halk Mehter takımını, Barbaros'un tornnlannın yaptıkları gösterileri ileiyle izlemistir. Dolmabahçe önünde demirli bulunan Donanmaya ait gemiler de gece havai fisekler atmıştır. Ankara'da ise Deniz Kuvvetleri Komntanı Oramiral Necdet Vran Anıt Kabir'i ziyaret etmiş özel deftere. «Atam, denizcilerin daima emirlerini yerine zetirmek çabası içindedirler. Müsterih uyu» yazmıstır. Orduevinde, geceki resepsiyona Cnmbnrbaskanı, Bakanlar ve yüksek rütbeli subaylar katılmıstır. (Fotoğraf: Tulay DİVÎTÇÎOĞLU) «MeNamara Komitesi» adıyla bilinen NATO Nükleer Plânlama Grupu, 16 Arahk 1966 tarihli Pariı toplantısında kurulmuştur. 18 Arahk 1966 tarihinde Paris'te Savunma Plânlama Komitesi olarak toplanan Savunma Bakanlan, nükleer plânlama için ittıfak çerçevesinde daimî bir teskilât kurulmasına karar vermişler ve bu maksatla, iki organ vücuda getirilmıştir. Bunlardan bırıncisi Nükleer Savunma lşleri Komitesi (NDAC) ısmini alan siyasi mahiyette ve ısteyen bütün Szalann iştirâkıne açık olan teşekküldür. Ikincisi ise. bu komiteye bağlı ve 7 ülkeden terekküp eden Nükleer Plânlama Grupu'dur. 7 üyelık mahdut grup Amerika Birleşik Devletleri, Ingiltere, Federal Almanya, ttalya, Kanada, Türkiye ve Holânda'dan kurulud'ur. Zikrolunan bu iki organdan, Nükleer Savunma îşleri Komitesi, ittifakın nükleer savunma meseleleri hakkında genel prensipleri teklif etmekle görevli bir teşekkül olup, esa» itibariyle Kuzey Atlantik Konseyine bağlıdır. Nükleer Plânlama Grupu ise, nükleer konularda prensiplerln vaz'ı için lüzumlu görülecek teferruath çalışmaları yapmak ve bu konularda Nükleer Savunma lşleri Komitesine teklifleTde bulunmakla görevlidir. Burada bilhassa üzerinde durulması gereken bir nokta, bu tesekküllerin birer müzakere organı oltfugudur. Nükleer Plânlama Grupunun toplantılannın münavebe ile bu grupa üye memleketlerin başkentlerinde yapılması teamül haline gelmiştir. Bundan önceki toplantılar Washington, Londra ve Roma'da vapılmıstır. NÖROPSİKİYATRt KONGRESİ BAŞLADI Hazırlıklar Kannelopulos Junta'nın çekUmesini f'sfedf ATtNA, (AP| Yunanistan'ın sabık başbakanı Kannellopoulos yabancı basın mensuplarına verdiği demeçte askerî juntanın ıktidan bırakmasını istemiştır. Hükumet darbesinden beri jun ta aleyhintfe tanınmış bir devlet adamı tarafından yapılmış bulunan ilk açık konuşmada Kannelopoulos askerî liderlenn memleketi kanşıklıktan kurtarmış bulunduklan iddialannı yer mış ve Yunanistanın baskı ile ıdare edilemıyeceçini söylemıştir. Darbe gecesi tevkıl edildikten kısa bir müddet sonra göz hapsine alınarak serbest bırakılan Kanellopulos, bir süredenberi Yu nanlı ve yabancı ziyaretçi kabul edebiliyordu. Bundan faydalana" rak Kanellopulos dün yabana muhabirleri toplayarak onlara «Kanellopulos beyannamesı» adı verilen açıklamasını yapmıştı. ürk Nöro Psikiyatri Cemiyeti ve Türkiye Akıl Hıfzıssıhhası Cemiyetinin ortaklaşa hazırladıklan bilimsel kongrede Dr. Nejat Candan, 1965 yılında yapılan istatistiklere göre Türkiyede ruh sağlığı ile ilgili yatak sayısmın 6370 olduğunu, bu duruma göre on bin kişiye 2 yatak düştüğünü belirtmiştir. Kongreyi açan Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Vedat Ali Özkan, Miilî Ruh Sağlığı Plânının kabul edildiğini ve uygulamasma derhal geçüeceğinl baber vermiştir. Konuşmacılardan Dr. Kemal Aydınalp, halk arasında yaptığı bir anketin sonucunu anlatmış; «Halkımızın okuryazar olmıyan 15 milyonluk bir kısmı, ruh hastalığını cüı. peri, Allah işi olarak kabul etmekte, ruh hastalannm teda visi için müracaat yeri olarak hocayı görmekte, muska. kurşun dök me, tütsü ile yapılacak tedaviden fayda beklemektedir» demiştir. Prof. Râsim Adasal da röntgen mütehassıslan. kulak boğaz mütehassıslannın ruhi tedavi yaptıklarını söylemiş ve: «Onlar hocalar dan da daha tehlikelidirler. Çünkfl ilun adamıdırlar» demiştir. I "15 milyon insan rnh hastalığını cinperi işi sanıyor,, 0/ Amerikalılann /o ZO'u çekindiği için seyahata çıkamıyor Amenkah Seyahat Yazarlannın dün de Hilton Otelınde tfevam eden çalışmalarında, genellikle halkın seyahat etmesini engelleyen sebepler üzerinde durulmuştur. Amerikalı yazar Herschel Scarbin bu konuyla ilgili yaptığı konuşmasında, Amerikalılann ancak yüzde 23'ünün yurtiçı ve yurdışı gezilere çıkabildîğını, seyahat yapmayanlann ise parasızlıktan değil çekingenliklennden yola çıkamadıklarını belirtmistir. Demirel Moskova'ya döndü BAKÜ İki gündür Baku'deyız. Hazer, Baku'de hafif bır körfez yapmış, sankl İzmir'de Kadifekale'den asağısını seyrediyormuşuz gibi. Baku'yü gezerken et rafımızda hep kasketli, esmer, kalın bıyıklı yağız dadaşlar!» göruyoruz. Bize soruyorlar, «Başvezir Süleyman Demirel'in gırkbeş neferi ile gelmişseniz?» diye, bia de «evet» diyoruz. *** Sabah Başbakan ve eşi ile bt zim bütün heyet şehri gezmeye çıktık. Yollann iki kenarma sıralanan binlerce insan, Demirel, «Çayka» dan inip, yürümeye başlaymca öyle biı coştu ki, ne yüa lerce resml nolisin, ne de sivülerinin onları durdurmağa gücü (Arkası Sa. 7. Sü. S de) Namık Gedik'in ilgi çekici bir şiiri Eski Demokrat Parü tçışleri Bakanı olan Namık Gedik'in 193233 senelerınde yazmış olduğu ve bir ıdam sahnesüıı canJandıran «Put gibi» adlı şiiri Dr. Veli Behçet Kurdoğlu'nun «Şair Tabipler» kitabmda yayınlanmıstır. Bir idam mahkumunun bütün hislerinl anlatan ve yayınlandığı kitapta Namık Gedik'in kendi el yazısı ile de mevcut olan şiir. şöyledlr: «Gözlerinde »on ısık sönerken orda yarın Son 93x1071 dilinden dinlersin canavann ölnm keskin disleri ile kopartır iplerinüTükselirsln güneşi Spmek için rerinden Sabah bir gnrnp gibi doğacak gözlerinde Durnp dlnleyeceksin son bir defa derini Görmek istenniı aeni elin kahpesi, kın Bir adam tpte nasıl seyredecek yüdjziTDiye, gfln ifiınadan dolacaklar meydana. Sonrm vnranca senm iskemlene bir ayak, Kahkahalar yükselir, dön de etrafın» bak. Sen de dil çıkardın diye, dü çıkanrlar sana. Bir anda şasırarak sarsılırsın yerinde, Bir anda söner ömrün fırlayan gözlerinde Ufukta gün doğacak, sen iplerde gülünce Taşlara bir «PÜT» gibi düşersin çözülüncej Yılmaz ÇETİNER yazıyor Belki bir şey olur Herschel Scarbm, Amerikada turızm hareketinin umulduğu kadar genış olmadığına deginmış ve A3J). nüfusunun yüzde 30unun «belld bir şey olur. şeklınde o'üşünerek seyahate çıkmaya cesaret edemediklerini söylemiştir. Yazar, aynca Amerikalı(Arkam 8a. 7. Sü. 4 de) Bölükbaşı, Demirel'e dış politika ile ilgiti muhtıra verecek ANKARA, (Cnmhuriyet Bürosn) Mıllet Partısı Genel Başkanı Osman Bölükbaşı dıs polıtikaaa bilhassa Kıbrıs konusunda yeni bir politika ızlenmesı ile ilgili olarak hazırladığı bir muhtırsyı Başbakan Demirel'e verecektir. 10 sayfa kadar tutan muhtırıda, Kıbns konusunda yeni bir politika izlenmesı îstenmekte ve dış poütikada ıktidarın tutumu sidaetle yerılmektedir. Muhtırada aynca, iktidann dıs politika konusunda muhalefetle işbirliği yapmadığı ileri lürülmektedir. M.P. çevreleri, muhtıranm Başbakanın Ankaraya dönüçünden sonra hemen kendisint v«rileceğini açıklamışlard'ır. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) 19 Doğulu. Yüksek Tahsil Öğrenci Derneği temsilcileri dün TMTF Genel Merkezinde düzenledıkleri basın toplantısında Doğuda ya pılan mitingler hakkındaki yayınlara cevap vermişler «Mitingler hiç bir partmin amacına hizmet için yapılmıyor. Mitinglerimizi bölücülükle suçlayan ve uydurma bildiriler yaymlayanlar sadece zavallı yaratıklardır» demişlerdir. 79 Doğulu öğrenci derneğinin cevabı STALINin zulmüne uğrayan Rüzgâr eken... Doğuda yapılan sürekli mitingler bakkında çeşitlı göylentiler var. Kimigi bn toplantı lan sadeee kürtçülük hareketiyle ilgili görüyor. hattâ ipin ncnnn Barzaniye kadar götürüyor. Kimisi İşçi Partisinin vatandaslan tahrik ettiğl iddiasındadır. Kimisi «Bstıdan ümidini kesen» Halk Partisini snçlnyor. Aslınd» bia ber ha reketin ve davranışm arasında mutlaka bir parmak aradıfımız, nedeni yada nedenleri kendl Inancımıza g5re seçtiğimis, hattâ yarattığımız için Dogndaki kıpırdanmalan bnnlara bağlamamız normaldir. Annak bağlamakla ne meseleyi balletmis oluyoruz. dolayısiyle ne de gerçek nedenleri ortadan kaldırabiliyornz. Yine mitingler devam ediyor. yine sövlentiler devam edivor. kısacasi Dofn hnznrsnzlngn artarak devam ediyor. Ooğndaki kıpırdanmalann arkasında Barzani tanftsrlannın, kBrtçülerin tahrikleri var diyorlar, mflmkfln. Bagıranı Kflrdlstan'ın knrnlması ıçın yıllarca 5nce Avrnpada örgütlenmiş ve şimdi Amerika da etkili olmaya çalışan Kürt Derneği çüphesiz sadece sınır gerisindeki Irak kürtlerinin ranhtariyeti için çalışmıyor. Onlann amacı elbette Irakın Knzeyi İle birlikte Türkiyenin Güney Doğnsnnn ele geçirmek, Kürt devletinı bn bölçede knrmaktır. Nitekim Ame rikadaki örgütün basında bîr eski D.P. milletvekili vardır, onnn imzasiyle arada sırada çönderilen bildirilerden Türk siyasi polisi herhalde haberdardır. Geçenlerde senatörlüçü dSîen Seref Hanoğln herhalde Amerikaya tnristik gezi vjpmsk için gitmemistir. Batı Berlindfki. Londradaki Kürt topiantılannda neler konnsnldngn ise bir ara gazetelere kadar geçmisti ve bundan bizira sivasî polisimizin haberdar bnlnnmaması mfimknn degildir. Ne rar kl bütün bnnlar. Dogndaki devamlı acıh bava toplantılanmn yalnıı ve yalnıı bağınsıı Kürdistanı knrm»k İçin yapıldıfı anlamına OLAYLARIN ARDINDAKİ 1 Kamyon devrildi 4 ölü 30 yaralı var ÇOBLU Yeni Çiftlik köyünden, Çorlu Panajirma gelmekte olan ve üzerinde 50 yolcu bulunan bir kamyon devrilmiş. 4 kisi ölmüf, (Arkan Sa. 7, Sü. 5 te) Viranşehir Kaymakamı olduruldu mu? 20 EylUl 1S67 tarthlı Cumiıurl yet gazetesinds Sayın Fikret Otyam'ın kaleme aldığı Viransehlı Kaymakamı öldUrüldü mU7 baş hüı yazıda adımdau bansedlldiginl, btua sorular soruldugumı Tozgatta lzinli olarak bulundujunı sırada fördüm. KflDINLflR Hâkim Ahmet Sargın Adım ve klşülglro hakkında belinnesi mubtemel lstlfaamlan ve kötü düsünceleri gidermek amacı ile v» marazı hacett» sükut b«ymn oldugu için osvap vermek NAOtR NÂDİ (Arkası Sa. 7, Sü. ( da) zorunlugunu duymus bulunuyorum. Kaymakam Doğan GUrbüztUrk lin ölümünden sonra, basında bazan açık va bt>zan da kapalı şeküde adımdan maksatlı olarak bah•edilmektedlr. (Arkaa S*. 1, bıi. J de) AriZ KATLAN BUGUN 4. SAYFAM1ZDA gelmez. Mitinglerden gflphesiz kürtçüler faydalanıyorlardır, ve kürtçülük propagandası kitle heyecanmda kendisine rahat çalısacak zemini bnlmak tadır. $n var kl kürtçülügün kıpırdanması, propazandanm etkisı Doğndaki hareUetlerin nedeni defeil sadeee sonccndnr. Daha iyisini bilmediği süreee, elde ettikleri Insanı tatmin edPbilir Kücük dünvasında adam yeraltındaki izbesini, da*dakı kovn"gunu, ayatındaki beyaz donn erisilen en son atnaç sanır. Ama bn dOnyadan yavaş va«»s dışanya bak' tıkça tatmim hissinin yerini tatminsizlik alacak, yeni Istekler ortaya çıkacakhr. Türkıye fste şimdl bn dönemde(Arkası Sa. 7, Sü. 4 de)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear