Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAHİFE DÖRT 15 Temmuz 1966 CTJMHTTRÎYET üii iiii] « l a ı t i e s iiüiiii Bond '«nssnt * Rtt?9ns ?7i t**ssss!îî?;: Dr.NO George Sand gene karanlıkta gulumsedı. Ah şu Chopın, çekingenlığı, işin duyulmasıhdan kork ması! Sanki arkadaşlan inanacak larmış gibi. Yalmz, George Sand ısteğine ulaşmak istıyorsa Pa rısten ayrı ayrı yoia çıkmalanna razı olacaktı «Sen nasıl istersen, Chopın Yalnız, yolda bir yerde de bulusamaz mıyız? Diyenm Perpignan'da» Chopın işın görunuşunu kurtarabıleceğını du?'inerek. buna >anaştı. «A, evet, Perpıgnan'da bulu şuru/ Oradakı eskj hısarları senınle gezmek ısterım » George Sand onun yanından ge ceden aynldı, ertesı sabah da hemen yol hazırlıklarına koyuldu. önce, Solange'ı Parıs'te okul da bırakmayı duşunmustu ama, sonra, butün çocuklarını ahp gıt me>e karar verdı . Üç çocuğunu da! Evet, Chopın onun Chopın sevgilısı olduğu kadar çocuğu>du da. îspanya'ya gıdecegını çok gızlı tutmaya çalıştı ama, Marıe d' Agoult'dan hıçbır şevın saklanamı yacağmı düşunmemıştı. «Mallorca'ya gıdıyorsun, öyle rai, George?» «Nereden çıkardın bunu. Marıe?» «Maunce'ın sağlığı ıçın Marlianı Mallorca'yı sağhk verirken ben de yanınızdaydım ya • «öyle bile olsa ..» «Oraya gideceğinizi aklım kesti.. akıl meselesı bu. Chopin'ı de goturuyor musun7» «Çocuklanmı goturüyorum yalnız.» «A, gidiyorsun demek Mallorcaya? Felicien'sin n'olacak?» «Artık ıhtıyacım kalmadı ona, ne oğretmen olarak. ne de kâtip olarak > «Sevgilı olarak da mı?» «Hele o bakımdan hiç.» «Mallorca'nın yabanlannda sana buyük yaran olurdu onun; kılıcını savurdu mu koyun sana hayran kesilen hödüklerini kaçınrdı » Bu biçim korunmaya ihtıya cım yok benim.» «Olabilir. Ama, bütün o yolu yanında erkek bir koruyucu ol madan çıkmak ne büyük cesaret'» Ben hiçbır zaman erkek bir koruyucuya ihtiyaç duymamışırn dır.» Marie alaylı alaylı güldü. «Chopin de Paris'ten gıdiyormu?.» «Hiç haberim yok bundan » F. W. K NO B g r ^ İ İ Î EYN GEORGf SIKO'M HATAT MMANI 77 Pleyel'den piyanosunun san Iıp sarmalanmasıru istemış ama, daha adres vermemış Nereye exdıyor bu çocukçağız acaba?» «Polonya'ya gidıyordur besbelli.. Marıe pek şakrak bir kahkaha attı. «Chopın'ın şu prensler gibi tavırlar takınması, sır saklaması yok mu! O bana neyı hatırlatıyor, bilıyor musun? Dunyada bılemezsın' Uzenne şeker ekilıp sofraya getirilmı? ıstiridyeyı hatırlatıyor bana Sakın bir lokraada yutmaya kalkma. sonra çok kotu bir safra nobetıne uerarsın.» Felıcıen Mallefille de büyük bır dert oldu George Sand onu entipüfteo bır ıs için Nohant'a yollamıstı, o vokken kaçıverirım diye. Ne var ki, George Sand daha yol hazırhgını bitirmeden adam çıkageldi, müthis br kavea etti «Marie bana hepsinı. hepsinı anlattı'» dıyordu «Mane oteden beri ortalıgı karıştırmasmı pek sever Makul ol, Fehcien Arkadas olarak ayrılalım » Adamın vuzünde kurnaz bir bakış belırdı. «Gıtmeden önce gei bırhkte son bır bir gece geçırelım.» «Hayır. Felıcıen. Olmıyacak bır şey ıstıyorsun.» Felıcıen basan kazanmıs gıbı bır kahkaha koyuverdı «George Sand'ın kendıne gore bır na^nus anlayısı vardır, bu nu pek çok ıyi bilirim. Kendıne aynı zamanda iki dost birden tutmaz.» George Sand hiç oralı değılmış gıbı: «Belkı de bütün erkeklerden bıktım artık, bunu biç düsünmedin mi?» dedı. Felıcıen: «Kım?» dıye sordu. • Adını soyle. Hadı. adını soyle » «Adı sır.» Felıcıen: «Chopın mı?» dı>e soyle bır düşündü. «Mane oyle sanıyor ama, pek gülunç bır şey. Chopın daha memeden kesılmemiş bir çocuk bence. Değilse bile, hastalıklı bir delikanlı; George Sand'ın yırtıcı isteklerini dunyada karşılayamaz.» Bu söz George Sand'a pek dokunmuştu. «Yırtıcı ha!» dıye, boğulur gibi haykırdı. «Ajjmma gıdecek ne varsa hepsinı soylemeve çalı şıyorsun.» «Belkı de Dıdıer, ha?» Charles Dıdıer îsvıçreli genç bir sairdı, bıtki bilimle de ilgilenırdi, falosof gibi bir şeydi. Sofu bir protestandı, pek eski • kafalı yetiştirilmişti, Paris'in bohem çevresı hiç de onun yen değıldı. George Sand ona, buna tanıtarak kendisıne çok yardım etmis, bir keresinde de, açlıktan dlecek durumda bulunca, borç Dara vermiştı Felıcıen, bıraz düşündükten: • Hayır, Didıer değıldır» dedi. «George Sand'a uyamıyacak kadar sofudur o.» «Bakıyorum benım hakkımda pek yüksek düşuncelerin var1» «Eh alçak anlamında en yük sek düşunceler'» En sonunda, Felıcıan çıktı gıttı. Başka yapabıleceğı şey yoktu, çünku George Sand onun esyasını sarıp sarmalayıp eline verdi. kapıyı da suratına kapadı Ama, ne vakit sokağa çıkacak olsa bakıyordu adam onu beklivor ne reye giderse de pesinden geliyor Bir akşaro, «Bu sefer elinden kurtuldum» derken. bir de baktı arkasından Chopinin daire sine o da girivor Gülünc ama doğruymuş'» dive haykırdı George Sand öfkevle «Chooin vakında Varsova'va gidıyor» dedi «Ona güleeüle demeve geldim.» Felicien"i hic bukadar öfkeli. saldırean eörmemisti KolttıŞunun altmda iki kılıc varrlı Biri ni saskın saskm bakan Chopin'e fırlaHı Burada. vanımızda adamlanmiz olmadan rtövüseeeSiz Hadı Hplikanh. hadi'» Georce Sand Chopin'in elinden kılıcı küDtı «Cıldırmışsın sen, Felicien' O «enin saçma oyunlanndan biri deeil bu.> Felicien'in yüzünde birdenbire üzgün bir hal belirdi, ona döndü: «Ha7ir olvm, Monsieur Sand'» dedi Sonra, abullabut brr tavırla odanın içinde sıçramaya, ne yaptığını pek bılmıyormuş gibi kılıcını savurmaya ba$ladı. George Sand'ın bıldıği o kabadayı adam değıldi bu. Onun bildiği eski Felıcıen kılıcını bilerek, çe\Tesindekileri korkutarak sallardı. Bir ara adamın soluğu yüzüne geldı, George Sand onun ıçmif olduğunu anladı. Gençliğinde, Honakt'da Hippolyte ona ufak bir küıç oyunu öğretmişti, o günden beri hiç kılıç kullanmamıştı ama, Felıcıen'i bu durumda yere sermenin çocuk oyun cağı olacağmı düşündü. Chopın kavgayı, dövüşü hiç sevmezdi; karşısında ahmak bır oğrenci varsa ona kızar, bağırırdı, o kadar. Şimdi de, bir ara, korkudan dili tutulmus gibi durdu, seyretti; sonra. George Sand'ın en ufak bir yara alması dusuncesine bile dayanamıyacağı için, bir yastığı kaptığı gibi kıhçlara doğru fırlattı. Felıcıen bir küfür savurarak döndü, dönünce de dengesini kaybetti, küt dıye düştfl. George Sand hemen onun üzerıne atıldı, kılıcının ucunu boynuna davadı. Bir vakitler Felicien'ın elıyle Casimir"i yere sermişti; şımdı de, bir kazadan yaralanmamakla da olsa. kendisi Ftîlıcıen'i yenmış oluyordu. «Ozür dile'» diye buyurdu. Feliden, düşerken yan ddnmüs, rahat konuşanuyordu, boğuk bir sesle: «Vallahi dılemem!» dıye lnledı. «Hadi, ozür dile'» Felicien doğruLmaya calışb, kılıcın ucu sakalh çenesine değdi, biraz kan akü. George Sand bunu görünce, onu daha çok yaralamaktan korkarak, gen çekildi. Adarn çenesini elledi, parmağmdaki kana baktı. GözJerine ürkmüş bir bakı; geldi. «Kan!» diye haykırdı. (Arkan rsr) tfimbüs •#•••••••••••••••••••••• ••••••••••••••••••••a ••••«•••••••••••••••• ı •«•#•#•*••••••••«•«*« • ••••••«••••••••» ••••••••••••••«•• İlllt İÜIÜİBS! T i f f f a TÎFFANY JONES ny J o n e s iiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiHiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiliiiiiilijjiijjijjniiinjiiiiniiiJiiniiiiiiiii; FES> A J N VE TUTUMUH Elİf h o n i l i i :::İ:::İüİi:::ü:::hiİ:İ:::::::İ; OETAUIGI SİGAEA DUMAMI\ *•••««• <•••««•••••••*••••••••••••••••••••• »••«••«»••»••••••••ı • • ••••••*••••«•••••«•• AYSE İLE ALi 1 <O Maden Direği € 11 Naklettirilecektir ı ı^ konu veresim: Ayhan Başoğlu İLONA T.K.İ. Mahdul Mes'uliyetli Ereğli Kömürleri İşletmesi Müessesesi Müdiirlüğünden: Müessesemiz ihtiyaa için Acıpayam (2400 M3), Aydın (2040 M3), Bandınna (1779 M3), Denizli (2800 M3), Göynük (500 M3), NarillJ (1900 M3) Sinop (530), Tavas (2900), Manavgat (2077 M3) Akseki (2390 M3). Orman İsletmelerinden satın alınan ve alınacak olan ± % 35 toleranslı (19 316 M3) muhtelif cins maden direklerinhı bulunduklan Ormar îşletmeleri depolarmdan alınarak Zonguldak Kömür Havzası sahasına. (Göynük Orman Tşletmelerinden alınacak olan maden direkleri doğruca KandilliArmutçuk bölge stoklarına) nakil ve aynen teslimi Işfaıin ihalesi 25 temmuz 1966 pazartesi çünü saat 15 de Müessesemizde icra kılmacaktır Her işletmedpfci maden direklerinin Zonguldak'a nakli ayrı bir ihale mevzuudur. Bu ise ait şartname : Zonguldak'ta : Müessesemiz Ticaret Materyel Müd. den Ankara'da : T.K.İ Kunımu Ticaret Şubesi Müdürlüğünden, İstanbul'da T.K İ Satmalma Müdürlüğü tstiklâl Cad 1. Bora Han kat 2 den, Mezkur Orman tsletme Mudürlüklerinden, Bolu, Kastamonu, Antalya, Muğla direk bürolanmızdan temın edilebilir. Müessesemiz artırma ve eksiltme kanununa tâbi olmayıp ihaleyi kısmen veya tamamen diledigine yapıp yapmamakfa serbesttir (Basm 16821/8221) Telefonlara bakarsanız, bizim müşterilerin bugünlerde işi gücü siparişleri geri bırakmak. 123456789 sularından biri, eski Oışıslerl Bakanlanmızdarj rahmetlik olmus birinin adı İIJKAIMDAN AŞAĞVA: 1 Büyuk artistlenn sahnedekl gorevleri (karma »oz ve çoğul). 2 Rusyada bir oehir (Volga'nın kollarmdandır). bir kadın adı 3 Çevrılınce «sarhos degil» mânaslna gelir, geçenlerde Senato Başkanının yurdumuzu zıyaret ettıği komşu memleket 4 Çevrılınce en son moda ayak oyunus karşılıgı iki soz beiirır. 5 Kan dâvası güden aüelerin birbırelrınden al mak Istedlklerı, «yemek fırlatan» mânasına iki soz. 6 Tersi açıklık ve dağhk yer mânasına gelır. kışılerin3456289 ünlu berkes bıklru ür, hâlâ bır çok ilçelerımızde bile evlerde akar halde bulunmıyan / Vucelıklerro yuksek" lığml gostermek için kuUanılan DOnkil oolnittcanıc terım 8 DeOallediltnl? <ektt liğıne girmejen demır arac bu muamelcje tâbı tutulur. 9 Son Osmanh padışahlarından biri kevfınden eobek atacak durumda Ankara Üniversitesi Hııkuk Fakültesi Dekanlığından: Fakültemir ek binasma yapılacak dolapiar fle demlr parmaklık, demir kapı ve yer altı kömür deposu inşaati 2490 sayılı kanuna göre kapab zarf usulü ile eksiltmeye çıkarılmıstır. 1 Bu işe ait tahminı keşif bedeli (128.53945) TL olup geçici teminatı (7.676 97) TL. sıdır. 2 Eksiltme 20/7/1966 çarşamba günü saat 15.00 de Fakülte binasmda Eksiltme Komisyonu tarafından yapılacaktır. 3 Ekîdltmeye girebilmek için, Tandoğan Meydaninda Fen Fakültesi blnaanda bulunan Ankara Üniversitesi Inşaat Müdüriüğünde dosyayı inceleyerek orada istenilen evrakı Ankara Üniversitesj ı İnşaat Müdürlügüne bJtaben yazdıklan yazıya ekleyerek en geç 16'7/1966 cumartesi günü saat 1200 ve kadar iştirak belgesi slmak için mürscaat etmeieri şarttır 4 İstekliler 2490 sayılı kanuna uyarak hazırlayacaklan zarflan ihale saatinden bir saat evvel Fakülte Sekreterliğine vermeîeri sarttır Po«tada vâki gecikme kabul edilmrz (Basın 16211 A 8297/8223) SOLOAN SAĞA: 1 Ddvüşroek üzere geçenlerde Komanya*ya gıden sporcularımız (çoğul). 3 Eski Silâhll Kuvvetlerimlzde düjman gerilerme hücum eden suvarılerımlzden, bır harfın okunuşu. 3 Tersi Ankara çevrestnde blr kasabamızırj »dıdır, Sütdamlası Evı. 4 Bir cografya terlml, nota. 5 Bır sayı, casusların birbirlerıne gızlıce gon derdlklerL 6 «Haince ve mel'unca lşler yapan kışi» anlamına iki BÖZ. 7 Avrupa devletlerinden birinin parası. blr çeşit ahmak ve budala. 8 Avuç ortası (karma soz). 9 Avrup&nın büyük akar 67 Dram ise kaderine boyun eğmiş sahibinin yani annesinin kölesi olmıya devam etmekteydi. Zira Alis'le ona ayıran sırnn sakladığı tehlikeyi eda sezinlemişti. Calinda şimdi Rachel'in görevini yüklenmiş, V'vette ile birlikte çalısıyordu. Fakat kııın daima yarı çıplak dolaşmasına sinirlenip onu Drum' dan kıskandığından olacak kıza japmadığı ezijet kalmıyordu. Calinda aynı zamanda Alix' in husnsî hizmetçıliğini de üzerine almıstı. Hanımım hiç se\mediği halde hergün onunla bu run buruna gelmesi genç kadını âdetâ öfkeden kudurtmaktaydı. Alix, Rachel'ın adasına hiç dokunmamış yatağmı bile olduğu gibi bıraktırmıştı. Bazı geceler herkes uyuduktan sonra gizlice oraya gidip yataŞa kapanarak içini döküyordn. Hayatının en bü yük sırrını pavlastığı bu sâdık insana karşı bağlıhğı cidden büyuktü. Drum ile Calinda'nın aralarına ise garip bir gerginlik girmiş ti. Genç adam oÇlunun annesini hâlâ seviyordu ama bir tiirlii ha yatlanndaki huzursuzluğu düzel temlyordu. Nihayet nfak bir kav ga büyük anlaşmazhğın son dam lası olnverdi. Blaise fu Dram tembeline »öyle de kızlann pesinden koşa L t SIYAH ASK tnek! Senın ıçın nasıl üzıiluyordum bilemezsin. Seni tekrar gör duğüm için çok sevinçli>im. Bende seni ozledim Veronique. Senınle beraber kalmak ısterdlm. Fakat madam acele beklnor benı. Bu günlerde tekrar görüşebilirmiyiz Dram? Tabii. Ne zaman istersen. Gelecek Cumartesi gece on birde. Madam o gıin bir dostutıa giderek orada kalacak. Evde sadece Jeanetonla ikimiz olacağız. Seni servıs kapısında bekleriz. Kardesim için Blaiseı de getirmeyi unutma. Jcaneton'un Blaise ihtıyacı kalacagını zannetmiyornm. Olabilir ama yine senl pay laşmak niyetinde değilim. Drum Blaise'i getirmemek ıçin yalan göylüyordu. Blaise ikinizi de blrden iste difi içn geleceğini zannetmiyonım. Pekalâ. O halde Cnmartesı onbirde bekliyornı seni. Drum eve dönerken kendinı bir kuş kadar bafif bıssediyordn. Calinda tazla naz yapmasıde nın cesannı görecekti lıte. Cu. Yazan : KYLE ONSTOTT 1 Çeviren : SELMA ÖGE cağına bana bir ko\a su getırsın. Drnm'nn ce\abı ise şöyleydi. Blaise su Calinda hizmetçisine sSyle de eğer »u lâzımsa ken di gidip çetirsin. Ve günlerce darftn kaimıslar dı. Bir haftanın sonnnda Drnm çocuğu yatırdıktan sonra Calinda'nın yanına geleceğine emindl. Fakat genç kadın oğlnnn yatırdıktan sonra gevezelik etmek veya içini dökmek için korasu odada yatan Blaise'in yanına git misti. Drum onların şülmelerini konusmalannı dinlerken dfişünüyordu. Başka kadınlar yok muydn sanki? Meselâ Jeanneton ili Veronique gibi. Birdcnbîre genç adamın içini büyük bir özlem sardı. Bu kızları özlediği veya bir maceraya atılmak lsteÇi mirdl bllemiyordo. Drum bu özleminin nedenini çdzemeden Cumartesi günü kendinl Konso raevdanında bnlnvermisti. Bir kaç turdan sonra Veroniqne'e rastlamakta güçlfik çekmedi. Kız evvelâ kendisini tanımamıs glbi yüzüne baktıktan sonra eenç adamın kollarına atılıverdi. Ah, Drum! ölmedin martesı gecesı Blaise barda Calinda da diğer islerde çalışırken kimseye görünmeden evden çıkabilirdi. Ve Cumartesi gecesi düsfindD ğü gibi berkes işteyken evden kaçmıs, son hizla kosarak kendinı madam Mercire'in konağına atmıştı. Veroniqae'in açtı^ı servis kapısından süzülüp o küçük odaya girince dertlerını unutuverdi. Jeantonda biitiin güzellik ve çkeicilifiyle karsısındaydı iste. Kızlar aceleci parmaklarla onu soyduktan sonra uçii birden verdekı mindere yıkıldılar. Kızlar o kadar aburdu kı Drum kuvvetini Calindayla barcamadıgma sukretti. Saatler geçiyor, genç adam o viicuddan di ğerine atlıyarak âdeta sarhos » luyordu. Nihayet saat besi vnrduğv vakit kızlara tekrar geteeefinı vaadederek giyinmeye basladı. Jeanton yattıgı yerden seılen di. RAKAMLI BULMACA Islanbul Pümrükleri Başmüdürliiğü Salınalma Komisyonu Başkanlığından Gümrük Muhafaza Tesküâtında bulunan deniz tipi Genera) Dize) motorlan için (20) kalem yedek parça kapah zarf usulü ile satmalmacaktır. Muhammen bedeli (29970) lira (50) kurus muvakkat teminatı (2247) lira (79) kuruştur. Eksiltme; 29/7/1966 cuma günü saat 15 de Karaköy Çinili Rıhtım Han ikind kattaki KomisyondB yapılacaktır Şartnamesi her gün Komisyenda gBrulebilir. Taliplerin 1966 yılı Tîcaret Odası belgesi ibraz etmeleri ve 2490 sayılı kanun hükömlerine uyguo tanzim edeooklerl kapalı teklif zarflpnnı öıale gönü saat 14 de kadar makbuz mukabilinde Komisvon Başkanlığına vermeleri şarttır. Telle müracaat ve postada gecikmeler nazara alınmaz. (Basın 16616/8222) bahnaesm» nınedllmls «ekll .NASII HALLKUrLtCfcK Vufcartdatrl rakamt) bulmacada ssdece 4 tane anahtar (ipucu) ve 8 tane sonuç vardır. Bos olan 12 karenln içine I den 9'a kadar ayguo birer rakam koyaraiı ve toplaraa çarpma çlkartma bolmt ıçarellerine dikkai ederek coldao tağ* va yukarKJao asafry» bnlmaead» eiMerileo »onuçlan balnnuz Bira? vaktinizi «lıı »mn hn< vaktinta) ho$ça geçirmis olursunuz (Arkaa n t )