26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
NOBEL YAYINLAKI SUNAB Filmi gösterilmeğe başlanan büyük roman BARABBAS 1951 Nobel Edebiyat Ödülünü alan İsveçli yazar Par Lagerkvist'in ünlü eseri Çevirenler: Yaşar Anday Melih Cevdet Anday Fiatı 10 Iira Genel Dağıtun: BATEŞ Feza: 914/2222 43. yıl sayi 15300 umhuriyet KURUCUSU: fTTNUS NADt Telgrai ve mektup adresfc Cumhuriyet İstanbuJ Posta Kutusu: tstanbul No. 246 Telefonlar: 22 42 90 22 42 96 2 2 42 97 22 42 9 8 2 2 42 99 Pnmnrtnei UÜIHUIlC5l A llfirt I0A7 • # mUI. 'TOf Büy seli'in ev]i bütün yönleripe ğerli eseri kısa lık Yayınevi bu ki gene 5 Iira fiyatla Bertrand^ Rusaçısındaq ^^ bu çok dejr. Var İlândlık: /2208 TürkiyeHabeşistan Ticaret Anlaşması imzalandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ile Habeşistan İmparatoru Haile Selâsiye, dün, Çankaya Köşkünde 2 saat 45 dakika süren bir görüşme yaparak, çeşitli dünya meseleleri ve ikili ilişkiler konusundaki görüşlerini birbirlerine bildirmişlerdir. Belediye Meclisi'nin dünkü toplantısı tartışmalı geçti ELEKTRIĞE 47 yıl önce çıkan kanun değişiyor FELÂKETZEDELER DE TASARI KAPSAMINDA Sait TERZİOĞLU bildiriyor Türk Bildirisi 5 KURUŞ ZAM YAPILDI Belediye Meclisinin dünkü tartışmalı toplantısında, elektrik târifelerine 5 kuruş zam yapılması kabul edilmiş; otobüs, troleybüs ve havagazı zamlan ise, reddedilmiştir. Oylamaya, CHP'li üyeler katümamıştır. Yeni tarife şöyledir: ORDU İAŞE KANUNU TASARISI MİLLÎ SAVUNMA KOMİSYONUNDAN GEÇTİ Sinon ce petit enfant va ıttoarlr et avec iui dem millters de fammes etttienfants kurdes Habeşistan Dışişleri Bakanı Ketema Kifru ile Ticaret Bakanı Sâdık Tekin Müftüoğlu da, dün sabah iki ülke arasında serbest döviz esasma dayanan bir ticaret anlaşması imzalamışlardır. Tek terımlilerde ~ sauvezles Çankaya görüşmesi Cumhurbaşkanı Sunay'ın dâvetlisi olarak yurdumuzu resmen ziyaret etmekte olan Habeşistan traparatoru Haile Selâsiye ile Cevdet Sunay arasmdaki görüşme saat 10 da başlamış, bu görüşmeye Türkiye tarafından, Başbakan Süleyman Demirel. Dışişleri Bakanı thsan Sab ri Çağlayangil, Maliye Bakanı Cihat Bilgehan ve Ticaret Bakanı Sâ(Arkası Sa. ?. Sü. 8 de) m Meskenler: 33 kuruş, Ticarethaneler: 47, Resmî Daireler: 47, Âdi Sanayî: 31, Hasusi Sanayi (kuçuk ve buyuk kol) 24,2, Umumî Tenvirat 18,2, Troleybüs: 23,2, Elektrikli tren: 22,2 kuruş. Kiıkürtün tonıı da 100 Iira zam Çift terimlilerde Meskenler: 24 kuruş, Ticaretfaaneler: 27, Resmî Daireler: 27, Adi Sanayî: 23, Hususi Sanayi (kuçuk kol): 19,2, Hususî Sanayî (buyuk kol): 18,2 kuruş. 1 Mart tarihinden itibaren yurürlüğe giren tarife için İETT, butun memurlarım seferber ederek, dün sayaçları okutturmaya başlamıştır. İETT Genel Müdürü Saffet Gürtav, yeni tarifelerin kabulunden sonra yaptığı konuşmada, 5 kuruş zamla 63 milyon 800 bin liralık gelir sağlanmasına karşıhk, zamlı tarife yüzunden Etibank'a 69 milyon lıra 6denmesi gerekeceğini, aradaki 5 mil yon liralık zararın giderilmesi için tdare'nin büyük zorluklarla karşılaşacağını bildirmiştir. gördü 14 eylui 1914 tarıhlı Tayınat ve Yem Ka,nunu Muvakkatı ile bu kanuna ek kanunlarla Deniz Kuvvetlerı ıçın çıkarılmış bulunan 22 nisan 1915 tarihli nizamnameyı ve 1872 tarıhlı Idare ve Muhasebei Askerıye Nizamnamesını değiştırecek olan yeni tasarının gerekçesinde şöyle aenilmektedir: cHalen yürürlükte bulunan ve Turk Silâhlı Kuvvetleri beslenmesine temel teşkil eden Tayınat ve Yem Kanunu Muvakkatının başlıca dayandığı fiat, kalori ve mübadele esaslarıdır. Bu kanunun yürürlüğe girmesinden bugüne kadar 47 yıl içinde beslenme konusunda ilmî buluşlar ve gelişmeler vukua geldiğı gıbı yine bu yıllar için Turk Silâhlı Kuvvetleri kuruluşunda yeni sınıflar, sanatlar vücuda gelmistir (Arkasi Sa. 7, Sü. 1 de) ANKARA Türk Silâhlı Kuvvetlerinin iaşe konusunu yeni esaslara bağlayan «Türk Silâhlı Kuvvetler taşe Kanunu tasarısı» Millet Meclisi Içişleri ve Millî Savunma Komisyonlannda kabul edilerek Bütçe ve Plân Komisyonuna sevkedilmiştir. "Parlâmento üyeleri kısır çekişmeyi bırakmahdır,, ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türktş'e bağlı Milli Sendika V Federasyon Başkanlan ile Türktş bölge temsilcileri ve Türktş lcra Kurulu üyeleri 27 Şubatta Ankarada başladıklan toplantılardan sonra dün bir ortak bildiri yayınlamışlardır. BUdinde (Partüer yurdun ana dâvalan konusunda kısır çekişmeleri bir yana bırakmaya) çağınlmakta, «Parlâmento üyeleri kısır çekişmeler içindedir» deniknektedir. Yurt sorunları Yurt sorunlanna değinen bildirinin girlşlnde Türtciyenın az gelişmiş bir ülke olduğu, yaürımlana plân hedeflerınin aJtrnda kaldığı, özel sektörün konut vaarunlanna önem verdiği, sanayileşmenin tüketim maddelerı üretimine yöneldigi, milll gelir dağılımının adaletsii olduğu belirülmekte ve özetle şöyle denilmektedir: «Bu tabloya bir de aşın cereyanlanıı rejimimrrf yıkmak yolunda giriştikleri ve her gün biraz daha geoişlettikleri faaliyetleri de ekliyecek olnrsak, yurdumonın çok ciddî sosyal ve ekonomik meselelerle karşı karşıya bulunduğu ortaya çıkar. Ancak çok acıdır ki, memleketin bu hazin tablosu bile, bir takım çevrelerin uyanlmasına kâfi gelmemektedirj» (Arkası Sa. 7, Sü. 5 de) Ecevity DemireVe cevap verdi CIHANBEYLİ Konya gezisinin ilk durağı olan Cihanbeyli ilçesinde dün bir konuşma yapan CHP Genel Sekreteri Bülent Ecevit, Başbakan Dernirel'e cevap vermiî, iktidarın zam politikasını şiddetle ten kit ederek, «AP nin; bir yandan servet beyannamelerini kaldırarak zengine vergi kaçırraa kapılarını ar dına kadar açarken, bir yandan da dolaylı vergilerle ve fiyat artıslanyla yoksul halkm sırtına yüklen diğini» söylemiştir. Ecevit, özetle jöyle konuşmuştur: «CHP'de yeni bir hareket başlamıştır. Bu, ortanın solu hareketidir. Biz, ortanın solu hareketini, bir bakıma, herşeyi vatandaşa açık açık söyleme hareketi olarak sayıyoruz. Eski kusurlanmızı da söylemekten çekinmiyoruz. Yakın zanıana kadar CHP nin halkçı lığı, halktan biraz uzak halkçılıktı. CHP, kurulduğundan beri, halk çı bir parti idi. Ne var ki, itiraf et mek gerekir. CHP yöneticileri, halktan biraz uzak dururlardı. Bunun sonucu olarak halk da. CHP'ye karsı yakın da\Tanmaz ve bu, se(Arkası Sa. 7, Sü. 3 de) •«•• • «Demokrasi yok edilmek isteniyory> AttKARA, (Cnnfeariyet Büresu) Almanya Türk Öftrenci Federasyonu Başkanı Teoman Yelkenci, Münih'ten Türkiyedeki bazı kurumlara ve milletvekillerine gönderdiği bir bildiride hükumetin hazırladığı temel hak ve hürriyetlerin korunması hakkındaki kanunu Almanyadaki Türk öğrencilerinin olumlu karşılamadıâını ileri sürmüstür Bildiride, «Türk demokrasisi yok edilraek isteniyor» denilmektedir. 440 sayılı kanuna göre ESıerjt Bakanlığına bağlı Etibank tarafından uygulanan fiyat artışlarının. özellikle tajım alanında büyük eaileri olacağı ilgütler tarkfından ifade edilmektedir. Kükürt fiatının tonuna 100 Iira zam yapılmıştır. Daha önce tonu 550 liradan satılan kü kürt 650 liradan satılmağa başlamıştır. « Kazı yo/, sesı çıkmasm » Gorüşmeler sırasında Tarife Komisyonu Başkanı Hilmi Güneyli, İETT Genel Müdürlüğünün zam teklifinin vatandaşı büyük sıkıntıya düşüreceğinı belirtmiş ve: «Ya. (Arkası Sa. 7, Sü. 3 de) Zammm etkileri Kükürt fiyatlanna yapılan zam bilhassa taı*ım ilâçlarının fiyaüannı yükseltecek, tanmsal ürünlerin ma'iyetini arttıracaktır. Bu arada yurdumuzda yapılmakta olan otomobil lâstiklerinin imalinde kullanılan kükürte zam yapılması, lâstik maliyet'.erini arttıracaktır. Kükürde yapılan zam özellikle tanmsal ürünlerin maliyetinl yükseltecektır. Bilındiğı gibi kükürt, tarımda özellikle ziral ürünlere hastahk ve haşerata karşı korunması için kullanılmaktadır. e« l a u C C . P . n 1065 Paris Crcdlt Commısreİal France, avec la mentıon " i'&r&r* du Comıte • ou par Ch«qu« bancafre âJJİE jpopuîaîiors IRAK KÜRTLERİNE YARDIM AFİŞLERİNDEN BfRİ adressant unun ıt0t!in Temel Hak ve Hürriyetleri Kornma Kanunu, pek ünlü hukukçumuz Adalet Bakanının açıkladtğına göre, gazeteleri, daha baskıdan çıkarken kontrol edecek hükümler getirmektedir. Ünlü Dinçer bnynrnyor ki, bir gazete basılıp da bâyilere gönderümek üzere kamyona bindirildiği anda satısa arzedilmis demektir. Binaenaleyh, toplatma kararını almak için beklemeğe taacet yoktur. Gazete hemen tetkik edilecek, gerekirse mahkemeden karar istenecek ve basılan nüshalara el konulabilecektir. Gazetenin nasıl basıldığını, nas"ıl sevkedildiğini bilmeyenler için bu formül geçerli, hattâ bugünkü toplatma ile ilgilitaükümlereuygun gibi görünür. Oysa durum böyle değildir ve böyle olmadığı için ünlü hukukçumuzun Kristof Kolomb'un yumurtası misali kesfettiği formül, Anavasanın yasakladığı ve hürriyetlerin korunmasında temel teşkil eden sansürle birlesmektedir. Daha doğrusu sansürün karnazcasıdır. Bugün büyük gazeteler günde en aşağı dört baskı yaparlar. Megelâ «Cumhuriyet» in istanbuida iki, Ankarada iki baskısı vardır. Gazetenin her baskı için ayrı kalıbı İstanbuida hazırlanır. Ankarada basılacaklar ayrı saatlerde uçakla gönderilir, tstanbolda basılacak olanlar ise makine dairesine verilir. Ulaştırma imkânları bakımından saatler öylesine ayarlanmıştır ki, gazeteler en son haberi, en erken ve en kısa zamanda kalıba yetiştirip, makinelerinin verirnine göre baskı yapmak zomndadırlar. Diyelim meseiâ Ege ve havalisinin gazeteleri basılacak. Bu baskı gerek tiraja, gerekse makinenin verimine nazaran en fazla 12 saatlik istir. Ancak basılan gazeteler biriktirilip de 1 2 saat sonunda sevkedilmez. Basıldıkça, gönderileceği yerlere göre kamyonlara yüklenir gider. Şimdî getirilen formül uygulandıgı takdirde, dnrumun ne olacağını düsünebiliriz: Her gazetenin, gazetenin de degil de makine dairesinin kapısında bir görevli memnr bekliyecek. Daha makine ustası ayarlama yaparken bir nüshayı kapıp Savcılığa kosacak. Savcı, akşamın o saatinde bu nüshavı bastan asağıya pertavsızla okuyacak, gerekirse nöbetçi mahkemeye basvnrup karar isteyecek. Karar alınırsa Emniyete haber verilecek. Bütün bunlar icin gerekli süre en iyimser hesapla 34 saattir basılmıs, •*+•„• kamyonlar yola ve bu süre içinde gazete basılim», .. çıkmıştır. Ne yapacak Savcı bu durumda? Telsizle bütün illere ilçelere karan bildirecek, karar gelince yollara bırakılan paketler toplanacak, gazete kamyonu bir ycrde yakalanıp icindekiler bosaltılacak. Ynkarıda, aykalıbın Ankara'da da basıldığını söylemiştik. Bu durumda Ankanı tstanbuldaki gibi matbaadan kopanlıp yıldınm hıziyle Savcısı, ra getirilen nüshayı inceliyecek, belki de «temel hak ve hürriyetlere» aykırı bir sey bulmayacaiıtır. Süphesiz bunun tersi de muhtemeldir. Âma iki kamu iddiacısının çelisik görüsüne rafmen gazete Türkiyenin her tarafında toplanacaktır. Zira ortada mahkeme karan vardır v e karar Türkiye için geçerlidir. Bu bir fantezi ya da ünlü hukukçumuzun mübarek kafasını karıstırmak için ortaya konmuş bir mizansen değil. Emin olunuz, eğer kanun denildiği sekilde çıkarsa her gün bu tip olaylarla karşılaşılacak ve sonunda iki ihtimal belirecektir: Ta Savcılar böyle kepazelik olmaz diye isleri boslayacaklar, ya da Ankaradan zılgıt baslayınca marifetler mürettiphaneden prova istemefe kadar gidecektir. Egri oturup dogru konusalım; sansür bir işlemdir. Ve nasıl yapılacagı bellidir. Anavasanın âmir hükmüne rafmen kaçamak sansür'e gitmek. onu uygulayanları sonunda kepaze eder. Eğer memleketin yüksek cıkarları (!) mutlaka bu yola gitmeği gerektiriyorsa. iki alternatif akla gelir: Birincisinde iktidar ve çevresi kendini kudretli gördügü takdirde Anayasayı değiştirir, ondan sonra istediği gibi sansür eder, gazete kapar veya her gün cerideler, kazıntıdan kalan beyazlıklarla bezenerek çıkar. tkincisinde ise sıkıyönetim, edebilirse, ilân eder. Sunlar bunlar yazılmıyacak diye günlük emîrler çıkanhr ve basın bu emirlerle Rockefeller'in gazetesi haline getirilebilirse getirilir. Denilecek ki, bir demokratik düzende bu teklifler, olmayacak duaya amin demektir, saçmadır. Saçma olduğunn biliyoruz, olamayacagını biz de biliyoruz. Ama, hiç değilse böyle davramş namuslu davranıştır. Sonu nereye giderse gitsin, erkekçe davramstır. Varto için gösterilen filimde Irak Kürtlerine yardım toplandı Fransa'nın «Connaissance du Monde» gazetesinin her yıl düzenledıği turizm programmda, bu sene Turkiye ele alınmış ve «Anadolu Bozkırlan» adını taşıyan bir dokümanter filim, «Salle Pleyel» de gösterilmiştir. KAÇAK MALLAR IHlllll ' IIIPIII |IW»HIIİPİWil|l|B<li ı «DOKTORLAR1N İLÂÇ FİRMALAR1 İLE ORTAKLIGİNİ ÖNLEMEK İMKÂNSIZ» ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Kalitesiz ilâçların piyasaya sürüldüğü, bazı doktorların ilâç firmalannda ortak bulunduğu ve bu firmaların imal ettiği ilâçların da ortaklann kliniklerinde kullanıldığı önceki gün Cumhuriyet Senatosunda iddia olunmuştur. Bu iddia üzerine malumatına müracaat ettiğimiz Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanhğından bir yetkili sunları söylemiştir : «Doktorların bazı ilâç firmalanna ortak bulundufu Bakanhkça ötedenberi bilinmektedir. Ancak, bu ortaklığa mâni olunmasına maddeten imkân yoktur. Çünkü Anayasamız. herkesin ortaklıklar kurmasına müsaade etmektedir. Ticaret Kanunumuz her Türk vatandaşı InnS^^BOMHn nın Anonim Ortaklıklara girmesine müsaittir. Bu sebeple Ba(Arkası Sa. 7, Sü. 6 da) KENNEDY'nin öldurulmesi gizli bir toplantıda kararlaştırılmış Gümrükçüler, dun «samsun» ve «Truva» gemilerinde, rekor seviyede kaçak eşya ele geçırmiştir. «Samsun» da Fransız ve Italyan kadın eşyalarıyla 150 şişe Iskoç viskisi, sandıklar dolusu Amerikan sigarası, 2500 adet Amerikan menşeli erkek ceketi; «Truva» da bol miktarda kristal eşya bulunmuştur. Kaça> eşyalara kimse sahip ri1frna.mist.ir Yine Gümrükçüler, dün; Denizli'ye gönderümek üzere Tahtak&ıe'deki bir ambarda 50 çuval kahveye el koymuş; sanık Mehmet Çelıker ve Mustafa üğurlu nezarete alınnuştır. Resimde, «Samsun» ve «Truva» daki kaçak eşyalardan bir kısmı görülüyor. özellikle, Varto depreml ve 40 bin Osmanlı minyaturu hakkında çekilen kısımları ile büyük ilgi toplayan filmin büyük bir bölümü de, Topkapı Sarayının Hazine Dairesine aynlmıstır. Bu arada, pek nadir olan Osmanlı minyatürlerinin dıapozitifOış Haberler Servisi ler halinde çoğaltılıp satılması, Paris'deki Türklerin dikkatini EW ORLEANS New çekmiş, ve bu satışın, minyatürOrleans Savcılığı bürolerin filme çekilmesi için alınan sundan açıklandığına göizne dahil olmadığı, ilgi çeken re, Başkan Kennedy'yi öldürbir konu olmuştur. Filmi çeken mekten sanık Lee Harwey Merry Ottin, gösteriden sonra, Oswald ile Çarsamba günü bu dıapozıtıflen, hazırladığı tutuklanan New Orleans'lı Türkçe iki kitap ve plâğı da sezenginlerden Clay Shaw'un yircilere satmış, ayrıca, Varto ve 22 şubatta evinde ölü bulunan David Ferrie'nın, 1963 felâketzedelerı için, «Irak Kürdistan Felâketzedelerı Komitesi» eylulünde, Başkan Kennedy' hesabına gelenlerden para topnin öldürülmesi konusunu lanılmıştır. Kapıdan çıkan her tartışmak üzere Ferrie'nın eseyirciye verılerek, yardım istevinde toplandıklarını göstenen ilânda, Varto depreminden ren deliller mevcuttur. kurtulan bir çocuğun resmı varSavcı Jim Garrison, bundan dır ve şunlar yazılıdır: «Bu kübeş ay kadar önce açtığı soruşçük çocuğa yardım ediniz. Tokturmada en çok Davıd Ferrie'ye sa onunla birlikte birçok Kürt bel bağladığını soylemıştı. kadın ve çocuğu ölecektir!» (Arkası Sa. 7. Sü. 6 da) «TÜRKİYE'DE HEYECAN VEİIİCİ GÜNLER» ATD Teşkilâtı Türkiye Direktörü James Grand, dün tstanbul'da, «Bugünler, Türkiye'de heyecan verici günlerdir» denüş, Avrupa'da en az ücreti Türk işçisinin aldığını soylenüştir. Işçi liderlerine verdiği yemekte konuşan J. Grand, «İşçilerin verimi çok artmadığı takdirde enflâsyoner fiat artışlan ve Türk mamullerinin yabancı memleketlerdeki artışlarında kayıplar olur ve bundan ds bütün Türkiye zarar görür. demiştır. Kaybolan mîlyoner genç Tıınca üraz dün ölü bulundu iki hafta önce, esrarengiz şekilde kaybolan Tun•ca Uraz ismindeki milyoner genç, dün Kadıköy Rizapaşa Mühürdar Caddesi 180/2 sayılı hususî dairesm&e ölü bulunmustur. Yatak odasında vucudu şışmıs ve morarmış halde görülen 25 yaşındaki gencın, annesine kızarak intihar ettiği ileri sürülmekteysc de Kadıköy Savcıüğı, kesin ölüm sebebinin tesplii için cesedi, morga kaldırmıştır. (Arkası Sa. 7, Sü. 2 de) M " tzmir Canavan „ serbest bırakıldı FRANKFURT (AP) 17 yaşındaki Türk hizmetçileri tzmirli Naide Erçelebi'ye işkence yapmaktan sanık olarak bir ay önce tutuklanan Amerıkah PX yöneticısi Reymond Birch ile Türk eşi, 2 bin dolar kefaletle tahliye edilmişlerdir. Yargıç, karı kocayı tahliye ederken, Frankfurt'tan aynlmamalarını ve hergün polise görünmelerini karar altma almıştır. Sanıklar, hizmetçileri Naide'ye, çocuklarının oynarken savurdukları oyuncaklarm isabet etmiş olabileceğini ileri sürmüşlerdir. 4 oğlunu baito ile parçaladı JESENİK, (AP) Çekoslovak ajanı, Josef Svoboda adında 43 yaşında bir şahsın, 17, 14, 13 ve 11 yaşındaki dört oğlunu balta ile doğrayıp öldürdükten ve kansıyla iki kızını da ağır yaraladıktan sonra intihar ettiğini bildirnüştir. Svoboda, ırza tecavüz suçundan hapse atılmış, geçen sene çıkmış ve karısımn boşanma dâvası açtığını öğrenmişti. Cinayetleri işledikten sonra adamın, kendini bir uçummdan aşagı attıgı bildiril mektedir. CUMHURİYErte Aden'de cereyan eden suikast olaylarından sonra, alarm durumuna getirilen İngiliz askerleri şehrin muhtelif yerlerinde devamlı nöbet tutmaya başlamışlardır. Bu arada, asker ailelerinin plâjlannda da muhafaza tedbirleri alan birlikler, subay hammlannı da korumak amaciyla. Adenli milliyetçilerin tedhiş hareketlerine engel olmak için, nöbet beklcmek zorunda kalmışlardır. (Foto: THA/UPI) ECVET GÜRESİN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear