23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE İKf 8 Ektrn 1966 CUMHURÎYET C.H.P. KURULTAYINA Kenan ESENGiN M ZONGULDAK MİLLETVEKİLİ DiL DEVRiMi UZERiNE ayın Nadir Nadi'nin, «Dil Devrimi Üzerine» adlı makalesini okudum. Gerçekten konu çok önemli. Üzerinde durulmaya değer» Kanunun önemliliği, bir genç olarak beni de bu noktayla ilgili görüş ve düşüncelerimi asıklamaya zorladı. Eşsiz önder, Saldırganlara karsı giriştiği mücadele »onunda bağımsız Türkiye'yi kurdu. Ama o, bununla yetinmedi. Yeni Türkiye'nin, varlığını sürdürebilmesi için, silâh gücünden önce, kültur gücüne önem »anınması gere ğine inandı. Ve inancmın gereğini yaptı. O diyor ki: «Clkesini, bagımsızlığını kornmasını bilen Türk Ulusn, Dilini de yabancı diller boynndnrugundan knrtarmalıdır. Ulusal dnygn ile, dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin nlnsal ve zengin olması, ulusal duyguların gelişmesinde başlıca etkendir..^ Böyle demiş önder Ataturk... Söylediklerinin de gerçek olabilmesi için, tezelden bilimlel çahşmalara koyulmus. Ve netıcede dilimizi ulusal Karekterine kavuşturan bugünkü T.D.K. doğmuştur. Bu kurum, Atatürk' ten aldığı bir direktifle 34 yıldanberi bilimin ısığında yürüyerek, dilde bağımsızlık savaşını açmıştır. Ne mutlu kl, savaşını kazanmıştır. Devrimci, ilerici Türk genci, ulusal dili benimsemiş. ona sahıp çıkmıştır. Çünku, her Atatürkçü Türk çocuğu biliyor ki, ulusal dilden yana olmak, toplumdan yana olmak demektır. Ulusal dilden yana olmadan, bu çılekeş halkın sosyal ve ekonomik dertlerıni anlamak olanaksızdır. Işte, halka inebilmek, çektiğı çıieyı ortadan kaldırmak ıçın, ulusal dilden yanadır Türk gencı. Nurcular ve ötesi tbrahim Elmalı efendl konusunda yazdıklanmızdan bn y«ıa Diyanet îşleri Teşkilâtından mektuplar yağdı. Bn mektuplardan yüzde doksan doknza bir sürü yolsnzlufu açıkladıktan sonra : Aman adımı gazeteye yazmayın, teşkilât bnnlann elindedlr, «onr» beni mahvederler, açıkta kalır çolnk çocngnml» »flrunürüm... diye bitmektedir. Korkn ve dehşet havası öylesine sürmektedir ki. bir Hoea efendi mektubnnda şnnları yazmaktadır : « tstirham edeyim. benim ısmimden aslâ bahsetmeyin, isaretle dahi bahsetmeyin, Riyaset derhal işime son verdıği gibi nurcular da yakamı bırakmaz..» Norculnk buçün Türkiye'de en dinamik akımlardan biridir. On binlerce Türk genci bu safsatanm pesinde kendisini hareıyor. Bir ideale ba|lanmak istiyen genç enerjiler nurculuğa yöneltilmektedir. Bn yolda milyonlan asan yatırımlar yürüyor, dernekler çalışıyor, devlet bütçesinden sebepleniyor, ImamHatip Oknllarının kilit noktaları nnrcnların elindedir, Knr"an ve Hafız knnlan kaynıyor. Köylü çocuğn okumak, hizmet etmek, itibar görmek, devlet memurn olmak için nnrculann trafiğinden geçmek lornndadır. Ne var ki, tbrahim Elmalı olayının ortaya bir daba eıkardıgı Snemli gerçek şudur : Nnrcnlann en büyük örgütü sayılan Adalet Partisinde, nnrenUr» parva muamelesi yapılmaktadır. Nureular badlerlnl bilmeli, yüksek çıkarlan bozacak kadar taır çıkarmamalı, lamanı gelince seslerini kısıp oturmalıdırlar. Bu meselenin eerçek yüzünü ortaya dökmek fçln, eskilerin «silsilei meratip» dedikleri şu hiyerarşiyi gözden kaçırmamak gerekir : 1 Nurcular bugünkü iktidarın seçimlerde kazanmasını s«|lıyan büyük güclerden biridir. Kompradorlar ve nurcular »eçimlerde tam bir işbirliçi halinde idiler. Gerçekten de nnrcnlar Adalet Partisi piramitinin tabanında çok etkili bieimde çalısmaktadırlar. Ne var ki, bu tabanın üstünde yükselen piramitin tepesinde otnranlar Amerikan kapitalistleridir. Türkiye iktisadiyatmın dışmrıdan kontrolu onların elindedir. Halk Partisi KornlUT Rapomnda bu gerçek : « CHP'nin iktidardan uzaklaşması için dışarıdan yardım ve temenniler bulunduğu> hiçiminde açıkca ifade edilmiştir. tsmet Paşa iktidarının düşmesini Amerikalılar sevinçle karşılamışlardır. Süleyman Demirel, onların giivendikleri adamdır. 2 «Silsilei meratip» te ikinci sırada bnlnnanlar, Amerikan kapitalizminin Türkiyedeki isbirlikçileridir. Bizimkiler, ve daha dogru deyisle yerli kompradorlar İçin nurcnluk murcnluk fasaflsodur. Doğm veya yanlıs hiçbir ideal onlan ilgilendirmeı. Kompradorlarımızın nurculukla ilçileri yalnız ve yalnız kendi çıkarlan ve kendi kârları içindir. Onların üç Allahı vardır: Pars, para, para! E|er nurculuk akımı Türkiyedeki kapitalist yamaklannın ktrına ise, ejer nurculuk kompradorların iktidarı için bir destekse, kullanılmalıdır. Bn, kurnazca besaptır. Nnrcnlar hizmetlerinl görmeli, derneklerinde çalısmalı, namaza dnrmalı, ama kompradorlann çıkarlan karsısında da elpençe divan durmalı. Büyük kirlann büyük hesabını bozacak davranışlara geçtikleri çün nureular kompradorlarla boznsacaklardır. Çünkü Türkiyede devrimci güclerin nefesini ensesinde hisseden verli komprador nnrcu dejildir. hiçbir şeye inanmaz o! Sadece ve sadece kendi çıkann» inanır. Nurcnlara tâviz verecektir ama Türkiyedeki devrimci güclerin baskısmı da hesap etmek zorundadır. S Silsilel meratip'p eöre Adalet Partisi piramitinin tabanında kavnasanlar nurculardır. Nurcnlann çoğn samimîdir, inanmıştır, karsılık gözetmeden bn işe kendisini adamıstır. Toksul, fakir fıkara takımıdır. Nnrcnlafnn evel ve abir saydıfı ilkeleri dışında bir seye aklı ermez. O ilkelerin bulanıklığı içinde bazı hakikatlere vanyormns dnygnlan içindedir. Aklın snstuşn, duyçnnnn konustngn bir âlemde yasar. Bn mistik. bir şeyler arıyan köy eoenklannı ceıbetmektedir. Nnrcnlufcun üstünde bulunan ve bn akımı kendi çıkarlan için knilanan komprador örgütlerinden habersizdir nnrcn genç... tktlsada aklı ernıez. Empervalizmden, yeni sömürçeciiikten, diinra politikasından, milli r/elirden, sosyal sornnlardan, kapitalizmden. sosvalizmden ve çaîımızın bilgilerinden nasibl yoktnr. Nurcular bir kabine kuracak kadar kadro yetersizligi içinde buluadukrarından ancak parti kademelerinin altında. bürokradnln en alt merdivenlerinde tntnnabiimistir, Sesleri yflkselip de Inlsiyatlvi ele geçirmek istedikleri an, Adalet Partlsinln lâik ve mason takımı endişelenmektedir. Şimdi tbrahim Elmalı olayı Adalet Partisi Içindeki b« ç*hsmayı ortaya daha belirli biçimde çıkarmıştır. Biz gerçekte nurculara kızmıyonız. Bvnlar, dünya gerçeklerinden bihaber vatandaşlardır. Ve aslında nnrcnlogn besliyen ve nnrcnlngn knilanan ksynaklar önemlidir. Milli gelirin yüzde 57'sini sömüren bir avnç insan, kendi çıkarlan için nurcular» tâviz üstüne tâviz vermekte, Türk gençlerini çağ dışı bir akımın kneafıns bırakmaktadırlar. ekim 1966 günü CHF Kurullayı yapılaeaktır. Bu Kurultayla CHP ni mutlaka bugünkü durumdan kurtarmak, yeni bir dinamizme kavuşturmak gerekir. CHP nin böyle bir yola girmesi ancak güven verici bir idare ile mümkün olabilir. Partinin tnemleket kaderinde gerçek anlamda rol oynayacak ve biran Snce lktidara gelecek bir gelişmeye ulaşması için yeni bir çalışma sistemino girmesi ve idareci elemanlan bu maksadı sağlayacak nitelikte olması lâzımdır. Mevcut eleraanlann çoğu ve bunlarm klâsik tutum ve davranışlanyle ve bu idare tarzı ile partinin istenilen gellsmeye varması mümkün değildir. Bu bakımdan Kurultay delegelerine büyük ve tarihî bir vazife ve sornmluluk düşmektedir. Bunu her çeşit etki dışında bilinçli olarak yaparlarsa memleketin de. partinin de geleceği teminat altına ahnraış olur. Eğer böyle olmaz da eski ahşkanlıklar devam eder, yine bir formaliteyi yerine getirmek ve bazı bellenmiş kişileri seçerek yerlerine dönerlerse günahları büyük olacaktır. C.H.P. nin rolü nedir "TS¥ in • » nedlr? Gerçek gücü nedir? Cgücüi nnasıllTrJ n rolüTürkiyenin siyasl hayatında Bu geliştirmek mümkün olabillr? Bunlar üzerinde çok ciddî durmak zorunlugu vardır. CHP nin Türk siyasi hayatuıdaki rolü üzerinde durmayacağu. Gücü Ise, büyüktür. Kökü çok derinlerde olan tarihî bir partidir. Fakat, bu gücü geliştirmek etkili ve sonuç alıcı bir duruma getirmek baslıca düşünce olmalıdır. Bugünkü tutumun devamı ile hedefe varmaya imkân göriilmemektedir. Aynı kadrolarla ve 1960 dan bu yana gudulen İdare tanı ve uygulanan taktiklerle böyle bir dinamizme geçmeye ve »onuç alınaya klmseyi inandırmak mümkün değildir. Tüm bir degişikllğe ihtlyaç vardır. Yarım tedbirlerle denenmiş icraatla yeni ve ciddi hamleler yapmak hiç bir zaman mümkün olmamıştır, yine de olamaz. Daha öneeleri bir yana, 1960 dan berl parti idare eileri tarafından izlenen gidiş yenilgelere sebep ol muştur. Banların yaptığt sayısız yanlışlıklar, degerlendirmeler, yorumlar ve taktikler yüzünden Adalet Partisi kolayca kurulmuş, gelişmiş ve iktidara ulaşmıştır. Kendisine karşı ihtilâl yapılan birzihniyetin kısa süre sonra tckrar bir memleketin başma iktidara getirilmesi kolay affedilemez. Bilinen bu gerçeklerin nedenleri ve ayrıntıları üzerinde durmayacağız. Bazı bilginç kişilerin yarattığı bu sonuç, bütün aydın çevrcleri hayal kırıkhğma uğratmıştır. Bütün bunlaruı dışmda CHP idarecileri kendi yakın çcvreleri bir yana on yıl korkusuz nıii cadele etmiş, haksızlıklara uğramış, çile çekmiş, her çeşit zulme karşı koymuş olan partililerle 1961 den sonra mejgul olmadıkları gibi, ilerici ve aydın çevreler de çeşitli sebeplerle küstürülmüslerdir. Bu yüzden (5) milyon seçmen, sandık basına gitmemişlerdir. Bunun anlamı büyüktür. AP ne oy vermek isteyenlerin hepsi oylarını kullanmıştır. Buna karsılık (14) milyon seçmenin ancak (5) milyon u yâni üçte biri ile iktidardadır. Bunun da anlamı çok büyüktür. Bu küsen oyları sandık başına gftirlci tedbirleri almak, giiven ve ümit verici bir ekip ile çalışmalara hız vermek zorunluğu doğmus tur. Bu heyecanı jaratacak yeni bir tutnm ve bir idare kadrosuna mutlak ifatiyaç vardtr. 1 ugünkü siyasi iktidar, kolay eözüleeek bir durumdadır. Sayıdan başka memetleri de çok zayıftır. tşleyisl ise çok köhnemiş esaslara ve Turkiye'nin bugünkü ve yannkl ihtiyaçlanna cevap verecek durumda değildir. Halk, kısa zamanda kendisine karşı olan bu menfaat çirketlnin gerçek hüviyetlni daha lyl öğrenmis olacaktır. İyi bilmelidir kl herkes gözünü CHP Kurultayına dikmiştir. Bazılan diyorlar ki, CHP teskilâtı belli kişilerin etkisindedirler. Delegeler yine gele cekler bütün bunları bildikleri ve yıllardan ber) şikâyet ettikleri halde Kurultayda büyük tanmmıs bazı kişilerin nazarı nutuklarına siyasi edcbiyat ve heyccanlı sözlerine kapılacaklar ve yine hiç bir ;ey değişmeyecek, onları seçeceklerdir. Biz bu fikirde değiliz. Kurultaya gelecek CHP delegeleri her çeşit etkinin ve etiketin dışında büyük ve ağır zir so rumluluk taşıdıklarını düşüneceklerdir. Herkes artık parlak sözlere doymuştur. Kıymetli ve şöhretli bazı politikacıların bîlgi ve tecrübelerinden Meclislerde, Komisyonlarda (aydalanmayı daha uygun gdreceklerdir. Bizce normal olan birçok kişilerin kendiliklerinden bir sure için idare kadrosuna istekli olmaraalandır. Partiyi donmuşluktan kurtar mak idareye yeni bir yön ve canlılık vermek, inan dırıcı bir ekiple ve yeni Ihtiyaçlara göre bir çaIısmaya girnıek ancak bununla mümkün olabillr. ~w dare kadrosu bakımından böyle olduğu gibi, M. fikir ve tatbikat bakımından da yeni bir füce. toplumun gelişim ve olusumuna nygun ve pertl programının gerçek anlamını lfade edecek bir deyim ile ise başlamak gerekir. tnönü, bu Ihtiyaeı duymuş ve partinin (ortanın solunda) bir hüviyet taşıdığını bagünün ve yannm knşaklarma açıklamıştır. Bir zamanlar Çorçil'e (siz hep gençlere uyu yorsunuz) dedikleri vakit conlar bana uyarlarsa Ingiltere'yi (75) yıl geri götürmüs oluruz» karşılığı nı vermişdi. İnönü de bu felsefenin lçlndedir. Aynı zamanda Türkiye'yi iki felâketll ucun tehlikesinden korumayı düsünmefctedir. Ortanın solu bu maksadı sağlayaeak bir yoldur. Bunj söylemekten çekinenler meselenin ve Türkiyenin ihtiyaçlarının farkında olmayanlardır. Ya da kendilerini bir siyasî çıkarcıhğa kaptırmıs bulunanlardır. Bun lar muhtemel olarak çeşitli çıkarcı dar çevrelerden gelen baskılardan endişe duymaktadırlar. Oysa ortanın solundan en çok korkacaklar Türkiyeyi felâkete götürmek isteyen gericiler İle komünistler olmalıdır. Dünyanın her yerinde programı Cumhuriyetçl, lâlk, haikçı, devletçi, devrimci ve milliyetçl olan partiler ortanın solunda demektir. Bunlar ne sağ cı ne de ortada tutucu bir partl olamazlar. Ortanuı solu yeni bir bakış açısıyla Türkiyenin ve partinin kurnlnş yolndur. Kısa bir süre sonra herkeı bunu daha iyi anlayaeak ve CHP en güçlü bir hft le gelecektir. Siyasi anlamda jol ilericidir, devrimridir, reformisttir, sosyal adaletçidir, bugünün ve yannm fhtlyaçlarını billnçli olarak gören zihnlyettlr. Toplumun tüm olarak kalkınmasmı imkân esitliklertni sağlamayı ön göriir. Her çesit sömürii cülüğe ve siyasi ahlâkmlığa karjıdır. •••• S •iii •••• •••• devrimi İle Türkçe'nln; Arapça, Farsça kelimelerden arındığını fakat bu arınmış Türkçeyi bir kısım halkın benimsemedigini kö•esinde anlatmıştı. Sayın yazar, yazısının aonnnda Türk gençliği' nin dil devrimine inandıgını söyliyerek ümidini kaybetmemişti» dıye başladığı mektubuna şöyle devam etmektedir: «Evet, Türk gençligi bngün Atatürk'ün Tüm devrimlerine inan mış ve yaşantılarını devrimlere göre düzenlemistir. Ancak, bir kısım gençlik de Atatürk ve onun devrimlerine lânet ile bakrnıştır. Bu soysuzlasmış kişiler yepyeni, Türk'ün kendi bağrından çıkardığı güzelim Türkçeyi kullanmıyarak içinde binlerce Arapça, Farsça kelimeler bulunan eski Türkçeyi zevkle knllanmaktadırlar. Halbuki biz, Tüm Cumhuriyet gençliğinin Atasının devrimlerine bağlı kalmasını istiyorduk. tste bu çesit kişiler, bugün bir kısım yüksek okullarda söz sahibi olmnş, bir yargıtay birinci başkanını gerçekleri anlattığı 1 çin istifaya dâvet edecek kadar ileri gitmişlerdir. Biz Atatürkçü gençler bn kişileri aramızda istemiyor ve onları lânetliyornz.» Beklenen kuşak Cidden zaman ne çabnk geçlyor.. Bize düşen geçen zamanı daha çabnk (Vğerlendirmektir. Top lum sorunlarına eğilecek genç knşaklar bngün ne eski harfleri biliyorlar, ne de eski terimleri.. Sevinebiliriz, çünkfl onUr artık geriye dönmeyecekler, döndürülemeyecekler!» *** eğerlı yazar Nadir Nadinin Beklenen Adam başlıkh bir başyazısı üzerine bu sütunlarda bir ıki yazı yayınlandı. Bu yazılarda beklenenın bir adam de ğil bir kuşak olduğu ileri sürülüyordu. Burada ben de arkadaşlanma katılmaktayım. Çünkü bugün içinde bulunduğumuz şartlar beklenen adamın yetişmesine değil de ortaya çıkmasına imkân vermemektedir. D Dönüm noktası imdl yine Knmltaya dönellm. Herkes bnnu ^ heyecanla bekliyor. CHP delegelerinin ve recekleri ŞUUTIU kararlar, partinin bir dönüm noktası olacaktır. Bu delegeler artık çok seyler öğrenmişlerdir. Nazari nutuklara çok parlak sozlerle ken dilerini büyüJemck isteyecek davranışlara ve Kurultay taktiklerine knlak asmayacaklardır. tş görebilecek partiye yeni bir dinamizmin ve bir güç Jgetirecek yıpranmamış bir ekipin kurulmasına öııem vereceklerdir. Parti programının gerçek anlamında Türkiyenin ve dünyanın gelişiminde çok gerilerde kalmış olan fikir ve davranışlara sahip kişiler CHP nin kaderine hâkim olamazlar. Yine CHP ni ikinci bir Adalet Partisi durumuna sokmak isteyenlere imkân verilmemelidir. CHP. koynunda bütün maceracı, Atatürk düşmanı, seriatçı ve nurcuları besleyen hergün yeni hortlamalar ile memleketi arta çağa götürmek Arap şehlerinin ülkelerine benzetmek isteyen bir AP zihniyeti ile aynı paralelde bulunamaz. CHP nin solu ile onların sağı arasındakl fark bizce buradan gelmekte«ır. Onlar vaktiyle Curahuriyeti de komünizmle bir tutmuşlardı. Bugün onun gölgesinde ancak şerefle yaşamak imkânını bulduklarını anlamıslardır. Fakat nankörlükler yine devam ediyor Görülüyor ki CHP için tüm olarak siİkinmek, şahlanmak ciddi ve köklü değijiklikler yapmak zo runlugu vardır. Partiyi kısa bir süre sonra en güçlu haüj getirmek ve iktfdara kavuşturmak ancak bununla mümkün olabilir. '«*»''. aaaat •••• Gerçeği aksettiriyor g) Tartışmacı Cevdet Demirci de Nadir Nadi'nin «Dil Devrimi üzerine» adlı yazısım okuduğunu, yazının büyük bir gerçeği aksettirdiğini behrtmekte ve şöyle demektedir: «Atatürk devrimlerinin ikiye bölündüğü bir dönemde başarı kazanmamışların içinde gösterilen, Anayasamızdan atılan an dil. gücünü ulustan aldığını ortaya koymus. 1960 devrimi ile siyasal ve sosyal hayatımıza, herşeyden önce ve en önemli olarak tekrar Anayasamıza girmiştir. Atatürk ulusunu uygarlık düzeyine eriştirmek için sosyal ve kültürel kalkınmayı plânlarken yeni harflerin kabulü ile evvelfi Arapça yazının kaldırılmasını, bnnu yerleştirdikten sonra dil devrimine girişerek Arapçayı dilimizden çıkarmayı öngörmüstür. Bu yolda ozanlarımız, yazarlarımız, düşünürlerimiz, eleştirmen ve öğretmenlerimiz bütün karşı koymaları hiçe sayarak bngünkü föfös kabartıeı senuca ulasmamızı sağlaızuşlardır. Bunda Sayın tnönü'nün rolünfi küçümsememek gerekir. Çagın gelişimlerini dikkatle izleyen ve onlara ayak uydurmaya özel bir itina gösteren bir devlet adamı olarak övülmeye hak kazanmıştır. İleri akımları daima kösteklemeye yeltenen tutucu çevrelerin baskısındaki siyaset ve devlet adamlanmızın ayni örnek davranışlarını görmek ve onları da övmek isteriz. I !••• :::: •••« •aas Beklenen adamın, tek adam Atatürk'ün niteliklerınin tümüne veya bir kısmına sahıp olması lâzımdır. Çünkü bugunün şartlan Tek Adamın yaşadığı zamamn şartlarına gıttikçe kaymaktadır. Dünkü karanlık oyunlar Türk Ulusu üstünde bugün başka şekılde fakat aynı emeller uğruna oynanmak istenmektedır. Şartlar aynı olmasına rağmen, beklenen adam ortaya çıktığı takdirde kolayca harcanabilecektır. Bunun sayısız örnekleri ortadadır. O halde bugün ve ılerisi için beklenen kuşağı vetıştırmek zorunluluğu içindeyız. t'akat bu kuşağı yaratacak bireyler örgütlenraedikçe, bir ülkü ve Kültür birliği fikri etrafında birleşmedikçe azınlıkta kalmaya mahlcum dur. Bugün memleketımude çcjşltlt ilerici kuruluşlar olmasına rajmen bunlar sathl kalmaktadır. Ben O.D.T.Ü. li »rkadaşım gıbı bütün ilerici arkadaşlarımı, yeni kuşağın zorunluluğuna inanan ay dınları bir ülkü ve kültür birliği fikri etrafında birleşmeğe çağınyorum. Cumhuriyetten ve Tartışma Sütunundan da ricam bu örgutlenmeye yardımcı olmalarırtır. D. Yener ERTÜRK Tıp Fakültesi • istanbul AKIL DIŞI SALDIRILAR :: D : : I •••• awa« •••• aasa • ••• • ••• • III • ••• :::: •••a •••• •lli • ••I •••• :::: B Sonuç kadrosuna, yeni bir çalışma sistemine güven, beyecan ve ümit verici yeni bir tntum ve davranışa ih tiyacı vardır. CHP nin bu önerali Kurultayi ile bunu sağlamaya savaşmak gerekir. Parti delegeleri partinin milyonlarca mensubunu temsil ettiklerini ye buna borçlu olduklaruıı biliyorlar. Bo'yle olduğunu da yaptığımız yurt gezilerinden öğrenmis bulunuyoruz. Bir büyük partinin kaderi bir alışkan lığın bir taassup \e fenatizmin devamına terkedilemez. O zaman günahlar çok ağır olur. Birüıci Dünya Savaşında Alman İmparatoru sırf adının şöhreti için başkumandanlığa çetirdifi General Moltike yüzünden ağır yenilgilere uğramıştı. ÎVIemleketin ayduıları, milyonlarca parti mensupları, CHP nin bu Kurultayından bu bakımdan çok şeyler beklemektedir. Kurultay hem partinin geleceği, hem de büyük bir siyasi kuruluş olması itibariyle memleketin geleceğini ilgilendirmektedır. Bu Kurultay bu bakımdan da ayrı bir nitelik \e önem taşımaktadır. olarak şuna Inanmakta ve israr S onuç kl, partinin yeni ve inandırıcı biretmek teyiz idare ••• ••• •••• •••• •••• •••• •••• •••• •••• •••* «*«a • ••• • ••• •••a • ••a liil •••a • ••a •••• •••• • ••• • ••a • *aa • ••a • ••a iğer devnmlere olduğu gibi, «Dil devrimi» ne de akıl dışı saldırılar yapılmaktadır. Bunu yapanlar TEOKRATİK bir devlet ielsefesinı politikalannın temel unsuru sayanlardır. Her şeyden once, bunlarda eleştiri saygısı yoktur. Eleştiri saygıları olmadıgı ıçindir ki, ciddiye alan yoktur onları... Neden karşıdırlar bu adamlar dil devrımıneî Anlatahm: Ortaçağ topluro yaşayışdn* özledikleri, kışısei çıkarlanm ulusal çıkarların önünde gördüklerı, «Bir lokma ve bir hırka yeter» tezini savunan nurculuktan yana oldukları, yabancılarla ortaklaşa halkı sömünnek istediklerı, lâik, demokratik bir Türkiye'yi isteme dikleri için, Atatürk Devrimlerinin diğerlerine olduğu gibi, dil devrimine de karşıdırlar. ... Ve ben, Sayın Nadir Nadi'nin, şu deyişiyle son veriyorum sözlerıme. «Ne çıkar, ınanmasınlar. Atatürk'ün izinde yetişen genç kuşaklar inanıyorlar ya. Türkiye'yi kartaracak Tanzimat kafalıların inançsızlığı değil, Atatürk çocuklarının inancı olacaktır.» Şâmil JLTER TEŞEKKÜR . Tören Kafkas'm doğumunu büyük bir harakatle yaparak bize kızımız Serap'ı kazandıran Amerikan HasUnesl Kadın Doğum Hastalıkjan Müte. hasısı müçfik Operatör. D OKT O R VEDAT İZZET YEĞİNSÜ'ye srn.'İ5 Başbem$iresi Muallâ Argun'a, diğer scr\ris personeline, bizimle alâkadar olan doktor arkadaşlarıma teşekküril borç bllirim. Dr. ŞIKRÜ KAFKAS AYNEN KATILMAKTAY1M ÜIİ DİĞER TARTIŞMACILAR A Aynı konuda X. Baha Gürcan'dan, Cevdet Demirci'den mek tup almış bulunuyoruz. Tartışmacı Baha Gürcan «Bundan birkaç giin evvel, Atatürk' ün en önemli devrimlerinden biri olan dil devrimi'nin 34 üncü yıl dönümünü kutladık. Bu kntlama dolayısı ile Sayın Nadir Nadi. dil devrimini ele alarak, dil S »ıııııımıııııııııııııııuiiiıııınıgnıiiifğiiigHiiiigıınıııınıım^^ül Sehvar ve Kayıhan ÇAĞLAYAN Oğulları Mehmet Nuri'nin doğumunu mujdelerler. Telefondakl sea Cemal Gürsel'üı, •onradan o kadar çok duyacsğımız kalın, babacan sedjdi. tsmet Pajaya }ÖTle diyordu: ayın yazarın anısındaki düşüncelere aynen katılmaktayım. O ve ondan sonrakı devrede yetişenlerin en büyük özentisi tumturaklı terkipleri kullanabilmekti. Akıncı bir azınlık Atanın varmak istediği amaca alaşmak için büyük bir çaba gösterdi. O devrin tutumunu Ulns gazetesi çok iyi yansıtırdı. Uüzel kalemiyle eski dili kullanan Hüseyin Cabit YALÇIN basyazıyı yazarken, iç sahifeyi de an dilin aşırı savunucusu Nurettin ATAÇ' ın yazıları süslemekte idi. Ataç' • o yazılarını defil çözmek, sök n mek bile güçtü. OSMANLI BANKAS! İİİ 5 EKİM ÇEKİLİŞİ TALİHLİLERİ Güzelbahçe KliniM 4.I0.1M» Dâncıhk: 6249/11672 J VEZNEDAR ALINACAKTIR t Sizc karşı çok kusurluyuz Pasam, hareketimizi daha onceden haber veremedik. Bizi caydırmak istiyece&iniri biliyorduk. Fakat çare kalmaımstı. Emlrleriniz bizim için daima peygam. ber buyruyudur • O sabah, 28 Mayıs 1960 idi. Halbukl bir gun ev\'el, 27 Mayısta, MBK adına geidlğlni sojUyen bir kıırmay albay, Ismet Paşa'ya şu emri tebliğ ettnişti: İsmet Paşa'nın sokağa çıkmajı ve demec vermesi yasaktır: Bu kurmay albay kimdl ve teyle ilçisi var mıydı? Komi ATAKER BARBAROS GÜNEBGİN Nlşanlandılar n ETLÜL 1M« MUIlü AKÜMÜLATÖR FABRİKASI KARTAL İSTANBUL KAYSEKİ (Basın Organizasyon 66.418/11666) ŞAHSEN MÜRACAAT 100.000 Liralık İkramiyeyi Şubesinde 654T29 numarah hesap sahibi (Cumhuriyet 11CM) 10.000 Liralık İkramiyeleri ANKARA ANTAKTA ANTALYA BURSA İSTANBUL BAKIRKÖT » OSMANBES » İZMİR SAMSUN TARSTJS » Şubesinde 82801 Şubesinde 82093 Şubesinde 82283 Şubesinde 656267 Şubesinde 82511 Şubesinde 821751 Şubesinde 822816 Şubesinde 82682 Şubesinde 82227 Şubesinde 822014 No. lu hesap sahipleri para MEVLİD Sevgili varlılımıı Annem, MEDİHA SAVAŞ'ın 1 İmalât plânlamasında tecrlibeli, İngilizce bilen MAKİNA MÜHENDİSİ Z Makina atelye tecrübesi oian, İngilizce bilen MAKİNA MÜHENDİSİ 3 En az üç sene tecrübeli Makina Konstrüksiyon TEKNİKERİ 4 TORNACI TESVİYECİ Müracaatlarm varsa ta^ııtıcı belge ile A. ÖZKÖSEOĞLU ve ORTAKLARI KOLLEKTİF ŞİRKETİ RAMİ KIŞLA CAD. KERESTECİLER SİTESİ No. 2 TOPÇULAR, RAMİ, İSTANBUL (Tel: 21 73 76) adresine şahsen veya telefonla yapılması*** 1 tktisat Fakültesi mezunu iyi İngilizce bilen tMARKETİNG» Uzmanı METİN'TOKER İSMET PAŞAVXA 10 Y1L.. H! SERISİNİN M B K D E V R İ N İ VARINDAN ITIBAREN ^ "AKIS T 7 " ¥ KAPSAYAN 3 KIS^A i~^ "' *« BASLIYOR toprağa tevdünin kırkmcı giinü münasebeUyle 10 Ekim 1966 Pazartesi günü öğle nam&zını mütaakıp Erenköy Galippaşa Cm. miinde aziz ruhuna Mevlidi Neb«vl okunacaktır. Arau eden ya kınlarımızın ve din kardejlerimizin tmyurmaları rica olunur. Kızı: MVETTET EVKBN (Cumhuriyet 11884) ESKİŞEHİR İKTİSADÎ ve TİCARÎ İLİMLER ASLADEMİSİ GRİP. NEZLE J DİŞ AĞRISI • YANIKLâR • GÜNEŞ YANIĞI • ARIBÖCEK SOKMASI • ADALE R0MATİ2MASI • YARALAR. KESİK • PİŞİK. KAŞINTI • EKZEMA. ERGENLİK •DONUK • DERİ ÇATLAKLA| RINDA.MANİKÜR VE j TRAŞTAN SONRA I KULLANILIR Ayrıca 1700 talihli 300.000 lira tutarında çeşitli ikramiyeleri kazanmiîlardır. ORTAK PAZAR 2 En az lise mezunu teknik bilgisi olan geng SATIŞ UZMANLAM 3 MALİYET MEMURU 4 Süratli daktilo yazabilen SEKRETER 5 TEKNİK RESSAM Müracaatlann A. ÖZKÖSEOĞLU ve ORTAKLARI KOLLEKTİF ŞİRKETİ Kardeşim Sokak No. 50 Karaköy İstanbul Tel: (49 02 20) adresine sansen veya yazı ile yapılması 6264^11693 Y1LJN DÖRDÜNCÜ ÇEKİÜŞİNE KATILABİLMENİZ İÇİN 14 EKİM AKŞAMTNA KADAR HESAP AÇTIRINIZ, HESABIN1Z VARSA ARTDRIN12. CAvrupa Ekonomik Topluluğu) Yazan: Prof. Or. ORHAN OĞUZ Bu kitapta, Ekonomik Bütüııleşme ve Tarihçesi Avrupa Ekonomik Topluluğu Ortak Pazar Ülkelerinin İç Problemleri Ortak Pazarın Üçüneü Ülkelere Tesiri ve Türkiye İlişkileri incelenmiştir. İsteme Yeri: Akademi Yayın Bürosu. Eskişehir Fiatı: 15 Liradır. (Basın 21308 E 650/11877) YUdız; 1150/11689
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear