02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHÎFE tKİ 31 Mart 1966 CUMHURtYET BASIIMIŞ ESERLERE EL KOYNA Baho ARIKAN gaaete B dığı, kitaplarına el konnldngu.içindir kihavadisl olarak okunmaktadır. Onnn bu konnnun, ceza hnknku yönünden, kısa ve kesin çiıgilerle incelenmesinde fayda vardır. Basın Kanunu Ikincl maddesinde «basılmış eser» anlamından ne kasdedilmiş olduğunn açık lamaktadır. Bana göre cneşredilmek üzere tabı âletleriyle basılmış veya sair her türlü vasıtalarla çoğaltılan yazılar ve resimler gibi eserler» bajnlraış eser mefhumn Içerisine girmektedir. Basılmış eserlere el koymanın Bnemini, Anayasa ile teminat altına alınmıs olan basın hürriyetinde aramak lâzımdır. Şa halde basılmış eserlere el koym» konnsnnn incelemek fizere, her şeyden evvel, Anayasadaki basın hürriyetini ilgilendiren hükümlere, ilmî bir sınıflandırma düzeninde, kısaca göz atmak gerekmektedir. Konnmuz içinde kalabilmek için, bn hnsusn. yalnız basılmış eserlere el koyma alanı içeri. sinde mütalâa etmek zsruretl oldnğn gibi, bn konnya geçmeden evvel de basılmış eserlere el koyma ve toplatılma konnsunda, ceza nsnl kannnandaki prensiplerin ne olduklannı da bilmeğe lüznm vardır. El kovma, usul kannnnmuzda <zabıt> kelimesi ile ifade edilmiş, 86 ncı maddesiyle zabıt ve arama bas1ı£ı altında «?übut vasıtalarından eşyamn muhafaj'a ve zaptı» kenar başlıgını tagımakta bulnnmustnr. azı gençlerin, yazarlann evlerinln ıranvüz etmek, suç işlemeye kışkırtmayı önlemek ve yargı görevinin amacına nygnn elarak yerine getirilmesini saglamak maksadıyla sımrlandırılabilmektedir. Millî güvenliği bozacak hareketler esasen, Ceza Kanununa göre suç sayılmıştır. Şu hale herhançi basılmış bir eserin, bu güvenliği bozacak fikirleri yayımlaması, zaten takip edilmesi lâzım gelen bir suçtur. Onun için sınırlanmanın, kamu yararı bakımından, konulmasınd.i zarar değil. bilâkis fayda vardır. Genel ahlâk da öviedir. Cinsî münasebeti gerek resimlerle. gerek yazı ile yayan basılmış bir eser, Ceza Kanununa göre bir suçu meydana getirmistir. Sokakta bıçağını saîa sola salhyarak yürüyen bir adamın hareketine nasıl müsaade edilmezge, bn suçun da devamlılığına o snretle müsaade edilmemek lâzımdır. Kamu yararı bnnu istentektedir. Kişilerin haysiyet ve şereflerine karşı is7enen suçlar da höyledir. yty Niçin karanlık ? :::: :::! :::: • ••• :::: ••*• • ••• «>•• SOGUKHARBi| ABDönplânda günümüzün krizi: VİEINAM Ibrahim ÇAMLI ietnam Kurtuluş Mücadelesi yakm tarihin şahit olduğu en şanlı bağımsızlık çabalartndan biridir. Bu mücadeleye tam 48 yıl önce Paris Banş Konferansmda Ho Şi Minh'in gayret!eri ile girişildi. 23 yıl sonra 1941 de mücadele Vietnam topraklarında ve bir sivasî askeri örgüt içinde zafere doğru kesinhkle yön almağa başladı. Bu sefer düşman, Fransızlan Hindi Çini'den atmış olan Japonlardı leşküâtın adı ise Vietminh'di. Vietminh'in tercümesi Vietnam Bağımsızlık Birlıği'dir. Bu birliği Vietnam Sosyalıst Partisi, Vietnam tşçi ve Köylü Partisi. Vietnam Komünist Partisi ve Vietnam Milliyetçi Par tisi olmak üzere dört parti kurmuştu. Birliğin başkanhğına komünist lideri Ho Ş^ Minh getirildi. •••• • ••• • ••• • ••* V Goye B asılmış eserlerdeki el koymadaki gayeyi, iki yönden mütalâa etmek lâzımdır: Q Zabıt. işlenmiş bir suçun delilini elde etmek için yapılır. Mehaz kanunumuzu şerheden Schwartz, bn hnsnsta, basılmış bir esere el konnlabilmesi için, o eserin snç olan fiil ile, fâil ile, yahnt fiilden müteessir olan kimselerle alâka ve mfinasebeti olmasını şart koşmaktadır (1). Bnnnn için, faraza Ceza Kannnumın 141 nci maddesini ileilendîren herhangi bir eserin kitaplıkta durması ile, onun zaptı lâzım gelmemektedir. Ortada islenmis bir snçun bulnnması ve bir şahsm özel kitaplıgındaki el konnlacak kitabın, o suç ile veva suçu işleyen kimse ile. suçu islemiş olmak bakimmdan, bir alâkası bnlnnması lâzımgelmektedir. <) El koyma müsadere şeklinde tecelli etmektedir. Bazı eşya vardır ki, o esyanın yanında bulundnrnlması, bizzat suçu teskil etmektedir. Evinde kacak sayılan eşya, taşınması yasak olan silâh bnlnnduran kimsenin, sadece bnlundurmus olması keyfiyeti, esasen snç teskil etmektedir. O kimsen:n mahkumiyeti halinde. kanuna nvularak o esva esasen müsadere edilecek, sahibi bulunan kimsenin mülkiyetinden rıkarılaraktır. Iste hu eibi eşva için, bâkim daha önceden. tedbir mahiyetinde olmak üzere, müsadeYe karan verebiTmekfedir ki. bn nnsns konnmu'nin dısında TSutnrfmakfaJhr. Talnız şn kadannı Isaret etmem'z lâzımdır ki. basılmış eserlerden. lleride mahkfimivet halinde müsadere rdileeeklerin de. Tiâkim karanyla müsadere edilmesine karar verilmektedir ki, bnn» tatbikatta «toplatılma> denilmektedir. Demek oluvor ki. ceza bnknkn yönünden bir kimsenin evinde, kîtaplıfcında bulunan kitap'ara el konnlabilmesi için, o kimsenin o kitanla ileili bir snc islemis olması lâzımdır. Konumnzun en can nlacak noktası oldncu icin bir örnek vereKm. Bir k;mspnin kitanliihndit. cinsî mnnasebeti tasvir eden bir k»»n. bir fotofrraf albiinıü vardır. O kims* evine dâvet ettifri kim«Mere. kitar<'ı<hnrtaki mfntehcen escri röstermekte. nkntmakta. bövlelikle havvanî bislerini t?hrik etmekt^tMr. Surnn maddî nnsTiriınıı o müstphpon e«er tesk;l »•>n«ktedir. Btınun içindir ki. bn kitap veya albümiin zaptını. suc rtelili olarak el kovma diye telâkki etmek ISzımflır. arçı görevinin amacına uygun olarak yerine getirilmesi için sınırlama mcselesine • ••• çelince: bu husus. gerek Anayasada, gerekse Basın kanununda bahis konusu yapılmış bnlunmsktadır. Anayasanın 132 nci maddesinin ikinci fıkrası, görülmekte olan bir dâva hakkında yasama meclislerînde, yargı yetkisinin kullanılması ile ilçili soru sorulamıyacaiını, görüsme yapılamıvacaâını veya herhan?i bir heyanda bulunulamıvacağını âmir bulunmaktadır. Basın Kanunu da buna benzer bir hükraü ihtiva etmektedir. Gerek Anavasadaki ve gerekse Baun Ka* >••• nunundaki bu hükümlerin »ayesi. mahkemeleri •••• hprhanei bir tesir altında bırakmamak yönüne müteveecihtir ki. doîrndur. Tukanda kitap ve brosürlerin. ancak suç delili olarak el konıılaeacıni ve tonlatılabilecejini söylemiş idik. Bunun dısında difer bir suretle daha toplatılabilmektedirler ki. o da şudur: Bir kimse Anayasamn 57 nci maddesinde belirtilen fiillerle mahkum olmus ise. bu mahkumivetin konusunu meydana eretiren basılmış eserler. mahkeme kararıvla tonlatılabilmektedirler. Anayasanın S nci rnaHdesine relince: bn matl7 de. siva«i rartilorin Uanatılmplanna dair bir maddedir. Buna rörc. sivasî nartilerin tüıükleri. proeramlan ve faalivetleri tnsan Hak ve Hürrivetlerine dayanan Hpmokritîk ve lâik Cumhnriyet ilkeler;ne ve devletin ülkesi ve milliyeti ile bSlünmezliÇi temel hükmnne uygun olmak zorandadır. Bu mecburivetlerc uvmamak sure• •a* tivle mahkumiyet halinde. mahUıimivet istilzam • ••• eden basılmış eserler varsa onlara da el konulabilmektedir. Basın kanununun 31 nci maddesi de üzerinde dnrul^ası lâzım eelen bir husustur. Buna <röre, yabancı memleketlerde basılmış cserlerin Tiirkivcve sokulması veva datıtı'Tiası Rpkanlar KuruInnnn kararlarıvla men edilebMrnektr. Bakanlar Knnılundan karar alacak kadar vakit olmıyan acele hallerde bn vetkiyi, îcisTeri Bakanlıjh birza^ knlianabilmektedir. JLygtk. Içisleri fiajtan...U». lıfinıri escrle'ri toplatır topTaİmaz. accle öîaraîf Bakanlar Kurulu karannı alroası lâzımdır. Vietminh'in askerî kolu olan Vietnam Kurtuluş Ordusu 3 yıl içinde Vietnam'ın 6 eyaletini Japonlardan temizledi. 1945 ağustosunda Hanoi düştü. geçici bir hükumet kuruldu ve baskahı Ho Şi Minh Vietnamın bağımsızhğını ilân etti. 6 ocak 1946 da seçimler yapıldı. Bu seçimler yalnız kurtuluş hareketinin başladığı Kuzeyi değil, Fransa'nm tekrar dönmeye başladığı Güneyi de kapsamına aldı. Seçimler sonunda Vietminh meclisteki 300 üyelikten 230 unu kazandı. Ho Şi Minh cumhurbaşkanı oldu. Meclis yeni Vietnam Anayasasını ilân etti. Bu Anayasada Vietnam. Kuzeyi ve Güneyi ile bir bütün olarak tarif ediliyordu. Bu bütünlük anlayışı Güney'deki Fransız işgalı ile tabiî bir çelişme halinde idi. Nitekim. Fransızlarla kurulan kısa bir modus vivendi'den sonra. Vietminh Cumhuriyeti ile Fransa arasında savaş başladı. 1946 Aralığında başlayan savaş 1954 Cenevre Konferansı ile sonuçlanan I. Vietnam Kurtuluş Savaşıdır. minh Cumhuriyetinin (şımdı Demokratik Vietnam Cumhuriyeti) kurulu olduğu Kuzey Vietnam'ı 17. Arz Dairesinden ayırdı. Fakat bu iki bölgenin herhangi bir ittifaka girmesinı veya topraklarına yabancı asker ve üs sokmasını kesinlikle yasakladı. Fransız Birliği içinde yarı bağımsız durumda olan Güney Viefnam'a tam bağımsızlığmı tanıdı ve nihayet bu hazırlayıcı geçiş devresini takip etmek üzere iki Vietnam'ın son Fransız birüklprinın Güney Vietnam'dan çekileceği 1956 yılında serbest genel seçimlerle birleştirilmcsini öngördü. Konferans Fran.ız Birüği içinde kalmıs olan diğer iki HindiÇini ülkesi Kambuçya ve Laos'a da tam bağımsı?ılklarını tanıdı. Savaş dolayısivle bu iki memlekete sızmıs olan Vietminh'in çekilmesini emretti ve bu iki ülke için de serbest seçimleri öngördü. Amerikamn sorumiutuğu u mükemmel anlaşmalar büyük kısmı ile uygulanamamışsa, tek sorumlusu Amerika'dır. Cenevre Konferansı Laos'ta seçimlere geçilmeden Önce. komünist Pathet Lao hareketinin Laos Devleti ile askerî ve siyasi birleşimini öngörmüştü. Başbakan Prens Suvana Fuma ile Pathet Lao şefi Prens Sufanuvong 1957 de bu konuda anlaştılar. Tarafsız bir koalisyon hükumeti kuruldu. 1958 de seçimlere gidildi ve Pathet Lao oylann O'o25 ini aldı Fakat içinde halkın oi25 oyu ile komünistlerin de bulunduğu bağımsiz ve tarafsız bir rejimi Amerika istemedi. Sağcı General Fumi Nasovan eliyle bu rejimi devirdi. Bu şekilde doğan Laos Meselesi hâlâ devam etmektedir. Vietnam'da ise. Amerika biraz önce söylediğimfz gibi Cenevre Anlaşmalannın emrettiği Vietnam'ı birleştirici 1956 seçimlerini yaptırmadı. Bu da günümüzün büyük krizini yarattı. Oysa. Amerika'nın stratejik önemi olmadığı için müdahale etmediği Kamboçya'da Cenevre Konferansmın öngöçdüğü seçim 11 Eylül 1955 te ykpıfa'ıVprens Sihanuk Nerodom' un Halkçı Sosyalist Birliği kazandı ve Kamboçya bugün huzur içinde yasayan bağımsız ve tarafsız bir ülke oldu. (biriki ay sonra Imparator Bao Dai'nın yerine Cumhurbaşkanı olacaktır) Güneyin, 1956 senesinde yapılması emredılen seçimleri kabul etmiyeceğinı ilân eder. Tabii, bu tutum Amerikalıların tutumudur. Sorumlu durumda olan Fransız Hükumetine seçimlerin neden yapılmadıgı sorulduğunda (23 Şubat 1956). Dışişleri Bakanı Pir.eau Amerikah müttefikin baskısından bahseder. Ve yıllarca sonra Eisenhower hâtıralarında (4) herkesin seçimi Ho Şi Minh'in kazanacağını söylediği için seçirr.e müsaade edilmediğir.i itiraf edecektir Bu durum karşısında Güney Vietnam milliyetçileri vatanlarmm bütünlüğünü korumak volunda başka hiçbir çare kalmadısı için Aralık 1960 ta bugün gazete'erde durmadan amansız sava=; hikâyelerini okuduğumuz Güney Vietnam Millî Kurtulus Cephesini fViet Kongl kurarlar ve kukla Güney Vietnam reiimine karsı savasa girişirler. Bu da II. Vietnam Kurtulus Savaşı'dır (11 Asya'da millî kurtuluş hareketleri içinde olan Komünist Partiierini, Doğu Avrupada baSımsız ve gelişmiş düzenlere cebirle hâkim olan Komünist Partüerinden avırmak eerekir. Bu partiler milliyetçiliçin temel akımı içinde halka dayanmaktadırlar. Nitekim. meselâ Birmanya'da bövle olmadıŞı için komünist hareketi başarısızlıea tıSramıstır Sonra Birmanya kendi bünye«1 içinde sosvalist bir düzen kıırmuştur Daha etraflı nild irir, Prof. Kohin ve Ijewis'in «The United States în Vietnam> eıserine miîracaat. (2) Son bir resmî Amerikan kaynağına çöre. 237 bin kişilik kuvvette 20 bin. 1965 sonunda bu rakam, Kuzey Vietnam birlikleHni numaralarîvle bîldiren 29 Aralık 1965 tarihli Newsweek'e göre 8 bin idi Yani, AmerikalıTar Kuzevden Güneye olan «rsatdırn arttı»ı îdrliaşivie mürİ!>>ıal»vi «;^detiendirirj Günev Vietnprn'^'» üzerlerine aldıkian VP K" Başbakanlık tstatistik Genel Müdürlüçünün yayınlann» göre S 1*1 ve 142'nci maddelerin Ceza Kanumma firdiği yıldan 1960'a ka • dar lll'inci maddeden 75 ve 142'nci maddeden 194 kişi hüküm giy • miştir. Toplam olarak 269 kişi ve bu 269 kişinin tümfl komünlzm snçnyla mahkum edilmiş değildir. 141 ve 142'nin kapsamına giren başka luçlardan ceza vemiş olanlar vardır. Demek ki 25 yıl içinde Türkiyede komünizm propagandası yapmak snçuna işlemiş olanlar ikiyüzü aşkın degil. Gerçi hüküm giyenler azdır, yarfilanıp temize çıkmış olanlar çoktur. Son zamanlarda olan bitenleri de hep biliyoruz. Anadolnnun bir kahvesinde sohbet ederken : Sovyetler uzay yanşında Amerikayı geçtiler... diyen kişinin sylarca tntukln olarak. bapiste yattıgi, tahrir ödevinde Atatfirkle Lenini karşılaştıran öfrencinin tevkif edildiği bir ortamdayız. 150 yıl önce Fransada yayınlanmış bir kitabı dilimize çevirmek insanlan mahkemelere götürüyor ve 7.5 yıl hapse mahkum ediyor. Bir deferli yargıcımız yazdığı kitaptan ötürü komünizm propagandası yapmak »ucuyla yargılanıyor. Bir yanşmaya katılıp «Türkiyeıie tek çıkar yol sosyalizmdir» görüşunü savunan kişi yıllardan beri tntnkln ve tntuksnz mahkemelerde sürünüyor. Bütün bn dâvalarda verilmiş bilirkişi raporlannı gözden geçirmek insanı meraklı sonuçlara götürmektedir. Cniversitemizin değerli öğretim üyeleri birbiriyle çelişen raporlar düzenliyorlar. Komünizmin ne olduğu konusunda birbirleriyle büyük çatışmalara düşüyorlar. Ayni yazı veya ayni eser üstüne bazı profesörler : Bn eserde komünizm propagandası vardır... diyorlar. Bazıları ise : Bu eserde komünizm propagandası yoktur... diyorlar. Sayın profesörlerimizin catıştıçı alanlarda yarçıçlar karar vermek zornndadırlar. Komünizm nedir? sornsuna bir yandan cevap aranırken bir yandan da insanlar zindanlara atılmakta ve ömnrleri çürümektedir. Ceza bukukuna âsina olanlar bilirler, eğer bir cinayet dâvasında ya da bir hırsızlık olayında yeterince delil yoksa hâkim beraet kararına kayar. Elde sa|lam bir kanıt olmadan. vicdanlar rahat etmeden kimse için hapis cezası düşünülemez. Bırakınız fikir snçlannı ki böyle snçlar özendigimiz Batı nygarhginda yoktnr • en kaba snçlar konusunda bile birbiriyle çelişen delillerin yarattıgı tereddüt karşısında hâkimler sanıgin lehinde karara yönelmek IOrundadırlar. Türkiyede sosyalizra, kapitalizm, komünizm gibi konnlarda fıkirler aydmlık degildir. Bn karanlıgın nedenleri açıktır. Bilimsel sosyalizm, kapitalizmin tenkididir. Kapitalizmin tenkidi Türkiyede yıllardan bcri yasak sayılmıs bn yüzden sosyalizmin, ve komünizmin anlamı ünhersiteden mezun olanların kafalarında bile karanlık kalnustır. Komünizmi kanunlarımız snç saymıştır. Araa snç sayılan şeyin ne oldufn bilinnemektedir. Hattâ bn konnda karar verecek olan yetkililer bile karar verecekleri konn hakkında yeterli bilgiye sahip degillerdir. Babenf dâvasında Cniversitemizin bir profesörii, kendisrnden önce bilirkişi olan bir doçent hakkında şnnlan söylemistir : « Burada esefle belirtiyoruz ki. birinci bilirkişi Doçent sınıf mücadelesinin gerçek mahiyetini kavnyamamış ve bugünkü sosyolojide kullanılan «sınıf kavramı. ile Marksist doktrini btrbirıne tamamen kanştırmış ve «işçi sınıfları ile toplumun diğer sınıfları arasındaki çatışma. gibi tamamen yanlış deyimler öne sürmüştür.» Profesör haklıdır. Çünkü Marksizme çore kapitalist toplnmda sadece ıkı sınıf vardır: Bnrjuva sınıfı ve proletarya. tşte bn kadar basıt bir gerçefi bilemiyen bir Doçentin verdigi raporla bir yazat on yılı aşkın hapis cezasına çarpılabilir. Bn keşmekeş ve bn alacakaranlık İçinde insanlar kim vnrdnya fitmektedırler. Beraet edip temize çıkanlar İse mahkemelerde yıllarca surünüp toplum içinde yasama haklannı bile kaybetmektedırler. Butün bnnlann günahı. Türkiyede demokrası yapıyornm oıye faşınnı yürütenlerde ve sosyalist fikirleri yasaklıyanlardadır Sımdı bn alacakaranlık içinde insanlar kesinlikle ne oldnğnnu bılmedıkleri bir snçtan ötürü yarçılanmakta ve suçnn mahiyetini kesinlikle bilmiyenlerin raporlariyle hüküm ıriymektedirjer. ' Eger sosyalist fîkirler lamanında aydmlıga çıkabilseydi toplumda yaygmlaşacak bir kültnriin ışıgında kapitalizmin."sosyalizmm. komunızmiıj ne olduğtı berraktssaeafl *e*on*nnfenrsuçunnn çerçe,vesı kesinlikle çjzilebilecekti. . ..... t YfrrMfVa*e aalfttlrf^ıyasete raahkum edilmek istendifi bir ça ğı yaşıyornz. Bu ça£da hâkimlerimizin elindeki imkânlar kıt, ama sorumları çok afırdır. B Vietnam kurtuluş savaşlarının anlamı urada bir an için Vietnam bajüçadelefinin krokeseüiı v % bugün Güney Vietnam'da yürütülen II. Kurtuluş Savaşını bu birincinin yanına oturtup ikisine birlikte kısa bir göz atalım. tki savaşın aynlmazlığı ile gerçek karakterlerini bir an evvel yüzeye çıkarmak bakımından bu faydah olacaktır. Batı almanaklanna dayanarak edindiğimız bügilerden ne çıkmaktadır: llk Vietnam Kurtuluş Savaşı Vietnam'ın bütününü hedeî tutmakta idi. Bu savaşı bütün Vietnam'da yapılmış seçimlerle işbaşına gelen mesru bir meclis ve dört ayrı partiden meydana gelmiş millî hükumeti yürütmüştür. Durum bu olduğuna göre, Cenevre Anlaşmalarınm öngördüğü iki Vietnam'ı birleştirici seçimterin yapılmaması ve Gü ! ney Vietnamda bir ikinci kurtuluş savaşının açılması üzerine Kuzey'in Güneye yardım etmesinden daha tabiî ne olabüir? Bunun millî misak vatanmın bütünlüğü için savaşan Millet Meclisı Hükumetinin tutumundan ne farkı var? Yalnız şu fark ki, Vietminh Koalisyonu iç:nde hâkım bir komünist kolu mevcuttur. Fakat bu bir iç rejim işidir Hele bu Komünist Partisi milli olup, millî bağımsızlığı korumak bir yana, bunun yaratılmasında başlıca rolü oynar ve halka dayanırsa. buna kim karışır? (1) Oysa, Amerikan müdahalesinin üstüne oturduğu dayanak. Kuzeyden Güne , ye bir komünist saldırısı olduğu ve Güneydeki hareketin bu saldırının bir yanını teskil ettiği iddiasıdır. Seçimleri yaptırmayar.lar.n Amerika ve emrindeki Güney Vietnam Hükumeti olduğu, bunlara karşı başlayan kurtuluş hareketinin Güney Vietnam'ı baştan başa sarmış popüler bir hareket halini aldığı ve üstelik böyle olduğu için de Kuzeyden gelen yardımm cüz'i kaldığı (2) Amerikan basınına kadar giren vesika ve rakamlarla ispatlandığı da düşünülürse. Amerikan iddiasına yakın tarihin en büyük aldatmacası demek gerekir. Fakat bunların hepsine ileriie tekrar değineceğiz. Sonuc örülüvor kl. bu maddeye göre men olnnabilecek eserlerin, men olnnabilmek için ne gihi nitelikleri taşıması lâzımgeldifi hususu kanunda yer almamıs, Bakanlar Kurulunca. dolayısıyla tçisleri Bakanlıgınca mutlak bir yetki veriimis bulunmaktadır. Bu maddeyi Anayasanın bilim ve sanat hürriyetlerile bagdastırmaya imkân yoktur. Nitekim bu madde Anayasaya muhalefet iddiasiyle Anayasa Mahkemesine intikal ettirilmiş. mahkeme. Anayasaya muhalefet arzetmedigini hiiküm altına almıştır. Resmî gazetenin 4/11/983 tarihli sayısında yayıralanan bu karar çoğunlukla verilmiştir. Muhalif üyelerin fikirleri. toplatılmanın kayıtsız ve şartsız olması. bilim ve sanat hürriyetini kısıcı bir tnânaya gelmektedir. suretinde Anayasanın temel hürriyetler prensioine dayanmaktadır ki. bizim de kanaatımız budur. G ^ılclaT, Çniıat W î ten on ay sorra daha 8 bin kUi (3) Resmen, Ocak 1955 te. Güney Vietnam Ordusunun kurulmasına yarriım için. Amerika ile Güney arasındaki ittifak münasebetleri bu andan itibaren başlar. Zamanımızın en tanınmış yaekrar kronolojimize dönelim: zarlarından Üçüncü Adam romaFransa'nın Vietminh'e karşı nı yazarı Graham Greene. Ses^iz savaş masraflarının oo70 ini karşılamış olan Amerika 1954 ten Amerikalı romanında bu dönemi etraflı nlarak işlemistir. itibaren yavaş yavaş Güney Vietnam'a sızmaya başladı (3V DaM> «White House Years 1953 ha Fransa ordadır Fakat Cenevre Konferansmın 21 Temmuj taYARINrıhli seçim deklerasyonunu kabu] etmeyen Amerika, Vietnam'ı böGüney Vietnam lünmüş bırakmak ve Asya kıt'asında yeni bir tutamak noktasına Millî Kurtuluş sahip olmak nıyetindedir. KiteCephesi kim 1955 temmuzunda Amerikalıların tuttukları Başbakan Diem T Âcı Bir Kayıp Bazı kavıt ve sartlnr onnnnn Anayasamn temel hürriyetleri bagörülmektedir. Şöyle ki: Duvar ve el ilânları gibi, ticarî maksatlarla ortaya konmaş afisler, tarifeler, mönüle dışında her basılmış eser, bir kanaat ve düşüncenin mahsulüdür. O kanaat ve düşünce, kannnda açıkça pöster'lmiş bir suç ise mesele yoktur. Oeğil ise, Anayasa'nın yirminci maddesi, herkesi düşünce ve kanaat hürriyetine sahip kılmakta ve bu düsünce ve kanaatlerin söz, yazı, resim ile veya başka yollarla tek başına veya topln olarak açıklanabileccSini kabnl etmektedir. Tirmi birinci madde ise, herkesi, bilim ve sanatı serbestçe ötretmek ve Sgrenmek, açıklamak. yaymak ve bu alanlarda her türlü araştırmalar hakkına sahip kılmaktadır. Bundan başka basının hür oldnğnnn, sansür edilemiyecefini kabnl eden Anayasanın 22 nci maddesi. bnnnnla da iktifa etmemiş devleti, basın hürriyetini saflıyacak tedbirler almakta ds mükellef kılmıştır. Kezalik Anayasanın 24 ncn maddesine göre de kitapların ve broşürlerin yayımı izne bağlı bslunmamakta, sansüre tâbi olmaktadırlar. Anayasanın basına ait bn genis hürriyet telâkkisi, yine ayni kanunun müeyyideleriyle, bazı sınırlamalara tâbi tutnlmaktadır. Basın hfirriyeti millî güvenliği veya genel ahlâkı kornmak, kişilerin haysiyet, şeref ve haklanna teca toplatma el koyma, hâkımından incelenmesi halinde K büsbütün kayıt ve şartlara baflı ise mesele B asılmış eserleri olur. Aceleve hallerde Savcı kim karariyle nin bulunduğn ve onun yerine zabıta memurları da bu işlemi Baş Sağlığı Şirketimiz Sturucnlaı ındaı Marp Meclisi Reisi Merhume Bn. îclâl ile müteveffa B. Ahmet Berkar'in oğıılları, Mubeccel Berker'in değerli eşi İnci Bengiserp V Müh W:mar Ahmet Berker ile Mehmet Berker'in biricik babalan, • olat ve Omer Bengiserp'leriıı sevgili dedeleri, Yük Müh Mirr.ar Sıret Berker'in ağabeyisi. Mera) Berker'in kayınbiraatri Ahmet ve Hâle Berker'in arrcalan, Mine Anoğul ve Dr Saim Polat Bengiserp'in kaympedeıleri, eski Bakanlardan Haluk ş ^ man'ın eniştesi. Leveks Umumî Nakl. T.A.Ş. Başkanı, Kurucu ve Yönetim Kuıulı yaparlarsa da, il?ilinin itirazi üzerine üç gün içerisinde bu islemi hâkime tasdik ettirmek mecburiyetindedirler. F. Daguin, bunun sebebini. hususi mülkiyetin, adliyenin himayesi altında bulunması gerekçesine davamaktadır (2). Zabıt. bir mahkumiyet kararı neticesi olmayarak, münhasıran suç delili toplamak için yapıldıfcı hallerde, iizerinde titzlikle durulacak bir islemdir. Onun icindir ki. olur olmaz ihbarlarla evlere girip suç delili aramak ve medenî dünyaea özerlerinde dahi durulmayan bilim ve sanat eserlerine el kovmak. zoraki snçlann (delits artificiels) vücnda gelmesinden başka bir fayda temin etmiyecektir. Ceza kannnnmuznn keyfî mnameleden bahseden 228 nci maddesinin ?on fıkrasmdaki «Kanunun icrasmda lüzumsuz yere sert mnamelelerle bir şahsın. kannn hükmünr veya hükumetin emirlerine itaat etmemesine sebebiyet veren tnemur dahi {keyfî mnamelede bulnnan memur gibi) ayni cezayı görür.» hükmünS göz önünden nzak tntmamak lâzımdır. ARİFI BERKER 29 mart 1966 salı günü akşamı bizleri büyük bir elem içinde bırakarak aramızdan ebediyen aynlmıştır. Ebedî istirahatgâhında kendisine Cenabı Haktan rahmct, kederli ailesine başsağhğı düeriz. LEVEKS UMITMÎ NAKLİYAT T.A.Ş. MEMURLARI Cumhuriyet 3412 N. ARİFİ BERKER muztarip olduğu hastahktan kurtulamıyarak 29 mart li»6fi gecesi Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Azip nâşı 31 mart 1966 perşembe günü (Bugün). öğle namazını mütaakıp Şişli Carpiın den alınarak Feriköy mezar!ıgındaki aile kabristan.nda ebedî istirahatgâhına tevdi edilecektir Cenabı Hak Tiaefir?tini sira^ mesin. • •a AGI BIP KAYIP Kemâliye Esrafmdan merhum Feyzullah Mumcular ve Fatma Mumcıılar oğlu, Sükrân Altmayın kıymetll eşi, Fntm» ve Feyzâ Altınay'ın biricik Babaları. Apdülkadir Altınay, Burhanettin, Kemâl. Yüccl Mumcular ve Ayşe Vural'ın kardeşleri. Ariman ailesinin ve Behzat Firuz'un dayı «adeleri, Karaean Ailesinin Eniş teleri. Güven Kollektif Şirketi ortaklarından ve Haydarpaşa Lisesir.in SAKİR ABİ'sl, 29/3 '366 tarihinde Hakkın rahmetine kavuşrnuştur. Cenazesi 31/ 3/1966 perşembe gönüne tesadüf eden arife günü. öğle namazım mütaakıp Teşvikiye Camiinden kaldırılarak. Edimekapı Sehltliğindeki ebedî istirahatgâhına tev dl olunscaktır. (Cumhuriyet 3404) TESEKKÜR Kıymetli büyüğümüz Emekli Top. Albay ölümü dolayısıylje cenaze merasımine katılan, hızizat eve gelerek veya mektup, telgraf ve telefonla başsağlı.gı dillemek suretiyl^ acımızı paylaşan dost ve akra • balarımıza âleni teşekkürlerimizi sunanz. Ailesi Cumhurivet 3405 İHSAN TUMAY'ın Acı Bir Kayıp :: (1) D r . O t t o S c h w a r t z . A l m a n ceza ş e r h i . Rifat T a ş k ı n T e r c ü m e s i . S : 193. usulü (2) Fernand Daguin. Haşiyeli Alman Ceza jj Usulü kanunu. Baha Arıkan Tercümesi. S: 119. •••• • •ra îj Şj »lilllllliiiiniiiiiifllilliliilliliiiiiiiliiliiiiiiiiiiniliililiilisiiiliilli ŞAKİR ALTINAY. KENT OYUNCULARI KARAKOLDA Tazan Sidney Kingsley Oyun 3 perde Türkçesi S. Koyan Tevfik Sadullah Yıldız Kenter 6 Mayıs İzmir tumesi dolayısivle Dekor Doğan Aksel enevre Konteransı 1 Bugün saat 18 den itibaren Kurtuluş Savaşı hikâyesini sonuçlandıralım: Vietminh • Fransiî harbi, Vietminh'in 1950 de Kamboçya'da Kmer, Laos'ta Pathet Lao Kurtuluş Hareketleriyle münasebet kurması sonunda Fransız işgalindeki HindiÇini'nin diğer ülkelerine de yayılır. 1954 te de Fransız kalesi Dien Bien Fu'nun düşmesi sonunda Vietminh'in zaferi iîe sonuçlanır. Ayni yılın temmuzunda Cenevre'de banş konferansı toplanır. Blecdax Likit krem ve toz halinde satılır muztarip olduğu hastalıktan kurtvılamıyarak 29 mart 19fi6 gefesi Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Aziz nâşı 31 mart 1966 perşembe günü »Bugün» öğle namazmı mütaakıp Şişii Camiinden alınarak Feriköy mezarl'ğındaki aile makheresinde =bedl ıstirahatine tevdi edilecektir. Ailesine. akraba eş ve dostlarına başsağlığı diler. Cenabı Haktan mağfiretlerini esirgememesinl niyaz ederiz. Lereks l'mumî \akl I.A.S Cumhıırivet 3411 Bay Arifi Berker Kurucumuz vp Idsre Heyeli Kpisirm? değerli Insan TALNIZ ' NOT: 4 HAFTA Keklâmcüık 1461/340'J Yarın saat 15 te ilâve uıatine önce şunu belirtmek gerekir ki. 14 devlet ile beraber Çin Halk Cumhuriyeti'nirı de katıldığı bu konferans II Cıhan Savaşı sonrasının belki de en yapıcı konferansı idi Denilebilir kı Konferans Asya'da tüm baSımsızlık ve banş meselelerinin anahtarını vermiştir' Her scvrten pvvel fiil" bir duruma uyarak Fransızların hu | lundugu Güney Vietnam'la, Viet MÜHİM İLÂN ^'' B' ^üilerile hiçbir ilişiği kslmadığım, tstanbul ve Frakya'da bisküi satışlarıni' bizzat fabrikanın yapacağını muhterem müşttrilerimize prrederiz. İstanbul Toptap saös deposu: Tel: 47 08 28 İlâncıUk: 2519/3372 AVCHYClf'' 11 s İLKBAKAR YA2 MEVSIMIN! ACTI İlâııcılık: 2560/3398
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear