22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHÜFE DÖRT CUMHURÎYET 27 ARALIK 1966 Kuveyt Şeyhi 72 gemisini birden satın almaK istemişti 1 Ynnan tarihçisi Heredot'nn yazdığına göre, dünyanın en «engin adamı Kral Krezüs, kanunlanyla meshnr Solon'a «Bil diğiniz en mesnt adam kim?» diye sorar. Solon, o anda hayatta olmayan iki Atinalının isimlerini verir. Krezüs kızgm ve gücenmiş bir sekilde, neden ken dısinin isminin verilmedigini öjrenmek ister ve «Toksa ben mesut degil mivim?» der. Solon' nn cevabı şöyledir: «Sizin saadet içinde öldriguniizü bllmeden, sorunnzn cevaplandıramam. öleceğiniz gtine kadar da «raesnt» değil sadece «Ulihli» denilebilir size..> 57 vaşındaki Tnnan milvarderi Niarkos Heredot'a sorabilsevdi. herhalde avnı cevabı yl ne alırdı: «Siz taîihlisiniz...» Takın dostlan, N'iarkos'nn ha yattaki tek arznsnnnn, insanlara ve herseye karsı daha fazla dnvenln davranmak olduğunu soîlüvorlar. Ancak bn çesit bir duygnlnlak Niarkos gibi adamda nasıl gelişir bilinmez. Nitekira kendisi «Emekli\e ayrılıp, dünyayı dolaşraak; sadece avcılık ve balıkçılıkla nğrasmak istivorum» dedikten sonra ilâve ediyor: «Fakat sıkıntıdan ölmekten korkn> orum!.» fizerinde anlasmalan üıerine; Knveyt Şeyhl merakls sormns; «Mr. Niarkos, bn parayla ne ya pacaksınız?» Niarkos'nn cevabı beklediginiz gibi rai bilmiyoraz «Mr. Şeyh. Bn parayla yeni bir filo knrup size rekabet edeceğim!» Şimdi gelin, bn Niarkos denilen adamın kim oldngnnn, «küçuk zevklerinin» neler oldnğnnn anlayahm. Bnnları görürken, çağımızın efsanesini birlikte gözden geçirmiş olacafız ve anla>acağız ki artık hersev değismiştir. O eski efsaneierdeki canavarlar; bir güzel nğru na üç kıtayı çarpıştıran savaslar; şerefi için canını veren silâhşörler yoktnr artık. Var olan tek sey paradır.. Kendisi için hersev yapılan ve ele geçtikten sonra herseyi yaptıran para... Sadece para... milyarderi ve Amerikan politi kasmın asın sağcısı H.L. Hmnt, Getty'den de zengindir. Ne var ki Niarkos'nn havatı bn sayılanlardan daha fazla par lak ve dünya basını tarafından daha fazla izlenir renkliliktedir. O; ne Kennedyier gibi politikavla nğrasır, ne de Hnnt gibi bir doktrin yaymaya. Ne Carnegie gibi hatır islerine kendini \ermistir, ne de Rockefeller vet ı Ford gibi kfiltür ticareti vapan vakıfların kurucusndur. Niarkos bir zevk dünyası knrmuştnr kendisine ve bn dünvasmda ,kendi zevki için barcadığı paradan ötürn en nfak bir SDÇ lulnk komplekıi içinde olmadığı mutlaktır. Vahsi bir Ege adasını, milyonlar odiverek satın alraıs, difcrr milvonlarla bn adayı bir cennet yapmıştır. Paris'te bnldnğn tarihi bir bina, bngün dünvanın en büyük özel rnüzesi halindedir. New York'ta üç katlı bir e\i, Cap d'Antibe'lerde bir satosu vardır. Bn satoda bir zamanlar Madam Simpson, kralIığı terkedecek olan sevgilisi Vn Edward'ı beklemlsti. Niar kos, Londra'davken, Chnrehiir in kaldığı Claridge'nin bir dairesinde günlerini geçirir. Bermuda da, «pembe evler adası»n daki malikanesinin adı «Mavi Ufnklar» dır. St. Moritz'de, bir Romen a«llinin «Margun» adı verilen villâsiDi almıstır, Kar fırtınasının esi dışarda dnynlurken, bn villâdaki dâvetliler, bir havnznn ılık anlannda yözerler. Niarkos' nn canı deniz istedıği zaman «Creole» yatıyla gezer. Ucarsa, bir Mystere jeti her an hazırdır. Bn Mystere tipi jet, gerçı saatte 506 milden fazla sürate sa biptir. Fakat Atlantık'ı geçemez. Bn yüzden de geçen Aralıkta, Niarkos yeni karısı Charlotte Ford'n Nassau'dan ls\ıçre' ve getirmek için bir Boeınş707 jeti kiralamak zoranda kalmıstır. Ancak aeele dnrnmlar için uçak ihtiyacının çaresi bulunmnstnr. Niarkos'nn ısmarladıîı bir Grnmman jeti, şu günlerde bitmek fizeredir. Niarkos kısa boyln, tıknas bir adamdır. Tıllarca güneş altında bnlnndnğn için, daha dogrn sn günes nereve çiderse çitsin takip ettiği için, teni esmerdir. Elbiseleri mnhafazakâr bir îngilizinkine benzer. Milano'daki bir terzi Niarkos'a bnnlan düzi nelerle dikip, gönderir. tngilizcesi aksanhdır. Cümlesinin ortasına, bir Londralınm deyimiyle bir New Tork'lnnnn deyimini kolayca yerleştiriverir. baslan diyor. Kendi şatasi bayragının renkleri olan mavi beyaz her yerdedir. Bazen, birden sözümüzü keser \e «Bakın» der, «Ben Niarkos'ların bırinci neslindenim. Paramı kendim kazandım \e bnnn harcamaktan, e>ler, gemiler, sanat eserleri ve canımm Istedi ğı her şeyi almaktan ntanmıyorum. tstersem yardım da ederim; meselâ çeçenlerde Atina'daki bir duskünler e\ine 10 milyon lira bafısladım.» Niarkos devam eder: «Kendi kendilerine sertet insa eden adamlar oldukten sonra vakıf denilen müesseseler ortaya çıktı. Bu adamların gavesi. servetlerinin vergi memnrn eüne geçmemesivdi; belki bn arada rnhlarının selâmetini de düsünüyorlardı. Ancak nnntmavınız ki, onlar servetlerini yaparken, bir yandan da devamh silâh sesleri dnynlurdu.» PARA ÜZERİNE KURULMUŞ BIR IMPARATORLUK KORKUSU SIKINTIDAN ÖLMEK Zevk dünyası benim şahsî yardımcımdır. Bir mesaj gönderdiğim zaman, ne yapılacagını, ne istedigimi bilirler.» Niarkos, hayatını da bu mesajları diledığı zaman gonderebileceği sekilde düzenlemıs. Monte Carlo ve Atina'da çalısan 700 memnrn, onun verecegi emirleri dakıkası dakikasına alacak tesislerle donatılmıslardır. Meselâ gecen sonbaharda avlanmak icin çittiğı Mozambik'ten az kalsın geri donuyordn. Çunkü nrmandan Atina ve Monte Carlo ıle gorüsmek imkânsızdı. Bereket, Beira'da yeni bir hat tesis ettiler de, Niarkos, leoparlar \e tüfegiyle basbasa kalabildı. Niarkos, tahrainin hilâfına, teIefonn pek se>mez. «öteki nçtakı birivle konnsnrken, sizin evet ve^a haMr demenizi beklerler. Ben bö^le aceleve gelemem. Teleksi tercıh ederim» diyor. «Böylece mesele bnünüze vazılı olarak gelecek, isterseniz o anda cevap vereceksiniz; yoksa isi incelemek için bekletirsiniz* diye ilâve ediyor. Niarkos'nn teleks sevgisinin sonucu, Londra, Paris, New Tork ve Atina'daki bürolan arasında çalısan 30 milyon liralık bir teleks battıdır. Amerikan Xcro^ Şirketinin bir cihazım ilk kullanan Avrnpalı iş adamı da yine Niarkostnr. Magnefax de Avcılık ve teleks Pek zengin değil Stavros Siprog Niarkos, dünya basınına çöre dünyanın en zenein adamı deçildir. O'nnn «sadece» 22 çemilik bir filosn ve balen tezgâhta olan 16 geraisi daba vardır. Bankalarda yatan ve serma>e olarak ddnen parası ise yüz milvonlarca dolardır. Kendisine parasının miktarını sordnğnnnz zaman kesin bir sey söyleyemez, «Şu anda bile değismistir» der. Fakat, biraı evvel de belirttiğiraiz gibi Niarkos, dünyanın en zenşini değildir. Meselâ Panl Getty daha zengindir. Bazt klmselere göre Teksas'Iı petrol Tek adam «Bir de tahammâl edemediçim şev bisse senedi sahipleridir. 100 veya 50 hisseye sahip bir adarn gelip şirket yöneticisinden hesap sorsnn..Bu yüzden de Niarkos'nn hiç ortagı yok. Her sey kendisinın. «Bizim isler tek elden yönetilir» dnor. «Çünku kararlar anında \enlmelidir. Eeer ortaklarımla müsavereve kalksam, rakiplerırale nğrasacak \aktim kalmazdı. Beraber çalı^anlardan çoğn. Niarkos, nrahafazakftr bir İngiliı gibi giyinir nilen bn eihaz, ticarî senetlerin kopyalarını, aynı anda iki ayn yerde çıkarabilen bir telsiz eihazıdır. Ve mnhakkak olan, Niarkos'un bn mnhabere battını yetersiz gSrdüğüdür. Insa halindeki bir geminin dnrnma, bankalar, vergiler, siyasi ve »endikalist gelişmeler, ve bnnlann bütün dünyaya yayılmıs bir deniz imparatorlufnn» tesiri, pek Snemlidir. Bn yüzden Nisrkoı, günün birinde belki de nzaya bir sonl peyk atsesk ve mnhaberatını onnnla yapaesktır. Bir teklif Nlarkos'a, Knveyt Şeyhl bir teklifle çelmis ve 72 gemiden knruln fılosnnn satın almak'istemis. Niarkos'nn razı olması ve korkunç bir rakama varan fiyat Aklı havada mı? Konnştnğnnm zaman hissedersiniz ki, Niarkos'nn aklı baska yerdedir. Bir dostn, «Banliyödeki trafik kazasını Niarkos'a anlatırken, o, hemen banlivöde bir ev almak fikriyle nğraşma\a YARIN: BİR TAVSİYE: «PARANIZI SARFEDİN!» . Uçak ve Yat Bond I S T A N B U L 06 25 06 30 06 45 116 51 f17 fK) 07 05 07 30 07 45 07 50 (17 55 «R 00 08 20 08 40 09 00 01 1(1 (W 30 09 45 09 50 lf) 00 10 15 10 25 10 40 1100 11 05 11.50 12 10 12 15 12 30 13 00 1" 20 13 30 14 011 Açılıs ü r o e r a m T u r k u l c r eecıdı f l ) Konusma T u ' k u l e r eecıdl (2) Kove h a b e r l e r Turk halk m u z ı i ı Habe'ler ve ^ a \ a d u n ı m u ' Istanbulda bueun Stud\o G den Kucuk ilSnlar Hafıf muıik Oceret mıızıei Pıvano soloları blz blze Gunumuz Sorunlarımız Rıza Rıften sarkılar Çocuk bahçesı C o c u d a r trafıee dlkkat Sıır ve cocuk blzden s)ze Muzık kutusu Is ha\etında kadın Ekren Varoldan sarkılar Aîkası "\arin Kısa haberler Sabah konseri OHeve dofiru Kucuk ılanlar S Yastımandan t'Jrkuler Beraber ve solo sarkılar HabCTİer. H G d e bueun Etudvo G'drn Reklâm Droersmları KaDanıs • 15 55 Acılıs. Drozram 16 00 ESitıra Bronamlan 15 35 S a î eserleri 16 38 Kur'anı Kerım 16 47 Iftar vakti 16 48 Saz eserleri 16 50 Kısa haberler 16 55 Erkekler fasıl tODİuIuSu 17 25 V Ucaroelu orkestrası 17 35 Ozdal Kale'den sjrkılar 17 50 Reklâm o r o a r a m l a n 19 01 Haberler \ e hava dururnu 1<» 40 S t u d v o G d e n 19 55 Kucuk llânlar 20 00 B takımından türkıller c 21) 15 Plâklar arasında 20 40 A. B Atamandan «arkılar 20 55 24 saatm olayları 21 0(1 Tanzımattan bu vana 21 20 Avın sarkı ve türkusü 2135 Kucuk llânlar 21 40 Bıtmez tj^enmez Anadolu 21 50 Soor eazetesı 22 0O Reklâm Droeramları 22 45 Haberler ve hava durumu 23 00 Radvo senforu orkestrası 23 30 Caedas muzık 24 00 Kaoanıs ISTANBUL IL RADYOSU 1S55 Açıhş ve program 17 00 Sızm icln 17 30 Kucuk konaer 18 00 Ivı aksamlar 18 30 Senforuk muzlk 19 00 Cesıtli melodıler 19 30 Aksaiı konserı 20 15 Gençlerle beraber 210(1 Karısık sololar 21.15 Koncertolar 21 45 Hafıf muzık 22 00 Gece konserl 23 00 Caz »aatı 23 20 Çeşıth muzık 24 00 Dıskotekten seoneler 00 3lı Hafıf muzik 01 00 Proeram ve kATjanıı BULMACA 23456789 la. 7 «Çift sabolup glden duygu» anlamına )ki 1 2 3 4 5 6 7 8 9 yıda tam budala soz. 2r Karşısındaktne ıstırap tipin karşıUgl verış hareketı, Romalılarla Anıiki söz. 8 «Sah bal'm komutasındaki Kartaca or nede başkasmın dusunun arasında büyük bir & a yapacağı gbrevl vaşın geçtiği yer. 3 Bir Musevi elinden alans erkeğınin adı, saydam maddoanlamına iki lerden. 4 BUyük 1 becerento? soz. 9 Tersl erin kazandıklan. orta okulun Ust ziyet v« işkenuç sımfına devam eden ögrenci. haUedllmis «ekU cedır, bUyuk 5 Mahkeme huzurunda tanıklık OOnkn bainucanın şairimla ve Esetme işl. 6 Güzel sanat, bir ta^ ber yazaruıın adJanndan blri. Garth Soldan Sağa: 1 1957 tarıhli olanlann Ar»lık aytndan ıtıbaren geçmıyeceği llftn olunan para çeşıdi (iki soz). 2 Çanakkale çe\Tesinde bir kasabamız, ıskambıldekl üstün kâğıt serisi adı 3 Eşekleri durdurmak ıçın kullanılan bagırtı, «Trajedı» karşılıgı Osmanlısada bu sözden faydalanılırdı. 4 «Hızmet ve çaba konusu alınarak» mânasına iki soz. 5 Çevrihnce «ınanç kaynagı esası» olur, acıma duygusu bu kelıme tekrarlanarak belirtilır. 6 Yerleşıp kalraış tesır, «baştan ayaga kadar» mânasına karma bir Osmanlıca terım. 7 İhtıyaç gosterme halı, ad. 8 Eşyayı fabrıkada yapma ışı, bir fıkre tam inanmış vaziyette. 9 Adem babanın oğullarından birınin adına nıspet olunan ırktan olma halı Yukarıdan Aşağıya: 1 «Fazla devam etmedea fcay DÜNKÜ BULMACANIN HALLEDtLMIŞ ŞEKLl NASIL HALLEDİLECEK? Yukandaki rakamta bulmacada sadece 6 tane anahtar (ipucn) ve S tane sonuç vardır. Bos olan 12 karenin içine 1 den 9 a kadar nygun biret rakara koyarak ve toplaına, çarpma, çıkartma, bölme ijaretlerine dikkat derek soldan sağa ve yukarıdan aşağıya bulmacada gösterilen sonuçlan bulunuz, Biraz vaktinizi alu ama, bos vaktinizj bojça ge<, mij olursunoz. TIFFANY JONES VVilliom FAULKNER 17 Öyle üzgün bır halle: cMargaret!» dedi ki kadın ona bırdenbıre acıyarak baktı. (Ne toy çocuktu bu!) • Margaret, sevıyor musun yoksa sen onu?» (Kendisi kadın olsaydı onu severdi çünkü, bunu biliyordu.) « Yo, hayır. Kimseyi sevmiyorum ben. Kocam Aisnc'de öldü, anlıyor musun?» Kadın bunu tatlı bir tavırla söylemişti. Lowe acı bir içtenlıkle: «Ah, Margaret» dedi, «orada ben de ölmek ısterdım onun gibi, ya da yara ianmak. bilmiyor musun bunu?» Margaret: «Bılıjorum, şekerim» dedi. Tepsiyı yana çekti. «Gel buraya.» Assubay Lowe gene ayağa kalktı, kadınm y«nına gıttı. cTalihim olsaydı ben de ölürdüm, y» da yaralanırdım» dedi gene. Margaret onu yanına çektl. Lowe tam da kadının gozundekı çocuk gibi davrandığım biliyordu ama, elinde değildi Uğradığı umut kınkhğı, uzgunluk her seyı bastırmıştı artık. tste kadınm dızleri onun yuzune tatlı tatlı sürünüyordu. Kollarım bu bacaklara doladı Açılabileceğmi sandığından da daha çok açılarak: «Ke'ke» dedi, «onun o yara izi falan hepsi bende de olsavdı.» c Sonra, onun gibi «en da ölseydln, Byle mi'» Evet ama, Assubay Lowe için ölmek nevdi ki. gerçek, ulu. acı Lır şevden başka? Gözünün önune bir mezar geldı* Üstü açık, içmde ker.disi yatıior. ayağmda çizmeleri, belinde kemeri, goğîünde de uçman kanatlan, yara aldığ'm gösteren serıt Baska ne istenirdi ki Kader'den' «Evet, evet» dedi. Marçaret Powers onun yflzünü dizlerine dogru bastırarak «Peki ama, niçin?» dedi. «Sen de uçmussun sen de onun pibi olabîlirdin; yalnız, senin talıhın varmış. Belki de sen çok iyi uçuvordun da onun için düşüremedüer seni. Bunu hiç dü'undün mü'» «Bılmem. Onun yerinde olsaydım beni de dü«;urür!erdı sanıvorum Sevivorsun sen onu » Margaret Powers: «Bak sana veminlen sovîuvorum ki levmivorum» dedi Yüzünü gormek için nnun basmı kaldırdı. «Sevseydim söylerdım. tnanmıyor musun bana?» Bakısları zorluyordu. Inandı. «ö\leyse, onu sevmiyorsan. söz verir ml«ın bana benı bekliyeceğine? Yakınd» yasım büvuvecek. zehir gibi çah^ınm, para kazanmm.» «Annen ne der'» «E, boyuna ufak çocuk gibi onun ne diye: reg ne aldıracak degılim va Ondokuz vasındavım. vani senlen avrt' va«ta. ainem bıırdan hoçlann"s canı cebpnnfmp'» <ö"V v^esim: AYHAN BAŞOĞLU KIZIL KULE s i AN KAR A 06 25 06 30 07 (|ıl 07 (15 07 30 07 45 03 00 0S (15 (18 40 (18 45 09 00 09 20 09 35 f>40 10 00 10 55 11 15 11 J 0 12 00 12 15 12 2" 12 30 H00 H2iı 13 3(1 14 011 14 15 14 35 14 55 15 00 15 55 16 10 16 25 16 45 16 55 17 00 17 •'n 17 50 19 00 19 «0 19 45 20 00 20 05 20 30 2100 21 05 21 35 22 05 22 25 22.30 22 45 23 0(1 23 45 7\ 00 AVKABA BADYOSU Acılıs oroeram Gunavdın Kove rıaberler Turhan Totıerden sarkılar Haberler \e hava durumu Sabah rouzıei Ankara da bueün. K llânlar Her telden Kucuk ılânlar Osman Turenden t ü r k u l e r Gunumuz Sorunlarımız Sabah konseri Kısa haberler. K. llânlar Arkası varın E^ıtlm radvosu fl» Melodıden melodıve Cocuk bahcesı Balete caerı Osle m ız âı Kıbrıs saatı Kucuk ılar.lar M Armaâan ve A Mellkten sarkılar Haberler R G de bueün Plâklar arasında Reklâm o r o a r a m l a n Cocuk bahcesı M Yıldızdoğaidan sarkılar Buaun ıcın sectiklerimız Kısa haberler K llânlar Esıtım radvosu (II) Hafıf muzlk N.^azi Yılmazdan turkuler Iftar Drosramı Saz eserlerı Kısa haberler ve K. llânla: Ince saz Kov odası Reklân croCTamları Haberler ve h a \ a durtımu Kucuk llânlar Y Cmardan turkuler Cvkudan once Isteklennız mıkrofonda K. Turk müztğl topluluğu 24 saatin olavları. K.llânlar' Turk tıvatrosu Kucuk konser T B M M. saati Hafıf muzık 4sık Vevselden turkuler Haberler ve hava durumu Her hafta blr vorumcu Gece varısıia doSru Proffram ve kananıs W A VAKCT YCKJ i I 1 !; Margaret: «Lowe!» dedi ama, kendısının yir midört yaşında olduğunu sbylemedı, «Olmaz oyle sey! Git evıne, soyle annene annene ben de bir pusula yazarım onun ne dediğini bana yaz » «Ama ben senlen gitmek ısterim » «Ama, yavrucugum, neye yarar ki? Memleketine götüreceğiz biz onu: hasta da. Anlamıyor musun, şekerim, onu yerleştırmceye kadar hiçbir sey yapamayız, sen de yalnız ayak bağı olursun*» Lowe, keskin bir acı duyarak: «Ayak bağı 7 mı » dedi. «Ne demek istedigimi anlıyor^un. Oau memleketine götürünceye kadar başka bir sey düsünemeyiz, anlamıyor musun bunu'» «Ama sen onu sevmiyorsun, değil mi?» «Bak sana yeminlen söylüyorum ki sevrrrl" yorum. Oldu mu?» «öyleyse beni seviyorsun?» Margaret onun başmı gene dizlerine doğru çekti. «Seni tatlı çocuk!» dedi. «Söyler miyim hiç .. simdiden.» Lowe bununla yetinmek zorundsydı. Bir ar« birbirlerine sarılıp Byle dnrdular. En sonunda Assubay Lowe: «Ne güzel koku'yorsun!» dedi. ^ Margaret Powers kımıldadı. «Gel şöyle yanıma» diye buyurdu. Lowe onun yanına gelince de. yüzünü elîerinln arasına aldı, öptü onu. Lowe ona sanldı, o da onun basını memelerinin arasına doğru çekti. Biraz sonra da saelarını oksayaraktan konustu : «Hadi. simdi hemen memleketine gidiyorstın, deSil mi'» Lowe bos bir bakısla «Gidecek miyim?» diye »ordu. Kadm: «Gideceksin» dedi. «BugOn. Hemen trt çek. Ben de bir pusula vereceğim sana annen İçin » «Vallaha, onun ne sSyleyeceğini bîllyorıun.» «Biliyorum elbette. Ba;ka kardeslerin yok, değil mi?» Lowe, sasırarak: «Yok» dedi. Kadın kımıldadı. Lowe onun kollanndsn kurtulmak i^tediSini anladı. DoSruldu. «Ne bildin'» diye sordu. «Tahmin ettim. Ama, gideceksin. değ'l miT Söz ver » «E eirîerim. övlevse. Ams, dönüp gene sana geleceSim » «Geleceksin elbette. Seni beklivecefcim öp beni » Yanağını so?uk soguk uzattı. Oglan da onun Megini rerine getirdi. öptvf soguk ^oguk. uzaktan U7s5a. Margaret eüerinî onur ••anakianna bastırdı. "» .V
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear