25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
leşhurların büyiîk zaafları Shakespeare Jules Sezar Kleopatra Fiaubert Nietzche Oscar Wilde Rimbaud v.s. (>ıı^ta\e Haubert Arlhur Rimbaud 11 Mart 1982 IIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIU YAZAW:tlAMDI VAROQLU Yeni bir salgın Otuz sene evvel bir Toyo saleını vardı. Sonra her salgın gibi geçıp gitti, yerini başka şeyler aldı. Şimdi NewYork'ta av nı salgın basçöstermiş. Hem bu «efer kolay kolav kaybolmayacağını fföstertn bazı alâmetler de \ar. Bir kere, bu sefer bu salgın, kiiçüklerden de£il büyüklenleıı haşlamıs. Yaşı elliden ynkarı ne kadar iş adamı \arsa, yanı fabrikatör, tüccar, daire müdürS filân eibi saçlı sakallı. dur muş oturnmş dediğimiz cins> ten kimse, hepsinde bir Toyo merakıdır eidhor. Vakit geçirmek, ovalanmak, frenkçe tâbirle \akit öldürmek için. Yovo bircbirmis. Bu kadar da deSil, Vovo valnız vakit geçirtmivor. a>nı zamaııda sinirlerı dinlendirivor, hem de saija sola çatma istidadında olanlan teskin ednormuş. Yeni bir salgın Yeni icatlar Şişeden kumbara İsrael'in güneşi Vecizeler.. tride kullanmsk fitere bir si« Ej tem vöcnde getirraiş. S W W dnkları, mideleri bnlandıgı, knstnkları görülmüş şey değildir. divor. Dojar do^maz beşiğine yatırılan, çocuklnfuna beşikte çeçiren insanlarda, deniıcilerde de deniz tutması diye bir knsura rastlanmaz. Demek oluvor ki, sallanmaea alı«ık olmayanlardır ki deniz tutmasından mustarip oiurlar Doktor Rombard vakında bu isin bir çaresini bnlacakmış. Bıraktıkları isimlerle bagdasamıyan rip, fakat gerçek huy ve yaşayışları sapıKlığırîa ı»e, «Le? Fleurs du Mal> adlı şiir kıtabı ornek te^ kıl etmektedır. Ahlâka aykırı t>" ,'ıkkı edilen b'i kitîbı yurnrı den mahkemeye verilmiş ve n.?hkum olmu'Hu i atnassıen Şd.'lerc.en Gerard De Nerval ise, tam bir melanrohKt! ve kenc'iEinı sokak ıeın'T.re asmak su'ft.yli intıbar e:m£tı Scnr.bolıst ^aııen.ı utîbnı ? ı ı1 Verlaıne ıse ün salrms ho ını »•cksuellerd^n ıd>. Şaır. k?r dısinden 10 yaş kucük sembrl'sı şairlerden Rırrbaud ile sh 'Ak dışı münasebatlec kurm^ş ve bır süre devaın td?n bu ın.ı rMstbet. aynı çi.rk'r.lık'2 son tulmuştu. VerHin». hır gün kenrtısinden a \ v . n i î ç ıstevı Rımbaud'yu oldurmeye teşebbüs etmış ve sılâh.a ikı el ates et•ıgı ıçm de iki ;,ıl hapse mm i: im edilmiştı Verlaine'nın Rımbaud'ya kaTşı olan ajkı, o devırde cdebıyatçılar çevrçsinde tam biir re 7alet olarak vasıflandınlmıştır. Verlaine, Rımbaud'yu, «Benim buyük gunah yayanım!.» diye rek çağırması dıllere destan ol nıuştu. Kendı cınsınden bınsıyle çıl ^mlar gibi bir aşk hayatı ja?ı van meşhuflardan Prens Euçene ve Ale^andre gıbı kumsn danları da s a y a b ü i m Ve ptk tabii olarak yukarıda Dalısettiijimız meşhurların dışında, daha bir çoklarının bılır.meyen zaafları, yasayışları olmustur. Derleven: Alâeddin BtLGÎ ısat bir ısan kadar ilti're sahip ipek r Fransız gazetecisi anlatıyor en, doğrusu inanmı ium. «Gene kimbilir gi köpek terbiyecisi oyunudur» diyorı. la anlatanlar o kadar inilir insanlardı ki, böye inanılmaz seyi bir kere endi gözlerimle görmeden madıni. Tuttunı. Chiari' adar gittim. ttalyanın kuıde kiiciik bir köy bu. • in mesııt sahibest dul am İnes Corridori'nin yaodaya gırer gırmez Bayan dori köpeginl çağırdı. Orta te «k«nis» cinsi sıyah bir kö1 yalnız gbğsünde biraz beyaz •isi YAr. Ge! Peg. ;, hanıMıına gitti. Karsısında | lu. Dikkat kesildi. \ Kulafın bende mi Peg? j ;mı öne uzattı. Sanki daha uymak istivordu. «Hazınm» •du kendi dilince. I Kaç kisiyiz bu odada? ; uç kere havladı. Sahiden ç kisi idik. Bayan Corridori, j rafçı ve ben. I Bu beyler neci aeaba? RMsam ı r, ıki kere havladı. «Hayır» k istiyormuş. Dnktor mu? havlama: Gazeteci miT l tereddutsuz üç kere havladı ;fer. «Evet» diyordu. Gerçi Ha omuzuna, fotograf makinesiraıştı am). yine de köpegin an «gazetecıhk» mânası çıkar şaşılacak şeydi. .•an Corridori, bir bıskiii veropeğe ve önüne. el iriliğinde ık kartlar dizdı. Kartlann iıs• harfler yazılı, bir köselerine mavi bır kordelecıkler var. tutsun dıye. Dınhyor musun Peg? fıf bir on ayak kımıldanışı. Soyle bakalım hangi m»mlen gelıyor bu beyler? ;. ilkin «F» harfını yakaladt, nına götürdu Sonra SITR ile "duğü harfleri dizince »Fran(Fransal ariı çıktı ortaya. Peg ik kartları seçerkrn. gorumu jinden ayırmadım. Seçilecek ı hiç bır ilgı gostermiyordu ı Pekı neresıdır Fransanm ba = ;, aynı canlıhkla şu sbzu yazPangı» (Paris yanı). ıan Corridori, bunun üstune n marifetlerını anlatM Üç dıl onııu« meğer: ttalvanca. fran. ıneıtızce. Geometrısi. coğrafkuvvetli ımış. Yıne bır bısku •ııp soruyor: Va ttalyanın baskentı? g. plâstıklerle yazıyor: «Ro Ppkt .. Cumhurbajkanr.iiz bızıtn? I Uronrhi. | Amerık» Cumhurbaskanının j ı da bılıyor mu? riıye soıdum or, onu ria \a?dı. Bi7imkıS rtınlenırken Bavan Corrdprı ı hıkâvesını anlattı. Çabucak. •prmejn ıstenılen şevı bulup meyı oâıenmıs. Derken harfhelletmı. Beş a\da. günde 4 5 f«lt««rak butun alfabevı oğiıs. Sonra rakamlarla topU çaıpma. cıkarma, b o l m e u <sı v^£. Kare kök olmasını hiıhvor P e c Benım gözunıun ö, ie bır duzüne ıslem yaptı Ka' ıhtaya va/ılı rakamlara bır pÖ7 )r. Henıencecik, plâstik ra iaıla stenen sonucu çıkarıp ıor Hem de bır çok öirehcıj en ddha çabuk. 285 i 4 e bol 1 ni ıstedim ben. Gitti önce 7 yi •di. sonra da 1 ı. Bu ikı rakabiraz otesine de kalanı koy 1 bu işlemi vaparken Bayan \ ıın bir ucunda duruyordu. a=ı h>/e dfinuktü Ne kadar iu'n ın<«n oNanız, süphpye \nk Pes okuvup yazıyor, anr ro5raf\a. geometri bilgisi Bir çalışkan ögrenci hızı ile netık işlerini yapıyor.» Bir insan meşhur oldu mu, hayatında gelip geçmiş her çeşit olay, ayrı bir önem kazanır.. Meselâ, bir sokak adamının başından gecen bir olayı, hiç kimse mühimsemediği halde. aynı olay tanınmış bir şahsm başından geçti mi, o zanıan mesele olup ortaya çıkar.. Aynı şekilde. basit bir insanın bazı zaafları da hiç önemsenmediği halde. ayni zaafları taşıyan tanınmış bir şahsiyet, bundan dolayı dedikodu mevzuu olur; öldükten sonra bile yine bıı zaafları dillerde dolasır.. Bunun başhca sebebı tammış, ün salmış bir şahsiyetı, daima un saldığı sahada en iyi bır insan olarak tanımak arzusudur. Bıir kumandan ki zaferler kazanmış, bu yolda sohret >apmıştır. Boyle bir kumandan meselâ bir fareden veyahut da karısından korkması ve bu kor kusunun da bilinmesı, kahramanlık derecesmi golgeler. Oysa, bırçok insanlar fareden veya karısmdan korkmaktadır Bunun değeri yoktur. Yine, ede bıyat sahasında un salmış, yeni bir cereyamn oncusü olmuş bir şait veya romancının çok muptezel bir hayat yaşaması ve bunun bilinmesı, o jair ve romancının şohretmı golgeliyebılir îşte bu yüzdendir ki çok meşhur insanlarm, ^ohretleriyle bağda.şmıyan bazı yaşayı^ ve huvlan mumkun olduğu ka dar gızli tutulur ve saklanır. Meshurlarm bu meçhul tarafla rı da bu yuzden ancak kendıle rını yakmdan tetkık eden ve şahsiyetleri hakkında bılgi s.ı hibi olan pek sz insan tarafmcan bilinir. Meselâ, meşhur Mısır Kıralıçesi Kleopatra'yı tanımayan joktut. Fakat bu câzib<>li împaratoriçenin, kardeş bir çiftin çocuğu ve yine kardeş bir çiftin de torunu olduğunu ka; kı şı bilebilir? Aynı şekilde Sokrat, Platon; ve Büyük Frederic'in birer homoseksuel oldugur.u bilenler hiç denecek kadaı azdır Ya ünlıi Roma împaratoru Jules Cesar? Bu büyük kumcn danı Roma tarihini okuyanlar oldukça yakından tanır. I'akat Şair vidius'un dedıği gibi, «Helr kadının kocası, her koca nm da karısı» olduğunu bilenler var mıdır? Meşhur Kayser'in «hünsa» ol duğunu, Wagner; Saint Saens; Shakespeare; Michelange, Benevenuto Cellini'nin ise biret cinsi sapık oldugunu da bu arad ı soylersem hiç şaçmamanıı getekir.. Gelelim tarihte un salmı; Ro n ı tmparatorlanndan Nerön'a. Romayı ateşe vermiş bu Imparator, sadıst olduğu gibi, bir cinsi sapıktı da 18 yaşındaki çocuklarla resmen evlenmiş olan împaratotun, kadın elbisesi giyerek geceleri gizlice as ker karargâhlanna gittiğl, tarıhte kaydedilir Ancak bunun gızli kalmış tarafı, bldürülduğu zaman askerletinin, cesedı tahkir için rektumune ot doldurmuş olmalarıdır.! Ingiltere Kıralı Ikincı Kdward'ın da oldürülmeîi, Neronunkınden daha az feci olmamıştır. Muptezel bur cinsi gspık olarak bilinen Edward, bu hayasızhğından dolayı, anüsüne kızgın demir sokulmak suretıyie oldurulmüştur. Edebiyat sahasında tanınmışlardan da bu konuda bazı örnekler vermek gerekürse, tngılizlerın meşhur şairlerinden Oscar Wilde'den bahsedilebilir. Bir kibar, bir edıp, sanatm seçilmiş b* gülü sayılan Wilde, cinsi sapıklığı yüzünden ya kalanarak mahkemeye verilmiş ve 27 mayıs 1895 yılında 2 yıl hapıs cezasına mahkum edilmıstir Wilde golf pantolon ve ıpek çorap gıyer, eline kocam«n bır ay çıçeği ahr, sokaklaıda gezerdı Yollarda rasgeldiğı erkek ve kadınlafrı cazıbe li bır şekılde selâmlamak sure tıvle Londra'da butün halkın dedikodu mevzuunu teskil eder di Dunya çapında bir Alman fılozofu ve şaıri olan Friedricl Nietzche (1844 . 1900) ıyı bu aile çocuğu olmasına rağmen ifrsî frengiden muzdarıptı. Bu yuzden, henuz 45 yaşında iker. çıldırmıçtı. Alman sembolık edebiyatınm öncusü, tam 10 yıl yavaş yavaş çürüyerek, vahs: bir hayvan gibi yajadıktan son ra Slmüştür. Büyuk Rus romancısı Fedoı Dostoievski (18211881) on gur. de bir muntazaman sara nöb> tine tutulurdu ve vaptığını Dı mezdi. Madame Bovaty yazan Gu«tav Flaubert'te aynı sekılde »a rjlıyd' isteri ve ?e'~ nbbet'enr.e tutulurdu. E'ı«;« bir kelimyi [•'•ıyarak, bütün gece ">das:r>'a aşağıyukarı dols'tıjı nlurdu. Van Gogh'un da saralı clc'u§u Adli Tıp'ta kaydertı!mk'edır. Guy De Maupaıtant (1850 1(19,"ı: Çok sâde ve açık u*iubu.' s tanınmış Normnnd'vah hikâyeci, kederden kurtulmak için kendisinı alkol" vermi? ve daha aonra da afyon ve rnorfinmar olmustur. AldıÇı frengi netieesinde «Paralizi Gen«r»l» hastalığından 40 yasındj» lken deli gömleğini giymis ve tımar hanede olmüştür. Jean . Jasques Roucseau: XIX. A»ırda ya'îamış bu ünlü FVanıız edebiyatının büyüğü, bir mazohistti. Sadist'in tnm terti olan Mozahist Rousıtau, «Lamberıiya» adlı aevgllisindcn dayak yedikten sonra büyük bir çehevî ıevk duyardı ve bu hare ketln tekrarlanmaM için de vesile arardı.. «ltiraflat> adlı kita btnda yazar, bu şekilde ışkencecen ıevk aldığına daır hıjlerini, tasvirlerle anlstmaktadır. Charles Baudelaire (Î8211887) Bu büyük Fransız saiti de, hem maıohistlere hem de sadistlere has hisler tajfdı. Onun cinsi Bu iş övle almıs yürntâiüs kı Chicagoda bir To\o imalâtha ııesı, bilhassa direktör bnrolarıııa malısui olmak üzere sonı cevizden lüks vo\olar \apı>or. üstüne de çümüsten marka islivormu!). Fiatı bizim para ile onbeş, yirmi lira ci\armda. su dan ucuz. Yeni icatlar Ondokuzuncu Nureııberg panayırına çeşitli memleketlerden ikiyüz yirmisekiz raucH katılmış. Bn ikivüz yirmisekiz yeni icad arasında çok dikkati çeken şeyler var. Meselâ Parkinglift diye bir sey icat etraisler. Son derece pratik bir âlet. Farzedelim, larzedelim de*ıl. sımdi başka türlüsünü tasavvnra zaten imkân yok, evet (srzedelim kalabalık bir yere feldiniz. öylesine kalabalık ki ıSne atsanız vere düsmüyor. Otomobiliniz park edecek avuc içi kadar bile bos ver bnlamı vorsntmt. Hemen Parkinçlift'i isletivorsnnuz. otomobiliniz. ^>H»II1 ÎOZ açıp kapa>ıncaya kadar hooop! ha\ada, Etrafa tepeden hakıvor Bir ardnllahi lasia içindesiniz. Sonra bir de dün>anın en mırıik rad\osunu \apmışlar. O ka dar minimini bir şey ki. kibrit kutusu. yaııınd.i apartman gibi kalır %feırlı*ı 28 gram. Dikkati ceken icatlardan birı de ışıklı anahtar. Bnndan sonra karanlıkta el \ordamnla kapı kilidi aranıak yok. Anahtan nzattınız mı\dı, kilit ısıl ısıl. Üstelik anahtar kilide ne kadar yaklasırsa a>dınlık da e kadar çoialı>or. Almanyada bır »ey daha ıcat etmişler, bnnun, Nurenberg panıvanns katılıp katılmadığı belli defil Telgraf, telefon, elektrik dirrklerine kolavlıkla tırmanıp tamiratı rahat rahat vapmata mahsus, ««t«ne otnru lacak •»eri bnlunan bir kanca Tırmanma hızı saııi^ede öç met re imiş. Belcika llim Akademisi. dek tor Rombard'ı \eni bir isie r" revlendirmis. Deniz tatmasının sebeplerini, kökünü ve tcda\ ı carelerini ara^acak. Şişeden kumbara tngiltere Devlet kacih£ından hiç yeıı bir temenni Aman demiş, ne hankası, ban de beklenmiizhar etmis. olnr, meshur Bn, üstüvane şeklınde para bolik bır a>nası olan bir âlet. Sathı 300 metre kare. Foto e lektrik bir hücresi var, güneşe dönük. A\na camdan değil son derece parlak ve temiz alüminvnmdan. Daha simdiden böcekleri imha etmege mabsa< ilâç yapan bir fabrika, bn âletı kullanmakta imis. Vecizeler + Vesaire: Sizi oldnfunnıdan daha fazla gâstermege mab SDS kıs.iltma. Kadın modası; Nc kadar A de^işirse degişsin, hedefi aynı olan şey. İe Tılbafi egleneeai.' Bir çok kimsenin kendisini yalnız hissedip sonra iki gSrtnege baslavitki fsbrikalarından rica ederiz, şifelerinin agzını birsz daha daraltsınlar. tnciltere bankası ile viski fab rikalanntn, hele giıçe agizlannın daraltılmasMİa bu bankanın alâka«ı ne olahilir diyeceksiniz. Efendim. mesele su Ingilizler kötü bir âdet edinmişler. Ro* \iski siselerini kumbara diye knllanıvorlar, altı penslik sikkeler tam da viski siselennin ajzından sıfacak büvüklfik te oldugn ivin bu sikkeyi biriktiriyerlarmış. Ama öte yandan, piyasada altı penslik sikke dar lıtı başlamış. Bakmısl»r ki ya sikkeleri büyütmek, ya sise aticUnnı kâçültmek gerekiyor. ikinci şıkkı daha kolav bmlmnslar. Bankanın işe mödshslesı hnndan. dıgı, en nihayct tç miali para vertliği ftet Liz Taylor'nn arka arkar* yakalandıfı haıtalıklan mlkroplardan bilen çalıstı|ı gtfldyo nnn doktoru kendtsine ın tav siyede bnlnndn Banknotlardan bile aakı nın madam. Paraya mflmkfin raertebe el sürmemete, alışve rişlerinizde çek knllanmags ç»Iısın. Bir dolarlık bir banknotta bile savılamıyaeak kadar çok mikrop vardır. Ünlü yıldız cevap verdi: Aman doktor, hn zamanda hir dolara ne mikrobn verirler ki? İsrael'in güneşi Doktor Bombsrd'a sorarsa rıız, bn deniz tntmasına ev\elâ baska bır isitn vermek lâıım Aslında deniı tntması diye bir ;er vokmns. Meselâ balıklann denir tntmasından rahatsız olGSntş enerjisi pratik sahada tatbike baslandı. Elektrik ol rmyan verlerde türlü işlerde muharrik vasıta olarak knllanılıvor. tsrael de. Beershaba'da Nrcev Enstitüsünde doktor Harrv Thabor adında bir bil çin, bn çüneş enerjisini endüs l l l ' l l l l l l l l l l I11IIIII11MII1I1IIIIIIIIIIIMI 'IMIIMIIIIIf IIIMIIIIIIIIIU M I M I t l lllllllll 11IMMIIII llllllll 11IIIIII (11IIIIII1M11III1IIIIIIIIII1MIIMIIMI H l l i l H Ford, Volksvvagen ile mücadeleyekarar verdi Volksvagen'in Amerikada 1960 ta 160 bin, 1961 de 177 bin otomobil sat ması üzerine, Ford, aynı silâhla mukabil taarruza geçti Ford Şirketı tarihının en büyük kumarını, Volkwa gen arabalarının yerini almak gayesıyle, oynamak üzeredir. Son senelerde Volk«wa • gen arabalarm satışındakı artıştan heveslenen ve cesaret alan Ford idarecılerı, Amerıkalılann küçük araba edınmeğe dogru büyük bir meyil kaydettiklerinı beyan etmektedırler. Muhtemelen (Cardınal) ismıni alacak bu arabalar, şimdiye kadar Amerikada yapılmış arabalardan değişık olacak, motor kısmı Avrupadan ithal edile cektir.55 beygir gücü kudretindeki motor ve 4 silindm havı araba 750 kilo Rgırlıgındadır. Cardinal'ın en büyük hususiyeti, otomobilin ön tekerlekler den alacağı hareketle yürüme sidir. Şimdiye kadarkı bütün Amerikan arabalarmda hareketi arka tekerlekler vermektey di. Büyük bir ticarî kumarî Dünya nelere gülüyor... *• \ •• TAZ1SIZ Bir dakika tntabilir misin, makinenin poı ayannı yapacagim da. KULLANlNlZJj ÜAneılık: 222O/»624 Bu şekil motor, çok karışık bir inşa sistemi gerektirmekle, beraber, arabanın içindeki tüm sekliği sıfıra indireceği için, ehemmiyetle ele ahnmıs bulunuyor. Ford Şirketi, arabanın bazı kısımlarını, Amerikada yapıp, rrıotbr ve transmisyon gibi e herr.miyetli parçalarını Almanyadan ithal edeceği için, memlekettsa doların dışarı akmasına sebep olacağı endişesi ile, tenkid edilmişse de idareciler, aksini iddia etmektedirler. Şırketin reisi Henry, Ford II cYa bu iş olur, pazarı elimize alırız, veyahut olduğu gibi her şeyı dişarıda yapılan ithal arabaları na terkederiz. Yerıisini yapmak, hiç yapmamaktan iyidir» demiş tir. 1959 »enesinde Amerika kü çuk araba yapmağa başlamadan onee, dışarıdan ithal ettiği a raba miktarı 610,000 ıdi. Bu mık tarm 85.000 ini spor arabalar teskil ediyordu. Geri kalan mıktar ise küçük arabalardı. Amerikan şirketlerinin ufak araba yapmaşa başlaması üzerine, 1960 ta bu miİctar 380,000 e inmiştır. Fransız arabalarının ıthalinde yarı yarıya bır azal ma görülürken, Volkswagen araba satıîinda devamh art'ş g" ze çarpıyoıdu. 1960 da 165.000 olaıı bu miktar. 1961 de 177 000 e yükselmıştır. Bu sene ı=;e 200 bini bulacağı tahmin edilmek tedir. Ford sirketinin bu yeni tip arabası, Volkswagen, arabalardan 12 santimetre daha uzun olacak ve satış fıyatı aşağı yukarı, Volk5\vagenın, Amerikadakı satış fıyatı olan 1756 do ları bulacaktır. Cardınal, Ameukanın halihazır, en ucu^ arabası vasfını taşıyacaktır. Foıd Sııketinin mşa tttiğı dığer küçük modeller, meselâ Folcon, 200 dolar daha pahalıdır. Ford 1963 de satısa arzedece fı Cardınal sayesınde unıumi otomobıl satışının muhım bır mıktarını temın »ueceJını hesap lamaktadır. Gaçci sene bu mik t:ır yu?de 31 olrai'i bu sene ıse şimdiye kadarkı ^atıslai'la daha da artmıştır. Caroıral îerın Lu yuzdejı ellm'n u?erıne (,ı Kdacağı ve VoiKsw.ıp»"n!?n vu ıacağı iddıa edıfırıektç ı>e r e : en tlcğru netıce>ı zaman fins • terecektır. N. K. DAHA ALA MÜREKKEP YOKTUR Sktip. bir yenilik oiarak boyak r«doktrbtda yaphrdıp plâstik yüksttklU çışelerde piyasaya d l i bütün kırtasiyerilenie satılır Faal 1373,3000 Shıip
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear