26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE DÖRT 29 Kasım 1967 lev'de çok kısa bir süre kaldım Kıyev, Volmsk, KamenetsPodolsk ıllerı dışında bır başka yere gıtmemi uygun gordüler Lıberal bır avukat olan dayımın bulunduğu Poltava şehrine gıtmek ıçın ızın kâğıdı aldım. Şehır guzeldı, sevımlı idı, sma, polıs gozetmesınde yasamak keyfımı kaçırıyordu Dayımda kalmalj ıstemedıgım ıçin uzun sure ken dıme bır oda aradım. Polis gozet mesınde olduğumu oğrenınce, ba na odalarıru kiralamaktan kor kuyorlardı. En sonunda blr erkek terzısının evlnde küçük bır oda bnldum Uzunca bır süre Poltava'da kalmaya karar verdığım ıçın, deîterlerımı, kıtaplarımı ç> kararak ıyıce yerleştım. Tab'l gızlı partı çalısmalarına da devam etmek niyetınde ıdım. 1908 yılı Kasunında, Poltava Jandarma Daıresı Başkanı Albay Nesterov, merkeze şoyle bır rapor yanyordu: «Ekım ayı ıçınde, şehnmızde polıs gozetmesı altında bulunan Demokrat Partısı üyelerının adlannı bıldırıjorum» Bu rapora eklenen lıstede «Öğrencı Ilya Erenburg» adı da vardı Ne yazık kı, bu jandarma albayının lıstesıru ancak yarım yuz yıl sonra gorebıldım. Benı oğrencı olarak gostermesi, ne yalan soy lıyeyım, bayağı koltuklarımı kabartmıştı. Terzının evınde de fazla kalamadım. Adamcagıza. «Bu ihtılâlcıyı evınde tutarsan başın derde gırer» demısler. O da ozur dıleyerek benl evden çıkardı. Üçdort gunluk bır aramadan sonra bır başka oda buldum Durumumu e» sahıbme anlatınca, guldu: «Ben de polıs gozetmesı altındayım» dedı Meğer o da ıhtıl&lcı sosyalıst partısındenmiş.. Gecelerı, tarıhte PABLO NERUDA kısılerın rolü üzerıne tartısıp dururduk. Bu tartışmalarımız kırtıı hil, kör Inançlara baglı, kendılekışlasını hatırlıyordum Serserl geceler, bekçılerın o her zamankl rının de anlamadığı taşkm bır tabarınaklannı, sabahçı kahvelenni, sıyaretı ıle yarıda kesüırdi. kım lhtıraslara tutkun kışilerdı'' sarhoşları, gaddar ve cahıl ınsan Ben bundan once de bir «temel» ları, hapishaneleri gormüştum. A üe bır «ust yapı» olduğunu bılı ma bütün bunları dışarıdan goryordum Ama Poltava'da ılk dela ! müştum. Burada, mahkemede ise, olarak «üst yapı» nın çirkınlığl, insanların içidışı tabak gıbi 6numde açılıyordu Bu sessız, bu aynı zamanda sağlamlığı üzerınde cıddl olarak duşünmeye baslakendl halinde köylü kansı, nasıl dım Eskiden insanları yirml dört olmuştu da komşusunu böyle casatte degıştirmemn mümkün olnavarca bldürmüstu' Bu lhtiyar ayım, bdlge mahkemesındeki duğunu sanıyordum Bunun içln köylü, kendisiyle yasadığı uvey dâvaları izlememl öğutledl. de Proletaryanın iktıdara gelmesi kızının canına neden kıymıştı? Her gün, mahkemeye gitmeye yeterdi, ama, sanıklann itiraflaInsanlar, bu çopur, bu suratssz başladım tnsanlann çok kotü ko rraı, tanıkların şahıtUğıni dinlemucıze yaratana neden lnanıyorşuHar altında yasadıklannı bilidıkten sonra, butun bunlann pek lardı. Bunlar, neden boylesıne cayordum, Hamovnıki fabrikasının K Kiev'de de çok bırokmodıior de 8yle baslt olmadığmı anladım. Poffava'dan da kovuldum oltava'da ancak bir buçuk av kaldım Bır gun Polis Müdu rü benı çağırarak şehrı terk etmem gerektığıru sovledı Bu a rada nereye gıtmek nıvetınde ol duğumu da sordu Düımin ucu na gelen ı^k şehn soyledım ve «Smolensk'e» dedım Oysa ben Poltava'dan Smolens ke degıl, Kıyev'e gıttım Boyle davranmakla, Smolensk ıdarecıl" nnı telâşa verdım Onlar benı Smolensk de ararlarken ben Kı yev sokaklarında uolasıp duruyor dum Bana verılen adreste kım seyı bulamadığım içın her gece bır baska verde gecelemek zo mnda kaldım Bır eece gıdecek ver bulamıvarak, sulu sepken va ğan kar altmda bulvarlarda do laşırken genç bır orospu ıle kar şılaştım Kadının ayagmda vaz lık ıskarpinler vardı Benı gozu ne kestırmış olacak ki, «Gıdelim mı'» dedi Reddettim Bır saat sonra onunla vıne karsılaştım Ya tacak bır yerım olmad Şını anla mış olacak kı, beni sicak odasıns goturdu «Ismırsın» dedı Onumj bır avuç sıgara kovdu (sıçara !e mezdım ama verılen sıgaralan da hıç bır zaman gerı çevırmezdım) Kendısı de muşterı aramaya gıt tı P ÇEViREN: HASAN ALI EDIZ Bır gece sokakta gece'edım Artık kararımı vermıştım Jan darma daıresme başvurdum, bov le polıs gozetmes. altmda yaş^ maktansa hapıshanede kalmavı tercıh ettığımı soyledım Albav Vasılyev uzun uzun guldü On dan sonra da «Babanız, bır ıs»ıda ıle bıze bşavurdu, dedı, teda \n edılmeniz »çm, kısa bir sure ^vrupaya gıtmenıze ızın vermemızi rica etti» Albayın benimle alay ettığmi sandım Ama albay bana bır kâgıt gosterdi Bu kâğıtta, polıs gözetmesmın yeterlıği olmadığı, «mahkemede bulunmamı sağlamak ıçın» babamın beş yuz rublelik bir kefalet akçesl ya tırması gerektıgi belırtılıyordu. dejıp duruyordu Ben «ılle de Pans» dıye tutturdum Yureğimde ağırlıkla elımde de ağır bır bavulla vola çıktım Sevdıgım butun .ıtapları vanıma almıştım Sırtımda kışlık kalın bır palto, başımda kulaklıklı bir şapka. ayagımda da botlar vardı Koğuşturmamızla ılgılı ıthacı name bır buçuk y\\ sonra 31 Ma yıs 1910 tanhınde samklara teblıg edıldı Ben o sırada Panste, or ta çağ şovalyeleri uzenne şıirler yazıyordum Yurt dışına çıkışımın kanuna aykın olduçu babamın yatırmış ol duğu 500 rublelik kefa'et akçeslnın de ırat kaydedildığı bana res men bıldırıldı Dâvamızla ılgılı duruşmamıza, 1911 yılı Evlülünde başlandı Firarda bulunan Erenburg'la Nevmark'ın evrakı dâva dosyasından çıkarıldı Benım Parise vardığım 7 Aralık 1908 tanhınde de Smolensıj Jandarma Somutanı Gromiko, Poltava landarma komutanı Nesterov a vazmış oldugu resml bir yazıda «tl>a Erenburg'un şu ana kadar hâlâ Smolensk'e gelmeml? olduğunu» bildiriyordu Yarın ARTIK PARİSTEYİM Gene Moskova'ya dcnmek zorunda kaldım nev'de tutunamıvaMŞımı anlavınca yme Moskovaya gı*mek zorunda kaldım Ama orada da beni bır çok zor'uklar beklıyormus >ırae gıdemezdım Sığınacak bır yerım de yoktu Par tı ıle ılgılı o'abıleceklerını tahmuı ettığım tanıdıklar aramaya başladım Eskı okul arkadaşlarımdan bırme gıttım Benı gorunce fena halde korktu Mezunıyet ımtıhanlarmı vermekte olduğunu, yakalanırsam butun hayatınm mahvolacağını ıleri surerek elıme bıraz para tutuşturdu ve benı kapı 3ışarı etti Bır ebenin evınde geceledım Kadıncagız oylesme kor>c tu kı, butun gece uyuyamadı, aglayıp durdu, benı d,e uyutmadı. Kısa bır sure sonra, artık gıd<3büeceğım hıç bır yer kalmamıştı. K 7 aralık 1908 de Paris'e varmışlım vrupaya gitmek istemiyordum Bana yaşama gücü veren her şey yurdumda idi Partili ırkadaşlarımdan bırını bu'dum Bana Avrupaja gıtmemi ogutled' «Hemen gıdın dedı Polıtık oğr«nım ve eğıtımımzi tamamlamanız gerek Şimdi Lenın Genev'de değü, Parıstedır Parise gidin, > rada Sovçenko'yu Ludmılla'yı da bulursunuz1» Bır vıl Parıste kalıp gizlice mem leketıme dönmeye karar verdim. Annem ağlıvordu Almanyaya gidıp orada bır okula girmemi Istıyordu «Panste insanı baştan çıkaran çok şey var kadınlar açık saçık, çocuğumun aklmı çelerler»  4 6 5 1 23456789 1 1 M Mahkemelerdeki dâvalar romanlardan daha ilginçti l , E 9 SOLDAN SAĞA: YLKARIDAN AŞAĞIYA: sl erkek» karşılığı ıkı soz 7 1 Eskiden her derde devn 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Büyuk boynuzolarak Mısırçarşısında satılan Uâç lu bır hayvan te lardan 2 «Kendıne bir kazanç mızlığın baş dü« vasıtası bulmaya vaiışmama» mamanı 8 Pasinasına ıkı soz 3 Eskımış elbıfik Okyanusunselerın delıklerıni parça koyup dakı sımıt biç!kapatan 4 Eskı şıırlerdeki ve mı adalara ıerlzın olçusunün adı, kor 5 Opelen tsım bır era artistlennın en önemll sermadat 9 Suslü yesı, ressamların kuUandıkları a Ounku hulmaidnın kanatlı zasıl bit raçlardan. 6 «Kopek hızmetçı halledUmıs şekli hayvan D Dişi Bond 1VÎODESTY BLAISE BfE. SEKCETEC OVtEDt'C. GOCEtıM BAG» BVl/O İSTANBÜL Acılıs oroeram Gunavdın (1> Kove haberler Gunavdın <2> Haberler ve hava durumu Istanbulda bueun Hafıf muzlk Sabah iımnastlSİ Hafif mıızık Beraber \ e solo sarkılar Fehmı Ege orkestra»ı S Okustan turkuler Vıvolonsel solotarı Ovun havaları Ev ıcın Ara haberler Hafıf mu7ik Solutler secıdl Arkası \ a n n Sabah konseri B Dıkencıden sarkılar Ara haberler A Sensesten turkuler Kucuk orkestra EAltandan sarkılar Haberler \ e R G de buzun 0 Sensesten sarkılar Reklâm Droeramları Zekâı ADSvdın orkestrası YGürsesten «arkılar S Candan turkuler S Ozer orkestrası Ara haberler N H Culhadan sarkılar Radvo Oda orkestrası Klâslk Batı muzıei Okul radvosu Ara haberler Mevdan faslı Kov odası Reklâm Drosramları Haberler ve hava durumu Sarkılar Aıle sohbetı 1 B K Halk M Tooluluiu Orneklerle tıvatro 24 saatın olaiları Sonat saatı Erkekler korosu Reklâm oroeramları Haberler ve hava durumu Hafıf muzık Hafıf Batı müzi&i Kaoanıs IST\NBUL IL RADYOSU A.cılı5 ve oroeram Cesıtlı muzık Kueuk konser Cesıtll muzık Senfonık muzik Hafıf muzık Aksam konserl Genclerle beraber Oüeralardan secmeler Hafıf muzık Gece konserl 23 30 Bir sarKıeı 23 00 Caz muzıel 0100 Proeram \ e kaoanıs 1 «Politıkacının kırdığı pot» anlamına ıki soz 2 «Elınle yahut kaşuıla gozunle sınyal ver'» manasına ıki sozlu bir emır 3 «Ahlâk yonunden şerel ve haysıyetı kalmamış» karşılığı ıki soz. 4 Tersi Bulgarıstanda koyun yetışıtrmekle tanmmış bır çevrenın adıdır, tstanbulun bir ılçesı. 5 Canın yongası, tertemız 6 Bağırsaklar (eskı tıp terımlerınDÜNKÜ BULMACANÎN den ve eski usul çogul) bir avHAi.ı.Fnn.ivns ŞEKLJ lanma vasıtası btr hayvanm oa NASIL HALLEDtLECEK Yukanrfaki rakamlt bulroacada Mğırtısı 7 Büyuk taş parçalarly dece 4 Une anahtar (ipuca) ve 8 taoe IUDUÇ vardır Bus kalan !2 le ortulu alan. 8 Tesbüilerde karenio ıçine 1 den 9 a kadar uyguD birer rakam kovarak ve tnobulunan kısımlardan, fıkır 9 lanıa. çarpma. çıkartma, bölme ijaretleruıe dikkat ederek soldan «Büyuk ve esas dısli temızleme â sağa vf yukarıdün aşağıya bulmacadn gostenlen sonuçlan bulunuz. vaktinizı alır ama, boş vakrinizi bofy* geçirmış olursonın. letı» anlamına ikı soz. Çevıren: Vobdet GÜLTEKIN 73 Byron odasına çekılır çekılmez duşunme\e başladı: Sozlusunu annesıyle babasının yamnda «lyı geceler» dıyerek opmelı mıydi acaba' Fletcher soyunmasına jardım etmeye gelınce ona da sordu. cYerınd'e bır şey olurdu, Lord'um. Adet boyledır » Byron «Adet!» dıye parladı cAdetlere uygun bır şekılde soz kesıldı, âdetlere uygun bır şekılde duğun olacak, oncTan sonra âdetlere uygun olarak daha bır alay şey yapılacak..» Kendıni yatağın uzenne attı «Yurekten dilıyorum, n'olur, yarın sabah uyanıp bır de baksatn kı evlenmışım, her şey olmus bıtmış . ya da kendımi yenıden bekâr bulsam1» Annabella ner'deyse ağlayacaktı. Kahverengi eskı bır atkıya »annmış, bır kayanın uzennd'e dımdık oturuyor, uzaktakı bır balıkçı kayığma gormeden bakıyordu Sekızde kalkmış, odasında azbuçuk bır kahvaltı etmıj, cıddî bır kıtap okumak ıstemış, okuyamamış, saat dokuzda taslığa çıkıp Byron'u beklemıstı. Evet, daha bır «aat vardı ama, belkı Byron da onun gıbı sabırsızlamyordu. Onbır olmuş, hâlâ beklıvordu Onıkıde, artık butun butun umudu kesmıs, ofkeden delı gıbı, cfışan fırlamıştı. • Annabella'» Kız kıyıdan yana bakınca kalbi duracak gıbı oldu: George ona doğru koşa koşa gelıyordu Gormemezlıkten gelerek, yerınden fırladı, atkısı ruzgârda arkasından uça uça. öbur yana doğru hızlı hızh yurudu. Byron bır «ra durdu; sonra, ona yetışmek ıçın yenıden davrandı. Gıtükçe de ofkelenıyordu Bu kız boyle hızlı hızlı gitmek le onunla alay mı edıyordu? Evden dışan japkasız fırlamıg, bastonunu almayı da unutmuştu. Her adım aüşta o yumuşacık, ıslak kumlar ayaklanna yapıpyor, sağ ayağı nın bileğıni ağrıtıyordu. Parmaklarının ucuna basa basa yurumeye çalıştı, o da olmadı. Annabella'ya yeti^tiği vakıt düjmemek için onun koluna yapışacak haldeydi ama, bunu da kıbinne yedıremedı. Kız ona şo>le bir baktı, duraladı, sonra gene yu rüdu. Byron ayağındaki acıdan başka bir şey duymuyordu artık. Ona yetışmek içuı çabaladı. Yanına gelince: Mektuplarımızda bırbırımue epi şeyler anlattık» dedi. « Evet» « Oyleyse gene mektupla mı konujsak?» « Nasıl istersenız.» « Ne uzerınde tartışacağız? Din üzerinde mı1» Annabella sert bır tavırla: «Ben sizi evlenmeden önce doğru yol» yöneltmeyi hiç duşunmemışımdır» dedı. Byron biraz takılmanm sırası geldığıni düşündu. < Önce kocayı yakala. sonra ıstedığin bıçıme sok, oyle mı?» Annabella'nın kalbi yerinden fırlayacakmış gıbi atıyordu ama, bunu sesınden belb etmemeyı ba fardı. « Yanlış bir adım attığınızı düşünüyonanız, tizi serbest bırakmaya hazırım, Lord'um.» Byron: «Sız...» dedi, arkasım geüremedi: Ayağının sancısma dayanamıyordu. Artık kıbırı falan unuı muştu. Annabella'nın koluna tutunmak ıstedı, eluu uzatırken one doğru devrıldi, kumlaTın uzerıne kapandı. Şaşırmi!, bır an içın kendıni kaybetmısti Sonra. yavaş yavaş kendıne gelırken, o gece kendısını tedırgm eden kâbusu hatırladı. Şımdı gene bu kâbusun ıçinde gibıydı: Mary Chaworth, onun uzerme doğru egilmış, çılgın gıbi guluyor, «Senın aklında bır bozukluk var .. Bu da, suçla ılgıli bır sırdan ileri gelıyor Sen bu sırrını mezara kadar gotüreceksın'» dıyordu. « Byron Byron'cuğum'» Gözlerini açtı. Annabella yanma dlı çdkmüş, usulca onu kaldınvordu Başını kucağına aldı • Bayıldm. Ne zâlunlık ettım de oyle konujtum!» Byron «Senln auçun yok, Annabella'cığım» dıy» fısıldadı ama, sözlen ruzgârda dağıldı Annabella: «Şımdı anladım, gerçekten sevıyorsun benı'» dıyerfk. çabucak bır sarıldı, utana utana optu Ayağa kalkabılecek mısın?» Byron doğrulmaya çalışarak kızın koluna sarıldı Içınden de, acı acı: «Kapana kısıldım, adamakılb kapana kısıldım » dıyordu. Yalnız, bır yandan da, gene ıçınden, gülüyordu: Londra saloniarmda anlatılacak ne guzel bır hıkfiyeydi bu 1 «Byron, serbest bı rakılacağım ışıtmce, uzuntusunden bayılmış!» Annabella, yalvarır gıbı: «Barıştık. değıl mi?» diyordu. « Suçla ilgıli bir » m unutmama yardun etüğme gore, evet.» Annabella anlayamamış gıbı ona şöyle bir baktı. « Sır mı? Suçla ılgılı bır sır mı7» « Nevretead'li Hınzır Lord boyle daha bırçok sırları var, Elmacık'» « Elmacık mı?» « Su pembecık koylu kızı yanakların elmayı andırıvor da. Onun ıçın... Elmacık. Ya da, kısaca, Elmam • « Ah, Byron, Byron!» Annabella'nın gozlerı buğulanmısU. Şımdi ona «Byron» demek daha kolay gelıyordu. Barışmışlardı artık. « Senın şu suçlu geçmışın .. gerçekten suçluysa » dı>e mırıldandı. «Hayır, hayır! Benı ılgılendırmez Yalnız gelecek geleceğımız » Sozunun arkasını getırmedı «Çok mu konuştum'» «Byron «hayır» der gıbı başını salladı. « Ben senı dunyamn en sessiz msanı olarak gor meve başlamıştım. «Aklmdan geçenlerın hepsını soyle. n olur' Bır kadın ne kadar çok konuşursa o kadar az duşunur» Annabella bunun uzermde bır dusundu. Alay nu edı> ordu? Sıkıla sıkıla' «Ne zaman evlenıyoruz9» dıye sordu. « Yakalanmış, elım, kolum bağlanmıj olduğuna gore, ne kadar çabuk evlenırsek o kadar lyı olur. Ak şamları karşısında esneyeceğım bırını oyle arıyorum kı'» Kızın alnı kırısü. « Cıddı raı konuşuyorsun, saka mı edıyorsun, hıç anlayamıyorum » O akşam yemek pek o kadar cehennem azabı olmadı, çunku Byron damat adajı durumunu kabul et mış, kendıni buna butun varlığıjla verrruştı Üstelık, Sır Ralph'ın şakalarına ınandıncı bır şekılde gulujor. Lady Mılbanke'ın anlatüklarına da baş sallıyordu: Naıp Prens gençlere kotu ornek oluyormuş, bundan dolayı Londra'da sokak ortasında kırbaçlanmalıymış. B>ron o gece pek kejiflı yattı, ertesi sabah da Annabella'yla tam saat onda yuruyuşe çıkmak uzere erkenden kalktı. Annabella: «Annem, babam senden hoşlanmaya başladılar» dıyordu. «Senın gerçek kışıhgını kalabalık arasmda değıl, aıle çemberınm sâkın hayatı ıçınde bulabıleceğını anlamışlar, bunu babam kendısı soy ledı, Benı olumsuzluğe ulaştıracak adamı seçebılmek olgunluğunu gosterdığım ıçm pek sevınıyorlar, ben de oyle » Byron gulmemek içın kendıni zor tuttu. Kıs sankı onunla değıl, kendı kendıne konuşuyordu; daha doğrusu, gene o ağırbaşlı mektuplarından bırını jazar gıbıydı Kendıni ne de yanılmaz goruyordu! Byron esnemesını tutmaya çalışıyormuş gıbı yaparak «Bu sabah pek cıddıyız» dedı « Attığımız adım cıddı olmamızı gerekürıyor.» ? « Bıraz da gulmeyı, oyle değıl mı » Annabella ağır bır tavırla başını egdı. « Sonra gulecegız, vaktı gelınce Senın janında ben hâlâ bıraz çekınıyorum, kendımi bulamıjorum. Gene mı çok konuşmaya başladım'» « Hem de pek çok, ama, ben senı susturmasını bılırım » Annabella durdu ona doğru dondu çocukça bır merakla baktı « Ya oyle mı. Bj.ron'. *~ Sınırlerı yatıştırmak ıçın bıre bırdır» (Uevdtnı var) Tiffatıy Jones TlıFANY JONES • A N K A R A 06 25 06 30 07 00 07 05 07 30 07 45 08 00 08 10 08 40 09 00 09 20 09 35 09 oö 10 00 11 00 1105 11 25 11 55 12 00 12 15 12 30 13 13 13 14 14 14 lî 16 16 16 17 17 17 11 19 00 15 30 00 15 35 00 00 35 55 00 30 50 00 35 Acılıs. Dro&ara Gunavdın (1) Kove haberler Gunaydın (2) Haberler ve hava durumu Hafıf muzık Ankarada bueun Her telden B Akarturkten turkuler Besm Beslenme Sabah konsert Arkası \arın Ara haberler Okul radvosu Hafıf tnuzık N G m e r d e n sarkılar Konser saati Ara haberler Y Cınardan turkuler Kıbrıs saati M Safcvasar ve Kevser Tanrıkut'tan sarkılar Haberler ve R G de bugüa Hafıf müzik Reklâm oroeramları A Sezeınden turkuler E Savından sarkılar Hafıf Batı muzlH Okul radvosu N Akoldan turküler Plâklar arasında Ara haberler Yurttan sesler Kov odası Reklâm oroSramları Haberler ve hava durumu K KarasuIevmanoSludan turkuler Uvkudan once Sılâhh Kuvvetler saati G Tecerden sarkılar Soor Kucuk konser 24 saatm olavları Nasıl bövle oldular» Erkekler T sarkılar Hafif müzOr TBMM M»tl Haberler ve havt duıumu Konser salonundan Hafif müzlk Kaoanıs Deniz Eğitim Komutanlığından 1 lstanbul Ünıversıtelerının aşağıda yazılı bölümlerınde hâlen öğrenımlerme devam eden oğrenc.ler arasmdan Denız KuvveUen Komutanü» hesabına yeüştmlmek üzere ogrenci almacaktu 2 Kay.tlara 15 Kasım 1967 gunu ba5lanacak ve 2. Aralık. 1967 akşarm son venlecektır. . /UITVIJPT t » n » ı 3 Isteklıleru, Deniz Eğıtun Komutanlıgına (HEYBELİADA) başvurma larınj OORENC1 AJ.INACAK BOLÜMLER Gemi inşa Gemı Makıneleri Elektrik (Ruvvetli akıın \e Enstrumantasyon) Tıp Eczacı Sanat tarihl lnşaat Yuksck Mıihendisl l'uksek Mımar îMatematik / Karadeniz Bölge Komufanliğı Garnizon Sahnalma Komisyon Başkanlığ'ndan: KDZ EREGLİ CİNSİ 1 Kalorifer malzemesl MİKTARI 66 Kalem. (Basın 26073'14232) 1 Karadeniz Bolge K. lığı Ast Subay Gazin)su ihtiyacı olan yukanda cins ve mıktarı yazılı kalorifer malzemesi; keşif ozetı, teknık; kapalı zarf, kalorıfer tesısatı ke|if ve şartnamesi dahılınde, 2490 sayılı kanunun 31 ınci maddesi uyarınca kapalı zarf usulu ıle, 15 Aralık 1967 cuma günıi »aat 15 00 de Kdz. Ereğlısındekı Satmalma Komısyonunda ihaleye çfcarılacaktır. 2 Keşif bedeli (47 563 55) lıra olup, geçıci teminatı (3 567,30> hradır. 3 (66) kalem kalorifer malzemesi, sozleşme akdıni takıp eden ig gununden itıbaren (15) onbeş gun ıçersinde teslim edıleeektır. 4 İsteklılerın usulüne gore duzenlevecekleri teklif mektuplarını belırlı ihale gun ve saatınden bır saat evvelıne kadar Komısyonumuzda bulundurmsları, postadaki gecıkmelerin dıkkate alınmayacağı, keşif ozeti, evsaf jartnamelerinuv mes&î taatleri içersinde Komısvonumuzda; malzeme listesinin ise Ankara, îstanbul Levaz'm Âmırliklerinde görulebileceği ilân olunur. (Sayı 2090 Basın 26984/14249) ^ İ L N ÖSİ. Arâşfırma Daires! Başkanh*!ndan: Başkanhğımızda çalıştırılmak Kımya Muhendısi almacaktır. üzcre 3 adet Yuksek Yabancı dıl bılenleı tercıh edilir. İsteklılerın DSt. Araştırma Daıresı Başkanlığı ANKARA adresıne muracaatlan ilân olumır (Baaın: 26384 A. 3İÎ33/14231İ 19 50 19 55 20 10 20 30 20 45 2100 21 10 2130 22 00 22 05 22 45 23 0f> 21 4S 24 00
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear