23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFEİKt 8 Ekim 1966 CUMHURİYET GOCÜ EGİTİMİ esleki v« teknik eğitimimizin bugünkü yapısı ile, kalkınma plâııında öngörülen hedeflere göre yeterli sayı ve nltelikte eleman yetistirilemediği bir gercektir. Yapılan her toplantı ve »eminerde bu konndaki eğitim şeklimiz acı bir dilIe ycrilraektedir. Görevi daha iyi ve etkili bir düzeni araştırmak ve uygulamak olanlaruı, olumlu ve inandırıcı teklifler getirmeleri yerine yalnııca tenkitlere katılmaları veya susmayı tercih etmeleri düşündürücüdür. Oysa beş yillık plân, bu konuda da. bir ölçüde çok iyi yolları göstermckte, ilgili leri çalışmaTa ve araştırmaya çağırmaktadır. Bilindiği kadan, asağıda belirtilen konularda, ilmi denilebilecek, modern uygulamalara benzetilebileeek bir çalışma düzenimiz henüz kurulamamı», bajka hiç bir ülkece uygulanmamakta olan ve sonuçları yerilen bu sisteme sorumlularca sıkı sıkıya sarılınılmıstır. KAIKINMADA İNSAN Macıt KARABAY Hakine Y. Muhendisl OJJ.T.O. Ögratlm Oyeri lar boyuoea işyerl İle her han|f bir reaml Uiskl kurulamamaktadır. Yurdumuzda, ne gibi bir eğitim yolu ile Hsta yetistirildiği, dolayısiyle kimlere usta denllebileceği de ortadadır. Çünkü yaşantınuzda bol bol karfilaşılan sorunlaruı çoğnnn lamanla çözebilecek ve ehliyetli usta ve kalfalan yetiştirebilecek bir «Çırak Eğitim Kanunu> bizde de gerekmez mi? M Neler yapılmalı? ndüstriyel ve teknik eğitimimizin, plânlı dönemin ve Türk Endüstriyel ve ekonomik yapısının isteklerini karşılayacak sayı ve nitelikte, iyi yetişkin, yerini bulan elemanlannı yetiştirebilmesi için, modern uygulamalar ve yürürlükte olan Plân'ın ışığı altmda, aşağıdakilerin yapılması bir zorunluluktur. E ssss •••a Bugünkü durum irinci be« yıllık kalkınma plânı eğitim plânlayıcılanna. hedef olarak, meslek isimlerini belirtmeden, ne kadar sayıda eleman yetiştirilmesi gereğini görcv olarak vermiştir. (1) Ayrıca plân, muhendis, teknisyen, ustabası, yetiskin işçi ve u ra İKİSİ olarak isimlendirilen kademelerde duyulacak istegin ne kadarının okul içinde, ne kadannın ise iş yerinde eğitilmesi gereğine de değinmistir. Bu elemanlann mesleklere göre dağılımına ait bir bilgi olmadığına gore, kalkınma plânına paralel olan bir başka ünitenin haurlanması plânca istenmektedir. Böyle bir özei plâna «Mesleki Eğitim Plânu denilse yeridir. Birinci beş yıllık plânın 448 inci sayfasında «eğitimle, iktisadi ve toplumsal yapı ve faaliyetlerde jhtiyaçlar arasmda bir ilgi kurulamadığından bazı alanlarda önemli boşluklar, bazılarında ise fazlalıkların ortaya çıktığı» yazılır. Plânın kendisinde mesleklere göre ayınm yapılmadığına göre, bu gerçek, ilgililerl, meslek eğithninde araştırmaya dayalı bir eğitim plânına doğru zorlamıyor mu? Plânda geçen teknisyen, ustabası, yetişkin isçi, sıra işçisi deyim ve ünvanlarından ne anlatildığı da henüz meçhuldür. Oysa plân, 462 nci sayfasında «fonksiyonlar tanrmlanmalı ve bu fonksiyonların gerektirdiği eğitim usulleri ara*tırılmahdır. diye ilgiü Bakanlık ve sendikalara görevler vüklemiştir. Bilindiği gibi boyle bir calışm» yapılıp sonuçlanamadığı için bır takım tartısmalar ve kademeler arası sürtuşmeler gunun fco nusudur. Tekniker okullan öğrencilerinin toptan boykotu aylardır süregelmekte. soruna ilmi ve ger çek açıdan bir röziim bulunamamaktadır. Tekniker ünvanmın plânda olmaması bir yatıa. geçen bu üç yıl içinde. yiiksek tekniker, yüksek teknisyen, dıp İomah teknisyen gibi ünvanların bir ttviz nlteliğinde ileriye süriilmeleri ne derece geçerli olmak tadır? «Plân, yüriitme organları ve özel sektör tem silcileri ile plânlama teknisyenleri tarafından» (2) yapıldıgına göre, yürütme organlan plânda geçme yen bu isimleri o zamın niçin dahil etmeyi düşünnediler? Eğer bu isimler bjzden ileri ülkelerin yeni geliştirdikleri kademeler ise plânı bu bakımdan değistirmek gerekmez mi? Ashnda mesleki ünvan ve fonksiyonların tanımlanması için yoğun^ ve gereekei bir çalısma yapılmadığına göre ne plântn gerçeğe, ne de yeni tekliflerln plâna uyduğu soylenebllir. eknik ve endüstriyel insan gücünü egiten okullanmızl». endüstri ve is yerleri içlndeki eğitim kuruluslarnnır, plânlı dönemin istedigi Wr düzene henüz kavuşturulamamıştır. Endüstri ve iıyerlerindeki eğitimin gelistirllmeslnin gereğl, 3457 sayılı Çalısma Kanununun bu konuda tam olarak uygulanamadığı bir gerçek olarak ortada iken (aayfa 4tl). hazırlanmıs olan «Çıraklık Kanun Tasarisı. yıliardır kanunlasaraamıstır. «Teknik öğretün, çtraklıktan teknisyenliğe kadar bütünüyle sanayi ile bağlantılı, onun imkân ve ihtiyaçlan ile uyuşan bir sistem olarak kurulmah ve işletilmeli» (sayfa 45S) denildiği halde bu bağın sağlanması için hiç bir ciddi teklif ortada yoktur. Bu arada hazırlanan eğitim programlarında (sanat enstitüierl. yük sek tekniker okullan yeni müfredatlan) ijyerinin görüsü alınamamıştır. Sayfa 449 da «birçok elemar,m yetiştirildikleri alan dışmda çalışma dunımun da kalmaları oldukça büyük bir israf sebebidir. Eği tün kurumlan ile eleman kullanan kurumlar arasındaki işbirliği eksikliğinin bundaki etkisi büyüktür» denilerek, çok az sayıda bazı meslekler ioin, genellikle ortaokula dayalı olan birkaç tip okullan, endüstri ve isyerleri ile hiç bir ilişki kurmadan gönlünce yönetmek olarak özetlenebilen. bu okul lan bitirenlerin ne olacağı. ne gibi sorumluluk, yet ki ve ünvan taşıyacaklannı bile belirtmeyen. çırak lık. kalfahk, ustalık, teknisyenlik, teknikerlik, sıra işcisi. yetişkin isçi. ustabaşı deyimlerini tanımayan bugünkü sistemimiz acı bir dille yerilmiştir. B O Iş hayaünda geçer ve geçerli olması gereken her bir mesleğin ve kaderaelerinin ayn ayn tanıtım lan yapıltnalıdır. Â Tanımlanan meslek ve kademelerinde çalısacak olaoların görevleri, yetki ve sorumluluk dereccleri ile mesleki ünvanları belirtilmelidir. O Eğitim programlarına esas alınmak üzere, meslek \ e kademelerinin «meslek analizleri» yapılmalıdır. Meslek analizi, o meslekle çaJışacak olanın edinmesi gerekli bilgi ve maharetleri ortaya çıkarır. Bu yolla ayrıea, o mesleğin eğitimi için gerekli temel kültür seviyesi de belirir. O Hangi mesleğin okul çatısı altında, hangilerinin iş> erleriude, diğerlerinin okul • isyeri bağlantısı ile verilmesinin ekonomik, pratik ve verimlilik noktalarından gerekli olduğu arastırılmalı, eğitim programlan, meslek analizinden elde edinilen bilgilere göre düzenlenmelidir. 0 Kalkınma plânına paralel olarak, meslek ve ka demelerinde istek duyulacak eleman sayılan araşürı larak bulunmalıdır. O Bu mesleklerde çalısacak elemanlann eğitimi iein gerekli kanunlann tasarılan teklifler halinde hazırlanmalıdır. tşyeri eğitiminl gerektiren meslekler için «çırak eğitim kanunu» çıkanlmalıdır. A İşyeri ve okul içi eğitimi için gerekli atelye, laboratuvar, sınıf vb. imkânlar, mesleklerin ve eğitimin özel isteklerine uyularak, yeteri sayıda elemanı yetiştirecek şekilde plânlanmahdır. A Okul isyeri bağlantısı kanuni yollarla sağlanmalı ve okullardaki eğitimin isyeri isteklerine göre düzenlenebilmesi gerçeklesebilmelidir. O Çıraklıktan mühendisliğe kadar, endüstriyel kademeler arasmda, eğitim bakunından demokratik ve ekonomik bağ yapılmalı, kabiliyetli ve istekli olanlar gece kursları, mektupla öğretim, parasız izin, yaz eğitimi vb. yollarla, en aza indırilmis bir zaman kaybı ile ilerliyebilmelidirler. Eğitimimiz bugünkü, lise menşeli. sanat enstitüsü çıkışh gibi, statücülük, zümrecilik ve diplomacılığın dan kurtarılmalıdır. Önemli olanın eldeki diploma değil, edinilen bilgi, alınan kurs olduğu gerçeği benimsenmelidir. A Meslek! ve teknik eğitimde meslek öğretecek elemanlann her seyden önce o mesleğin kademelermden birine göre eğitilmiş olması gerekir. Aynca, yeteri yıl İsyeri tecrübesi edinilmis ve buna ekli bir «mesleki eğitim pedagojisi> alınmış olması sarttır. Yetişkin bir usta, işçi, teknisyen ve teknikerin, öğretmesinl bilen mühendis, usta, tekniker ve teknisyenlerin epts«l emekleri sonucu olduğu gerçeği anlasılarak bugünkü meslek öğretMeni yetistirme anlayısı de|i«tirilmelidir. A Mesleki ve teknik eğitimin gerek isyeri ve gerekse okul içi uygulamalarında görev alacak yöneticileri, meslek rehberlerini, danışmanlan, koordinatörleri, plânlayıcıları, endüstri psikologlarını yetiştirmek yolları araştırılmalı ve plânlanmalıdır. ® Türkiye mesleki faaliyetlorin çeşitli ve çokluğu bakrmından bölgelere ayrılnıalı. mesleki eğitim bolgesel olarak örgütlenmelidir. Her bir bölgede, içinde en az. endüstri. tanm. ticaret adlı üç ünite olan bir «Bölge Mesleki Eğitim Kurulu» bulanmalı. iiniteler konu ile ilgili meslek eğitimi uzmanları ile bölge tarım, sanayi ve ticaret odalan, sendika ve isyeri temsilcilerinden tesekkül etmelidir. Bölge ile ilgili mesleki eğitim sorunlannın çözümü, eğitim merkezlerinin plânlanması ve finansmanı, eğitimcilerin temini, bölgenin eleman isteklerinin araştınlarak tedbirler aluımasında ilk görev ve sorumluluk bu kurulların olmalıdır. Bölgeler arası koordinasyon, yurdun genel istekleri, merkezi finansman. eğitim programlarınm paralelliği. meslek eğitiminin Türk felsefcsinin geliştirilmesi için de ayrıca, Ankarada bir «Mesleki Eğitim Millî Kurulu> bulunmalıdır. *•«.• •••• • ••• *••• • ••• • ••• • ••• • ••• •>•• • ••• •••• >••• •••• •••• i: i •••• itll •••• •••• •••• •••• :::: T •••a •••• •••• •••• • •• • aaı a«aı Teknik eğitimimizin bugünkü orta dereceli okullarının çok az sayıdaki meslek dallarına öğrenci ayı rımı. bu meslekler için kurulu atelye. laboratuvar ile atanmış öğretmen sayısına bağh olarak yapıldığuıdan, işyerlerinin istedigi sayı. çeşit ve nitelikte eleman yetiştirilememektedir. Mesleki Eğitim programlan, üyelerinin çok amnın meslek eğitimcisi oldujru bir «heyetçe» hazırlanmakta ve yürürlüğe grrmekte, yukarda isaret edildiği gibi, bu haıırlık '••••••••••»••••••••' K L Ö B X V EDET1 TK t E E A DM D R ADAMO 11 EKİM GECESİ İZMİR 12 13 14 EKİM YALNIZ DÖRT Beyoğlu BÜYÜK EFES OTELİNDE ATLAS Sinemasında ^ >»»» • • » • • • • • • • • • • »»»• • •• • • • • • • • • • • örnek vardır: Batı ve Doğu. Bu örneklerden hangisini seçmeliyiz? Ya :::: hut, yeni bir sentez mi yapılmalıdır? Bu hususlara kaıar verirken her iki blokun yakm tarihüıe ve bu | m f f csleki Eğitimin, bu arada teknik eğitimin yur iki blok ile vâki münasebetlere da* ' • * dun bugünkü ve gelecekteki gerçek istekleriyanabiriz. Ancak, sırf maziye dani karşılayacak şekilde, hazırlanacak bir «Mesleki yanan bir hüküm bizi yanlış yola Eğitim Plânı.na uygun olarak örgütlenmesi ve yürüsevkedebilir. Çünkü, her iki blok tülmesi, ekonomik ve sosyal kalkınmamız için kaçıda tutumlarmı zamanla değiştirmek nılmaz bir zorunlulnktur. yolundadır. O halde, mâziden ziyade istikbaldeki imkânlan ve durumu hesaba katmak gerekir. İlk önce (T) Beş yıllık Kalkınma Plânı sayfa 450 mâziye kısa bir göz atalım. (3) Plânlama. Devlet Plânlama Teşkilâü yayuılarından No: 1, sayfa 13. • BATI: Tarihe bakacak olursak, ileri Batı ülkeleri son zamanlara ka dar müstemlekeci ülkeler olarak müstemleke durumunda olan ülke* * • • • * * *•*•" » • • * • « * • • lerin kalkınmasını kösteklemişler• • »» •• • •••••< dir. Müstemlekelere yapılan yatırımlardan elde edilen kârlar geniş olçüde dışanya gitmiş, içerde gelir ve istihdam fazla artmamıştır. Bugünün az gelişmiş ülkelerinin çoğunun tarafsız politik tutumu müstemlekeciliğe karşı bir tepki olarak telâkki edilebilir. Son zamanlara kadar önder Batı ülkeleri tarafından verilen dış yardım ve borçlar ise hem miktar itibariyle kifayetsiz olmus, hem de genij ölçüde politik sart ve kayıüara tâbi kalmıstır. Meselâ, Hindistan, Birleşik Arap Cumhuriyeti uzun müdG A LA det yardım alamamıştır. • DOĞU: Batının bu mâzisine karşı, yakm tarihin tetkiki, gerek Rusyanm gerek Doğu Avrupa ülkelerinin, gerek Çinin sosyalist re Lawrence'in hikâyesini eski askerlerin tümü bilir. l'aşlı olanlar. olayları yaşamışlardır. daha genç olanlar kıdemlilerin sohbetlerinde öğrenmişlerdir. Lawrence yakın Türk tarihi için önemli bir isimdir. Bu garip tabiatlı İngiliz casusu, başında kefiyesi, elinde cenbiyesi, Osmanlı İmparatorluğunun sınırları içinde fink armış, AngloSakson emperyallzminin Arap ülkelerinde çevirdiği oyunlann başaktörü olmuştur. Batı ansiklupedilerini soz gelişl Larousse'u açarsann Lawrenee adınuı karşılığında «Yakm Doğu'da Araplarm kurtuluşunu hazırladı» diye açıklamaya raslarsınız. Yalnız bu tek cümle bile kültür bağımsızlığı savaşımızuı ne denli zor olduğunu bize anlatmaya yeterlidiı. Lawrence îldnci Diinya Savasının kaynaşmalarında Arap ülkelerinin kurtuluşunu mu hazırlamıştır? Yoksa AngloSakson emperyalizmine bizmet mi etmiştir? Bugün Arap ülkelerinin çoğu AngloAmerikan petrol sömüıgesi durumundadır. Şeyhler ve kırallarla hıristiyan kapitalistleri anlasmijlardır. Haremi, sarayı. câriyeleri, hizmetkârları, dizi dizi oğul ve kularıyla şeyhler, biubir gece hayatını sürdürmektedirler. Petrol zenginllği ba geleneksel hayatın daha da şaşaalı blçhnde devamı İçin destek Jim altında süratle kalkındığını gös • Gerekirse iki blokun da as olmuştur. Kırallar. prensler, prensesler, Batının eğlence merkezlerinde termektedir. Nitekim, Rusyanın gehıristiyan sosyetesi içinde keyfetmekte, buna karşılık Arap ülkelerinin keri masrafları kısması suretiyünümüzün başlıca problemlişme hızının A.B.D. ile mukayesenıüslüman halkı yoksulluktan sürünmektedir. Müslüman, müslümanı le, az gelişmiş ülkolere yapılan leri ve cereyanlan şöyle sı sı birinci ülke lehinedir. kendi çıkan için hıristiyana satmıştır. Kuru topraklarda süriiklenen yardımlan arttırmak ralanabilir: yoksul fellâh çoğunluğu. bu alısverişten habersizdir. İktisadi emperyaAcaba hızlı kalkınma sosyalist re • Her iki hususun gerçekle; O Dünyamn büyük bir kısmılizm nedir? Yeni sömürgecilik nedir? Kapitalizm nedir? Sosyalizm nejimın hangi özeüiğinden gelmekte(irilmesi için mevcut milletler nın az gelişmiş olması ve az ge dir? haberi yokrur. dir? Sosyalist rejimin özellikleri arası tesekkül ve antlaşmalann lişmis ile gelişmiş ülkeler ara asağıda özetlenmiştir: ruhunu değiştirmek ve bu müLawrence'in hangi çevTelerin elçiliğiyle Araplarm arasına kanjtı] sındaki farkın gün geçtikçe da% İstihsal araçlarının kamu esseseler arasmda daha iyi bir ğını bilenler, tabiidir ki Ingilizlerin Arap kurtulujunu hazırladıklan ha da açılması. elinde oluşu, işbirliği kurmak. iddiasına güleceklerdir. Amerikalıların Türldyeyi kurtardıklan iddiaO Muhtelif ekonomik sisteraO Teferruatlı bir Merkezi sına güler gibi güleceklerdir. Lawrence ne yaptığını biliyordu. Angloler arasındaki rekabet. Plân, Sakson emperyalistleri de ne yaptıklarını biliyorlardı. Arap ülkeleri0 Sömürgeciliğe karşı mücaQ Millî gelirdcıı çok büyük nin şeylıleri. biliyorlar mıydı? O zaman bilmeseler bile şimdi bilmek dele ve sbmürgeciliğin ortadan bir payııı yatırıma ayrılması. Bu tedirler. Ve satılık olduklannı bile bile Müslüman cemaatla namaza kalkması. husus istihlâkı geniş ölçüde kısdurmakta. yalanın en büyüğüıüi kendi halklarına hergün bej vakit u konuda mevcut literatürden O milletlerarası ekonomik mümak suretiyle tahakkuk ettirisoylemekledirler. ve propagandistlerin ağzından nasebetlerde ve dıs ticarette kılebilmektedir. Tabanı yank Arap fellâhı ise trabomlu jözlerini »cnuk yeteDoğu ve Batının fiilen uygulasa ve dar görüşlü millî çıkarlaO Ekonomik, teknik ve ilmi neğine kavusmuş değildir. dıklan ekonomik sistemin kesin hu ra göre harcket edilmesi. gelişmeyi sağlayacak bir eği dutlarla ayrılmış olduğu şeklinde Bu olayın bir benzeri de şimdi TürkiTede oynanm»ktadır. tim sistem ve programının uybir yanlış fikre sahip olunabilir Bir yanda yerli kompradorlar Batı eraperyalistleriyle tam bir gulanması, Halbuki, bugünün kapitalist dünişbirliği içindedirler. Bunlar coluklan çocukları torunlanyla Deryasmın fiilen uyguladığı ekonomik A Resmi politika ve program saadet'in apartmanlarına. villâlarına yerlesmişler, en iyi deniz kısistem 19. yüzyıl özel tesebbus sıslardan ayrılan şahıslann şiddetyılarını tutmuslar, Avrupa senin, Amerika benim, Montekarlo, teminden çok uzaklaşmıştır. Bu ül le cezalandınlması. Paris, Londra eğlence yerlerinde fink atarak serveti giman içinkelerin bugün fiilen uyguladığı sis Sosyalist hükumetler, yaptıkları de yasamaktadırlar. Bu hayatı kendilerine ödeyen yoksnl Türk propagandada hızlı gelişmeyi 1, 2 ve tem daha ziyade vergi, sosyal similletidir. Bir avuç aıınlık. yabancı kapitalistlere peşkeş çektikgorta v.b. yollarla özel kesimde ka 4 nolu faktörler sayesinde sağlaleri petrolün. madenlerin. sahillerimiıin, ticaret imtiyaılannın kohalde, temel mesele, fakir ülmu yaranna yapılan müdahalelere dıklarını belirtmektedirler. Batılı misyonunda hem kendi sefahatlannı sieorta etmislerdir, hem de kelerin kalkınması ve bunun dayanan karma bir sistemdir. propagandistler ise 3 ve 5 nolu faktorunlannın kendilerinde olana sahip çıkması kaygısındadırlar. için en uygun ekonomik sistörler üzerinde durmaktadırlar. Ba Sosyalist ülkelerde de her türlü Bu insanlar hiçbir mânevi de*ere inanmazVar. Onların dini imanı temin seçimi olarak kabul edilebizı ekstrem propagandistler 1 ve 2 faaliyetin merkezi plânla yönetilparadır, onların Allahı paradır. Onların camileri banka. ibadetleri lir. Bu temel meseleyi ele almadan nolu faktörlerin gelişme hususunda mesi esasmdan bazı U7aklaşmalar önce fakirliğin ana sebepleri üzetefeciliktir. Onlar itiban saidan sıfırla. inançlan »oldan ııfırla menfi etkisi olduğu halde, 3 ve 5 vukubuîmaktadır. rinde durmak faydalı olacaktır. değerlendirirler. nolu faktörlerin bu etkiyi bertaraf Iktisat bilgisi bize en uygun fopFakirlik, düşük istihsal yahut ge ettiğini iddia etmektedirler. tste bu kompradorluk meslefinin ne olduğnnn bilmiyen bir timum) noktanın iki uçtan biri olIir ile tanımlanabüir. Düşük gelialav yoksul çocuğn da buniarın pe?ine takılmıs, nurculnktur sümayacağını göstermektedir. En uyrin ilk görünür sebebi bilgi seviye leymancılıktır diye kendi kendilerini lafsataya ba|lamı$lardır. gun ekonomik sistem de iki üç nok sinin düşüklüğü ve sermayenin lcıt Arap sfvhinin ne idülünü bilmiyen yoksul fellâmn cehaleti içinde tada değil, bu iki üç nokta arasmda lığıdır. Fakat, asıl sebepleri bulmak Türkiyemizin mülî servetini yabancılara satan komisyoncuUrı olmalıdır. Gelişmiş ülkelerin uyguiçin daha derine gitmek lâzımdır. kendilerine lider bilmislerdir. layacaklan iptimum karma sistem, Geriliğin asıl sebepleri daha ziyamerkezi plân ucundan bir hayli uHasbî olarak bajlandıklan dâvanın boslujnnu anlıyacak egide psikososyal faktörlerde aranmazakta kabul edilebilir. Yalnız, harb, timden voksun bırakılmıslardır. Ovsa Anadolu yarımadasında lilıdır. Bu faktörler yanında politik ve harb hazırhğı gibi devirlerde optıhattâ belki coğrafi faktörler de rol der belledikleri kisiler tarafınSan verilen çörev fudnr : mum nokta değişebilir ve plâncılıojtıamış olabilir. ayet sistem ve blok hususunda HadİTİni bileceklrrd'r. köy köy hizmet rörecekler, seçim zağa optimum ekonomik sis»em ise karar vermek için istikbaldeki Az gelişmiş ülkeler halkmın geliş manı kompradorlara ov kazandıracaklardır. köylünün çorbasına gelişmiş ülkelere kıyasla çok daha potansiyele ve gidiş istikametine meyi köstekleyen psikososyal özel kasık atacaklar. ama biivük yaimava katılamıyacaklardır. tnanç yoğun bir harma sist"m özelliğını bakacak olursak, bugün için Batının likleri aşağıdadır: belledikleri nurculufeuıı ve sülevmancılığm mistiğinde istedikleri gösterecektir. gostı • Rasyonel lakılcı) ve tna aleyhine olan durum değişebilir. kadar kendi kendilerine 7ikredecekler. ama zinhar kompradorlann Bir defa, Batı ülkeleri müstemlekeci langi faaliyet alanının özel. han teryalist (maddeci) davranıstan çıkarlarını bozacak kadar seslerini yükseltemiyeceklerdir. Işte politikayı terk etmek yolundadır. [gisinin kamu olacağı hususunmahrum oluş. Adalet Partisinin içinde kopan fırtınanın anlamında ba gerçekler Bunun yanında, Batı ülkeleri ve da varılacak kararlarda ise doğ• Uzak görürlükten mahrum Kizlidir. Ve biz bu fırtınanın dahi, gözlerine mil çekilmiş yüı binmilletlerarası müesseseler dış yarmatik değil, pragmatik, yâni tecni oluş. lerce Anadolu gencini nyandıraradnı biç sanmiToruı. beci ve faydacı olmak lâzımdır. Şa • Rizikoya katlanma isteglnuı dım veya borç verirken gerek dış politika, gerek iç ekonomik sistem yet bir ülkede ve belirlj şartlarda az oluşu. bakunından eskiden gözetmekte ol her hangi bir istihsal alanı özel sek • Tekniğe karşı Hgisizlik. tör tarafından verimli bir şekilde • İşbirliği ruhunun yerlesme dukları politik şart ve kayıtları ara mamakta ve daha açık fikirli bir ele alınabiliyorsa o istıhsal alanı mi; olması. özel sektöre bırakılmalı. aksi hal«••! ••••••••••••••••••a ••••• • Beka kabiliyetinden mah politika tâkibine çahşmaktadır. Diğer taraftan, Batı ülkelerinin geniş de ise o faaliyet alanını kamu kesirum oluş. bügi kaynağını ve maddi imkânlami ele almajıdır. Bu ülkelerin özellikleri öylesine rını da burada zikretmek mecbunyerleşik ve dirençlidir ki, bunlaryetnx<Jeyut. Iîrtekim,.Bwtı blokunun : J. Tm Sha4an sıymHtak gelifmalr^'Süçtür. orld Ecoifom vi. Başka bir deyişle, Hu ülkeler fakir yaptıgı ekonomik yardtm, Rusyanın î? EyKH 196« gCnü Hakkm r»h : Eebn Gönül'a rahat bir dojum yaptığı yardımra "çok' 'üstündedir. metlne kavusan Fillbe eşrafından liğin fasit dairesi içindedir. Toplum, SON temin ederek Vızımll ZBRU'yu Ancak, yapılan dış yardım da gemeşhur Filibe köftecisl kıymetll değişmelere karşı direnmekte ve kazandıran İstanbul Hastahaneıl rektiğinden fazla büyütülmemelivarlığımız. aile reisimir küçük değişmeler karşısında ortaya Nisaiye Mütehassısı dır. Yâni, sadece dış yardıma dayaçıkan kuvvetler, toplumu yeniden Hacı ALİ SALTUK'un nan ve dış yardıma güvenen bir kal Sayın Dr. Talha YÜCEL statükonun muhafazasma yöneltcenaze törenine istirak eden. cvikınma stratejisi, kısaca büyük ham dogum öncesi tedavide büyuk mektedir. Demek ki, bu ülkeler fa mize kadar geierek b&ssağiığında ilgi gdsteraı Dahiliye Mütehassm lenin dış yardımdan beklenmesi de Aile büyüğümüz eski millet^ kirlik zincirini kırmak için büyük telgraf. telefon ve mektupla buyanhştır. İç kaynaklann arttınlmavekili Avukat yiik acımızı paylasan bütün akSavın Dr. Zihni Kavurt hatnle yapmak mecburiyetindedir; sı ve bunlann iyi kullanılması dış raba ve dostlanmıza ayn* ayrı küçük hamleler başan sağlamayadoğum fsnasında ve tonradan ALİ TAŞKAPILI'nın yardımdan çok daha önemlidir. Kal teşekkure derin teessürümüz mini büyük hlzmeüerl geçen Dr. SÜEbilir ve toplum tekrar eski duruvefatı dolayısiyle büyük acıdı ki, iç imkânlar sayesinde gelirin olduğundan gazetenizln tavassutuDA GENCER. Ebe SEMİHA KTLIÇ ma döner. mızı paylaşanlara. cenaze mehızla geliştirilmesi ile ahnan yarnu rica ederiz île bütün hastane personellne terasimine iştirak lutfunda budım miktarı arasmda bir bağ da mev Kşi, ÇOCUKLARI şekkür edlrtaı. lunanlara, çelenk gönderen ABLAS1 VE KARDEŞİ cuttur. TEOMAN GÖNKR zevata. telgraf, telefon, mekOnümüzdeki yıllarda, az geliştupla ve evimize kidar geleCumhuriyet 11801 Cumhuriyet 11800 mişlik probleminin çözülmesi hurek taziyette bulunan akraba susunda Batı ülkelerinin uhdesine ve dostlanmıza sonsuz teşekşu gibi ödevler düşmektedir: kürlerimlzi sunanz. • Milletlerarası münasebetEŞt VE ÇOCUKLABI lerde ve dış ticarette sadece mil alkınma hamlesi nasıl bir ekolî çıkarları gözeten politikayı nomik sisteme dayandırılmalıterketmek. Cumhuriyet 11792 dır? Bu hususta önümüzde iki Az gelişmiş iilkeler ve ekonomik sistem secimi 11 11 I Lawrence, şeyh, komprador, nurcu... i Doç. Dr. Mükerrem HiÇ mmmmmm G Sistem secimi B Fakirliğin sebebieri 0 istikbaldeki gelismeier $ H TEŞEKKÜR TEŞEKKÜR TEŞEKKÜR Dopıı ve Batı örneklerı KÜÇÜK SAHNE K MÜCAP OFLUOĞLU TıYATROSU Sonuç Devlet Opera ve Balesi Temsilleri Üç yıîdır York'ta Paris'te, bir yıldır Newbüyük rağbet gören KAKTÜS ÇiÇEGi (Fleur de Cactus) KOMEDİ 2 BÖLÜM 15 TABLO Yazan: BARİLLET ve GEEDY Çeviren. ASUDE ZEYBEKOĞLU SEANSLAR: Pazartesi hariç, her gece 21J.5 de. Çarşamba, Cumartesi, Pazar 17.00 de Matine. Cumhuriyet 11775 Opera 3 Perde 6 Ekim 1966 Perşembe saat 20,30 8 Ekim 1966 Cumartesi > 10 Ekim 1966 Pazartesi 12 Ekim 1966 Çarşamba » » » » s > Ceyhan Belediye Başkanlığından: Operam temsil Teknik personel talimatnamesi hükümleri dairesinde Belediyemiz Fen İşleri Müdürlüğüne 90. lira yevrniyeü Yüksek Insaat Mühendisi veya Mimar Mühendis alınacaktır. Isteklilerin belgeleri ile birükte müracaatları ilân olrnıur. NOT: Ayrıca lojman temin edilecektir. (Basın 21465/11796) 13 Ekim 1966 Perşembe > NOT 1 15 Ekimden itibaren edilecektir. RİGOLETTO 2 Opera biletleri 9 Ekim tarihine ksdar Küçük Tiyatro'daki Opera gişesinde ve 10 Ekimden itibaren de Opera binasındaki gişede saülacaktır. 3 Opera gişesi her gün saat 1013 ve 1519 arasmda temsil gecelerinde saat 19,30 20,30 arasmda açıktır. (Basın 21454 A. 13304/11797) Programı takdim eden: ERKAN YOLAÇ Biletier Beyoğrtt ATLAS SİNEMASI gişeleTİnde satıfanaktadır. Üâncılık: 6267/11790 «^ • • ^» ^» • •^• » »• • •«•«• • »» • NUKTEN KUŞ ile DERVİS BOZDEMİR Evlendıler 7.10.9fl6 Beledlye Sarayı Istanbı I Curahurlyet 11777 ÇEK FİLARMOHİ ORKESTRASI 17 Ekım Pazartesı saat 2030\ 18 Ekım Satı.saat 2030 ANKARA KONSER SALONUNDA Siyasal Bilgiler Fakültesi Basın ve Yayın Yüksek Ohulundan: 1 Üniversiteîerarası giriş sınavları sonunda Okulumuz listesine dahil olanlardan 331.16 ve 317.24 puanlar arasmda bulunanlara ait 1 inci yedek liste okulumuzda ilân edilmiştir. 2 1 inci yedek listeye dahil olanlar 6 ekim 15 ekim 1966 tarihleri arasında, aday numaralarını ve aldıklan toplam puam gösterir bir dilekçe ile Okulumuza müracaat edebilirler. Bunlann önce geçici kayıtlan yapdacaktır. 3 Aynca, Okulumuz asll listesine dahil olup da çeşitli sebepler yüzünden 5 ekim 1966 tarihine kadar kayıtlarmı yaptırmayanlara da 2 nci maddede belirtilen süre içinde son bir şans tanmmış bulunduğundan, bunlar da aynı esaslar dahilinde bir dilekçe ile Okul idaresine müracaat edebilirler. 4 Daha etraflı bilgi, Okul İdaresinden temin edilebilir. (Bastn 21421 A. 13269/11781) .SAYIN OOKTOR VE ECZACILARA Kardioloji sahasınds kullanılas TEŞEKKÜR Aile büyüğümüz esld milletvekili Avukat amansız hastalığında bizlerden yakın alâka ve üıtimamlarını esirgemeyen Prof. Dr. Tarık Minkâri'ye, Narkozitör Dr. Eti hanıma, h«inşire Neptün ve Handan hanımlarla bütün ömür Kliniği personellne sonsuz teşekktirlerimlzi sunarız. EŞt VE ÇOCCKLAR1 *« KfiREL fiNCERL son* AYLA ERDURAN PROKOFIEFF DVORAK BRAHMS Romeo «c Juliette Keman K.onçenosu Senfoni No I ' ZDENERMflCflL «,«:IVAN MORAVEC SMETANA Moldau (Vltava) BEETHOVEW Piyano Konçertosa N a 4 TCHAIKOVSKY Senıonı No. S ALÎ TAŞKAPILI'nm PRONESTYL TABLET Squibb Cumhuzi^et ^ 11771 YENİDEN İMÂL EDİLEREK TEKRAR PİYASAYA ARZEDİLMİŞTİR Biletler : Yenisehir Milli Piyango Gişesinde mmm UTM
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear