22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
30 Eldm 1966 CUMHURİYET SAHtFE BEŞ YllHA HAVA DURÜMU ANKARA Devlet Meteoroloji Işleri Genel Mudürlüğünden bildirildiğine göre, önümüzdeki yirmi dort «aat içinde yurdumuzda hava: Karadeniz Bolgesinin sahil kesimleri çok bulutlu, yer yer mevzil sağnak yağışlı, dığer bol geler parçalı bulutlu ve açık geçecek, hava sıcaklıklarında önemli bir değişiklik olmıyacak, rüzgârlar genel olarak değişik yönlerden hafıf, Marmara ve Karadeniz'de güney ve batı yönlerden zaman zaman orta kuvvette secektir. Ankara'da hava: Açık ve az bulutlu, öğleden sonra parçalı bulutlu geçecek, gunün en yüksek »ıcaklığı gölgede 23 derece civarında bulunacaktır. Ankarada gecenin en düşük »caklığı 10 derece olmuatur. BIZIM Yılmaz CETİNER RUMELİ Budapeştede bir Ermeni ailesi Budapeste'de oturan İstanbullu ederken. Ermeni Karnik Mercimekyan ve eşi halı tamir Cumhuriyetimizin 43 tincü yıldonümünün torenıne, sehrunizdeki, sanayi, ticaret ve esnaf teşekkülleri de kahlmışlardır. Fotoğraita bu tesekküllerden birinbı bayrak v* çieeUerU süslenmia olan ve törene katılan motorlu vasıtalanndan bir kısmı förülmektedir. TNY bazı bilet ücreflerine zam yaplı T.H.Y. îdaresi 1 Kasım Salı «abahından itibaren tatbik edeceğı yeni kıs tarifesinde bazı hatlarda bılet ucretlerııie 7am yapmıs ve gıdip gelmek ücretindekı tenzılâtı da yuzde bese lndırmistir. , T H. Yollarımn yaptığı zam «Van Diyarbakır», «Trabzon Samsun» bılet ücretlerine 30 lira, tlstanbul Bursa Balıkesir • Bandırma» hattı bilet üeretlerine de 10 liradır. öt'e yandan T.H. Yollannın Trankfurt Burosu Müdurlüğüne îstanbul Bblge Satış Müdurü Nevzat Gencer atanmıs ve Gencer dün uçakla vaziferi bafina gıtmiştir. Istanbul Bölgesi Satıs Müdürluğune de Ankara'dan Faruk Üretmen getirilmistir. SİLİFKE ömürlerinln aon yıllarında dunyanın bir ucundan yola çıkarak Türkiyeye gelen 42 kişilik «ysşlı turistler kafilesi», ilçemizde unutamıyacakları üç gun geçirip tekrar yurtlarına dönmuşlerdir... En genci 70 yaşının üzerinde olan «Yaşh Tnristler Kafilesi», Sılıfkede bulundukları sure içerisinde, ozellıkle larıht ve arkeolojik değer taşıyan yerlerde gezerek, bol bol renkli filnj almışlar ve Akdeniz sahillerinde denizın ta dını çıkaran genç turistlere bakıp iç çekmişlerdir. Doland Doyle adlı 94 yasındaki bir turistin başkanlık yaptıgı «Yaşlı Turistler Kalılesi», Sı YAŞU IURISIIER KAH1ESİ SİUFKEDE EKIM 30 RECEP 16 Şlşlide oturan ve lsmlnin açıklanmasını istemlyen bir iş adarru, 17 yaşındaki kızı M. Ş. nin zorla kaçınlıp Cihangir civannda faaliyet gösteren fuhuş yuvalanna kapatıldığını iddia etmiştir. s 1 3|E. 1.16 a Iklndl ! Zorla kaçırılmış § 2 2 • a J 4.49 S26 1157 14.49 17.08 18.40 6 48 9 3» 12 00 1 32 11 38 lifke ve çevresmde bulunan yüzyıllar otesinden kalma tarihl sehir kalıntılarını hayranlıkla seyretmişler ve bu eski eserler hakkında ılgılılerden genış bılgı almışlardır. Insanlann yaşlandıkça, tarıbe daha nıeraklı hale geldiklerinı soyhyen Kafıle Başkanı Doyle, Turklerın «Demır Tavında Dovulur> şeklındekı bir atasozunun lngıhzlerde de olduğunu, hepsının de bu buyuk seyahati genç yaşta yapamadıklannın uzuntusunu duv^duklarını soylemış ve sozlerıne şunları eklemıştır: « Ne olursa olsnn iş işten (eçmeden, bn yaşta da olsa dunya nimetlerinden yararlanmak Için 43 arksdas sözbirüği edip Londra'dan yola çıktık. Kafilemizdeki en genç kimse 74 yaşındadır. fngiltere'den otakla gtçtigimiz Fransa'da pek fazla kalmadık. Daha çok Akdeniz bölgesindeki ülkeleri, özellikle Türkive'yi jörmek istiyordnk. tki otobüs kiralayıp seyahat turnmnzu tamamla.mak için Silifkeye geldik.» TUrkîş îcra ve Yönetim Kurulu, Musldrat Federasyonundaki IhtilAu gidermek amacı ile 1 Aralık salı günü şehrimizde olağanüstü bir toplantı yapacaktır. Türk İş Istanbul Temsildsl îsmail Topkar'ın dâveti üzerine yapılacak olan toplantıya Türk İş Genel Sekreteri Hali Tunç başkanlık edecektir. Tahminen iki gün devam edecek toplantıya, yö neticilerden baska Müskırat Fedearsyonu ile ihtilâf halınde bulunan Samsun ve îzmır Tığ tş Sendika yöneticüeri de kaülacak Türk İş lcra ve Yönetim Kurıdu toplanıyor B Pendik Mithatpaşa Caddesi 6'A sayılı sarraf dükkânı önceki gece sabaha karsı bilinmiyen kişiler tarafmdan soyulmuştur. Kapı kilidini kırıp dukkâna giren hırsızlar 19090 lira değerinde mücevheri ahp kaçmışlardır. Hüseyin Sazlıya ait olan dükkânda inceleme ya pan polis, soygunla ilgili hiç bir ıp ucu bulamamıştır. " BİR SARRAF DÜKKANI SOYULDU uda'da Kral sarayı.. Peştede Parlâmento, Avrupanın iki eşsiz bınası halınde Tuna kenanndan hajmetle yukseliyor, Macaristanı ta sınır boj lanna kadar sanki kucıklıyordu... Aradakı caddelere ve sonra sokaklara girdikçe, eskiden kalma güzelim yapılann hiç bir tamır gormeden ömürünü tamamlamaya çalıştığına sahit oluyor dum... Macar halkı yavas yavas ev, apartman sahıbi olmaya baslamıştı... Kirayla oturduğu yere kımse masraf etmek istemiyordu. Hatta pek az bedel alan «Devlet Baba» bile!.. Işte bu sokaklardan bırinde gördum, Karnik Mercimpkyanın kuçücük ayyıldızh tabelâiım!.. • stanbul ve Anadolu ErmeniI lerinin o samımi, o cana yakın halıyle, 55 yıldır Turkçeyi unutmadığını, hele âdetlerınden katiyen vazgeçmedığını soyleyen Karnik Meıcımekyan, karısı Araksı ve üvey oğlu Dikran Yazıcıyan ile heraber oturuyordu burada.. Aynı zamanda, 73 yuşındaki genç Karnik ustanın ij yerıydi kuçuk apartman dairesı'.. Benımle konuşurken bır haylı heyecanlanan bu guler yuzlu adamın hele bizim yokuşun «Bâbıâlinin» emektarlarından olduğunu öğrenınce büsbütün dost olduk kendısıyle... O da eski gunlerı hatırlamıştı... c 1913 yıhnda henüz 19 yasın dayken tkdam Matbaasında çalı sıyordum dedı.. Fransızca bıldığım için rahmetli Ahmet thsan bey beni tutardı. O zamanlar yeni yeni duyduğumuz rotatıfleri merak etmeye başlamıstım.. Istikbalin bu makınada clduğunu düşünüyordum. Tan.dığım bir Papazın delâletıyle kalk tım Budapeşteye geldim.. Çahş mak istedim. Fakat sendıkalar siddetle karşı koydular ı? bulmama!.. Daha o devirde, 54 yıl once bile Macaristanda ç,ok kuv vetlı sendikalar vardı. Nihayet uğrastım, didindim, pedal tnaki nasıyla çalışan bir matbaaya gırebildim.. Sonradin Rotatife geç tım ve sanatı öğrenaım teknisyen oldum ama, bu d»fa Birınci Dünya Harbi çıktı.. B^nde Türk pasaportu vardı. Resmi makamlara gidip; Türkiyeye doneyım dedım.. Hep müttefikiz, cevabını verdiler. Ha Türkiyedesın, ha burada!» Sonra, askerlik yerıne beni bir çiftlikte çahştırdılar. Yıllar geçti, harp bitti.. Ben de, Balaton golü kenarında 24 odah bir pan siyon yaptırdım. Bir müddet son ra lattım.. Birden bire paranın kıymeti düştü!.. Elimde avucumda kalan herşey böylece kul oldu... Basladım halıcılığa. Ikın cı harpten önce dukkânım vardı. Fakat sonra alım, satıra devlet eline geçınce, ben de hali tamirciliğını tercih ettım lşte şım di bu ranaatı devam ettıriyorum.. Çok sükür iyı durumda yım...» Bunları anlatan Karnik Mercımekyanın Budapeştenın en ma haretli en meşhur hali tamırcisi olduğunu bana sonradan suyledıler.. Hem ıyı para kazanıyordu, hem de bir hayli vergı oduyorcli» rîarnik usta.. 6 ÇJIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIUIHIIIIIIIIIIinillllllllllllllllllllllllirilllllllllllllUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIII^ E S Boş oturan öğretmenler iş arıyor ITydurma suçlamalarla mahkemeye lüriikleıteo, mnhakemeleri sonunda snçsuzluğu anlaşılank beraet edea aayısı bir hayli kabarık bğretmen, issis fü$Rfis bof «torarak maaş almaktadırlar. Sınıfa alışkın, öğretmenliğe ajık, keoduini nltuana adamıs. öğretmenleri MilU Eğitim Bakanlığı müzelerde psikolojik bazi nedenlerden, iç sıkmbsmdan ötürii delirmelerini bekiemekte, öte yandan öğretmensiz boj oknllar öğrerime açılamamaktadır. i Öğretmen, ne bir biiro memuru, ne de tnüıelerde müstabdemlik etsin diye yetiştirümiştir. Bu sakat zihniyetin sabJplerine Tanrı kahretsin demeden başka çare kalmamıştır. B05 oturan müze müstahdem görevH öfretmene •*rilen para, bu beyefendilerin cebinden çıkmadıği için T*pılan miiracaatlar rahatlıkla Müdürler Koraisyonn: tMüzedeki görevinin devamına karar vermiştirs diye eeraplandırılıyor. Milli Eğitim Bakanlığındaki Müdürler saltanatını Millî Eğitim Bakanı neden gormüyor? Niçin öğretmenlerin dununuyla ilgilenmiyor? Fiktr işçilerinin açlık orucunu; kilometrelerce yürümesini mi bekliyor? Kars Alpaslan Lisesi Edebiyat Öğretmeni ve Van Müzesinde görevli öğretmen Ranıazan KARAGÖZ | Gayrî nizânıî | inşaatı kim = durduracak? E 23 Eylül 1966 tarihli ve 12.408 S sayıh Resmi Gazete'de yayınlaE nan ctstanbul Belediyesi Yeni E Imar Yonetmeliğı» Madde 314 E un a) bendme gore, 69.5 metre E genişliğinde olan yollarda bina Ş yukseklığı 9 5 metreden, kat a dedi bodrum hariç 3 den fazZ la olamaz. E Halen. Moda, Şair Nefi Cad. Şî Anayolda, bır muteahhit taraE fından ır.^aat sahıbı Mahmut ÖzS can olmak uzere. Ruhsat Tarıh E No. 30 5 1966'45 ıle vapılan E betonarme karkas apartman ınE çaatı soz konusu yönetmeliğın E belirtılen maddesine aykırı ve E gayrıkanunîdır. = Anayol'un genisliği 9 metreS dir. Buna sdre yapılan in^aatın ZZ bodrum hariç 3 katı geçmemesi E gerektiği halde. bu insaatta beE sınci kat vapılmakta ve altıncı E katın vapılrrası için de harekete E geçilmektedir E Kadıköy Kaymakamlığı îmar E MudurluSünun bu kanunsuz inE saatı durdurması için ilgisini E bekhyoru7. E Şair Nefî Cad. Anayol E Ilgaz Apt. sakinleri adma E Doç. Dr. Gülten KAZGAN Konya'da otel ve yemek fiyatları Bir senedenberi otellerin yatak ve lokantaların yemek fiyatlarma Belediyece herhangi bir zam yapılmadığı ilgililerce ifade edılmesine rağmen fiyatlarda keyfl bir avarlamaya gidildiğini gördüm. Gerçekten de otel ve lokantalarda yatak ve yemek fiyatlarını gösterir tasdikli Iisteler kaldırılınıs bu lunmaktadır. Bu suretle kilosu 20 lira olan fırın kebabı 29 liraya satılmaktadır, Saray otelinde ise 12 lira olan iki kisilik odalar için 16 lira abnmaktadır. Ne gariptiı kı oda kaDilannm arkasında veya hiç olmazsa müdüriyet odasında bulıınması gereken yatak ücretlerini gösteren tasdikli listeler tam» men ortadan kaldınlmıştır. Saym Başkan'. Konya gibi turistik bir şehrin Belediye Baskanı ol mak ne kadar serefli ve gurur verici bir şey ise, bu şehre çok faydalı olduğuna inandığım ziyaretçüerin aldatılmasına müsaade etmek de en az bunun kadar önem Malumu ftllntz Personel Ka E nunu çıktı, çıkıyor derken olma E dı. Devletbaba ne düşünür bllin = mea ama maddl imkan olmadık 2 ça böyle gıdeceğe benzıyor. Şah E sen Personel Kanunu beni ve be E nim gıbıleri ilgilendirmez, çün E ki emeklıyiz, ancak bu kanunun = 100 uncü maddesinde bir kayıt 5 var. (EmeklUere sağlık yardımıl.E ve bu yardım. Personel Kanunu E çıktıktan sonra, bır statüye veya E yeni bir kanunla uygulanacak. Emeklilerin hali malum hiç ol E mazsa bu emeklilere yardım mev E nıu ele alınırsa ıstırap çeken birE zumrenın mehma imkân sağlık ba= kımından himayelen cıhetine gi E dılerek, Dr ve ilftç yardımı ya E pılsa, çok yerinde olacaktır. E Emekli memur E Mehmet Arcan. Md. X. E Emeklilere sağlılğ Keban barajı için = istimlâkler yapılıyor yardımı ELAZIĞ Keban barajı ile ılgili olarak istimlâklere devam edılmektedır. Son olarak barajın govde inşaatı yaklastığından su altında kalacak arazılerin istimlâ kine baslanmıştır. Bu a/ada Avşan koyu de tamamen su altında kalacağından köyün tahlıyesi hanrlıklanna baslanmıştır Bahar aylarma kadar ıstımlâkler sona erecek ve köylülere gerekli istimlâk bedellerı ödenmiş olacaktır. Öte yandan, baraj inşaatı dolayısiyle ev kiralarında da artış kaydedilmiştir. Kaloriferli dairelerın kiralan bin liraya kadar ulaşmıştır. Şehrimizde bulunan ya bancı uyruklulann kaloriferli dai releri tercıh etmeleri, fiyatîarın bu seviyeye gelmesine sebep olmaktadır. Rumelıhisar Kanlıkavak sokak 59 sayıda oturan Emine Baş'ın evine gıden ve aç olduklarım söyliyerek ekmek istiyen Huseyın Koç ıle Mustafa Kemer hırsız zannı ile yakalanmışlardır. Emnlyet Müdürlüğıine gotürülen 15 ve 16 yaşındaki çocukların Konyadan üç gün önce çalışmak ve para kazanmak için şehrimize geldikleri, fakat aç kaldıklan ıçin bu yola başvurdukları oğrenilmiş tir. Konyanın Nişantaş mahallesi Şermende sokakta oturan iki çocuğun durumları telsızle Konya Emniyet Müdürlüğünden sorul muştur. Poliste misafir edilen ve kannlan doyurulan Mustafa ile Huseyin memleketlerine gonderileceklerdır. Karınları acıkınca hırsızlık yapmağa başladılar örülüyordu ki, bizde henüz yeni yeni haşlayan sendika hareketleri, sosyal sigortalar, Macaristanda 6070 yıl önce en ha reketli devirlerüü yajıyordu. O zaman bile hastalanan, çalışamayan bir isçiye ücretinin yansını devletm, yansını patronun verdığıni anlatıyorlardı. Kamik ustanm söylediğiııe göre, onun gibi serbest çalışan atölyesi veya dükkânı olan küçük esnaf ve sanatkârlar ayda 40005000 Forint kazamyorlardı.. Kendileri şayet isterlerse ihtıyarlık ve hastalık sigortasına gırmelerı roumkundu. Macaristanda kapitalist sayılma yıp, serbest bırakılan 140150 bin kadar dukkân vardı.. Bilhassa son tecrübelerden sonra devlet bâzı ufak kuruluşlardan elini çek menin lüzumunu duymus.tu.. Mercimekyan ailesinin evinde daımi konusulan dil Turkçe idı.. Duvarda, tstanbul resımleri Eski Turkçe dua yazılı levhalar. Mermerli konsolun üzerinde san kah ve değirmeni zaten evin ve aıienin havasını ortaya koyuyordu.. Gayet hoşsohbet bır kadın olan Araksı; Biz dedi alaturka kahve içe rik.. Taze taze çekip ben pişiririm.. Bir orta şekerlı içersiğiz!.. Bir hayli sert kavrulmuş, fakat nefis kahveyi yudumlarken, Kar nik usta: Ah Üsküdar... Hayali gözümun ö'nünden gitmiyor dıyordu.. Sonra, Kumkapıdan, Aksaraydan ve nihayet Bâbıâli"den bahsediyorduk... Bu sırada kapı çaldl... Ve oğlu Dikran Yazıcıyan girdi içenye.. Turkçeyi Budapeştede öğrenen Ermeni genci iki yıl önce tstanbula gelmiş akrabalannda kalmıstı. Tehnisyendi bir fabrikada ve 2500 Forint kazanıyordu her ay Memnundu hayatından™ Ancak şu günlerde bir derdi var dı, evlenmek!™ Nişanlısı da ayda 1500 Forint alıyordu.. Her ikisinin eline geçen para ile gayet iyi yaşama şartlan teroin edebilirdi. Işki başlannı sokacak bir apartman katı bulabilsinler!.. Evet, Budapeştede müthis mes ken sıkıntısı vardı. Kiralar, diğer sosyalist ülkelerdeki gibi, ucuzdu, 100150 Forint civannda. Fakat daire veya evi bulabilene!Bilhassa, bekârlara hiç bir tahsı» yapıtmadığı için, onlar ayda 500600Forint ödeyip kat almaya mec bur oluyorlardı! Bir kısmını p«şin verip, geri kalanını 30 yıl tak side baflayarak.. Normâl ölçüde bir apartman katının fîyatı 200 bin Forint kadardı. Sehir dışında ınsa edilen evlerin ise 100150 buı Sosyalist Macar Cumhuriyetinin Miras kanunlarma göre; bir baba veya annenin evi çocuğuna intikâl ediyor, fakat, ayni mal çocuğunun çocuğuna geçemiyordu.. ı Son jı 1larda halk biriktirebildigi parayı genellikle, kıymetli' halı, porselen ve kristâl esyalara yatınyordu.. Serbest altm piyasaımın yerini bunlar almıstı. udapeştede olduğu gibi. Macaristanm birçok şehirlennd» antika esya satan devlete ait dükkânlar vardı.. Yeni rejimden önce hayli zengin kimseler sıkıntı ya düjtükçe, kıymetli porselenlerini kristâllerini, gümüşlerini ora lara götürüp satmışlardı.. Ve bu değerli parçalar çok çabuk ortadan kaybolmuş, batı memleketlerindeki zenginlerin koleksiyonlanna girmişti.. Çimdi. yine antikacı dükkânlan dolup boşalıyor, bir takım kıymetli eşyalar satılıyordu ama bun lann alıcılan 5 yıl, 10 yıl ve daha öneesi gibi yabancılar değil! Bilhassa Macarlardi, Sıkıntılı günlerinde elden çıkar dıklan hâtıralan topluyordu, bugün kısmen refaha kavuşabilen aileler!.. B YARIN «Merzifonlu Bektaşi Gülbaba» Budapeşte'de hem kahve, hem de hamam olarak kullanılan eski Turk evi .. «Memleket böyle E kalkınacaksa yazısına E M. Eğitimin cevabı | Gazetenızın 27 Eylul 1966 tanhE li nüshasının «Cumhuriyete MekE tuplar» sütununda çıkan <Mem E leket Boyle Kalkınacaksa» bas E lıklı ılkokul oğretmenlerinın E üonatım odeneğine daır yazı ın ş ~ celendı. 3.4.1926 gun ve 789 sayılı Ma E arif Teşkilâtına daır kanunun E 19. maddesine gore, oğretmenlıfe E yeni başlıyanlara 8 lira donatım~ U bedeh verılmekte ıdı. Bu mık E tar günun şartlanna gore kıfa E 5 etsız gorülduğünden kanunda '£ değışiklık yapılmıştır. E 26.7.1966 tarıh ve 777 sayılı ye E ni kanuna göre, öğretmen yetis E tiren müesseselerden mezun o E lanlara, öğretmenliğe başladık E lan tarihte, ılk maasları kadar E da donatım odeneğı verılmekte E dır. Millî Eğitim Bakanlığı E FERÎT SANEK E Basmüstesar Alman eleştirici R. Ranicki geliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Almanyanın ünlü gazetelerınden «Die Zeit» gazet°si sanat eleştirmeni Reich Raniçki, 5 kasımda Ankara'ya gelecek ve 7 kasımda Alman kutuphanesınde «Alman gerçeği ve Almanyada harb sonrası roman edebiyatı» konulu bır konferans verecektır. ReıchRaniçki eleştirmeleri v« hazırladığı antolojılen ıle tanınmıştır. "Kadın şoför de olsa kadındır,, Röportaj: Neyyire Koçer lamıyorlardı... hele o yayalar... Hele o, kadının yürüyusü yok BU, diyor kadın joför, deli eder insanı kadınlann yürüyüşü... Bir de soför için ânirli derler. Nasıl olmazsın? Yayası bir türlü, yolcusu bir türlü, trafiği bir türlü, çalışma kamesi de caba... Bunlar azalttı küfürü, ben basladım, r» arabayı, istedin mi de yollar senin sabaha kadar. Kısacası, yiğitce # atılmijtı er meydanına. O dünyadandı artık. Alışmıştı, belki de seviyordu. Ama, sevgisi de iyimserliği de bir tek sorunun karşısmda tutunamıyacakü: Anlıyorum, hoşlanıyorsunuz işinizden, diyorum ve şeytanca bir aijı koyuyorum araya, ama... simdi, meselâ, evinizde ev hanımı olsa ydınız... Birden nedense soför yaslanısından vazgeçiyor. Ya .. diyor, kadınları görüyorum, erkeklerini alıp atlıyorlar arabaj'a, haydiii gezmeye. Hiç Istemez miyim?. Itişmelerin. lâhmacunların, küfürlerin ortasında kadınca bir hayâl geçiyor soför Fatos'un gözlerinden. E P.T.T. nin bir cevabı E E E ~ ~ E E Ş 2 E {E Yaptınlan Incelemede; Ibrahını Aktaş, yerıne ulaşmadığından yakındığı 1500 şilinlik havalenın alıcı adını, yolladığı tarıhı ve Avusturva'da bu parayı yatırdığı posta merkezının isminı bıldırraedığinden soz konusu havalenın servıslerımıze gelış kaydı bulunamamı^tır Bu dununda yakınıcının ehndeki makbuzla 1500 şılinı yatırdıgı posta merkezine başvurarak reklâmasyon yaptırmtsı lâzımdır. Gazeteniz 16/9/1966 günlü sa E yısı 6. Sayfa (Cumhunyete Mek = tuplar) sütununda Avnı Üstün E Okumak istiyen imzası ile nesredılen cPendık Kı s zılay Plâjına güade 30 m3 lâğım S bir çocuk!.. suyu akıyor başlıklı yazınızda E Çeîitli güçlükle ortaokul U ye temaı edilen hususlar mahallen E E kadar okudum. Fakat ailevi du tetkık ettırilmistir. Kızılay Plâj tesısleri ve Pen E nımum bozuk olduğundan okul dan aynldım. Emelim, büyük bır dık Bakteriyoloji Enstitüsü fo E feza ve atom araîtırnMcısı olmak septikleri denize akmamakta veE tı Bir hayır sever ailenin beni plâj mevsımi dolayısıyle kuru E yanına alarak bu projelerimi ger lan Kızılay kampı etrafında gay E çekleştirmeme yardım etmesine rîsıhht bir durum olmadığı, Kar E muhtacım, arzu edenlerin acele o tal Kaymakamlıgı 11/10/1968 gün E larak adresime mektuplarını bek ve Hük Tbb 659 gayılı yazı ile E bıldirilmistir. E lerim. Dr. tbrahim İKİZLER E Remal SAYtMCI Mnavin ş Barbaroı llkokulu SsJIık ve Sosyal Tardım 3j Mersin . ESEN Kurtuluş Cevher sokak No: 35 Kızılay kampmın etrafı E gayn sıhhî değildir... E EllllllllllllllllllMİIIII llllllllllllllllllllllHUIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIUlliUiillllllllllilllllllllUJlIlllllHlllllilllUlin Öğle. Ortalık güneft* kavruluyordu. Dolmuj durağında bir 61ü saat. tki soför itisiyor şakacıktan. Bır ;oför tâ uçtakine küfürle sesleniyor. Bir kaçı lâhmacun ati|tırıyor. Telâşla geçip geçip gittiğiJSKENDERÜN Son gunleîde miz duraklar boyle saatlerde bir imaı edilen ekmeklede kum bulundugu yolundakı üıbar'ar tlze j başka yer: Şoförün dünyası. rıne Belediye tarafından bütün Kadın şofdr, bir yana şoförce yas fırınlarda kontrollar vapılmıştır. lanmış. Bir kolunu arabasının penceresinden dışarı atmıs şoförİncelemeler sonunda 6 fırında ce. Ne duyar, neler düşünür? 863 adet kumlu ekmeğe rastlan Yadırgamryor musunuz, diyomış ve imha edilmiştir. rum, burayı? Hayır, hiç, diyor, rahat, alıştık. İyi insanlardır seforler. Yoksa, siz, yolcular tanımıyorsunuz KİLİS Kız Öğretmen Okulu onlan. Bakın, ben geleli âdeta deile 23 Seyyar Jandarma Tabuğişti bunlar. «Abla olmasa gösterunda başgdsteren sanlık hastarirdım sana..» diyorlar kavga edelığı son günlerde sehre de yayılcekleri vakit, gdstermelere de git maya baslamıştır. Hükiimet dokmiyorlar. Küfürü bile azalttılar. torluğıından verilen bilgiye göre ŞOFÖR FATOŞ şehirde sanlık hastalığından tedavi olanlann sayısı 150 ye yakKORKMUYOR lasmıştır. önlenmediği takdirde Şoför Fatos korkmuyordu da. siroza çeviren hastalıkla mücadeNe gecelerin, ne de insanlarm «urle için Sağlık ve Sosyal Yardım prizlerinden. Bakânlığından yardım istenmiş Bir gece, diye anlahyor, bir tir. kadın müjteriyi aldım vapurdan. Öte yandan HUkümet Doktorlu «Sizinki de amma cesaret dogrusu ğu yaymladığı bir bildiride sulabu saatte . > demez mi bana. «Ya, nn kaynatümadan içilmemesuü sizinki? diye bozdum ben de, tavsiye etmiştir. korkacak şey varsa siz korkun asıl, gaza bastığım gibi... Evet, gaza basınca «tıpkı StekiİZMÎR Türkiye'nin ilk çöp ler gibi» duyuyordu kendini. Oyfabrıkasının ıhalesı yapılmıstır. sa, yaya iken çarşıdan bir geçmek İzmir Beledıvesı tarafından yabile meseleydi. pılacak çöp fabrıkasının inşaatı bır Türk fırması, makinelerivle AH... O KADINLARIN teknik kısımîan da bir DanımarYÜRÜYÜŞÜ ka firması tarafından yapılacaktır. Fabrika kısa zamanda taYolcularla iyi idi aran. «Erkek mtmlanactk v« Eg« bolgtpı i(in ftbi ktdın ..» dijrorlardı, "Mygı • • seıitll gübra lmtl tdeetktlr, diyorlardı bir OHto • > , lâj «n>• Ekmeklerde kum var Kâhyasını öldüren milyoner kadın Aydırtda yargılanacak tZMtR Kâhyasını öldüren Sökeh milyoner Ayten özbaş, Sorgu Hâkimlığınde ılk tahkıkat tamamlandıktan sonra Aydın Ağır Ceza Mahkemesınde yargılanacaktır. Dığer taraftan öldürülen kâhyanın ablası Zehra Eğemen, memleketı olan Eskışehırden gelmış ve ağabeyısıni öldüren zengin dul Ayten'den dâvacı olmuştur Fakir bir kadın olan Zehra Söke'den aynhrken Savcınm kendisine teslim ettıği agabevsinm goeuk ve ceketını satmıs. parası ile de otobüs biletı almıştır. ALTINA ARABAYI ÇEKTİĞİ GİBİ... Yine de memnun <Caaanım soförlük> ten. Dört yıl önceye kadar memurmuj. Bakmı? ki çıkar yol yok. Üç çocukla günler birbirinden ağır. «Çekmiş arabayı altına . • bas gaza, git dön, git , don. . Günde ortalama 100 kâğıdı vardı bu işin. Başıma buyruğum, diye bir oh' çekiyor, isine gelmedi mi al kena Kilis'te sarılık görüldü TOKAT DEFTERDARLIĞINDAN Toprafcsu Arasönna tstasyon Müdürlfljünde mevcut 0,73/44 vasıflı 36 ton aert buğday beher kilosu 85 ktırujtan tutarı 30600 lira muhammen bedel flzerinden kapalı zarf usulü ile satışa çıkanlmısür. thale 9/11/1966 çarşamba günü saat 15.30 da Defterdarhkta tera olunacaktır. Muvakkat teminatı 2295 lira olup nakliyesi alıcıya airtir Taliplerin 2490 sayılı kanunun 32 nci maddesine uygun şekilde hazirlayaeaklan teklif mektuplarını en geç ihale saatinden bir saat evveline k?dar Komisyona vermeleri «arttır Buğday nümunesi i!e şartname her gün Millî Einlâk Şefliğinde görülebilir. Telle müracaatiar ve postada gecikmeler nazara almmaz. (Bana 22037 A. 13900/12686) Kobert Kolej Sinema Kulübü Robert Kolej Sinema Kulübünün tngiliz ve Amerikan filımlerine aynlan programında ST»siyle; Entertainer (Sahte Tebessüm), Tony Richard«on: 2 kasımOme Potato Two Potato/Kızımı Vermem/. Larrv Peerce: 9 KasımEva/Aldatan Kadın /Joseph Lo sey; 23 kasım Saturday Nıeht Sunday Moming/Sevisme Günleri/, Karel Reisz: 30 kasım War Hunt/Harp Dehşeti/. Deni? Sariders; 7 Aralık A Taste of Honey/Bir Tadıra Bal/. Tony Richardson filimleri gösterilecektir. Bunun yanısıra kasım ayından ıtibaren her hafta da bir Türk fll minin götttrilmeiia» çalnüacakbr. Ilk çöp fabrikası
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear