Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
IKÎ CUMHUBtYET IIIIEIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIJIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIEIIII 4 Temmuz 1961 Sehir= 1IOIİİP =haberfer acısı Yazan: Doğan NADİ Düşünüyorum da, îsraelin su 12 13 senenin jçine sığdırdığı işler, alt tarafı «Kristof yumurtası» hikâyesi gibi basit bir esasa dayamyor. Bizim son 10 sene kodamanlarının «biz işimizi görürüz, o arkadan gelsin» dedikleri plân ve program yok mu, adamlar onu öne alıp sonra işe koyulmuşlar Hâlâ da öyle devam ediyolar. Bir de programları ve plânları mütehassıslanna yaptırcnak ve onların s8zlerinden, tavsiyelerinden dışan çıkmamak. Meselenin bütün ru hu ve sırrı burada. Size samimiyetle bir şey söyliyeyim: Ben, bilhassa Batı memleketlerine, hiç bir seyahatimi tam bir gönül rahatlığı üe yapamadım Nereye gittiysem, imrendiğim bir sürü şey gördükçe cneden bu bizde böyle olmuyor? Neden biz bunu böyle yapacnıyoruz?» gibi düşüocelerle daima zihnim kurcalanmıs, keyfim kaçmıştır. Fakat oralarda, ne de olsa, insan «Biz bunlardan en az 150 sene geriydik. Ancak yenl yeni ayak uydurmaya, başlıyoruz. Zamanla aradaki mesafeyi kapatınz» diye, kendi kendine, bir teselli uydura billyor. Ya îsraelT Itiraf edeyim ki, orada zaman zaman pek acı bir asağıhk duygusunun tesiri altında kaldım. Bir iki misal vereyim. Tel Aviv ile Beer Şeba arasında, tam orta yerde, Lakiş diye geniş bir cnıntaka, ve burada büyük blr «raat enstitüsü var. Çöle kam yonlarla su yollamak suretiyle yapılan tecrübeler bu enstitüden idare ediliyor. Enstitü e mmtakada pancar yetistirmenin mümkün olduğunu tes bit etrais. Ekmişler. Çıkmıs. Ve başlamışlar pancar ziraatini geliştirmeğe. Bir yandan da bir seker fabrikası yapmıslar. Fabrika şimdi isliyor. « Kapasltesi ne kadar?» diye sordum. Bize izahat veren zat: «80 Wa ton» dedi ve ilâve etti: « Bugünlük ancak üçte blr randtmanla çahşıyor. Faklat tetkikp lerionize ve hesaplanmıza g3re bu mmtaka 80 bin ton şeker istihsal edecek kadar pancar verebilecektir. Fabrikajrı onun için geniş tuttuk. Şimdi pancar sahasını genişletiyoruz. Zannederim, takriben, iki sene zarfında bu is tamamlanacak ve fabrika o zaman tam randımanl» çahşmaya bashyacaktır.» Ah, bizim hesapsız kitapsız yapılmış, senede en az üç ay çalışması lâzımken en çok 10 15 gün çalışabilen, nazarî onar on beşer bin tonluk fabrikalanmız! Ama, 14 tane şeker fabrikası yap tık ya. Otur da, övün övünebildiğin kadar, böbürlen böbürlenebildiğin kadar... *** Şioıdi Kudüste, biliyorsunuz, meşhur «Eichman dâvası» na bakıhyor. Bu muhakemenin yapıldığı yer adliye değil, «halkevi» binası. Eichman meselesi ortaya çıktığı zaman bu «halkevi» bitmek tizereymiş. Alelacele binada bazı yerleri değiştirmişler. Konferans ve tiyatro salonunu mahkeme salonu haline getirmişler, jimnastihkane olacağım tahmin ettiğim, bir başka salonu da gazetecilerin çalışmasına tahsis etmişler. O konferans salonu bin kişi kadar alabilecek genişlikte. ötekinde de, bilhassa dâvanın ilk günlerinde, tam 550 gazeteci, ayn ayrı masalarda oturup, rahat rahat çalışmışlar. Kütüphanesi vesairesiyle koskocaman blr bina. Mahkeme biter bitmez, tabil, yine halkevi olacak. Sjî 5jî SjC 1 İKTİSADİ BAHÎSLER 1 ıııı|ıııııııııııııııınııııınıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııi!iıııııııııımıııııııiiiııi!iııııııııııı|ıııı HEM İçi ve duşt abah karanlığı, gaaeteyi açar açmaz, gözünün eapafıyla kendini ahretten bahseden bir yazı karsısında bulmak hoş bir şey değil. Ne deseniz hakkmız var. Bu sutunda hep , iç açıcı şeylerden bahsetmeği ben de isterim. Ama olmuyor işte. Bazan insan öyle aykın işlerle karsılaşıyor, öyle garfp şeyler duyuyor ki «Söylese m tesiri yok, sussam gönül raıı defil» kabilinden bir tereddüt geçirerek «haydi bn kasvetli mevzun bırakayım» dese bile, böyle böyle biriken konulan, günün birinde, Nasreddin hocanın, ona değmiş buna değmemis fıkrasını hatırlatan bir adam sendecilikle yine ortaya çıkaracağına göre bu teredüt ve endişenin yeri kalmıyor. Bu yazımda size biraz ahretten bahsetmek •ornndayım. Bnnca çapraşık dünya işi dururken ahretle uğrasmanın sırası mı demeyin. Ahretten bahsedeeeğim ama ahretin dfinyayı ilgilendiren kısmındsn söz açacağım için mevmum yine bir dünya gailesidir. Kırtasiyecilik biıde dokuz eanlı kediye benser. Çok şükflr, canı çıktı dersiniz, ama bir de bakarsınız, hortlamıştır, siıe 5bür dünyadan dilini çıkarır. Bahsedeceğim olay, gerçekten de, öbür dünyadan dilini çıkaran, battâ üstelik nanik de yapan bir kırtasiyecilik örneğidir. Zincirlikuyu kabristanındaki bir akrabasının meıannı yaptırmak istiyen bir dostum, bu iş için yapılan kırtasl muamelenin bana bir şemasını çizdi de ağzımı açık bıraktı. Zincirliknyu kabristanında mezar yaptırmak için bir teminat akçesi yatırmak lâzım. Bu teminat akçesi elli lira. Ne hikmetse, belediye veznesine değil, Ziraat Bankasının bahçekapı subesine yatıyor. önce, yaptırmak istediğiniz mezarın projesini Mezarlıklar Müdürlüğüne tasdik ettiriyorsunuz. Sonra, bu müdürlfikten Belediye Muhasebe m«*irlüğüne bir tezkere yazıhyor, ve çileniz işte o zaman başlıyor. Çünkfl, Mezarlıklar Müdörlüğü ile Muhasebe Müdürlüğü ve Ziraat Bankası arasında, parayı yatırırken, yatırdıktan sonra da makbuzunu teslim ederken bunlardan her birine ikişer defa uğramak yüzünden sarfedeceğiniz zaman, o mezarlığa 51ü gömmek için sarfedilen »amandan belki daha da fazla. Yatırması böyle. Ya teminatı geri alması? O bambaşka bir hengâme. Ylne bitmez tükenmez tezkereler yazılıyor, makbuzlar kesiliyor, alâkalı memurda pul bulunmadığı için çarşıya çıkılıp pullar almıyor, işin sahibi ve parayı yatıran siz olduğunuz bilindiSi halde, uzun uzun hüviyet kâğıtîfirı Isteniyor, tediye günleri bekleniyor. Sıra ' rayı bankadan almaga gelince hir sürpriz daha. Paranm Zlrr^t Bankasına yatırmıştını», defil miî Orada koyounuzsa bulun. Çoktan Merkez Bankasına gitmistlr. Neden? Orası belli değil. Samanlıkta düşürdüfü igneyi daha aydınlıktır diye sokakta arıyan J T n gibi, bir bankaya yatırdıSınız parayı başka bir banka*?mağa gidiyorsunnz. Sonra bütün bu patırtı niçin, biliyor musunuz? Müteahhidiniz işi yaparken etrafta moloz bırakırmış ta, sonra kaldırmayıverirmiş te, gibi sebep. Hani insanın, böyle mezarın dısında olmaktansa içinde bnlunmak daha rahat diyeceği geliyor. Hamdi VAROGLÜ l.CA. Teşkilâtından sağlanan B milyon lirahk kredinin balıkçılığımızın gelişmesi için balık müstahAh, şu son 10 sene... siline tevzi edileceği bildirilmişti. Öğrendiğimize göre bu kredinin *#* Tel Aviv'de bir akşam konsere mühim bir kısmı Et ve Balık Kugittik. Seksenden fazla çalgıcınm rumuna verilmiştir. (instrumentiste) katıldığı bir sen Yüklü hamal Kapalıçarşıdan geçemiyecek fonik orkestra konseri. Burada Belediye Turizm Zabıta Teşkilâmusiki tenkidi yapacak değiliz. Fa tı, Yeşilköy Hava Alanı, Galata kat bina ve salon... Cidden bir yapı şaheseri. Bir de Yolcu Salonu, Sirkeci Garı, Kapalı fa salonu, kimseye sormadık ama, çarşı ve tarihi eserler civarmda en az altı bin kişiye yer verecek faaliyet göstererek, turistlere gebüyüklükte yayvaa bir anfi. Renk reken kolaylığı sağlamakta, otel 1 ve beyaz mermerlerden yapıl rezervasyonlannı yapmaktadır. 1 Öte yandan Kapalıçarşı içinde mıs iki geniş antresi, rahat fümuarlan. koridorlan, kiminde kahve. yüklü hamalların geçmeleri ve işkiminde meyva suları, kiminde portacılann çahşmaları yasak edi! sandviçler satılan büfeleriyle mu miştir. Eskiyen kapı numaralan azzam bir yer. Tel Aviv'de, bundeğiştirilecek dan başka, tiyatro ve opera binaBelediye tmar Müdürlüğünce lan da var. Konser salonu için altı bin ki tesbit olunan cadde ve sokaklann şilik demiştim ya, bizim gittigimiz eskiyen kapı numaralan ve sokak gece bir tek boş yer yoktu. Tâbir isimleri değiştirilecektir. Bu hucaizse, iğne atsanız yere düşmez met için Belediye Encümeni, 46,080 lira mukabilinde 21,200 adet kapı di. numarası ile 700 adet sokak ismini Şimdi, nasıl akhnıza gelmezT îs havi tabelâ satın alınmasına karar tanbulun talihsiz Opera binasının vermiştir. temeli lsrael devletinin kurulu Boğaz yollannın trotuvarları sundan çok daha eskidir. da asfaltlanacak Konserin zevkine varamadık. Kefeliköy Kireçburnu, Istinye Yeniköy ve Arnavutköy Bebek ##* Biliyoru'jj, tsraelin hususî bir yollannın düzenlenmesine devam vaziyeti var: Dışarıdaki Yahudiler olunmakta, Belediye bu yollann den çok yard.m görüyor. HattS trotuvarlarının asfaltlanmak işini bir çok binaların, bu arada mese de ihaleye çıkarmış bulunmaktalâ Kudüs Üniversitesi bazı fakül dır. thale 800.000 lira keşif bedeli telerinin, girişlerinde, kimlerin çerçevesinde 17 temmuzda Belediye Sarayında yapılacaktır. yardımıyla yapıidıŞı yazılı. Dün şehrimizde 3 intihar Ama, ne olursa olsun, yapılan yardımlarm ne yolda kullanılacavakası oldu 5ını bilmek de. o yardımlar kadar, Hava Transit Şubesi Şefi, Emekli belki |aha fazla, ehemmiyetli. ts Yüzbaşı Salim Kandemir, dün sarael bunu idrak etti*i için yardım bah kendisini iple tavana asmak larla programlan ve plânları a suretiyle intihar etmiştir. Rami, henkli bir sekilde kullanıyor. Taümhane caddesi 35 numaralı Aksi halde, ne yardımm, ne kre =vde, intihar eden Emekli Yüzbasebebi öğrenilemedinin, ne de yabancı yatırımının, şının intihar bir aıemleket kalkınmasına yetmi miştir. Olayla ilgîli tahkikata baş yeceğini (hele biz Türkler) maal lanmiştır. Diğer taraftan dün şehrin muhesef pek vakmrian gördük. telif semtlerinde 3 intihara teşeb BtTTÎ büs vakası daha olmuştur. Bu olaylarla ilgili tahkikata da devam edilmektedir. tsraelde, zannederim, halkevi olmıyan tek bir şehir veya köy yok. En kötüsünde, hiç değilse, bu isim altında bir toplantı yeri. bir konferans salonu var Ne hazın tesadüftür. Buniann adı Ibranice BetaUma, elifi elifine Türkçeye tercüaıesi: Halkevi «b°t» ev demek, «uma» da hülk Belki de bunlarin kurulraasmda bizim eski halkevlerinin bir örneklik rolü olmuştur. Biz yıktık attık. Ne o? Birer politika yuvasıymışlar. Anladık. Ayır, efendim, politikadan, müstakil bir hale getir. ayrı bir bütçe yap. Başına politika dışı adamlar koy. Yeter ki bunlar, gençliğin yetişmesine ve halkın aydınlanmasına yardımcı, birer şevk ve kültür müessesesi olarak devam etsin git sin. Odun depoları şehir dışına çıkarılıyor Kalkınma Dâvamız vamlı açığı kaNüiusumuz büYazan yük bir süratle patmanm tek çaartmaktadır. Ge resi, millî istihçen yılın ekim asali ve döviz kay yında yapılan son naklarımızı arttırsayım, Türkiye maktır. nüfusunun 27,8 mılyona yükseldi radan ancak 705 lıraya çıkabilmiş, Belirli bir devre içinde beklenen ğini gostermiştir. Bu demektir ki, yani yılda ortalama 4.1 « » nispe millî gelir artışını sağlıyacak olan / 1950 yılından bu yana nufusumuza tinde bir gelişme kaydetmiştir. İle yıllık kalkınma hızını temin ve 6,9 milyon insan katılmış, dolayı, ri Batı memleketleri şöyle dursun, idame ettirmek için her sene muaysiyle Türkiye Cumhuriyetı »ınırla ekseri Akdeniz mem'.eketlerine na yen nispetlerde yatırım yapılabiln içinde yaşıyan vatandaş sayısı zaran bile bir hayıi düşük hayat mesi şarttır. Halen millî gelirimizüçte bir nispetinde fazlalaşmıştır. standardına malik ve süratli bir den yatmmlara tahsis edilebilen Son on yıllık devre içinde nüfusun kalkınmaya muhtaç bulunan mem pay (yüzde 3 değer kaybı dikkat yıllık ortalama artış nispeti birin leketimizde fert başına millî geli nazarına almırsa) yüzde 8 i geçmeci beş yıl boyunca yüzde 2,8 lut rin artış temposunun yetersizliği mektedir. Devlet Plânlama Teşkimuş iken devrenin ikinci yarısında meydandadır. lâtının yaptığı hesaplara göre, milyüzde 2,9. un üstüne çıkmıştır. Bu Milli gelirimizin ne kadar düşük lî gelirimizi on yılda bir misli argidışle Türkiyenin nüfusu otuz yı olduğunu göstermek için diğer ba tırmak gayesine yöneltilmiş bir la kalmadan bugünkünüu bir mis zı memleketlerle bir karşılaştırma plân dahilinde kalkınma hızının li fazlasiyle 55 milyonu aşacaktır. yapmak kâfidir. Fert başına 1960 e/b7 olarak alınması ve bunu sağMesahası itibarıyle değil otuz yıh cari fiyatlariyle milli gelir o lamak için de her yıl gayrısafi milmilyonu, yüz milyonluk bir insan lan 1,800 lira bugünkü kurla 200 lî hasılanın o/ol8 i nispetinde bir kütlesini barındıraoak ve besliye dolar tutar (1958 yılının 1.467 lira yatırım yapılması gerekmektedir. 0 bilecek olan memleketimizde nü • hk milli geliri o zamanki kurla Acıklandığı gibi bu yatırımın b4 fusun bu kadar süratle artışını bir 242 dolar idi). Aşağıdaki tablo muh kadarımn dış kaynaklardan sağlataraftan memnunlukla karşılarken telif memleketlerde fert başına nacağı gözönünde tutulursa, iç kay diğer taraftan da bazı haklı endi yıllık millî geliri göstermektedir. naklarımızdan her yıl %14 yani şelere kapılmaktan kendimizi alabugünkünün hemen bir misli fazMilletler ist» mıyoruz. Düşünmeliyiz ıcı. toplu lası nispetinde bir yatırım yapmak B i r ı e ş m i ş luğumuza fazladan katılan her varakamlar ç l k a r d l g l m j z b u tandaşı beslemek ve geçindirmek Fert başına yıllık millî gelir gibi sorumluluklarımız ve görev U960 cari fiyatlariyle, U.S. doları) lerimiz vardır. Bunu yapmadığı • 1.120 Batı Almanya Birleşik Amerika 2.690 mız veya yapamadığımız müddet730 Kanada 1985 I Avusturya çe artan nüfus, faydalı bir unsur 550 Fransa 1.490 ! Italya değil, milletçe taşınması gitgide 354 Ingıltere • ' 1280 i Yunanistan • zorlaşan ve toplumu yoran oır yük Ispanya 300 Norveç ' 1330 mahiyetindedir. Türkiye de maalesef bu kritik duruma gelmış bu dan da anlıyoruz ki, Türkiyeye kı zorunda kalacağımız anlaşılıyor. yasla fert başına millî gelir Birle On yıl içinde fert başına milli gelunmaktadır. şık Amerikada on döıt, Kanada'da i i r j m i z i komşu Yunanistanın buMemleketimizde milli gelirin on, Fransa'üa jedı öuçuk, Av.ı.Ljf' günkü seviyesine çıkartmaktan ibad ü b k ld K u miktarı ile seyrini ve gelişmesini ya'da flç buçuk mıslıdır. Komşu ; bir m ü t e v a z i n e t l c e y i incelediğimiz takdirde kısaca şu muz Yunanistan'a ulsşmamız için ^ e t m e için m l e t ç e neticeye varmaktayız kı, yıllık milli gelırimizi daha 75 % nirpe ne kadar fedakârlıkk yapsak i l azdır. milli gelir bugünkü nüluçu geçin tinde artırmak zorundavız. Bizim için artık bir ölüm kalım dirmeye yetersiz olduğu gibi artış Yıllık millî gelirimizin n e n ş e temposu da mevcut uıifusun ve bu İne göre yapılacak ın<«ıemfcl?r de meselesi olan kalkınma dâvamızı na her yıl katılan vatandaş ku; durumumuzu beiirtmek yönünjen gerçekleştirebilmemiz için her şeylesinın ıhtiyaçlamıa ?evap vermek bir haylı çekicidir. Yurt içi milli den evvel uzun vâdeli bir kalkınten uzaktır. Düşük iktidar, cârl fi gelirin çeşith faaliyet sektörleri ma plânı hazırlamahyız. Herhalde yatlarla yıllık milli gelir rakam ne göre dağıtımı şunu göstermek realişt bir şekiîde tanzim edilmesi larını ele alarak milli gelirin dev tedir ki, Türkiyede sanayiin son gereken bu plânda çeşitli faaliyet adımlariyle yükselmekte olduğu yıüarda bir miktar geiışmiş olmahakkmda politik gayelerle propa sına rağmen endüstrinin milli ge I sektörlerine verilecek önem ve yaganda yapmağı âdet edinmişti. A • lirdeki payj 12 »o nispetini geçlpüacak yatırımlar dıkkatle tetkık / şağıdaki rakamlar bu pembe göz memektedir (Yunanistanda 20 • » ve tesbit edilmış, ozel teşebbus ve /, sanayi memleketleıinde 30' Devlet sektörlerinin rolleri ve sılük dürıyasiyle acı hakikati karşı ileri ",'a. un üstünde). Buna mukabil | nırları iyice belirtilmiş olmalıdır. karşıya getirmektedir. Devlet Plânlama Teşkilâtı tarafın Yılük ve tert başına millî gelir 1959 1960 dan kısa bir zamanda tanzim ve 1950 1955 1958 (Tahminî) ikmâl edileceğini işittiğimiz bu 1Yıllık gayri safi hasıla plânın gerçekleştirilmesi için büCarî piyasa fiatlarile (Bin TL.) 10384 21059 38506 46412 50000 17970 18282 19600 Sabit 1948 fiatlarile (Bin TL.) 10400 14151 tün iç kaynak ve imkânlarımızı se2 Fert başına gayri safî hasıla ferber etmemiz ve dış yardımlar1718 875 1467 1800 Cari piyasa fiatlarile (Lira) 496 dan en iyi ve verimli şekilde fay677 588 685 Sabit 1948 fiatlarile (Lira) 496 705 dalanmak üzere hazırhklı olmanuz 136 118 137 Sabit 1948 fiatlarile (°/o) 100 141 zaruridir. Ve her şeyin üstünde o/ < Carî piyasa fiyatlariyle yıllık mil millî gelirde 46 •> nispetinde pa • larak bu dâvada başarı sağlamalî gelir filhakika bir hayli artmış nın başhca şartı şüphesiz ki, kenve dokuz yıl içinde 10.4 milyar li lip vasfım belirtmektedir. Yalnız dimizi her türlü uyuşukluklardan şunu da ilâve edelim ki, radan 46,4 milyar liraya yükseierek hemen bariz tanm memleketi \ kurtarıp elbirliğıyle gayretle çalış hemen hemen dhrt buçuk misli ol Türkiye, : muştuı Hakikati hal.it ise yıllar vasfına rağmen, bugün maalesef mamız, durmadan ve yılmadan çaarası bu büyük gelijmeyi doğuran nüfusunu besliyemiyecek duruma ; lışmamızdır. basiıca âmil memlekette enflâsyu düşmüştür. Bu da tarım istihsalinin nun Elıp yürümesi ve fiyatlarn ve genel olarak millî gelirin n ü dehşetle kabarmasıdır (toptan sa fusun aıtış temposunu takip edet'.ş fiyatlan endeksı 196(1 basmrla mediğini açıkça göstermektedir. Bu 1948 yılına nazaran ortalama 260 hal devam ettiği takdirde bugün j %). Buna karşıhk 1948 sabit fiat rumumuzun pek kısa bir zamanda i lariyle bir mukayese yapınca yıl tehlikeli ve vahım bır şekil a l a ' Şehrimizdeki eczahanelerden üçü lık millî gelirin aynı devre içinde cağı muhakkaktır. ! usulsüz devir ve ruhsatsız çahştık 10,4 milyar liradan 19,6 milyar liraBu üzücü vaziyetin tabiî bir ne lan için Sağlık ve Sosyal Yardım ya yükselmekle yılda ortalama ancak 9,2 ° o nispetinde arttıgım nıü ticesi olarak düşük hayat standar Müdürlüğü tarafından kapatılmıs/ şahede etmekteyiz ki, Türkiye gi dımıza göre bile, yıllık ithal ihti tır. bi kalkınma halinde olan ve nüfu yaçlarımızı kendi imkânlarımızla Bu eczahanelerden iki tanesi Esu süratle artan bir memleket için karşıhyamamaktayız. Nitekim 400 minönü, bir tanesi de Cihangir düşük sayüması gerekir (nüfusu milyon dolâr kadar tutan ve görün semtinde bulunmaktadır. daha yavaş artan komşumuz Yu mez giderlerle dış borçlarımızın nanistanda aynı devre içinde mil taksit ve faizleriyle birlikte 580 İçi boş blr sandal bulnndu lî gelir yılda ortalama 17,5 % nis milyon dolân bulan yıllık döviz Yeşilyurt sahilerinde, içinde iki petinde fazlalaşmıştır.) ihtiyacına karşıhk ihracattan elde kişiye ait elbise, ayakkabı ve iç Çok daha isabetli bir ölçü olan edilebilen döviz 350 milyon dolârı çamaşın bulunan boş bir sandal fert başına yıllık millî gehri sabit geçmemekte ve dolayısiyle yılda bulunmuştur. Sandaldaki eşyaların fiyat esasına göre incelediğimiz 230 milyon kadar dolârın Ameri kime ait olduğu tesbit edilemetakdirde bunun çok hafif bir şe kan yardımı ve kısa veya orta vâ miştir. öte yandan sandalda bulukilde arttığını ve son yıllarda, hat deli dış kredilerle karşılanması getâ durakladığmı görmekteyiz. Fil rekmektedir. Memleketimizin malî nan şahısların akibeti is° öğrenihakika fert başına yıllık gayri sa bünyesini devamh olarak sarsan lememiş ve bu yönden tahkikata bu de başlanmıştır. fi hasıla son on vıl (çinde 496 li tediye muvazenemizdeki r Bülent Büktaş Beledıye, şehirde bulunan odım depolarının şehir dışına çıkarılmasmı karar altına almıştır. Nakil işı tedrici bir şekilde ve bir program dairesinde yapılacaktır. Türk Standartlar Enstitüsü Ankarada mühim bir toplantı yapacaktır. Toplantıda muhtelif ihraç mallarımızın standart durumlan tesbit edilecektir Standartlar Enstitüsü toplantısı Balıkçılığımız için 8 mîlyon lirahk kxedi tahsis ediliyor Beden Terbiyesi Oenel Miidiirlüğiinden: Yapı İşleri îlânı 1 Eksiltmeye konulan iş: Kayseri Şehir Stadyumu Ikmal lnş. Kesif bedeli: (1.393.934,28) TL. 2 Eksiltme 13 temmuz 1961 perşembe günü saat 11 de Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü Eksiltme Komisyonunda kapalı zarf usulü ile yapılacaktır. 3 Eksiltme Şartnamesi ve ekleri Ankara'da Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü Talim, Terbiye ve Tesisler Dairesinde Kayseri'de Beden Terbiyesi Bölge Başkanlığında görülebilir. 4 Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin 1961 yılına ait Ticaret Odası belgesi ile usulü dairesinde limit dahili (55.568.03) lirahk muvakkat teminat vermeleri lâzımdır. 5 îstekliler gerçek tek kişi veya tüzel kişi olacaktır. 6 Îstekliler bu işe benzer bir işi başardıklarına dair belgeleri ile birlikte en geç 10 temmuz 1961 pazartesi eünü iş sa ati sonuna kadar Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğüne müracaat edecekler ve bu işin eksiltmesine girebilmek için yeterlik belgesi alacaklardır. 7 Îstekliler kendilerinden istenilen vesikaları teklif mektuplariyle birlikte zarflara koymaları ve zarfı usulüne göre kapatmaları, eksiltme günü saat 10 a kadar makbuz mukabilinde Komisyon Reisliğine vermeleri lftzımdır. 8 îdare ihaleyi yapıp yapmamakta veya diledigine vermekte serbesttir. Keyfiyet ilân olunur. Basm 2245 A. 11372/1475 Ruhsatsıı çalışan 3 ecıane kapatıldı TEŞEKKÜR Aile relsfmlz ve büyüğilmüz Borsa acentası İSMAİL KAPANCrnın vefatı ile içine düştüğümüz derin acıyı alâka ve tesellileri üe blzlere unutturmağa çalışar vefalı dost ve arkadaşlanmıza. en ağır lamanlanmızda yanıba sımızda buldugumuz Ord. Prof Dr. EKREM ŞERtF EGELİyp Dr. ALT AN ONAT'a ve mütevçffamn son nefesine kadar başucundan aynlmıyan Dr. OSMAN ÜÇER'e teşekkür etmeyi borç biliriz. Eşl: Hediye Kapancı Kızı: Emlne Üçer Oğlu: Yusuf Kapancı tL 12H1 1472 Bakırköye bağlı Habibler köyünde. Hayri Oğan, Saim ve Selim Bulut adlarında üç çocuk, askeri atış sahasmda buldukları bombanm patlamasiyle, muhtelif yerlerinden yaralanmışlardır. Yaralılar Guraba hastahanesine kaldırılmış, olayla ilgili tahkikata bnslanmıştır. 3 çocuk bomba patlaması sonnnda yaralandılar Şeftali rekoltesi 80 bin ton Külahya Şeker Fabrikası A.Ş. den: 1 1961 yılı kampanya müddetince aşağıda yazıh kantarlardan 32.000 ilâ 38.000 ton pancar fabrikamız silolarına veya aşağıda bahis mevzuu D. D. Yolları istasyonlanna kamyonla naklettirilecektir. 2 Bu nakliye işine ait mukavelename lstanbul'da Türkiye Şeker Fabrikaları A. Ş. Istanbul Bürosundan, Ankara'da Türkiye Şeker Fabrikaları A". Ş. Umum Müdürlüğünden veya Fabrikamızdan parasız olarak temin edilebilir. 3 Taliplerin aşağıdaki hususlara riayet etmeleri: A Bütün kantarlardan sevkedilecek pancarın tamamı için teklif vermeleri, B İşin yapılabilmesı için asgarî yekun tonajı 200 tona tekabül edecek adette kamyonun sahibi buhmduğunu veya kendisine noter mukavelesi ile bağlı olduğunu tevsik etmesi, (plâka numaralan mahal ve numara olarak gösterilecek ve hangi fabrika için bağlantı yapıldığı sar ih olarak gösterilecektir. C 1960 veya 1961 yıhnda fiilen aynı miktarda herhangi bir nakliyatı tek kalem olarak muvaffakıyetle ikcnal ettiğini bildıren muteber bir belgeyi teklifine eklemesi, D Bu ihaleden evvel neticelenen pancar ihalelerinden hangi fabrikalarda ve kaç ton nakliyatın uhdesinde kaldığını teklifinde beyan etmesi. E Yaptırılacak nakliyatın teminatı TL. 60.000, (Altmış bin lira) olup nakit, esham, tahvil âta ait makbuzları veya banka teminat mektubunu teklifine eklemesi, F Tekliflerin komisyonca haddi lâyıkında görülm*dığiue karar verilmesi halinde açık eksiltme de yapılabileceğinden teklif sahiplerinin ihalenin yapılacağı 21.7.1961 günü saat 14.00 te tekliflerini bizzat vermeleri veya eksiltmeye iştirake salâhi • yetli bir kimseyi bulundurma ları, Şarttır. 4 Yukanda zikredilen şart^arı ihtiva etmiyen veya geç verilmiş teklifler nazarı ıtibara almmaz. 5 Şirketimiz Artırma, Eksiltme ve Ihale Kanununa tâbı olmadığından ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğint vermekte serbesttir. Mesafesi Asgarî Az3mî Km. Ton Ton Nakledilecegi yer Altıntaş Aslanapa Çavdarhisar Domaniç Gençer HisarciK Fabrika " 46 Fabrika 41 Fabrika 59 Tunçbıiek istasyonu 20 Fabrika 85 Fabrika 111 10.000 12.000 6.000 7.000 6.000 7.000 2.00Ü 1.500 3.000 2.500 7.000 6.000 (Basm 2162/1476) Bu yıl Bursa'da şeftali istihsali çok bereketlidir. Tahminler, rekoltenin 80 bin ton civarında olduğu merkezindedir. Bu miktarın maalesef ancak iki bin tonu ihraç edilebilecektir. Geri kalan kısmm, memlekette istihlâkine çalışılacaktır. Ihracata mâni olan, her zaman olduğu gibi, ambalâj ve nakliye zorlu*udur. YAZ MODASI İSTANBULDA İLK DEFA 1961 DESEN MODEL SAYIN DOKTOR VE ECZACILARA LABEN Lâboratuvannın Temmıız 4 Muharrem 20 c c X VİLABEN B12 1000 Mcgr. 3 amp. 590 kuruş Bol miktarda piyasaya arzedilmiştir. Laben Lâboratuvan: Arka Sok. No. 31 Bomonti. Telefon: 47 53 39 İSTANBUL ( T 3 3 , 647/1482) c i .a: •*• ğ V. ] 4^4112.18116.18119.44i21.45) 2.15 E. | 8.49 433 8.34 12.00| 2.02| 6.30 HASİRLrDERİLİ KADIN ÇANTALARI geldi Fi. 90 LİRA .YEKTA Istiklâl Cad.. No. 234 Beyoğlu. Î L : t>985 1469 İTALYAN Yük. Ziraat Mühendisi NEBAHAT GÜRKAN tle Maliye Hesap Uzmanı ZEKİ DÖŞLÜOĞLU Nişanlandılar Ankara 2 Temmuz 961 Cumhurivet 1486 TEŞEKKÜR =AŞK ve MACERA ROMAN1: 5 HAREMDE Prens Hasan şarkvari bir selâm verdi, sonra iki elini birden misafirine doğnı ozatarak, kalkaleli takat gayet fasih bir Fransızc% ile : Matmazel, bu akşam bn dam altında benim misafirimsiniz, dedi. Başımın üstünde yeriniz var. Dostum Mac Neill'e tesekkür ederim. Sessiz salonda karşılıklı, teşrifatlı sozler konusulorken Fabienne, hayretler içinde prense bakıyordn. Yirmi dört saatten beri Mac Neill'in anlattığı şaşılacak şeylere zevkli bir hayret daha eklenmişti. Nasıl olmnstu da bn Jimmy denilen muzip adam, bu Arap prensinin bir nmecı oldnçuna onu inandıracak kadar lâtifeyi ileri götürmüştü? Prens, Amerikalı ile konuşurken Fabienne gözlerini ondaıı ayırmıyordu. Prens Hasan, çektne burunlu. hatlarını gizliyeu siyah sakalına rağmen munta zam beyzi yüzlü, güzel bir Arap üpiydi. Fabienne'in korktuğn bir dudaŞı yerde, bir dndağı gökte zenci tipi ile bir mü nasebeti voktn. Teninin rengi eski fil dişinı andınyordn. Biçimli bir ağrı vardı. Bakıslarınm cazibesini kimse inkâr edemezdi. Gözlerinin aklan maviye çalıyordn, bebekleri gece karanhğını andırıyordn. Uznn kirpikleri, bn gözlerin parlaklığını sönfikleştiriyorda. Prens Hasan Mac Neillie şakacı bir dille konuşnrken, zarif ellerinin güzel hareketleri göze çarpıyordu. Elinde, taneleri yeşil bir ibrişime geçirilmiş sarı kehlibardan bir tesbihle oynuyordu. Biraz sonra Fabienne de lâfa karıştı. Prens misafirin yanına gelip oturdu, el çırptı, yemeği hazırlamaları emrini verdi. Beyazlar giymiş dört hizmetkâr bn emri hemen yerine getirdi. Mac Neill gözncn ile Fabienne'i koünyordu. Genç kadıu halinden memnun görünmektc idi. İlk anın yabancılığından eser kalmamıştı. Sohbet kızışıyordn. Prens Fransızca olarak: Matmazel Del Oro, geçen akşam sizi Boccacio'da seyrettim, çok beğendim, dedi... Sah nede çok güzeldiniz... yok, yok, iltifat de£il. ferçekten AMERİKAL1 Çeviren HAMDİ VAROGLU niz. Yalnız, ne yalan söyliyeyim, o iki clachard şarkınızdan hiçbir şey anlamadım. Fabienne'in şakrak gSIfişü salonda çın çın öttü. Hasan, Mac Neill'e döndfl : Bu kadının gülmesine bayı lıyorum, dedi. Fabienne : Altes, dedi, elachard, yeri yurdu olmıyan, günlük nafakalarını zor çıkaran, Parisin köprü altlarmda yaşıyan yoksul insanlardır. Amerikalı, Parisli serseri tipini izah için : Sizin çöldeki bedeviler gibi bir şey, diye iâve etti. Anlıyorum, aziz dostum... Prens sonra, Petrolamco* nun temsilcisine doğru eğildi, mırıldandı : Bu kadın saatlerce şarkı söylese dinlerim, dedi. Mac Neill sesini yükseltmeden cevap verdi : Arzunuz gerçek olabilir gibi gözüküyor, altes. Hasan ısrar etmedi. O sırad£ şekerleme getirmişlerdi. Fabienne bir* iki aknje Şekeri aldı. sonra altin tştemeli zarflar için de küçük fincanlarla, alaturka kahve getirdiler. Prens, Fabienne'e sorda : Arabistanı hiç «iyaret ettinia mi, matmazel? Hayır, altes! Size iki serseri şarkısını dinletmek için Kaarre'ye gelmeden evvel Niee' den, Biarritz'den ve Deauville' den öteye hiç gitmemiştim. Siz Fransayı gördünüz mü? Blldiğim az buçuk Fransızcayı orada öğrendim. Ingilizcemi ilerletmek için de bir müddetAmerikada kaldım. Memleketinden hiç aynlmamış bir adam, boynuzlarını kabuğundan dışarı hiç uzatmamış sümfiklfi böceğe benzer. Onbeş dakika sonra, Fabienneie Mac Neill, prensten müsaade isteyip ayrıldılar. Hasan bir Garplı gibi genç kadının elini öptü, veda ederken villasının kapısı önünde son bir defa daha selâm vererek : Matmazel Del Oro, dedi, inşallah yine görüşürüı. Mao Neill, Buiek arabasını hareket ettirdi. Genç kadın bir köseye büzülmüş, hiç ses çıkar madan oturuyordu. Amerikalı, onu, daldığını hissettiği hayalden uyandırmak istemedi. Modern Otel'in önüne geldikleri zaman, Fabienne'e döndü : Eee.. Fabienne? Genç kadın yan gözle baktı* dudaklannm kenajırfda Eiırnaz bir gülfimseme ile cevap verdi: Evet, ne diyordvnuz, Jim. my? Mac Neill fazla ısrara lüzum görmeden şu mukabelede bulundu : \ Anlaşıldı. Yarın gece şar kı nöbetinizi savdıktan sonra sizi çörürüm, konuşuruz. Fabienne'in elini sıkb, arabasını sürdfl, Semiramis Otcline dftndü. Petrolamco'nun dış temaslar temsilcisi, o geceki başansından memnundu. Üçüncü Bölüm Mac Neill'le Fabienne, Amerikalının Semiramis Otelindeki dairesinin küçük salonunda baş başa oturuyorlardı. Mac Neill'in genç kadına açmak istedifi bahis o kadar mah rem bir şeydi ki, yabancı kulakların işitemiyeceği bir yerde ona bir şampanya ikram ederek konnşmağı tercih etmlşti. tşin artık şakası yoktn. Petrolamco'nnn elçisinin çatık yüzü ciddî işlerden bahsedileeeğini anlatıyordu. Mao Neill, misafirini, kanapenin yastıkları üzerine rahatça yerleştirdikten sonra bir kadeh şampanya verdi ve söze başladı : Fabienne, düşonmeniz için size yirmi dört saat zaman bırakacağımı söylemiştim. Bu mühlet sona erdi. Dün akşam. şahsınızı ilgilendiren meseleyi daha açık gördünüz. Sizi beğe nen prensin, o iğrenç kar ada mının medenîleşmişi olmadığını da anladınız. Şu halde size so racağım ilk sual şu olacak: A çıkça, kaçamaksız soracağım Çünki artık dobra dobra konus manın zamanı ge.İmiştir. Prensin metresi olmağa hazır mışj (Ar.kası var) Kıymetli e?im. »evglli babamız, ağabeyimiz E BİLÂL AKBA'nın cenaze merasimtne lçtlrak eden, E telefon, telgraf ve mektupla = veya bizzat ziyaret ederek taziE yette bulunan, çelenk gönderen ~ dost, arkadaş, bâyi ve memurşş lanınızla yakın alâkalariyle bizi minnettar bırakan Türk Ba5 sın aileslne teşekkurlertmizin E lblâgına muhterem gazetenizin E tavassut buyurmasını rica ederiz. S Kçt Çocuklan, Kardeçleri, = Damatlan E Cumhurtyet 1437 5 E E 2 E Nüshası 25 Knnış = TürMye Harld E Lira Kr. Ura Kr. = Sen«ilk 75.00 150.00 E 6 aylık 40.00 80.00 3 3 aylık 22.00 44.00 Basan ve Yayan Cumhuriyet Matbaacılık ve 3 = Gazetecillk Türk Anonim Şirketl Cağaloğlu Halkevi Sokak No. 3941 E Sahibl = NAZÎME NADİ E Yazı tslerini fiilen tdare eden 3 Mesul Müdül ş ŞAHİN PERESE E = Gazetemize Rönderilen evrak ve E yazılar neşredüsin edilmesln iade edllmet. tlânlardan mesullyet = kabul edllmez E * ş Abone ve îlân lşleri İçin, zartın = •ü^tün* «Abone» veya «Ûân Servlsl» ^ ( kâydıuın konması lâzımdır E CUMHURİYET A C E L E 13200 m2 KARO MOZAİK ALINACAK 6100 adet mozaik merdiven basamağı yaptırüacak. Müracaat: Telefon: 47 20 11 Cumhuriyet 1479 E ^UIiHIIIİIIIIIIIlMIMIIMllllIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMİIIIIIIIIIIIIIIIIIIIinilllUUIIlIIlllllllllllllIIIIIIIUIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIinM Şl> GAZETE «ASIN YAŞASINA UYMAY1 ETIıİlŞTlR. AHLAK 1 Petrol Ofisine teklif isteme suretiyle, madenî büro eşyası satın ahnacaktır. 2 Bu işe ait idarî ve teknik şartname, her gün Ankara'da Ofis Levazım Müdürlüğünde; lstanbul'da Petrol Ofisi Bölge Müdürlüğünde görülebilir. 3 İsteklilerin, teklif mektuplannı, 10.230 liralık Banka teminat mektubu veya Ofis veznesine yatıracakları para makbuzu ile birlikte kapalı olarak en geç 13.7.1961 günü saat 17.00 ye kadar Ofis (Levazım Müdürlüğüne) vermiş olmaları lâzımdır. 4 Ofis, ihaleyi yapıp yapmamakta veya diledigine vermekte serbesttir. (Basın 2340. A. 11458/1490) Pelrol Ofisi Genel Müdürlüğünden: