26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet BASIN AKL.AJI TASASINA 0YMAY1 TAAHHÛT KDKB gahfb!: NAZtUE NADt • G c n d T ı y i B MtlMru: ECVTT GÜRESİN Sorumlu Basao *• Yazı Tayan tileıi Müdünl: EROL DALL1 v« CUMHURİYET ItATBAACIUK G u e t e d U k T. A. 5 . Cajttlogtu Balkerl tokak No. 3941 Adana Telefon: 4550 * ANKARA: Atatürk Bulvarı et Ap. • fenlşehlı Telefon: X2 09 20 • 12 09 68 13 95 44 17 57 35 • ÎZMİR: Fevzipaşa Bulvarı. Afsaroglu tşhanı. 104105. Tel: 31230 TnT^H^HB L*X>\*U*î«aı^M GfrSTTT İTıTıTİRİ! KOçOkMai Meydanı Edirn» Banı ABO N E Senellk ( «rlık 8 aylık ve Turkly. 75.00 4000 324)0 İL AN Uarld 198 00 99.U0 49 J0 • O • ııcı catttttlttrtf* uanttmU 40 «anıı«t<a Nlsan. NUcAb Cvleam*. Oofium (UaKtU) H9 1 Ölum. Mevllt resekkuı n tcayıp orama • aS 100 Ölum. MevUt. Te«*kkttı ( V * cü) » en> IM 1 ael satita <MaJctu> t t « SAYISI 25 KUKÜS SENATO GÜÇLÜKLE TOPLAND1 ANKARA, (Cumhuriyet Bürosn) Cumhuriyet Senatosu dün saat 15'de çoğunluk olmadığı için toplanamamış oturuma 15 da kika ara verildikten sonra bazı senatörler telefonla evlerinden çağınlarak birleşim açümıştır. llk olarak ceza işlerinde karşılıklı maddî yardım Avrupa söz leşmesinin uygun bulunduğuna dair kanun tasarısıyla yabancı ülkelerde yapılan evlenmelerin kolaylaştırılması hakkındaki söz leşmenin onaylanmasını öngören kanun tasarıları kabul edilmiştlr. Bu arada, bütçe kanununa bağ lı cetvellerde değişiklik yapılması hakkındaki bazı tasanlar da kabul edüm'iştir. Kabul edilen bir tasarıya göre Millî Eğitim bütçesinde yer alan mesai ücretleri ile yurt dışma gönderilecek öğrenciler için ayrılan 500 bin lira tmam Hatip Okullarına aktanlmıştır. Daha sonra Ereîü Demir ve Çelik Fabrikalan hisselerine faiz uygulanması hakkındaki kanun tasarısının görüşülmesine geçilmistir. Ereğli Demir Çelüc özel hlsssdarlanna yUzde altı kar avana garantisinin 1968 e kadar uzatılması hakkındaki tasarı tartışma lardan sonra kabul edilmiştir. Toplantı bugün saat 15 e bırakılmıştır. Holk ihtiyacı olan gıdayı 1 tna tablfede) ritamin almakta, kötii ve eksik beslcnmektedir. Sağlı|ı iji olmayan ülkede, kalkınma olamaz. Gıda maddelerinin firetimi yetersiz, tüketimi ise gıda maddeleri ticaretini yapanlann kâr amacına tâbi durumdadır. Halkın beslenmesi, p d a maddelerine aşın kâr sağlamak istiyenlerin insafına terkedüemez. Gıda maddelerinin pahahlığı halkın beslenmesini tehdit etmektedir. Bu konuda Sağlık Bakanlığinın mutlaka müdahale etmesi, Ticaret ve Sanayi Bakanbğı ile ortak bir mücadele pro • gramı uygulaması gerekir. Bu durumun çaresi üretim ve tüketimde genis bir kooperatifleşmeye reçilmesidir. tkinci beş vıllık plân bu çok önemli konuda yetersiz kal • makta ve meseley. gereken önemi vermemelrtedir.» Halk sağhğı ile Ugili olarak ilaçların imalâtından Itibaren kontrolünü de zorunlu gören Dr. A • tabek, plânda sağlık harcamalan1968 "A. P. sola kaymıştır,, (Baştaratı I Inet sabifede) nışında gereği kadar demokratik değildir ve olamıyacaktır. Bu yönleriyle plân, demokrasiye uygunluk bakımindan birinci beş yıllık plânın gerisinde kalmıştır.» AP SOLA MI KAYIYOR? Ecevit sözlerine devamla, CHP nin ortanın solunda bir poiitikaya gerekçe olarak ileri s ü r d ü p sosyal ve ekonomik yapıdaki birçok aksaklıkların plânda belirtildiğini söylemiş ve bu durumun Türkiye bakımından önemli bir gelişme olduğunu ileri sürerek hükumeti kut lamıştır. Ecevit özetle şöyle devam ermistir: «CHP bu gibi aksaklıkları dile ge tirdikçe başta AP'nin bulunduğu bazı cevreler tarafından sınıf savaşı tahrikçiliğiyle ihtilâlci sosyalizme çığır açmakla. komüninne ortam hazırlamakla, Marksist eğilim taşımakla suçlandırıla gelmiştir. Şimdi sevinerek görüyoruz ki sorumhıiuk yerinde bu meseleleri ve sorunlan açıkça ortaya koymak mecburiyetinde kalmış. şimdi AP iktidarım da aynı aksaklıkları. aynı köklii değişiklik zaruretlcrini iti raf ve ifade etme durumunda bırak mıştır. Bunlan ifade etmek"* solculuksa AP iktidarı da bir ölçüde sola kaymış demektir. Buna işaret etmekle AP iktidarım bazı AP li arkadaşlarımızı çüç durumda bırakıyorsam, şimdiye kadar öylesine insafsızca kötüledikleri. suçladıkla n bir akıma kendileriul de kapılmış srîhi gösteriyorsam beni mâzur görsünler.» Ecevit AP'nin toplum sorunlannı teshis ve ifadede sola kaymakla be raber. bunları çözüm yolu ararken sağda ve sapa yollarda kaldığmı ifade etmis. çelişme ve tutarsızlık lara düştüâünü, Türkiyenin ise AP nin bu çelişme ve tutarsızlıklardan kurtulmasını bekleyecek zamanı ol madığını çünkü AP nin CHP nin Rösterdiği cesareti gösteremiyeceğini. bazı menfaat çevrelerinden kurtulmayı göze alamıyacağuıı belirterek şöyle konuşmuştur: «AP. bunu göze alabilirse Türk toplum hayatında ve demokrasisinde yeni bir dönem başlayacak bir genîş ufuk açılacaktır. Çünkü, Tür kiyenin iki büyük partisi, aralarındaki ucurumlan kapatarak daha engelsiz bir yol üzerinde daha engebeslz bir yol üzerinde memlekcte hizmet usrmna olumlu bir yarışa gir miş olacaklardır. Dar boğazlann açılması ve aşılması için elbirliğiyle uğraşabileceklerdir. Yok eğer AP bunu göze almazsa bazı dar görüşlü menfaat çevrelerinin. baskı grup larının etkisinden, baskısından kur taramazsa. şimdi plânda görüşülen çelişmeler AP nin kendi iç yapısmda giteide daha çok ortaya çıkacaktır. AP sömürgenle sömürülene, soyanla soyulana aynı zamanda dayanmanm fiziki imkânsızlığını gitgide daha çok duyacak ve bunun zararını kendi içinde görecektir.» Ecevit devamla, plânın çekingenllkler, çelişmeler ve tutarsızlıklarla dolu olduğunu, AP iktidarının dar gelirli büyük halk toplulukları yerine varhklı bara küçük zümreleri kayırdığını varlıklı çevrelerin çıkarları söz konusu olduğunda AP iktidarının elinin, kolunun bağ landığını belirtmiş ve toprak reformu konusuna değinmiştir. Ecevit yapılan bazı araştırmalardan örnekler vererek top rak reformunun gerekli olduğunu, Türkiye'de tarım alanı^oa işletme boyu büyüdükçe üretimin düştıiğünü. tarımda üretımi arttırmak i^in toprak reformunun şart olduğunu belirtmiş, Birleşmiş Mill'îtlerin yapt'ğı bir araştırmaya dayanarak Itaiya'da toprak r=formu sâyesinde ta rım üretiminın nasıl ar'tığını göstermivtir. Tefeler bulunduğu sürece tarım kooperatifciliğınin gelişemiyeceğmi söyleyen F.cevit özetle söyle demiştır: «AP iktidarı t >prak reformuno neden vapmsk istemez? Kendi hazırlattığı plânda toprak refor munun kesin zarureı oldağunu belirten bazı gerçrkleri ortaya koydugu halde neden toprak reformundan snz ctlirmez? Bu çe lişmenin nedeni AP'nin kendi bünyesindeki bir çetişmedir. AP hem genis köylü topluluklarından oy almıs, bcra de knylüyü ezenlerle bir olnıtıs bir oartidir. Şimdilik AP siiccüleri bu çelismeyi gözden saklayabilnıek için toprak retormumın koroün>st)>k olduğn, mülkjyet düşmanlığı ol duğu volnnda iddialarla balkı köylüvü dldatmav» çalıştpaktadırlar. Ba iddialar iptidâi va. lanlardır. Gerçekler halka anlatıldıkça ou yalao raamlan sönecek ve sönmektedirj Ecevit ikincı plânda sanayiin sürükleyici olacağı iddıası uze rinde iunnus. toprak reformu yapılamaması yüzünden tarım kesiminde verim ciüsük kalacağı için 5ana7i kesimi cılız aa kalsa sürükjeyicı sektör gibi göriineceŞini öne sürmüştüı. İ kinci Beş Yılhk Plânla kurulmak istenen endüstriyel toplum »apısınıa çürük bir yapı olacağlnı ve tehlikeîerle dolu o lacağını beürten CHP Genel Sekreteri, şehre göç konusuna değinmiş. bu tr.plıiinun sauayileşmiş olmasinın şehre göçle clçülemiyeceftini Dildirmiştir. Ecevit «övle devam etmiştir: «Kentlerde issizler çogaldıbca yatınmcılar ucuz isçi çalıştırnıak ırnk&nını bulacaklardır Böylelikle o diisük ücretli o as garî vkşama düzeyindeki isçilerin eıbs omazunda valnır halkı değil devleti de sömürecek b>r avnç söTde is adamının eliyle sa yın Dem.r^lii) hayal ettiği büyük endfHtnyel Türk toplumn Bir tasarı hazırlanarak toplu sözlesme hafclannın Ihl?) edılmesi duruaaur.da işçilerin grev hakkının kaldırılmak istendiğinl «öyleyen Ecavıt. Başbakanın iş çilere insansa yaşama seviyesi değil. «adece asgarl bir vaşama seviyesi düşündüğünu, tmna karşılık topluma bir «ey katmaksızın servetlerine servet kat mak isteyenler'n büvük toprak sahiplerinin kaygılanoıalarına lüzum olmadıŞını belirtmiş, AP nin destekledtgi tir kısıro özel teşebbüse çatar«ıV «Rizdeki 6zel teşebbüsün üst tabuKası büyük' çoğunluğuyla vrr'iııh yatırımdan kaçınao km.< ııara kazanmaya alışmış. bir timlemı fnel şebbüstür. Vaktiyle kapı kulu denen Osmaulı bürokrasisi, aev let bölgesinde gelişir. devletin ve halkın sırtmdau semirirdi, şimdi o kapı Uulu bürokrasisınin yerini A r nin de yardımiyle bir kap» kubı özel teşebbüs almaktadır.» Bu çeşıt bir özel teşebbüsün yakında ha)k gozünde «roenfur» hâle t'elecegmi belirten Ecevit, «AP iktidarının uygnlayacağı bn plânla Türkiye korkarım, ki kısa zamsnda bir Guney Amerika ülkesıne benzeyeeektir» demış susyal yapmın sürek li patlimaUrla huzursuz haie gireceğini ilen sürdükten «onra şöyle koouşrnuştur «Bu tehiikeleı ancak Anayasaya aylurı diiıen deâiştirilebilir. se ve uer yöniiyle ciemokratik düzen kurulur'ia önlenebilir. CHP'deki ortanın solu hareketi işte bu düzna değişikliğini gerçekleştirme harcketidir. serçek anavasa hareketidir. f u <ıa reketin çizçisinden bir ölçünün üstünde utaklaşan bir plân ana yasa «izgisindc» de uzaklaşmıı olacaktır, ozaklaşmaktadır.» TürKiye'de devlei kesımınin özel teşebbüs ıçın bile sürükleyici olduğuuu belirten Ecevit. bugünkü ifoderıı anlayışa göre, sosyal adaıat sağlandığı ölçüde ekonomik gelişmenin hızlanacağım öne sürnur;, «sayın Demirel, aksi düşüncededir, tıpık bir eski kapitaîisl zihoiyetile ön ce ekonomik gelişme. sonra »o* yal adalet ı;örüşünii benımsemektedir. Plân DÜkı'ımetin ısteğine uyularaU bu görüşle h»> zırlanmıştır. Uysa sosyal »dalet aynı zamanda verimi ve gelıri arttırmanın kaçınılmaz şa»1ıdır» demiştir. «AP bükuınetinin işçiyi hiçbir yerde söz sabibi görmeye tabam mülü yoktur» diyen Ecnvit. ozetle söyle devam etmiştir «AP iktinirı, tarım sektörunü sürünme durumundan kurtaramayacağı gibi, sanayi sektörünü de »ürİAİpyici dururaa getlremiyecektir. AP ıkıidannın plânlamada, devlet kesimiyie ılgih emredicilık anlayışı fazlasıyle sert, aıitcdeınoUr.ıtik, merkcziyetçidir. Özel keüirole ilgili yol göstcrıcilik anlayışı ise fazlasiyle gevşek ve etkisizdir.» AP ıktıddi' ı:n devlet işletme lerıne partı/.anhn mıkrobunu yenıden r.oktuğur.u söyleyen £• cevıt, sunları belırtmiştir «Geniş bir devlet kesiminin en büyük Kakıncası kötü niyetli bir iktidar rlinde hir siyasal baskı ve rüşvet aracı bir siyasal güç kaynağı hâline getirilebümesidir. AP iktidarı devlet sektörünü işte bu şckilde kullanraakta, istismar etmekte, üsvelik özel teşebbüsü besleyici bir kaynak hâline «etirmektedir. işte demokrasi sö/ünıı dilindeu düşürmeyen sayııı Demirel'in devlet. çilik konusuııdaKi aı.tıdemokratim tatumu... AP elinde devlet kesimi antıdemokratik bir baskı aracıdır. Bir partizanlık aracıdır. devlet ve balk «ırtından tert (engin etme aracıaır.* AP'nin ve Başbakanın gerçek bir halk tesebbüsoülüğünden ya na olmadığmı bildiren fccovıt, bu konuda örnekler vermiş, A P iktidarının plaru uygulayabilecek dısıpunden yoksun bulunduğunu öae sürmü», orman meselesine deşınerek. Istanbul'oa asma köprü yerine orman köylülerinın derdine çâre bulunabileceğini beürtmiş, «No zaman ki Türkiye yabancı yarmmına muhtaç olmaksızm yaşıyabilecek ve tal'tınabilecek hâle gelebilirse işte c zamar Türkiye dılerse Boğaziçine asma köprü de fcurabilir. televizyonu da getirebilir» demiîtir. AP Grupu adına konuşan Cevat önder, TİP'li Sadun Aren'e cevap vererek, «Merkezî plân ' için en iyi örnek Sovyet Rnsya' dır. Plânın emrediciliği ile siyasî rejim arasında sıkı bir irtibat vardır. Plânımız demokratik ve iyi bir plândır» demiştir. Ortanın soluna çatan önder, özetle şunlan söylemiştir: «Türkiye'de bir Anayasa buhranı mevcut değildir ki, ortanın ÜOIU yeni bir Anayasa hareketi olarak kabul edilsin, ortanın so lu bir kompleksin hareketidir. Böyle devam ettikçe CHP daha birkaç kere bölünecek, içinden yeni yeni partiler ortaya çıkacaktır.» TtP grupu adma konuşan Yahya Kanbolat, plânda tstatistikl hüe yapıldığını öne sürmüş, «Topraksız çiftoi sayısı az gösterilmistir.» demiştir. Güven Partisl adına söz alan grup başkanvekili Coşkun Kırca AP iktidarından olumlu yolda bir gelişme oldu ise bunu teşvik etmek gerektiğini öne slirmüş, •Halk gerçekçi bir muhalefet ister. Bunun böyle olup olmadığmı zaman gösterecektir., demiştir. Kırcanın konuşması, sık sık AP lilerce alkışlanmıştır. MP grupu ndına konuşan Hilmi İşgüzar ise tanm konularına değinmiş ve hayvancılığa daha fazla önem verilmesini istemiştir. TtP grupu adma konuşan Şaban Erik, plânın işsizliğe karşı bir tedbir getirmediğini öne sürmüştür. CHP'li Seyfi Sadi Pencap şahsı adına yaptığı konuşmada, «AP, liberalizm meddahlığı yapıyor. Plân lama Teşkilâtının başı olan Başbakan, önce kendisini plânlamalıdır.» demiştir. Pencap'uı, «AP'nin getirdiği düzen soygun düzenidir.> sözüne Devlet Bakanı Seyfi Öztürk oturduğu yerden, «Kim getirdi o düzeni?» diye müdahale ederek cevap vermiştir. Israil (Baştaralı l ınci sahitede) tekrar Paris'e uğrayarak Fransız Cumhurbaşkanı De Gaulle ile görüşeceği açıklanmıştır. Arapların Ortadoğu savaşında îsrailin tarafmı tutmakla suçladığı Başkan Johnson, bu savaşta ağır kayıplara uğrayan Ürdün'ün genç Kırah Hüseyin'i Türkiye saatiyle 19.30 da Beyaz Sarayda kabul etmiştir. j Johnson • Hüseyin görüşmesi daha ziyade, Ürdün'ün bazı istekleri üzerinde cereyan etmiştir. Bilindiği gibi Ürdün, tsrail kuvvetlerinin eski Kudüs dahil, Seria nehrinin batı yakasından derhal çekilmesini talep etmektedir. Johnson yönetimi ise, B.M. Genel Kuruluna sunulmuş bulunan bazı karar tek liflerinde ifadesini bulan böyle bir isteği kabule yanaşır gözükmemektedir. tki lider ayrıca, Ürdün'e ağır bir yük teskil etmekte olan mül lecı sorunu ile Ürdüne yapılmakta olan Amerikan yardımı üzerinde görüş teatisinde bulun muşlardır. Bu görüşme Başkan Johnson'un, Ortadoğu savaşının sona ermesinden sonra bir Arab lideriyle yaptığı ilk resml temas olmuştur. Ürdün, savaşın üçüncü günün de Amerika ile diplomatik ilişkilerini kesen bazı Arab ülkelerine katılmamıştır. İLK DEFA Hüseyin • Johnson görüşmesinde, B.M. Genel Kuruluna, üçte iki çoğunluk toplayabilecek uzlaştırıcı bir karar tasarısı sunulması meselesi de ele ahnmıştır. Hüseyin, Washintrton'a gitmeden önce Suriye Dev!ct Başkanı Dr. Kurettin Attası ile görüşmüştür. Ortadoğu buhranına rağmen ilişkileri gergin olmakta devam eden Ürdün ve Suriyenin Devlet Başkanları böylece ilk defa yüzyüze gelmislerdir. Attasi, daha sonra Şam'a müteveccihen New York* tan aynlmıştır. Ortadoğu buhranını müzakereye dün de devam eden Birleşmiş MilVetlerde. tsrail bırlıklerinin işgal altındaki Arab top raklanndan «Derhal ve kayıUıı şartsız çekilmesini» öngören bir karar tasarısının bu hafta içinde Genel Kurul Başkanhğına sunulması beklenmektedir. Hiçbir bloka dahil olmayan bazı ülkelerce hazırlanan bu «uzlaştırıcı tasan», tsrailin takbihini öngören Sovyet teklifi ile Israil ve Arablar arasında derhal barış müzakerelerine baş lanması çağınsında bulunan Amerikan teklifinin aksine, basit geri çekilme çağnsı ihtiva e t mektedir. «MANT1Kİ OLAUM» B.M. çevrelerinde «Biraı m»ntıkl olalım» adı verilen bu tasarıyı hazırlayan ülkelerin başında Hindistan ile Yugoslavya gel mektedir. Bloksuz ülkeler, Amerika ve Sovyet tekliflerinin Genel Kurulda üçte iki çoğunluğu aağlama imkânından yoksun bulunduğuna kanaat getirerek, tarafları, sert tutumlann dan vazgeçirebilecek bu metni kaleme almışlardır. Buna rağmen, Lâtin Amerika ülkelerinin, Amerikan karar ta sarısının ruhuna uygun ayrı bir teklifle ortaya çıkmaya hazırladıkları öğrenilmiştir. Litin Amerika ülkelerine göre, Arablar ile Israil, üçüncü bir tarafın aracıh|ı ile derhal müzakere masası başına oturmahdırlar. RUSK GROMİKO Amerika Dışişleri Bakanı Rusk ile Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Gromiko, dün geceki üç saatlik görüsmelerinde, özellikle nükleer silâhların yayılmasını önleyici tedbirler üzerinde görüş teatisinde bulunmuşlardır. Bu sorunun bütün görüşmeye hâkim olduğu, fakat kesin bir anlaşmaya varılamadığı belirtilmektedir. Rusk, toplantıda Vietnam sorununun ele alınıp alınmadığını belirtmemiştir. ANLAŞMA Î O K Tass Ajansı, Havana mahreçli bir haberinde, Kosigin, Kastro'nun bir anlaşmaya varamadıklannı üstü kapalı bir şekilde belırtmiştir. Haberde iki komünıst yönetici nin «Salı günü Sovyetler Birliği ve Küba Cnmhuriyetini ilgilendiren bir takım meseleler üzerinde açık sözlüliikle görüş teatilerinde bulunduklan» ifade edilmiştir. Bu gibi Tass bildirilerinde, «açık sözlülük» deyiminin kullanışı genellikle anlaşmazhk an lamına gelmektedir. Tass görüşmelerin havası için «dostça» demis fakat bir anlaşmaya vanldığını betirtecek «RÖrüş birliği» veya buna benzer bir deyım kullanmamıştır. Sovyetler Birliği ile Kübanın, Kremlinin Lâtin Amerika politikası, Vietnam ve «Banş içinde birlikte var olma» gibi bszı önemli feonularda farkh görüşlere sahip olduklan bilinmektedir. Küba hükumetinin bu ziyareti bir dereceye kadar soğuk karşıladıgını ileri süren dip lomatik cevreler, radyo ve bagının ses5İzliği ile hava alanında resmi bir karşılama töreni yapılmayışını manidar bulmaktadır. tnamlır çevrelere göre, Kosigin, Kübaya kendi isteği ile gel miştir ve resml bir dâvet söz konusu değildir. Özel Okullar (Baştaratı I ıneı iahîtedel ran. 89 Hıyım Salt*. 112 C Hulusi Köprütü, 87 Aslan Mornayim, 254 Serhat tkizoplu. 3 Armenak Karpınyan, 173 Rişal tmrak. 62 Hiya Rober özdamar. 160 Yaşar Ahmeı Akkurt, 267 Mordohay Ovadya, 231 A. Eekir Günay, 16 Feliks Ariti. 128 Roy Telliyan, 185 M. Servel Omen, 193 Leon Refael Arditi. 37 Z. Erol EmıroŞlu. 97 Moi* Niye go, 133 Serafettin Yılarcıcfilu, 181 Moşe Arditi, 1 Georgı Kerçef. 238 E. Erol Şellün. 156 Salamun Selim Bahar, 174 Nazarit Şirinğlu. 197 Vasil Çelu, 69 Mirhan Azaryan. 255 Serdar 1kizoğlu, 124 Vahak Parsehvan. 235 M. Mehmet Cem Mizanoğlu, 31 T. Ertnan Kunter. 7 1. Haldun Mergen. 113 A. ö m e r Pekman, 176 Ş. Gülaptioğlu, )96 V. Nesim Abuaf 42 Eyyüp R. Vuruşkan. 25» Haruty.in Beşirjsn, 261 Leon Aslan Boton. îl R. îlhan Oilber. ris Pekergin. 213 Zafer Diıiker, 182 Diler Yetiş 601 Neslihan Cızer, 147 Hatice tkiz, 169 Nihal Alpkurt, 419 Bilge Krdal, VJ8 Mürüvvet Sarp, 53o Nesrin 01çer. 526 Sıbel Akyar. £31 Nilgün Taşpınar. 43H Sara Mozanes 162 Neşe Çardak. 480 Aytaç Bin gül, 662 Meryem Sovim Ataşoğ lu, 660 Seni'na Altmyay 84 Betül Gürsel, 563 Hüveyda Pîşkin, 117 Afitap Tn«un, 295 tnci Türk men, 87 Neylan Pektaş, 153 Bsen Atamsn, 500 Ya<;emin Balcl, 400 Zerrin Evv.imen. S20 Sevll Anaç. S0 Emel Türeyen 111 Dilek Patpat, 648 Yasemin Gönenç 177 Sema tktaç. 329 Semivamis Çavuşoğlu, 43! Bürge trtel, « 7 Deniz Mgül. 283 Oya Kandemir, 142 Avşe Nilgün Tokat, 3R1 Gülay Yeşilkaya, 1R4 Asude Incıoğlu, 2'J6 Umay Esendal, 182 Fisun Sez«r. 439 Cina Filazof. 349 Hülya Sağlam. 635 Senem Öner. 348 Feride Giindüzlü. 60 Gülin Arpacı, 442 Berrın Keçeli, 529 Ulva Runyun 133 Afet Anapa, 191 Nerkis Tekinsf.y, 9 Nilgün Toprad, 29a Aylâ Kizıltan, 33 «iülhan Kaya. 356 Ttri Vardavit. 394 Nesrin Dağıtan. 561 Günız Turan. 438 Rizan Aker. 594 Necibe Cevahir, 264 Gül ten Atkovar, 496 Nafiye lizun, 302 Gülden Toydemir, 340 Canan Adakale, 41 Neriman Sağlam, 272 Sehnaz Tekha?, »55 Se ma Soytok, 43 Neşe Kutmangil, 475 Vivyan Aman. 190 tncilay Güogiipoölu. 17 Oya Namlıerler. P71 Ayşesü) Sayıner. »4 Nilgün HetvacıoSlu 362 Sevtap Erdenli, 23 Semra Eseler, 535 Mine Balnt. 301 Fatma Serpil Temtek, 19 Fevhan Bayn 273 S e l ç u k a Ç a l ı ş l i e Hülya Serden 545 Ferda Mmaroglu. 376 Ncrkiz Kurt, 238 Ayda Akbelen. 12 Hül ya Dede, 56« Kadrive Dönmez. 581 Serpil Aylâ Baftrıaçık. 434 Gönül KIİK. 135 Sibel Demirağ, 446 Serap Sert. 275 Melika Ayşe Sezen, 278 Esmahan AkyıL, 28 Füsun Topel. 180 Gülten Ergin. 383 fnci Alper. 541 Semra Başmak. ^SS Layıka Tcskoparan 248 Canan S^ntürk. 24 EMn Onay. 35 Kerah Fiqen Aşçi, 214 Nuray Akın. 102 Banu Aküren, 572 Ülkü Bölek 6^ Tülây Sönmezocak, t>36 Reyhan Başaran, 337 Jâle Ulumnar. 39S Vivi Alter. 334 Hülva AsUntürk. 384 Semra OzKa'ıas. 540 SıMe Babür, 567 Aynur Aygün. 15 Semra S p rı gül, 452 Mine Tekbaş, 13 Nursel Çakmak, 3"i3 Gayt Belkar. 185 Meltem Doralar, 22 Seval Yükiekkaya. 198 Gülay Üyepazsrcı. 377 Gülden Deniz Gürin, S27 Betül KirHioglu. 470 Belgin Er 456 Gülay Gökderiz, 72 Gülören Saymen. 392 Ayperi ücalan, 62 Binnur Hatıyh, 39ı Nilçiin Ozun, S59 A.'şe Nilfîün Mut, 410 Oya Kaynak. filO Hatice öndürme, 390 Gül Bam'ı Korun, 237 Gülçin Güzekin. 179 Peruzan Kı rımsoy, 160 Dilek Giray, 309 Şuat Abdullah. 651 Z. Selma Ot3Sşı 48 Hâle lnWmen. 486 Ayşe *Sokullu, 174 Sibel Pekşenlik 412 Lütfiye Pekün, 85 Ferhunde Sömeçlioğlu, 172 Nükte ülusoy, 131 Kadriye Kavalık. nın çok düşük olduğunu rakamlar vererek açıkladıktan sonra, «sağ • lık hizmetleri daima geride bıra • kılmaktadır. Bunun çok yanlış bir tutum olduğunu ve kalkınrna felsefesine aykırı bulunduğunu tekrar belirtmek isterim. Sağlık nizmetlerinin dengeli ve faydalı o labilmesi için Milli Sağlık Hizmeti Politikasının tesbiti gerek • mektedir. Milli sağlık hizmeti sistemi şahıslara değil, prensiplere bağb olmalı, hekim ve halk, bu sistemdeki yerini ve güvenliçini bilmeli ve bulmalıdır» demiştir. Hekimlerin gelir vergisinden muaf tutulmasını da isteyen Merkez Konsey Başkanı daha sonra «yurt dışında çalışan 4 bine yakın hekimin yurda dönmesi ancak, bütün kuruluşlarda çalışan hekim, diş hekimi, eczacı ve yardımcı sağlık personelini kapsayacak Personel Kanunu ve bugünkü a • daletsiz, dengesiz ücret sisteminin düzeltilmesi ile mümkün olacaktır» şeklinde konuşmuştur. îkinci beş vıllık plân devresinde yapılacak sağhk yatırımlan: 1968 1972 arası (milyon) 1969 1970 1911 1972 Toplam 66 64.7 236,4 50.8 66 64.7 205,2 51,3 64, 64,7 154,6 51,3 336,6 66 64,7 133,8 50,9 335,4 330 323,5 1083.4 263,1 2000,0 SAİNT JOSEPH (Hazırhk Suufı) 18 Yıldırım Üçtuğ. 112 Kaya Kılıç, 690 Tedi Detoledo, 69 Tunca Ev ren, 41 Zihni Ülgen, 68 Vedat Sansoy, 21 Korhan Sevenler, 621 Metin Kori, 88 Derun Ünlüer, 2 Emre Gönen, 606 Turgan Somer, 1 Hasan Aygen. 102 Yaman Aksu. 119 Engin Çolpan, 168 Mehmet T. Çobanoğlu, 181 Sacit Oktay, 622 Oğuz Atabek, 632 Mehmet Osman Oymak, 703 Ahmet R. Kurtluer, 788 Alper Alemli, 508 Ömer Sile, 669 Kemal Katırcıoğlu, 3 Bülent Aytuğrul, 38 Mehmet Moralı. 67 Serdar Çintan, Î6 Roje Kaçmaz, 572 îsrail İyiadato, 61 Mehmet Ko raltan, 66 Ali Nesin, 78 Seha Çagatay, 641 Argun Bulutoğlu, 648 Namdar Uluşahin, 657 Zeki Yumur tacı, 724 Cengiz Çelikoğlu. 11 Nedinı Kender, 103 Sinan Eceı. 603 lsmail H. Emlegen, 48 Gültekin Güldür, 157 Mehmet Üçışık, 529 Uğur Çakıroğlu, 54 Ahmet Süzer, 84 Selim Yenel, 511 Murat Yalman, 533 Adil Bahadır. 546 Ayhan Gür sel, 120 Berç Merdinoğlu, 169 Hüs nü Alkan, 536 Sami Kohen. 538 Niso Kohen. 4 Kemal S. Karakaya, 44 Uğur Ersoy, 70 Osman Başaran. 213 Onur Ali Kurtoğlu, 522 Ali F. Yemeniciler, 624 Harun Zenbilci, 769 Ali Erten. 127 Burhan Karahan, 553 Tahsin Çiftkurt, 620 Raffi N. Kırcıkoğlu, 639 Dilâver Erbilgin, 743 Ismail Ö. Barkan. 26 Cem Yücer, 220 Sadık Esener, 2Ö2 Cihan Asal, 501 Engin Tunçay, 599 Reha Yalçın, 80 Oktay Engin talay. 115 Haldun Inan, 167 Nuri Araz, 192 Bülent A. Kardeş, 231 Umur Tokay, 582 Asım B. Şener, 610 Doğan Güneş, 24 Selçuk Karadeniz, 31 Mete Mantaş, 59 Turgay Ergezer, 166 Mert Aksoy, 128 Hasan Feridun Bora, 253 Vakur Gök denizler. 13 Mehmet H. Artman, 129 Engin Sezen, 7Ç7 Nüvit Koray, 565 Vedat Türen. Sağîık OcakJarı Sağlık Evleri Yataklı tedavi kurumlan Halk sağhğı programiarı TOPUM 66 64,7 333.4 58.3 522,9 417,9 387,2 Geçim derdine ne zaman çare bulunacağı Başbakandan soruldu ANKARA. (CumhuriyetBürosu) CHP'li Milletvekili Hasan Tahsin Uzun, Başbakana yönelttiği bir soru önergesinde «Kendisini sandıktan çıkaran bu vatandaşlann geçim derdine Bashakan ne zaman çare bulacaktır» diye sormuştur. Uzun, önergesinde şekere zam ya pıldığı halde pancara zam yapılmadığını, tahıla zam yapılmadığını cimentonun ise fabrikalar önünde karaborsada satıldığını öne sürmüştür. Sunay De Gaulle (Baştarafı 1 Incı Sahlfede) te ve aralarında benzerlikler bul maktadır. «Paris Press» gazetesi ise, TürkFransız Devlet Başkanlarının görüşmesini ve Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'ın Fransız halkı tarafından karsılanışını: «Samimiyetten daha ileri bir uzanış» olarak nitelemektedir. «La Crohc» gazetesi de yayınladığı Türkiye haritasının altında «medeniyetin beşiği Türkiye» başlığı altında Türkiye'nin ekonomik gelişmesine ve bunda sağ lanan başarıya değinmektedir. «Le Monde» gazetesi ise. Türk dış politikasını. Fransız dış politikası ile mukayese etmekte, iki politika arasında benzerlikler bulunduğuna işaret ettikten sonra, bu politikaların istikrarlı dünya barışı için olumlu olduğunu kaydetmektedir. BELEDİTE SARAYINDA Dün Paris Belediye sarayında kendilerine öğle yemeği verilen Sunay ile eşi Atifet Sunay'ı Paris Belediye Sarayında yeni Belediye Başkanı Michel Caldaques bizzat karşılamıştır. Cumhurbaşkam Sunay ve eşi, Dışişleri Bakanımız Çağlayangil ve eşi, Fransa Içişleri Bakanı Christian Fouchet, Belediye Sarayının önünde arabalarından indiklerinde saat 12'yi 15 geçiyordul Atll Muhafız Alayı Şeref Kıtası olarak Türk konukları selâmlarken Belediye Sarayının önündeki alanda demir parmaklıkların önünde pek çok insan toplanmıştı. Burada yaptığı konuşmada Belediye Başkanı Michel Caldaques, Türkiye ile Fransa arasındaki geleneksel dostluğa değindikten sonra Paris Belediye Sarayının temelinin, bu dostluğun temeliyle aynı yıllarda atıldığını belirtmiş, Fransa Ktralı birinci François'nin Kanunî Sultan Süleyman ile dostluk kurduğu yıllarda bu sarayın yapılmasını emrettiğini anlatmıştır. Cumhurbaşkanı Sunay da, yap tığı cevabi konuşmada, Paris'in büyüleyici güzelliğinden bahsetmiş ve iki ülke arasındaki dostluğun iyi sonuçlan üzerinde dur nıuştur. Kabul töreninden sonra, Cevdet Sunay, başka bir salona geçmiş ve burada Michel Caldaques, birçok büyükelçinin ve Fransız şahsiyetinin önünde Paris kentinin armağanmı Cumhurbaşkanırnıza sunmustur. Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ve eşi şerefine dün akşam Türkiye saati ile 21.30 da Dışişleri Bakanlığı ikametgâhında. Fransa Dışişleri Bakanı ve eşi tarafından bir yemek verilmistir. Petrol Şirketlerinin fiat indirimi az bulundvğundan kabul edı/medf ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türkiyeye ham petrol ithal eden Mobil, B.P. ve Calteks Şirketlerinin petrol fiatlarında yeni indirim yapmalan için Eneıji ve Tabil Kay naklar Bakanlığında iki günden be ri devam eden müzakerelerden bir sonuç ahnamamıştır. Bilindiği gibi 1966 yılında petrol İthal fiyatlannda yüzde İ520 oranında indirim sağlanmıştı. Enerji Bakanhğ\ yetkilileri, Türkiyenin ithâl ettiği ham petrol fiatlarınm dünya fiatlarından yüksek olduğunu ileri sürerek Türkiyeye petrol getiren 3 yabancı petrol şirketinden yeni indirimler talep etmiştir. BP Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlı ğınca «nazara alınmayacak» derecede az bir indirim teklif etmiş bu yüzden bu teklif ilgililerce yetersiz bulunmuştur. Sızan haberlerden öğrenildiğine göre Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı yabancı petrol şirketlerinden yüzde 5 ten sz olmamak üzere yeni bir indirim teklifinde bulunmuştur. Ancak önceki gün ve dün yapılan toplantılar sonucunda BP, Mobil ile Calteks Şirketleri, bu teklifi olumlu karşılamamışlar ve teklifi tekrar in r"lemek için 17 temmuza kadar me hil istemişlerdir. Petrol indiriml konusundaki müzakerelere 17 temmuz tarihinde devam olunacaktır. (Bastarah ' tncl sahifede) Tarışmaya katılan 10 kitabı titiz bir dikkatle iııceleyen Kü ! çük Jüri bunlardan üçünü size •nnmaya lâyık gördü. Türk dilinin tarihî akışı İçinde Atatürk ve dil devrimi] adlı eserile ve oylannızın, çogunlugu ile 1967 Ynnus Nadl armağanını Prof. Zeynep Korkmaz'a verdiginizi bugün öğrenmiş bulunuyoruz. Sayın Jüri Üyeleri, Türk dili alanında her birinizin yurt ölçüsünde taşıdığı gücU bilenler için kullandıgınız oyların teker teker büyük degerini inkâra yer yoktur. Bu eerçefin ısıtı altında Sayın Prof. Zeynep Korkmaz'ı yürekten kut larken daha az oy almış bulunan öteki yarışmacıları da Türk dilinin arınması ve zenginleşmesi yolunda harcadıklan olumlu çabadan ötürü ayrıca kutlamayı huzurunuzda vazgeçilmea bir görev layarım. Seçme Kurulunun Sayın Üyeleri, Dilimizin bağımsızlığı ulusal ve kültürel bağımsızlıgımızın temel dayanaklarından biridir. Oillerine sahip olamayan toplumlar ulusal kültürlerine de tam anlamı ile sahip olamazlar. Ulusal kültürlerini yitiren toplumlar ise zamanla her şeylerini yitirmek tehlikesi ile karsılagabilirler. Osmanlı saltanatının son devri bu açık gerçeği doğrulayan bir yıkılışın hikâyesinden başka bir şey degildir. Bölünmez bir bütün meydana getiren Atatürk devrimleri arasında dil devriminin önemi bu bakımdan ayrıca büyüktür. Dâva ulruna yılmadan çalışan Atatürkçü san'at, edebiyat ve bilim adamlarımıza sürekli başarılar dilerken aynı dâvanın başanlı savaşçısı olan sizlcri bir daba saygı ile selâmlar, Jüri t y e l i g i n i kabul ederek katlandı&ınız zahmetten ötürü sonsuz şükranlarımı sunarım.» Daha sonra Büyük Seçiler Kurulu adma Türk Dil Kurumu Başkanı A°âh Sırn Levend söz almıştır. Agâh Sırn, çalışmalar hakkmda kısa bir açıklama yaparak; «Tnnus Nadi Armatanı» nın olumlu yönünü belirtmiş ve «devamını eandan dilerim» demiştir. Büyük Seçiciler Kurulunun üyeleri şunlardır: Agâh S ı m Levend, Prof. Dr. Ahmet Caferoilu, Prof. Dr. Ismet Sungurbey, Prof. Dr. Nermi üygur, Prof. Dr. Vecihe Hatipoglu, Fazıl Hüsntt Daglarca, Orban Hançerlioğlu, Dr. Ibrahim Kutluk. ö m e r Asım Aksoy. Toplantıdan sonra Seçiciler Kurulu Üyelerine bir yemek verilmistir. (Baştarah 1 tnct Sah""rfe) Türk Dilleri Uzmanı Prof. Dr. A. von Gsbain ve Gene) Fonetik uzmanı Prof. DrO. Von Essen'in yanında çalışmıştır. Zeynep Korkmaz. 1957 • 63 yıllarında hazırladıgı «Nevşehir ve Yöresl Ağızları adlı araştırması ile 1964'de profesörlüge vükseltilmiştir. Prof Korkmaz'ın şimdiye kadar cülkü» ve «Yücel» dergilerine yazdıftı küçük denemelerden başka. 25 makalesi ve 5 kitabı çıkmıştır. Çeşitli edebî ve sosyal kuruluşlarda üye veya başkan olan Prof. Zeynep Korkmaz, evlidir ve 17 ile 9 yaşında iki çocuŞu vardır. 1 Prof. Korkma? Almanca ve îngilizce'yi iyi bilmektedir. Yunus Nadi İNGİLİZ ORTA OKULÜ 331 Aysil Alkoçlar, 35 Bianka Berker, 65 Gülru Neciboğlu, 402 Dilek Ardaç, 434 Talin Berberyan, 198 Lâle Oya Yesilkent, 164 Ayşe Hakman, 207 Zeynep Kunter, 432 Müceilâ Sandalcı, 298 Stella Eliya zar, 118 Zeynep Aygen, 337 Yeşim Yaşar Çemar, 419 Malka Musaoğlu, 443 Emine Tarhan, 277 Nur dan Aykaç, 34 Nusin Artun, 88 Viki Levi, 398 Belkıs îşmen, 417 Gül den Soyak, 78 Mehtap Uslu. 424 Deniz Ege, 382 Sibel Çatırh, 369 Ender Buruloğlu, 89 Melda Kafalı, 39 Oya Akhisan 32 Tamiar Manuel yan Atınç, 227 Güldal Köseoğlu, 53 5tel Hasson 232 Ayşe Barlas, 307 Tamara Kasayi. Kambiyo (Bastırth I ıncı sablfede) ceklerdlr. Bu maddede isteollen ceza, 1000 liradan 200 bin lira arasında para. 7 aydan başlamak üzere 5 yılı bulan hapis cezasıdır. Gümrtiklerde perml sahiplerinin vekillerl tarafından getirilen va çekilmek içjn işlem bekliyen 3 bin otomobü bulunmaktadır. Yeni kararname gereğin • ce, bunlara ait bütün işlemler Kambiyo Müdürlüklerince tncelenecek ve ondan sonra gümrükten çekilebilecektir. Perml alışverişinin yasaklanması Uzerine Mal! Polis de ise al koymustur. Mal1 Polis, yurt dışına para çıkmasıru önleroek için gerekli tedbirleri almaya başlamıştır. Bu arada yurt dışında bulunan detektiflere ge rekli emlr verilmiştir. Tarlan dün de (Baştarafı 1 ıncı sahifede) «Acınacak bir cevap. Çünkü bütün memleket onu da beni de tanır. Ben vazitemi yaptım. Baudelaire'nin meşbur sözünü tekrar edecegim, «Cehennemin kaldırımları hüsnüniyet taşlarındandır» Ben şimdi nasıl bir gafletle 30 sene bu şahsı yükseltmeye çalıştığımı, onun için eski, yeni talebe ve dostlarımın serzenişlerine göfüs gerdiğimi, yıllarca bir sinir harbi içinde yaşadığımı düşünüyorum. Ben bu fırsattan istifade ederek sonsuz gafletimi, bütün beni itham edenlere karşı itiraf ediyorum. Aneak büsnüniyetimden şüphe edenler haksızlık ederler. Eğer sinirlerim zayıf ise bu sırf onun yüzündendir. Bunu vicdan sahiİıi ise derhal tasdik edecek, hiç olmazsa yüzüme vurmayacaktı. Beni bu hastalıkla ithamı onun ahlâkını ve vicdanının derecesini gösterir. Ben 50 seneye yaklaşan hocahk hayatımın geçici bir yorgunlufundan muztaribim. Onun gibi rub hastası de|ilim. Bütün bu yaptıkları muvacehesinde Üniversite Neropsikiyatri kliniğinde müşahade altına alınmasını taleb ediyorum. Vazifesini yapmış bir insanın huzuru içindeyim. Âncak eski bocası sıfatıyla bu hadise karşısında son defa akıl, vicdan ve şeref yolunu göstermek isterim. Akıl yoln susmak, vicdan yolu ıstıraba katlanmak, şeref yolu ise en aşa|ı istifa edip çekilmektir.» Atatürk Deneme Kız Lisesi (Orta I) 1967 . 1968 öfretim yıhnda AT A T t R K DENEME KIZ l.tSBSt Orta I. sınıflartna alınacak öğrencilerin sıralama «ınavı so nuçlan: BEYRL'T Irak Hükumeti yaptığı bir açıklamayla önümüzdeki günlerde Irak Petrollerinin pompalamasını arttıracaktır. Hü kumete yakın çevrelere göre böy lece Hükumet tarafından hazırlanan kara listeye girmeyen ülkelere petrol nakli eski hızıyla sağlanacaktır. Öte yandan Fransa ve Türkiye'ye petrol ihracına izin veren hükumet kararından sonra ATA tankeri 50 bin ton petrol doldurmak üzere Lübnan'ın kuzeyindeki Tripoli limanına yanaşarak yükünü doldurmaya başlamıştır. Âncak tanker kaptanı yükünü Fransa ve Türkiye haricinde bir ülkeye götürmeyeceğine daır bir belge imzalamıştır. Ata tankeri Türkiye için petrol yüklüyor , | I . 1 [ Yaros adasından 250 kisi daha serbest bırakıldı ATtNA a.a. Yunanistan Kamu Düzeni Bakanlığı 21 Nisan askeri hükumet darbesi sırasın da tutuklananlardan 250 kişinin daha serbest bırakıldıklarını ve cuma günü Atina'ya geleceklerini açıklanmıştır. Böylece darbe sırasında tutuk lanıp sonradan serbest bırakılanlarm sayısı 6 buıe yükselmiştir. Serbest bırakılanlar dışında, hâlen, Yaros adasında 2.650 siyasi tutuklu bulunmaktadır. İngiliz filminin çekilişi sırasında yaralananlar olmuş ANKARA Sincanköy'de çey rilmekte olan «Hafif Süvâri Hücumu» adlı filmde savaş sahnelerinin çekimi sırasında rol alan Muhafız Alayı Süvari Birliğine mensup bazı erİTİmizin öldüğü bazılarının da yaralandığı iddia edilmiştir. llgililer, 5 kişinin öldüğüne dair söylentüeri yalanlamış. sadece yaralanan İslâhiyeli R hmet Albayrak adında bıerimizin hastaneye kaldırıldığmı açıklamışlardır. (Baştarah I üıci Sayfada) Yılhk Plânm uygulanması hakkındaki tasarı hakkmda özetle şunları söylemiştir: «tkinci Beş Y'ıllık Plânın hazırlanması sırasında ö z e l tbtisas Komisvonu çalışmalarına özel teşebbüs ilgilileri de katılmıslardır. Devletin, bütçeden özel sektöre çatır çatır yardım etmesi lâzımdır. Zira özel sektör sermaye kıtlığı içindedir. Devlet özel sektöre faizsiz kredi ve be delsiz arsa vermelidir. Bu konuda, Bakanlar özel sektör top lantısında, görüsmeler olmnştur. Tatırımların gerçekleştirilmesi için hükümetin bu teklifimizi kabul edecetini nmuvoruz. tsler özel tesebbüsle daha iyi yürüdütüne göre. bükümet özel teşebbüse yardım etmelidir.» Necmettin Erbakan daha sonra Başbakan Süleyman Demirel' in Türkiye de 26 milyon özel sektör bulunduğu yolundaki be yanlarım olumlu karşıladıklan nı belirtmiş ancak Türkiyede 32.5 milyon özel teşebbüs bulun duğunu söylemiştir. Odalar Birlîği Profesör Zeynep MONDAY MONDAY CALIFORNIA DREAMENJ ve di'ltr sevıUn tO şarkı V EFA T Baromuzun 685 sicil sında kayıth bulunan kat sayıAvu MENAHEM ALGUADİS ALTAŞ'ın 23.6.1967 günü Paris'te vefat etmlş olduğu teessürle haber ahnmıştır. Kederli ailesine ve meslekdaşlanmıza başsağlığı dileriz Istanbul Barosu Başkanlığı (Cumhuriyet : 7637) The Mamas The Papas'm en son Long Play'inde. Bu plağı ısrarla arayınız^ Heris 443/7635 ı 189 Yaşar Yeşim Terner, 75 Mü cellâ Sandalcı, 263 Zehra Pey. nircioğlu, 97 Seza Başak. 680 Belkıs lşmen. 40 Sezer Kara, 497 Sabiha Göksel özdoğan, 505 Zeynep Aygen, 161 Nuşin Ar tun. 118 Gülden Çahin, 330 SüOtomobil ithali ile llgill kararnareyya Gedı'snğlu, 79 Müide Ermenin üç defa değişikliğe uğ • şen, 109 Parla Şenol. 484 Ender raması ve îunun daha önceden Buruloğlu, 267 Mısra Göııeç, 551 duyulması vurda otomobil ltOya Akısan, 451 F. Gülseren Gü halinl tıulancUrmıştır. Şehri ray, 417 Nihal Geyran 318 Fü . mize gelen haberlere göre. bir gen Candın. 524 Lâle Mördür. J ay içinde Alman bankaların 418 Müge OOçek. 363 Sibel Sevda bozdurulan Türk parasırun gen, 150 Bnnu Gürsale» 317 Fat miktan 7 milyonu bulmuştur. ma Zeynop Rerker. 331 Dilek Aytok, 344 Yasemin Kayserilioğlu, 230 Ufuk Susuy. 495 Emine Güraksın, 674 Günes Ersin, 335 Gülnur Seyhanoglu, 186 Deniz Çelep, 300 Tanay Okyay. 675 Vesile özırk. 20S Selda Terim. 88 Nazan Songülen. 341 Meylâ Anman, 121 Se^im Denaiz, 37 Viktorya Madenergin, 219 Nursen Tıngır, 332 Işık Tabar, 363 Gönül özkeskin. 98 Ncyyirp Henda, 527 Defne tlkin, 626 Sahika Ksyıyan, 325 Emine Sönmez, 492 ANKARA, (a.a.) Yabancı Fügen Tür. 360 Deniz Tütengil. ülkelerde çalışan ışçilerimızin 64 Sevda Pcyrnz. 59 Mehtap ü« «Türk parası kıymetıni koruma lu, 156 Nevın Köken 550 Nur hakkındaki mer'ı karar ve buGürer, 556 Ayşe Karaata. 585 na ilişkin tebliğler» hükümleri Ayhan Kum, 61 Füsun Şerbetçi çerçevesınde bedelsız olarak oğlu, 463 Hatice Zeynep Tüte. yurda getirecekleri traktörler 199 Neşe Cönıertoglu, 100 rJevin ile tanm araç ve makinelerinin Girgin, 243 Müjgan Karasu. 4 ithalâtında uygulanacak esaslar Zerrin Tiitr. 112 Nur Ası. 46 dün Tarım Bakanhğınca açıklan Nesime Akdcnız. 314 Yasemın mıştır. Conker, 359 Filte El. 127 E c e tdil 227 Didar Selor.in Akar, 51 NilTanm Bakanhğının bu konugün Berk, 399 Engin "Vkaraca, da yayınladığı bıldıriye şöre, 205 Jâle îlknur Aksal. 543 Bahar uygulanacak esaslar özetle şöy» Atakan, 517 Neşe Altan. 28« Çig ledir : dem Kefell, 433 Füsun Okçu, # lthalâtın yapılacağı tarihe gö 645 Belkıs Yoldaş. 80 Zeynep Ko re, beş yıldan daha eski monur, 58 Hümeyra Çakmakkan. deldeki traktör ve makıntler583 Zuhal Dönmezer 637 Neveithal edilemıyecektir. ser Yılmaz, 479 Ceylân Orhun. 215 Hülya ö z e l «21 Rahime KıA tthal müsaadesi alınmış mazıltan, 539 Hatip Karakaya 146 lın fiilen ithal, ilgilinin yurSevda Bulat. 18! Nurdan Südoı da gırış tanhinden ıtibaren 625 Nursen Özdcmir, 387 Müzeyaltı ay içinde yapılacaktır. yen Sovdan, 488 Havrinüya Ben Hoğlu, 603 lnan Ya'tıman. 501 Yurda getirilecek traktör ve Huris»r Nurdan. 67R Zİ!«an Tamakinelerin modelinin, bu sü rım, 421 Tülin Çağatay 374 Tom re içinde beş yıldan daha eski bir duruma gelmemesi sarttır. Işçılerimizın getirecekleri tanm ara çtan ile ilgili esaslar açıklandı ALTIN CnmhariTtt Uesat NaDolyon • ıoı.te . 191.2J tesebbüstür. Hapı kuia öıel te M araı kulc* A7.İI 171.08 172.00 114.00 115.00 HHM . 11M* 14.95 15.00 Getirilecek traktör ve makineler, daha önceden yurda gelmiş ve kotalarda halen ithalıne müsaade verilen markalardan olacaktır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear