25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHtFE İKÎ dTMHURİTET 13 Kssnn 1966 NÜKLEER SİLAHLAR ve KIZIL ÇİN Feridun AKKOR talin'in ölumünden sonra belirli bir dünya politikası peşinde koşan Kızıl Çin, Asya ve Afrikada giriştiği teşebbüsler bir sonuç vermeyince kaybettifi siyasî prestijini kurtarmak için kuvvete başvurmuş, ve sonunda atomu patlatmadan başka çıkar 70] olmadığını anlamıştır. Bu arada Güney Doğu Asya ve Vietnamdafci askeri başansızlığının gerçek sebebini niikleer silâhlardan yoksun bulunmasına bağhyan Çinliler, büyük devletler seviyesine çıkarak çevresinde daha etkili münasebetler kurmak ve hatın sayüır bir ülke olmak amacıyla, atomu askeri maksatlara göre kullanmak kararını vermiştir. Amerikanın aforozuna rağmen. Uzak Doğunun liderliğuıi Japonlardan devralan ve atomu patlatmada başarı sağlıyan Kızıl Çin'in şimdi de niikleer silâhlan yapmasını mümkfin gören iki büyükler, kendi güvenliklerinin tebükeye düşeceği kanısıyls bu konuyu büyük bir dikkatle izlemekte ve gerekli tedbirleri almak zorunluğunu duymaktadırlar. 1 •••• •••• • ••I • «•I • ••I •••1 • •>! ••• ••• ••« ••* ••• ••• DOĞAN Kıbrıs pazarlığı Dehşetli Kıbns mitinglerini daha dünkü ribl hatırlıyorom. J Oysa aradan geçen yıllar neredeyse iki elin on parmafını doldu • raoak. Anadolunun illerinden baskente, oradan Ankaraya kadar g ! dalga dalga, meydan meydan toplanmış insanlar : « Kıbrıs Türktür» diye bağınyorlardı. Devletin radyolan on binlerin sesini otuz milyona ulaştınyor, ve bütün dünyaya iletiyordu. Kıbns Türktür^i «Ta taksim, ya ölüm» kararı izledi. Milyonlarea insan Tesllada yüzeyinde yaşıyan kardeşlerini kueaklamak ister gibiydi. Coşkunluk alabildiğlne yayılıyordu. Zamanın Basbakanı ve hükumet üyeleri gururlu gurnrlu baslannı sallıyorlar, yüksekten demeçler veriyorlar, Kıbns'ın Türklügüne kasdetmiş bir «kasaba papazt» ndan istihfafla s8x açıyorlardı. Ve kimbilir, daha o sıralarda isin içyüzünü, dünya politikasının şartlannı, kapitalizm sosyalizm çatışmasının icaplannı, Bandunç Konferansının dünyaya hazırladıgı geleceği, Türkiye'nin gerçek halini bılen kişiler, bizim eüce politikacıların bir karışlık akıllanna nasıl da kıs kıs gülüyorlardı. Zaman geçti. Kasaba papazı dedikleri kisinin, Menderesleri, Zorlulan, Bayarlan parmağında oynatacak cinsten oldnğu, dünya politikasının yeni şartlannı pek iyi belleyip knllandıgı ortaya çıktı. Ve zaman geçti hepimiz anladık ki, Kıbns'ı kurtarmaya koşan Türkiye'nin meğer kendisi kurtarılmaya muhtaçmıs. Meğer biz Silâhlı Kuvvetlerimizi istediğimis gibi knllanamaınuşız, meğer elimizdeki silâhların «snreti istimali» Amerikanın iznine bağlıymış; meğer Johnson efendi Başbakanımın azarlar, eğer çok kızarsa koltuğnnn altından çekiverirmis. Meğer bankalanmızdan kumpanyalanmıza, BakanlıkUnmızdan nzmanlıklarımıza kadar ciimle teskilâtımız Amerikanın kontrolü altındaymif. Kıbrıs'ın fethine çıkmak irin hazırlanan bizler, bütün bnnları öğreninee aldı mı bir şaşkmlık! Bo saşkınlık içinde «Kıbru Turktür> diye bağırmaktan vazfeçtik biz... Bu şaşkmlık içinde cYa taksım, ya 81üm» demekten de vaıgeçtik .. Ve Tesil Kıbrıs yüzünden bn gerçeklerin ortaya çıkması vatan satıcılannın, yani Amerikalılarla ortaklaşa bn memleketin kaymağını sömürenlerin canını pek sıktı. Biz, Amerika olraadan yaşıyamazdık. Amerika bizim knrtsncımız, bâmimiz idl. Peki, Amerika Kıbns dâvamıza karsı çıkarsa ne yapaeaktık? Kıbns'ı mı feda edecektik, Amerikayı mı? Elbette Kıbns'ı feda edecektik! Ve pazarlık masalarına, Amerika ile iliskilerlmlzi bormamak kaygısı içinde, nslu akıllı oturacaktık. Siyasi iktidara sahip kompradorlar ve ortakları, Kıbrıs dâvasına belfi diye bakmaktadırlar. Başımıza bn belâyı saran kişileri budalalıkla ithara edip bir an 6nce Kıbns'ı güriiltüsüzce elden çıkarmak için çalısmaktadırlar. Amerikanın baskısı bu yolda işlemektedir. Komprador çevreleri özel sohbetlerinde sık sık : Canım efendim. ne iltimlz var bizim KıbnsHa? diye başlıyan nntnklar çekilmekte, «Tedbirli hükumetierin milletleri maceraya sürfîklemek •orvmsnzlnğundan kaçınması» gerektifi ileri sürülmektedir. tkide birde verilen beylik demeçler, ve : • T e k tarafh Enosıs'i tanımıyacağı?» diye konnşmaiara bakmayın siz. Komprador iktidarının isine gelen, Kıbns'ı Anglo Amerikan nüfnzn altında bir üs hiiviyctinde devam ettirmektir. Bevnelmilel kapitalizmin çıkarlan bnnn ieabettiriyor. Bizim kompraiorlann, millî cıkarlanmızı bevnelmilel kapitalizm teskilâtının çıkarlanndan önce düsünemiyecekleri açıktır. Onlar şimdi Kıbns'ı haraç raezat satarken, bn satışı gölgellyeeek tedbirierin hazırlığı içindedirler. Teşilada'da ise mücahitler nmntsuzdnr, göç baslamıştır. Tunanlılar «Türkleri yıldırma Te kaçırma aiyasetini» başanyla yürütmektedirler. Zaman Rnmlann lehine islemektedir. AngloAmerikan kapitalizml hizmetine finniş bir siyasl lktidann Kıbns dâvasını millî çıkarl ara göre çözemiyeeeği açıktır. Ne var ki, komprador iktidarı, Kıbrıs konusnnda gizli fizli yürüttüğü pazarlığa karsı çıkacak bir milliyetçi muhalefetten de ürkmektedir. Ve bu muhtrmrl muhalefeti durdnrmak için şimdiden knlis faaliyetine girişmektedir. Bir karganın gakları Altta kalanın... Lâf ve ayak Gelsin de nereden gelirse gelsin Her işe yarıyor vüzde 1213 lndirimden vazgeçtlkten başka, bir de yeni zam peşindeymis. Bunların bepsi, büyük devlet babanın, küçük küçük çocuklan. Anlaşılan ya babalarma yük olmamak, yahut da, babalannın bütçesıni kenarmdan köşesinden desteklemek için zam furyasına duşmüşler. Neme lâzım, durum böyle olunca, bızım Elektrık îdaresi de, kl o da çocuklardan biri sayılır, doğrusu geri kalmamah. Ne dıye kalsın? Bir defa, herhangı bir memlekette zam, fideta, bir şan ve şeref meselesi olmaya görsün. Bızde oldu gıtti galıba. Artmek. Çorba denilen büyük kâselerdekı ıçkıyse ıçki. Hattâ resimleri de vardı. HaMkaten adamlar bir giyinmişler, bir de boyanmıslar ki, kadmdan hiç farkları yok. Bunlarm bir tanesi, gazetenın muhabırine, şoyle dıyor: «Dışandan buraya bir surü homoseksüel geliyor. Bu işi biz de pekâlâ yapıyoruz. Bdylece, eğer serbest bıraksalar, yabancı memleketlere giden, ddviz kaybını pekâlâ önlerız » Oyle ya. Dogru.« Zaten âr jnlı değü kâr yılı, demlşler. Ha gayret. Bir döviz kaynağı daha çıkıyor ortaya. S 13 fineft yüzyılda dünyanın ilk roketini yapan Çinliler, atomun askeri maksatlara göre kullanılması için aralarmda uluslararası uzmanların da kaüldığı bir bilim kurulu tarafından geniş bir program hazırlıyarak müspet sonuçlar almaya başlamışlardır. Karadan karaya atılan ve atom başlığı taialan roketler Lanchotr deneme alamnda denenerek seri yapıma geçilmiştir. Her şeyden evvel.., ükleer sflahlan geliştirmek konusunda ddrt safhalı bir program uyrulamak istiyen Çinliler her şeyden ervel; 0 Atom bombasından nükleer silâh yapımına geçmek, A Hidrojen bombasını geliştirmek, & Kıtalar arası uzak mesafe roketini yapmak çabasmdadırlar. Japon bilim cevrelerinin bildirdiğine göre Çinlilerin hidrojen bombasını yapacak malzemeden yoksun olduklan anlaşılmakta ise de, termenükleer silâhların yapımında başta gelen Lithium'ı deneyip denemedikleri henüz kesin o Larak belli değildir. Ancak. Lithium'ın hidrojen bombası yapımındaki payınm çok az olduğunu da unutmamak gerekir. Bu bakımdan Çinlilerin yakm bir gelecekte hidrojen bombasını patlatacakları da unutuunaktadır. Bu konuyu büyük bir dikkatle izliyen Doğa ve Batüı uzmanlar Çinlilerin bir yıl sonra hidrojen bombasını patlatabîleceği görüşündedirler. Yalnız atom denemelerinden nükleer silâhlara geçişte Çinlilerin ham madde yönünden bir hayli sıkıntı çekecckleri de bir gerçektir. Uran cevherinin bulunduğu Sinkiang deneme bölgesi içindeki Isotop tesislerini genişlettikieri halde günde 1,5 kg. Uran235 elde etmektedirler ki, bu miktar çok azdır. Çindeki bütün reaktörlerin çalışması hâlinde elde edilecek enerji ile de ayda ancak iki atom bombasını yapmak mümkün olmaktadır. Bununla beraber, bngün küçük atom silâhlarının yapımında başan sağlıyan Pekln'in bir tondan asağı bombalan yapmaya doğru çok hızlı bir yol almış olması da dikkati çekmektedir. Ham madde durumu itibariyle, pek tatminkar görülmiyen Kızıl Çin Sinkiang eyaletindeki Uran ve Thorium ile atom silâhlarım yapmak zorunluğundadır. Bu maksatla, ülkenin muhtelif bölgelerinde kurulan atom rekatörleri ile isotop tesisleri genişletilmekte ve Amerikan metodlarmın yardımı ile de Lran235 elde edilmektedir. Çinliler, bir atom taşıyıeısı olarak eski Sovyet TUl tipi bombardıman uçağı üzerinde durmakta iseler de bu modeli çok iyi tanıyan Japon \e Millivetçi Çin uçaksavarlan taraftndan kolayca düşürülecefinden korkmaktadırlar. Bir karganın gakları Cevdet Cumhurbaşkanı SayınediyorlarSunay'ı, Çankaya köşkünü saran kargalar rahatsız **# Barış tehfikede mi? urası da bir gerçektir ki, atomun psikolojii alandan askeri maksatlara kaydırümast halinde Çinliler dünya banşını" kökünden sanacak ve bugfinkünden çok daha kötü günlerin yaratılmasında önemli rol oynıyacaktır. Bu itibarla, iki büyüklerin dışında, dünya kamu oyu çok haklı olarak Kızıl Çin'in niikleer silâhlan yapıp yapmıyacağı ve atomu askerî maksatlara göre kullanıp kullanmıyacağı sorusunu sormakta, sonucu merakla beklemektedir. Gerçekten çok önemli görülen bu konu üzerinde kesin bir bilgiye rastlanılmamakla beraber, Kızıl Çin'in 1970 den evrel uçak re orta mesafe roketi, 1975 den evvel de kıtalararası füzeler yapımı bakımındaan etkili bir mesafe alacağı sanümamaktadır. Çinliler fizik ve tabiî bilimler alaamnda oldukça genis teorik bilgilere sahip bulunmakta iseler de şimdiye kadar yaptıklan drtrt atom denemesinde ancak, 30.000 ton TNT gücündeki (Amerıkaülar 60 milyon, Ruslar 40 mflyon TNT gücündeki bir bombayı patlatmışlardır.) bir bombayı patlatmış olmaları pek önemli sayılmamaktadır. Amerikalıların bu çaptaki bir bombayı 19 sene evvel patlattığı söylenerek Çinlilerin bu başarısı küçültttlmek istenilmekte ise de, ber iki ülke arasındaki malî ve iktisadi durumu dikkate almamak da büyük bir haksızlık olur. Nitekim Çinliler son zamanlarda Lran335 i geliştirmek suretiyle PLLTORİOI bombasını patlatarak lngiliz ve Fransızlar seviyesine yükseldiklerini ispatlamışlardır. • ••a • ••• • ••• >••• • ••a • •a> •••• • ••• •>•« •••« • ••• •••• • • • « • ••• •*•• • •>*>• • ••a • «•• • >•• • ••• »••« • •*• • ••• • ••• • aaa • ••• «••• •••• • ••a • ••• • •>« Dünyanın ilk roketi lannın büyük bir kısmını bu alana çevirmiş bulunmaktadır. Son zamanlarda atomla ilglli geniş bir organizasyonla dünyanm karşısına çıkan Çinliler, tasarladıkları sekiz başkanlıktan dördünü gerçekleştirmişler ve generallerin baskısı ile de modern silâhlanmaya yardım edecek bir dairenin kurulmasını öngörmüşlerdir. Daha ziyade muhabere ve elektronik cihazlann yapımına hız veren Çinliler, nçak ve roket yapımına fiilen bâşlamış du1960 yüına kadar Sovyet yardımı fle gellşen Çin hava endüstrisi, Mançuryada kurulan iki büyük fabrikada uçak gövdesi ile motör yapılmaya başlanılmıştır. Bugünkü tesisler komple silâh sistemini meydana getirmeye elverişli olmamakla beraber, modern bir jet uçağının yapımı miimkün olmakta ve bu alanda Rus modelleri taklid edümektedir. Ç ğini söyliyen Mao Tse Tung, atom endüstrisine büyük bir önem vermekte ve devlet yatırım in miDetinin korkmadan bu yolda yürüyece Sonuç rak kuvvetli btr atom devleti olarak karsımıza çıkacağı ve dünya barışmı temelinden sarsacagı sanılmaktadır. Atomu yalnız kendi monopoUerinde tutmak istiyen Sovyet Rusya ile Amerikanın, Kızıl Çini malî, siyasi ve askerî yönlerden baskı altında tutarak bu yoldaki çalısmalanna engel olacakları da bir gerçektir. Kızıl Çini dünya emperyalizmine götürecek olan bu süâhlanma, yakın bir gelecekte Moskova ile Washington'u daha sıkı bir işbirliğine götürmesinden de korkulmaktadır. Bununla beraber, Dofu Te Babnın atom politikasınaa karşı duran Kızıl Çin, bütün tebdit ve zorlamalara rağmen diğer büyüklerden geri kalmıyarak nükleer silâhlan gelistirmekte devam edecefi ve her türlü zorluklan yenmeye çalısacağı umulmaktadır. c:::::::::::::n::::::::::::::::t:::::::::::::::::::::: «••••••••••••••••«•••••••••••••••••••••••••••••••••*••• 1••••••«••••••••••*•«••••••««•••••••••••••••••••••••«•• elecek 10 yıl Çinlilerin nükleer silâhG lan özellikle içinde mesafe roketlerinl yapauzak :::: •••• •••• •••• •«•• •«•• mış, bu muzip hayvanlar, her sabah, çatlak haykırışlariyle, Devlet Reisini tatlı uykusundan uyandınyorlarmış. Bu durumu bir senatör (tabil kontenjandan!) sözlü sora halinde tıran kazanıyor. Üst tarafını da, Senatoya getinniş. Evvelki gün her ne kadar zahmetse, ödeyecekTanm Bakanı, kendlsine etraflı, ler düşünür zâhir! izahat verdi. Verdl ama, Cnmhurbaşkanmın şahsî senatörü, bu ko*** nudaki son sözlerinden anlaşüdığına göre, yine de pek tatmin olunmuşa benzemiyordu. Biz, Sayın Başkanunızın, ken« Şerefli, milliyetçi, vatanperdi tâyin ettiği senatöre «Senatoya rer insanlar hakkında...... söyle de şu kargalann bir çaresine Ankarada, geçen gün, gazeteclbaksınlar» gibflerden bir vazife lere verilen bir demecin, bu kavermiş olacağını hiç zannetmiyo dannı almak yeter. Biz, yukandanız. ki üç kelimeyi, olur oünaz bahaGerçi, Sayın Cevdet Sunay'ın nelerle, ve pek ncuza, kullanmak çevresinde, kendisi Çankayaya flletinden bir türlü kurtulamıyoyerleşir yerleşmez, hemencene bir ruz. çeşit karga sürüsü peyda oluverKim söylemiş bu lâfları? Bir miştir. Biz buna seneler senesi a* milletvekili. Ne münasebetle söyIışmısız. Hem bu kargalar, yalnız lemiş? Ankaradaki yazıhanesinde, sabahları degil, geceli gündüzlü 1e bir genç kızla biçimsiz bir vazidevamlı, rahatsız ederler. yette yakalanmış da, ondan söyleBizim çok gayretli senatör lşi miş. yanlış anlamış olacak. Çünkü bu Meğer bu yakalamsı «milliyetçi» karçalar, ne Tanm Bakanhğıyla, «vatanperver» insanlara leke sürne Senatoyla, ne de topla • tüfekle mek için yapılmıs bir tertipmiş. ortadan kaldınlamazlar. Hadi tertibi anladık. belki öyleOnlar her devirde, hazır ve na dir ama, bu yakısıksız duruma, hiç zırdırlar. Şeklü şemailini Rörme Ogisi yokken, damdan düşercesidiğimiz, sesini de duymadığımız ne, mUliyetçüigi, vatanperverligi için, bu küçücük mesele etrafında kanstırmak ne oluyor? Sadece hararetli ve heyecanlı lâflar edezı «Ben dürüst bir adamım. Böyle senatör hakkında fazla bir sey soy şeyler yapmam» demek yok mu? liyemiyeceğiz. Hattâ, kimbilir, belTok. Çünkü bu iki kelime, kulki o da... *** Her işe yarıyor Ç u mfizik denen şeyuı yaramıTyacağı iş kalmadı artık. Eskiden «ruhun gıdası» sayılırdı, zamanımızda, bayağı, fizik bir gıda, hattâ daha fazla, her derde devâ bir ilâç oldu. Bir biri ardı sıra gelen haberlere göre meselâ adamın başı veya difi afnyor, bir çalgı dinletiyorlar, düzeliyor. Ameliyat masasma yatan hastanın yanında bi münasip hava tutturuyorlar ne acı ne ıstırap, yiyor bıçağı adam. Dogumlarda da öyle. Kadınlar, hiç farkına varmadan, bir de bakıyorlar ki, çalmakta olan müziğe çocuğun ilk feryatlan kanşmış. Bunlar böyle ya, Sidney'den (A•ustralya) gelen en son baber bütün bütün başka çeşit. <öyle ki: Lâf ve ayaK Altta kalanın.,. P lektrik demek devlet demek. ~ Biz elektrik parasını devlet babaya bderiz. Şfmdi tdarece, elekthk fiyatına yıizde 33 zan yapümak isteniyor. Bunun sebebini, ilgılıler, şoyle Izah ediyorlar: Kömürün (o da devlet) tonu 119 dan 197 lıraya yükselmlş. Gumrulc resımlerinde (o da devlet) yüzde 40 bir artış olmuş. Yüzde 4 naklıye vergısi (o da devlet) ihdas edilmış. Burüardan başka Etıbank (o da devlet) yapmakta olduğu lanıla kullanıla zeytinyağına dön> dü. Hani her zaman suyun yıizüne çıkarmıs ya, onun gibi. özellikle son zamanlarda ne kadar bulanık is meydana vurulsa, içine kansanlardan biri, veya bir kaçı, durup dururken, nedense milüyetçi ve vatanperver kesiliyor. Halbaki, milliyetçilik ve vatanpenerlik başka şey. odasında kızla yakalanmak da bir başka şeydir. Bu kadarcık farta dahi bilmiyenler, ne milliyetçi olabilirler, ne de vatanperver. Kuru giirültücüdür bunlar. *** nt: ••«• •••• •••• •••• • ••a • ••a • ••a • ••a • ••a • ••• • ••• • ••• •••• Ora çiftçilerinden biri (Ted Hamey) ve oğlu, muz ağaçlarma müzik dinletmişler. Bu âhengi dinleyen ağaçlar en iyi cins meyvayı vermiş. Sonra işi ilerletmişler. Müzik dinliyen, meselâ, domateslerden yüzde 60, hele bezelyelerden yüzde 300 fazla randıman almışlar. Bakalım, bu gidişle, sıra bina veya yol yapımına filân da gelecek mi? Meselâ, temeli attıktan sonra çal bir senfoni, taşlar kendiliginden üst üste gelsin, ve yükselsin bina, yahut, kamyonlarla yürüt bir orkestrayı, o gittiği kadar da, arkasında yollar uzasın. « Olur mu, olur. YamuH galib», • musikiyi artık konser salonlanndan çok daha başka yerlerde dinlemek icabedecek. v000.%00oo KİREÇLİ SULAR İÇİN YÜKSEL ORAN (GÖLLf) Av. OĞUZ ORAN Evlendiler Istanbul 11 11 1966 ANBERLİT S ü TASFİYE CİHAZLARI İthal malı reçim ve yüksek kımya mühendıslen tarafından hazulanan bu cihazlar 5 sene garanti olmakla beraber 45 Fransız sertliğjne kadar bütün sularm kirecini tamamen süzüp senelerce saf su verir. 40 ton kapasiteli bir cihaz 7500. liradır. Her kapasitede imâl edihr. Gürhan kazan atölyesi, Kâğıthane, Cendere caddesi Ayazma sokak No. 36 Tel: 47 87 34 Ormanoğlu Cumhuriyet 13237 Gelsin de, nereden gelirse gelsin Bo| emlekette ne zaman bir fabrıkaaın, bir tesisin temel atması veya açılması yapılsa, hep duyuyoruz: Bu fabnka tam randımanla çahştığında yurdumuza senede şu kadar milyon liralık dövız sağlıyacaktır. Bu, artik, âdeta bir dil pelesengl oldu. Dövij hesaplannı kontrol etmek, tabil, V!İimizde değil ama, dınledığimız sayısız nutukları, üşenmeyip de, bir kaleme vursak, yalnız Merkez Bankası kasalanndan değil, ayrıca, hepımızın paçalarından da dovız akması ıcabederdi. Her ne hal ise, işin bu tarafı bir yana. Fakat, bu dovız hasretine Öylesine kendimizi kaptırmışız kı, bakın geçen gün ne olmuş: öğleden sonralan çıkan bir gazetede gordüm. Beyoğlunun «boğuntu» yerlerinden birinde, gecenm patronca bilınen bir muayyen saatinden sonra, konsomatris kadmlar ortadan kayboluyor, onların yerini, kadın kıyafetine girmiş, konsomatör erkekler alıyorlarmış. Danssa dans. öpüşmekse öpüs 000 Cumhurlyet 13 260 TÜREL AKAL ile Mımar VEDAT CÇUK Nışanlandılar Cengelkoy 7 11 19S8 SEZONU İÇİN UYGULANMATA BAŞLANAN MLTAD İNDİRİMLİ TARİFELERİ İLE Sizlere İstanhul'da ;âhâne bir tatil vâdediyor. Istanbul'un incisi Boğaziçinin en güzel ve en seçkin yerinde bulnan lüks otelimiz itinalı servis. nefis balıklar ve alaturka, alafranga mutfak, azamS konfor ile ailelerin tereddüt etmeksızin tercih edecekleri yegâne yerdir Adres: HOTEL. BOĞAZİÇİ Köybaşı Cad. 14 (Adliye yanı) Telgraf: HOTELBOĞAZ Yenıkoy ISTANBUL Telefon: 62 40 01/38 Rezervasyon. KIŞ Cumhuriyet 13238 Cumhuriyet 13239 J AOUAVELVA k u l l a n a n e r k e k t e b i r slhlr var. T r ı t U n tonrı ICE BLUE AOUA VELVA, tlze nefılnlza Itlmad M J layan havayı varlr, cllıflnizl korur yOzOnOza tazellk getlrlr. İçindeki HUMECT1N clldlnizl düzeltlr. ICE BLUE AOUA VELVA kullanın va ICE BLUE kokuHinun oazlbeslni etrafınızdakl bayanlarda gflrdn. K I BLUE •lıtıhztrtın TEŞEKKÜR Aile büyüjüraüz varhğımız ve kıymetli M. Haşim Köprülü'nün ânı vefatınd» cenaze torenine İ5tirak ederek. çelenk gonderne. mek tup, telelon ve telgrafla ve bizzat eve kadar gelerek buyuk acımızı paylaşan, akraba, dast ve yakmlarımıza, Tekel Genel Müdurlüğu kıymeth mensuplarına en derin şukran, mınnet ve tejekkurlerimızı bildirlriz. AİLESt Gt'LER KOÇ ile Elektrik Muhendisl AKIN GORAY N'ısanlandılar Yeşılkoy 12 11 1966 Cumhuriyet 13240 vvilliams Çok Tecrübeli Uzman MUHASEBECI İŞ ARIYOR. Tel: 48 45 27 Cumhurıvet 13261 •MHiltMır.. İlâncılık: 6707/13245 Cumhurlyet 13267 KARŞIYAKA SAHİL (İZMİR) TEŞEKKÜR Cotcrsponöfnrr Jnsntuu S12 de Turtıye nm hır yırmdt kendı ktn^ını» 109. ŞUBEMİZ 14 Kasım 1966 PAZARTESI günunden ıtibaren tthâl mallannı aratmıyacak cvsaf ve kahtede galveniz somya çemberi imâl eden, İNGİLİZCE FRANSIZCA ALMANCA MUHASEBE O Ğ R E N E B İ L I R S İ N İ Z I2AHLI BROŞÜRÜMOZU ISTEYINtZ F O N O i s t ı k l î t Cad 213 iryoğ'u Istanbul HİZMETİNİZDE ÇEMBER FABRiKASINA âlenen teşekkür etmeyi, mensuplanmız adma bir borç biliriz, İSTANBUL BİLÛMUM KARYOLACILAR DERNEĞİ İDARE KURULU LİRALIK HUSUSİ ÇEKİLIŞ ayrıca 1. 700.000 liralık yıl sonu çekilişine de iştirak hakkı 50.000 BU ŞUBEMİZ İÇİN AKBAMK İlâncüık: 6916/13249
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear