28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
VESİKALARLA RUS İHTİLÂIİ DSnyayı Sarsan On Gün Yazan: John Beed thtllâl sırasında Petersburg'da bulunan Amerikalı gazeteci yazar John Reed'in hâtıralan. Yazar. kendi gözlemlerine ve günün vesikalanna dayanarak ihtüâlden önceki durumu ve ihtilâlin ilk günlerini anlatıyor. BÜTÜN KİTAPÇILARDA AĞAOĞLU YAYINEVİ Ankara Cad. 37/7 Cağaloğlu, İstanbul. Tel: 27 73 37. Cumhuriyet 1634 umhuriyet KURÜCUSU: TUNUS NADt NOBEL YAYTNLARI Sunar. ıt Hamsun'un dev eseri OIEBE ıçet NECATİGİL romanının uç 470 Genel Dağıjjm: B 43. yı! soyı 15283 Telgraf ve mefctup adresfc Cumhuriyet tstanbuJ Posta Kutusu: tstanbtıl No 248 Telefonlar: 22 4 2 9 0 22 42 96 2 2 42 97 22 42 98 22 42 99 Çarşomba 15 Şubot 1967 Meclis'te Bütçe görüşmeleri dün başladı Ismet Inönii: | Ordunun kışlasına çekilmesi, onun güvenilecek bir millet ordusu değerini gösterir. Aşırı sol ve sağdan hangisinin daha azgm olduğu pek kestirilemez. "Tedbirler huzursuzluk y aratacaktır,, ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) AP, Hükumetten kifayetli mueyyidelerin getirilmesini istedî ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) İNÖNÜ KONTJŞUYOR 1967™: Millet Meclisi'nin dünkü toplantısında, Maliye Bakanı Bilgehan'ın konuşmasuıdan sonra 1967 malî yılı bütçe tasansı üzeriııde CHP Grupunun görüşlerini bildirmek amaciyle kürsüye gelen İsmet İnönü, ekonomik olaylar, plân, bütçe ilişkileri, son zamlar konusunda etraflı açıklamalarda bulunmuş, Hükumet tarafından hazırlanan «Temel Hak ve Hürriyetler» Kanununa değinerek, Başbakamn Mecliste yaptığı konuşmada «terör rejimi» yolundaki sözlerini hatırlatmış, bu beyanların samimiyetine inandığını ifade ile «ancak tecrübe ile bilinir ki, terör rejimleri, ilk gününde isteyerek konulmaz. Yanlış bir yola girilince adım adım memleketin bir zindan havasına boğulduğu görülmüştür ve görülebilir» demiştir. "Adana Cinayeti,, Çoban YURTÇU bildiriyor ADANA Çelişiler eçen haftalar içinde arka arkaya yaptığı iki konuşmada Başbakan Demirel bir yolunu bulup sfizü Anayasaya getirdi, bu konuda düşündüklerini açıkladı. Bir kısun muhalefet çevrelerinin ötedenberi Adalet Partisini Anayasayı değiştirmek istemekle suçlamaya çalıştığını biliriz. Başbakanhk bütçesi Senatoda görüşülürken dinlediğimiz Sayın De* mirel, her halde bunlara cevap olsun diye şu tezi savundu: Anayasayı değiştirmek, değiştirmemek gibi kesin bir niyetimiz yoktur. Fakat bu kanun da bir Âyeti kerime, ya da bir Hâdisi şerif değildir. ŞartUr elverir ve Parlâmentoda yeter çoğunluk sağlanırsa. Anayasanın gerekli maddeleri demokratik yollardan pekâlâ değiştirilebilir. Hangi maddeleri, ne denli ve nereye değin ilgilendirdiğini bümemekle beraber, soyut hukuk mantığı açısından ele alındığı zaman akla vatkın gelen bu tezi biz saygı ile karşıladık. Ne var ki, ertesi hafta Millet Meclisinde Tural emirnamesi vesilesiyle kürsüye çıkan Başbakan, bir ara gene Anayasaya değinirken yukanki tezin tam zıddı bir düşünce zincirine kapılarak çelişmeye düştü. Bu kez suclama svrası Başbakanda idi. Sayın Demirel, Türkiye İşçi Partisinin yürürlükteki sosyal ve ekonomik düzeni değiştirmek istediğini belirtiyor ve Anayasa tominatı altında bulunan mülkiyet, özel girişim, veraset gibi haklara dokunulamıyacağını kesin bir dille açıklıyordu. Bu çelişme nereden ileri geliyor? A.P. ileride gerekli çoğunluğu sağlar da, örneğin tabii senatörlük müessesesini kaldırır, lâiklik, devrimcilik, sosyal devlet v.b. ilkelerle ilgili Anayasa maddelerini dilediği gibi değiştirirse buna diyecek yok. Fakat bir başka parti bir gün seçimlerde gerekli çoğunluğu sağlarsa, aym demokratik kurallara uymak şartı ile Anayasa maddeleri üzerinde kendince uygun bulduğu değişiklikleri niçin yapamasın? Kendimize hak tanıdığımız bir davranışı ne hakla başkalanndan esirgeyebiliriz? Ustelik bir kısım A.P. çevrelerinde Anavasamn değiştirilmesi gereği bugün açıkça ileri sürülürken T.İ. P. adına yazan, çizen ve konuşanlardan hiç biri şimdiye değin A nayasa değiştirilsin diye bir iddiayı, imâ yolu ile olsun ortaya atmış değildir. Tam tersine, bu partinin sözcüleri daima Anayasadan yana olduklarını söylemekte, sanki kendileri hazırlamış gibi Anayasayı savunmakta ve işbaşındaki iktidarın Anayasayı doğru dürüst uygulamamasuıdan sızlanmaktadırlar. Bu koşullar altında Sayın Başbakamn çelişik sözleri büsbütün göze batmıyor mu? Bize kalırsa bu tuhaf görüntünün nedeni aslında bir inançsızlığa, bir içtensizliğe, bir güvensizliğe dayanmaktadır. Halk çoğunluğunun oyu ile kurulan bugünkü iktidar kendi gücünden şüphe etmektedir. Nasıl etmesin ki vaktiyle «Anayasaya hayır demekte hayır vardır» slogamna sarılmış ve bugün o inanmadığı Anayasanın sınırları içinde çalışmak gibi bir duruma düşmüştür. İktidar rahatsızdır bu du(Arkası Sa. 7, Sü. 4 de) Ordu ile millet arasındaki yakın duygulann beslenmesinde T. B.M.M. üyelerinin davranışlannın büyük rolü olduğunu belirten Inönü şöyle demiştir: «Ordunun şerefini korumakta dikkatli olmak, ordu için en besleyici gıdadır. Buna karşı ordudan, millet savunmasında ödevinin ehliyetlisi olmak. mllletin Istedifi tek karşılıktır. Bunun gibi ordu mensuplan için de olacak müstesna kusurlann mutlaka adalet ve yargıç yolu ile çözülmesi, kanunlann ve millet emniyetinin istediği başlıca ödevdir.» tnönü konuşması sırasmda son zamanlarda yapılan zamlara da değinmiş ve hangi maddelere ne (Arkası Sa. 7, Sü. 1 de) Babasını, kendisiyle aşk hayatı yaşamak istediği için öldürdüğünü ileri süren Neclâ Tutuş'un annesi ve erkek kardeşi de, dün Jandarma'ya teslim olmuştur. Anne, kızının ifadesini dofrulamış, fakat Neclâ'nın babaannesi, ortaya yeni bazı iddialar atarak, «O, kaatil değildir; fakat kaatilin kim olduğunu, annesıyle beraber, bilmektedir» demiştir. Bu iddialara ek, doktora sevkedilen Neclâ'nın muayenesinde elde edilen bir takım sonuçlarla olay, esrarlı bir safhay» bürünmdştür. Nitekim, dfin bir yetkili, «Neclâ'nın itirafı, adaletin tecellisi için yeterli değildir» demiştir. esrarlı bir safhaya giriyor Neclâ, muayeneye sevkedildi. Anne, kızını doğrularken babaanne ortaya yeni iddialar attı Birleşimin açılmasından 20 dakıka önce C J U . Genel Başkanı, yanında İzvoiı tnilletvekili Şeref Bakşık olduğu halde Genel Kurul salomına girmiş ve ön taraftaki sı rasına oturmuştur. Millet Meclisl Başkanı saat 10 da birleşıml açarak, yoklama yap madan yeterli çoğunluğun bulunduğunu bildirmış ve ilk olarak Maliye Bakanı Cihat Bllgehan'a söz vermiştir. Bilgehan konuşmasına başladığı sırada Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, beraberlnde Cumhuriyet Senatosu Başkanı tbrahim Şevkl Atasagun İle Millet Meclisi Başkan Vekili Ahmet Bilgin olduğu halde Millet Meclisine gelmis ve özel locasında görüsmelerl izlemiştir. Cumhurbaşkanı özel locasına girdiği sırada, Başkan Bozbeyli, Maliye Bakamnın konuşmasını keserek, Sunay'ın Millet Meclisine teşrif ettiğmi bildirmiş ve milletvekilleri Cumhurbaşkarunı alkışlamışlardır. yüı bütçe 'tasansı dün Ferruh Bozbeyli başkanhğuıda toplanan Millet Meclisinde görüsülmeğe başlanmıştır. • Cihat BUgehan (Maliye Bakanı): «Hükumet bütçe ile verilen imkân* ları gerekli şekilde kullanacak, Türkiyeyi daha müreffeh seviyeye getirmek için her türlü gayreti gösterecektir.» • Prof. Sadun Aren (TİP): «İstismar düzenine karşı çıkanlar, anarşi yaratmakla, komünistlikle susturulma ğa çalışılmaktadır.» • Faruk Önder (M.P.): «Bir defa kanun dışına çıkmak yoluna, kaba kuvvet tecrübesine girişilmesini, o zaman sandıktan çıktıklannı söyleyenler sandukaya girebüirler.» • İrfan Aksu (YTP): «Vergi politikasında vasıtasız vergüere ağırlık verilsin.» Ankara'da Kıbrıs ve NATO konusunda önemli temaslar Maliye Bakamnın konuşması 1967 mall yılı bütçe tasansuun Millet Meclisine sunuluşu dolayısiyle uzun bir konuşrna yapan Maliye Bakanı Clhat BUgehan 1965 ve 1966 yülannda mill! ekonomt mizin çeşitli sektörlennde geli^meler kaydedildığinı belirUniş ve çeşitU sektörler itibariyle geuşmelen izah etmiştir. (Arkası Sa. 7, Sü. 5 de) s Bazı Hava Üslerimiz alârma geçirildi ANKARA, (Cumhuriyet Biiroso) Dün Genel Kurmayda ve Dışişleri Bakanhğında KıbnsTa UgUl önemli toplantüar yapılmış, IAI arada bazı hava üsleri, alârma goçirilmiştir. Hatırlanacağı lizere Makarlos, Yunan Kraliyet Konseyinin toplantısından sonra Atina'dan ayrilmazdan önce verdiği demeçte, Kıbrıs konusunda almacak bütün kararlarda ilk defa bütün partilerin anlaşmaya vardıklannı ve Yunanistan'ın ENOSİS dışında herhangi bir hal çaresi düşünmediğini bildirmiştir. Yunan Başbakanı Paraskevopulos ise, demecinde, Kraliyet Konseyinin Türk Yunan Ikili görüşmelerine devam hususunda ittifakla karar aldığını açıklamıştı. Nedâ'mn annesi Sabahleyin jandarmaya teslim olan Neclânın annesi 50 yaşmda Gülten Tutus ile 16 yaşmdaki kardeşi Hüseyin, tahkikatı yapan Savcı Yardımcısı Sabri Muhtesipoğlu ta rafından sorguya çekilmişlerdir. Diyarbakırlı olan Gülten Tutuş da aynen Neclâ'nın söylediklerini tekrarlamış ve olaydan üzüntü duy madığını ifade etmiştir. Hüseyinin de ifadesini alan Savcı Yardımcısı, her ikisini de tanık olarak dinledikten sonra serbest bırakmıştır. CUMHURBAŞKANI SÜNAY, ÖZEL LOCASViD\X BUTÇE GÖRÜŞMELERİNİ İZLERKEN.» DÜNKÜ istanbul Edirne yolu dün kardan kapandı Istanbul'da bir süredir aralıklı devam eden kar yağışı, dün öğleden sonra tipıye çevırmıs, trafik aksamıştır. Bu arada, hava muhalefetınden doğduğu bildirilen Çatalağzı yükselticilerindeki bir arıza yüzunden gece şehir, zaman zaman karanlıkta kalmıştır. İstanbul Edirne yolu da kardan kapanmıştır. Meteoroloji, İtalya'dan Doğu Anadoluya kadar uzanan bolgeyi etkısi alüna alan soğuk hava dalgası dolayısiyle kar yağışırun bugun de aralıklı devam edeceğini; bununla beraber havanın, birkaç gün sonra açacağını büdirmektedir. (Arkası Sa. 7, Sü. 8 de) Kadın dernelcleri harekete geçmeli... İster cinsî sapıklık olsun, ister başka sebep, Adanadaki cinayet, sosyal, daha doğrusu sosyo psikolojik bir olaydır. Cinayete elkoyan adalet makamlan elbette olayı en küçük ayrıntılanna kadar aydınlatmak için bütün imkânlan kullanacaklardır. Gerekirse öğrenci kız müçahede altına alınır. babanın hangi şartlarda voruldnğu nıeydana çıkar. Bizim burada üzerinde durmak istediğimiz mesele, Türkiyede üst tabakada ce reyan eden çatışma ile derindeki çelişmelere değinmek, aym zamanda uygarbğa erişmek için dışandan aldığimız kanunlara rağmen, geniş halk kitleleri bakımından temelde uygulamalara gidilememiş olmasıdır. Adana olayında sanık bir lise öğrencisi genç kızdır. Çalışkandır, gelecek için tasarıları vardır. İleride çevresinden kurtulup daha iyi, daha mutlu yaşamanın çabası içindedir. Gündüz okuluna gider, fakat akşam üstü yine bir süre daha kalmaya mecbur olduğu dünyasına döner. Olayımızda, iddiaya göre baba cinsi sapıktır, ana, hattâ Selahâttm GÜLER başkaları olup biteni bilmektedirler. Fakat babaya karşı bir TURKÂN ŞORAY sey yapamazlar. Sonunda kız nterpol'un aradığı «Türk Fantoması» İshak İkinci Kohen, Albabasını vurur, körpe kafasın* ya'nın Münih şehrinde 15 milyon liralık mücevher hırsizlığı daki tasardariyle cezaevîne girer. Bir filim jenaryosu gibisuçu ile yakalanmış ve tevkif edilmiştir. Avrupada, Israel'de ve dir bu olay. Ama aslında kişiTürkiye'de karanlık işlere karışan, İshak İkinci Kohen'in ele geçileri değişik, sonuçları değişik, rilen not defterinde isimleri yazılı olön Tüıkân Şoray ve Inci Birol davranışlan değişik olarak Türhakkında Alman polisi bilgi istemiştir. kiyemizde her gün böyle binlerce, on binlercesi gözden ırak oFANTOMA Larak cereyan ediyor Kızlann Avrupayı kasıp kavuran ve daima polisin elinden kurtulan İsbaş ücretiyle arttırmaya konulhak İkinci Kohen, kırallann, prenseslerin, büyük iş adamlarmın ması, zorla evlendirmeler, esir alım satımınm bir başka biçimkaldıkları otelleıde kaldığı ve soygunlar yaptığı ileri oürülmüştür. de sürdurülmesidir. Büyük kitBu sebeple kendisine Fantoma ünvanıru veren çeşitli ülkelerin polis lede kadının ve kızın hâlâ kârlı teşkilâtlan yıllardu: İshak ikinci Kohen'i ele geçirmeğe çalışmışlar(Arkası Sa. 7, Sü. 5 de) s dı'r. ••• " Pılıpırtı götüreyım,, Adliye koridorlarında kendilerine dikilen gözlerin arasından üz gün şekilde geçen Gülten ile oğlu ve yanındaki yakınlan, merdivenlerde soru yağmuruna tutulmuşlar dır. Bitkin bir vaziyette olan Gülten, cınayetin ışlendiğı evı kastederek: <Bari gidip pılımızıpırtımızı toplayıp kızıma sırtbaş gotureyım..» demiştir. CİAy para üe Amerikan Talebe Birliğini ele geçirrnis NEw YORK, (AP) «New Yrok Times» gazetesi dün, Millî Amerikan Talebe Birliği Başkanının, teşkilâtının Ameri kan tstihbarat Teşkilâtından (CIA) para aldığım açıkladığını bıldirmiştir. Talebe Birliği Amerikan Üniversitelerı Teşkilâtlarının en büyüğüdür. Gazete. Birlik Başkanı Fugene Groves'in söyledıklerine atfen, CIA Birliğe 1950 yıllannın başından geçen yıla kadar para verdiğinı bildirtnıştır. Groves, verılen paranm Birliğin Uluslararası faaliyetlerini finanse ettnede kullanıldığım, bunlann arasında öğrencı temsücilerinı dış memleketlerdeki kongrelere yollamak ve ögrenci mübadeleleri tertiplemek gibi şeyler olduğunu «iöylemışfır. CIA öğrencileri casusluk mak satlarıyla kullanmış, Uluslararası öğrencı teşekküllerının so 2uk harbe katılmaları için tazyikte bulunmuş ve mernleketin en büyük öğrenci teşkilâtının içişlerine müdahal» etmıştır. Groves, CIA birkaç sene evveline kadar Birliğe 200,000 dolar verdiğini ve geçen sene bunun 50 000 dolara düştüğünü söy lemiştir. TEMASLAR Gerçek kaatiı kim ? Neclâ'nın gerçek kaatil olamıyacağı ve aşk oyunlan yuzunden babası ile arasının açılabıleceğını, uçuncu bir sahsın bu cınâyetı ışhyebıleceğı, ileri surulen ıhtımaller arasındadır. Nıtekim, dun Savcılıkta ıfadesi alınan maktulun annesi El'f, «Oğlamu Neclâ öldürmedi. O, (Arkası Sa. 7, Sü. 4 de) Türkân Şoray ve Inci Birol hakkında İnterpol bilgi istedi Kıbrıs 1a ilgili durumda bu şekildeki gelişmeler üzerine Dışişleri Bakanı Çağlayangil, dün sabah ilk olarak Genel Kurrnay Başkanlığı Lojistik Başkanı Korgeneral Muhsin Batur ve Genel Kurmay Başkanlığı Plân ve Program Başkanı Tümgeneral Adnan Orel ile uzun bir toplantı yapmıs(Arkası Sa. 7. Sü. 7 de) PRENS YEŞÜKÖY Hava Alanındaki grev kaldırıldı YgMİ PAVYOSİ Çocuk Hastanesinde yapılan, 134 yataklı, cMuhayeş Çoruk Pavyonu» dün İstanbul Valisi, Merkez Kumandanı ve Sağlık Bakanlığı Müstcşarınm işlirak ettiği bir törenle hizmete açılmiştır. Muhayeş ailesi tarafından yaptırılan ve 1 mılyon 800 bin liraya mal olan, pavyomın açılışı konuşmasında Vali Vefa Poyraz, Sağlık Bakanlığına ait tesislerin, bugünkü şartlarda, ihtiyacı karşılamak bakımından jetersiz olduğunu söylemiş, hayırsever zen^inlerin halk sağlığına jardımcı olmalarını ve bu konudaki yardımlarını art'rmalarını istenÛ5tir. (ArkasıSa. 7, Sü. 4 de) Havaîş Sendıkasfnın, bugun Yeşılkoy Hava Alanında bashyacak grevı, dun anlasma olduğundan, kaldınlmıştır. Geç saatlerde Devlet Hava Meydanlan Genel Mudurluğü ıle Havalş Sendikası arasında ımzalanan bir yıllık yeni toplu ış sozleşmesıne gore uyeler, şu hakları almaktadır: Q Günde 34 lira zam, (5) Ayda 75 lıra yemek bedeh, (3) Ayda 10 lira çocuk zammı, ff) Yıllık ucretlı ızın. ($) Dotum ve ölüm yardımı, (S) E ve D cetvel'ndekı memurların sendıkaya aünmaları. Italya'da, Ispanya'da, Fransa'da ve Almanya'da kendisinı prens olarak tanıtan Ishak'ın ay rı ayrı pasaport kullandığı da Almanya'da yakalanmasından sonra ortaya çıkmıştır. Bir gecede Montekarlo'da 500 bin lıra kaybeden, yakalanmadan bir guı önce Munıh şehrinde 30 bin doları Bakara ve Rulette erıten sahte prens, aynı gece 1967 model Mersedes otomobilı ile pavyondakı .»evgılisıne gıtmiş, polis tarafından teşhis edilerek yakalanmı^tır. Polis, «Fan toma» ve sevgilısınin oturduğu masanın yanında ı;alınmı$ mücevherlerden birini bulmuş, fakat İshak, değeri 30 bin lira olan kolyenin kendisine aıt olmadığını söylemiştir Hâlen Münih cezaevinde bulunan tshak'ın ınjilizce, fran(Arkajıı Sa. 7, Sü. 5 de) ı INCİ BİBOL Tanm Bakanma göre, 1970 80 yıllan arasında kıtlık olabilir ANKARA Tarım Bakanı Bahri Dağdaş, dün, «1970 80 yıllannda meydana gelebılecek gıda sıkıntısma karsı tedbirlı olmahyız» demiştir. Bakan, bu arada, «Üst üste ekilen pamuk ve diğer bitkilerin münavebe teknifinden yoksun bulunan bölgelerimizde büyük verim düsükUiklerine sebebiyet verdiğini» söylemiştir. Dağdaş, ayrıca demiştir k i : «1970 80 yıllarında bu memlekette iktidara kim gelirse gelsin, Türk halkının gıda sıkıntısı yüzunden bir mesele ile karsı karşıya gelmesin. At ve öküz çücüyle işletmeciliğe devam edilemez. 20 milyon ton gübreye. 1 mllyonun ü«ttinde traktbre lhtiyacımıı vardır^ TURKIYE HOTIRALARI Yazaıı : S. İ. ARALOV Sovyet Rusyanın ilk Türkiye B. Elçisi Cuma günü Cumhuriyet'te BEYfiZ NÖBCTÇtLER Bugün 5. savfamızda NADtR NAJ>İ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear