Catalog

DÖRT CÜMHÜRÎTET 22 Haziran 1962 illl llll llllllllllfIIIIIIIflIllllllllllllllilllIillllllftlIIfllllIllllltllllllIIIIIflIIIIIIIIIIIIIItlIfllllllllIlllllllllIIIIIIIIIIIIIIIIIIIllKIIIlllL: /JDALET C/MCOZ Ankara Radyosu yayinları Erzuram'dan M. Ali öztürk ya»ıyor: Yakm zamana kadar Ankara rad yosu uzun dalga yayınlarını, aynen ve dsvamlı olarak kısa dalga üzerınden venyordu. Yurdumuzun bazı bolgelerinde uzun dalga uzennden yapılan yayımlar iyı alınmamaktadır. Bu bakımdan kısa dalga Ankara radyosur.dan zıyadesıyle memnunduk. Hattâ uzun dalgası olmıyan transıstörlu radyo aldık. Kısa dalga yayinları gayet iyi dınlıyorduk Bır vesıle ıle Avrupaya gıttiğimde, uzun dalga yayımları alamadığım içın, kısa dalga Ankara radyosundan memleket havadislerını takıp ettım. Şımdı kısa dalga Ankara radyosu sadece yabancı dillerde yayınlar yapmaktadır. Şayet teknik bır mah zur mevcut değılse, yıne eskısı gıbi, uzun dalga ile yapılan aııl neşriyatın kısa dalga üzerinden ve devaralı olarak verilmesini rica e | denm. ~ S Cihangirde, Belediyeye = ~ ait milyonluk arazi E E Utanbul'dan bir okurumuz ya = ııyar: E Şehrın en mutena bır semti olan E eskı Tophane binasından Tophane llkokuluna kadar uzanan Sanat E l«r okulu sokağınm ust yanına 5 rastlıyan, Marmara denızine hâ E kim, değerı mılyonlarca lirayı bu = lan bınlerce metre kare büyüklu E ğünde, mulkıyetı belediyeye an E bir arazı vardır. Bu arazinın ustun = de turistik tesisler yaptırılması ve E ya parsellenerek satısa arzedilme E si halinde belediye buyük bir ge E lir« kavuşacağı gıbı, buradaki en E büyük ahş verişlerın yapıldığı be E yaz zehır pazarı da kalkmış ola E caktır. = İstanbul Bır kent değıl, bır tnemleket gıbi gelırdi bana tstanbul. Her semtinin ayrı ozelliklelrı vardı.. yaşamaları, geleneklerı, gorenekleri ıle ayrılırdı birbırınden semtler. Beykoz'lu Üskudar'lıdan, Uskudar'h Beşıktaş'hdan. Beşıktaş'U Fatih'lıden ayrıydı. Gene de aralarında ortak bır şey vardı.. Istan bulluydu hepaı, tstanbullunun belli bir kültürü, dili. »ivesi. görgu ve davranışı vardı. Esnafı olsun, memuru olsun «efen dı, çelebi» kisilerdi. «Külhânı» sınin bıle kendine göre bir «ra conu» vardı. Belki de tmparatorluğun kalıntısı bir tipti bu tstanbul'lu. Şimdı, sosyal, eko nomik zorunluklar silip supur dü îstanbul'luyu. Yalnız Istan bul'lu değil, fstanbul da kal madı! Bır bakıma kaygılanacak bır şey değil bu.. «skiye takıhp kalmak, eakıyi lürdürmek, «»kiyi özlemek yersiz, boş ıty. Yasama gücü olan toplum değişmek zorundadır, değişecektır de. Her d«ği$un yadırgatıcı olacaktır elbet. Onun ıçin, eskiyi özlüyor değihz.. yeniyı yadırgıyoruz. Bu «değişme» ne yazık ki, ilerı değil, geri oldu kentinuzde, iaın üzücü yanı da bu işte. Istanbul'lu dediğimız «tstanbul efendisi>ni değıl, ama ilefi Istanbul'luyu gormek hak istanbul Beşiktaş iskelesinde duydukla rım Araba vapurlan Emel Gazimihal.. 7in renklerıaı. guzelhklennı, lonesco'nun <Amede> sindekı olu gıbı. her geçen gün biraz daha boyları büyüyen tankerlerın geçisını seyrediyordum titanbul'u düşünerek. Üskudar Beşiktaş akatı ışleyen ku vuk vapurlardan ınsanlar boşa lıyordu.. hepsinin yüzleri asık, hepsı düşunceli, sassiz, ağır aksak. Boynu biikük bir kalabalık, dolup boşalıyordu iskeleden. önümde ve yanımdaki masalarda otufan iki kişiyi dınlemeye koyuldum, «yârendoktor, kontrol eden demektır! Bir kere girdin mı kontrole, hapı yuttun demektıt » Bir yu dum aldı rakısındın itfaiye emeklisi: «Doğru dedi, sigara benim ıçin de keyifti, doktora gıttiğimde sigara içer misin di ye sordu, içerim, dedim, ne ka dar içersin, dedi, günde on paket, dedim.» Polis emeklisi de saşUrmiftı buna. «Yok canım, dedl itfaiye emeklisi, on paket içmezdim, içmezdim ama, belki doktor acır da bir pakete izin verir diye öyle söylemiştim. Olmadı ama, hiç fçemiyorum şimdi.» «Ehh keyif» bos veriyor, yasıyacağım kadar yasanm diyot: boş veremeyen ise gudüm lu, kontrollü bir düzene (irdi mı gelıin pazarlık, yutturmaca, aldatmaca. Söz konuıu esen lığı. vaşaraı bile olsa.. B V L M A C A 1 2 3 4 5 6 7 8 » keleyı canıandırabılıyoruz yalnız, köpârüyü lokamıyoruz düşümüze. 195060 yıllarının hovardalıkları bu duruma getirdi bizleri. Köpruler kunıyorduk! Küçük çapta Ametika olu yorduk! Sonra gerçeklerle kar şılaşınca.. karşıdan karsıya geçemez olduk. Bayramda karayolu ile îzmir'e gidecek bir karı koca, tam beş saat bekledikten sonra Kabaraş'ta, bırakıp arabalarını uçakla gitmişler îzmir'e. Izmit körfezi kıyılarına pikniğe gitmek isteyen bir grup da Ka bataş'taki kuyruğun sonu gelmeyince, Kabgtas iskelesinde yemişler piknik yemeklerinı ve dönmüşler evlerine! îstanbullunun araba vapuru serüvenleri anlatmakla bitmez ki' Lâboratuvarda damar sertligi araştırması Yazan: Dr. Saim Polat Bengiserp Geçen yazınuıda normalde kanda kolesterol'ün '.15« 280 miligram arasında oynsdığını, hattâ bazı milletlerde '%3»0 mgr. m bile normal savılabilecetlni söylemistün. Aynes bn alçalış ve yükselfslerin fszla bir mâna taşırruyacajına, anc»k patolojik belirtUer zaman bir değer ve bn yüzden de faıla k»rkmaya, fobilere kapılmsya mabal olmadığına dikkati çekmeye çalışmıstım. Yine bnndan evvel birkaç kere işaret ettiğim gibi bn hastahk bellrtilerinde esas rol oynıyan önemli faktör, lipitler dediğimiz ysflar ve ba ysğlsnn kandaki inee Teya kaba moleküller halinde bnlnnnp bnlnnmayısları ile doymns (mesbn) veya doymamıs (gayrı meşbn) yağ asitlerini ihtiva edip etmeyisleridir. Normalde aç karnına kanda yağ seviyesi esifi yani lipemi yahnt lipidemi ••500 700 mgr. dır. Yemek yedikten, bilhassa yağlı yemek yedikten sonra bn esik yükselir. Yükielen bn yağ seviyesi de vflcndnn yağ temizleyicl sfstemi sayesinde birkaç saat içinde ılünip süprülerek normal »eviyeye diişer. Aç karnına alınan kanda lipit seviyesinin normal hudutlar dışında yüksek olnsu patolojiktir. Ba yükgeliş bizi damar sertliğine gidis bakımın dan uyarır, tedbirini almaya sürükler. Yapılan klinik arastırmalar ve incelemelerde kanın kim.ya ismiyle lipit dedi|imiz yağ ıeviyesi ile lipoit dediğimiz kolesterin seviyeleri arasında bir yakınlık, bir esitlik görülmektedir. Yüzde yüz olmamakla beraber kan kolesterini yükselirse kan lipidleri de yükselmekte veyahnt bonlardan biri alealırsa öbürü de oranlı olarak alçalmaktadır. Bir de kandaki lipitlerin kaba veya ince moleküllü olarak dolasıp dolasmadığına delilet eden Knnkel'in Fenol resksiyonu vardır. Bu reaksiyou da kandaki yağ ve kolesterin «eviyesiyle oranlı olarak asalıp çoğalmaktadır. Hakikatte kan globülin çesitlerinden Betaglobülin fraksiyonuna has bir reaksiyon elao Kunkel Fenol testi, bir bolanıhiık testidir. Lâborstavarların \erdikleri rakamlar çalıştıkları metoda göre değisik olmaktadır. En çok knllanılan metoda göre 20 ilâ 40 elektrokolorimetrik diviıyon tiniteleri arası normaldir. 4* üniteden yukarı uzaklaşttkça kanın içindeki yağ moleküllerinin kabalaştığı, kan kıvamının kornlas tığı mânası çıkanlır. Ban lâboratnvarlann çalışmalanna çöre 10 • 30 öniteler arsra normaldir. Ba takdirde hüküm bu na göre verilir. Bunun için lâboratnvarlann raporiannda tahlil netieelerini bildirirken yanına çalıştıkları metoda göre hangi üniteler arası normal bnlnndnğnna da isaretlemelen gerekmektedir. 0 balde kolesterol, lipit \e Kunkel'in Fenol testi arasında ki bn sıkıfıkı münasebetler dolayısiyle bunlardan yalnız birisinin miktarını bilmekle di ğerleri bakkıpda da aşağı vukan bir fikir edinmek kabildir. Burılan, «Benim kolesterinime bakıldı, lipidime bskıltnadı» veyahut «Bana KnnkelFenol testi yapıldı ama kolesterinime bakmadıla» diye üzülen, biraz bir seyler bilen, kaiaaına bazı seyler takılan merakülann endi.selerine meydan olmadığını belirtmek için yazıyonun. Gerek lipitler ve gerekse kolesterin, kanın plâzmaundakı proteine bağlı bir lipoprotein olarak kanda taşınırlar, yüzerler. Kanın plâzma veya seru mundaki ba maddeleri, yağ e ritici alkol, eter gibi madde lerle sernmdan ayırmak kabil olmaz. Ancak bunlan elektro foretik harekiyet ve akımları na göre veya ültra santrifügasyon metodn ile fiziksel olarak ayırdetmek mfimkiin olabilir. Elektroforeı metodu ile lipoproteinler (Alfa) ve (Beta( fraksiyonlarına aynlırlar. Serurada kolesierinin %70 • Beta, ' . 3 » B da Alfa fraksiyonu ile taşınır. Alfa lipoprotein içindeki kolesterol tin •• nispeti ne kadaı aa ise damar sertliğine meyil de o kadar faıladır. Bu miktar ne kadar fazla ise, arteriyoskleroza istidat da • kadar azdır. Ültra •antrifüj, dakikada 60 70 bin devir yapan santrifüjltr dir. Kan seroma barada çevrilerek çökertiiir. Netlee, Swidberg'in Flotation finitesi ile değerlendirilir : 1 SF finitesi 75 ten yukarı olanlar, evvelki yazılannmda bahsettiğimiı yemek sonrası şüomikronlara tekabül etmektedir, yağlı bir yemeği mütaakıp artarlar. Ba unıf ile insan damar sertligi arasında bir münasebet balonamamıştır. II SF ünitesi 34 70 arasında olanlarda gıdai lipemi' nin büyük bir kısmını teşkil ederler. Bnnlann damar sortliğinde rol oynsdıklan ibtimal dabilinde görülmekte ve iöpbelenilmektedir. III SF ünitesi 1030 arasında olanlan ise damar sertliğinin asıl mesnlü gibi görmektedirler. IV SF onitesi 3 • 10 arasında olanlarm insan arteriyosklerozn ile ilgisi görfllmemistir. Leyleğin yuvadan attığı 7*n Akseki'den Mehmet Tttkfel rau E İ E Emel Gazimihal Ingilizlerın «Altın sesli Spıker» dediklerinin üstünden 25 yıl geçmiş meğer. İstanbul rad yosunun gerçekten altın seslı Spiker'i emekliye ayrıhyor ar tık. Bir SpikeT'de aranan bu Yedektubay oğretmen olarak Kır E Bugune değın yazıldı, çizlldı. lık» edıyordular Yanımdaki sehir valiliği emrinde iki yıldan E Aklı başında kisiler sayılarla masada oturan 320 doğumlu>beri hizmet görmekte iken süresiz E doktüler zararları önümüze. muş; ınce, san benızh, zayıf izinli olarak bırakıldım. Esas mes E Olmadı, olamadı, olamıyacak bır adamdı ttfaiye'den emeklagim Sajhk memurluğudur. Hâ E da anlaşılan. Bırakalım bütün Jıve ayrılmış Öndeki maıada, len de mecbur) hjzmetimi ödeme E bunları.. Olur mu, olmaz mı" b'İS yaşında oldu|unu sdyliyen. mij durumdayım. Mîlll Efitimden E 3OLDAN 8AÖA: paramız var mı, yok mu? kım \aşlı «ehli keyıf» bin, sıcağı. l Sıluttırma araçlanndaa. X haıiran 1962 maasımızı da alaraa E yapar, nasıl olur? demiyelim, «Çlft sayıda namzet» manauna ild dık. Şlmdi ise ne Milli Savunma, E oğleyı boşlayıp rakıunı içiyofrbit düşe dalalım sizınle. Diye kellme, 3 Egemen blr devletln ne Milli Eğitim, ne de Sağhk Ba = du O da polıs emeklisıymış lim ki, bir elimiz vagda bir elı halkı. yaşta degil baştadır. 4 «Ka kaıüığı tarahndan bir vazife tek E Ak façları, kırmızı, güleç bir atil» in yansı, eakl Muır tennlann llfi yapılmamakta ve bir aydan E miz balda.. şu ;ıaba vapuru yuzii vardı. Sözü ttfaiye emek dan. 5 Bir Muaevl erkeglnln adı. ıskelelerini, iki kıyı boyunca lısi açtı. daha doğrusu karsılçlnda ecıa erttllen lâboratuvar ten beri bos ve atıl duruzada bulun E çoğaltalım.. oldu olacak, yirmi dan geçen tankerlere bakıp içı cereaj. « E?ya seknndeki »ermaye, maktayım. Saglık Bakanlığına, du E yirmıbeş tane de araba vaputarlhsel değeri bulunan duvar. 7 nunumla ilgili bir dilckçe verraiş S nı çekerak tâf attı: «Geçin, ge ru alalım. Düş bu ya, kim ki.rı Hedef tuttugu noktaya vâsıl olamk, iwm d«, henüz bir cevap alama E çın, dedı, hepsı boş.. hepimizin şıT? Arif Dino'nun dediği gibi nota. S YurdurDusun en bfiytik dım. Bizim durumumuz na ola sonu ölüm, toptrak olacağız so parçası. 9 «mtdesi boa kApak» zna eak? «Allı pullu gelınleı» gibı susE nunda.» Polis emeklisi, ölüme nasıua ikf kelime. konu. CSVABIMIZ: = boş vetiyordu. «Öyle deıne, TUKAR1DAN AŞAÖITA: Sajlık Bskanlığ^nm ba konnda E dedı. hayat boş değil dolu, do 1 Ktteücuk karpuzlara böyi« der lu.. bak ben dün asker oldum, J«r. 2 «tlav* edümlg faacıı cuzl ki tntamana anlamak serçekten E mlktarda llet» manamna Uç kallme. da çok (ordnr. Bir vandan Saflık E dün terhıs oldum, dün polis ol 3 Bir kolu Tarot gölünden çılouı nMmnrİMinın yoklvğundan şikâ S dum, dün emekli oldum, bugün nehlr, glzlt olmıyarak ve h*rke»m y»t edllir, öt« vandan eldeki ele E yaşıyorum. Sen de bak yatama önünde, 4 Kırauunn aol taraftnnın keyfine. Nıçin rakı, sıgara daki iç unıvlantTuadan blrt. torci Asıçmezsın?» «Doktorlar yasak y»d» blr «*K»r. I «T»rb»y« Bin «Çoctığu hangi okula etti> dedi ıtfaiye emeklisi. kajd««l. flzerlnd«n atlanılıp gm• Doktora gıdılür mi? Doktor kımızdı. Bulamıyoruz onu. Yuk vereyim?» çltmeal (erek«n var mı kı'» dedi polis emeklisul, beğeniden uzak, softa, gel'ı'Atâ'.ı^.ı'â yerlerden. « B*9İktaa'toB N. lUrUl yauyar: sı .Bak ben gunde üç oaket sı rıci bir İstanbul'da yaşar olerkek adı. tlc«Haurao ayı, oğrencılerin hayat gara ıçerım, ama keyifle içeret âleminde kul yolunu çizmelerıne yardım eden lıyelım bu vapurlan, durnıadan nm. ben de gitsem doktora bu lazulan ;itre. 7 pr*nıipl«rin tatbik ayıdır. Velıler gıdip gelsınler bogai sulannBeşiktaş iskelesinde keyıften olacağım doktor deSe«leaıne edatla bu ayda, çocuklarını hangi okula, da. Genış bir solu* alsın su ği). kondoktor onlar » , ıynka»\nt71ggywci nndan, kazaya hangı jartlarla.ne zaman sondereduyduklarım ,Kabataş, rahatlasın sıra bekle ugramış gemlle bilecekleri düşuncesıyle doludut.. yen kamyonlarla dolu Pelrşftm Beşiktaş iskelesınin ustunde Kondoktor'u anlamamıştım, 3onkfi bı^tmaaaALD rln verdlklerl teh Gazetelerımızden bır kaçı on ayak he pazanndan Yıldıza kad;r haHpdllmA s s^klt like Igarotlerin olarak bu gırılecek yerleri ne?retvemek yiyordum öğleyın. Cum neyse kı anlattı airkadaşına: «Ne olar> caddeler, otobüsler. otr>den. blr ^ıarftn okunuşu. 8 Çok dır bılır misin kondoktor? Konbuşlü bır yerdır burası. Boğamobiller, hepimiz. büyük pey.nlr kabı. » Kamav*l seler vatandasa en buyük yardımı yapmış olurlar kıyaietln* »Inols adam. rİİIIIIUUIIIUIIIIIIIIIimillllllllimilllllllllllllllllllllllllllllllllllltUlllttirilll; Du.ş de olsa, köpru kurahm. Skıvıları birleştitelim diyemiyo Srum Ne yoksul olrauşuz rnKEfier? nasıl işUmiş bu yoksulluk BAY OSCAMt Sçimize? düşümüzde bile yirmiEbe? araba vapuruvla birkaç ! s < Araba vapurlan... E tun nıtelikler vardı Emel Gazimıhal'de. Haberlerı okurken sesıni dumduz kullanmasını bi lırdı, ne duygulu olur, r« de çarpıntıh; soluk soluğa da ko r uşmazdı. Yabaacı sözcüklerin üstüne basmazdı, tngilizce yi iyi bildiği için olacak, takiıde c?enmerdi. Tü*rkç«yi da İyi bi îırdı. Osmanlı'eanın da hakhı<ıı VLT";rek konJşurdu Oaun bıraz kalınca se°>lude rîrıha tia bn tad kazanırdı dihraU. Emel Gt:ımihal em<kUy^ aynlacak Kâaar yaşlanmı^ değildir. ama :ii'uş.ılan ycnruldu artık. Ne ya ''.k kı, kendisi çıb' başka birirı jetiitirmprH Istsnbul Radyo % ıa (juzel konuşmdi. Tan/. yergi «ıdılr, demevın, Her jey çahşaı:ık elde edilir, v«tjr ki on«m \o:'ls'n. yapılai ij scvilsir.. Pa layla ilıntısi yoktur bunun, daha "fk sevgi ifidir bu. Emel Oarimihal de «Mrvet» yapmadı inı ışten, ama »avmitti ijınl, oı;.. m vermisti. Sonuna değin <.<e kü;umsemeden yaptı ısiııi U»>v«i öteki spiketer»n bavr;. İstanbul Teknik üniversitesi Rektörlıiğünden Uın makıyetı Kesif Geeicı bedeli teminat Kksıltme çünii ve saati PftOF. MMBUS'm MaMnlan: JANEİN KIZI 184 l.T.Ü.Teknık Okulu havalandırma tesısatı 98808,90 6240 50 4.7.1962 1100 de 1 Yukarda mahiyet ve keşif bedeli yazılı tesisat (Kapalı zarf usulü ile) eksiltmeye çıkarümıştır 2 Eksiltme (Merkez) Taskısla binası içinde toplanacak olan Rektöriük Satınalma Komisyonu tarafından yapılır. 3 Isteklilerin 100.000 lir«lık havalandırma tesısatı işıni yapmış ve katî kabulünü yaptırmış bulunduklarma daır ısı. yaptıran resmî dairelerden alınmış vesikayı, 1 adet fotoğraf ve 75 Krş. luk damga pulunu dılekçelerine ekliyerek 29/6/1962 günü saat 17 ye kadar Rektörlüğe muracaat etmeleri lâomdır İsteklilerden ayrıca 1961 yılı Tıcaret Odası vesikası da istenir. 4 Jeminat Üniversitemiz Muhasebe veznesine >atırılır. 5 TaÜplerin 2490 sayılı kaatmvın tarifi veçhıle hazırlıyacakları teklif mektuplannı eksiltme saatinden bir saat evveline kadar Komisyor Başkanlığına vermeleri lâzımdır. 6 Postada vâki gecikmeler nazarı itibare almma?7 Eksiltme evrakı Rektöriük Satınalma Bürosundadır. Hergıin mesaî saatleri içinde görülür(Baiin 9462/7786; RadvodaÇBugün 727 Açılış ve program 7J0 Neyler 7.40 Kur'anı Kerim 7.50 Saz eserleri 8.00 Habarler 8.15 Beraber şarkılar 8^6 Sabah konseri 9.00 Kapanış. 11.57 Açılış ve program 12.00 Şarkılar (Recep Birgit) 12^0 Karışık şarkılar ve sevilen melodiler 13.00 Saz eserleri 13.15 Haberler 13.30 Hafif müzik 13.40 Şarkılar (Afitab Karacan) 14.00 Lâtın Amerikan müziği 14.15 Turküler (Nurinisa Toksoz) 143Ü öğle konseri 15.00 Kapanış. 16.57 Açılış ve program 17.00 Çay saati 17.30 Turküler (Nihat Mercanlı) 17.50 Tanm saati 18.00 Dans müıiği 18J5 Radyo Kadıniar Fash 18.45 Haberler 19.00 Reklâmlar geçıdı 19.40 Şarkılar (Mediha Demirkıran) 20.00 Plak dünyasmdan 20.15 Olaylar ve yankılan 20.30 Darvaş'tan kemanla haiıf melodiler 30.45 Meteoroloji sohbeti 21.00 Klftsik Ko«o 2130 Aile sohbeti 21.45 Şan soloları 22.00 Reklâmlar geçidi 2230 Müzik dünyasından 23.00 Haberler 23.15 Senionik müzik 23.40 Ritm ve melodi 2355 Program 24.00 Kapanış. tSTA^fBTJL ÎL RADYOSU 17^8 Program 18.00 Çesitli orkestralar 18.45 Uvertürler 19.15 Radyo ile Almanca 19J0 Yemek müziği 20.00 Ted Heath Orkestrası 20.15 Plâk Kulübü 20.45 Konserto 21J0 Caz saati 22.00 Onlü orkestra İSTANBUL şelleri 22.21 Çesitli müzik 24.00 Kapanış. 6.57 Açılış ve günün programları 7.00 Kur'anı Kerim 7.10 Saz eserleri 7.30 Haberler 7.45 Şarkı ve saz 8.00 Çesitli muzik 8.30 Kanşık şarkılar 9.00 Ev kadınımn not defteri 9.45 Melodiler 10.00 Kapanış. 11.57 Açılış ve programlar 12.00 Solistler ye melodiler 12^5 Küçük ilânlar 12^0 Beraber ve solo sarkılar 13.00 Haberler 13.15 Küçük konser 13.45 Yasar özel'den sarkılar 14.00 Melodiler 14.15 Kemal Karasüleymanoğlu'dan türküler 14.30 Pat Boone'den şarkılar 14.45 Semahat Ergökmen'den şarkılar 15.00 Kapanış. 16.57 Açılış ve programlar 17.00 Kemal öncan'dan şarkılar 17.30 Dans müziği 18.00 Reklâm programlan 18.30 Küçük ilânlar 18.35 Yurttan sesler 19.00 Haberler 19.15 Yaşadığımız günler 19.30 Tülun Korman'dan şarkılar 19.55 Ku çük dinleyicilere masal 20.00 Zehra Eren'den Türkçe dans sarkılan 20.15 Olaylar ve yankıları 20.25 Küçük Uânlar 20.30 Hüseyitı Gökmen'den şarkılar 21.00 tstanbul mektubu 21.15 Türk ezgılerı 21.30 Radyo kitaphğı 21.45 Ulviye Taşkent'ten şarkılar 22.00 Tur kiye Büyük Millet Meclisi saati 22.15 Çesitli melodiler ve caz muzığı 22.46 Haberler 23 00 Opera albumünden 24 nft Ka panıolabilir bu, kimden şüphelemrsıniz. deseler ne cevap verirsinız0 Laura uzun uzun tereddüt ettı. Kendi kendisini tehlikeye atmaktan korkuyordu. Onun bu susması karsısında komiser, korkusunun sebebini anladı. Sinyorina, dedi, söyliyeceklerinizin size herhangi bır sorumluInk yükllyeceğiııden korkmaım. Bunu tamamiyle hususi olarak scruyorum. Yani bir şahıstan şuphelendiğinizi hiç bir zaman, hiç kimse bilemiyecektir. Size şu kadarmı şoj lıyeyım ki, yakın arkadaşım olan Esmeralda ile Bayan Scolagni harıç. oteki memurların hususi hayatlarına dair bir şey bilemem. Ama böyle bir işi yapabilecek kabıliyette. bızim kurapanysda ancak iki kışi var. Yanı ihtiyar bır Polonvaiı Kontesin on iki milyon değerinde satılık bir mücerheri bölunduğuna Prensesi mandırmafa çalı.«acak kabiliyette. Evet. Launa sesini yavaşlsttı, ilâve etti: Arksn var ANKARA Manisa Akıl ve Sinir Hastanesi Satınalma KonHsyomından 1 50.000 Lira tahmin bedelli (101) kalem çesitli ilâç ve tıbbi malzeme, kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmustur. 2 Eksiltme 3/7/1962 Salı günü saat (11) de Hastene Baştabıpliğı odasında toplanacak Satınalma Komisyonunda yapılacaktır. 3 Muvakkat teminat (3790) liradır. 4 îstekliler sartname v« buna müteıemk diğer evrakı, hergiin mcsai saati içinde ve ücretsiz olarak hastane idaresicde görebilirler. 5 Eksiltmeye gireceklerin muayyen gün ve sastte muvakkat teminat makbuzlarını, Ticaret Odası belgesi ile birlikte, teklif mektuplannı, eksiltme günü saat (10) na kadar makbuz mukabilinde Komisyona vermeleri sarttır. 6 Postada vaki gecikmeler kabul edilmez. (Basın 8416/77K) Resımlı ftoman: 230 MtfL'DN KIZ Cizen: YVES SATOL Oviren Mszhar fCUNT Mardoche. artık Ronvenafın harcket tarzındaM mânayı anlamıştı: Kâhya Locile'in oğlu hayatta oMuğunu biüyowhı. Blanche'ı da <ça saklıyordu. Balbnki o, bilmeden efenatenin tornnnnlı uzaklaştır mıştı. Evet... Mesete anlaş^lıyordu. Fakat henüz kanşık tarailar çakta. Onun için drlikanhyı «indittk bmİM» haberdar etnek âoğra otmaztfı.. Edmonıi sordu: Ncler dirşümiyorsunuz? GaKba sözlerBn hâtıralarınızı tazeledi. Hayır hajır... Öyle değil Yalnız bana Fremicourt'» nedes gittiğİBİzi henüz süylemediniz: Otelci anncmin bıu gibi soğuk bir havada St. İrnn'dan aynldbğını soylemisti. O zaman Fremicourt'un yolunu tutmuş. Her haldo tanıdığı birini arıyordn. Bnrada onu tanıyan birini bohmyı iimit ettim. rakat Matmazel Btonche'Un başka kJmseTC rasÜMHMhm. Keşki rasüamasaydım. Onu bir daha onntBMina imkân yok.» Ne soylüyorsunu* dostum Onunla taruşmış olmanız bir talih eseri. Evet, düo ben de öyle sanıyordmn ama Yok yok. Beni dinleyin. DSn sire nremfeketi terketmenizi stıyhıyorduın. Bugün ise size bnrada kalın «nVeoerrm. Siz Blandte'Uı evleneceksiniz. (Arkası var) Tabil, cieim. Hcm s«nin h« CUTMHUKİYElTuı Tefrîkası: 62 sabına da mflkemmel bir rekl&m. Dösün bir kere... Gazetelerde resmin çıkacak... Makinenin reami de beraber... Altında da bir yazı: Meçhul bir adamın, üzerinde tehdit mektubu yazdığı makine ve ma lAZAN.MAURtCE DEKOBRA (eviea*: HAMDI VARO'GL U kinenin sahibi Sinyorina Laura Turchian diye. Gazeteciler seni fel nizı sizce kım kullaamış olabilir? lik fellik arayacaklar. Ayol böyle mne pek yakışan pembe bır Çalışma saatlerinde ve kimsetalih her zaman ?le geçmez. Amal giydi. Polis MüdürlügOnün yolunu nin kullanmasma imkân yok. Buti fadası sayeainde fin*ma yıldızı tuttu. bile olabilirain. Onu hiç bekeltmeden Komisorln tfln gün yazı yazarım. Zaten bu yaaıoa aldılar. Palladio, bu süz kadar eskimiş olmasının sebebi de Suın, polisler bu makine yü gün bakısh, gülümser dudaklı gü bu. zünden basıma bir iş açmasınlarî zel daktiloyu karşınna oturtta: Turizm kumpanyasında sizın Çıldırdın mı sen? Senin bu. Smyorina, dedi. Eğer daktilo le beraber kimler çalısır? rada bir mektup vaztp Romadan makineniz hakikaten blzim arad: Patronun ortagı var, ama onpostaya atmıyacağın meydanda. ğımız makine ise, bize yapacafmız lar bu mevzuumuzun dışında kalır Seaden süphe edemezler. Tesine hizmet çok büyük olacaktır. lar. Kasadar Bay Molase var, yaşteşekkür edeceklerdir. Makine iste bu, efendim, bir lı, babacan bir adam... Karmca Ssmeralda'nın sözleri, Laura'yı sahife de yazı yazdım. Sinizdeln bile ezmekten korkar.. Çek serınandırmıştı. Doğruea PoJis M > mektupla karşılaştırm, görörsü visinde, arkadaşım Esmeralda var.. üBir de otobüs servısi şefi Roberto dürlâiüne gitti. Kendisini Komi nüz. Sadi var. Elmer Burrows var, Aser Palladio*nun odasına aldılar. Teşekkür ederım, Bayan. Ya merikalı turistlere tercümanlık eKomiser. kendi^ını güler vüzle kar zıyı lâbdratuara göndereceğim şıladı Getirdiği ıvi nabre pek mikroskopla, inceliyecekler, her der.. Napolide turistlere rehberiik memnun olmuştu. Akşama. Tu ıkı makinenin aynı makme olup pden Augusto Ljppi var. Anna rizm Bürosu kapandıktarj sonra. olmadığına karar verecekler. Eğer Scalogni de var. Şimendifer biletleri satar. makmesini alıp tekrar çelmesinj aynı ise, demek ki sızin haberiniz Gayet mahrem olarak konu•îoyledı. olmadan başka birisi, bir yabancı, çuyoruz, Sinyorina, aramızda kaLaura suse duşkun bır ktzdı. Sa kadm veya erkek, bn makineyi kul lacağına emin olabılirsiniz. Sizin '«f vedi otıınca. taranrlı pudralan lanmış Kontes Dansvsıta •'gzmdan | kumpanyada bu mektubu yazmıa dı, dudaklarını boyadı, esmer te o mektubu yazmış. Yazı makine1 olmajı muhtemel birisi var, kim SON MACERA