17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1962 aıııınııııııııııııııııııııııııınnınııı Feriköy Nezarlığı Nisantaşı'dan Tnrgut Sermet tfirüp mtıırmı çiçek koydum. Du Kaylan yanyor: var çok alçak olduğu için, yanınFeriköy caezarhğın:n etrafı ge daki geeekondulann sakinleri ateekondularla doldu. Bu geeekondu layıp bu çiçekleri almakla yetinsakİRİeri ölülerimizi çiğneyip ge memisler, mermerin üstüne rakı çiyorlar.. Bu mezarlıkta yatan ö sisesi de atmıjlar. Haydi dirilere lülerin sayısı 4 0 5 0 binin üstün göstermiyoruz, ölülere olsun biraz dedir. Mezarlıklar Müdürlüğü her saygı gösterelitn! ölü sahibinden bir liracık alsa 50 Bunun neresi halka bin Iira eder. Bu para ile bu mezarhğın etrafma pekâlâ yüksekce hizmet ? bir duvar çekîlebilir. Aziz anacıKnrtalns'tan Hüseyin Akkns yağımın mezarı, hemen kapı yanındadır. Geçen bayram her gün gö nyor: 27 ay önce, Türkiye Emlâk Krtdi Bankasının yapı tasarrufu hesabından, 10.500 lirası • 7; 19.500 li = Şakaklandau alınan derinin dazlak kısma aşılanmasından sonra elde edilen netice, yuknrıdaki re/ « rası da "/» 5 üzerinden olmak üze =simlerde gorülmektedir. Soldaki resim, aşıdan 6, ssğdaki. S ay sonraki durumu jostermektedir. r» (30) bin Iira borç aldım. Her ay 237 Iira ödemek suretiyle şimdiye kadar bankaya 6750 Iira yatırdım. Bu ödediğim paray» karsılık asıl bcrcumdan düsülen miktann 2.995 lira olduğunu, geriye kalan 3.759 liranın da faiz, muamele vergisi ve buna benzer bir takım seyler teskil ettifiini söylerNev York Üniversitesi Tıp Fakültesi Profesem siz de benim gibi hayret esörlerinden Dr. Norman Orentreich, saçlan derıiniz! Bu duruma göre 20 yıl sonunda bankaya ödedijgm paradökülmüş kafası dazlaklaşan erkeklerin ense nın miktarı (60) bin lirayı bulaeak, S 5, hattâ % 7 diye sevineve kulak diplerinden saçh deriyi almak ve sa rek borç aldı^unız paranın *i 100 çı dökülen yere aşılamak suretiyle yaptığı SOLDAV SAĞA: bir faizle kartımıza çıktıgını gör> 1 Vsktlyle yurdumuza gellp Fa meklc, dehsete kapılmaktan kentecrübelerde yüzde yüz müspet netice elde etti • h Sultan Mehmed'ln portreslnl yap dimi alamadım. Bunun nerasi halM mtş olan Italyan reseamı. 2 «Eği ka hizmet ve kolaylık! tim ve ö£retim görerek inaan şekllfan;n dazlak olan tepesine afiRock Hudson, Gary Grant CEVABIMIZ: ne glr!» mânas.na üç kelimelik blr ve bir kaç kiji daha istisna tlamaktadır. Bankacılık bu derece kirh bir *mlr. 3 Rıımca «yaşaîi» mânasına dilirse, bugün Amerikada film 250 ERKEK ÜZERİNDE gellr. her lkl tnrafın da kendi*lnl is olmasaydı, çesitli adlar altında ve tiyatro alanında ün yapmış haklı görmejl yüzünden mahkemeye her köse basında bir banka kurulYAPILAN TECRÜBE erkeklerden çoğunun saçı yok lntikal etm:!; "lan. 4 «Adam öldür mazdı. Tabi! bunun sebeplerini, Doktor bu küçük ameliyatı tur ve bunlar peruka iie durumüş kimse* ntn yansı. dünyarsın iç her feyden çok, bankacılann yaayak tedavisi ile muayenehatabakalanndan birinln «dı (Cografya mu idare etraektedirler. nesinde yarım saat içinde baterimii. 5 Mlktarca eksilen. «Baş» rarına islijren mevzuatımızda araSaçlan dökülmeye baçlıyan ın yarısı. 6 «Beyaz kanatlı uç»r mak gerek!.. şarmaktadır. Son beş sene iveya tamamen dökülmüş olan hayvanl mânaaına mürekkep lcelime, çinde 250 erkek üzerinde tecİzmit İşçi Sigortalan artistlerden pek çoğu uzun yıl Ermenl ırkı. 7 «Dolup yar!» karçırübe edilen bu sistem başarılı lardanberi bu alanda mevcut lığı bir emlr. eski blr slgara ve tüsoHuçlar vermiştir. Umumi. hastahanesi bütün ilâçları kullanmıçlar, tün çeîidl (mürekkcp kellme). 8 Bir yetle, «aşmın» yapılmasından yerde takıp sallandıran. «însanın batzmitten Cavit Geçlm ve 3 ar> her çareye bajvurmuşlar faiki ilâ üç ay sonra dazlak cilt sırtdan orada yazjlı olanlar geçermiçı kadası yanyor: kat dazlak kalmanın önüne ge üzerinde yeni saçlar bitmeye derler. 9 Bazan bo?a gtden çabaalr çememişlerdir. Hâlen, tzmit Isçi Sigortalan Has ba^lamaktarîır. (çotul). tahanesinde hasta olarak yatmakTTJKARIDAN AŞAĞIY*: Yalnız son zamanlarda bazı öteki doktorların tatbik ettayız! Fakat hastahanenin yanıba1Üzürou ve ş»rabı İle tanınmıs operatörler, dazlak kafada saç tikleri usuller de genel olarak küçOk bir kara parçamız (mürekkep jında bulunan Sümerbanka ait boüretmek denemeîerinde ümit kelime). 2 llâve parçaEi fazla ol ru fabrikasınm sabah saat 6 dan verici sonuçlar saglamaya baş Dr. Orentreich'in sistemini anSon araştırmalardan elde edi ~ mryan para torbayı» mânasına üç ke gece yansı saat 23 e kadar çıkardırmaktadır. Doktorlar bu me iamiflardır. Bu yeni teknikler len sonnca göre, saç dökülme x ltme. 3 tsraerde blr göl, insanın üs dığı gürültülerden çok bızar olsele üzerinde araşt:rma yapden bazıları bir doktorun muttlne hflrtn çökttkren bir gun parça maktayız!. Bu yetmiyormuş gibi, si yüzde 50 nispetinde irsi bir Ş maya koyulduklarından bu yaayenehanesinde dahi tatbik e«ı. 4 Asyanın güolaydır. Gençlikte sık veya S na, saç dökülmesiyle ilgili baçesitli törenlerde atılan topların dılebilmekte, bazıları da ha?neylnde Ruslarm seyrek saçh olmakla bir ilrisi ^ zı önemli prensipler keşfetmiş ele geçlrmck. A sesleri, hastahanenin camlarını zan tanın bir müddet bir klinikte yoktar = îerdir. merlkalılarm da sa gır zangır titretmekte, ameliyatvatraasını gerektirmektedir. vunmak lstedîkle tan sonra ıstırapları dinsin riiye alamamışlardır. Yalnız ikizler 5 BAŞKA ERKEKTEN BASİT BİR SİSTEM rl bir mpmleketin hastalara yapılan iğnclerin tesiriüzerinde birinden ötekine saç |5 ALINAN SAÇLI DERİ Xew York üniversitesi Tip halkından. blr so ni bile sıfıra indirmeKtedir. Araşısı yapılabilmekte ve müs S TUTMUYOR Fakültesinin Cilt ve Kanser A a çtscıan«ı ru edatı. 5 Eski tık bu işkencelere •aharnmül edepet netice sağlanmaktadır. E Ortaokulun İki ba rastırmaları Merkezi profesör Aşı sistemlerinde. başka erJohn D. Rockfeller, dünya H fi, yedirtp tçirip miyoruz. lerinden Dr. Norman Orentkeklerden alınan saçh deriler, CEVABIMIZ: Ounku Dulmacamndoyurnna hsreketi. reich basit bir sistemle bu ko dazlak erkeklerin kafasında TARİHİN ÜNLÜ = hallpdümtş »ekll 6 Kaba ve tok Hastaların sağlikh insanlardan nuda başarı sağlamaktadır. tutmamakta, saç çıkmamaktascz'ü, hayv»n ayakkabısı. 7 Fabrl çok sükunete ihtiyacı vardır. Ne DAZLAĞI SEZAR | Dr. Orentreich. kafası dazlak dır. Bazi doktorlar koltuk alkada vücude getlrme lşl. bazan a yazık ki, hele tsçi Sigortaîarı bu laşmaya yüz tutan erkeklerin Tarihin ünlü dazlaklarından E yın Ptrâfında hasıl olan ttll benzeri noktayı hiç dikkate almamakta, t'.ndan aldıkları kıllı derileri ense ve kulak diplerinden saçbiri de Julius Sezar idi. Se E bulut 3 ~ «Maaaj yapar gibi sık!» dazlakların kafalanna aşılahastahanelerini, rastgele, ya mak«r*ı]ı£ı blr emir, blr yere gltmez ollı deriyi almakta ve bunu kazar, tarihçilerin iddiasına ba S mışlar. fakat müspet sonuç dujı yerde durur» manasma bir fill. halle arajında. ya da. fabrikalakılırsa, başını saçlandırmak i E nn yanıbaşında kurmnkfadır. ı 9 Ele geçlremiyen. çin o zaman mümkün olan bü E = tün sistemleri tatbik etmiş, bin 5 E bir çeşit Iosyon ve merhem E BAT OSCAK: kullanması, fakat başarı sağh E ^ yamamıştır. E £j Yeni araştırmalar kesinlikle E = şu sonucu ortaya koymustur: Ş = Saç dökülmesi yüzde 50 nis Ş petinde irsi bir olaydır. Bu E = nun, gençlikte sık veya seyrek E ^ saçîı oimakla, cinsî iktidar E ^ kuvvetiyle, perhizle, güneş ya S = da röntgen ile hiç bir ilgisi Şj yoktur. E = Erkeklerin çoğu dazlakhğı E ^ filozofça bir davranışla benim E Ş «emektedirler. Buna taham S z: mül edemiyenler ister istemez S ~ peruka kullanmaktadırlar. îş S E 'e bunlar için beîiren son ü E PROF. NlMBÜS^m ^ mit, saçh cilt aşısı yaptırmak E ^ tır. Bu plâstik cerrahî siste S = minin yüzde yüz başarılı so S S nuçlar verdiği kesinlikle an ~ E Iaşıhnca. ilk talipler hiç şüp E ^ he edilmesin, sinema ve tiyat E ^ ro aktörleri arasından çıka E ^ caktır. S Hayatı uzatan Tahliye dâvaları bir bitki Çin'de altından daha kıymetli sanlaıı cinseng otnnvn kökü. Münih şehrinde bir doktor tarafından lâbomtnvar *r*ştınnjtnna tfibi tntaldn ve ilgi çekiei »«nuçlar elde edildi Çin eczahanelerinde de, bizimkılcr gibi raflarda laklı antibiyotikler, penisilinler, hor monlar, vitarninler bulunur. Ama halk çokluk, toı halioe konulmus kspian kemiklerini, ayı kanını, ya da yılan derisini bunlara kolayhkla tereih eder. £czahanelerin çağunun bir • • ile sırrı vardır. Meılejin şanmdandır bu. Aynca, herke«in bi^dıgi bir «Büyük sır» vardır ki, altından daha kıymetli ıayılır. Sarı renkli, yarım püroya benzer bir şeydir bu. Meşhur «CinS«nj» kökü. Çio'de, ya ni kokun vatanında bile her eczacı ona sahip olacak kadar zengindir sanmayımz. Onu bulmak bir talih işidir. • CinSeng» nedir, bunu bir Çin eczacısından dinleyiniz: • Kore kıyılarmda bugün hilâ duru bir kaynak fışkınr. Binlerce yıl önce burada, büyük bilgin LaoÇe, savaı meydanında can veren kardesi için acı acı yaş ddküyordu. Birden durgun gecede bir yıldırım ye ri delip geçti. Bilginin gözyaşlarının döküldüğü yerde bu hâ rika bitkinin, CinSe'in köklerini bir kırmızı alev gibi tutuş turdu.» Beyazlarca bu bitkicin adı: <Panax Cin Seng.» Baıit bir târifi de var botanik kıtaplarında. Onun gerçek kudretini ve önemini anlatmaktan çok uzak, anlamsız bir bir tarif. Fakat sarı ırk insanları yalnız botanik kitapîarını değü, eski Çin ve Japon efsaneierini de okudukları için, dort bin yıldan beri bu bitkiye taparcasına inanıyorlar. CinSeng, büyük yağmurlar başlarken Kore bataklıklarında toplanır ve kökleri solgun sonbahar günesinde sabırla kurutulursa eşsiz bir kudrete ulatırlar: Uzun omür sağlamak, fizik ve psişik enerjileri toparlamak. yücuttan kaçan hayatı koyvermemek, tutmak. CınSeng ile hazırlanan her hangi bir içki, ölmek üzere olan birinin hayatını en az beş gün uzatıyormuş. Çin'de biri ölürken yüzüstü kalmıs işleri varsa, hemen bu ilaçtan veriliyor, ölüm yüz yirmi saat gecikiyormuî. Avrupalılar, tabii, böyle bir fırsatı kaçırmadılar. Bu gün an meşhur «Çin Seng» araştınna merkezi cAlmanya'nın Münih şehrinde. Araştırmaları yöneten Dr. Fritz Wiedmann Ambach, şimdiye kadar bitkide B serisinden bir çok vitamın, çeşitli glikozlar, daha kimya yönünden tamamijle anlaşılamamış, fakat sinirlere ve genel olarak vücuda etkiler yapan eîemanların varlığını keşletti. Aynca Dr. Erick de, Cin Seng'le uzun zaman ugTaştı. Hem laboratuarında, hem kliniğinde. Hârika Doğu kökünün en çok kalb (koroner rahatsızhkları ve yetersizliklerde), göz hastalıklannda (yaşhhktan gelen) etki gösterdiğini meydana çıkardı. Birçok Japon hekimleri de onu inceledikten sonra, uyuşturucu madde müptelâlarında çok iyi sonuçlar elde ettiler. Morfin, kokain, kafein iptil&sına tutulmuş insanlar bu kök sayesinde. zehirden kesildikle ri ilk haftaların güçlüklerini atlatabildiler. Hayli önemli bir sonuçtu bu. Çünkü ilk haftalar boyunca eger sinir sistemi yeter sağlamlıkta değilse, vücut âni değişikliklere kolayca dayanamaz. Bugunkü Çin eczacılıjı bu hârika ilâcı kullanmasmı biliyor sayılmaz. Onun belki de en işe yarıyacak taraflarım ziyan ediyor. Ümid edelim ki Avrupalı ilim adamları Cin Seng denilen hârika ile ihtiyarlığı bütün bütün yenmeseler bile geeiktirmek, gençliği alabildiği ne uzatmak, sonra da rahat, tath bir yashlığa geçmek. crganizmayı günden güne daha çok yıpratan yorgunlukların elinden kurtarmak fibi bir rüyayı gerçeklestirsinler. Yazan : Av. Ayda DÜZ (İlim9 dazlakhğı yeniyor Bandan «vvel klrm ve tahliye konnsnnda iki yarı yazmış ve 6570 sayılı kanunun bazı özel likleri ve hükümleri üzerinde kısaca dnrmnştı>Jt. Bngün bnn lara birkaçını daha ekliyecek ve kennya *on ver«ce|iz. tNŞA VE IMAR MAKSADÎLE TAHLtTE Anlaşıldı*ı jibi bnrada tahliye sebebi, rayri menknlün iman veya inşamdır. Mal sahibl bn rnaksatla tahliye talebinde bnlonabilmek İçin ya esaslı bir tâmir, ya tevsl veya degişiklik yspmak tftemelldir. Ba davanm Borçlar Kanonunnn larnrî tamirat sebebiyle tanıdığı tahliye dâvasiyle ilgisi yoktar. 6570 sayılı kanan, Borçlar Kanonnnnn dısında bir tahliye sebebi kabol etmİKtir. Ba iki hüküm arasındaki esas lı fark birinde t&miratın ıarnrt olması, diferinde olmamasıdır. 6570 sayıh kanün bn hfik mü şehrin iman ve gayri raen kollerin ıslahı amaciyle kabnl ettifinden tamlrmtın zamr! olmasını aramamıştır. Ancak bn kannnon aradığı ikinci bir şart daha rardır : Tamiratın veya tadilAtın esaslı elması ve ba ameliye esnasında kiracının İçin de barınmasının imkinau baInnması. Kanun ba kadarile de yetinnemig ve kiraeıyı kornyan blr hüküm daha kabnl etmiştir. Mal sahibi bn sebeple mecam tahliye ettirip mevznbahis tadilâf ve tamiratı yaptırdıktan «onra eski yani tahliye etti^i kiracısına, meenrn tekrar ve yeni kirasile kiralamarı teklif etmesi serekir. SATTrV ALAM.N VETA BŞİNÎN VETA ÇOCUKLABT»«N Î9 VE MESKEN ÎHTtTACI Kendisinin, eşinin veya erUtlannın is ve mesken IMİyaelan »ebeblyle blr gayrl menknlü satın alan khnM, ta pada takrir verildlfi tarihten itibaren blr ay içinde kiraeıjı haberdar etraek kaydlyle 6 ay sonra dâva ikame edeblllr. Burada tahliye kısnMtı de olabllir. Zirs yeni mal sahibiftln meevra kıgmen ihtlyaeı bnlnnabillr. Eski kannn bn kısmt tahliyeyi kabnl etmemekteydi. 6579 sayıh kannn ise meskenden gayri rerler için bnnn kabnl etmiş bnlnnmaktadır. BfR AKÎT TILI ÎÇtNDE ÎKt HAKLI IHTAR Kir»lan mnntazam ödenemeyi itiyat edinen kiraeılar hakkmda kabnl edilen bir hOkümdfir Bir misalle anlatalım. Kira akdi 1/ 1/1959 yılında yapılmıgtır. Bu halde bir akit yılı 1/1/1959 dan 1/1/1960 a kadar, kir» sfiresi ka nnnen her yıl blr yıl daha nza dIğından 1/1/19S0 dan 1/1/1961 veya 1/1/1961 den 1/1/1962 ye kadar v.s.dir. Klraeı l/5/l»61 de ve 1/7/1961 de klrayı yaktinde ödemedi diyelim. Mal sa hibi kendisine mayıs ve temn i ı aylarında birer protesto çöndernjekle akit bitiminden itibaren bir ay içinde tahliye dâvası ikame edebilir. PROTESTO NVSIL ÇEKÎI^ MELÎDtR? Kanunda yazdı ihtardan bahsettifine ve han. çi tarihte çekildigi dâvada 8nemli olması sebebiyle noterden çekilmesi nygnndnr. Fakat icra memnrlufrn vasıtasiyle rönderileeek ihtarlı Sdeme emirlerinin de hem noter protes tosnnnn yerinl totabılmesi hem dr difer bazı faydalan olması sebebivle tercih edilmesi eerekir. Bnrada bir mesele daha vardır : Kiranın post a vssıtasiyle eönderilmesi. Kira bir para borcndnr. Binaenalrvh mal sahibinin ikametgâbfrtfla ödfiımesi çerekir ve mal sahibi bas ka bir mahalde Bdemevi k»bnl etmek zornnda dejildir. Posta ile eönderilen kiralarda da ro£u zaman kiranın ikametçâhta ödemeli olarak gö'nderilmesi nnntnldnğandan kiracı fhta ra rafmen nasıl olsa Sdedim de mekte ve 30 gün içinde tekrar ve ikametçShta 8deme$i düşün mevip hem bn süreyi feçlrmek te veya hiç olmazsa bn hatâsı yttzünden bir haklı ihtar almak tadır. KJRACIVIN ATNI BELEDtTE HUDUni 1 ÎCtNDE MESKE Nt BULVNMAS1 Ba sebeple tahliye dâvası açılabilmesi için şo şartlar aranır : a) Aynı belediye hndndn içinde olan bir meskeni bnlanması. Eğer kiracının meskeni belediye hndudu dışında veya başka bir belediye hndadn için de ise dâva açılamaz. b) Ba ikinci meskenin kendi veya eşinin nhdeşinde ve ta pada kayıtlı balnnnnası tere kir. c) Mesken eşe ait ise ksrı koca birlikte yaşıyor olmalıdırlar. Aksi halrf^ yani eş kannnen ayrı bir meskende otnrma hakkını haiz ise ve fiilen ayrı oatrnyorlarsa bn şart nok san oldnğnndan dâva mesmn olmaz. Otarabilecegi nteskende kasıt nedir? Müstakılen knilanabileceği bir şayi hi^sf nin de bn iba Teye girdiği şüphesizdir. Mese lâ bir gayri menknlün 1/10 his sesi kiracıya aittir ve ba şayi hisse bir kata tekabiil etmekte olop müstakilen tasarrnf edilebilmektedir. Bn halde srtık o şahsın kirada otnrması zarnreti yoktnr. Müstakilen otnrabılmek keli mesi hem hnknken hem de fiilen otnrabilmek snlamına gelmesi ve böylece anlaşılması ge reklr. RadyodâŞBugun ISTANBUL rımiıden ikisi 9.15 Sabah kon".27 Açıhş ve program 7J0 leri 10.00 Devamı yann sabah Melodiden melodiy» 8.00 H« 10.20 Caz müziği 10.30 Kaberler 8.15 Sabah sarkılan panış. 8.30 Ünlü besteciler 9.00 R*pa1157 Açılıs ve programlar nış. 12.00 Nermin Demirçay'dan şar11.57 Açıhş ve program 12.00 kılar 12^5 Küçük ilânlar Şarkılar (Akile Artun) 12.20 12.30 Çigan melodileri 13.00 Sevilen melodiler 13.00 Tür Haberler 13.15 Muazzez Tüküler (Talip Özkan) 13.15 Ha rüng'ten türküler 13.30 Küçük berler 13.30 Valsler 13.40 konser 14.00 Mustafa Seyran' Şarkılar (Ahmet Çağan) 14.00 dan şarkılar 14.30 Melodiler Dans müziği 14.30 Kadın sa 15.00 Kapanış. att 14.40 Hafif müzik 15.00 16.57 Açıhş ve programiar Kapanış. 17.00 Turhan Toper'den şarkılar 16.57 Açıhş ve program 17.00 1 7 3 Çeşitli melodiler 17.40 Diskotekten mikrofona 17.20 Mediha Fidan'dan şarkılar Dans müziği 17.30 Yurdun se 18.00 Küçük ıiânlar 18.05 Reksi 17.50 Çay saati 18.15 Rad lâm programlan 19.00 Haberyo Erkekler Fash 18.45 Haber ler 19.15 Ya.^adığımız gunler ler 19.00 Reklâmlar geçidi 19.30 Yüksel Kip'ten şarkılar 19.40 Armando ve Frank Chacks 19.45 Din ve ahlâk üzerine kofield 20.00 Türküler (Neriman nuşma 19.55 Küçük dinleyiciTüfekçi) 20.15 Olaylar ve yan lere masal 20.00 Üstün Poyrazkıları 20.30 Şarkılar (N'usret oğlu ve arkadaslan 2D.15 O Ersöz) 20.45 Hukuk sohbetle laylar ve yankı'arı 20.25 Küri 21.00 Radyo Tiyatrosu çük ilânlar 20.30 Ahmet M?22.00 Reklâmlar geçidi 22.30 lik'ten şarkılar 20.50 Büyuk Sevilen eserler 2300 Haber Nutuk 21.00 Sizin plâklarırmler 23.15 Dans ve caz müziği la 21.20 Açık oturum 21.40 23.55 Program 24.00 Kapa Müzeyyen Yıldızdoğan'dan şarnış. kılar 22.00 Bizim solistlerimiz ANKARA 22.30 Şarkılar 22.45 Haber6.57 Açıhş ve günun program ler 23.00 Bir besteci ve eserı Iarı 7.00 Günaydın 7.20 Mü 23.35 Geç yatanlar için müzik zikle jiranastik 7.30 Haberler 23.57 Cuma'nın programlan 7.45 Karıtık şarkılar 8.15 24.00 Geç yatanlar için müziğin Filim müzikleri 8.45 Solistle devamı 00.30 Kapanış. | gönlüaü çarıailı arap kadmlan E SİHİRLİ LOSYON VEYA E = İLÂÇ YOKTUR | 3 j= S E E Ş = z: E E E E =: E E E E = 3 Tıpkı Romada Sezar'ın za S manında olduğu gibî, bugün z: de, saç dökülmesini önliyen, s dazlak baslarda saç çıkartan E «sihirli bir Iosyon, merhem, E ya da herhangi bir ilftç» mev S cut değildir. Doktorlar, sim S dilik plâstik cerrahiden me S det ummakta ve «sihirli» i E lâçların bu işi halletmesine E imkân olmadığını iddia et E mektedirler. E Mütehassıslara bakıhrsi. saç s çıkarttığı iddiası ile bütün E dünya piyasalanna sürülen çe E şitli ilâçlar hiç bir fayda eağ E lamıyan, hattâ bazı hallerde zararlı olan, çesitli şarlatan E lann cicat» lanndan başka bir Ş sey degildir. ~ JANE'IN KIZİ 217 MIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIMMIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMUIMIIIIItlHIIIIMIIMIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIUIIIIMMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIllllllllllHlllll «CUMHURİYETn in ZABITA ROMANI: S YAZAN: H.Mc İ GÖNAHK&RLAfc CUTCHEON Kosımh Koman: 264 L fü N KI Z Cizen: YVES SAYOL Ceviren Mazhar KUN1 Otel, eski ve yeni şehri birbirm mıyacaktı. Onu > kendi «1leri ile ö li divane etmesini bilen o sehhar den ayıran bir tepenin üzerinde lümün kucağına. atmııtı. t**tntimn dudaklanndan eksik etkâindi. John'un odasındaki pencere Ne de olıa bir ferahlık v«rir üni miyen Capriee... Ona yopyeni v« lerden birinden kapalı çarjının göz di ile lavaboda yüzünü yıkamarı aşk dplu bir hayat vaad eden bu alabildiğine uzanan çatuı üzerin düşündü. Lavabonun ürerindeki ay güzel kadın değil mi idi? den Kasbah dedikleri eski şehrin nada beti benzi atmıs, korku ve mi John Heredith, ona bütün kara balçık rengi duvarları, br diğerin nevî ıstıraptan buruşmuş yoıünü düaüneelerini unutturan tath hülya den de limana nâzır modern bina gorünc» gayri ihtfyart ««lf«k!> di l«r arastnda çok geemeden derin larm gerisinde deniz görünüyordu. ye haykırdı. blr daldı. John Kasbah'a nâzır pencerenin • Şimdi gözîerind»n yaçlann boönünde gelip durdu. İç âlemini bir şandığını farkediyordu. Kendi Ino Caprice'in maktubu rte*i gün öğ ğ fırtına kasıp kavuruyordu. Gözle dıne iânet ederek soyunmaya ko le ü»tü eline geçti. Zarfın üzerinrinin önünde beliren Penelope'nin yuldu. Bu gece gözlerine uyku gir de onun nevi şahsma mahsus yazıhayalini muhayyelesinden silmeye miyeceğini pek iyi biliyordu. Yata sını görür görmez tanımış, sonra çalışıyor, fakat bütün gayretine ğın.a uzanır uzanmaz gozlerinin ö derin bir nefes alarak aceleden be rağmen buna bir türlü muvaffak nünde yine karııının hayali belı ceriksizieşen pannakiarı ile zarfı olamıyordu. Karısı sitemli nazar recek sabaha kadar mu düşünüp açmaya koyulmustu. larla ona bakıyordu. Penelope, son vicdan azabı ile kıvranacaktı. Mektubu evvelâ ağır, ağır her defa birbirlerinden ayrıldıkları haBu isin bask» bir çıkar yolu yok kelimesini sindire sindire okudu. liyle şimdi karşısında idi. Siyah mu idi? Bu çıkmazdan kurtulroak Fakat bu satırların taşıdığı mânâ tayyörü ile başındaki küçük beyaz için muhakkak kan mı dökülmesi yı havsalasına sığdıramadığı için şapka ona ne de yaraşmıştı. Ayrı şarttı? Biraz kafasını işletebilse bir onu bir kere daha baştan okumak lırken ona erişmek için ayakları hal çaresi bulacağına emindi. zorunda kaldı. Şimdi kulakları unın ucuna basarak dudaklarını ona Yalnız gittikçe bütün benliğini sa ğulduyordu. Sanki bütün kâinat ouzatmış, sonra: ran kâbustan kendini kurtarıp bey nun üzerine çökmüştü. Yolun açık olsun John demiş nini ah bir çalıştırabilse idi! Caprice, mektubunda söyle diti, dinlenmeye ve hoşça vakit geBu düşünce ile yatağının üzerine yordu: çirmeye bak. John, sevgilim, uzandı. Fakat bu sefer gözierinin Şimdi artık bir daha onun güîeı önünde Caprice'in hayali belirmişÜmid ederim ki Tanea'da geçirdi yüzünü göremiyecek, sesini duya ü. GoDİunün cektığı her trkejı de ğin su (üzUerde bol bol eğlenıyor, O akşam saat doknza doğm iki kişi çiftlik binasının kenarından ilerliyordu. Bunlar baba ve oğul Parisellerdi. Caniyane tasavvurlarını bir an evvel tatbika karar vermilserdi. François yavaşçack : « Şuradan gidelim » dedi. « Dnvarın dibinde saklanır, ku yuyu güzleriz. Herhalde Rouvenat gelir. Kalblerı carparak uzun müddet heklediler. Ronvenat her aksam olduğu gihj yavaş yavaş çiftliğe giriyordn. Evvelâ ahırlara bir baktı. Oradan nsakiarla birlikte çıktı. Herşey yerli yerinde idi. Ertesi günü için gereken emirleri verdi. Sonra piposunu yakarak knynya doğra gitti. Orada, kuyunuıı kenarına dayandı ve vı laıı gibi Kavan iki edlgcniıı larkında oimak>ızın piposunu (fkmeye başladı. Ba kayunuıı körletilmesp fcrfUliŞ;ıni düşünüvordu. Uirden kula^ına bir çürültü çsrpar jibi oldn. Hemen arkasına döndü. I'akat karsısına çkan bir karallı gözlerine bir avuç kıım fırlattı... ( Arkası var j •ile avutuyonundur. Bu mevzuda ne kadar tecrübeli oldajunu bildiğim içjn orada bilı bu zevkten geri kalmıs olaeağına ihtimal veremi yorum. John, aramızdaki münasebete ar tık bir son vermenin zamanı geldıfine inandığım için saaa su satırları yazıyorum. Bunu zaten kaç haftadır düsünüyordum ama yüzune karsı söylemek ceıaretini kendimde bulamamıştım. Şu anda birbirimizden bu kadar uzak bulun duğumuz bir sırada bu kararımı sa na açıkladığım için belki bana çok kızacaksın. Fakat unutma ki ben her şeyden evvel bir kadınım. Üstelik taşıdığım isim gibi kaprisli bir kadın... Seni birlikte olduğumuz müddet zarfmda ne derece «evmiş isem bundan sonra da hâtı ranı aynı sevgi ile anacağım. Fakat buna mukabil müşterek bir sonumuz olmıyacağma da inanıyorum. Senin karın izdivacın kudsiyetine inanmış bir kadın olarak ayrılmaya hiç bir suretle razı olmıyacağı gibi seni de serbest bırakmıyacaktır. Zaten benimle ılgılenen bir başkası da var. Annem gibi bir Fransız. Çok zengin üstelik de bekâr. öyle zannediyorum ki bir gün benimle evlenecektir de... Müşterek geçen hayatımızdan her hangi bir şikâyetim olduğu sakıtı akhna gelmesın. O günleri her vakit hasretle anacağım. Fakat mar.tık daima hislere galebe etmelidir. Beni arasıra sevgi ile anarsan ne mutlu bana. (Arkası vaı)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear