Catalog

CUMHURtTPT 12 EyNÖ 1969 gAHİKB OÇ AJANSLAR * RADYOLAR • ÖZEL MUHABİRLERfMİZ hadiseler arasuıda Havacılık hayrammda 3 yeni BHS lınıııliiirılıniiin MOSKOVA. (a.a) aaa, Ajansınm bildirdiğine g6re, Moskova yakınlanndaki g^îeneksel havacılık bayramı sırasında, cHer hangi bir yer hedefme büyük Isabetle hücum edebilecek»sesten hızlı flc yenl avcı • bombardıman nça ğı nçn» halinde göıterilmiştir. Bir soylev veren ve Sovyet hav> kuvvetlerinin, «Modern bir •avast» karşılaşabilecek her çe ait Mrnna çözecek yetenekte oldngunu» iddia eden Sovyet Generali Kamanin, sözlerin* şunl«n •klemistir: «Sovyet hava knvvetleri, e•M olarak taatte 3.000 kilomet reden hıılı giden ve 30.600 met re yükseltiyi assbileo nçaklardan kuruludur.» MALİNOVSKİ'NİN DEMECt öteyandan, «Tankeılar günü» dolayısiyla bir konuşma yapan Sovyetler Birliği Savunma Bakanı Maresal Rodion Malinovski de, «Sovyet Komünist Partisi ve hfikumeti, özgürlüğü için savaf«n Vietnam halkına karşı Amerikan emperyalistlerinin saldınlan dolayısiyle TJlnslararan duruman vahimlesmesini hesabs katarak, Sovyetler Birligi'nin Savunma yeteneğinl takviye edi el tedbirleri almaktadm demiştir. UÇAKLARDAN SEÇİM MELODILERI YAYINLANDI G Vielnamda şarkılı seçimr DIŞ HABEBLEB SEBVİSt SAYGON Vietkong hâkimiyetinde balnnan yerlerdekl halkı kapsamıyan ve aynea Saygon'lu Budistlerin de protesto için katılmadığı Güney Vietnam seçimlerl, değişik bir hava içinde başlamtştır. Seçmenler, dün sabah canavar dü dükleri lle seçimin başladığını öğrenmişler, Saygon üzerinde daireler çizerek uçan bir askerî ucak, geçim şarkılan yayınlamıstır. Bo arada Başbakan Nguyen Kao Ki, «Güzel eşi» Istemediği için, Ku rncn Meclis arzu etse bile, Cumhurb&skanlığı için adayhğmı koymayacağmı bildirmiştir. Seçim sonunda ortaya çıkacak olan Kurucu Meclis, Anayasayı ha zırhyacak ve sivil yönetime giden yolu açacaktır. nın Panoramcısı Mehmet Barlaı Fikirferde rabılalı olmak lâzım lTde bis degilse İ D İ ayyen bir «ümre daI D Jha doğrus» muayyen bit ^ ^ l i i m r e y e daima sirayet eden bir din kompleksi batfln devlet ve millet işlerımizde te Kısaca..| • AGADtR Fas'ın Agadir şehrinde 45 saniye gflren siddetli bir deprem olmuştur. Maddi hasar yok deneeek kadar asdır. • KOBLENZ 45 bin lira değerinde, afyon satmaya çalıştıklan iddiasiyl», y«di Türk tevkif edilmistir. • CENEVRE Avrupa Basın Ajanslan, milletlerarası basın haberleşmeleri komitesinde işbirliği konusunu tncelemek flzere, olaganüstü bir genel kurul toplantısı düzenlemlştir, 0 WASHÎNGTON Amerika Dışışleri Bakanı Dean Rusk, birkaç günden beri yattığı Walter Reed Askerl Hastanesinden taburcu edilmistir. • ROMA «Gottler» isimll bir Avustnrya şirketlnin otobüıfine, otomobilli iki genç bensin doln şişe fırlatarak, yanmamna •ebep olmuşlardır. • YENİ DELHt Kalkfitalı bir muhasebeci, piyangoya yatırdıgı 100 nıpi karyılığında Pap« VI. Paul'e ait otomobill kazanmıştır. • FRANKFURT Clay BHldenberger karşılaşmannı izlemek fizere talona giren TJrsnIa Andress ve Jean Paul Belmondo çiftine halk büyük bir tesahürat yapmıştır. • LONDRA «Sunday Telegraph» gazetesi kaatıl zanlısı Harry Roberts'in, »uç ortaklan tarafından öldürüldüğünü yazmaktadır. • ANKARA Afganistan*ın yeni Büyflkelçisi Ahmet Popel uçakla Bonn'dan Ankara'ya gelmiştir. • JOHANNESBOURG Geçen hafta bir parlâmento toplantısında bıçaklanarak öldürülen Başbakan Werwoerd, Pretoria mezarlığına gömülmüştür. 9 ŞAM Sovyet kozmonotlan Pavel Beliyaev ve Aleksl Leonov, Halep ve Laskiye'ye üç günlük bir iyi niyet ziyaretinde bnlunacaklardır. • KARAKAS Venezuella'nın Çuruguara şehrinde, siddetli birkaç deprem olmuştur. Deprem sırasında pek çok kimse yaralanmış ve 60 ev yıkılmıştır. • CAKARTA Sangir Adasında bnlnnan Mt. Avu volkanı indifa etmiş, 39 kişinin ölümüne, 13 bin kişinin evsiz barksız kalmasına sebep olmuşrar. • SAN FRANCtSCO Califorrjja'da altı günden beri devam eden siddetli orman yangını sonucunda zarar 80 milyon lirayı bulmuştur. • VARŞOVA tran Şahı Rıza Pehlevi ve Melike Farah, Maearistan'dan sonra Polonya'yı da ziyaret edeeeklerdir. • CHİCAGO Amerikan Nazi Partisi lideri George Lincoln Rockwell, zenci medenl hakları aleyhinde bir yürüyüşü yönettiği için tevkif edilmistir. • RECÎFE Brezilya'daki Piton yılanlan yokolma tehlikesiyle karsı karşıyadır. Zira Fransızlar tarafından ortaya atılan PopArt modasına, Piton yılanlarının alacalı derileri çok nygun düsmektedir. Enflâsyona karşı eçen hafta olağanüstü bir basın toplantısında Başkao Johnson tarafından açıklanan kararlar, Amerikan ekonondsinin ve dolayısiyle dünyanın 1930 dan beri geçirdiği en büyük para krizi tehlikesini giderme çabalannı özetliyordu. Baskan açıklamasıyla, kongreye gönderdi^i bir mektupta yer alan bazı tedbirleri kamu oynna duyurmak istiyordu, Bunlann arasında, mesela yahnma is adamlarms mjManan yüzde 7 faizli kredinin hlriınhm. sı vardı. Aynca, yine yatınma giden, veya yeni tesisler aatm alan Is adamlanna tanınan vergi mnafiyetlerinin kaldınlması isteniyordn. Kamu yEtınmları lyioe kısıla> cak, Ugili dairelerle özel bankalar arasuıda sıkı bir ifbirUği kurulacaktı. Johnson'a göre, bütün tra tedbirlerden maksat, enflâsyon tehlikesine manl olmak ve Vietnam savasınm finansmanmı ffjHamak 6 geldi ve Amerika'da büyük tepkilere yol açü. Çünkü yüzde 13^ luk bir düşüşe, 1962'nin meşhur «Kara Pazartesi»sinden beri rastlanmaznıştı. «rU olmuş ve bu ^.J^ST keti daima tedirgin etmıştir. Nitekim, son adlî yıl açıbş^*£ TRUMAN Eski Baskan Tnunan bOe, hayranı olduğunu sık sık belirttiği Baskan Johnson'a sert bir hücum yöneltti. Fakat Truman'm şikâyeü, degişik bir açıdan almmışü. O"na göre «Yüksek faizli pahab kredi, sıkı paraya isaretti» Amerikan ekonomısinin felsefesi ise «hareket» Ustüne kurulmuştu. Çok harcama, yenl sahalann açürptmına., işsizliğin düşmesine varan olumlu sonuçlar getirirdL HalbuM şimdi bu «hareket» unsuru «dannk para» ile bir kenara atdıyordu. Truman'ırı •• diğer eleştuidlerin aldıklan cevap, Johnson'ui açakladıgı tedbirler oldu. Baskan, parayı haüfletecek yerde, kredileri dondunnak yoluna gidiyor, yabnmlan kasıyordu. Yaui ekonomiye ayn ayn teşhisler konmuş, Johnson bunlardan Ameıikanca otmayanını aeçmişti. Tehlike «sıkışıkuk»ta değil, «sçıkhkta» idi. Ufukta görülen «hareketsizlik» değil «enflâsyonnn gettrebüecegi tehlikeU hareket» idi. Ne var td Johnson, ekonominin bn günkü durumun» sebep olan en önemli taktSrd, eski tehlikesini arttıracak çekilde ön plâna sokmaktan kaçınmamıştı. Bn da Vietnam'dı. Başlarda ekonomiyi canlandıraeağı sanılan Vietnam, şimdi bütçe harcamalarının çoğunu yutan bir hortum haline gelmişti. Savaşı kısıtlamak, gerek paranın dengesini, gerek diğer iç yatırtmlann gettreceği tehlikeyi hafiHetebilirdL Ancak, Vietnam bir seçim me»elesi haline de getirilmis, savaşı kazanma politikacüann itibar anahtan olmuştu. Işte Johnson, bütün tedbirlerini Vietnam savaşının finansmanı maksadına yöneltmekle, politika havasmdan aynlmadığını isps>t s> diyordu... Ölçüsü kaçınlmış bir savaş ekonomiye hareket yerine felâket getirmek üzereydl. Savaşı yurütmek İçin, kredileri dondunnak Amerikan ekonomisine karşı koymak oluyordu. Savaşı durdurmak ise seçim kaybetmekti. Sonuç, köksuz tedbirler ve karanlık kalan bir lstücb&l oldu şimdilik. T FİKİR DEĞİŞTİRDÎ Geçen hafta Hava Marejall KJ, muhtemelen ükbaharda, Kurucu Mecllsin isteği iuerine Cmnhnrbaşkanhğı için adayhğmı koyablleceğinl söylemifti. Sandık başrndaki gazetecilerin bir sorusuna karşılık, Ki, gec» kansı ile uzun tartışraalardan aonra kime oy vereceklerini kararlaçtırdıklannı belirtmiştir. Daha sonra, e;inin israrı üzerine, dâvet edilse bile, Cumhurbaşkanlığı için adaylığım koymayacağrnı açıklayan Kao Ki'ye gazeteciler •Her »amnn eşinizin sözünü dinler misiniz?» dive sormuşlar, bunun üzerine Ki, gulümseyerek «Her laman değil, ama bn defa haklı idb demiştir. Budistlerin geçünleri boykot etmesine rağmen seçmenlerin yüzde £0 mın oylarını kullanacaği tahmin edilmektedlr. Hükumetin bildirdiğine göre muhtelif yerlerden gelen rapoTİara göre seçfaılerta başlamasından sonraki ilk üç saat zarfuıda Güney Vietnam'ın bes milyon seçmeninden dörtte biri oynnu kullanmıa bulunuyorda. Banlarm çoğu askerî birliklerde toplu olarak oylannı knllannu» Güney VIetnam'hlardır. Öğlene doğru ise Vietnam'h seçmenlerin yüzde 37 sinin oytmu kul lanmif olduğu açıklanmıştır. İŞTİRAK Kao Ki'yi Baskan adayı olmaktan vazgeçiren rüzel esi, kocası Qe seçimde aj vermeye gklerkeo SözünU ettiğimlz açıklama, geçen şubattan bu yana endişeyle izlenen bir takım borsa tehlikelerinin ne ölçüde büyük sonuçlara gldebileceğinln en iyi deliliydi. Bu tehlike o kadar büyüktü kl, 6 ay önce Federal Banka tarafmdan reeskont hadlerine yapılan yüzde yanm zamma, «ESonomiyi hareketsizleştirecek» diye karşı koyan Johnson, bugün ekonomiye dizginleri bizzat kendi elleriyle geçiriyordu. Avrupa ülkeleri arasında dayanışma BELGRAD, <a.a.) Birteşmi? MlUetlerin geçen Genel Kurul top lantısına, «aosyal ve siyas! sistemleri farkh Avrnpa devletleri arasında iyi komşuluk Oişkilerini geliştirme amacı taşıyan bölgesel karakterde faaliyetlere girişilmesi» hakkında bir karar tasarısı sunan Avrupa Parlâmentolan temsilcilerl cumartesi günü Belgrad'da toplanmışlardır. Yugoslav Ulusal Meclisl Başkanlık Divanı Oyesi Vladlmlr Popoviç'in açtıgı konferansa, 9u Ulkelerln heyetlerl katümaktadır: Belçika, Bulgaristan, Danitnarka., Ftnlandiya, Macaristan, Romanya, Isveç ve Yugoslavya. Yugoslav Federal Meclis BaşkeDI Eduard Kardel] yaptığı bir konuşmada, «Avrupa ülkelerinin halklannın çeşitli işbirliği ve yakmlaşma şekilleri hakkındaki araştırmanın önemine» işaret ettikten sonra, «Mevcnt düşmanlıklar,» demiştlr, «haklar arasındakl demokratik Uişkiler, halkların bağımsızlık ve kendi kaderini tâyin etme haklarına saygı çerçevesinde takviye edildigi takdirde, bir Eerginlik etkeni olmaktan çıkacaktır.» Avrupa'nm şimdlki durumuna da deglnen KardelJ, şunlan eklezniştir: «Avrupa'nın kendi başına güven ve banş içinde yaşayabileceğinl sanmak, dfinya'daki dumm bütânfiyle değişmediği takdirde, Avmpa için hiç bir şey yapılamıyaeağını iddia etmek kadar yanlıstnj Brezilya'da 92 lane mareşal var BRASÎLtA, (a.a) eneral Amavry Krnel'in Mareşalli|e terti ettirilmesinin fizerinden daha bir ay bile geçmemişken Camhnrbaskanı Maressl Castelo Branco General Jnstino Alveı Bastos'n da Maresallite terfi ettirmistir. Geçen Mayıs'ta Brezilya'nın Güneyinde Uruguay sınır bölge sindeki üçüncü ordu komutanlı ğı görevinden uzaklaştırılan General Alves bugün bir kararna meyle ihtiyata ayrılmıs ve aynı zamanda Mareşalliğe yükseltilmıs ve böylece Brezilya'nın 92 inci Mareşali olmuştur. Askerl nzmanlara göre Brezilya şimdi dünyada en çok Ma resali bnlnnan filkedir, hatta Brezilya'daki Maresallerin sayı n dünyanın geri kalan bfltfln fll İŞARETLER Tehlikenin ilk işareUeri şubat ayında gorülmüştü: «Vietnam^ «Büyük Cemiyet Projesi» gihi faktörlerle yukan doğru hareketini devam ettiren borsa, bu aydan itıbaren sürekli bir düşüşe girmistlr. DüşuşUn diğer dünya başkentlerine tesiri ilk anda fazla değildi. Mesela Londra bu aşağı doğru eğik çizgiye, hazirana kadar girmemeyl başarmıştı. Zürih, MUnlh, Paris gibi borsalar ise hlç sarar görmemis gibiydiler. Fakat New York'un VaB Street'i, çizgiyi düzeltememisti. Bn arada itidaHİ şekilde düsen fiatlar, bazan kesin nçarnmlar işaret eder hale geliyordn. Hisse alım satımındaki hareketi grafikliyen DowJones endeksi geçen pazartesi günü yüzde 13^1uk bir düşüs kaydedince, alısılan eğik çizgi bir ok haline knnda îargıtay Birinci Başk» nının yani Türkiyenin en yüksek mahkemesi reisinin NurcttİBğ» ve bunun memlekette yapabilecegi «ararlara dair söyledigi söıler btı kuşknyn belitmesi bakımından çok beliğdir. Muhterem Yargıtay Başkanının sözlerinden Ç» • kan mâna şudur ki Türkiyeda tslâm dinini çarpıtan ve bu çar pık şekliyle hükumet islerine hulule, yani lâiklik nmdesme aykın olarak devlet işlerini din n'üfuzn altına almaya kalkışan bir snç cereyanı vardır. Bu cereyanın bir kaç yıl evvel ölmüs oUn öncüsü Sait Nursî ısmındeki yaşlı kimseyi 1908 Meşrutiyet ilânı zamanından tanırım. O laman esen hürriyet havası içinde Osmanlı câmiasım teşkil eden çeşitli «cemaat» lar millî heves ve hislerini dısan vurup her biri kendi kılıgıyla sokaklan dolaşırken bu Sait Nnrsi de kendi kendisine verdiği «Bedîfizzeman Sait Kürdî» ismiyle ve silâhlı Kürt layafetinıde dolaşırdı. Ulemalıgı ve evliyalığı sonradan çıktı. Herkesçe bilinen bir Kürt politikacısı olarak bir müddet gezindikten sonra kaybolduydn. Adam Türkiye'de yeni bir tarikat kurmak için din bilgisinin ve din âlimlerinin ek•ildiği bir devri aradı, buldu ve tarikatını kurdu. Kendisiyle olan münasebetlerimis hele son zamanlarda ya hayranlık, ya düşmanlık şeklinde yani aşın istikametlerde oldu. Eğer böyle olmasa idi, her türlfi Um! esastan mahrum olan bn cereyan bngün Yargıtay Birinci Reisini bile endişeye sevkedecek bir hal almazdı. Bn neden bSyle olduî.. Türkiyede hangi sahada hürriyet kısılırsa orada kahramanlar belirir. Gazetecilikte de böyledir. Sendikacılıkta da böyledir politikada, particilikte de böyledir. Çünkü insan yasak edildiği seye meyleder. Onun için bizde lâiklik mefhumunnn din aleytarlığı sannedilmesi ve dindar kimselerin de gerici sayılmalan gibi yanlıs ve rabıtasu bir tutum bu sahte din kahramanının doğmasına zemin hazırladı. FaaIiyetlerinin takibinde de kanunt mevznatın açık olmaması ve hâdisenin din gibi kutsal bir mevzu ile alfikalı bnlnnnşu tatbikatta insanlan tereddüde sevketti. Taaa bv husustaki Cezs Kannnn maddesinin Yargıtavıa bir içtibat karariyle Nureulufa da kapsadığı anlaşılınoaya kadar; ama iş de, bir Adli yıl açtlif natkuna girecek derecede ge nisledi. Ne var ki; dinin ber yerde oldugu gibi peşine takılmış efsaneler ve kerametler Şarkta, hatta Batıda bir takım «Mehdi»ler zuhnruna yol açmıştır. Bunlann yegâne dayandıklan kuvvet halkın din ve dünya hakkın daki bilgisiıligi ve onlan tenvir edeceklerin de bu cereyanlarla mücadele edecek kudrette olma malandır. Bizim hâdisemiz sudur. Asırlarca tslâm dininin «Halife» liği, yani önderliğini taşınuf ve müdafaa etmis bir milletin birdenbire bn isden vazgeemesi kolay olmamıstır. Fertleri bir yudam su içtikten soura gayri cuurî olarak «Ya Rabbi şükBn diyen bir eemiyete lâiklik yani dinin devlet islerine ka rışmaması esası tatbik edilirken çok titiz, fakat çok açık hareket edilmek lâzım gelirken bun da tereddüt ve tezatlar belirince hükumetler memleket • te bir Teokratik ıdare sisteminin kanunen olmasa da fiilen yerlesmesinden endiselenmiş, bunu dinsizlikle tefsir eden kimselerin de din elden gidiyor, kuşkusuna kapılmalan bir takım ifratlann doğmasına sebep olmuştur. O kadar ki Ramazanda alenen oruç yiyenlere Istanbnl sokaklannda din namına fiilî teeavüzler yapılırken, 5te yandan bazı toplantılarda Allah adının agıza alınması lâikiliğe aykırılık iddiasiyle siddetli tenkidlere agramıştır. Bütün bunlar lâiklik ile dinsizligin, din ile devletin hadut ve selâhiyetlerini fert olarak, hükumet olarak, sorumlu idareci veya yönetici olarak iyiee ayıramamış olmamızdan ileri gelmiş girişmelerdir. Hal bu ise; biz bir tslâm fcıralının memleketimize bir Islâm memleketleri Birliğt konusunu konuşmak İçin yaptıgı ziyaret dolayısiyle endişelenirken gene lâik, hattâ dinsiı Yugoslavyanın başkenti Belgradda eylül başlannda Sırp Ortodoks Patriği German, PanOrtodoks konferansını Belgrad katedralında resmen açmıştır. Konferansa başta Fener Patrikhane• olmak üzere Iskenderiye, Kni düs, Moskova, Sofya, Bükreş, Belgrad Patriklikleri temsilcileri ve Teologlar istirak etmiş Ortodoksluğa ait meseleler görüşülmüştür. Ya tslâmlıgın ilmî merkezi sayılan Ezhçr medresesinin bulonduğu Kahire'de daha bir hafta evvel Islâm Kardeşler Derneğinden üç kişinin idam edilişini nasıl Izah edersiniz? G A. Malik Cezayir'de «tarafsızlığı» Atlanta'da ırk görüşüyor karışıklığı: 2 ölii var CEZAYtR, (a.a) ndonezya Dışışlen Bakanı Adam Malik, Cezayir'e gelmiş ve havaalanında Cezayir Dışi?leri Bakanı Abdülâziı Buteflıka tarafmdan karşılanmıştır. Bir hey'ete Başkanlık eden Adam Malik, verdiği demeçte, se yahatinin, Endonezya hükumeti nin kurulmasından sonra, dost ülkeler yöneticileriyle görüş teatisinde bulunmak olduğunu be Hrtmiş ve Cezayirii yöneticiler le yapacağı göruşmelerde iki ul keyi ilgilendıren sorunlardan başka, Uluslararası ilişkiler ve hiçbir bloka dahil olmama sıya seti üzerinde de durulacağmı söylemiştir. STOCKHOLM, ( M ) Güney Vietnam Milll Kurtulus Cephesini Destekleyenler Cemiyetinin IÖZCÜSÜ Skoeld, Peter Mattis, Yugoslav yazarı Vladimir Dedijer'in Baskan Johnton'u yargılayacak mahkemenin gelecek yılın basında Stockholm 'de toplanacağını bildirmesi üzerine bir konujma yapmıstır. Mattiı bu konuçmasını «Vietnam savasi snçlnlannı yargılayaoak mahkemenin Stockholm'de toplanmasına tsvec makamla nnın izin vereceklerine pek ihtimftl vermiyornm» deraiştir. Mattis bu konusmasında «Vietla, bildiği kadarına gore, Milletlerarası mahkemenin Paris'de toplanmasmı kabul edip etmiye ceklerini, Fransız makamlanmn henüz resmen açıklamadıklarını belirtmiş, bununla beraber, Franss kabul etmezse mahkeme nin Stockholm veya Helsinkı'de toplanmasının düşünuldüğünü sdylemiştir. Öte yandan, îsveç makamlarının «Mahkeme hakkında ne düşündükleri» kendısıne sorulan Dışışleri Bakanlığının bir sozcüsü, «Mahkemenin Stockbolm'de toplanması ihtimalinden hükumet haberdar edilmemiştir. Bn sebepten de bn konu da ne gibi bir tutum izliyeceğini belirtmek lamansııdır» demiştir. ^ Vietnam mahkemesi • kelerindeki Mareşallerin toplamını aşmaktadır. Bu durum, 1950 den beri yünirlükte olan bir hükümden doğmaktadır. Buna göre, emek liye ayrılan veya ihtiyat katürosuna geçirilen bütün subaylar kendiliğinden bir üst rütbenin imtiyaz ve maaşından yararlanmaktadırlar. »RtO • RtC DB JANERİO, (a.a) haftadan beri zilya'lı Üniversiteliler, istekleri yerine getirilmediği takdirde bü tfln ölkede bir genel greve gitmek tehdidinde bulnnmnşlardır. Mareşal Costa Süva'nın emri üzerine tutuklu 36 öğrenci bu sabah serbeıt bırakılmışlardır. Castelo I" Branco'nnn hükftmetiyle çatışma halinde olan Bre Mareşal Neslin islâhı için tek çare: Sperm bankası CHİCAGO, (a.a) adyasyonnn kalıtıma etkileri üzerindeki çahsmalan ile Nobel ödülünfi almış oUm Dr. Hermann J. Muller, nvat IIkâhla insan neslinin islâhı için, derhâl sprem bankalan knmlması gerektiği inancındadır. Chıcago Ünıversitesindeki Uluslararası kalıtım kongresinde sozalan Muller, olağanüstü bir zekâya ve kabiliyete sahip kişilerden alınan spermlerle bir banka kurulursa, ınsanlığm, önemli bütün meselelerin çozümlenmesi için gerekli niteliklerden yoksun kalmayacağını belirtmiştir. Insanlığm, «Genetik Operasyonlar» la, kalıtımı kontrol eden genlerin değiştirileceği gün lere kadar beklemeyeceğini ileri «üren Muller, «Kaybedecek hiçbir seyimiz yok. aksine sprem bankalan bütün dünyaya yarar olabilir» demektedir. R Bizimle istediğiniz gün New York'a aktarmasız uçabilirsiniz. Roma ve Paris'te bir müddet kalıp vakit geçirmeniz de elinizdedir Tereddüt etmeyiniz... New York'a aynı uçakla. aktarmasız vegâne servis bizdedir. Öğle üstleri başhyan uçuşlanmız herkes için en müsait saattedir. Haftada on sefer yapan uçaklanmızdan birini seçerek, aynı günun akşamı New York'a varabilirsiniz. Aceleniz yoksa... ilâve ücret ödemeden arzu ettiğiniz Avrupa şehrinde bir müddet kalabilirsiniz. Seferlerimizden üçü Roma ve Paris üzerinden, yedisi ise Belgrad, Viyana, Münih, Frankfurt ve Londra yolu ile yapılmaktadır. jşte bir hakfkat.daha: Pan American, Birleşik Amerika'ya diger herhangi bir havayolundan fazla sefer yapmaktadır. Bizimle ucunuz. Atlantik asın tarifemiz hiçbir zaman bu derece ehven olınamıştır. Yolculuk esnasında mükemmel servisten ve Paris'in meshur Maxim'3 lokantasının hazırladığı nefis yemeklerden büyük bir zevk duyacaksınız. Fazla bilgi için PanAm Seyahat Acentenize veya Bürolarımıza mflracaat ediniz: İstanbul: Hilion Methali, Tel: 47 45 30 Ankara : 53 Aiaturk Bulvan, Tel: 12 11 20 İzmir : izmir Palas Oteli, Tel: 32 1 00 Adan»: Agba Oteh. T d : 1501 E ATLANTA (A.P.) nmartesi gecesi bir zenci mahallesinden suratle geçen bir arabadan ateş edilmiş ve iki zenci genci vurnlmuştur. Bir tanesi ölmüş, diğeri de ağır şekilde yaralanmıştır. Bunun üzerıne olay yerıne toplanan zenciler, kanşıklıklar çıkarmağa, polislere taş ve şışe atmağa başlamışlardır. Polıs, toplanan 400 kadar zenciyi birkaç kere dağıtmağa çalışmış ve her seferinde zenciler yeniden toplanarak tezahuratta bulun muşlardır. Bu arada kalabahk arasından atılan bir kurşun, bir polisi de yaralamıştır. İki zenci gencine ateş edenlerin beyaz bir erkekle beyaz bir kadın oldnfn tahmin edilmektedir. C Dünyanın en tecriibeiî havavolu ATIANTİKT6 BİRİNCİ PASİFİKTE BİRİNC IÂTİN AMERIKAOA BİRİNCİ OÜNYA TURUNOA BİRİNCİ XXII. Enternasyon al Fuarı 18 Eylül 1966 2 Ekim 1966 XXII. FİLİBE Enternasyonal ziyaret ediniz. Fuarını Bu şekilde, ticarî münasebetler tesis etınek ve aynı zamanda tarihi ve güzel FİLIBE'yi görmek fırsatını kazanmış olacaksımz. PLOYDIY (Bulgaristan) (Baaın: 30061/10640) todır. Bütün bunlar beşeri bir vakıa olan din meselesinin, müeerred olarak mütalâa edilemeyişin den ve yukandanberi izahına ça Iıştığım lâiklik ve din mefhumlarının herkesçe ve bilhassa söz sahıbı olanlarca iyi anlaşılıp, iyi anlatılamamasından yani fikirler ve işlerde rabıtalı olmayışı mızdandır. O sebeple Türkiyede Komünist fugoslavyadaki gibi bir dinî konferans toplanması degil, bir tslâm devlet başkanının ziyareti bile bizı ciddî şekilde knskalandırmaktadır. Ne var ki beri taraf da bn kuşkuyu doguracak ifrat gayretleri âdeta israf edercesine harcamak B.IİUK