22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Dencere CUMHURİYET 3 Temmuı 1962 1 Paravana istanbulun llkokul dâvosı hallediliyor DÜŞÜNCELER ÜŞÜ HEM Bayraıtılarımızı azaltahm! y vvelki gün Besiktaştaki töreni seyreden vatandaşlardan S1» tanesini bir kenara çekip, «Arkadaa Kabotaj Bayramı nedir? • diye forsaydık acaba ne cevap alırdık? Hiç şiipbe• siz bemen bepsi «bilmiyorum» cevabını vereceklerdi, detil Bİ? Kabotaj Bayramı nedir? 36 sene evvel ( 1 Temmuz 1926 ) da kara sulanmızda kabotaj Itskkı Türk ba»r»ğına intikal etmiştir. Tini bizim sularımız dahiltaıde bir noktadaa dijerine yolcu ve yük nakii bue geçmistir. Peki bütfln mü&takil memleketlerin sahip bulnnduklan bu hakkı biıim de clde etmemiz o kadar mühim, o kadar fevkalâde bir $ey rnidlr ki 3S seneden beri banu mnntazaman bayram Oİarak kutlar, daruruz? « Müalmdir, çiinku bu hakkı elde edemeyiçimî» yüzünden bls maxide çok çektlk, çok zararlara uğradık » denecek. Kabul. O halde bunn 35 inci, 50 nci, 75 inci, 100 üncü ytl dönümlcrinde daha ehemmiyet \ererek. daba etraflı bir sekilde kutlasak da buîünkü mânasızlıgın önüııc geçsek daha iyi değil mi? Bu bayram bollfftn içinde. hieblrinin mânaaını anlamaksızın, hiçbirine kâfi derecede ehemmiyet \eremeden bayrak çekip çeolt töreni yapıytnıı. Ne biz katladığımız hidiıenin mahiyetini belirtiy»raz, ne de millet ne>e btyram ettiğinl kavrayabili\or. Kraliçe Viktorya bir ırin sarayının bakfesinda g**erfcen kcndisinc bediye edilmiş nadide bir gülün ilk defa açtığını görmüş. Mubafız Ala.M nöbetri snbavlarındaıı birini cafırtarak : Buraya bir nöbetçi dikin Bu gülün koparılmaunı istemi>orum ! demiş. Derhal nobttci konmu». Konmış ama zamanla gül fidanı kurumaş, Kraliçe ölmüş. fakat nfibetçl orada unntulup gitmlf. Kim$e de onnn oraya ne makaatla, kimin tarafından konuldutnnu ara?tırınamış. Her gün ayni mev kide nöbet tutuluyor, fakat bu nöbetin neye tutulduğu bilinmiyormuş. Bizim birçok bayramlanmız da Inıiltere sarayının bu gul nöbetçiıine pek benziyorlar. îhdası gfinlerinde kutlanmasında büyük mina ve ehemmiyet olan bayramlar bu mâna ve ehemmiyet ortadan kalktıktan tonra da günlerimizi işgal edlp duruyorlar. Böyleee senenin bayram olan günleri fidets olmıyan günlerinden daha kabank bir yekun vücude getiriyorlar. Bu noktal naıanmıza istirak etmlvenler İçinde «tyl ama 1 Temmuz yalnız Kabotaj Bayramı degil, aynı zamanda Denizcilik Bayramıdır » diyeeekler de bulunabilir, Onların fikrini de kabul edellm, edelim fakat «bir zamanlar bfitün dUnya denizlerine hâkim olan; sayısıı deniz zaferleri kszanmıs bir milletin çocukları Denizcilik Bayramı yapmak için pek geç ve pek güç elde edilen kabolaj hakkımn yıldfinümünden baska bir gun bulamamışlar mı?» diyenlere ne cevap verelim? Onu da lutfen »öylerler mi? Herhalde bütün bayram gfinlerini «öyle bir umumî sekilde tözden geçlrip llıtede eıaslı bir tasflyeye gitmiye mecburuz. Eğer bavramlarımızı hakikaten millet çe bayram ettitimiı gUnler olarak kabal ediyorssk tabiî... Cevat Fehmi BASKliT Ortada bir demokragi tartııması var. Daha dogrusu demokrasi tartısması da değil. Türkiyenin bugün içinde burnndufu »z şekerli derookrasinin Islerine geldlğini görenler demokrasiyi savannr pezuna girmislerdir. Bu çesit demokrasiyi savunmak yeni bir şey değildir. Namtk Kemalden beri savunulu>or. Atatürk'iin karsısında da savunul4*. AHM yüt rıldan beri • tilkede a>m«kraaiyi raTananların « onda biri, halkın haklarını savunsalardı, belki de demokrasiyi savunaaadan demokrasiyi yüıütmis olnrdnk. Ne yapalıaft, bizde bojle« âdet olmamıs. Kmumuz ba «fegil.. Dem«krasi elbette t>avanolacak bir rejımtfir. Ama Türkiyenin busünkü rejirai demekrasi defildlr. Aydınların bugün yapacagı sey b» az sekerli demokrasinin meddahlıihnı yanmak a'rfil, çehçek demokrasinin nasıl •lacağım balKm çozleri önüne Kererek, defnokrasne cidlşi hazırlamaktır. Iki noktayı birbirinden dikkatle a» ırmalıyız : 1 Ta irinde bulandBfomaz az sekerli drmafcraai ç«k iyidlr. 0 7araan fikir namusn olanlar, oyunnn kaidelerine töre oynanmasını sa\ unnrlar. O zaman iktidar tsmet Pasanın değil, Deraokrat Parti mirasçılannındır. Ba rejim Türkiyeyi götürür, geçmiş on >ılın hâkira kovvetlerine teslim eder. 1 Veva az sekerli dpmokrasi Unsurtodtır, aldatmacadır. O zaman getıe fikir namusu olanlar ikiidarları devrimlere ve refonnlara d«i/ra itmek için ••zsrlar. ftanan ikisinin «rtası yoktttr. Kendimiıi aldatmıyaliBi.. TenKid ve Sipaset ^ • ^ ^ ^ Yazan: ^ ^ " ^ ^ ^ I Kendimizi buzün aldat»ak bile yarın ne olacak?.. Baırön tsmet Pasayı tenltid edişimizin srbebi budar. tsmet Pasa tnantık dtşt bir \alun rotanna kapılmıstır. Bn yalan yarınki Türki>e icin laratacağı teblikeler çok büyüktür. Hele üç• i kwlıgn>mla b« tefclikeler büsbütün artmıstır. Bakınız nastl : H Bufön Türkijenin şartları öylesine bozuktnr ki, hangi parti iktHrara eeçtrse gfcçsin, mubalefe» karşısında aerltM »Imak 4arumandadır. Bugün ise türki>ede en müfril ve geriei grap, muhalefete >ani en atantajlı duruma gecmistir. Bn tnrp yahnı mtthalefete geçse iyi Bir kanadı da iktidarın içindedir. Ve iktidar. paflâmentoda çogıınltttu tar.lamıs olanların politikasinı kaballenmek zerundadır. Ilalk Partlsi dc baçün Demokrat Parti mfrasçılarınm politikasma beyun eğmisiir. Işte af meselesi . işte servet beyanı metelesi. . iste vergi meseleleri . Hftlk t>«rti8i iktidarda «Imıyan bir iktidar partisi halindedir. Ve fünler aylar geçtikçe bu bünsa iktidariyle bfi«bütBn ç5kecektir. XJn«mi tfkâr, gtçmis rehavet ve yagma günlerinin hasrttini doyacsktır, gerici kavvetler her gün bir parça daba knvvetlenecektir. Türkiye, az şekerli demokrasi diizeni içinde gerici kBvvetlerin iktidar ihtimallerine yeni imkânlar açacaktır. Bit tsmet Pa»»yı butrun Için lenkid ediyornz. Bngünü kurtarmak için kendi sahsiyetini ve Hatk Partialni bir paravana gibi çerici knvvrtlcrin önfine keyyyor. Bn paravananın arkasında o gerici kBvvetlerin jrann için ne oynnlar fcanrladıgımn (arkında değil midir? Şahıslar, eserler ^ ve olaylar hakkında tetkıke dayana rak veya oyle gorünerek verılecek kıymet hukumlerıne tenkid denilır. Siyasi tcnkı1316 dershaneyi ihtiva edecek din ılk güzel orneklerını yaratan tar arasınds Oemosthenea, Cicehepsi de kaloriferli 34 ilkoku r«n ve La Foııtaine gibı simalalun ihalesi dün yapıldı ra rastlamak kabilan. Tenkidın kolay, sanatin güç ol İstanbul Valısi Nıyazi Akı, Hko duğunu söylerler. Tıyatro, roman, kul sıkınti<;ını onümürdekı yıldan şıır veya felsefede, bu soîün rtah ıtıbaren halledeceğinı açıklami'5 telere nc derecc'u\ duğunu takdır mutehassıslarına aıttır. tır. Akı Vılayet Bütçesınden ilk etraek, okul ihtivacını karştlamak üzere İlınn sahabinda. tenkid yapabllmek 24 mılyon lıra ayrıldığını ve bu bazan en guç ıçtır. Çunku t«nkıuyıl 34 ilkokulun ın?a ertilcceğinı cı. eser sahıplerinın goremediklerı »öylemiştır tstanbül Valisimn be gerçekleri veya ışledikleri kusur HrtMğin* göre. m«a tfdileeek bii ları bulup meydana çıkarmad:kça. tun ilkokııllar kalorıferlı olacak başarı ile vazifesini tamamlamış İlmı tenkid, ağır five böylehkle oârenrılerin ilşume =a\ılama7 meteri temin pdilecekt.r. 34 İlkoku kır mesulıyetinı gerektırır. lun ihalesi dün Vilâvette yapılmı? | Sıyasette ise, tenkidın kolay ve tır. 31 dersanevı ihtiva edecek 34 guç olan çeşıtlerı vardır, ılkokul 188263 4«r» yılına yetış j En kolav sıvası tenkid nev'l: yetırılmesine çalışılacaktır. Bu okul rine, mevsirr.ıne ve fırsatına göre l»nn tnşaüinı müteakip tstanbtıl trnı kaldırmak \eya çamar »ıçrat da ilkokul dâvası halledilmiş ola maktır. Çohret sahıbı olan ve ıscaktır tikbal vadeden kımseleri çekemıyenler daıma çıkabihr. Kıskünçlık ve>a düşmanlık, bu tip munEmisyon 79 milyon lira ferit tenkitiflrin ve yıpratma kam azaldı panyalarının kaynağıdır. Takıp eMerke7 Bankasının yajınladığı dılen u^uller, ıptıdai ve ^ırkındir. fon bultene göre. gecen hafta i Hırpalamak veya hırpalatmak ısrayıf çinde tedavuldeki para miktarı tenilen adamin hayatmda bır nokta aıamr. Hâdıseler tertıp 4.700.933,447 liradır. Bır evvelkı haftaya nazaran lenır, ıftıralar uydurulur. fıkirler tahnf edılerek yorumlanö". Toz 79 milyon üra azalmıştır. kaldırma ve çamur sıçratma meİngilter««den veniden 46 trak todunda. ahlâksızlık ve aşagılığın tör ithal edildi sınırı ioktur. Zırai Donatım Kurumu. tnS'Me Ikincı bir sivasi tenkid nev'i, sereden veniden 46 ttaktor ıthâl etvıyeli polemıktir Polemikçiligin birinj, öniimüzdeki giinlerde ffunT";;;;. ilk şaheser ornek1erin,den le;e p.oJecek o!an traktörler. evve'. Ciceron vermiştir M.ö 63 yılında, kon^ul olrr.ak medışı halde bu ce n.duŞu fibı ucuz fiyatlâ m i tah^ile tevzi edilecektır. Dr. Feridun Ergin mevkiı elde edemı> cn Lacim Sergins Catiline, senalorlere hınç beslemeye başlanustıRomayı idare eden bır senatörler kliğinı mahvetmeye kararh olduğu söyle njyordu. Bu senatorler arasında, Cieeron da \ardı. Kıralanmıç hay dutlar oldukları sanılan bazı adamlar. b * gec e kapıyı kırarak Ciceron'un evıne gırraek isterler. Tehlikeyı atlatan Ciceron, ıkı gun ^onra. Senatoda Lucius Serçias Catiline'in siyasi karaktersizliğinı ve teblikeh tasavvutlarını gorül memış bır hitabet kudretiyle teş hlr etmi*tir. Boyl# blr pelemlk yapabılmek ıçin, hâdiseleri duyarak yaşamak ve Tanrı vergisı ka bıhyete sahıp bulunmak lâzımdıf. Hukumatin ıcraatını hedef tutan ınce ve zarif tenkıdlere, La F«ntaine'ın bir eserinı örnek gostermek kabıldir. Bu jazar, 1671 de yayınlanmış «Elegie aux nymphes de Vaux» adh eserınde, hukumdarın bır nazın ezmesın« itiraz etmiştir. La Fontaine. mutedı! bır ıfade ı ] e kalem sanatmın kudretini bellrtecek hünerleri ortaya koymustur. Toz kondurmak veya çamur sıçratmak maksadıyle tenkid yapan yazar, mânen sefil bir insandır. Onun yazdıklan, ince eleyip sık dokuma>a luzum gormiyenler uzerınde, ancak geçıcı bır tesır bırakır. Bır gun yalan soyledığı anlaşılsa bile, esasen kaybedeceği bir »ey yoktur. Ciceron ve La Fontaine tıpı tenkıdler ise, Tanrı vergisı kabiliyete ve yüksek sanata dayanmaktadır. Tezi doğru olsun \ eya olmasm. büyük sanatkârın tenkıdı daıma bır ağırhk taşır. Tenkidın en zor ve favdalı çeşıdi, rejim buhranlarında ve hatalı iktisat sıyasetinde. kusurlara karşı iktıdarlan ıkaz etmeye çajışanlann yazılarıdır. Çunkü onların karsısında, her turlü ımkâna sahip olan ve pıestijini çok defa memlekete zararlı tedbirler pahasına bile korumağa azimli bulunan bır iktidar vardır. Arkalarında ite, «pundunâ getırmek. fırsatını kollıyanlar pu BEYAZ ÇİMENTOSU'nun \ Perakende'Azami Satış Fıatı TARSUS Öğrendiğimize göte Ticaret ve Sanavi Odası. Bursada sanayi bol sesi kurmak üzere Amerikan yar dımından 20 sene vâde ıle 25 milyon dolar almıştır. Snnayi böljteM Bursanın Yalak Çavır semtinde kurulacaktır. Buna sanayi bolgesi in^aatı icin kredi sağlandı Bitmiyen Buhraıı Doğu Dâvası Bir ihtilâlin hikâyesi 4 u r c u sa\ı=ı c ı k a n a> h k Perakende satışlarda.daha iazla fiet talep edıldıgı takdirde iabrikanın Istanbul mıntıka bayn olan muessesemıze muracaat edınız. Stokumuz her turlu ^spekulasyonu onleyecek şekıide* takvıye edılmıştır. 45 Liradır. Nevzat Oie: MüMsesesı Tel • 27 22 1922 82 38 (Reklâmcıhk: 2919 8354) ÜSTÜN KALİTE EHVEN FİAT DERHAL TESLİM Zeytınburnu ve Samatya açıklannda serınlemek maksadıyle denıze gıren Erol Akça ve Hasan Tolunay adlarında 2 çocuk yüzme bıîmedıklerınden boğulmustur. Yine bu arada Topkapı, Gumuşsuyu Caddesinde 2 numarah evın bahçesinde oynamakta olan 2 yaşmda Nurettm Donmez admda bır çocuk. kuyuya düserek boğulmuştur. Olaylarla ılgili tahkikata devam edilmektedir. 2 genç denizde 1 cocuk kuyuda boğuldu Barış DÜNYASI Mecmuasında. Barıs Dünjası bütün aydınların zevk ve he>ecanla okudukları tek fikir organıdır. Cumhurıyet 8331 suya yatmış vazıyettedırler. Mesuliyet duy^usu beslıyen ciddi munekkidjerin ısledıkleri konular ise. her vakıt Lueias Scrglas Catiline'i hedef tutan hütumlaf gıbl, keî^ap dökercetıne yâpılacak polemiklere müsait degildir. «Kalkınma hızı», «fiyat endeksleri' ve «planlama meselesi» gibi teknik konularırda, tahlıiler derinleştırildıği dlçude, oku^ucu ve dınleyicıler arasında ılgı za.Mflamaktadır. Goruş ve teşhu kuvvetıne da;. anan tenkıdlerde, eğer karşı tarafta kuvvctli bır partı veya kıik varsa, j azarları açmazlara düsürmeye te.sebbjs edilır. Makaleler ga;. ci basıt ve sathi bir aeviyede kaleme »hnmışsa, tnantık oyunlatıylt C > e vaplandırıhr ve «Gorüyorsunuz ja, ne kadar boş bır mesele ıçin nıunakaşa çıkarılıyor:» denır. Makalc sahıbi patron durumunda degllte, \azarın bâjinı jemek uzcre, tanıdıklar seferber hale konulur. EJer tenkidçı kuvvetli fıUrlerle bu ilk engelleri asar ve umumı efkârda tesır uyandırırsa, o \akıt de «\apıcı yol gostermı>or!» aıye şika>etler yükselir. Yapıcı yol gostermek.. Bu kaçamak manevrayı müstehzı bir tebessumle karsılamak, yersiz olmaz. Duşununuz. Mesulıyet mevkıınaekı polıtikacı memleket dertlerını teşhis edemiyor, hatalar işliyor ve nasıl tedbır atmak gerektıfıni kestıreraıyor. Ve tonra yazarlara ve nıuhalıflere donuyor: «Tenkid edeceğiniıe, ne yapabıleceğımi bana ogretinız!» dlyor. Dogru tedbıu kendı kafasıyîe bulamıyan polıtıkacının ılk vazıiesı, $*kılmek de o ı' midir* Hüsia amelıyat olacağı vakıt, j akınlarından bırı elıne neşterı aldrak operatorlere «Nasıl keseceğimı tarıf edın de, şu zavallıyı kurtarayım> demtz. Bir uçağın yolcuları arasındakı en onemli kişi, h:çbı; vakıt bızzat kumanda mevkune geçip pilotların kılavuzluğu ile >eferı bızzat ıdareye kalkısmaz. Fakat su iktisat siyasetinde, durum bambaşka.. Hem yanlıs yaparlar ve hem de yol gcsterümesıni isterler. Şimdlye kadar ne iktisat jıya<;etinde basarı kazanan ve ne de bu işı yapamıyacağını söyliyerek çekılen bır politikacıya rasladım. TÜRK ALMAN EĞİTLM MEBKEZİ ALMANCA Tatıl kurslarına 2 temmuz 1962 den itibaren başbyacaktır. Muracaat: Cumartesi hariç, her gün saat 1619 arası sekreterliğimize. Adres: Alman Usesi, kat 2, Beyoğlu Tünelbagı. Tel: 44 27 28 tReklâmcılık: 2635/8325) NLRSEL DELMİR İle NİJAD 7.İLELİ Evlendiler 2 Temmuz 1962 B*joglu CumfıuHvct 8T33 U^ ' Sebepsiz yere arkadaşını Î.. bıçakladı Bekir Turyak adında bır jahıs, dün sebepsiz yere Cengız Butu adındaki arkadaşını bıça't'a muh'elıf verlerinden ağır su'pfte Jbralamıştır. Yakalandı^tjn sonra s&rhofş olduğu anlajılan sanık, nezaret «ltına alınmış, yıralı Cenpiz ise hastahaneye yatırılmı?tır. Olpyla ilgilı tahkikata baçlaonı 3 tır Tekei Genel Müdürlüğünden: 1 Mevcut çaıinamesine gore 3000 kıio MeyanBılı pazarlıkla s«tııı almacakUr. 2 Psrerlığı 13/7'196S Cuma günü saat 10 da Tepebaşında Tekel Genel Mudürluğu Satınalma Komisyonunda yapılacaktır. 3 Şartnamesi ber gün Komisyonurauzda gorülsbilir. 4 Isteklilerın 1350. liralık muvakkat teminat makbuz'.arı, sair lüzumlu vesikalan ile birlıkte belirli gün ve saatte Komısyonumuza muracaatları ilân olunur. Ternmatlar, Tepebaşındaki Komisyonumuzd» yapıldıktan sonra Tophanede Kelvin Handa Malzeme Alıro Şubesi VezneF'.ne yatınlacakt'.r. (Basın : 10076/8345) 1 266962 tarihll Cumhuriyet gazetesinde neşredilen Türkiye Demir Çehk İşletrneleri İstanbul Mümessilligine ait satış ilânı hakkında hüsnüniyetli ahcıların dikkat nazarmın çekilmesi için keyfiyet açıklanmıştır. 2 Şöyle ki: Spor Sergi Sarayı çayhan« ve gazinosunda mevcut demir tesisleri masraf ihtiyarı ıle gazino halıne getirilmiş ve Belediyeden isticar edilerek bir buçuk »enedenberi tasarruf ve zilyetliğimdedir. 3 Mezkur kısma ait demirler tasarruf ve zilyetliğimizde bulunduğuna göre istihkak mevzuu olup ihtilâi hükmü hâkime mevdudur, bu sebeple ahcılarm ittilâırva ilânen keyfiyetin vazmı talep ederiz. CAFER GÜLMEK VE AHMET DEMİR (Cumhuriyet: 83321 SIZ DE HİPNOTİZÖR OLABİLİRSİNİZ! MANYATİZMA VE HİPNOTİZMA İLE TEDAVİ USULLERİ 400 sayfa Cıltli Resimli ve lugatçeli 20 T.LYAĞMÜR VAVINEVİ1 Cağaloğlu İstanbul Cumhuriyet: 8350 12 \ \ \ \* İSTANE ULDAN Esrarlı ölüm IVIorga havale edildi Ahırkapı. Zührevî Ha«talıklar Hastahanesinde eczacı kalfası olarak cahjan Gdnıil Başh adlı genç kız. düa sabah işine başlarken olmü?tür. Ancak. bır gün önces:ne kadar çok iyi bır durumda olan Gönültin dun bırdenbire sararıp. ı = % erinde yere yıkılma^ı ve nihayet hastahanede 0101651 ılsililerce süphe ile karşılanmıstı. Bu sebeple ce set> muhafaza altma alınmış ve Savcılıkça gerekli tahkikaia ba«lanmiîtır. Şimdilik e^rarını muhafaza etraekte olan bu ölüm olayının. Morg raporu Ile avdmlanacağı 'anılmaktadır. buruşukları yok ediniz. Kendıni7.i genç hitsetieoiı dabi zaınauında bakımınt ıhmal ettiginı/. tildıoizia ihaaetıne uğra>a> bılırsıou. BUÜUU için fimdıden yıu kınjıklarıa» karfı ıııuc^delo etmek, tıeuus \OKSB da zuhurunu önlenıek lu/ımdır. Her akşatn besleyıci Bıoseüı Tokaloa krenıi kuüanıoız. Cıldıa kurumasıodan miıtevellıt biıtiln kuiurlar zaıl olacak; iekeler, kırıııuılıklar ve yuz kınşıkları sılınecek tonra ÛA (»mamen kayboLa<'aktır Henıen bu akşamdan itıbaren beslejıcı Bıoselli Tokaloa krenımi tecrübe eıiıuiz. fazla gösteren SAAT ON BİRİ BEŞ GEÇE Tecrübeli Bir Elektrik Teknisyeni Alınacaktır Sun'i Tahta Fabrikası Montaj Müdürlüğünden: Bolu Sun'i Tahta FabrikaEinda çaîıstUTİmak üzere, asgaıî Sanat Enstıtüsü mezunu bırinci veya ikinci sınıf ehliyeti haız tecrübeli ve otomatik sistemden anlayan bir Elektrik Teknisyenine ihtiyaç vardır. Talip olanlarm, belge suretleri ile birlikte acele Bolu Sun'i Tahta Fabrikası Montaj Müdürlüğüne muracaatları ilân olunur. (Basın: 10409'8324> TEMMUZ 3 SAFER 1 c C V. | 4 •»! 12 18 3 34 12 00 2 02 fi 25 B z * k* 2 19 e E 1 ^nıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııımnmıııııııııııııııııımıııııııııııı^^^ E.CUMHURİYET ın Edebt Tefrikası: 31 Gecenın Ucundakı sık CELAL < Yirmi dakika aürmedi Rİdip telmemizl» diye, ötünüyor, çocuklar gibi çfilUp serlniyordn. «Sunlara bak!» diye, parmağını diki^ordn nzaklara. «Görüyar musun, orada, dnbanın yanındalar. Bizim Cihangir isi ciddiye alıvor, genç dnlun peşinde..» Lzakta snah >uvarlak dnbaya tınnanmaya çabalıyan Saaaıt hanımın sarı bonesi, mayasu parlıyordu. Cihangir yardım etmek, dubaya cıkarmak ister çibi kadına saldınp ssrıldıkça ikisi birden denize düşüp bata çıka bafınşıyorlar. çıflıklan, Sülüsleri bize kadar geliyordu. Kizım Işık motoru bağlıyan çımacıya bir seyler »öylüyor, paketini çıkarmış sigara içmeye bazırlanıyordu. Tanında saçlarımı toptamaya. buruşan etekleriml düzenlemeye. hafliten ıslanan kollarımı kurulamaya nğrasıyordnm. « Sen tabiî sigara da içmezsin?..» diye şülüyordu. Uıatıyordn paketinl. <tç bir kere bakalım, tecriibe et. Bu siçaralar benim için hazırlanıvor, sert degil, göreceksin^ Neden direniyordu Içmem için? Sonradan şöyle hayasız bir açıklama yaptı|inı hatırtıyerutn: • Erkekler eevdikleri kadınlann yalnu o seyi defil, daha birçok seyler i ilk dtU kendileri ile teerübe etmesinden hoslanır lar da ondan kııım!..» Iskelenin ortasında, dudaklarlma iliştirdiğim §içara\ı kaygisıc, sevinçli yakısını föriir gibiyim. Sarı gözlerinde mutlulnk parlıyordu. Dünyanın nimet Ierini avnçlarında saklıyan biri gibi ateşini nzatıyordo sigaramı, Seıini dnyar gibiyim uzaklardan : « Ben sana yaşamasını öğretecefim kıtımS Anlatırdı bana ya8am»> ı : « Bak kızım. bu sijaraM böyle rahat içebilmek, şu nefis içklyi keyifle yuvarlamak, böylesine ateçle, hırsla sevişebilmek. birtakım budalaların parmağının acanda oynadıklarını, sana mobtaç oldnklannı. senden korktuklarını görraek, baskalarının yapamadıklarım yapabilmekl.j. Taşamak, mntluluk bunlardı ona göre. Onnn ?ibi birçokları için de böyleydi. Cihangir, Serra, Süzan hanım, hattâ N'edime hanım, Sakir hepsi aynı şeyiıı pesindeydiler. Birbirlerini geçnnenin yarışında didinip tükeniyorlardı. Varacakları yer umnr Iarında defildi. Basıbos gidiyor lardı. Siçaralarımm keyifle içertk yanyana yürüyordnk iskelenin üzerinde. Bir seyler oluyordu hayatımda. Ahmedi buluşumdan daha önemli bu! diye, düsiinüyordum. Gülüyordn >anımda o. Saçlarını arkaya atıyor, elleriyle düzenllyordu. Ellerine bakıyordum. Günestcn yanmıstı elleri. Lzun, ince, esmer parmakları vardı. Hajatımda o kadar güzel el görmediğimi duş&nüyordum. öbürlerinin yanına >ardığıraııda hemen Ahmede takıldığını hatırlıyorum : « Araan senin bu nisanlın ne korkak sey öyle! ödü patladı batacafız diyt! Canı ne tatlı kızın ama! Bir de ntang*ç. alıngan! Bak, bak gene nasıl kıcanp boıanyor... Otnıuna geçmiş utangaç tazeeik! Alay mı ediyordu benimle? Kızıyordum içimden. «Nisanlın» demişti Ahmede. Nişanlı olduğumuzu kabullendiği anlaşılıyordu. Ahmet sevînçliydi. Kolnma ii « Korktun mu caııım?» di\e tatlı tatlı sornyordu. Kâzım Isık, Serra'ya beni gds teriyordu : ' Pek seker şey değil mı Serra!» Serra da sokuluyordu. Birden bire stnli benli konuşmaya t>a>lamıştı. Yanıma gelip omuz omuza duruyor, « Ay sen benden daha uzunmufsun Macide!> diye pek 6nemli bir keşifte bulunmus gibi baginyordu. Kâzım Isık acıktığını, artık Kimseyi beklemiyectğini söyledi. önümüze düstü. Vabancılar dajılmıştı, biz bizeydik artık. Ahmedin eline yapışmış yürüyordum onların arasında. Serra. « Ben sizin Abmetle eski ahbap olduğunuzu, battâ Amerikada tanıstıgınızı sanıyordum..» dedi. « Amenka\a hiç gitmedim» dedim. « Ben gittim. Hiç de sevmedinı ama! Londrayı da sevraem zaten. Nerde beniın Parisim, o dükkânlar, o sıklık, o eğlenceler! Ama sizler, Anglosaksoıı terbiyesi alanlar!..» Bu sefer tngilizlere >atnı\ordu beni. Açıkça rülüyordum. Hüsnü beyin bulduğu Erıneııi karışığı öğünme budalası tn;ılizce öğretmeninin sözunü etsem. kadının parasını ödemek için ne dert çektiğimi anlatmaya kalksam ne kadar sasırırdı kim bilir. Yukarıda Kâzım Isığın karıüinı bizi bekler bulduk. Sabahın en önemli olaylarından biri de bu karşılaşma oldu benim ıcin. Asagıdaki bü\iik ön balkoııu çe\releven sütunlardan hıriııc yaslanmış. üzeriraizdrn asaıı garip bir bakısla denizi sey rediyordu.. Zübeyde hanımefen di de gördüğüm resmine çol» benziyordu. l'alnız biraz daha solgun, biraz daha >aşlı\dı. Vamında Ahmet >avas(,a fısıl dadı: « tsle Nermııı >engem!» Vaklaştıgtmız zaman yaslandığı sütundan a\rılıp bafifçe gü lümsedi. Rıhtımda gördüğüm kadmlara benzemiyordu. Bir baska hall vardı. Gerçek olmayan bir bayal gibiydi karfimızda. Merdivenleri çıkmamızı hare ketsiz bekledi. Beyaz ince elini, sedef sedef parlayan yuvarlak nznn tırnaklarını görür gibiyim. Elini evvelâ Ahmede azatmıştı. Tatlı nâzik bir sesle: « Hos geldinic Abmet'.» dedi. Sonra bana hakıp. gulümsedı. Bir knsun sagasını andıran soluk dudaklarının arasında bir sıra bevaz küçük dis parlayıp söndü. Gulüşü geldiği çibi uçu\erdi AÜzünden. Yavas(,a uzandı, beni elimden çekip salona doğru götürerek tatlı tatlı sızlanmava koynldu: « Kimbilir ne kadar acıkmı> smızdır: Her zaman benim geç kalkmamı bahane ederler bnnlar, bir türlii denizden yukarı selruezler. Hele bizim Kâzım! O kendisi acıkmadıkça başkala rının acıkıp acıkmadıklarını hiç umursamaz.» Yanlara çckilip açılmıs canı kapılardan köşke girdik. Saloıı lar Tuberosa kokuyordu. Nermin hanım da öyle. Ensesine dü sen gevşek ipek san topuzundan, Boynundan, yenlerinden her tarafından aynı koku yayılnordu çevresine. Basımı döııdürdü kokusn biraz. Öbürlerine baktım. Onlar alışmıs almalıydılar. Tasasız. yorgun kendıIerini. renkli kıhflarla örtülü rabat kanapelere, koltuklara alı yorlardı. Kâzım Işık: Aperitif aldık biz Nini, dedi. Hemen yeme|e oturalım..» (Arkası var) (İLANCILIK: 3021 8343) , 1 CUMHURIYET = E ^ E, E| = E ~ =. = Senehk 6 ayiık S «ylık Nüshası 25 Kıırus Turkly» Hartel Lıra Kr. Lıra Kr. 75.0O 150.00 40.00 80 00 22 00 44.00 Basan ve Vayan Cumhuriyet Matbaacıllk ve Gazetecılık TUrk Anonım Sırketl Cagalogiu Halkrvt S.ikak No. 3941 Sahlbl Yazı K l e n n l fııien ıdar> e d e n LONDRAYA (TEK TEVAKKUFLU) Ayncu H E R G Ü N (gene saat 11.05'te) = ~ NAZİME NADt Mesul r.lüdur E '< E VECDİ KIZILDEMİR = Cazeteırılıe göncertien Tatılat konulsun, konulmaem lade tdılmec E tîinlardsz) metuliyet kabul olunmaz= Abone v% llln ıçlen ıçin, zarfın = Ostüne tAbone> veya ctlân Servi&i> E kaydının lcnomaaı lâamaır. = * ş BILGAZETB B/VSrN AHLAK VASA= S1NA UVMAY1 TAAHHÜT ETMİSTİB = , * ATİNA • ROMA • PARİS ZURİH 'FRANKFURT Bütün bu servisler, Comet 4 B Jet uçaklanyla ve Olympic Airvvays ile ortaklaşa yapıhr. Seyahat Acentenize veya BEA'ıje muracaat ediniz //) 111 r 111 f ı r r 111 r r ı T 11111111111 r 1111111 T r 111 f 1111111 T 111111 f f T r 111111 M 11111 r 1111 H T 11111111111 r 111111 M 111111 M • 11111111111 T 111 (i r ı j 111 f ı ı 111 s E = E = E E E z: = = ^ | 1 • S • S ı ! • I S Ş S CUMHURİY E T İLÂN TARİFESt eaşlılc (Maktu) 150 2J4 üncu sahlfeler 30 (santimf 5B ncı sahıfeler 23 (santirrit Nişan. Nikâh. Evlenme, 75 D»gum (raaktu) ölüm. Mevlıt TeşekKir (S smntlıne kadar maktu) 90 Kayıp (10 kellmeye ka 10 dar (maktu 1 1L TL i ! J TL İ TL | TL. [ TL. ; AVRUPANIN ÖNDER HAVAYOLU (.FAAL: 4154 8313J 1 ıuıııııııı ııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear