Catalog

TDÖÜT ^''inUIMIIirlMlllllllllllllllllllllllliaılHIIMIIIIIIIIIIIIIIIIllllllHlllllllllfMllllllllllllllllllllllllllllllllllllllHMII' TTTTTTÎTVET 25 Temmuz 1964 BULMACA 123456789 Cumhuriyet Kapatın şu gazeteyi »Mgiintrii Türk eençiiği, esfci üasta m&am devmmdeki maraıi gençlige benzemez. fiugÜMfcH eençlik fntıldir. ««ştan görişlüdür, KBrt aMselatefri ümenmâe hassastır v« ideaüstür. İcatnafe vataa ufruaa kamnı alntnrn,£Ma *nd ipen bu gtaaçliğkı «n büyok İhtteası vatatun ietiklâlhtir. Ataiurk geaçttği, kaHıtnde tatuşan ideal ıpğım iaç bir laman sutidÜFeaİTeoeği için. ülünoeye kadar iktiyarlamracak ve kaibden kalbe giden bu ıs*k. lürk Sensliğinüı ebedi kuvvetni teşkii edecek.Beç VÜE teae peçse de Atatürk geaçlifc, « w dipdfai * e canb a y a i u duracak:» teieSorüB mat&Bsya btldirdl. Siz, brr ^eyien hBbersiz, Milll Şefin geaifiini izleaıek üzere, Ankaıa temfiilcimiz Mokki Sait'le, foto jnııhabirlmiz Namık'ı görevlendirmiştik. Arkadaştar, Yozgat ViSjaet Komrgmöa, öteld gazetecileı'te tıirtilrte P»şanm bulunduğu «alon* prmce, flcisini de t«mjan îsmet tnönü, bir ugiliye işaret ederek bizimkilerin içeri alınmamasım söylemiş. Oniar da gazeterrin kapBtüdıfmı bu yekilde oracıkta ogıcııııüşler. SS l\iııııı\ıılııiiiıliüi ıhli'i dairesi Nedir bu rezolet? laml mahtum bir okuyneumiH Eğitümeye muhtaç olanlar cfitlmci olmma< Adana Ointaı 32.000 nüfuslu Ceyhan üçeainde bir lise rardır. Dörtbin mevcutlu. Bu lisenin onseldz asıl öğretmeni yanında di ğer derslerini ilkokul öğretınenleri ile öjretmenlik fonnasyonu al mamış yüksek okul meıunlan doldururlar. Bunlarıo da tamamı Ceyban'bdır. Ceyhan lisesindeld öfrencilerin hemsehTileri... Hem şehrilik kaygTisu Ue neler yaproaz bu yüksek diplomalıdan birisi. Tipik birkaç misâl: 1 Lise son auuf bitirme imUh»nian yapılmaktadır. Imtihanlar yazılıdır. Aatronomi imtihanında yüksek diplomalı (!) vaaüeli olmadifi halde öjrcnciler arasında dolasır. Okulun rörevli öğrctmenlerinden birisinden öjrendiji bir sorunun cevabını (hernseiırilik gayretiyle) öğreocilere yaptırmafa çalısır. Durum Okul İdaresine bildirilir. Tönetici de Ceyhanlı oldnfundan dolayı örtbas ederler. î Yazılı kafıtları okunmaktadır. Bir oğrenciye 100 puvan üzerinden 45 puvan verilir. Kurulda bulunan öğretmenlerid çofunla^u itiraz ederler bu puvaaa. Not 40 puran üzerinden (4) olarak takdir olunur. Bu sırada yüksek diplomalı (!) içeriye girer. Hakkı olmadiRi halde müdahele eder. İçeriden koğulur. Bu olayı olduğu gibi öjrenci velisine duyurur. Veliyi öğretmenler aleyhine tahrik eder. Akşam olmuştur. Yazılı kâgıtlaruıııı okunması. değerlendirilmesi bitmiştir. Öğretmenier evlerine dağılmaktadırlar. Bu öfretıneıı lerden genç, dinamik, dâvaya irunmıs birisi, öfretmenler lokalinc gitmektedir. Gençlik Derneğinin önüne Keldiği sırada karşıdan iki kisi felmektedir. Selâm verirler. Bir sey soracaklarıru söylcrier. öfretmen cevap vermeye hazırlanırken iki yumruk indirilir fözünün üzerine. İkincisi sopa ile arkadan vurmaktadır. AyırırUr. Hüviyet tesbit olunur. Bunlardan birisi: Yüksek diplomalımn (!) kardesi, diğeri de kaynlmak istenen serkeş bir ö'ğrencidir. Olay Adlhreye intikal eder. Öğretmen iki gün rapor alır. Suçlulara hiç bir sey yapılmaz. EUerini kollarını sallaya sallaya hâlâ dolaşmaktadırlar. 3 Yine bir gün Yüksek Diplomalı. lisededir. Ö|rencilerle birlikte sigara içemektedir salonda. Genç öğTetmenler tarafından ikaz edilir. Alınan cevap aynen şudur: «Ben öğrencilerünle okulda sigara irerim. Çünkü onlar bana kız tavlıyorlar.» olur. Bir yandan okullarımızdaki boş geçen dersleri kapatalım derken eğitimden nasibini almamış, tesadüfen bir yüksek okul diploması eline geçirmi? kötü niyetli etiketlilerden kurtaralım bu okullarunızı. Eğitilmeye muhtaç olanlar egitimcilik yapmaya kalkmasın. Zaran yok, çocuklarımız az bilgi alsınur, fakat ahlâklı yeti? sinler. Dunımun ilgililerce önemle ele alınacağinı, kangTen olmaya yfit tutmu? bu yaraya kıymetli Doktor Bakanımızın neşter vuracaklannı ümitle bekliyoruz. Her halde o günler çok yakındır. devri •Cumhtrrtyet «üesl içm bir İ9kence devri başlamıştı. Cezamız ne kadar slirecekti? On gün mü, on beş gün mtt, t>ir ay mı, üç ay mı? bir fey bllnüpar, bir sey kestiremiyorduk. Dediteotlıüar vs Sonrası 'Atatürk gençliğinln kndreti) baslıfını taşıyan yan 8 Afcustos tarihli Currmuriyetle Realfte Nuteybinden Abdurrahman Gökdi mgnndan dlnledim: Istiklâl alp yazıyor: cadctesindc yurürken karşıdan Eskl blr 5^retmenlm. Şlmdi Şemsettin GünaJUy'a rastlamış. ; IOLÜAN İAÖA: Nusaybinde bulunmaktayım. Cum Göz göze gelmişler. Şemsettin bir huriyet Gazetesinin teslslnden ön tereddüt anı geçirmış. Selam :™ 1 Yaı mevsimlnde bahçelerlnde ce Hâkimiyeti Milliye ve Tevhlversin ml, vermesin mi? Verse l(kl tçlUp S3i v* »arkı dlnlenllen diefkâr gazetelerinl çıkaran aynı P&şa kızaeak (birl görüp Anka Z yerler (çoğul). t Elclp blçme veya ; S hayvanları çiltlejtirme yolu lle mahzamanda basyazarlık ödevinl yaraya yetiştirebilir), vermese ayıp •Z «ul »• n »" 1 1 çojaltan, not*. S pan merhum Yunuı Nadinln zaolacak. Nihayet, yüz çlzgilerinde :Z «Oıfrtne parmak baıılma hareketl manından beri fazetenizi tâklp hiç bir ftşlnalık bellrtisi föster £ lle M« «ıkartan vaııtadan faydalaermekteyim. meksizin, tıpkı zemberekli oyun E nan» tninasin* lki »öz. 4 Se«lenŞimdi ise; burada hergün olraazcaklar gibt, otomatık bir hare 5 me edatlarından, telgnf lellerlnl blrsa bile buranm ahvalinden gazeketle agır ağır elini sapkasına gö E leatirmek K'ln kullanıl&n vatıtalartenize Biâlömat Termek IstiyotUrmüş, şapkayı birar kaldrrmıs, dan. i Slblryada bir nehlr, caçık rum. tekrar başına koyarak yoluna E musluktan cereyan eder halde gelen» Z minnına bir kellme. 8 Çevrlllnce d c n o ı etmiş. 1 Burada hüktimet memurla ~ «eıas umut teşkll eden gelecek xarı, hiikümet binasında ö» TUrkee Bu olayı anlatırken babam man» karsılıjı lkl »öx bellrlr. T resmi dilimiz varken Arapça koBu adı taşıyan banka tasflye edllGünaltayın taklidinl yapıyor ve nujtukları gibi hattâ hâriç kazameğe baılandı. » tşl «Gel, glt1.» e Uzilntüsline ragmen ytlksek sesle lardaki telefon muhaberesinl dablndlrlp vaklt feçlptmete çtlışmagulmekten kendini alamıyordu. hl Arapça yapmaktadır. ma. 9 «Blrt konusurken sözü onun Zarallı babacığını, akşamları agzından alls» «nlamına lkl «6x. 2 Hükümet doktoru aynı zautradıgı BUyük Kulüpte, daha zimanda sağlık merkezi doktorluTUKARIDAN AŞAĞIYA: yade Rum, Erment, Yahudi asıllı ğunu da yapmaktadır. Yaz müna1 «YUzU ho| v« vücudunun kısebetiyle saat 13 e kadar daireatmlftrı blrblrlne uyfun lnaanlan lerde mesai \tırdır. Durum böyle çok» manasına lkl söı. Z Kı»a bir iken doktor, yerli saat 11 e ka«üre lçln alınıp gerl vrrilmesl geredar kendi muayenehanesinde paken feylere böyle dcnlllr. bir edat ra lle muayene yapmakta ve ilâe 3 Arap harflerlnden blrtnln okusatmaktadır. Halbuki bu İJİ menufu. çevrlllnce «filin» ın arkadaaı sai hârlci yapması lâzımdır. bellrlr. 4 Slnlrll klştlere kavusmalarını diliyeceğimlz hal, bir sıfat ta3 Burada 6.7.1*64 tarihinde kısı. 5 Tersl «bir akar maddeyl alenen rarsıda vâki olan yaralanıldfve göçüren» demektlr, çevrlllnmada mağdur yabancı olduğu için «dört kö«e» beş günlük ise mâni ve 12 günde 3O67«9 minasma gelir. iyi olur raporu veriiip hastanın S lmar edeyarası geçmediği İçin iklnci mumeme. 7 «Oze ayene talebl de red edilmi; durlnde yerleşip kalacak klr vürumdadır. euda fetlr!» anŞimdilik bu kadar emir ve mıilamına karma Madeleriniz olursa her ffün munblr emlr. 8 tazaman kısa haberleri gazetenize «Orta yere yayetiştirmek üzere gerekli pren.tip Dünkü btılmacanın pılmış blna kıslerinizle emirlerinizi bekler aonhalledllmlf sekll mı> mânasın» suz hürmet ve saygilanmla... lkl söz, blr «onı takaı. 9 Avrupanın buytlk nehlrlerlnden. conu yapayım derken (öz çıkarmamajra dlkkat etmelidln dlye blr atalar sbzü vardır. Eski devir özlemi tlhan Tma4«taa (Avvkat) ytnytt : 14 Temmnz 1964 tarihli Cnmhnriyet gazetesinin, Okurlann Cnmhuriyete Mtktnplan fütonnnnn orta kısmınd» «Cihanfirde plina aykırı injaat» ve Pürtelâş mahallesinden Mehmet S. yazıyor başlıklı yszıda, mfivekkillerime sataîilmaktadır. Mfifterinin maksadının anlaşilmasi ve hakikatin meydana çıkması bakımından kısaca eevap veriy»ruz : 1 Mehmet S., Cihangirde JDIvanpaiasta •tormaktadır. Müvekkillerimin kat iliveci keadi manzarasım kapatacagı endiseci ile hareket etmekte ve ba sebeple kanun bimayesindeki mtlkiyet hakkının knllanılnaannı enKellemeye çalışmaktadır. önce ilrili raakamlara ihbar ve tikâyette bnlnnmnş. Mnştekinin hnnriyle iki defa reviıyon yapılmıs, buna rafmen tatmin •!• mıyarak, bu kere de Basın y«liyle efkin amaBiiyeyi balandırma yoluna kullanmak isiemektedir. önce snnn bilmelidir ki, eski devir geçmiıtir. Nifaa •niistirnaliyle kanun göljede bırakılamaz. 2 Oturdagn DivanpaİM t kattır. Kendi deyimleriyle aynı dar geçitten kapı mlmaktadır. Müvekkillerimin intaatı iıe ilâve kat ile fiebaeuk kattır. ln»aat kaçak olmayıprahsatlıdır.Ba ruhsatta Divanpalas'ın rahsat alıs hikSyesine benter blr hlkiye de mevent defildir. Ve meıkftr reçit 1/5M Galata • Cihanfir tatbikat pl&nına göre ortadsn taraamen kalktıgı gibi, inaaatın özojjln sokaktan da cephesi vardır. 3 Müvekkillerim yabaneı nyrukiu olmayıp Türk tablyetindedirler. lnönü, fozgat seyahaıınae yazısından tun dokuz gün son iftıralar olanca flddeti Ue deram ra yayınlandı. Okudugunuz gi ediyordu. TUrkiyeain an ckidl, bi pek masum bir jazı idi bu. en yüksek tirajlı g*zetesi olan Ulkücü gençliğin temiz niyetleri Cumhuriyetin bir daha çıkmarmni belirtirksn, kendimden hiç söz sıya büsbücUn kapatıldığını kıml dostlanmız ağızlaruu şapırdata açmaksızın, Milll Şefe: Ben de onlardanım. özel çı şapırdata fısıltı nalinde yayıyorlardı Babıaliye. O zamanlar ne karlar u*runa yazı yazmam! Demeye getiriyordum. Yüz yıl 212 sayılı kanun, ne kıdem zamIık tarihimizin istisnaları arasına lan, ne tazminat, gazetecilere hiç İ.smet İnönü'nün adını koymamas bir hak tanınmamıştı heniıı .Bir la da, bir gün önce Ankara garın gazete kapatıldı mı, patron çalıdaki olaydan ötürü ne kadar kı şanlara haber Uetir, çıkma i*nl buluşmak rıldıgımı göstermek istiyordum. geldiği zaman tekrar Tahminim dogru çıktı. Paşanm üzere bir kuruş ödemeksizin bepkapısını ptrafını saran resml ve özel «a sini savar, matbaanın dam çekiştiriciler» den hiç biri ya kiHtliyerek çeker pderdi. Babam, devrine gore sosyal adazıda alınacak bir yer görmemişti. Vöksa bunlar boş durmazlar, ne let etilimleri çok gtlçlü bir adamyapar yapar telgrafla, telefonla dı. Çahştırdığı arkadaşları imkfcn refah yazıyı sıcağı sıcafına o gün Pa ölçüsünde en iyi maddl kavuçturraak isterdi. şaya yetiştirirler «bakınız, bu se şartlanna fer size sataşmış» derlerdi. Erte O, böyle yapmadı. tdare, her Işsi günü, Ankarada gazeteyı gö çiye haftalıgını. her yazara aylıgazete çıkıyormuşçasına runce Milli Şef maksadımı anln ğını, mış, fakat tahminimi çok aşan muntazam olarak ödüyordu. Fabir hiddete kapılmıştı. Ben, ba kat işlemiyen bir müessese bu dayanabilirdı? bama yaptığı muamelenin haksız hale ne kadar lıftını kavnyarak üzülecegini, Günler, haftalar ve aylar birbiribabamın maddi piıjmanhk duyacağını, hatta gö ni kovaladıkça nül almak istiyecefini sanmıştını. imkânlan da bir gün elbette tüO ise büsbütün içerliyordu. Ya kenecekti. Ankaradaki Milli Müzıyı Eördükten sonra birileri ile cadele \nllanndan kalma dostlakonuştu mu bilmiyorum. Yalnız, rına mektuplar yazarak gazetenin kapama emrini vermeden önce bır an önce çıkanlması hususunbir (rtin düşündüi^ü anlaşılıyor. da arabuluculuk yapmalarını rica ın Ağustosta Yozgat'a gidecegini ediyordu. Ne yaparsınız ki dostların çogu suya sabuna dokunîazeteler haber vermişti. O sabah maktan hoşlanmaz kimseler ol ilgilileri çafırmış: muşlardı. Bunca dedikodu orta Bu adamlar benimle ujtraş lığı kapladığı bir sırada babamı mak istiyorlar. Kapatın şu gaze savunmaya kaikarlarsa Şefin hutevü sumetini üzerlerine çekebilirlerDemi?. di. Aralarında babamla görüşmeBasınYayın Müdürlüğü kapa yi, hattâ selâmlaşmayı bile tehma emrini o gün yazının yayın likeli bulanlar vardı. Bir gün ken lanmasından kırk sekiz saat son ratandaslarımızla bezik oynıya Z rak biraz aTunmaya çalışıyordu. z Lüzumlu Telefonlar ir İTFAÎTE: Beyoğlu: 4* 40 44 lst»nbul: 21 42 22 Kadıköy: 36 08 72 Üsküdar: 3« 09 45 Bakırköy: 71 64 66 Adalar: 51 60 81 lstinye: 63 60 20 Atonın Heykeli böyle yatar mı? öğretmen zıyor : Mnallt SSnmeı ya MUessesenln maddl yükünü sır E tımda taşımadıgım için ben kay Ş gusuzdum. Evde keman çalıyor, Z Boğazda denize giriyor, Adada, z Modada gezip toeuyordum. Bü Z * TELEFON : Santral: 22 42 10 yük bir vicdan rahatlıgı lçinde z * POLtS İMDAT: tstanbul: idim. Oysa böylesine rahat olma E 27 45 00 Beyoğlu: 27 45 01 mam gerekirdl. İstemiyerek de Z Anadolu Yakası: 27 45 02 olsa babamın başını derde sok = Sıhhi tmdat: Beyoğlu: 44 49 98 mustum. Duygusuz bir adam sa Z Fatih: 21 15 95 Üsküdar: yılamıyacagıma göre yüreğim Z 36 05 38 burkulmalı idl bu hale. Kaygu z *• UÇAK: T. H. Y. (Terminal): suzluğumun sebebı ne idi acaba? Z 44 02 96 H«v« Al»»ı: 73 82 iü Çimdi düşünürlrtK'b' zamanki du £ lUajtjMSu şöyla^^eıklıyabUiyarum: ş &t TREN: Demtryolları: 36 04 75 (Haydarpaşa) "22 30 79 (SirBir kere, tuttuğum yolun yurt Z keci) çıkarlarına uygunluğundan şüp z hem yoktu. Bir saldırıya uğrama = * HAVAGAZI: tstanbul: 22 45 80 dıkça, emperyalistler arasmdaki Z (Gündüz) 2144 26 (Gece) Ka Yazan: tan Flemıng o kıyasıya boğuşmaya katılma E dıköy: 36 46 20 mız memleket hesabına bir felâ E •k ELEKTRİK: Beyoğlu: 44 48 00 ket olurdu. Hükümet de böyle : Bevazıt: 22 45 80 Kadıköy: düsünüyor, genel politikasını oE 36 07 10 Bakırköy: 71 68 49 yöoe dogru çevirmeye gayret e ş diyordu. Sürüden ayrılıp o suç Z * YAPUR: Denizyolları: 49 18 90 Nöbetçi M.: 44 02 07 Şehır sayılan yazıları yazmakla hükü E Hatları: 44 42 33 44 43 59 mete yardım ettifime inanıyor Z Üsküdar: 36 03 12 Yeşilköy: dum. Ergeç «Cumhuriyet» in hak E 73 84 25 Boğaziçi: 63 56 35 lı olduğu anlaşılacaktı. Bu inanç E Buyukada: 51 61 28. içime rahathk veriyordu. Ayrıca : 13 babam da kendi kaçımlmaz ü = *• BELEDfYE: Zabıta: 22 42 79 James Bond ideta simdi bir roüüntülerine aeni ortak yapmamaK Z bot gıbıydi. Etrafındakilerle konutşleri: 22 08 35. için elinden geleni esirgemiyordu z şup birtakım hareketlerde bulunutçli, duygulu. aynı zamanda güç E yordu. Ama aklı, fıkri başka yerlü ve dayanıklı bir adamdı ba Z DO K r O R t deydi. bam. Hayatın kötü sürprizlerine = Blofeld! Cürüm, Cinayet ve Incesaretle gögüs Rermesini bilir E tikam Sendikasının kurueusu, büdi. Tek partili rejim şartlanna Z Röre acemice sayılabilecek o ya E " •* Sae ve /.ührrvi ğ tün Nato memleketlerinin aradığı zılarda içtenliğime inanıyordu. E lıklan (Miitehansın \ müthiş gangster, James Bond'un birkaç saatlik karısı olan suçsuz >6 * Tracy'nin kaatili... No. 66 Tel : 44 10 73 (Arkası var) Z Cumhnriyet, Tazı îsleri Md.. Istanbul'un en işlek uyılabilecek semtlerinden biri olan Mecidiyeköyde bir ihmalkârlık öryatırıl mektedir. Gaıetenis yoliyle bunnefi daha günlerdir halkın içitıi bir babçede yüzükoynn ııılatmaktadır. Ne yazık ki btt mıs duruyor. Bu heykelleri ki lara ilgl çekmek ve gerekenin tün kalbimizle bajflı oldafumuz min gttırdiği, niçin ve ansıl geti yapılmasını iıtedik. bilinmeÜmit ettigimiz ilgiyi göstereAta'mızın iki büyük heykeli Gül rildiiğ, ne yapılacağı bat caddesinde briket yapılan mekte ve kimse de ilgilenme ceğinize eminis. BOND I MSAN HAYATTA İKİDEFA VAŞAJt Cevıren. Nitaal YEĞtNOBAJJ IIIIIl llllllllllllflll Adttst llllllllllllllllllll Vaziie Hissinden zipaue butnunda Uan Hohupozdu motörüne binerek iıtiridye «vci.il kızların bulunduğu (Ama) adasına doğru yola çıktılar. îsmi Kuro olan bu yer çevresi yedi, sekiz km. olan ve bilil biçimini andıran bir adaydı. Kıyıları denize dik yamaçlar halinde iniyordu ama kuzeye açılan küçük güzel bir körfezi vardı'. Bu adadaki (ama) yani deniz kızları dipteki kayalardan istiridyeler ve çok lezzetli olan (awabi) midyeleri toplarlardı. Blofeld'in ölüm Şatosu bu adadan bir kilometrenin dörtte üçü kadar bir uzakhktaydı. Kıyının sarp kayahk yamacını çepçevre yüksek, kapkara duvarları sınırlamıştı. tnsana ilkel çağları hatırlatan bu vahşi görünüşlü duvarlar gerideki şatoyu hemen hemen tamamen gözden gizliyor, sadece uçları sivrı, yaldız boyalı çatılar görünüyordu. James Bond gece vakti adayla şato arasındaki karanlık suları y(izerek geçeceğini ve o yalçın kayalarla. mazgalh, kuleli dimdik duvarlan tırmanarak çıkacağını düşününce ürpermekten kendini alamadı. Ama Tracy'nin, ölümünün hâtırası gene kanını alevledi ve içindeki ürpertiyi ona unutturdu. | Tarık Z. Kırbakan lllllll" İSTANBUL 7.30 Açılış . Kısa Haberter OJun Havalan 7.45 Haflf Müzlk 8.P0 Haberler 8.15 Salon OrkMtralan 8.45 Çeffitll Müzik 900 Türküler ve ŞarkıUr I.» KUçük Kr>rn#r 10.00 Kıw haber1ÎC0 Açıln Kı«a Haberler Sallm Orke«tralanndan 12.30 Ş«rkılar 1J.50 Haflf Müzlk 13.00 Haberler 13.10 ŞarlnUr 1330 Küçük Orkestra 13.45 Saz E'erlerl 14.00 Dana Müzlğl 14 15 Haftanın Projramlan 14^0 Gokçen Kaynatan ve GltarIsn 14.45 Türküler 15.00 Kayıp Mektuplan 15.05 Kısa Haherler 15.10 Çarkılar 15.S0 Ç^cuklartn Saatl l«.3O Çay Saatl 17 00 Yurdun Se«l 17.30 Karma Fa»U 17.57 Kııa tlânlar 1800 Gençllk Saatl 18.15 Şev ket Ugurluel Orkestrası 18.30 Türküler ve Şarkılar 18.57 Kı«a îlânlar 19 00 Reklamlar Geçldl 20.00 Haberler Günlük Olaylar 20 30 Kitap Saatl 20.40 Sanatkârlar Geçldl 21.00 Dlskotekten Seçmeler 21.40 Şar kılar 22.00 Reklamlar Geçldl 22 30 Kasat Gür Orkettratı 22.45 Haberler 22.55 Ara Melodllerl 23 00 Gece Müzltl 23.30 Çesltll Müzlk 24.00 Kı«» Haberler Kapanıs. İSTANBUL İL RADYO8U 17.58 Açılif 18.00 Dans MUzlği 18.J0 Caz Dünyaaından 19.00 Salon Orkestralan 11» Otuı Daklka 19.30 Akşam Müzlğl 20.00 Pliklar Arajında 20.30 Haflf Mflzik 21.00 Cumarted KonMri ai.00 Op*T«t Melsdlle 17.02 Çocuk Saatl 18.00 TUrirUler 18.15 ReklSm Prngramla8.27 Açılı» 6.30 Günaydın Sa rı 1900 Küçük lUnlar 1905 yın Dlnleyidler » 7.30 Sabah Mü Spor Sayfası 19.15 Haflf Mclozlğl 7.45 Şarkı ve Saz 8 00 d l l e r 1940 Şarkılar 20 00 Haberler 20.25 Hava Durumu Haberler 8.10 Hava Dunımu 8.15 Slzln tçln Çalıyoruı 8.30 20.30 Şarkılar 20.50 Uykudan tlânlar Sollstlerden Birer Şarkı 9.00 önce 2055 Küçük 21.00 Kısa Haberler 21.02 K)bKapanış n ı lçln 21.10 Hayata Bakı; 11.57 Açıh« 1200 Kısa Haber ler 1202 Mantovanl Orke»tra 21.40 Yenl Besteler 22.15 Dlnsından Haflf MUzlk 12.35 Kü lemekten Bıkmadıjımız Eserler Haberler 22.55 Dam! çük îlânlar 12.40 Şarkılar 22.45 Dant! 24.00 Kapanış. 13.30 Haberler 13.10 Hava thı Dam! ANKARA İL RADYOSTJ rumu 13.15 Elvlı Presley Söy16.57 Açılıs 17.00 Dans Mülüyor 13J0 Kadınlar Toplulufru 13.S5 Kayıp Aranıyor 14.00 xljjl 18.00 Senfonlk Konser Heklâm Progranılan 14.45 Tür 19.00 Gençler lçln Yeni Melodlküler 15.00 Cum*rte«i Konaeri l e r 18.30 Sollstler ve Orkeıtra 1800 ?arkılar 18.20 R»dyo Ur 1*.45 Radyo 11* lnflllsce KltapUtı 16.39 Hep«t Almanca J0.O0 Haflf Cax Şarkılan 20.30 Mylttyor 1T.O0 Kı»a Hab«l«r Mflzlk Mrenlerla B«4b*M ANKARA Tracy'nin. altın saçları boynuna dökülerek ölduğü o korkunç sabah tan beri geçen dokuz ay içinde Blofeld'in şeytanca dehası. etrafa ölürn saçmak için yepyeni bir usul keçfetmişti. Akla sığmaz bir plân! Blofeld yülardan beri kendine birçok maske hüviyetler hazırlamıştı. Bu maskelerden biri yırtıhp altından gerçek kişiliği sırıtınca bu canavar ruhlu adam hemen hazır maskelerinden bir başkasını ta. kıyordu. Yıllar boyunca belibaşlı memleketlerin botanik kurullarına bağışlarda bulunup nebatat âlimleri için birkaj tetkik seyahati düzenliyerek kendini bir ilim adamı olarak kabul ettirmişti. Büyük çapta James Bond Blofeld'in gerçekten bu sefer Bond'u düşmanına doğru ce bir bıçak ve bir parça zineir olbüyük çapta bir gangster olduğu iten şey vazife hissi değil, burnun duğu halde çıkacaktı: Mesela düşnu düsünüyordu. Adam ölümle bi ;da tüten kan kokusuydu. Dokuz manı gafil avlıyabilmek ve ntye le espri yapıyordu! Çoğu erkekler |ay önceki o korkunç sabah, Tra uğradığını anlatmadan temizletekaüt olup, işten çekilince kendi jCy'nin sırtında açan kan çiçekleri mek! lerini bahçelerine verip biraz çi |nin kokusu... çek, biraz sebze yetiştirmek hülya. } James Bond şimdi kavuşamadan sı kurarlardı. Blofeld'de faal cü jkaybettiği karısının öcünü almak rüm hayatından elini eteğini çe [ için kuduruyordu... O gün öğleden sonra James kince kendini bahçesine vermişti i Blofeld'in karşısına elinde sade Bond, Tanaka ve Ando bir polia iste! Tam ona lâyık bir Ölüm Bahçesi! Zehirli bitkilerin feyiz buldu. ğu taş diplerinde akrep ve çiyanların kıvıldaştığı, göllerinde et yiMüteahhit nam ve hesabına yen balıklann di? bilediği bir cehennem bağı... Kükürt dumanlariy. 1. ci Sınıf Meşe ve Çam kalas alınacak le yerden fışkıran kaynarcalar da Taskızak Deniz Fabrikaları Döner Sermaye Genel Müdürlüğünden bu bahçenin fıskiyeli havuzlarıydı 1) Mıiessesem.z ihtiyacı için muhtelif eb'atta 42 M3. 1 inci sanki! sınıf çırah çam kala? ile 8 M3 1 inci sınıf mobilyalık meşe kalas Japon milletinin de intihar «tkapalı zarf usulü ile eicsiltmeye konulmuştur. me£e düskünlüğü, acayip ve kor2) Muhammtn bedeli 60.880.00 lira, muvakkat teminatı kunç seylere karşı doymak bilmez 4.566.00 üradır merakı malum! tnsan Japonyada 3) İhale 3/8/9B4 Pazartesi günü saat 10.00 da İstanbulda böyle bir bahçe kurdu mu, artık Hasköyde Taskızak Deniz Fabrikaları Döner Sermaye Satınalma bir daha kolunu kıpırdatmadan Komisyo^u Başkanlıgında yapüacaıctır. yüzlerce, binlerce kisinin ölümüne sebep olabilirdi. 4) Eksiltmeye gireceklerin teklif mektuplarını 3 üncü maddede beünilen gün ve saate kadar mezkur komisyon başkanlıAğını kurduktan sonra köşesine ğına vermpleri lâzımdır Postada \mkua gelecek gecikmeler nakurulup kurbanların tıpış tıpış gelzara almmaz mesini bekliyen bir örümcek gibi... Hiç şüphe yok, Blofeld adamakıl. 5) Bu ışe ait fennî ve idarî şartnameler bilâ ücret Tşk. Dz lı aklını oynatmıştı artık. TamaFb Dön İJeı. Sat. Al. Kom. Bşk. dan temin edilebilir. men bir deli zalim olup çıkmıştı. 6) Müessesemiı 2490 sayılı kanuna tâbi olmayıp ihdlej'i Ama büyük çapta • Neron gibi... yapıp yapınamakta' tamamen veya kısmen yapmakta veya düsHitler gibi . büyük çapta bir in diğine vermekte serbesttir. sanlık düşmanı. Ve işic kader onu gene Jameı (Baiuı 13060/8519) j Bond'un lcarttıuıa cık«ımi|8j| s f Kızların dönüşü Kiyusu Istıhbarat Şefı Ando James Bond'u Kisi Suzuki'nin ailesine, (ama) toplumlarındakı hayatı incelemeğe gelen ünlü bir antropolog olarak tanıtmıştı. Kuro adasına vardıklan zaman giineş batmak üzereydı ve deniz kızlanmn köye dönüş zamanı yaklaşmıştı. Köye hemen gıtmeyip kız lan iskelede beklemege karar verdiler. Kızlann kayıkları görünunce köylüler kıyıya doluşmuşlardı He. men sulara dahp kayıklara uzanıyor, midye ve istıridyelerle dolu tahta tekneleri kaptıkları gıbı karaya çıkarıyorlardı. Kumsalın b«risindeki derme çatma bir pazar yerinde, midye ve istiridyeler boy. larına ve ağırlıklarına göre seçılıp değerlendiriliyordu Bu arada deniz kızları, gurub renk leriyle çalkalanan sıg suların ıçınden yürüyerek kıyıya çıkmaktaydılar. Kendi aralarında gülüşüp konuşuyorlar ve rıhtımdaki üç şehirli yabancıya gözleriiin ucuyla bakışlar fırlatıyorlardı. Akşamın tatlı ışıgında, çıplak. gencecik ve şen. şatır. hepsı hirbir. lerinden güzeldi sanki. Masallardaki deniz kızları kadar güzel ve a«ı!«ız... gene o kariar tabii... YARIN: KIZIN KÜÇÜCÜK ELÎ BUZ GIBIYDİ .. 4O 25 Temmuz 1925 tarihli Cumhuriyet'ten Kızlor odası Şâkîler temizleniyor Cumhuriyet hükümeti emniyet ve asayiıi takrir ve halku» huzurunu temin için memleketin muhtelif bölgelerinde lene lerdenberi hüküm $ür«n şâkileri temizlemeye muvaffak olmu?tur. Yalnız bâzı yerlerde tek tük kalan döküntüler vardır k alınan ciddî tedbirler »âyesinde bunlar da ele geçirilmektedir. Bu cümleden olarak Aydın vilâyetinin Çine kazası cıvarında görülen Kuskus Kâmil çrtesi müfrezelerimiz tarafından diri olarak ele geçirilmiştir. RayştajÇ dış siyascti tasvip etti Berlin'den bildirild'.ğine görc Rayştag Meclisi 158 muhalif, 13 müstenkif reye karşı 235 oyla hükümetin dış siyasetinı tasvip etmiştir. M. Leuter: «Almanya'nın yalnız ve karjilıkl. eşit haklar esasına dayanan bir etnniyet ve selâmet misakmı kabul edebileceğini» söylemiş vc «Almanya Cemiyeti Anvama eşit muameleya tâbı tutulmak şartı ile girecektir» dsmıstir. Gazi'nin Konya'ya dikilecek heykeli Konya'dan bildirildiğine göre, Gazi'nin Konya'ya dı^lrnesine karmr verilen heykeli heykeltraş Krippel'e yaptnılaraktır. KoB5«S» dikilecek heykel İstanbuldaki heykelin dört .nis İzmir miizesine götürülen Selçuk ve Osmanh eserleri li cesaınette ve muhteşem bir âbide halinde olacaktır. İzmir'de müze kuruluyor İznıu'de bir müze tesisine karar verilmiştir. İzmir civa rında '.^ulunan tar'hi eserler de bu müzPye gönderilecektir