14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHÜRtYET 22 Haziran SAHÎFE BEŞ Bir anlaşmaya vanlamadığı takdirde Müskirat Federasyonunun parçalanması kesinleşti ürkiye Tütün ve Müskirat ve Yirdımcı Isçileri Sendikalan Federasyonunda bir müddetten beıi devam etmekte olan anlasmazlık, kesin bir çıkmaza gırmıştır. Anlasmazlık konusu Federasyon ana tüzuğunün, 10 uncu maddesınm D fıkrasını, kapsamaktadır. Madde su şeküdedır: Her «endıka genel kurulu, Federasyona odediğı aıdatta yazılı uye sayısı kadar, 101001 üye için, her 200 kışiderasyon bünyesinden atılmaktir»k etmişti. 20 bin flyeye »ade bir delege, tadır. Zayıf bir ihtimalle tophip 28 sendika için 90, 21 bin 10015000 uye için, her 500 kışilantı olumlu sonuçlanırsa, Fedeüyeye sahlp üç sendikamız için de 1 delege, rasyon bütünlüğünü koruyabıle42 delege katılmıstı. Bizim hâ5001'den çok olan yerlerde her cektir. len 70 bine yakın fiyemiz var2000 kısıde bir delege çıkartır. dır. Fakat biz gerçek üye savıBu konuda kendisi ıle konusHer ıkı tarafın idarecıleri de, mızı açıklamadan, Federasyona tuğumuz. Marmara Bolgesi aksı tezierle masa başında otudüşük mevcnt üzerinden aidat Tığ Iş Sendikası Genel Sekrerarak anlaşmaya razıdır. Ancak odüyoruz. Kongreye bn bakımten Bulent Öztuğ, «Bir anlasayrılmak ısteyen uç sendıka. 10 dan 20 bin üye ile katıldık. Biz maya vanlmadığı takdirde kemaddemn D fıkrasının değıştirıi Federasyonla masa başında osin olarak ayrılma.ia karar \ermesı şartı ıle masa basına oturturmaya razıyız. Ancak malfim dik.» demiş, sozlerme ozetle maya razı olacaktır. maddenin degigmesi sartı ile. şoyle devam etmıştir: «FederaıBundan baska, bü\ük sendikayon ana tüzuğiinün 10 uncn Anlasmazîık konusu olan mad lann içine, ikinci knrolnslsr alı maddesinin D fıkrasına kat'i »n de değışmıyecek olursa, Fedenamaı maddesinin ilâveslni de retle itiraz ediyoruz. Bunun serasyon kesin bxr dağılma tehlıistiyornz.» beplerıni şu şekilde açıklayabfkesı ıle karşı karşıya kalacaklirim. Bildiğiniz gibi, son genel tır. Yine anatüzuğe gore, ıki ay Tutun ve Müskirat Federaskurul toplantısına 31 sendika iş aıdat ödemeyen sendıkalar, Fejonu adtna konuşan Mali Sekreter Nazrai Ceylândağ da; «Onlann bn hareketi, Federaayonun buçünkü kadrosunn ekarte etmekten baska bir anlam tasımıyor.» deırnj sozlerım, «Onlann itiraz ettiği 10. maddenin D fıkrası, tzmir Sendikasının da içiode bnlundugu bir komisyon tarafından kongreye getirilmlstir. Bn bakımdan onlarla bn mc\zuyu masa başında tartısmak niyetinde değiliz. Bn maddenin bir kelimesinin bile degis mesi imkinsızdır. Ancak masa basına sözü geçen msdderi tartısmamak sartı ile oturabilirizj» dı>erek bitirmıstır. T MEHMET GÜDAN «Ağanın kızı için..» Aşk uğruna ayak parmaklarmı kesen hırsız bu defa da intihara teşebbüs etti şk uğruna ayaklarının parmaklarını kesen, hırsızlık su çundan 12 yıl 9 ay hapıs Cezasına çarptıtılan ve Edırce Cezaevınden kaçan Mehmet Gudan onceki gece Emniyet Mudurluğunde Jıletle boyun ve bı lek damarlarını kesıp hayatına son vermek istemiştır. 6 yıl once koyde çoban olarak çalıştıgı ağanın kızına aşık olan Mehmet, kızın cEger elindeki balta ile ayaklarının parmaklarmı kesersen seninle evlenirim. Beni sevdiğini o zaman anlanm» demesi üzerine hiç tereddut etmeden baltayı parmaklarına mdırmıştır. Fakat ağa kızı Mehmede: <Sen fakirsin. Paran yok ben seni slmamj> deyınce köyü terkeden Mehmet para kazanmak için îstanbula gelmış ve hırsızlığa başlamıştır. Bınlerce lıra kazanmıs fakat yaptığı hırsıziık lardan öturu 12 nl 9 ay'a mahkum olmuştur. 3 ay once Edırne Cezaevınden kaçan, Kadıkoy civarında tekrar hırsızlığa baslayan fırarl Kocaelınde yakalanıp şehrimize getırılmıştır Hayatıoa son vermek Isteyen Mehmet: «Bütün bnnlar •fsnın ktzı için oldn. Artık yasamak is temiyordum. Kibrit kntnsnnnn arkasındaki jileti çıkardım ve kendimi kesmege basladım. Polisler beni knrtardılar. Keşke ölseydim» demiştir. Hastaneye goturulen ve tedavisi yaptınlan Mehmet, yeni hırsızlıklannın he sabını vermek üzere venıden ne zaret altına alınmıştır. ıp Fakultesini Kalkmdırma Derneğine hayırsever vatan daşlann bugüne kadar bağısladıkları 260 bin lira ile öğrencılere sadece maliyet fiyatına satılacak ucuz kitap bastınlmasına başlamıştır. Tıp Fakultesı Dekanı Prof. Dr. Cihad Abaoğlunun açıkladığma gore daha once 250 lıraya satılmakta olan kitabı oğrenciler sa dece 50 liraya alabileceklerdir. llk olarak Tıbbi Cerrahi el kıtabının bastırılmasına başlanmış olup bunu diğer tıp kıtaplannın basımı takip edecektir Prof. Dr Abaoğlunun ifade et tiğine gore gelecek yardımlarla da oğrencıler için bir kamp ye ri alınacaktır. Bu arada Dernege hayırsever bir vatandaşm 350 bin lıralık yar dımda bulunacağı, bununla Çapadaki Radyo Terapı Khnığıne bır ilâve yapılacağı da ılgılıler taraiından belirtilmıştir. Oğrenciler fçin ucuz | p tıp kitapları bastırılıyor T OLAYLÜRIN İÇYttZtJ •»»• Vılâyet Özeı Kalem Md. Orhan Göktürk görevinden ayrıldı Vılâyet özel Kalem Mviduru Orhan Göktürk görevinden ayrılmıştır. 27 Mayıs 1960 dan beri Özel Kalem Mudurluğu yapmakta olan Göktürk, dürustlugu ve çali|k»nhğı ile temayuz etmiş bu yüzden de ayrılışı uzuntıi yaratmıştır. Vali Vefa Poyraz, goreve başlamasından kısa bır sure sonra Gokturk'u görevinden uzaklaftırmak için Matbaa Mudurluğüne naklıni istemiştır. Gokturk'ün yenı görevi ıle yerıne kımın gelecegi henüz belli değildir. Antalya Festivali üç kadın tipinin bir araya getmesine vesile olmuştur. Beshnde, yalnız evinde kocasma bizmet eden çarşaflı şehirli kadın (başta), «Altın PortakaJ» ödulü alan sanatçı kadm Selma Güneri Şehir Kulübünda yapılan defilede (ortada), bağbahçetarla ve evinde kocasma bizmet eden Anadolunun köylü kadını (sonda) gdrülmektedir. KADIN A Bir İranlı öğrenci sınırdışı edildi Karınlan i | adamının arkadası Ahmet Gökalp polise ifade verirken. Her yıl gayesinden biraz daha uzaklaşan panayır Yazı ve Fotografıar: z/yo NEBIOĞLU külfetten dolayı da yakınıyordu. Polis 4 kişinin kaçırdığı bir iş adamııu arıyor Tophanede önceki gece blr inşaat muteahhidinin dort kışı tarafından zorla otomobile bındırıhp kaçırıldığı ıhbar olunmuştur. İş adamı Ahmet Tekin ile bırhkte Sarıyer Sultansuyuna gıden Ahmet Gokalp polıse verdıği ifadesınde sunları soylemistır: «SuUansayundan dönerken Tophanede otomobilden indik. Yanımızda Ahmet Murat adınds biri daha vardı. Sokak içinde Iki kişinin kavça ettiklerini gdrflnce o tarafa gittik. SonVerilen bu bilgiden sonra Ahradan dSrt kişi daha geldi. Müteahhidi yakaladılar. Polis olmet Tekinin aranmasına başlanduklarını söyleylp bir takglye mış, fakat geç saatlere kadar izı bindirip gfttürdfiler. üzerinde tesbıt olunamamıçtır. Mahalli çok para oldugunn tahmin edikarakol ve ekipler olayı incelemeğe baslamışlardır. yornm.» Türkiyedeki İranlı bğrencilerin başkanı Teknik Üniversite öğrencısi Pervız Gürmehdı dun akşam zararlı faalıyetlennden öturü sınır dışı edilmıstir îranlı öğrencilerin memleketıraizdekı çesitlı fakültelerde kendı yönlerinden ve Şah'a karşı haklarmı korumak gayesi ile bazı hareketlere geçecekleri Ve bu davranışları için de Perviz'in başkanhk yaptığı iddia olunmuş tur. Bunun dışında Turkiyede baıı zararlı faaliyetlerı de tesbn olunan öğrencınin sınır dışı olunması Bakanlar Kurulunun aldığı kararla yerıne getınlmış tir. Pervızın tekrar Turkıyeye sokulmaması için de bütün sınır kapılarına telsızle tallmal verıl mıştır. llllltt VEF AT tstanbul 19 uncu Asliye Hukuk Hâkiml Suat Özdoirunun •nned. tttanbul BtledlT*^.nden emekli Muctafa Öıdoğru'nun e (1. Mehpâr* Öldoğrunun kay m validesi. Ömer. Mustafa ve tz zet'in babaannelerl. sallhati nlsvandan AYŞE ÖZDOftRU uiııııııııııımııımııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııuıııııııııımııııııııııı vef»t etmistlr Cenazesl 23 61MS çarçamba gtinO (bugün) evinden alınarak 8g)e namazim mtltes kıp Sultanshmet camllnden kal dırılarak Karacaahmertekl aıle kabrtata^ına .defnedjçcektir Ailesl Cümhuriyet 7207 yıl once «Antalya Festivali» olarak başhyan, 3 yıldanberi de «Müzik • TÎyatro Filim Festivali» adı ile devam eden iyi niyetli teşebbü stin bazı gayeleri vardı. Bunlardan birincisi ekonomikti ve «Akdeniz Fu an» nın Antalva vöresinde yapılabilmesi için gerekîi ortamın yaratılma^ 6 ŞÖHRETİNİ KAYBEDENLER BİLE İLTİFAT ETMEDİ erek yukanda izah ettiğuniz ve gerekse diğer yan etkenlerden dolayı iyi niyetlerle başlıyan festival her geçen yıl gayesinden biraz daha uzaklaşarak «PanayiT» havasına bürünüyor, can hlığını yavaş yavaş kaybediyordu. Kendilerıyle konuştuğumuz bazı Antalyalılar «geçen yülardaki festivaller daha canlıydı» diyerek yu karıdaki yargımızı pekleştiriyorlardı. . Nıteltiın, birççlcproduktör, *qi sör, fieaaryo yazarir gazeteci ve foto muhabirlerinin toplu olarak bulunduğu Antalyaya şöhretini kaybeden filim yıldulan bile iltifat etmemijlerdi. Konya dönüşü Antalyaya uğrayan Zekl Müren, Festivalin başlamasından hemen sonra îstanbula gitmişü. Genç filim yıldızı Selma Güneri ile Gönül Yazar, bir moda evinin şehir kulübünde düzenlediğl defileye mankenlık yapmak üzere uçakla gelmişlerdi. Üd gece için 1000 lira ücret alan yıldızlar, 42 sa at sonra Antalyayı terkediyorlardı. Söhretini kaybeden yıldızlardan Öztürk Serengil, bir sabah arabası ıle görünmüs ertesi sabah Antalyadan avrıîmıştı. Şöhretin basamaklarını tırmanan genç aktör Ediz Hun'un da gorülmesi ıle kaybolması bir olmuştu. Festival boyunca Antalyada devamlı olaraıc gorulen, Konya altı pilâjından denıze gıren, fihmlerde ikinci ve uçüncü derecede rollerde g3rülen; Nurhan Nur ile Bilkay Tekben'di. Bunlarm dışında Festivale dâvet edibnış 20 den fazla filim yıldızından hiç birisi Antalyada görülmemışti. Kilometrelerce uzayıp gıden Konyaaltı pilâjlannda filim yıldızı olmaya hevesli ne bir genç kıza, ne bır erkeğe, ne de macera peşinde koşan tek kadına rastlamak mümkün olmamıstı. Yapıidıklan şehirlere bir canlılık, bir hareket getıren, o şehrin havasını bırden bıre değiştiren Cannes, Nıce, Venedık filim festivalleri ıle mukayese edildiği zaman Antalya festivalinın, bır panayıra yaklastığı kolayca görülüyordu. 6 larından, müzikli eğlence yerlerl ve gazınolanndan, her saatte turistin hızmetınde olacak temiz ve servısi muntazam lokantalardan mahrum bulunan Antalya, Festival suresınce yerli turistleri dahi celbetmekten uzaktı. YETERLİ DEGİL cstivalin sanata hizmet edip etmediğini belirtmeden «MüzikTiyatroFilim festivali» IV adının pek iddıalı olduğunu, g« çeklerle bağdaşmadığını ifade etmek gerekiyor. Çünkü; yaz aylarında Türkiyenin birçok illerinde temsiller veren Devlet Tiyatrosunun, Riyaaett Comîîu» Flfirmonl Orkestoasmın Antalyaya ugraması; festival kelimesinin başuıa müzik ile Tiyatronun ilâvesi için yeterll değildi. 12 gün devam eden festivale hiç olmazsa tstanbul veya Ankaradan birkaç tiyatronun, müzik topluluğunun katılması sağlanmalıydı. F I Acaba neuen l 12 Haziran pazar günü oğle namazında Fatih camiindeydim. Hocanın bin vâzederken. «Nasıl ki suslu ve cazıp kutularda satışa arzedılen bozuk konserve kutusu açıldığmda etrafa müthiş bir koku yayarsa, sureta Muslüman görünen insanlar da buna benzer.» dedı ve sonra ılâve ettı«Bır kadının saçının bir telinin görünmesi İle avret yerıni gostermeEi arasında hiç fark yoktur; keza bir kadının kolunu açık bulundurması o kadının avret yerini gostermesıyle aynıdır ve zina yapmasından hiç fırkı yoktur.» Bir evvelki konserve kutusu mısaliyle tenakuza dusen ve hemen hemen toplumumuzdaki bu tun kadınları ZtNA yapmakla ıtham eden bu yersız, hıcap veren ve küstahça müptezel konusma yerine o hoca kısvesi altındaki adam acaba toplumumuzun kalkmmasına, yukselmesine medar olabilecek faydalı, yerinde mevzular ve hususıyle; «îslâmıyette çalışmanın önemi. fert ve toplum olarak fakırhkten kurtulmanm ancak hep bırhkte çalışmakla mumkun olabıleceğl, Islâmiyette tesanüt ve kardeşlık, Islâmiyette temizlik» ve bunlara mümasıl sair konular üzerinde neden konuşmaz?. Acaba neden ıigıli merciler, bu gibı konuşma yapanlara hâlâ musaade eder ve bu kabil uzücu. bolucu, gerıcı, raustehcen ve şenî konusmaları ısitmemek için bazılarımızın camıye gitnaelerini engeller? Acaba neden ınkılâplanmız bu kadar hıçe sayılır?. Geçenlerde Cuma Namazına Arap Camiıne giden çok sevdığım yakın bir dostum orada vâzeden bir hocanın aynı mealde sozler sarfettiğini üzülerek anlattığında hayretten dona kalmıstık. Üstehk tgtanbul gıbi bir yerde. demek ki tevali edegelen bu glbı çirkin, münasebetsiz konusmalarla, toplumumuza, sosyal hayatımıza ve ınkılâplarımıza açıkça tecavuz edildiği meydandadır. Artık Anadoluyu duşununüz'. Ibrahlm ÜZtMCÜ Levent, Istanbul Mokinalı Hofriyat Zeyrekteki tnşaatta 24 bin mS toprak hafnyatı yaptınlacaktır Müracaat: 22 23 17 (Cumhurivet • 2700) ŞÜKRÜ BALCITA TEŞEKKÜR • • • • Ereğli Kömürieri Işletmesi Müessese Müdırlüğünden: İnşaat Eksiltme İlânı 1 Müessesemizin Amasra'da yaptıracagı tahmiai keşfi 940.231,85 TL. ve muvakkat teminatı 41^00. TL. olan beton yol inşaatı birim fiat eaası üzerinden ve kapah zarf tısulü Ue eksiltmeye konulmuştur 2 Eksiltme 8 temmuz 1966 cuma günü saat 15 00 de Zonguldak'ta MüessesPmiz İnşaat Müdürluğünde yapılacaktır. 3 Eksiltme dosyası Zongııldak'ta Müessesemiz İnşaat Müdürlüğünde, İstanbul'da TİCİ Satınalma Müdurlüğünde. Ankara'da T.K.İ. Etüd Tesis Müdürlüğünde görülebilir. 4 Isteklılerin B Grupundan 1.000 000. TL. lık müteahhitlik karnesi, şimdiye kadar yapmlş olduklan ve halen taahhüdünde bulunan işleri, Teknik Personel ve Teçhizat Beyannamesi ve Banka referansı ile birlikte, eksiltme tarihinden 3 gün evveline kadar Müessesemize müracaatla (eksiltmeye iştirak belgesi) ni almaları lâzımdır. 5 Teklif zarflan eksiltme sartnamesine göre tanzlm edilmiş olarak ihale günü saat 12.00 ye kadar Müessesemiz Özel Bürosuna teslim edilmiş olacaktır. 6 Müessesemiz belge verip vermernekte, ihaleyl yapıp yapmamakta veya ^ilediğine yapmakta serbesttir. Festivalin ikinci gayesi, tabîi güzelliklere, kilometrelerce uzanan sahillere, yakıcı bir günes« ve çok zengin tarihi eserlere sahip bulunan Antalya'yı «Turizm Cenneti* haline getirmek, adını dünyaya duyurmaktı. Üçüncü gayesi ise diğer iki gayenin gerçekleşmesini sağlamak için vâsıta olarak kullanılan «Mü zik Tiyatro Filim Festivali» ile sanata hizmet etoıek, halkı sa nat yolu ile eğıtmekti. Özellikle filim yarışmalan ile Antalyada Millî Filim Festivali.run yapılmasuıı sağlamak, ilerde bu festıvale Fransız riviyerasmda düzenlenen «Cannes» ve «Nice» fes tivalleri şeklinde uluslararası bir hava vermekti. TERStVE İŞLtYEN ÇARK e Rıyaseti Cumhur Flârmoni Orkestrasının bir konser vermesi, ne de Devlet Tiyatrosunun Aspendos harabelerinde iyice hazulanmadan «Kıral Oidipus»u oynaması halka ve sanata hizmet sayılamazdL Hele Kıral Oidipus'u oynayan Cüne^ Gökçer'ın; belki iyi hazırlanmadığı için sık sık takıl ması, Krabçe'yi oynayan Muazzez Kurdaoğlu'nun berbat bir sesle sah neye çıkması, bazı oyunculann tarihî dekor içerisinde kendilerinden geçerek rollerini eksejere etmeleri, seyirciyi küçük görmenin bir neticesi olarak değerlendirildiği zaman çok üzücü oluyordu. M ORTAM ELVERİŞLİ Mİ? yıl once Antalya, Anadolunun parmakla sayılan ileri şehırleri arasında bulunuyorda. Halk, kıyafetıyle, düşiin cesiyle, yaşama düzeni ile daha çok batılıydı. Geride kalan 15 yıl Antalyaya belki birkaç fabrika ka zandırmıştı ama pek çok şeyi de alıp götürmüştu Genel olarak Tür kijenin hemen her bölgesinde baş lıyar iç goç, Antalyadakı küçük sehir burjuvazisinin büyuk ticaret ve sanayi merkezlerinde yerleşmesıne sebep olrauş, onların yerlennl kasaba ve köylerden kopup gelenler doldurmustu. Antalyada nıe murlar ve aileleri gözönüne alınmazsa, uzun ağı bulunan şalvar bı çimı pantolon giyen esnaf, başortu su ve çarşaflarla dolasan kadmlar çoğunlukta idi. Halk, son yıllardakl çabalarla daha da muhaiazakâr olmuştu. Kasıtll olarak çıkarılan Festivalle ilgili eoylenti ve dedıko dular «fısıltı gazetesl» ile kulaktan kulağa yayıhnış muhafazakâr yapı lı halkı festivalden soğutmuştu. Kısaca halk festivali benimsemiyor, Beledıyeye yuklemış olduğu Ne olacak halimiz Yıllarla yalvanp yakardık. Mazbatalar yaptık, dılekçeler jazdık, arueler duzenledık, basta Cumhurıyet, bir gazete daha dıleklerımize tercuman oldu. Bu yıl, derdimizden anlayıp. rezaletımize acıyan ve bızleri anmak lutfunda bulunan bıri çıkmış olacak, mahallemızden bir zata Beledıye'den: «Yolunuz 3 Eylulde ıhale edıliyor» denmış, bizler de bayratn sevincı yapmıştık. Nasıl sevinmıyelim, yılın dokuz ayında çektığimizi halı hazırda ancak Allah bılıyor, bıraz biraz Beledıye de anlıyabıldı Bu mujdeyi veren zat, bir de ilâve yapmış: «Fakat..» demış, «eğer bir muteahhid çıkmazsa, \'ol yine kalır.» Boylece, bır yandan sevınırken, bir yandan yeniden üzuntüye kapılıp, medet senden ya tscan! diye seslenmeğe başladık. Eh, dedik, Allah bıljyor çektığimizi bır de Işcan bılirse, mesele kalmaz. Nıhayet, ıhale gunu gelıp geçti, bir şeycikler olmadı. Kışın eşiğindeyiz. Çamur yığmları gozlerımizin onünde «Ağrı» gibi büyümeğe ve bizlere bu cafrı» simdiden ıstırap vermeğe başladı. Çünkü, bugun ayın 16 sı, yâni Ihale yapılalı 13 gün, yola başlanması gibı hazırhğın ise «H« sı dahı yok Boyle olunca da bizlere, bir kış ve belki birkaç kış daha bu ıstırabı çekme felâketı görünüyor Ama yazık değıl mi bızlere de Kazancımız ne ki zaten.. Şu pahahlıkta yılda birkaç defa pabuç eskitıvoruz. Bu çamur yuzunden elbiseler rezil rusvay olluvor. Sayın Baskan iscan! Ne olur bize de bir lutfetsenız, su yolumnzu Belediye emsnetinde olarak yaptırsaydınız olmaz mıydı?. Milyonluk inşaatı böylecene yapabilen bir belediye, bizim iki >üz metrelik parke kaldırımı mı >aptıramıyacak?. Yoksa, dileğimiz yeniden bir sümenin altına mı girdi? Yok ki mahallede bir hatırlımız, bn tehlikeden kurtaralım kendimizü. Ne partili var bizde, ne zengin.. Tümümnz memnr, isçi ve rençberiz. Dnyanz ki, Selâmiçeşme'de bir hatırlı yüksek dereceli memurun hatırı için mükemmel sayılacak asfaltın üstune bir kat daha çekilmiş. Bizim de altı senedir yapımı bitmiş \e o zamandanberi ilgililerce: «Dosyası en üstte, hemen yapılaeak..» diye sSyledikleri ve yapılırsa trafiğe çok büyük favdalar sa?!ıyaca|ı bir Kasrıâli caddesidir, Göztepe'den Gazhane ve Zıverbey'e gider • caddemiz var arama, yapıldığından bu yana harabiyete terk edilmiştir. Belediyenın yüzbinlerı her yıl heba olup gitmektedir. Bır hatırlımız olsaydı biz de çoktaaan bu yolu asfaltlatır ve belkı dılediğimlz 200 metrelik yol içm bunca yalvarmazdık, çünkü o jaman bu cadde de klek olurdu Netice olarak. lutfen bize «etet» veya «hayır» deyiniz kı. gerekiyorsa basımızı tastan tasa vuralım, çamur bizi mahvedeceğıne, biz kendimize kıyalım Su volumuzu Allah nzası için yaptırın, Sayın Baskan. Mazharbey, Kasrıâli Caddesi sakinleri GÖZTEPE Kadıkoy, Bağdat caddesindeki trafık karışıklığı. Trafık Miidürü Şukrü Balcı'nın bizzat çahsması ile bir duzene sokulmu^tur. Bu sutunlarda devamlı olarak şikâyetlerimize hedef aldığımız ve bunları büyuk bır olgunlukla karsılavan onlara çare aravan Şukrü Balcıya teşekkür ederiz. Şunu da ılâve etmek ısterız ki, sayfıyelerde ana caddelerın arkasındakı tâlı yollarda zengin çocukları ehlıyetsiz olarak çok suratli araba kullanmaktadırlar. Butun küçük çocuklar buralarda bısıkletle dolasmakta ve oynamaktadır. Toz. toprağına bu da ilâve edilırse durumun fecaatioi anlamakta guclük çekmezsınız Sızın yuksek dirayetinize ve çalışkanlığınıza guvenerek vardımlarınızı beklıyorum. Suadiyeli bir oknyncn B Beylerbeyi vapur ıskele mey j danı Belediye tarafmdan bir j kahveciye kiraya verilmiştır. I Belediye, kamu yararına isler : japamıyor bilıvoruz Ne olur ; her isi de kamu zararına olrna • sın Binlerce kısının vapura gır | diğı yen kırava vermek sureti ! ıle Belediyenin içledıği cinaye : tı cmnet göstermeden gelip gö ; recek ve bu kararı kaldıracak : vazifelilerı bekhvoruz. : A, ÖZTÜRK • Koruluk Sokak No. 4 BETLERBETİ : Beylerbeyi Belediye cinayeti | (Bann 15400/7188) Haziran 22 • Rebiülevvel 3 estival 6 yıldan bu yana bır türlü ekonomik gayesıne de ulaşamamış ve bu yıl «Akdeniz Fuarının» iskenderunda açıl ması uygun gdrülmüstü. Festivalin ikinci gayesıne doğru da hızlı bir yaklaşma soz konusu değildu Dâvetlılerinı muayyen bır standar dın üstünde bile barındıracak ye*erli sayıda otel motel plâj oda YERLİ TURİSTLERİ DAHİ CELBETMİYORDU F Muzik ve Tiyatronun yanı sıra «Filim >anşması«nuı, anlattığımız olaylar zinciri içerisinde; ne Türk filimciliğine, ne de «Millî Filim Festivali»nin doğmasına yardımı olamazdı. Antalya, «Sinemanm hal kı eğitmesi» prensibini «Halkın Sinemayı etkilemesi» şekline çevırmiş bulunuyordu. Nitekim, Batı ulkelerinde ulusîararası yanşmala ra birçok prodüktör, sansür'ün ma kasladığı fılimler yerine Orijinalle katıhrlarken, Antalya festivaline iştirak eden prodüktör] erimizin çoğu; çevre baskısm! hesaba katarak filimlerini ikind bir defa kendıleri sansüre tâbi tutmuşlardı. örneğin; «Son knşlar», •Toprağın ka nı», «Ben öldükçe yaşarun bunlar arasındaydı. Halkın sanat yoliy le eğitilmesi yerine, muhafazakâr bir zıhnivetin sanatı etkilemesi söz konusuydu. SANATÇIYA YAKIŞMIYAN BİR DAVRANIŞ üim yarışması ile ilgili jürilerin ilân edilmesiyle birlikte tepki gSsteren sanatçı ve aydınların arasında Selma Güneri de bulunuyor, imzaladığı bildiri ile jürilerin yetersiz olduğunu, festivali protesto ettiğini kama oyuna ilân ediyordu. Aynı Selma Güneri, aradan geçen 10 gun içerisinde protesto ettiği Antalya Festivalmin yetersiz bulduğu Jürileri tarafından «En iyi artist» seçilmiş ve Festival Komitesi baskanından •Altın Poıtakal» ödülünü almışü. Selma Güneri'nin bu hareketi «top luma örnek davranıslarda bulunan, toplum için çahşan, kişiliğl ve sanatı ile toplumun malı olan» sanatçı tanımıyla bağdaşmıyordu. V. E i i > • 4 27 12.1i 16 16 19.44 2148 S O 1 S r 209 6 25 843 4.32 8 32 12 00 2.Û4 Vefat ve Teşekkür Kıymetlı eşım Samsun Is tıklâl Ilkokulu ogretraeni NEZİHE REKA müptelâ olduğu hastalıktan kurtulamıyarak tedavi edilmekte bulundugu Ankara Hacettepe Hastahanesınde 10 6.1966 gunu Hakkın rahmetine kavuşmuş tur. Tedavislnde Ihtimam gosteren doktor ve personele, Ankara Milli Eğıüm Müdurlüğu ne. Ankaradakl akrabaiarımıza. 11 6 1966 günü Samsunda cena zenln kaldırılısmda çelenk gonderen bizzat, telgraf ve telefonla tazıyette bulunan dost ve akrabalara. Samsun Millî Eğitim aılesme, Toprak Mahsulleri Ofısı mensuplarına. tıtiklftl İlko kulu ve Narmk Kemal Ortao kulu öiretmenlerine sükran ve teşekkürlerimizl arzederiz. E?l: Nazmi Reka Kızı Şafak Reka Bir cevop Gazetenizin 28/Mayıs/1966 ta : rihli nüshasının 6 ıncı sayfasının ; • Cumhuriyet'e Mektuplar» sü : tununda cöğretmenlerin ek ders ; leri ve ücretleri» başlıklı yazı ; ıncelendı. : öğretmenlerin ek ders ücretle \ rı ödenmektedır. Ders ücretini : alamadığmı bildiren «ismi mah : fuz» öğretmene durumun bildı : nlmesıne aracılığmızı rica ede • rım. i Ali Rıza OZGCÇ i Millî Efitiro Bakanı A. | Mttstesar îardımcısı ] SONUÇ günden beri kıritiğini yaptığımız Antalya festivali, Türk sinemasına, sanatçısına, yazanna, Antalya halkına ve turizmine, hattâ Türk kamu oyuna istenilen faydayı sağlamaktan uzak kalmıştır. Antalya Festivalinden milli menfaatler bekleniyorsa, gerekli tedbırlerin alınması, her yd gayesinden bıraz daha uzaklaşan panayıra son verilmesi, Turk kamu oyunun da aldatılmaması gerekir. Dileğimiz; Turizm cenneti olmak istiyen Antalyanın, bundan sonraki festival'.erde bir sanat ve fıkir cehennemi haline getirilmemesıdir. 4 KİLOMETRELERCE UZAYir GİDEN KONYAALTI PLÂJLARI TESTIVAL BOVVNCA TENHA IDI rıiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııuıııııııııııııııııııııııııiiiıııııııııııııııııııııııııiı: Cümhuriyet 7194
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear