22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Htf CUMHURÎYET lllllllllllllllllllllltlllllllll 31Martl962 Bif asker ailesine nasıl maaş bağlanır? Yazan: ÖZER ÖZTEP t MESELELER IHItllllllllllllllllllllllNIII ııınııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiHiııııiHiııııııtıımıııııııınmııııiHimımııııııııuııişıııı DÜŞJpNCELER HEM başa böyle traş ir okurumun bana yazdıgı dertlesme mektabundao şu «atırlan ahyorum : «Bizim semtte otuz metrelik bir yol tamirine başlandı. Beş on kamyon kınlmıs taş, kum, cönıf, toprak getirdiler. Yirmi işçi, dört cavuş. evvelâ yolun yansı için bir hafta çalıştılar. Tabiî, binleree lira masraf. Ama yapılan yol Hint fakirlerinin çivili yatağına benzedi. Yolun yansı bitti. Galiba tahsisat da bitmiş olacak ki, öteki yarısa yirmi günden beri yapılmıyor. Yapılai kısım da eğrî büğrü'hale'tfeldi, Jbozuldv, dağıldj. öteki jânsj ç% mur deryası. Peki bunun konJrolü, idaresi, hesâbı ile kim gul acaba?» * ' » ı. .••.. tartışma yok deYazan :*^"^^*^ ğil. «Din ve BiMünire Karaoğlu ismindekı bir 9 Aile yardımı istiyenin, asker, lim» adlı yazısınkadının, uzun zamândanberi asker askere gittikten sonra uzun müdda Bertrand Rusailesîne yardım maaşının bağlan det müracaat etmediği anlaşılırsa sel, «Bir kere bilmamksından dolây'î maddî zarure bu müddet z^arfında iaf'esinin ne ile gonra oç; , söyledikle; edüdıği. ü iiseve ptUm ye üzik ders <İa n« kerte başarıya erdiğimizi, ri sanılan şeylerin hiepsini »pyleşahsî ve lerinde," a.tQ,*ui pa,rç.al?na,maş en dh di i başanya ere m>5 dejill^rdir. So'nra da, gelenek daha ^ niçın b ş » yardimfcönusy"üzevicdam kanaa'ynjz* nedfr^ kuç'uk madcle "ölduğunu oğrenerek f k î t i T rinde" durnvağa sevkettı. Gerek Beİediye Zabıtası ve ge Bekçı aylıkları konusu, yeniden universiteye geçtim. Bilindiği gib mediğimizi aiilafmak îstiyorumT "" sel din inançlan yararına söyledik Batının fizık alanındaki başanla lerini, birer bilgin olarak, gerçek Bizde bazı işlere, hele böyle çetrtfillerine, Rfifailer kanstığı rekse Muhtarlar tarafından bu for münakaşa mevzuu olmaktadır.Kay atom, (Yunanca atomos) «parçal Şunu peşinen ifade <?delim ki rekse Muhtarlar tarafından bu foriçin okurumun sualine, ne yank ki, cevap veremiyecefim. Çfinjardım istiyen asker aileleri hak mule cevap verilmektedir. Bu tah makamlıklar, bekçı büroları tara namaz» demektir. Bugun o ad, ar nna karşı bir ilgi duymamız için, ten bilimsel bir ağızla değil, daki Rfifailer, dedigim işlere kanşırlar da onlann islerine kanşılkında vapılan muameleler hakika kikatlar en azından iki ay devam fmdan rastgele takdir edilen bek tık parçalanan bir zerrenin adıdır Hiroşima'ya atom bombasının atıl ha çok erdemi ve mülkü savunmaz. ten faciadan başka bir şey değıl etmekte ve bundan sonra Beİediye c l aylıklannı tasdik etmektedirler, Atomun parçalanabilir olduğu ger ması gerekmiştir. Başka bir deyış mak istiyen bifer yurttas olarak Yalnız, bu sıralarda. garip bir tesadfifle, ben de kendi kendidir. Öyle bir facia ki; ekseriyetl Şube Müdürlüklerindeki Büroya B u a r a d a b e k ( ? kadrosundan daha çeği, fizikle uğraşan bilim adamla le, o bomba, bizim kafalanmızda söylediler. 19141918 savaşı ve onun. ardından gelen Rus devrimin me bu suali günlerce sorup durmuştum. Cevabını kendi m de hâlâ yardım talebinde bulunan aileye gitmektedir. Büroda her iki cevap l a z l a b i r teşkilftta sahip bulunan rımız belki bir yana, bizde atom da patlamıştır. Araa, «Biraz geç de olsa anladık den sonra bütün çekingen insanbulamıyorum. pşi terhis olmadan üç veya beş aj !ar incelenmekte, herhangi bir ay b ü r 0 memurlan, usule aykırı ol bombasından sonra duyulmuş ve ya!» diye düşünmek bence yanlış. Gökten yağmurun su halinde dökülüp sonra, yerden göfe ıiönce maaş bağlanmaktadır. Bağla kırılık görüldüğü takdirde ikinci m a s ı n a rağmen, evleri dolasmakta sanırım ancak son yıllar iginde o Bir karış açık ağızla anladığımız lar, eskiye bağlanır oldular» difos olarak yfikseldiği sokaklanmızda birkac defa otobfise binmem nan para da âzmi ayda 150 lirauır ve hattâ bazan üçüncü tahkikat v e ! y l l l l k ü c r e t i P e ? i n ° l « a k i s ' kutulmağa başlanmıştır. Oysa, ben gerçekte fiziğin getirdiği yeni an yor. (1) icabetti. Otobüs duraklarının bazılannda, yol kenarlan, adı geçen Umumiyetle ise 4050 lira değil Şunu da, sırası gelmişken söyliiçin geri gönderilmektedir. For temekte, vermiyenleri de tehdit yo ilkokulu bitirdiğim yıllarda, ^ layışlar değil, o anlayışlardan do* yukanki mektnpta tarif edildiği gibi öyle bir sulu çamur deryageçinmek bir aylık ekmek parası mun parçalanabilir olduğu çoktan ğan tekniktir. Eloğlu bombalar pat yeyim, bundan yitTni, yirmi beş müllerin her geri gönderilişi yine l u n a 8 a Pm a kt a dırl a r. sı ki, otbüse binerken de inerken de insanda, kayıkla Kâgıthane r bile karşılamıyacak bir meblâğ ç y D İ e r u günden bugüne ka bulunmuş ve elektronun hızı ile latıyor dıyoruz da, o bombalann yıl önce, îstanbul Üniversitesinen azından iki, üç mutabakata va <n l n 2 dır. sefasına çıkıyormuş gibi bir hia uyanıyor, kafalarda da bir soru Eger formüllerde ayı almaktadır. ' d a lr > m u l ktaraftan; bekçi bürolan yerini bir arada saptamanın güçlük patlamasınj sağlayan bilimsel ça de öğretmenlik eden yabancı bir i v e n n hi günden bugüne kaŞimdı gelin sizinle bir askc nlırsa, Şube Müdürlüğündeki Büro ' bd i r i kurulduğumüfettişlerinin, hiç ierine sıra geimişti. Bugün kendi lısmaları jiiç merak etmiyoruz sa felsefecinin, atoroun parçalanabikınuldıyor. Acaba neden bu duraklara birer iskeie yapUmıyor, l ç e d e tetkikat yapmadığı ifa kendimize, acı acı, «Ah ne geri kalotobüs yerine salapurya işletllmiyor diye. ailesinin yardım talebinde bulurv da bir iki ay bekliyen evrak as d e l u n nıyorum. Merak etrnediğimiz için leceğine inanmadığını anlatan bir ması 'için geçirdiği safhaları ince ker ailesine yardım bağlanması k a t° makta herhangi bir tetki mışız!» dememizi nedenlendiren o de, atom bombasının tkinci Dünya yazısını okumustum. Atomun par Okurumun kontrol, idare ve hesap hakkında sorduğu raal beiçin Beİediye Encümeninin kalemi««««><*" halktan bekçiler için layların ortaya çıkışı daha da esliyelim: •alanmasına vol açan bilimsel bu nim de aklıma işte bu mfinasebetle geldi. ne gönderilmekte, bir iki ay da t o P l a n a n paralarla kaymakamlara kidir; on dokuzuncu yüzyıhn son Savaşı içinde ilk olarak kullanıl luşlar gibi, o ters sav da bizde hıc Yardım talebinde bulunan aile Cç gün sıra ile bindiğim otobfisle uzakça bir semte gidip gelorada bekledikten sonra Encüme m a k a m jeeplerinin alındığı, bina 'arına dek iner. Demek biz II. Ab dığına bakarak, savaşlann bilim ; cturduğu «emtin Bel«diye Şubb '?n'ı uyandırmamıştı. Niçin? miştim. Istanbulun uzak semtlerinde oturanlar zaten mihnete alıne girmektedir. Encümen müspet l a n n t a m i r edildiğmin derhal mey dülhamit'le uğraşırken, Batılılar, sel buluşlara yol açtığını söyliyebıMüdürlüğüne bir istida ile basvu karar verse bile yine aynı kanal d a n a C l k a c a g ' belirtilmektedir... liyoruz. Oysa, ikinci Dünya çavaDiyeceğim, bilimlere yüz vermi sıktırlar gibi bir düşünce ile olsa gerek, o benim gidip geldigim atomun ışınlar yaydığını görüyor, şımn atom fiziği alanındaki çalış yoruz, bilimlerin ortaya çıkardığı rur, eşinin veya oğlunun askere larda birer müddet bekliyen evrak semte işliyen otobüsler miadını çoktan doldurmuş, eanından bez[ "*" bu ışınların niteliğini inceliyor, a malara set vurduğu gerçeği, bütün jgittjğini, fakir oldugu için kendi miş, Azrail kapımı ha çaldı, ha çalacak diye bekledikleri süngüsü en azjndan bir yıl sonra tamamla Den^Cllik Bankasi Avrupay) omun iki elektrikten kurulu oldu bilginlerin birleştikleri bir gerçek felsefe tartışmalarını bilerek izle ' sine cıaaş bağlanmasmı ister, eşi • nabilmekte ve bundan »onra" da üç kişilik bîr tetkik heyeti düşük hallerinden belli, kurada şeylerdi. Yürürken her taraflan ğu düşuncesine varıyor ve elektron tır. Çavaşlar, bilimleri hızlandır miyoruz, kafamızda ye* etmiş esnin askeri adresini verir. ki kanılar, inançlar ve isteklerle zangır zangır titriyor, durmadan göbek atan biletçi yerinden, arla çekirdeğı buluyorlardı. gönderdi maz, tersine olarak onların gelişi bekliyoruz .. Batıdan bizim bu ka Belediy'e Şube Müdürii tarafın ayda 4050 lira maas bağlanabil• mafsallan gevşemiş kapı kanatlanna kadar bütün aksamı, doknI Biz Meşrutiyet'i getirmek için mini aksatır. Sadece bu ilintiyi bil n ı ı a a n m "I z" vv p wn ı • dan, asker ailelerine yardım me mektedir. «Kafrai r, Ispanya nanın elinde kalacakmış gibi zavallı halleriyle, yflrekler acısı Bilhassa asker ailelerine yardım d e n i z v o l c seferini yapan ™» m o v w ^ irkiltici v^ öffrptici! . l e b l I f lerımızı tutar gi ırpınırken, onlar, çekirdeğin için memek bile, irvmiH ve öğretici ? î u muruna havale edilen istida üze formalitesinin" en "çok"uzatıldiği * gemisi, 200 ton salbir görünüş arzediyorlardı. bı porunen kuçuk bir ses gelmiye rine biri mahallî Balediye Zabıta ilçeler, Eyüp, Üsküdar ve Zeytin yang°*. 65 ton dondurulmuş do deki, elektrik yükü olmıyan bir dir. Bu köhne, sanak ileze nakil vastUIarından hele bir tanesinin, sına diğeri d e mahalle muhtarlıŞı burnudur. Beİediye Şube Müdür m u z v e 1 2 7 yolcu ile Barselonaya errenin, nötronun izlen uzerinde Dahası var; kökleri bilinmiyen götsün, «Biz de böyle düşünüyortâbir caizse, adım atışı da ayn bir ftlemdi. Yer yer kınlmıs, dörürüyorlardı. Basit cisimlerin, a bir tekniğe kakşı duyulan hayran duk, gördünüz mü?» diye ortaya na hitap eden iki formül dolduru lükleri önünde her gün kuyruk ya hareket etmiştir. çıkıyoruz, «Bilime inanmakla, . T külmfiş, yağmurla akıp gitmlş asfaltın oyuklar açılmış kısımlaomdaki elektron sayısının farklılur. pan perisan asker aileleri çok deKaradeniz gemisiyle Denizcilik aşmasından doğduğunu, bundan ık buncacık bir ilgi ile üstünköru te, Batı da yanıldığını anlıyor.» nnda zıp zıp zıpladıkça yolculann yfireği ağzına geliyordu; inebir bilgi, sözüm ona bir takım dü Buna, «Geç de olsa Batıyı anla10 soruyu ihtiva eden bu formülü fa memurlann hakaretlerine uğra Bankasından Celâlettin Avus, Hü cekleri durağa geldikleri zaman, bir engizisyon işkencesinin yeni tetkik etmek, muamelenin faciası makta ve olaylar zaman zaman po samettin Kâhyaoğlu ve Abdullah türü de elektronları ve ona bağlı şünürlerimizin, Batıda atom fiziği mak> denebilir mi? Gerçekte atom larak müspet elektrik yüklü zer nin son buluşlarından çıkan bir icadettiği tartaklayıcı aletin içinden nasılsa kacıp kurtulmak im hakkında insana bir bilgi verir de ise bile intikal etmektedir. bombası bile bizim kafamıza dank Kaptandan müteşekkil 3 kişilik bir relerin sayısını azaltıp çoğaltmakk&nını bulmuş gibi, biraz da korka korka, inanmıya inanmıya artar bile. Bakın formüldeki soruakım felsefe tartışmalarına paldır etmiş değildir. Dün bu konuda görüştüğümüz bir tetkik heyeti de Avrupaya gitmis a bir basıt cisimden başka bir barahat bir nefes alıyorlardı. lara : küldüı kanşmalanna yetmiştir. belediye memuru bize aynen jun: tir. it cisim elde edilebıleceğini anlıIkide bir yazanm; Batıda 1440 Her an son nefesini vermegi bekliyen bnnak otobüsün bu Ne irniş? Maddenin olmadığı anla larda bulunan baskı makinesi bi 1 Bu aile göstermiş olduğu ad "an söylemiştir: | Yine ilgililerin ifadesine gölre 3 orlardı. acıklt hali biletcisine de sirayet etmişti. îneceğim duragın adım ılmış, her şey ruhmuş, doğanın ze üç yüz yıl ara ile, 1728 de gelrese nereden ve ne zaman gelmiş« Eğer bir mülkiye müfettişi kişilik heyete 30 bin lira döviz Batıdaki bilimsel buluşlarla, ya>| yasaları fasa fiso imiş, en büyük ptşin söylediğim halde, akh neden sonra basına geldi, iş işten, gelir de Beİediye Şube Müdürlük tahsis edilmiştir. tir. (Esas olan askerin gelişidir) :ın tarihimizin siyasal olaylannı bîlginler bile bu buluşlardan son «niştir. Ama Papa o makineye, ilk otobüs de duraktan geçti gitti. 2 Asker, askere sevkedildiği erinde evraklann nasıl bir, iki yıl arşılaştırarak, bundan geriliğimi a dinci olmuşlar... Doğru değil önce Incil basmak üzere izin verÇanakkaleye bir gençlik O zaman, böyle başa böyle tıras diye dftfündüm. Böyle sokazaman ailesiyle birlikte Belediye beklediğini görürse, muhakkak cei çıkarmak, böyle kolay ve elbet, fa, benim söylemek istediğim, bi miştir de, birim 1728 deki şeyhülisraevleri Beİediye memurlan ile heyeti daha gidiyor ğa elbette böyle otobüs, böyle otobüse de böyle biletçi gerekti. miz hudutları dahilinde oturup olâmımız, «Alalım, ama Kur'an base yanlış bir sonuca varmak değil imden bunca uzak kalıp, salt oHamdi VAROGLU turmadıgfc oturuyoroa ne iş yaptı dolar.» M.T.T.B. nin 26 kişilik kafilesin mıyalım» demiştir. Şimdi bu 300 nun tekniğine bakarak ve dediko ğı. den savaşlarla, devrimlerle var usuna kulak kabartarak, felsefe yıllık araya bakıp, bizim Batıdan 3 Yardım için müracaatta bu Kahve ithalâtınm Tekelden : üç yüz yıl geri kaldığımızı söyle. .MiEsı, M a ç k a T ıeKniK o usuıu , ı «laçna e k n i k gitesi> k u l u Y xııj mak istediği amaç, ileri gitmiş ül de at oynatmak, atomlardan dini çı alınması isteniyor lunanın askerle beraber oturup oînıyor | dız Teknik Okulu öğrencileri baş kelerin sadece rahatı değil, köhne karma yetkisini kendimizde bul mek doğru olur mu? Gerçekte tunnadığı ve asker tarafından baKahve Tekelden çı larında yöneticileri de olmak üze j inançlardan, saplantılardan kurtu mamızın saşılacak ya da gülüne daha da geri kalmışız, başka bir kıhp bakılmadığı ve halen içlerin19Gİ 1362 deyişle, geri anlayıştan kurtulayounda kahve tacirleri derneği ye i re 6 otobüslük bir kafîle halinde j larak kafa özgürlüğüne, bilim er ek yanıdır. Biz her fırsatta Batı mamışız. Ba»kı roakinesine «belâ> de çalıfam varsa kazanç miktarı. > bu akşam Çanakkaleye hareket j demine erişmektir. Biz de, köhne 'i kendimize indirmeye bakıyodiye bakan anlayıs, ancak teknik 4 Bunlann berhangi birisinin niden tesebbüse »«"•mi«*î' leşmiş kurumlanmızı yıkarak, buHusust sektör, faaliyeti uzerinde edeceklerdir. karşısında diretememiştir. Bu ise •na, baba, evlât, kardeş gibi kendi200250 1V1911İ& x uikscK öğrenim gün Batının hayran olduğumuz er nız. ~wv*r>j kişilik Yüksek i;grenım gerçek bir uyanış, bilim anlayısılerine bakacak kimseleri olup ol inemle durulduğu şu gunlerde bu gençliği kafilesi yann Çanakkale demlerinp varmak istemisiz Gerçi bugün Batıda böyle madıgı, varsa adresleriyle beraber esebbüsün yerinde olduğu kanaa d e Atatürk anıtına ve şehitliğe bi nı gerçekten benimseme sayılane iş yaptıklan, aylık ve haftalık :i mevcuttur. maz. j K r ç çelenk k o y r k saygıddufuşun rer e ı e n k koyarak gelirlerinln ne miktar olduğu. Dernek, Ankarada bu yolda ge la bulunacaklardır. yöntem kevgirinden geçırerek uGeçende ingiUerede yapılan ara 5 Bir yefden muhassas maası reken temaslara başlamak üzere dir. scçimlerinde Liberal partinin bir lusal aşımızı hazırlamak durumunBir çocuk kuyuya düşerek ve akarı olup otmadığı, kân varsa adnyı, küçük bir kentte öteki pardayız. Zorunluyuz buna. ne milrtar gelir getirdiği. boğfuldu ti adaylarını yenerek milletvekili Bireyce, ulusça buna inanahm. jfl Askerin, askere sevki sıraSütlücede, Haraam sokağında oseçildi. Bizim gazetelerimizde bu ıııida kanuni ikametgâhınm nere: turan 8 yaşlarındaki Abdülvahap SATILIK olay, «Ingiltere sağa kayıyor» diSon harbden ç.kışımı, k.rk sej"yahm; didimneyi eğitimle, sağde \ve neresi olduğu. j Sevgen ismindeki çocuk, evlerinin ye yorumlandı. Ingiltere sağa, ya yakla.stı. Cumhuriyeti harap duyumuzlaen kısa sürede, güneşıgerçekleştırelım. Ve j yanındaki boş arsada oynarken kt 7 y Evleri kira ise ne miktar kiÇ göreceğiz da sola kayabilir; ama bu küçük bir vatan uzerinde kurduk. On Ü yunun kapağı üzerine çıkmış, an ra verdikleri, kendilerinin ise aymiz bir daha başka ve mutlu doseçim, böyle bir yoruma hiç de milyon yaralı millet, az «amanda Fontanella cak çürük olan kapağın kırılmasiyrıca İiracılan olup olmadığı, varelvenşli değildi. Gerçekte buna birçok dâvalannı halletmesini bil ğacak; soluğumuz bir daha yetkin 4 ses, 37 tuş, 96 bas. le kuyuya düşüp boğulmuştur. ltsa ne Rniktar ktra aldıkları. bir «yorum» bile denemez; olsa ol di. Yapılanlar için Atatürk'ün de ve etkin çıkacak; her çeşit ürünüTel: 22 90 63 faıye, 8 yaşındaki çocuğun cesedi8 By aile başka bir yerden gelsa bir «istek» tir bu. yimi ile «çok ve büyük işler» di müz bollaşacak... ni kuyudan çıkarıp ailesine teslim mişse, naMI ilmflhaberleri getirmiş llkin, ama ilkin plân savımız yebiliyorduk. Fakat sonra SonKimi sosyalistlerimizin sosyamıdir. ' Cumhuriyet 3876 etmiştir. gelmeli savlarımız üstüne. Tümü llzm anlayısı, «plân tekniği» nden rası için ayni seyi söyliyebilir mi ve biri bu. Emniyet Genel Müdürii öteye gidemiyor. Niçin? Çünkü bu yiz? şehrimize geliyor Gfiltekin ELİBAL On altı yıldır bir demokrasi ?aakımı doğuran nedenleri ya bilEmniyet Genel Müdürü thsan miyorlar, ya da yerleşmiş kanıla baxı içindeyiz. Eğitim mevzuunda Aras Önümüzdeki gunlerde bera rından kurtulamadıkları için gör birseyler yaptıgımızı sanıyoruz. Atatürk ilkeleri işığında berinde Genel Müdürlük Personel mezlikten geliyorlar, sosyaliz Son on yıl içinde de, kalkınıyornz ve Levazım Müdürleri olduğu hal iktisadî çıkmi gerçekten istemiyorlar, onun zannı ile, bugfinkfi de şehrimize gelecektir. yer yüzünden sjlineceği günü bek maza sfirfiklendik. Kırk yıl sonra îstanbul Emniyet Müdürlüğünün Bütün • gazete ve mecmualarda yayınlanacak Ilân ve Rek. Ekmeğimis az yiyenimiz çok. kadrosunu ve malzeme bakımından liyorlar ve bu bekleyiş içinde bugün h i l i halledilmesi gereken lamlannız igin günün her saatinde emirlerinizdedir. ihtiyaçlannı yerinde tesbit edecek plân tekniğini, «Bir belâdır geldi, sayısız dâvamız var. Fakat işe ne. Toprağımız çok ekip biçmeye kndİstanbuty Radyosu reklâm programımızı her çarşamba günü olan Ihsan Aras, polis ekiplerinin NAO»« NADİ araan özel sektörün kutsallığına reden baslamalı? Nfifusunun % retimiz yok. Ormanlanmız kısır, saat 22.00 i 22.10 arasında dinlemeyi unutmayınız. faaliyetinin şehir asayişinde oynadokunmasın bari» diyerek alıyor 70 i köylfi olan bir milletin ana toprakiarımız kurak, köylümüz odâvası da elbetteki bu zumrenin kuma yazmadan uzak. Oysa ki gedığı önemli rol karsısında yeniden lar. dâvası olaeaktır. çimini, fimitlerini toprağa ve köypolis telsizi alınması emrini ver Böylece bizim baskı makinemiz Tek kıtep isüyenler, bedelinı pul olarak miştir. Milletçe kalkınamadık: Çünkü ltt»üne batlamış bir milletiz. Asır oluyor. beş yıllık plânımız da oluTel: 27 38 07 Cumhuriyet 3892 yor, ama traktör mezarlığına dö köylfi kalkınamadı. Aydm bir mil lardır uzerinde çeşitli uygarlıklar Genel Müdür. bu arada polis ka 27 12 07 rakollarının onanlması için de tenen yurdumuz gibi, kafalarımı let olamadık. Çünkü köylünün ay kurulmuş, mllyonlarca insanı simaslar yapacaktır. da bilim mezarlığı ve cansız tek dınlanması müspet bir gayrete nesinde barındırmış olan toprak» Şimdiye kadar emsaline tesadüf edilmemiş otomatık Deep İntihara teşebbüs etti nikler ambarı durumuna geliyor. bağlanamadı. Ormansızlasmamız larımız bugfin uzerinde yasıyan in Bate? 57/388» Frizli tekmili renkli Amerikan malı buzdolabı, Ful otomatik Kadıköyde, Kâzım Muhtar Paşa da köylüyü mesul tnttuk; fakat sanlan doyuramamaktadır. Hiç) Bendiks çamaşır makinesi, harika möbl havagazı fırın ocak, korusunda oturan 17 yaşlarındaki (1) Sabahattin Eyupoğlu ile V«orman içinde yasıyan binleree kö. bunun nedenlerini düşfinüyor Doc. Dr. İlban F. AKIN'ın Pülay Gutkay Güngör, henüz an emsalsiz avizeler, moderno yatakoda ve yemek odası, İran secdat Günyol'un B. Russel'dan çe yfin geçinıini ormandan temin etti yuz acaba? laşılamıyan bir sebepten dolayı i cadeler, gümüş çay takımlan, şekerlikler, vazolar, tepsiler; Kolunun altına ekmek çıkınını, virdikleri «Dünyamızm sorunlan gii ciddiye alamadık Bırakın di]âç içerek intihara teşebbüs etmişğer dâvalan. Bu fiçfi işe nereden sırtına yamalı yorganını alan köyporselen sofra takunları imzalı tablolar ve emsalsiz eşyalann adlı kitaptan.. tir. Haydarpaşa Nümune Hastahalü uzakyakın, soğuksıcak deme> baslanacağını göstermiyor mu? nesine kaldmlarak midesi yıkanan kenannda, merkep BÜYÜK MÜZAYEDESİ Ziraatçi bir milletiz. Ama buğda den kamyon genç kızın durumu, iyiye doğru git çıktl. yımız kağnılarla köyden değil va sırtında soluğu şehirlerde alıyor. mektedir. 1 nisan 1962 pazar günü saat 10 da Beyoğlu purlarla Amerikadan geliyor. Se Şehir oldum olası onun için bir Bu kitapta Eüâtun'dan Manc'a kadar bütün politika düsünürİstiklâl cad. 46 No. lu Çığ Apt. daire No. 4 NERMİN ATLI nelerdir bir nfifus politikası gfit para yuvası. Nasıl olsa bulur bir MART 31 ŞEVVAL 24 (Lâle sinemasının karşısmda) ve lerinin Devlet görüşleri incelenmekte J L I B E R A L Î Z M, tük. Fakat artan nüfusun beslen iş bey gibi yaşar. Az paralı iş de AT. HÜSAMEDDtN ATLI Bu müzadeye iştirak etmekle Evinizin bütün ihtiyacını mesini ve doğurduğu meseleleri olsa çalışır. SOSYALİZM, MARKSİZM ve FABlrlclk oğullan görebilirsiniz. programa başlamadık. Artık köyYıllardır köylerden şehirlere aOSMAN ATLI'nın lfi köye sığamamaktadır. Mer'aya Ş IZM bilim açışmdan ele alınmaktadır. Dojumunu akraba ve HAFTANIN EN BÜYÜK MÜZAYEDESİ teeavfiz, ormana teeavfiz, şehirlere kın devam ediyor. Şehirler büyüsevdiklertne blldinneScle DÜNYA Gazetesi idarehanesinden temin edilir. akın, köylünün hayat mfleadelesi mekte, köyler boşalmakta. Ekosevlnç duyarlar. Portokal Telefon: 44 54 59 V. J 5.45[12 18[15.52'18J2|20.08| 4.00 halini almıştır. Kangren halini a nomik ye(ersiziikler yurttaşı yerın Alman Hastanesl 30.3.962 lan toprak derdi bir deva bekler den etmekte, şehirler her gün yeni 111.13' 5.491 9 20İ12 00! 1.331 9 29 ken, fistelik her yıl erozyanla mil yeni insanlarla dolup tasmaktadır. Bir tarafta altmış yedi il, nCumhuriyet 3894 yenlarca dönüra kaybetmekteyiz. Köylümüz hâlâ bfir tarafta kırk bin köyfin gözii Adem babadan kalma sapan peşin. umudu hep bu şehirlerde. kalktı. Gene ons hie bakmıyorŞCUMHURtYETin Tefrikası; «7 vardı. Bitti gibi* M E V LİT de boğaz toklnfuna alınteri döküKöylümüzün bu şekildeki sehir du. «Ya, bitti demek? Ah! öySevgili anneciğınüz ve dayıyer. Bir köyde yatırdığı sermaye lere akını onları işçi yapıvor. Bü «Bngfln mna daha faıla yar le seviniyorum M, David, içim cığımıı ve emefini karşılıyan kaç çiftçi çı yuk sermayeler vine belli ellerde dını edemiyeceğim, dostum. Ya içime sıfmıyor. Bir dakika va kar? Yurdun çok yerinde bire 2 3 toplanıyor. Fakir olan vine kövnn gene gelirim^ kit bulur balmaı sana mektup VEHİBE HAYATİ David, onun böyle blrdenbi ahnan mahsnlle köylü ancak ken j lfi. Azınlığı teskil eden srhirler yaıacağım, Londrada nerede bu HULÛSİ ile re kalkmasına şasırmıştı. dini doyurmaktadır. Hakikatleri ı yine refab içinde. luşaeağımızı falao bildireceHASAN HAYRİ «Affedersin» diye kekeledi. görmeliyiz. Bu dâva art.k bir ek i T ü r k k a l ü s ü o l d n m o l a s , n e ğimjı PAÇANDA'run «Biras daha kalssn?» mekdavaş, olmuştur. Butün gücü ' ş e h i r d n e d e k 5 d e „,„,,„ o l a b i . «Ya, ben de senden mektup 1 Nisan 1962 tarihine tesadüi «Hayır gideyim, yann gSmfizle koye koşmalıyız. Fen ve , ,= bekliyordum, yavrum.» eden yannki pazar günü ikinci rflşfirfiz. Toplantıya gidecefime tekniği köye götürmeli, istihsali ' f «öyle mi, David? Ben de senei devriyesl dolayısiyle PenHer bakımdan toplum hav "nız g3re, dinlenip bir»z kendime ge artırmalı, köylüyü kalkındırmalıdim ki, yakında buluşacagımıza dik Camii Şeriflnde öğle nada ağır basan köylümüz o'dnğu l yız. Pek çok meselemiz buna bağföre~ Şonra, dayımı da merak mazını mütaakıp Hafız Ethem S Bir ara sessiz geçti. Şonr» bahki «Gündelik Yankı» gaze ma, gene de gideeejinı. KatbyIıdır. Yannın aydm yurt ufnklan halde insafsızca onu bir k<>nara David fistfine varmadı. Ara Vural Pendlkli'nin idaresinde ediyorum. Buraya geldiğimiz S David onnn hoşana gitmek, bel tesinden kesilmişti. Frida, bu nı bir dağ çibi kapıyan bu dâvayı, itivermişiz. Oysa ki kövlenmız nin arkasından dünyanın öbur baya kadar götürdfi. Dauphineruhlarına Mevlidi Şerif okunadenberi atesi çıktı, Bu akşam ki de gSnlüntt almak için: «Şegazeteyi pek okumazdı. Yazınm ucuna kadar giderim^» ana dSva olarak ele almaga meebu maddî ve mânevi her bakımdan nin gürfiltfisü artık dnyulmaz ocağından akraba ve dostlanda Edinburgh'ta konuşacak.» r ni daima sevgiyle anacağım, başlığı şuydn: muhtaçtır. YıP'dır Frida dndaklannı sıktı. ruz. Aksi halde, soframıza gelecek kalkınmaya luncaya kadar bekledi. Şonra, mızla bötün din kardeşlerimiDavid kendi dertlerini dfişfi"~ Frida» dedi. «Kongo'daki kırımda beş yüz zin teçriflerl rica olunur. ekmeğimizi Amerikanın dostluğu nakar3t halinde tekrarlan?n lıra bahçe kapısını kapadı, topallı «Evet, dostum» diye içinl nüyordu; onun için, biraz baş= «Ya?» kişi öldü.» Evlâtlan na veya UNICEF'in faziletine bağ saband^n, çanktan, din istısr^arçekti. «Yaşlı bir adam, genç bir ya topallıya eve girdi. Gazete tan savma bir tavırla: «Geçmiş S <£vet, daima. Şsnra, yarHafize Baykan eılıfından köylerimizi kurtardiŞılıyamayız. Haberi çabueak okudn: parçannı, kelime kelime, bir kıza tutnlunca hep bSyle olur, olsun» dedi. «Şelim söyle.» 2 dımına "karşılık gana bir şey ver mız zaman Anadolu, Anadolu nla«Bir kaç haftadanberi için i değil mi ya? Şonu da hep aeı daha okudu, sonra inatcı bir Şerafettin CANPOLAT «Basüstüne, David. Bu ak= mek isterim. Yadigâr olarak bir çin kaynıyan Kasay eyaletinde, caktır. îlincıhk 2806 3864 halle yırtıp attı. biter. «Mavi Melek» diye guıel şam mektup yazanm ben sana 5 şey seç.» kabîleler arasında savaş en so bir Almsn fllmi vardı, ne kadar O gün Sğleden sonra gene Edinburgh'dan döner dSnmez.» Bir taraftan asrımızın uy»ar!ıfı S «Eksik olma, dostnm, p«k nunda dün ge«e patlak vermişiyi hatırlıyorum!» hazırlıkla ugrastı ama, gSzfl azınlığı teşkil eden şehirleri refah «Işin varsa, sahmet etme, S cömertsin ama, yadigârları hiç tir. Anlaşmaya yanasmıyan BaDavid, öfkeden kıpkırmızı ke saatteydi. Şaat beşte Kathy'ye içinde yaşatırken öbur tarafta kSv Kathy J. S sevmem ben. tnsana hfizfin ve lobalar, birdenbire, Çilenge kö sildi. telefon edeeekti Markinehe'e. lerimizin sefalet içinde yasaması, Kathy: «O! David...» dedi, du yfine saldırmışlar, ortalıfcı kı Ş rea bir taraflan vardırj» NUshası 25 Kuruş «Durum hiç de aynı 4e Kathy, gitroeden kararlastırmıs Kırk yıla yakın bir süre sonun1 bizi onları bu durnmdan knrtarma raladı. «Danldın mı bana?» rıp geçlnnişlerdir. Kanlı savaş E «Yo, mntlak bir şey vereTürklye Harlel lardı bunu. Şu son iki jrflnkü da Cumhuriyetimizi yeniliyoruz. | çabasına sevketme'.idir. tlim ve «Hayır, yavrum. Yalnıı şu larla iki kere el degiştiren köy £ ceğim, olmaz.» Lira Kr. Lira Kr. Frida, ölgün bir sesle: «Evet» hayhuydan sonra David, o da nu söyliyeyim: Ben burada çok yamp yıkıimıstır, şimdi bir yıBu yenilemeyi biz, bizim araçla tekniğin en ücra köselere ulasabilŞ «Peki, madem hfizfin dn dedi. «Yaşlı profesör kızın pe kikayı nasıl bekliyordu! kıntı halindedir. Kffmfir kesilen yalnız kaldım, çok sıkıntı çekŞ yacağım, derin bir hüzfin dnya rımızla yapacağız. Evet bu böyle. diği şu zamanda kövlerimize karSenelik 75.00 150.00 sinden kabareye gitmişti, sen.» Çabueak bir fincan çay içtikhurma ve muz agaçlarının al tim. Şırtım da incindi. Bu araE yım bari. Yazı masanın sağ taBireyce, ulusça bunu duymak, bu1 şı ilçisiz kalmamız ne sosva aS aylık 40.00 80.00 ten sonra, telefonnn başına geç tmda beş yüz kadar ölü yat Frida burada başını çevirdi, da, hep senden mektup bekle S rafında daran küçük bir resim S ayllk 22.00 44.00 na inanmak gerek. ' dalete ne de insanlıgın davranışıdnyrnlarını belli etmemek için ti, filkelerarası santralını çevir maktadır.» dim. Beni göreceğin geldiğini Basan ve Yayan var ya, onu ver bana.» yfizfinü saklıyordu. «Evet, icim Toplum olarak, lemokratik bir n a °y a r di, Fotheringay'ın numarasını bir kelimeeikle yaaverseydin..» Cumhuriyet Matbaacılık ve «Hani, şu Heisenberg'de, Frida: «Şimdi anladın mı naden öyle geliyor ki... sen...» Bir verdi. Hatlar pek dolu değilGazetecilik Türk Anonim girketl devlet biçiminde yaşamak istiyor1 Bizde en düşük hayat seviyesini Kathy: «A çok göreeeğim gel E çektljfimiı, ikimiz yanyana, kü sıl bir yere gidiyorsun?» dedi. tfirlü söylivemiyordu. Se/îi dasak. çabuk, dengeli ve âdil bir! yasıyan Türk köylüsü, en fazla mis, on dakikada bağladılar. Cağaloglu Balkcvl S.nV^lı No. 3941 di, şekerim...» dedi. Şesi kısıl S çök resim?» David, yazıyı okurken Frida ha da kısıldı: «... sen daha köSahlbi kalkınma düzeni kurmamız da o I çoÇunluJu teşkil eder Buna rafTelefona, Kathy, kendisi çı mış, söyledikleri zor anlaşılı E «Evet. Yadigâr olarak onu eöılerini onöan hiç ayırmamıştı. tü bir şeye âoğra gidiyorsun.» kınca David, pek sevindi. De denli önemlidir. Bir yöntem, bir', men hazineye para lâzım olur köyordu. «... Çok işim vardı da... ~ saklıyacağım.» David başını kaldırıp bakınca, NÂZİME NADİ David öfkeli bir karşılık vemek telefonun baş/mda oturmuş araç ve teknik olan plân, bu ye( ye, orduya asker ISzım olur vîne Şonra.dayım da hastalanınca... = David, çocuk gibi gfilfimsedi: göz göze geldiler. Bizim doktoYazı lşlennl flilen İdare eden recekti, dilinin ncuna kadar gel bckliyonnuş. nilenmemizde ana savımız olacak ] köye koşar en tazelerini secer alitiedim ki..» E «ölfim ilânı gibi konnşu run okuduklanndan hiç kılı kıMesul Müdür misti ama, kadının üzüııtüsüne «Şen misin, Kathy! Nasıltır. j rız. Zaman gelir evlâdı askerde David, kızın uzgünlüğü karşıpırdamamıştı; tersine, kararı E yorsun, Fridacıfım!» sayrı dnyarak, kendini tuttu. VECDİ KIZILDEMİR sın, yavrum?» sında, yumuşamıştı. daha kesinleşmiş gibiydi. = Frida ona, hiç gülmeden, şöyPlânh kalkınma ve plân sözü k a I «r A n a s l bağnna taş basar. Bu Frida ötedenberi duygularını b i l i «îyiyim, David. Yalnız, • «Zarar yok yavrum» de 5 le bir uznn uzun baktı. ve inancına karşıt, son on yıl, plân ! «güendirmez. Tntturrnuşuz Biraz soguk bir tavırla: «Frigizlemesini bilen bir kadındı, fîazetemize gönderllen yazılar komQihi« Işim var! Talihin varD İ r <(i. «Yalnız, dayuı o kadar hasE «Hi« de şaşılacak bir şey da» dedi, «bilmivor değilim, «köyleri kalkmdmyoruz» banı gözyaşma hic basvurmazdı; a mı« ki, beni yakaladın, şimdi, nulsun, konulmasın iade edilmez sızhk plânını uygulamışiardı bataysa, ayın yirmi birinde nasıl S defil» dedi. Şonra, kendini ar iki gündenberi beni gitmekten ma, çok üzeiin oldugrl açıkça llânlardan mesulıyet kabul olunmaz zıları, ne oldu? Onarımı oldukça nerede? Edinburgh'a gidiyordum.» yola çıkacak?» tık tutamadı: «Yarabbim, ne vazgeçirmeye çalışıyorsun... î güç durumumuz bugün buradan j Sosyal adalet, azınlığın saadetiy • belli oluyordu. David, hafif bir firperti ge Kathy, aralannda ahbapça ko E kadar üzülüyorum senin için! yi niyetle, elbette. Yalnız le değil, ekseriyetin saadete erişDavid, sandalyesinde dimdik Abone ve Ilân tşleri İçin. zarfın elmiyor mu? çirdi. nuşuyorlarmış gibi: «Çıkar o, = Bunu belli etmiyeyim, diyorKathy'yi ne kadar sevdiğimi an üstüne cAbone» veya (Ilân Servlsiı oturmuş, çözlerini uzaktaki kar «NeJer yaptın bakalım?» Evet en önemli savımız, bu yön mesiyle nıümkün olur. David» dedi. «Uça|a sedye ile = dnm ama, erjeç figreneeeksin!» lanuyorsun gibi geliyor bana. kaydının konması lâzımdır. lı tepelere dikmişti. Aralanna «O! Şorma! Yol bazırlığı... emsavdır. Bir eğitim, bir toprak O halde yurdnn büyük dâvasına bile koyaeak olsalar, gene gi E Çantasmı açtı, bir gazete ke Oradaki yaşama şartları çok kö uzun bir sessizlik çöktfl. En so* Şen de öyle sanınm.» ıir iş ve işçilik, bir gericilik, bir doğru koşarken parolamız «KÖYE derj. E <•!< cıkanp David baktı: O M tu, bonu gayet iyi biliyorum aBU GAZETE BASDJ AHLAK nunda. Frida. bezgin bir halle, «Evet, benim de çok isim rman, bir demokrasi ve benzer DOĞRU. olmalı. 'Arkan var) YASASINA UYMAYI TAABBÜT önemli savlanmızı bu düzen, bu tsmail KAVUN ETMÎŞTİR. IIIIIIHIllHllllliniMIIMHIIIIIMIIIMIMIMIIIIIIIIIIIllllllllllllllıııııııııiHniMllıııııııııııııiHUHiııııııııııııiMIIUIIMIIIII^ Bekçi aylıkları tartışmalara yol Biîim mezarlıgı H e i s e n b e rg ' in «belirlenmezlik» kuralını ortaya attığı 1927 yılında ben ilkokulu bitir Melih Cevdet Anday YUNUS NADİ armağau EN ĞNEMU DAVAM/Z NEDiR? 98Işsizlik AKOROEON BATEŞ REKLÂM BATESREKLÂM UYARMALAR 100KÖYE DOĞRU DEVLET DOKTRİNLERİ I EE0[J\RN CUMHURİYET 99SAVLARIN SAVI ^/.ıııuııuıuııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear