23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DÖRT Cumhuriyat CUMHUftîYlT tfl Temnraz 19S2 FOTOE'HABER Portre etüdleri Irlandalı pgtkiatrlar hastaUnnı 7«ai bir mctatla tedavive ba$ladıI»r: Güıellik yoln ile. «O eski, bezgin, kendinden geçmlş hast* bfevası kalkmalıdır diyor I bn hekimler, akıl trMtaları blte ', nornıal dünyanın ettetik nimetlerinden yararlanmahdırlar. Kadın { hastslan maniknrlrr, berberler »üs lemeli, erkeklere massj yapılmalı, tıraşlanna itina edilmeh. Aynada kendini «sevimgiz» çörmfkten kortulatı tıasta, yanyarıya şifa bvltnnş demektir.» Kimbilir belki bir jçün bn taastanelerde estetik ameliyatlar bile başlıyacaktır. *** Teksag üniversitesinde, yanm yüzyıldan beri, Antarkiikte uyumakta olan bir bakteri yeniden canlandı. îsveç, dünj'amn en çok otonaobil hırsızlığı yapılan memleketidir, ama, polis bir türlü bunu kabule yanasmaz. Araba çalmamn adına «o| dünç alma» der. ödünç araba alanların çoğu delikanhlardır, bu işe bir çeşit cspor» süsü vermektedirler. Bu yüzden de Isveç polisinin başı dertte tabii. Yakın vakte kadar «ödünç» arabalar caddelere engeller kurarak durduruluyordu. Bu da kimi vakit ağır kazalara sej bep oluyordu. Yepjeni bir sistem '. doğdu şimdi: Caddenin bir yanın1 dan öbürüne, üstüne plâstikten yui murtalar asılı bir naylon ip geriliyor. Kaçinak için ipi zorlıyan araba olursa yumurtalar patlıyor, içlerinden fosforesan yumurta sarısı bir boya fışkınyor, boyaya bulanan arabayı polis hemen tanıyor. Sık sık burun kanamasının bir alerıiden iieri ge'.mesi mümkün. Çiçek tozlarının, yastık tüylerinin, tozların. hattâ çikolatanın bu aler jiye sebep olabileceâı anla.şıldı. Pensilvanvalı Dr. Gırsh'in kesfi bu. Florya kampinğlerî Beşiktas'tan Ahmet Okan yazı iki aylığının bir arada kiraya veriimesi, fii'.en gündeliklerir.i 60 liyor: Şu Florya kampingleri, galiba, raya getirmektedir. Çünkü, hazîhem halkın hem belediyenin başı ran ayı soğuk ve yağmurlu geçtina dert oldu. Bir zamanlar bura ği için kimse rağbet etmemekte, larını Turizm Bankası işietti. Ol eylül ayının yarısında okullar amadı, Belediyeye devretti. Bir ara çıldığı için, çoluk çocuk sahipleri, lık bu tesislerin bazı partilerin ister istenıez eylülün ilk haftasınemrine hizmet ettiği iddia ediıdi, dan buradan kaçmaktadır. Bu ko27 Mayı^ ihtilâlinden çonra bura nuda tutulması gereken yol şudur: lan, genış ölçıide ha!kın hizrneti 1) Kampingler, daha çok irısanın ne arzedilrfi. Bu vıl, Belediye En faydalanması için 15 şer günlüğücümer.!. beiediye meHsuplarının ne, en çok birer aylığına, kiraya buralardan "» 50 tenzilâtla fayda verilmelidir. 2) Az rağbet gören lanmasına karar verdi. Yer arttıj haziran ve eylül aylarında gündeğı takdirde, geri kalan yerlerin , ükleri 20 lira hesabiyie (600) liraçok rağbet gören temmuz ftazıran temmuz ağustos eylül j dan; olmak üzere, iki ayı bir arada gün ağustos aylarında ise gündeliği 30 deliği 30 liradan halka verilmesiı liradan (900) liradan kiraya verilne karar verildi. Buna sebep ola| rneli, 3) Tenzilât yapılacaksa, burak da haziranla eylul aylar;nda : nu yalnız belediye memurlarına b.uralara rağbet edilmediği her inhisar ettirmeyip bütün memürkesın, temrauzla ağustos aylannı lara teşmil etmeü, 4) Memurların tercih ettiği, haziranla eylül ayla bu haklarını başkalarına ciro imolarak önleyici rının boş kaldığı ileri sürüldü. Ge kânlarını kesin rek buralann belediye rr.ensup tedbirler almmahdır. lanna "o 50 tenzilâtla verilmesi. Maltepenin durumu gerek halkın buraları iki aylığına tutmağa zorlanması saçmadır. Karlal MaUepe'den Refik ÇeÇünkü: 1) Belediye mensupların vik yaııyor: dan çoğu 2 3 üst derece maaş alBiz Maltepe sajcinleri belediyemaktadır. Bunlarm diğer devlet den şikâyetlerimizi şöylece sırahmemurlarına tercih edilmesinin yoruz: a) Evlerimizde kanalizassebebi nedir? Sonra, bu durum, yon olmadığından lâğım çukurlaayrıca bir suiistimal kapısı da aç rındaki muhteviyat, belediye taramaktadır. Çünkü, buraları °« 50 fmdan ahnarajk Ankara asfaltının / tenzilâtla tutan belediye mensup üst kısmına, Süreyya Paşa eteklelarından bir kısmının, bu yerleri rine dökülmektedir. b) Ayda bir akrabalarına, eşlerine, dostlarına, defa ahnan çöpler de asfaltın Mal hattâ yabancılara ciro ettikleri de tepe kısmına dökülmekte, böylece halk arasında açıkca söylenmekte, •ivrisinek ve kara sineklerin Malyapılacak basit bir yoklama neti tepeyi istilâlarına »ebebiyet verilcesinde bu işin meydana çıkacağı tnektedir. c) Maltepe çarşı ve paİleri sürülmektedir. 2) Bu yerlerin zarında katiyen kontrol yoktur. a Sivriada sabahı,, Yazan: Selçuk M. KASKAN BMJKCIUKJ Demir yittlkç* ridiyor. İp knıfuıı fibl afırlafiyor. Ne duruTorsun? diye bmfıny»r Kalafat. Dibi baUmadım ki. Ornı baban bnlamamu Çokdan truldnk dibi. Akıntı gıırüyor sandah enayi! Bafia ipi! Sar bumn tafatasma iki kere! Dikkat et! Elini kaptırmıyasın. Tamam ıreçir o halkadan! Ordan.. Ordan.. Haa! Köpeşte fahtasının delifinden de geçir.' Dügüm at! Sandal da demir ipi de titriyor, sandal durmadsn gidiyor pibi. Demir tarıyor gatiba Kalafat. tki tarafına dikkatli dikkat li bakıyor. Taraimyor, diyor, tam ye rindeyiz, ohfuğirmm 3'erdeyiz. Baksana şo'yle etrafına. Tanyofnz. Tassıada istikametine dikkatie bakıyor. Baksana Tassıya, diyor. senin gözün beniıtıkinden de boznkmnş btl Bakıyorum olduğumuz yer dejiı. Midyeleri takıp galıyoruz oltalarımızı suya. Oltalar dakkasında uzaklaşıyor. Sahile doğru uçap gidiyorlar âdeta. Salma ottayı yeter! Dur orda. Bi şey vurmuyor mu? Yoook. Kendisi afır afır oltasrnı çekiyor. Senin yem çoktan ftitti balığın karnına, diyor. Dalga geçmeye gelrnez arkadaş. Bak benimkine. Şu bale bak Kalafat. Hangi hale yaahu? Millet boğaz derdinde sabah sabah. Hangi millet? Balık milleti. öyleyse sen de ibret cl reis. At bakalım dernirî de biz de riüiyi kıralım. Aman dikkat et! Akıntı fazla haa! Bir yerine takilmasın demir ipi. Vallahi çefcer ahr tçeriye... Bir yanm kiloluk karagözü. irneden çıkanp krç altım fırlatıyor. Ben bir tane tutamıyorum. O dnrmadan balık çekiyor. Sen yem yedirmene bak diyor. Artık tersligi geçraiftir. Acemilige yülüyor. Etrafımızda balık, kus, daba dofrusu deniz ve gok milleti birbirine giriyor. Güneş uzak kel tepelerin arkasından daha tek san ışık salar salmaz de nizdeki kaynaşma bir ihtilâl hali alıyor. Kraçaları, istavritler, istavritleri, nskumrnlar, uskumruları kolyozlar. kolyozları palamutlar, palamntlan sinagritler. sinatrritleri yunuslar, ynnusları orkinosiar kovalıvor. Daba doğrusu ben atıp tutnyorum. Kirain kimi kovaladıjı. kimin kimi raitagu belli de£il. Belki de bir parmaU kadar eaça. yanns balığını. belki de bir istaTrit Wr kılıç balıgını vutuyorffor. Blr kaynaşnıa. bir kıyaraet .. Hiçbir şey belli değil. Bir s « ••«. bir oyun. bir bayram. bir savaş alanı... Kalafat dnrmadan karagöz avlıyor, ben durmadan oltamın yemini defiştirivorum. Fenerin yanındaki martıların acı acı hsykmşına kafamı kaidınnca Sotiriyi ftörüyonım. O karanlık, fırtınalı gecelerde nmntswz umntsoz çakan fenerin dibine çömelmiş ciçara tüttürüyor. Heey Sotiri! Diye bagırıyorum. Hop, diyor. Ben oltayı sarıyor, sandahn küpeştesine uzamyorum. Kalafat : Mademki elinden iş rclmiyor. l y u . uyu, diyor. GSzlerimi kapıyonım. Küyama KalaTat, karagözler rır1at»ytır: Sotiri, fenerin dibinden rüvama tarfanlar sıçratıyor » RadyodâtBugüri 7.27 Açıhş ve program 7.30 Melodiden melodiye 8.00 Haberler 8.15 Sabah şarkıları 8.30 Operetlerden seçmeler 9.00 Kapanış. 11.57 Açılış ve program 12.00 Sarkılar 12.20 Sevilen melodıler 13.00 Saz eserleri 13.15 Haberler 13.30 Şarkılar (Tülin Yakar Çelik) 13.50 Dans müziği 14.10 Türküler (Gülcan Sevim) 14.25 Konserto 15.00 Kapanış. 16.57 Açıhş ve program 17.00 Çay saati 17.30 Yurdun sesi (Erkekler Korosu) 17.50 Konuşraa 18.00 Piyano ile hafif melodiler 18.15 Radyo Fasıl Topluluğu 18.45 Haberler 19.00 Reklâmlar geçidi 19.40 Şarkılar (Nesrin Sipahi) 20.00 Caz müziği 20.15 Olaylar ve yankıları 20.30 Şarkılar (Recep Birgıt) 20.45 Silâhîı Kuvvetlerin Sesi 21.00 Fehmi Ege Orkestrası 21.15 Şiir dünyahıız 21.30 Şarkılar (Gülizar Erse!) 2150 Eğitim saati 22.00 Reklâmlar geçidi 22.30 Konuşma 22.45 Klatik Türk musik;5İ 23.00 Haberler 23.15 Ünlii icracılar 23.40 Gece melodileri 7.45 Çeşitli Türk müziği 8.15 Melodiler 8.45 SolİBtlerimizden ikisi 9.15 Sabah konseri 9.45 Bağlama Takımından türküler 10.00 Devatnı yann sabah 10.20 Lâtin Amerika müziği 10.30 Kapanış. 11.57 Açıhş ve programlar 12.00 Gönül Akın'dan şarkılar 12.25 Küçük ilânlar 12.30 Hafif öğle müziği 13.00 Haberler 13.15 Nevzat Güyer'den şarkılar 13.30 Küçük konser 14.00 Nezahat Bayram'dan türküler 14.15 Yüksel Kip'ten şarkılar 14.30 Çeşitli hafif müzik 15.00 Kapamş. 16.57 Açıhş ve programlar 17.00 tspanyol melodileri 17.30 Saniye Can'dan türküler 17.45 Tarım konusması 17.50 Bağlama Takımmdan oyun havaları 18.00 öğretmenin sesi 18.15 Şarkılar 18.30 Küçük ilânlar 18.35 Reklâm programları 19.00 Haberler 19.15 Yaşadığımız gür.ler 19.30 Esen Altan' dan şarkılar 19.55 Küçük dinleyicilere masal 20.00 Erol Pekearı Caz Topluluğu '20.15 Olaylar ve yankılan 20.25 Küçük ilânlar 20.30 Kutlu Payash'dan çarkılar 20.50 Büyük Nutuk 21.00 Mîkrofonda Ti 23.55 Program 24.00 Kapa vatro 22.00 Hafif melodiler nış. 22.15 tsteğinize göre 22 45 HafSTANBUL IL RADYOSU berler 23.00 Piyano soloları 17.58 Program 18.00 Çeşitli 23.35 Geç yatanlar için müzik orkestralar 18.40 Meşhur uver 23.57 Çarsamba'nın programları türler 19.15 Radyo ile Almarca 19.30 Yemek müziği 20.00 24.00 Geç yatanlar için müziHelmut Zachanas Orkestrası ğin devamı 00.30 Kaoanış. ANKARA İL RADYOSU 20.15 Plâklar arasmda 20.45 17.57 Açıhş ve programlar Frank Chacksfield Orkestrası 18.00 Radyo ile Almanca 18.15 21.00 Çağdaş besteciler 2125 «Percus?ion an<! Guitars» albü Almanca melodiler 18.30 Ormümüzden 22.00 Klâsik müzik kestralar ve solistler 18.50 22.35 Çeşitli müzik 24.00 Müzik 19.00 Yemek müziği 19.30 Sevilen solistler 20.00 Bu Kapamş. akşamın konseri 2100 Sizinle ANKARA y a n m saat 21.30 Mantovarsi 6.57 Açıhş ve günün program Orkestrasmdan tangolar 21 45 ları 7.00 Günaydın 7.20 Mü Pegy Lee söylüyor 22.00 tzahzikle jimnastik 7.30 Haberler lı Batı müziği 23.00 Kapanış. ISTANBUL Prenses Nargaret'in kocasıtıın çektiği soıt fotoğraflan Tnkanda vt yanda ;örd3$ünflı fotojraflar, Buckingham Palace tarafından, renkli olarak basılmaması şartiyle dünya basınına dağıtılmıştır. Prenses Margaret'in eski bir j ««Byete fotoğrafçısı olan kocası I Snondon Kanta tarafındsn birer > «portre etüdii» seklinde çekilmiştir. Prenses Margaret, Snowdon Konta ile Z ağustosta eski bir Ingiliı müstemlekesi olan Jamaica va mtiteveccihen Londra'dan ayrılacaktır. Prenses Margaret, kocası jle, Jaraaica Adasının bağımsıılı^ına kamşması münasebetiyle yapılacak şenliklerde, ablası Ingiltere Kıraliçesi Elizabeth U yi temsil edecektir. B 1 2 UL M AC A 1 2 3 A 5 6 7 8 9 uı PJ . 5 0 7 8 9 •rH Hal 1 m SOLDAV SAĞA: 1 «Siniril efenrilr, mânnsına İki kelime. 2 <ıDols"$:» karyıhjh blr emir. yük hayvanianna vurulanlardan. 3 Bulundugumuz yerder. çnk uzak. Güney Amertkadakt bir devietln başkentl. 4 Tersi elde a^uç. ta durmayıp daima kayıcı, halde bulunan rr.aden rlnslnln çogul çeklidir. 5 Kaldınp jötüren (Doğu ?1\i»l). blr «ye'n» ün yarısı 6 Çok yazık ki bazı kö.vlül?rimlz topra|rı hâlâ bununla »ürü.vnr (mürekkep kfllmp*. 7 Cah«kTnhfrn örnek gösterilen hayvanlar (çogul). 8 Deli. ce sevgi. lgteme hareketi. 9 Bir rengln tersl. meçhur «AH baba» masalındakl kırk hırsıza verllen ad. YUKARIÇAK AİJ4.GiYA: 1 Çnk tembelce ve hitâlı o!a:ak ynpılan lslemı? böyle tarif olunur (iki kfllme.ı. 2 «Baştarı ayağa kadark mânaaına kullanılan blr eski tprim. rlenlz crtasmda f°m! bîğiarnıya y.'.rayan araçh;r:rı iki bn?ı .î * Miktarra eksllerek. 4 Uzun U7un düşiinitldükt*n sonra vorilcnlerd^n. 5 Mağaza'.arın paket dairelerinde çok harcanatılardan. araç. 6 Dün. yanın en büj*uk ı ? 3.< 5.c 7 « ? bailkları olarak tanınmış hayvan lar (çoğulı. 7 Tersl parlatrr.» KAYIP H. Tayyar gemijine ait Istanbul S045 mesaha sayılı ölçü belgesi zayi olmuştur. Hükümsürdür. Tasfiye Halınde H. Tayyar vapuru donatma iştiraki tesfiye memuru Avukat Şevket Karadeniz Cumhuriyct H 9 <2 nılan blr maddedir. çocuk. S Blr daha tek rar oiunursa inBah etl ylyea'.ere verilen ad bellrir. memurların atanmalannda ve yükselmelerinde esa» tutulan kar.ur. 9 Kab« ve dobra dobraeı kişt. ma. tematikte kullanılan blr harf. Hhn u ıLM 1 \•m • n BAY OSCAR: Sevgili okaypcubın»»; • <> >"dan evvelki yaamd» Karaföt balığının su üstünde yapılan avından bahseımiştim. Kitaplarımı karıştınrken, Sttit Faikin Sivriada geceleri ve Sivriada sabahı isimli sn östn Karagöz avından babseden nefis iki nikâyesine rasladım. Bir balık amatörünnn yüreğİBİ titretecek olan, bu iki yazıdan, hiç olmazsa, bir lustnını sizlcre oknt madan geçmeye gönlöm razı olmadı. Bnnnn için, insana Sivriada sabahını oldağu gibi yaşatan, martıların garip çığhklarını insanın knlağına, denizin iyod ve tuz koknsunn ;enzine doldnran bu tatırları, biraz kısalrarak buraya almaya karar verdim. Biliyorsnnuz rahmetli Sait Faik, Bvrgaz Adannda otururdn ve bStfin tevki etrafını kaphyan tablatı ve onun çocuklan olan insanları, hayvanlan knrcalamalttı. ömninün büyük kısmını adada gtçirdiü için, bn malıemenin ekseriyetini denizin malı olanlar teskil ediyordu: Balıkçılar, kayıkçılar, su kufları ve balıklar gibi. Bu yazıda da Kalafat isimli bir balıkçı ve onun çöraeıi Sotiri ile nasıl Sivriye, sn üstü karagözüne gittiklerini, Sotirinin orada bir topal tavsan tutup, martı ynmurtaları topladıÇını ve sabah tavında, «flneş dofmadan KaragSze yattıklarını. kendisine hss usIAbu ile anlatıvor. Bnyrunnz onnn paha biçilmeı tath kaleminden, bu pek az knla nasip olan şiir dolu anı beraber vasıyalım : «Kalafat bana döndü : Nerede yse çün dofacak, çreç kaldık, dedi. Tamam mı *enin oltan? Kürekiere asıldık. tki çifte Sivri nin öniindeki akıntıyı zor yanyorduk. Amma da ralar var haa, dedi Kalafat. On adım 5temizde deniz sütlimandı. Ama bulandogumnz yer âdets kaynıyordn. Daha ileride denizin yüzünü birdenbire allak bullak eden akıntıya benzer bir çırpıntı peydafa oluyor, bn çırpıntı göz açıp kapayıncaya kadar kesiliyor, sonra biraz daha ileride denizin sütliman oldugu bir yerde yenideıı meydana çıkıyordn. Cörüyor musnn kolyora? dedi Kalafat. Balık mı bunlar? üstte küçücfik kraçadan da küçük balıklar, peşlerinde de kolyoz, onun peşinde kimbilir hangi balık? Martılar ve Karsbataklar bu, denizin yüziinde zaman zaman sıçnyan. kaynaşan, dalan, yeniden rıkan balık kfimelerine dogrv bızla sütülflyorlar, batıvorlsr. kanat çırpıysrlar, karabataklarla mihal kjıslan daIıyorlar, bir deniz nsttt canlı sabah kahvaltısı iştahı içinde bütün canlılar faaliyette idi. Bu in>;in2 bir sabah kahvaltısınuı iştahh hali gibi gözüken kaynaşmadaki gizli vahşilik hiç belli değildi. Milyonla canlıyı, railyonla canlı kovalıyordu. Mavi denizin üstünde blr damla al gozükmeden yüzbinlerce küçâk balıgı büvflk balık yntuyordu. Bin tane mikroskobik hayvanı yntmnş, bir tırnak uzunla|undaki binlerce balıçı bir kolyoz yatayor, svdan sıçramış kocaman bir kolvozu *;ir martı denize hiç konmadan havada yakalıyor, fagasında iki defa salladıktan sonra üç kere yutkunarak, yarı canlı kursağına atıvordu. Hepsinin arkasında bir küçük Orkinos, zaman zaman gökyüzüne sıçrarcasına denizde havalanıp vıldırım hızıyla balık kümelerine saldırıyordu. Büyük bir ziyafet, büyük bir dfipn sabahı sarhoşlutu, küçük Sivriadanın etrafında dönüyordu. Birdenbire Kalafat haykırdı : Sende muhakkak sakatlık . var yaahu? Ne dalıyorsnn böyle? «CUMHURÎYET» in ZABITA ROMANL 10 PROF NlMBUS'nn Macera'aru YAZAN:H.MC CUTCHEON CIVİREN: B . D Basıldıkça her basamağından ayrı bir gıcırtı çıkan kırık dökük merdivenlerden peşpeşe aşağı indiler. En arkadan inen Penny, dördüncü basamağa gelince bir anlık bir tereddüt gecirdi. Fakat genç kadınm bu halini farkeden Bill, ona yardım maksadiyle derhal elini uzatmıştı. Genç kadın kendine uzanan bu yardım eiini tuttu ve ancak ondan sonra ayağını dördüncü basamağa doğru uzatmak cesaretini kendinde bulabildi. den gelenı yapacağımıza emin ola bu resmi de koyduğunu enımım. bilirsiniz madam. Ancak sizin de Hamduşi hafifçe genç kadına doğtahmin edeceğiniz gibi, bu gibi kıy ru eğilerek : metli esyayı bulmak biraz da şans Gözlerinizle gördünüz mü? dimeselesidir. Soyguncular bunları ye sordu. satmağa tesebbüs etmeli ki, bizim Evet. Yalnız anlamadığım bir de haberimiz olsun. Mamafi itimat nokta, soyguncular bana ait bir edin bana, her tarafa haber veril resmi ne diye almış olsunlar. miş, gereken her türlü tedbir ahnMufettiş hafifçe kızaran yüzünü mıştır. Fakat dediğim gibi fazla ü saklamak için tırnaklarına bakmak mide kaptırmak istemem sizi.. Baş bahanesiyle başını eğmişti. ka bir noksan var mıydı acaba? Bılmem nasıl izah etsera... MaPenny kocasının cüzdanını alıp damın güzelliği ve sar:şm oluşu... içindeki evrakı tetkike koyuldu. Fashiar kanı sıcak insanlardır. BilOtomobii Klübünün hüviyet va hassa aşağı sınıftan olacağına ?üprakası, konkur kazanan kocasının hem olmıyan bir insan böyle bir eseri bir Villahın fotoğrafı, dört ta resmi... ne kartvizit ve birkaç pul... Demek bu resmim hoşlarına Hamduşi genç kadının harekâtını gittiği icin aldıklarına hamlediyortâkip ederken, Bill de müfettişi â sunuz? deta bir göz hapsine almıştı. Bill Martin kolunu genç kadının Yerli mufettiş, Penny'nin çıkar i omuzuna attı: ; dığı evrakı tekrar portföye yerleş Başka ne sebep olabilirki şeketirdiğini görünce, tekrar : rim. Seni Pinupgirl'a benzetmiş Noksan bir şey var mı? diye olacaklardır. Malum j'a bu zamanda bılhassa gençler ceplerinde böylordu. Genç kadın ba?ını kaldırdı. Lâ le resimleri deste ile taşıyorlar. civert menevişli gözlerinin içi âde Kim bilir şimdi senin de bu resmin hangi Don Juan'm cebindedir. ta kararmış gibi idi. Evet, var! İ«i şakaya boğmağa gayret ediHamduşi'nin «Ya, öyle mi?> diye 1 yordu. Yoksa o da bu resmin kaysoran sesinde hiçbir değişiklik j boluşuna bir mâna verememiş, akyoktu, fakat Bill, biraz da mesleği j hna bir sürü ihtimal toplanmıştı. nin verdiği bir iç duyu ile müfet Para veya kıymetli eşya çalınması tişin dikkat kesildiğini hissetti. gayet tabii bir şeydi. Fakat soy Noksan olan bir fotoğraf var.. guncular tan;madıkları bir kadının, Benim bir resmim... Mister Martın velev güzel bir kadın da olsa, resminı alıp ne yapacaklardı. de bu resmi bilir.. Sonra Bill'e dönerek izah etti: Polis mülettişi, bu arada hazırla Bu senin çektiğin bir resimdir. dığı bir makbuzu uzatarak : Benirn beyaz kokteyl elbiseli bir Şunu imza etmek lütfunda buresmim. Hatırladın değil mi?.. John lunursanız çok minnettar olurum, bu fotcğr&fımı çok beÇendiği için dedi. Yalnız müsaadenizle pasaporonu portföyünde muhafaza eder, tu ahkoyacağız. yanından ayırmazdı. Yola çıkmaAvukat buna bir mâna veremedan evvel cüzdanını yerleştirirken misti. Koımh Koman: 2f,9 M üL UN KI Z Cizen: FVES SA¥OL Çeviren Maıhar KUN1 Edmond: Duvdunnz mu? dedi, Ba kadın kuyndan bahsetti. Herhalde bir kaza olmuş .. Kosahtn hakalım.» Böylece delikaıılı ileri atıldı. Avluda kimse yoktu. Fakat knyudan bir inilti çelivordu. Ihtiyar dilenci, kuynnun içine eğrildi ve: «Rouvenat benim ben, Mordoche. Beni dnyuyor musunuı? diye bağırdı. Aşağıdan cevap geldi: Evet .. ... Ve Rouvenat devam etti: Orada bir ip var Nerede? Çobanın kulübesin de.» Edmond'la arkadaşı koştular. Bereket fener orada idi. Elrafı aradılar ve nihayet ipi buldular. Hemen kuyunun basına dri nerek bağırdılar: Oikkat edin Rouvenat. ipi sarkıtıyoruz .. Ip suynn yfizüne kaciar eeldi. Morâoche bağırdı: ipi belinize batlayınız». Kâhva sftylpnileni yapmak ıstcdi. Fakal bir türlü kolLarını ovnatamıyordu. Sopaya zaten rüç lükle totunnvordu. Biraz zorlasa sopa kı rılacaktı. Onun için yukarı bağırdı: «Baçlıyamıyorum... Baghyamıyorum (Arkası var) Polis müfettişinin odasında Hamdusi onlara sıcak nane çayı ikram etti. Bu sıcaklarda en ferahlatıcı içkidir, madam. Sonra kâtiplerinden birine getirttiği bir mukavva kutudan John Meredith'e ait eşyayı çıkanp yazıhanesinin üzerine sermeye başladı. İşte efendim, kocanızın pasaportu. Ucunda anahtarları takılı bir zincir. Bir iki kıymetsiz evrak hariç içi boşaltılmış portföy. Bir otel prospektüsü. Bir mendil ve sigaraları... Benim bildiğime göre Ingiltereden ayrılırken kocamın cebinde otuz sterlin mukabili Fas parası ile yüz sterlînlik travlersçek vardı. Bunlar tabii bulunamadı. Kol düğmeieri ile kolunda taşıdığın! tahmm ettiğimiz saatin de yerlerinde yeller esiyor. Kocanız çakmak kullanır mıydı? Penny ba.şını salladı. Benim hediyem olan altın bir çakmağı olaeaktır. Sonra bir de altın dolmakalem taşırdı iç cebinde. Mufettiş bir kere daha ellerini kaldırdı. Bu tavrı ile özür dılemek is'er cibi bir hali vardı. Bunları da bulmak için elimiz Pasaportu mu? diye sordu. .\için acaba? Mösyö Meredith'in bir foîoğrafma ihtiyacımız olacak. Bunun bir formalite işi olduğunu takdir edersiniz. Bu fotoğrafı teksir edip ! sivil polis teşkilâtına dağıtacağız. Bizim için en ehemmiyetlı hususlardan biri bu soyguna uğramartan Mösyö Meredith nerede ve kimlerle beraber bulundufunu tesbit etmektir. Beraber bulunmuş oldağu kimseler bize lüzumlu içuplarını verebilirler. Penny başını kaldırmış, hayretle müfettişe bakıyordu. Beraber bulunduğu kimseler mi derliniz? Kocamın burada tar.ıdığı bildiği bir kimse yoktu ki.. Ne sebepie buraya geldi öyle ise? Bu suali sorarken Hamduşi ne sesinde ne de yüz iıadesinde hiçbir değişiklik o!mamışt;. Buna rağmen Bill Martin bu sualin arkasında bir maksat gizlendiğini sezinliyordu. Penny de evvelâ biraz duraKİadı, fakat sonra son derece sakin bir eda ile rhüîettişi cevaplandırd. . Koeam. evli insanların zaman zaman birbirlerinden ayrı bir talil devresi geçirmesine taraftardır. Bu gibi kısa ayrılıklann aile saadetini takviyeye hizmet ettiğini her zaman söyler. Kocanız daha evvel de yalnız seyahat etmiş mı idi? Evet. Bir kere Paris'e gidip üç hafta kaldı. Bazan tatil günlerim'e de Iskoçya'ya kadar uzanıp balıya çıkar. Bu kere seyahati için Tanca'yı tercih etmesinde hususi bir sebep olup olmadığıhı biliyor musunüz acaba? Tabii.. Ona burasmı tavsiye eden dostumuz Mister Martin o!^u. Bill şu sırada Penny'nin arkasında bulunmuş olmasına âdeta m?mnun olmuştu. Çünkü bu sö/.leri duy duğu zaman na=ıl afalladığını R?nç kadın görmüş olsa idi, herhalde o da ondan daha az şastrmıyicrıktı. Bu ne biçirr> lâltı b u ' . N*?rer!cn. çıkmıştı onun Tancayı tavsiye etmiş olması?.. (Arkası var)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear