25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHÎFE İKİ 9 Aralık 1965 Konunlar ve yuvarlok anlamlar Baha ARIKAN illetleraran hakukçnlar komisyonu fiklr re duşüncelerinl yayınlayan bültenin eylul 19SS ayına ait yirmlyedind sayısında, üzerinde önemle durulma» lâzun frelen blr yaıı çıkmıştır. Yazınm konusu 18/Mart/1966 tarihinde yürürlüğe giren Ispany» basın ve yayın kanununun eleşticilmesine ait bulunmaktadır. Yan, Milletlerarası Hukukçular Kornlsyonunon fikir ve duşüncelerinl yayınladığı için, imzasız bulunmakta. komlsyonun mancvl jahsiyeti adına yayınlanmaktadır. Yaıı, bas tarafına döviıc olarak ln«an Haklan Beyannamesinin. kişinin dıişünce ve bu düşünce>i Ifade edebilme hiirriyetine sahip olduğıınu gosteren ondokuzuncu maddesini almış. fririş kısmmda herkesin düşündüihinü ifade edebilmesi hürriyetinin. hakiki bir huknk devletinin en esaslı bir unsurunu teşkil ettteini izah ederek, İspanvanm yen! basın ve yayın kanununu bu açıdan eleştirmeye koyulmuşror. Göçün yarattığı sorunlar ıProf.Dr.Cahit TALA abancı Ulkelere giden işçilerlmizın sorunlarını, dışard'i ve dönüşte içerde olmak üzere tki açıdan incelemek gerektr. I 0 Bankamn va«ımile ticari njünajeberJenniıl f eîrjtirebilirnruzBankatmzsn. dünyanın 10 mcmltketındc juberi ve her memlekettc muhabulen vardır Dı» rjcaret. Bankamoan ihtuandır; recnib* ve ımkânlarırv dan da!anı# M le afakî olarak, her ferdin ayn ayrı düsüncesbıe ; ve telâkkisine kalmıs bir keyfiyettir. Niteklm Targıtay Birind Ceza Dairesi 4/12/1946 tarihll bir karannda «Hasmane hareket, fiilin mahiyeti ve hususiyetine gore kanunun tatif etmedlği ve takdlr* bıraktığı fi illerdendir» hükmünü vermektedir. Yine aynı kanunun 14J ıncı maddesi devletin hâriçteki itibar ve nüfuzunu kıracak mübalâgah, asılsız ve maksadt mahsusa müstenit havadis veya haber yaymayı ceza müeyyidesi altına almış bulun maktadır. Burada da ceza unsurları tamamen yuvarlak mefhumlardan teşekkül etmektedir. Maksadı mahsusun neden ibaret olduğu ve mübalâgalı kelimesinio nereye kadar uzatılabileceğl tamamen indi takdirlere terkedilmis bulunmaktadır. Y Dısardaki durum DIŞARD4Kİ DÜRUM: Turkiyenın hemen Uer tarafuıdan, daha çok Federal Almanya'ja çal;şmaya giden işçilerımiz, ileri derecede sanayüeşımş bir topluma mtıbak etmekte bujlik şüjiükierle karşılaşmaktadırlar. Dil bilgısizliğı bu mtıbaksızhğı arttırraaktadır. İçinde vaşadıklan topiuraa bir türlü plremedık'.eri ıçın mesleki ve genel gelışme ve ilerlemeleri çok zor olrnaktadır. Dış ülkelerdeki derme çatma ve çjğu dil bilgisinden yoksun ve bjg olmazsa işçiler kadar intibaksızlık ıçinde bulunan ve sayı batamındar. da yetersiz olan çalışma müşavirlerı ve ataşeleri, ışçilerın yenı karşılaştıkları topluma mtıbaklannda yardımcı olamamaktadırıar. Işverenlerle ve resml makamlarla olan ihşkllerde ise, işçiler hemen hemen yalnızdırlar. Kanunıann kendilertoe sağladıgı haklardan ve menfaatlerden gereken dıçulerde yararlanamadıkları gîbi aıl bilrrediklennden resml makamJara da dertlerüu anlatmakta büvuk güçluklere maruz kalmaktadırlar Çe şıtli sebeplerden ötüru sendikalara gırmek ıstemedıkleri ve sendikalara girmek için fazla da tesv:k gormedıkierınden, sendıkaldrın hımayelerinden ve sag'.adıkları hakJardan yoksun kaımaktadırlar. Gıda rejimine alışâmiin'anın, çalışma hayatı dışmdam kişisel ve toplumsal ılişkilerın düzensizlığinin, bir kısım ışçilerın normal sayılamıyacak mesken şartlarının ve Alman toplumunda yabancı ışçilere karşı gittikçe kuvvetlenmekte ve yayılmakta olan antıpatınin dogurduğu sorunlar üzerinde durmaksızın, hızı istenerek ve bilinerek biraz vavaşlaülan ıktisadi büyumenin Federal Almanya'dakı ışçılerimizi karşı karşıya getirmiş olduğu bir önenılı soruna değınelim. dald ljslzlik sigortasından Türk işçilerinin de yararlanmalannın yollaruıı araştırmalıdır. Bu sonuca ulaşmak için birkaç imkândan faydalanmak rnümfeündür. Anoak bunlar, derhal sonuç venneyebılirler. Fakat hiç olmazsa gelecek teminat alona alınabilir. 141, 142. maddeler ^ j | r e 112 nd maddeler ise yuvarlak anlam * JC 1 lara model teşkil edecek kadar müphem unsurları teşkil etmektedir. Sosyal bir sınıftan bah sedilmektedir. Memleketimizde smıflar teessüs etmemiş olduğu için sosyal sınıfııı ne suretle anlaşılacaği, üzerinde durulacak mühim bir meseledir. Bunun gibi memleket içerisinde tntiesses iktisadî ve temel nizamın ne olduğunu da. kesin hatlarla ayırmak cok giiçtür. Kezalik devletin siyasi ve hnkuki nizamlarını topyekun yok etmenin kesin bir tefrikini yapmak da mumkün değildlr. Yine aynı 141 inci madde demokrasl prensiplerlne aykırı olarak devletin bir zıimre tarafmdan idare edilmesinl hedef tutan cemiyetleri yasaklamada ve ceza altına almaktadır. Zümreden maksadın ne olduğu kesin hatlarla belirtilemez. Eğer bugünkü siyasi hayatımi7 ?oz b'nünde buiundurulacak olursa. siynsi partilerin birer züınre nlduğu neticesine varılır. Su halde kanunu geniş mânâda elc almak, partilerin de iktidara geçmek !dn calısmalarmı suç «aymak demek olur ki, böyle bir duşüncenin ne ka dar mesnetsiz olduğu kendiliğinden anlasılır. Gene aynı 141 inci maddede, millî dujgulan za>ıflatmak ve voketmekten bahsolunmaktadır. Millî duyguların budutları kanunda çizilmemistir. Gerçi gerekce bu hususta şovenliğe kacmayan millî duy STiılar diye bir fârif yapmış ise de. madde anlamını yuvarlak olmaktan cıkaramamıştır. Avnı maddede Anavasanın tamdığı kamu haklarını ırk mülâhaza•ı ile kaldırmaktan bahsolunmaktadır. Anayasanm ^ tanıdıfı kamu haklarının hanei haklar bulundueu kanunda sıralanmadıği gibi. ırk mülâhaza<iinın da nereden lıaşlayıp nerede biteceği kesin olarak tesbit edilememektedir. Isponya örneği azar, bilrıasga kanunun ikinci maddesl fîzerinde durmakta. ne gibl yayınların yapılamıyacağını sıralayan bu maddenin, tenkidini yapmaktadır. Madde, yuvarlak kelimelcri ihtiva etmektedir. Meselâ Millî Müdafaa zaruretlerl dolayısiyle, iç ve dış nizamı korumak saikile basın ve yayını tahdide tâbi tntmaktadır. Kezalık siyasi ve Idari müesseselere yöneltilecek (enkitlerde. gerek bu müesseselere ve fterekse bu müe'sseselerln mensuplanna karşi hörrnetsizce neşrlyatı nıen etmek«edir. Yazar, mntlak basın hürriyeH olanııyacağına; herkesin, şeref ve haysiyetleri ayaklar altma alarak yazı yazamryaeağına inanmakta, devletin mcnfaatleri bakımından da tahdiılerin kanuna konulabileceğini kabul etmektedir. Ancak bir fiilin men fdilebilmesi. cezalandınlahilecek bir hal gostermesi için, o fiilin kanunda açıkça ifadesini bulmasmı şart koşmaktadır. Millî müdafaa zaruretlerinin nereden başlayıp nereye kadar jrittiğini kestirmeve lmkân yoktur. İç ve dış nizamı korumak tâbiri de, telâkkilere göre ayrı ayrıdır. Siyasî ve İdari müesseselere karşı hörmetsizce neşriyatın hududunu ciTen kesin bir kıstas da mevcut değildir. Onutı içindir ki yazar, eleştirmesini yaparken bu yuvarlak anlaralara dokunmakta, tahdidlerlıı tamamiyle muphem bir takım nnlamlara dayandığını ileri sur mekledir. Makalcnin yazan diyor ki: «Kamu yararına konulan tahdıtlerde asıl olan. kanunun bu tahdıdi kimsenin şüpheye duşemiyeceği bir şekilde açık olarak koyması, her türlü telâkkıye müsait ola cak derecede müphem bir takım tâbirlerle iktifa etmemesidir. Hükumetlerin. kamu yararına diyerek kendi çıkarları için bir takım hukümler vaz'l ile mutlakiyeti tesis etmemeleri için, uyanık olmak lâzımdır. (Kamu yararı) anlamı, bazan iktidardaki kimselerin menfaatleri ile birleşik bulunmaktadır.. (II •••• •••a • ••• •••• •••• 155, 163. maddeler 133 İnd maddesi kanunlara halkı teşvikten bahsetmekledir. Bu teşvikin ne suretle olacağı ve ne gibi cürüm unsurlarını ihtiva edeceği belli değildir. 163 üncü madde lâiklikten bahsetmekte ve buna aykırı fiilleri ceza tehdidi altına almaktadır. Laikliğin kesin hatlarla ne olduğu izah edilmemiştir. Kaldı ki ceza tehdidi altına alınmış olan bu hareketleri cezalandırmak icin. hâkimin ne gibi bir ku tasa başvuracağı da belli değildir. Yine aynı madde siyasi mıfıız tenıin \e tesii eylemek ınaksadi>le dini veya diııi hissiyatı ve>a dince mukaddcs tanınah şeyler) âlet etmeyi de men etmektedir. Evvelemirde gcrictUti propaçanda ederek dinden kabseden bir kimsenin siyasi nüfuz temini maksadiyle mi. yoksa baska bir istekle mi bu fiili islediğini tâ yin etmek, bir hâkim icin çok güçtür. Bundan başka dince mukaddes tanınan şeylerin ne olduğunu birer birer sayma>a imkân yoktur. Bir kimsenin dince mukaddes saymak telâkkisile diğer bir kimseııin aynı telâkkisi arasında çok fark vardır. Bu, nihajet bir anlayıs. bir kiıltür meselesidir. Onun içindir ki maddenin anlamı tamamen yuvarlak kelimelerle it'ade edilmiş \e anlayış. herkesin telâkkisine terkedilmiştir. C eza Kanununun karşı gelmeye akat Türkiye bu dönüşlerl sar şılamaya pek hazır degıldır. Bu konuda hemen nemen nıç bir tedbır üzerinde durulmanıaktadır. Beş Yıllık Kalkınma Plânınm 1967 programında dısardaki işçılerin donuşlennde ortaya çıkması mumkün yeni bu intibak sonınu, büyük sehirlerde yerleşme O SOSYAL GtJVENttK ANarzusunun ve ahşkanlıgının \araLAŞMASININ TADtLI : Altacağı ekonomik ve sosyal meselemanya ile Türkiye arasmda ler, tatrmnsizlık duygusunun do1964 vüında aktedilmiş bulu gurabilecegi muhtemel huzursuz , ' nan So«yal Güvenlik Anlaşma Iuklar ve issiz kalma fcalmde işçısı Türk işçUerinin Alnuuı uv nın maruz kalacağı manevt ye ruklanna, Almanya'da sağlaıımaddî tahribatın önlenmesi ile 1 1 mış olan sosyal güvenlik bakla şrili tedbirler üzerinde durulmarından yararlanmalarıru prenmıştır. Iş akldlerı sona erdigl vesip olarak kabul etmiştir. Anya yenilenrr.edigı için \urda döcak, hançi sigorta kollarmdan nen Işçilerın miktarlan, meslekkarsılıkb olarak yararlanılacaleri, nıyetleri ve ıstıhdam durumğı tesbit olunurken. işsizlik siları hakkında bile herhangi bir gortası anlaşma içinde yer albılgi mevcut değildir. mamıştır. Binaenaleyh şimdi Almanya'da işsiz kalan Tfirk işçileri Almanya'daki işsizlik siçortasından faydalanamamaktadırlar. Yspılacak şey, 196* lmanya'nın üttisadi durumunanlaşmasını yeniden ele almak da er.dişe. uyardıracak büyüi ve işsizlik slgortası rejiminden bır degışiklik gorülmemekle ; Türk işçilerinin de istifade etberaber, bilinerek lstenılen bir ısrrıelerini imkân dahiiinp koy.v tihdam daralması yuzeye çıkmakcak bir tadile ulaşnıaktır Bu tadır Bunun etkileri vabancı )ssnretle işçilerimiz de Almançılerde duyulmaya başlamıştır. ya'da işierinden çıkanldıkîan Türkiye bakımından önemli olan takdirde, yeni bir iş bulnncaAlmanya'riald istihdam daralmasıya kadar gelirlerini devam etnın iktisadî durumumuzu olumtirmek imkânlanna kavuşsuz bir şekilde etkilemesini önlemuş ve öteki yabancı işçilerle mektir. Kanaatimizce bu konuda eşit haklara ulaşnııs olurlar. şimdilik zaman vitirmeksizin alın AVHTJPA SOSYAL ŞARTI : ması gprekli ilk tedbir, yeni AlQ 1961 yılında Avnrpa Konseyl' man Hükumetiyle temas sağlayane üye Devletlerin imzaladıklan rak muhtemel olnmsuz gelişmeve geçen yıl yurürlüğe eirmış bulerden Türk işçilerinin mumkün lunan Avrupa Sosyal Şartı, her oiduğu kadar az zarar görmelerıbir âkid Devletin vatandaşlanna ne çalışmaktır. Türkiye'deki istihbazı haklar tanınmasını öngordam durumu ve isçi dcMzlerinin mektedir. Eğer Federal Almarıva dış ödeme dençemiz içindeki öAvrupa Sosyal Şartı'nı onaylarmş nemli veri anlatıunak suretivle Devletler arasında ise, Türkiye Türk işçilerinin kitle halinde işten Almanya'dan, Şart'ın, göçmen ı«çıkanlmamaları talep olunabilir. çilerle ilgili 19 uncu maddesının İşsiz kalan isçilerin vpnitlen oir Türk işçüerine uygulanmasını ve mesleğe intibaklarına ralışılarak işlerinden çıkarılan ışçilerimizin işgücü talebi karşılanmanıış bulude Alman vatandaşlanna tanınmış nan iş kollarına verleştirilmelerlolan himaye ve yardımlardan fayni ve nakledilmelerini, mevcut indalanmalannı talep edebilir. Hülaşmaların ve miUetlerarası vesıkumet bu imkftn üzerinde de dur kaların çerçeveleri içinde Almanmalıdır. va'dan istemek mömkündür. Bu F I OıiMİn? vft»n fazla ndeh TOvduıtı pMa % 6 V, faiz Sonuc IHOLANTSE BANKUNINV | KARAKÖY : KARAKÖY PALAS İSTANBUUBANKA HAN • • ut • Üâncıuk: 7505/14371 A L Ansiklopedisi İlancılık: 75C« 14383 İSTANBUL BELEDIYESI Yuvarlak anlamlar spanya basın ve yayın kanunu icin ileri sürülen bu fikri. bütün kanunlara uygnlamak mümkündür. Yazann İleri siırdüğü bu düşünce açıkendi kanunlarrmız da incelendiçi takdirde, cezaları müeyyide olarak hedef Uıtan böyle yuvarlak anlamlara rajttolimnektedir. Ceza ile müeyyide allırîa* ahnmış oîan "fflfterln her hangi diğer bir anlama alraamıyacak kesinlik<e belirtilmiş olması, hemen hemen hiç değişmeyen umumî bir ceza hukuku kaidesidir. Kanunların bn gibl fiilleri, kesin bir şekilde belirtmiş olmaları lâ zımdır. Bir kavffa sırasında tabancasını ateşleyerek karsısındakinl öldiiren kimse, Ceza Kanununun «Her kim bir kimseyi, kasden öldürürse» tarifine tamamen uymaktadır. Çünkü hayatm izalesi olan öldürmek fiilinin, her hançi haşka türlü bir anlama alınmasına imkân yoktur. Bunun içindir ki kanuııdaki târif. başka anlama alınmasına imkân olmpvan kesin bir ceza kaidesidir. Halbuki kanuniarırmzda, hem de ağır ağır cezala rı müstelzim, öyle hukümler vardır ki, bunlarda kesinlik aramaya imkân yoktur. Birkac onıekle me «eleji. daha açık bir hale sokmak yeriııde bir harekct olacaktır. t Sonuç i b'rülü\or ki bu mlsalleri çoğaltmak cok müm* kündür. Onun içindir ki >ukarda bah'ini >ap tiğımız makalenin anlamı. bu bakımdaıı, çok muhinıdir. Kanunlar. bilhassa ceza kanunlan yapılırken indi telâkkilere jer »ermemek. âmrae nizamı icin kacmılmıjacak bir hareket olnıalıdır. Aksi takdirde ceza hu kuku kaidelerinde kesinlik aramaya imkân yoktur ki. bu da cemiyet için biivuk zararlara sebep olacaktır. C 128, 140. maddeler C eza kanunannmuzan 1?S Incl maddesi Türkiye Devletiniı harb tehlikesine mâruz kılacak şekilde yabancı bir de\lct aleyhine hasmane, yani düşmancasına hareketlcrde bıılunmayı cezaIandırmaktadır. Hasmane harekotlerin ne ffibi hareketler olduğu kanunda yazılı değildir. Tamanıiy (1) Bulletin de la commission Juııstes No: 27. S' 23. internationale de u sorun, ücret emniyeti % y Tm garantisidir. Almanya ekonomisj rcnflâsji^ıı tctıUkFSİni önlemek için tam istlhdam halini zedelemeyen ve daha çok yabancı iş çileri hedef tutabilecek bir <stihdam daralmasından fazla bırşcv yitirmez. tşsizliğin ' ı 0.6 dan '• 1 e veya 1,5 ğa çıkması tam ıstihdam halinden uzaklaşmış olrnayı ifade etmez. Fakat sendikalann, ücretlerin artınlması tazyiklerıı önleyeıck (ı.fıâ^>onun önemli bir sebcbinı ctkisi. Itıiar. Ancak böyle bir dıırüiuda Almanj'a'dakı işçıl^ıe birlıkte Tiırk H'Jkumetıne de bazı gorevler dusmektedır. Zıra, enflâsyon tazyıkının önlenmesı yabancı işçılere yüklenmek ıstenmektedır. Bu durumda, diğer yabancı ışçıler gıbı ve daha az örgutlü olduğu ve kendi hukümeti tarafmdftn 'lsha az ÖNVŞ BAŞLAYINCA: Fede korunabıldıgı ıçın. Turk ısçılerı ral Almanya'daki ıstıhdam gehrlerını, kazançlarını yıtirms durumu aynı sevıyede devam tehlikesi ile karşı karşıya gelen etse bile, dönüşler daima olacakilk işçiler olacaklardır tır. Çünkü, ışçüerüı çoğu birkaç Bu konuda, Almanya'daki işçileyılı geçmeyen bir sıireden sonra rin kişisel olarak yapacakları şey, ve tasarladıkları tasarrufu sağlaAlmanya ile Türkıye arasında akpnca Yurda dönmek uzere dış tedilmiş olup yurürlükte bulunan ulkelere gitmektedirler. İntibaksız Sosyai Güvenlık Anlaşması'nın lık, çalışma imkanı devam etse noksansız uygulanmasını sağlabile, uzun süre dışarda kalma armaktır. Hükümet ise, Almanya'zusunu kısıtlamaktadır. Ailenin TUrkiye'de kalmış bulunması, dör.üşü etkile5ren bir faktördür. Normal deniiecek bu gen donüşlerın yanında, işten çıkarmalardan ötiirü dönüşler de zaman zaman ver alacaktır. Almanya'.dakı istihdamın ve Türkiye'deki Ücretlerin seyrine göre bu son tür dönüşler yoğun veya az yogun olabilır. B MİLLETLERARAST ÇALIŞMA SÖZLESMELERİ: Milletlerarası Çalışma Teşkilâti ta rafından göçmen işçilerle '1gili müteaddit çalışma sözleşmeleri kabul edilmiştir. Ayrı ca, sosyal gfivenliğin aseari normalartna dair olan 1852 tarihli Milletlerarası Çalışma Sözleşmesl içinde, göçmen 1şçilerin vatandaslarla eşit haklara malik olmalannı öngören hukümler de yer almaktadır. Eğer Almanya bo Sözleşmeyi onaylamış ise, Türk işçilerinin bu sözleşmelerden yararlanıp yararlanamıyacaklarını inceletip tesbit etmek gerekir. HüIrumet durumun bu yönü ile de ilgilenmelidir. Q pün Almanya'da tspanya, ' ortekız ve YugoslaiTa gıbi Ortak Pazar' la herhangi hukuki bir ilışkı tesıs etnıemış bulunan memleketlerın ve daha başkalarınm çok mıktarda işçıleri çahsmaktadır. TUrk ış çilerı, işten çıkarmalar bakımın dşn bij memleketler ışçılerme nazrfran daha avantajlı bır muameleye tâtıi tutulabilirler TBrkiye ' nin boyle bir avantaj talep etmesı burada izahı mumkün olmayan çeşıtlı sebeplerden öturü hakkıdır. Ne var ki, Türk ışçilennin haklarının en çok korunmaya mun taç olduğu bir sırada Ziya Müez , zınoflu gıbi başarılı bir Büyük Elçınin Almanya'dan alınıp Ortalt Pazar nezdine atanması en azmdan bir talihsizlık olmuştur. ŞEHlR TİYATROLARI Fatih Tiyatrosunda Canavor Sofras. Her gün saat 21, Pazar saat 15.30 da Matine Biletler satışa arzedilmiştir. (Basm 24541/14386) 13 ARALIK SALIDAN İTİBAREN TEH1R Çok kıymetli Hernjehrilerimizden SON nönüş başlayınca Yılın Kitabı Esmer Mehmet Musa Oktay KARALAR KADIOĞLU AKÇAYLI CENGİZ'in vefatları ile duçar olduğumuz büyük acı dolayısiyle Azerbaycan Kete Gecesi ilân edilecek ikinci bir tarihe kadar tehir edilmiştir. Azerbaycan Kültüriinü Tanıtma Derneği Yeni Ajans: 974514387 D Haıp Okulu Olayı ve Nozım Hikmef Yazan: A. KADİR Faşizmln azmı>a başladığı yıU larda bir avuç Harb Okulu oğrencısi nasıl ezılraişti? Sair Nâzım Hikmet'in hiçbir şeyden haberi yokken tevkifi, sorgular, duruşmalar, ağır hapısler. O zaman Harb Okulu öğrencisi olan A. KADIR bu olayın içlndeydı. 30 yıl sonra kitabını yazdı bu olayın. Kitapta kuşe kâğıda basılmış, hiçbir yerde yayınlanmamış 20 fotoğraf var. Nâzım'ın bir yaşındaki ve dort yaşmdaki fotoğrafları. BOrun kitapçılarda, 10 L. Ödemell gönderılîr. P. K. 58 Beyazıt, İstanbul I LA N Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığından: Mecburî hizmetini ifa etmek üzere Manisa Kula Hükumet Tabıbliğıne tâyin edilmiş bulunan Dr. Sezer Ünver'in bugüne kadar görevine başlamadığı anlaşılmıştır. İlân tarihinden itibaren 20 gün zarfmda vazifesine başlamadığı veya Bakanlığa müracaat etmediği takdirde hakkında 2000 sayıh kanun hükümlerinin tatbiki suretiyle sanat icrasından men olunacağı tebîiğ makamına kâim olmak üzere ilân ilunur. (Basm 24312 A. 15723'14358) Kişanlandık Mutluyu? GÜZAY NIYAZI FELLAHOĞLU Türkiye Öğretmenler Brnkası 5 Aralık 1966 gunü hizmete giren Heriş Rek. 3305 14385 Curahuriyet 14362 Nimbüs TIP FAKÜLTESİ KAYSERİ ŞUBESİNİN açılışı sebebiyle sayın halkımızın, öğretmenîerımizin ve iş adamlarımızın gosterdikleri yakn ilffive Eİikranlarım sunar. KA.MPANYAS1NA KATILALDI 9 ARALIK 10 ARALIK 1966 DERTIERE DERMAN HASTANELERİXİN ÖĞRETMENLER BANKASİ Cumhuriyet İ4U61 • HASTAYA YARDIM • BAKICIYA YARDIM ÇÜNKÜ • • • • • HASTANEYE YARDIM • EĞİTİME YARDIM SATILIK OTOBUS DETERJAN MENSUCAT DERİ CAM SODA ve KİMYA SANAYİİNE HASTANELERDE YTTERİ K.\DAR i'ATAK YOK HASTAYA BAKACAK YETERİ KADAR DOKTOR YOK YETERİ KADAR TEKNİK İMKÂN YOK YETERİ KADAR HEMŞİRE YOK Tekirdağ Valiliğinden 1 Nâm;k Kemal Halk Kütüphanesi kalorıfer tesisatı için 20.000.00 lirs muhammen bedelli radyatör alınacakür. 2 Geçici teminatı 1500 00 liradır. 3 Ihalecı 26 aralık 1966 pazartesi günü saat 15.00 de Millî Eğit'm Müdürlüğünde yapılacaktır. 4 Şartnamesi Millî Eğitim Müdürlüğünde görülebilir. 5 lhjl»si 2490 sayılı kanunun 31. maddesi hukmü gereğince kapalı zarf usulü ile yapılacaktır. Teklif mektupları ihale saaünden bir saat evvel verilecektir. ( Isteklılırin b«lirtUen gün v« laatta hazır bulunroalan 11 an olunuı. <Bann: 24515) 14378 1963 Mode'i HP 140 benzinli 25 kişilik yeni durumdadır. satış 25 Aralık • 1966 günü saat 14 de açık arttırma ile yapılacaktır. Otobüs £abrıkada her gıin gorulebilır. SODYUM SÜLFAT (DKVIİR ve ASİTTEN ARI) NİHAYET... • BİR KOCA HAYATI KURTARACAK YETERİ KADAR KAN YOK ÖYLE İSE HEP BERABER OLALEH DERTLFJRE DERMAN BULALHVI MtLUrrÇE HASTALARIN YARDIMEVA KOŞAUM Derneğizniz, K A M P A N Y A «onunda toplanan paranırj hesabını mıllete verecektir. Cumhuriyet 14364 E. A. S. Ebonit V3 Akümülâtör Sanayii A. Ş. KARTAL YAKACIK Telg. ALKIM İSTANBUL, PK. 25 Beyoğlu, Tel: 44 27 23 TÜRKİYE UMTM SATICISI ALKIM ALKALI KİMYA A. Ş. S. BAHAR ve OĞULLARI Koll. ŞtL Telgr: VİKTORBAH İSTANBUL, Tel: 27 34 32 27 55 19 İUncıbk: 7442/14371 Eeklimcıiık 4677/14351
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear