Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
DÖRT CUMHURİYET 21 Eylul 1962 GELlSf GUZEU f = Tehlikeli tuzaklar E E Tanrı, tabii güzelliğıni, ta E rihi eserlerini, denizini, ha vasını, suyunu, eğlence yer E ~ lerini bağışlasın ve devam et 3 E tirsin. sevgili Jstanbulumuzda E E gezmek. dolaşmak, hattâ 0 = E nun herhangi bir semtinde ev S E yapıp veya tutup oturmak E Z tam emniyet ve huzur içinde = ~ yapılan işlerden olmuyor.. = E Çaddeler nizam dışı hızla E E E giden taksi ve amatör araba = E E lariyle. 50 kuruş için yolun E S E orta'inda dakikalarca park = Ş yapıp arkasında kilometreler = ce kuyruk yaratan dolmuş = = larla dolu... Yeraltı geçitleri ş E şöyle dursun, iyi çizilmiş ve ~ E sağlam inzibata bağlanmış E u s t E geçitleri bulunmıyan ge E E niş bulvarlarını bir kaldırım E dan karşı kaldırıma kat'et ^ = mek zorluğu.. bindiğiniz = vasıtanın muayyen zamanın X E da değil, bir kaç misli müd z: ^ det süresinde teknik cnuaye ş neye tâbi tutulup tutulmadı ~ ğı kanusu.. Ustalıkla ka E ~ mufle edilmemiş inşaat is E kelelerinden her an başınıza ^ E bir şey düşüp düşmiyeceği ve jş E bunların benzerleri gezip do ^ E laşma sırasında her an var : : = lığınızın üzerine asılmış birer = Demokles kılıcıdır. E Bindiğiniz asansör yarı yol E E da kalır mı? Bastığınız mer E E diven acaba çöker mi? Tsva ^ n E a asılı avize «küt!» diye sof Ş ranızın üzerine düşer mi? O ~ Z turduğunuz iskemlenin arkalı ğı kırıhverir mi? Sert bir E jZ rüzgârla çerçeve ve cam men E teşelerinden kopup suratınız E E üzerinde parçalanır mı? Ve ^ E buna benzerleri de ikamet ye 3 jj^ rinizin içinde karşı karşıya ~ ^ bulunduğunuz tehlikelerdir. ~ 3 Çıinkü îstanbulumuzun bir ~ ~ kısım ev ve apartımanları ar E E tık emekliye ayrılacak kadar E E harap, yeni yapılanlar ise kö E E 'ü malzeme ve imansız mü ^ E teahhit yüzünden çürüktür. = Haydi dıyelim, jaydıklarımız = = görünmez kazalara sebep o E = lacak âmillerdir. Ya, göz gö E re ailelere, vatandaşlara ku E E rulmuş tuzaklara nasıl aldır E E mıyalım? E Belediye talimatnamesine = Ş tamamiyle aykırı olarak, ze ^ z: min katlarının dükkâna çev ~ = rilip kaldırımların orta yer E ^ lerıne kadar uzatılan merdi E S venli giriş yerleri hemşehri E lere kurulmuş birer âlenî tu. E E zak değil midir? Yirmi dört E E saatın gecesi va^. gündüzü E E v a r gençlerin sağlamı var, 3 = «akatı var, ayığı var, sarhoşu = Yoks» ilgiüler şöyle bir E E zihniyete mi sahip.. E E lstanbullunun hayatı mı, a E E dam boş ver! sağlıgınız içi Cinsî terbiye Yazan: Hamdi Varoğlu Edebini edepsizden satın al dernişler. Bu atasözümüz hem çok mânalı hem çok uzun ömürlüdür. Yaşının kaç olduğu bilinmeyen, ama çok yaşh olduğu göirülen kimseler hak kında söylendiği gibi, bu atasözü için de «doğdu doğah yaşar» diye biliriz. koparıp salla sırt, kaçıiran baldırı çıplaklardan, en vahşi cinayetı göze alabilen cinsi sapıklara kadar beğen beğendiğini al. Gazete denilen şey bugün, yalnız büyüklere hitap eden, dünün «varakparesi» değil. Her yaşta, her sınıf insan gazete sahifeierınde her aradığmı buluyor. Böyle olunca, bu arada çoluk çocuk da var. Çeşitli edepsizletin gözönüne serdikleri marifetleri bütün teferruatiyle bizim gibi on'.ar da okuyor. Arınelerden babalardan nıce şikâyetler dınledim. Mıniminilerden de, daha kabacalarından da türlü suallerle karşılaştıklarını, vere cek cevap bulamadıklgrını söylüyorlar, bari gazeteler bu gibi ah lâksızca, hayasızca olayları daha kapalı bifr dille yazsalar diyorlardı. Gazete duyduğunu yazmakla ödevlidir, yazmasın olmaz. Gazetelerimizin rezilce olayları yazarken kullandıkları lisanın daha ka palısı da can sağlığı. O halde? O halde, iş yine dönüp dolaşıp edepsizden edebi satın ala ala edeplüiği öğrenmege kalıyor. Bütün dünyada bitmez tukenmez bir tafctışma konusu olan cin sî terbiye meselesiin bizde bu edep latıcılan üzerine almış gibidirlsr. Ikide bir, çeşitli faaliyetleriyle bu dersin âdeta tatbikatını gösteriyorlar. Çocuklarımıza cinsi terbiye venne işini üzerlerine aldıkları için üstelifc. ders üceti iste medikleri ne devlet! Tansiyon yüksekligi Yazan : 2 Ğ S ö S n " g i) 0 Dr. Saim Polat Bengiserp Başagrısı bazen lıuronuzda sizi çalışamaz hale getirir. Olduğunuz yerde yığılıp kalırsınız. Bu gibi hallerde yapılarak iş, hemen dışarı çıkıp temiz h a va almaktır. Temiz havanın yanı sıra aspirin de ihmal edilmemelidir. Başağrılarında çoğu zaman sebep, alerjiklir Neden baş ağrısı çekeriz?... Yaş ve memleket ayırt etmeden her çeşit sosyal şartlar içindeki insanlara dadanan bu düşmana karşı ne yapılabilir?.. Tanınmış bir * Avrupalı hekim (Dr. Andre Soubrian) bir kaç gün önce konuyu ele aldı. Hekimin baş ağrısı konusundaki fikir ve öğütleri şöyle : Baş ağrısı dünyanın en yaygın dertlerinden biridir. Kadın erk»k, herkesi. her yaşta gelir bulur. En basit, en tesirli ilâcı Asprin. Ama o da devamlı olarak kullanılamaz, ağrının gelmesini de önliyemez. Ne yapmalı öyle ise?.. Ağrının neden geldiğini arayıp bulmalı, bu sebebi ortadan kaldırmaya bpkmalı. Bu «neden» ler çok çeşitiidir. Acaba odanızı, evinizı iyi havalandırıyor musunuz?. Baş ağrısının en sık rastlanan sebebi havasızlıktır. tnsan farkına varmadan yetecek kadar oksijen alamayınca beyinde, ilim dili ile. «damarların fırtınası» denilen bir hal meydana gelir. Bu damarlar sıkışır soııra da genişlerler ve beyindeki sinir merkezlerini tedirgin erierler Hava alacağım diy e akımların ortasında durmayınız ama, oturacağınız, yatacağmız odaları iyic^ havalandırmız. Pırıl pırıl biryaz günü, hattâ kış günü bulutsuz havada fazla ısık titreşimleri başağrısı yapabilir. Fazla hassas kimselerde, bu, göz kamaşmaları arkasından bulantıya kadar gidebilir. Çare: günes gözlüğü ve aspirin. Odadaki ışık, zayıf, ya da çok kuvvetli olursa, yarım saat içinde inatçı bir başağrısına sebep olabilir. özellikle okuyup yazarken gelişi güz?l ayrinlatılmış ya da loş yerlerde durmamaya dikkat ediniz. du ıse yeni bir m u a y e n e ister. En iyi«i yılda bir kere bir uzmana eörünmektir. Tansiyon yükseklifi deyip de geçmi>elim. Çeşitli cinsleri, çeşitli sebepleri ve çeşitli sonuçları var bu illetin. Evvelce söylediğimiz «ibi, çenel ol»rak sistolik tansiyon 15 1 diyastolik tansiyon r.a M u «reçti mi, o vakit tıp dıliııde UİPf.RTANStYON denilen tansiyon yüksckliîindon soz açılır. Fizyopatoîojik olarak arteryel tansivonu normal hudut lar içinde tutan beş esaslı faktör vardır: Edepsiz mi çoktur, yoksa edepsizlik mi tukenmez bir mstahtır, bilemem. Bıldığım bir şey var. o d» edepsızierrien edep satın ala als tıikefermvoruz Hangı senenın, hangı günunun, hangı gazetesını elınıze alsanız eHepsizhğın çeşıtlerinı, dukkân ra fma sıralanmış gibi, sütunlarda müşteri bekler görürsünüz. Nişanlısının etinden kızı zorla B U L M A C A 1 2 3 4 5 6 7 8 9 StNİRLERİNİZt UNUT. MAMAK GEREK Gürültü ve sinir gerginliğiIşte başağrısını getiren iki biiyük sebep. tkisi birbirini tamamlar zaten. Radvonuzu. pikapınızı öyle kulaklarımzı rahatsız edecek kadar açmanıza ne lüzum var?... Gürültülü bir «okak üstünde oturuyorsanız, ilk mniz bunu azaltmak olmalı. Sessizliğe kavusunca in?anın yalnız başı dinlenmez. sinirl»ri de rahatlar. dengesini bulur. Ne yazık ki sinir gerginliSinden «bütün bütün kaçınız» demek boş. Elde de?il ki... Bununla beraber sinirleri ile yaşıyanlara klâsik «relax» egzersizl»ri râlık verilebilir. Bir ş«v daha var: ens e kasını çergin tutmaya sebep olan hpr şey ba^ağnsı yapabilir, unutmavınız Basağrısmın hunlardan birinden celdiiini anlayınca. çare: sıcak bir banyo. bir aspirin sonra da uzanıp yatmak ve baska hiç bir şey almamak. Bir sebep de tan«iyon yük?ekli»i olabilir. Büyük bir ş«v yapılamaz o vakit. Ama alnına sirkeli soğuk suda ıslatılmış bezle kompıes yapmak hafifletir agrıvı. Bu da yapılamaz«a sakakları ve bilekleri soğuk su ile ıslatmak iyi gelir Son günlerde eittikçe daha sık duymaya başladığımız alerjinin bu marifetini de biliyor mu idiniz?... Yalnız başağrısı ile kalsa ne ise... Gö'rüş de bozulabilir. Baş dönmeleri, bulantılar başlıyabilir. Hattâ di! tutulur, saçmalamalar bile baş lıyabilir. Alerjinin getirdiği ne başagrıları vardır? Alerjivi ne Kulundugunuz odadaki ışığın çok zayıf veya çok kuvvetli ' oluşu da sizi varım saat içinde inatçı bir başağrısına sürüklivebilir yapar?... Her şey. Ama her şey... Dikkat edinız bakahm, başağrılarınıza rastlıyan bir şey yok mu acaba?... Örneğin, hep de çıkolâta yediğiniz gün, ya da şarap içtiğiniz vakit olmuyor mu?... Ya da şu, bu insanı görünce?... Biz hekim olarak bahtsız bir adama rastladık, kaynanasını görür görmez müthiş bir baş ağrısına tutuluyordu. Müthiş ve tamamı ile samimî, gerçek. N'eden, neye karşı alerjik olriuğunu meydana çıkarmak. anlamak uzun bir iştir ama bun ca insana yaşamayı zehrettiği için uzun da olsa arayıp bul mak gerekır. «Pascal» gibi. dünyanın en şiddetli başağrılarına karşı koyabilen bir dâhi, bile olsanız, neden br derdi çekesiniz?... Çok defa çaresi biraz dinlenmek. sinir dinlendirmek, bir banyo, hattâ alerji avı gibi uzun ij olsa da... Bizim kuşlar: Atorn devrinin kuşlafı da başka tütlü oluyor. Bizim çok dayanıkh, çok cesur kuslarımız var, doğrusu. Hiç kork madan elektrik tellerine konuyor lar, koskoca mahallelejri susuzluktan Kerbelâya çeviriyorlaı. Eski devrin kuslariyle bunlan mukayese ediyorum. Onlar, müte vazi, kendi halinde, hadlerini bilir, yaradılışları, davranışlan yaSOLDAN SAĞA: 1 Büyük yab»nt kuslardan birini şadıklan çağa uygun kuşlarmı«.. ele geçlrme sporu (iki kelime). 2 tnsan vOcndnnda yazm kırmızı kabarcıklar halinde hasıl olan bir hastalık, vaktiyle çefmelerden sanl sa. rıl akardı. 3 Tesllm otma ve kendint vern» hali. bir zaman parçasıc^^^Sfe nın teraL sahip. 4 Cümleler (çoğul). 5 Tersl killselerde sık sık yapılır. orta sıcaklıkta. 6 Cevrilince hiraz büyükçe keman beltrir. dolayı 7 Çenginln parm»lcl»nna takıp göbek attığı. 8 «Beyaz kırattreı kar. »ılıitı lkl kelime, yurdumuzun verim11 bclgelerinden blri. 9 Avrupanın uzun akarsulanndan biri. spor çarpışmanı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: Olsa olsa telgfraf tellerine ko1 «Sfvimlî ve çok cana yakın bir sair» n.ânaama lkl kelime. 2 Slnlr. nar, bvstekarlara ilham kaynağı tellerine kuşlar mı li rlmamalı. 3 Koruma harcketierl olur, telgraf besteletirlermij. (çogul). 4 Idare bölümlerimizden, konar şjrkılafı tersl eski Rus hükümdarlarının ün Şimdikiler, terkos borularını pat vanı ldi. bir harfin okunusıı. Z Bü latacak kadar saldırgan. yük anne, teknik bilfinin temeıl Ama bu da bir tesellidi*. Hıç » J M J M J J J , ' * «Beyaz renk değilse kuşlarımızdan yana Batı^^ te kafa cephesl» karşılığı iki ke dan ilerideyiz. Orada, kuşların su borularını lime. 7 Yaban. mahalleleri cılar (mürekkep patlatıp koca koca kelime). 8 Dls günlerce susuzluktan kıvtrandırdık geçirip dellş ha ları hiç duyulmuş şey olmadıâına reketi. bir çesit göre, o memleketlerde ya kuş yok, ağ2in yarısı. 9 Va"=ta degil has ya kuş varsa bizimk'ler kadar ceDünkü bıılmacanın tadır, inşaat mal saretleri yok, yahut het ikisi varsa bile su borusu yok. halledUmlş sekli zemesinden. TEMİZ HAVA ALINIZ Vaquez Korotkow âleti Bunlardan hirincisı: em me hasma tulumba \azifcsi çrören kalbin ponıpa etkisidir. I5e!lı bir süre içinde çcvreye gönderilen kan miktarının çoğaiması, vaııi kalb dpbisı ıf dakika hacminin artmasıdır. Bu hale fizyolojik olarak vemeklerdrn ve eforlardaıı sıınra ve heyeranlanma anlarında, patolo.iik olarak da aorta >etmezliği ile Bazdov hastalıjı dediğımiz bir çeşit hipertiroid vakaiarında ratlarız. tkincisi: Kaııın viskozilesi dediğimiz yapışkanlıgıdır. Sıvı halinde olan bir madde ne kadar vapışkan ve kıvamı koyu ise, dar bir boruyu geçmesi için gereken itiş basıncı da o kertede yüksek olacaktır. Yapıskanlık ve kıvamı ne kadar az ve sulu olursa damar borusunıı çeçmesi için çerekecek itiş basıncı da o kadar az ve geçiste 0 nisbette kolay 0lacaktır. Yiskozite yüksekliçinden doğan Hipertansiyon, po lisitemi denilen bir kan hastalıgında görülür. kabiliyetinin azalmasıdır ki, buna da örnek olarak damar sertliklerindcki tansiyon yükselmelerini gösterebiliriz. Beşincisi de: Kalb ve damar sistenıindeki kan hacminin çoğalmasıdır. Bu beş faktör, normalde birbirleriyle ahenk halinde işbirliği yaparak birbirlerinin eksik ve gediğini kapıyarak bu dengevi sağlamağa çalışırlar. Patolojik hallerde bunlardan herhangi birinde husule gelecek aşırılık kompanse edilemez se, iste o zaman Hipertansiyon dediğimiz tablo da karşımıza çıkmış olur. HtPERTANSİYON ÇEŞÎT VE GÖRÜN'ÜŞLERt Hipertansiyonlar, menşe ve oluslarına göre Etyolojik ve görünüşlerine göre de Klinik bakımdan teorik olarak bir tasnife tâbi tutulurlar. Klinik bakımdan da haşlıca iki grupta mütalâa ediltrler : 1 Renal, yâni böbrekle ilgili Hipertansiyonlar. 2 Renal olmıyan, yâni böbrekle ilçisi bulunmıyan Hiper tansiyonlar. Riva Rocci'nln Stigmomanometresi RENAL HIPERTANStYON LAR: Akut, kronik nefritler, malin nefroskleroz, gebelik nefropatileri, bir taraflı hidronefroz. polikistik böbrek, piyelo nefrit, üreter ve üretra'nın taş ve darlıkları, prostat hipertrofisi. mesane tümorleri gibi idrar akımına mâni olan hallerde göriilen Hipertansiyonlardır. RENAL OLMITAN HÎPERTANSlYON'LAR: Arasmda da sebebi belli olmıvan esansiyel dediğimiz Hipertansiyon ile iç salgı bozukluklarından doğan Cushing, akromegali, hipertiroidi ve feokromasitoma gibi hastalıklarda gözüken Hipertansiyonlar, arteryoskleroz, aorta koarktasyonu, polisitemiye, beyin hastalıklarına bağlı çeşitli kan basıncı yükselmeleri yer alır. O halde tansiyon yüksekligi deyince bunun basit bir şey olmadığını, devasını ve çaresini bulmak için doguş ve oluş yerlerini meydana çıkarmamız çerektiğini bilmemiz lâzımdır. Bu bakımdan bir hekim, bir tansiyon yüksekligi karşısında delâletini bulmak için böbrekleri, idrar yollanm ve idrarı, kalb ve beyin damarlarını, gözdlbl muayentsini ihmal etmez. ' Gelecek yaıılanmızda ba ko . nuya devam etmege çalışac» IŞIK MESELESİ = var." E = REEL E ^//(iınınııııııııııııınıiKiıııııııiiv?" YTLDA BtR KERE GÖZ HEKİMİNE GÖRÜNÜNÜZ Gözlüğünüzün gözünüze tam mânası ile uygun "lduğundan emin misinİ7? .. Alalı üç yıl ol Radyodâf^Bugliri "•2" Açılış 7.30 Neyler 7.40 Kur'anı Kerim 7.50 Saz eserlerı 8.00 Haberler 8.15 Beraber şarkılar 8.30 Bale müzı gi 9.00 Kapanış. 11.57 Açıhş 12.00 Şarkılar 12.20 Sevilen ."nelodiler 13.00 Turküler 13.15 Haberler 13.30 Hafif müzık 13.40 Şarkılar 14 00 Glauco Masettı Orkestra.M 14.15 Turküler 14.3U ; 1 Öğ. e koıiieri 15.M. Kapanış. 16.57 Açıhş 17.00 Çay saalı 17.20 Şarkılar 17.50 Dans muzıgı 18.15 Radyo Küme Faslı 18.45 Haberler 19.40 Şarkılar 20.00 Plâk dolabından 20.15 Olaylar ve yankılan 20.30 Kemanla hafif melodıler 20.45 Meteoroloji sohbeti 21.00 Klâsik Koro 21.30 Kitap saati 21.45 Şan soloları 22.30 Muzik dunyasından 23.00 Haberler 23.15 Senfonik müzik 23.40 Rıtm ve meiodi 24.00 Kapanış. İSTANBLL İL RADYOSU 17.58 «İyi Akşamlar» 18.00 Çeşitli orkestralar 18.30 Akşam konseri 19.15 Radyo ile Almanea 19.30 Yemek müziğı 20.00 Karışık sololar 20.15 Plâklar arasında 20.45 Senfonik müzik 21.30 Gaz saati 22.00 Toprak şarkısı 22.50 Çeşitli muzık 24.00 «îyi Geceler». 6.57 Açıhş 7.00 Kur'anı Kerim 7.10 Saz eserleri 7.30 Haberler 7.45 Türk müziği 8.15 Karma müzik 8.45 Şarkı ve saz 9.00 Ev kadınınm not ÎSTANBUL BAY OSCAJR: JANE'IN KİZJ 267 defteri 10.00 Devamı yarın «abah 10.20 Guy Warren Orkestrası 10.30 Kapanış. 11.57 Açıhş 12.00 Melodiler 12.30 Şarkılar 13.00 Haberler 13.15 Küçuk konser 13.40 Kemal Öncan'dan şarkılar 14.00 Pat Boonne söylüyor 14.15 Turküler 14.30 Melodiler 14.45 Ülkü Yorukoğlu'dan şarkılar 15.00 Kapanış. 16.57 Açıhş 17.00 Hüzzam Faslı 17.30 Hafif melodiler 17.45 Beraber şarkılar 18.35 Yurttan sesler 19.00 Haberler 19.15 Yaşadığımız günler 19.30 Nevin Demirdöven'den şarkılar 19.55 Küçük dinleyicilere masal 20.00 Gökçül Çolakoğlu ve Arkadaşları 20.15 Olaylar ve yankıları 20.30 Ismet Nedım'den şarkılar 20.50 Buyük Nutuk 21.00 Gece konseri 21.30 An dıle doğru 21.40 Semahat Ergökmen'den şarkılar 22.00 T.B.M.M. saati 22.15 îzahh caz müziği 22.45 Haberler 23.00 Opera albümünden 24.00 Geç yatanlar için müzik 00.30 Kapanış. ANKARA İL RADTOSU 17.57 Açıhş 18.00 Hafif müzik 18.15 Almanea melodiler 18.30 Hafif melodiler 19.00 Frank Sinatra 19.15 Solistler geçidi 19.45 Ispanya'dan müzik 20.00 Bu aksamın konseri 20.30 Melodiler 21.00 Sevdiğiniz iki «olıst 21.30 Müzik minyatürü 21.45 Çesitli melodiler 22.00 îzahh müzik 23.00 Kapanış. Pachon'un osillometresi ("çünciisü: Çevre direncidir. Bilindiii gibi, atar da marların eözle görülecek ka dar kalın kısımlarına arter, bunun daha incelmiş kısımlarına arteryol, VP incele incele kıl damar şebekesi halinde bütün vücudümüzü ve orgalarımızı saran kısmına da kapiller diyoruz. Çevre direnci daha çok arteryollerdedir. Kapillerlerde ise azdır. Tansiyon dengosin de en çok rolii karın içi ort,inların arteryolleri oynamaktA c!ır. Bu arteryollerin genişlt • yip daralmasma göre tansiyon da alçalıp yükselebilmektedir Dördüncüsü: Biiyük atar damar duvarlarındaki elâstikiyetin, yâni genişleyip daralma Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdiirlüğiinden. Ingiîizce Mütercim ve Mütercim Daktilo Almacak Merkez teşkilâtımızda iytihdam edilmek üzere imtihanla İngilizce mütercim ve mütercim daktilo ahnacaktır. Taliplerin tahsil. hizmet durumu "ve imtihandaki başarı derecel?rine göre dolgun ücret verilecektir. İsteklilerin Genel Müdürlük Zatişleri Şubesine müracaatları rica olunur(Basın 15594 A. 1003811974) r PTT Tesellüm va Depo Müdürlüğünden1. İSTANBUL 1 İç piyasadan nümunesine ve şartnamesine göre 10O0 Kgr. İngiliz Tipi Sicim satın alınacaktır. 2 Bu işe ait şartname İstanbul Büyük Postahane karçısı Valde Han kat 2 deki Müdürlüğümüzden ücretsiz olarak verılir. (Basın 15647/11978) ANKARA «CUMHURİYET» ın EdebS I'efrikası: 118 KeMmü EComan: 322 MÜL'ÜN K IZ Cizen: rVES SAYOL Cevirer' Mazhar KUNT Xazaxu PEKlDE CELİL Kucaklıyot, yanaklarını öpüyor, kaçmaktan, dostuma, onun sıcakevlenir evlenmez Istanbula aldır lığına kavuşmaktan baska bir şey tacağıma söz veriyordum. Söyledi düşünmüyordum. ğime kendim de inanmıyordum Şimdi, şu anda bile Antara yol pek. Onu yeni hayatımda nereye larında ıslak sonbahar cüzgârına koyacağımı ben de bilmiyordum. karşı kocaman kafnım, uçan etek Kendim ne olacaktım? Onu bile lerimle o sıcak, o sevdalı, o başı pek kesin tasarlamış değildim. ö dumanlı Macideyi aramıyor munemi yoktu bunların. BUraz da ağ yum özlemle? Hâtıraların peşınlamıştım galiba. Macera beni sü den sürüklenerek geçmişi yaşama rükleyip götürüyordu. önünden ya o sıcaklığı, sevdayı bulmaya geçtiğim aynada durup, alnıma çabalayıp durmuyot muyum? Unu düşen saçları atıveriyotdum geri tulmuşlar. bırakılmışlar uçurumu ye. Gözlerime. dudaklar.ma ilk na kayıp gitmemek için incecik defa görür gibi bakıyordum. Ar umut dalına asılmış çırpınıp dire tık bir başkasıyım! Yülreğim se niyorum. vinçle korkuyla şişiyordu. Sevilen Beni sevdi, beni seviyor! Şimdi kadındım artık! Sevdiğimle gidi ; pişman, bin pişmandıt. Şimdi beyordum! Bundan önemli bir şey I ni düşünüyordur oturmuş. Her şe gelemezdi başıma. Eski ülküler, I yin bir sonu var, bu da bizim sonu hayaller. kavgalar saçma geliyofc i muz, sevdamızın sonu! Tüm umut du. Herşeyin başı sevda, diyenle : lar savrulup ufalandı. elendi gitre yönlenijordum bütün varlığım î ti rüzgâta, geçmişe özlem bile baş la. ' ladı şimdiden! Gerçek bu Macide ' Sen de sevmedin mi, sen de i hanım kızım; Kendini alıştıımak babamla kaçmadın mı?. gerek bu gerçeğe artık! Daha neler sö>*lemiyordtım annç Uzak. çok uzak seviştîğimiz gün mi yatıştırmak için! BİJr an ssvvel ler şimdi! Inançlı, mutlu sarılışla Lucien ürperdi ve son kuvvetini toplıyarak: «Yalvartnm beni dinleyin; dedi. Bu cinayete bir de haksızlık ilâve edilmiş olmasın Ben öleceğim, biliyorum. Fakat sevdiğim yegâne kadına fenalık etmek istememO da hâdiselerin kurbanı oldu. Baba bu işi kuıcalamıyacağınıza dair söz verin. Ölmekte olan oğlunuzun bu arzusunu rcddedemezsiniz. Baba gözyaşlarını tutamadı ve nihayet: «Peki; dedi. İstediğini yapacağım. Teşekkür ederim. Bu işle meşgul olnuyacaksın. Olmıyacağım. Söz \'erdim.» Bir müddet sükutfan sonra Lucien: Baba biraz kâğıt verin dedi. Ne yapacaksm? Yazacağım. Kime? Ona.. Mektubu okuyabilirsiniz ama, herhalde yazmalıyım. Mühjmdir. Babası kâğıt, kalem; mürekkep getirdi Yaralı. kendini zorlıyarak doğruldu.. Valentin'i sadece adaletten değil; kocasmdan da kurlarmak lâzımdı. Kont; karısını surlu sanıyordu ama; herhalde ölmek üzere olan bir adama inanacaktı. Delikanlı; her şeyi yazdı ve nihayet şu satırlarla bitirdi: Kocanıza söyleyin: Sizi o kadar seviyordum ki: bir biiımetsizlikte bnlunamazdım. Onu da affediyorum... Allahaısmarladık... (Arkası var) rimız, çocukça bozuşup balrışmala rımız, keskin bir bıçak gibi bütün bağları, engelleri bir anda koparıp yok eden ateşli sevdamız!.. Bir eşiğin önüne gelmiş duruyc* dum. Aşmak gerekiyordu eşiği. Güçtü biliyordum yapacagım. Çar pıntılı, korkulu fakat inançlıydım. O ana kadar yaşamımıştım Pencereleri gözlemiş olacik ansanki. Cözlerim. ağzım, kollafrım, nem. Kapı çalmadan açılıverdi saçlarım birdenbire varoluvermiş önümde, Telâşla tutup içeri çekti. O gelip bana dokunmu.ştu. Saç ti kolumdan. larımı, gözlerimi, ^ğzımı sevdiği Islanmışındır! Geciktin dc'.. ni söylemişti. Beni yaratmıştı ye Hem öyle bir fırtma geliyor ki! niden. Böylece yaşamaya başlamış t Handanla rastlaştık, çay ıçtım! Dünyanın pafrlayıp güzelleş tik beraber. mesi akhmızın uyanması, kötülük Terlikleiini sürükleyerek arkam lerin yenilmesi. hayatın çağıltılı dan odama girdi. Pencerenin ö n ünakışını kanımızda duymak için de durduk beraberce. sevmek. sevdijine inar.mak gerek. Gökyüzü mürekkep gibi karanElinde çantam koşuyordum ora. lık. Ince şimşekler çakıp sönüyoîr Annemi. gelenekleri, engelleri çiğ damların üzerinde. neyivermiştim bir solukta. Ondan Gene yağmur başhyacak, d9öteye kimse yoktu gözümde. dim. Arabanın içinde, köşeye çekil Bana kızmadın ya? dedi anmiş bekliyordu. Benden betetr kor [ nem. kuluydu. Bir garip gülüyordu. Ya ı Gülüverdi sıkıntılı. oturunca değişti yüzü, solu [ (Arkası var) ğu rahatladı, elimi sıkaca tuttu. Açıklayıverdi korkusunu: « Gelmiyeceksin diye, bir kork tum, bir korktum Kirpiciğim!» Korkmuş, üzülmüş, volumu go?.lemiş! Onun korkulu bekleyışinde yarıçmaya çıkan birinin »:drsıntısını kulrur.tusunu, telâşını n.ramak gerek. Yenildiğimi görme<. bunun coşkun sevinci parlıyardj soz lerinde! Elimi acıtırcasına sıkıynr du. Yanakları boynuna dojru prn çe pençe kızatıyor, yüzünün gergin çizgileri gevşiyordu. « Kolay değil, kız kaçınvonız Istanbula!» Arkasına yaslanıp kahkahalarla gülüyordu.