Catalog

DÖRT MlllllllllllllIlIlIIIUMIIIlillMMIIIIIIIIIllIllllllIIUIItllllllllllMIIIIIIUIIIIIIIlIIIIIIllUllllllllllllUIIIllllim CUMHURtYET ı«ı 31 Mart 19<1 | 1 Resimli Roman: 16 B A N K E R t N M İ L Î O N L A R 1 Çizen: TVES SAYOL Çoriran: Muhar KUNT ıııııııııııııııııııııııııııııiMMiıııiMiııııııııııııııııııııııııtııifiııtııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııtıııııııııııiMiıııııııınııııııııılıııııııııııılMiıııııııııııııııııııııtıııtııııııııııııııııııııııııııtııtıınınftıtıı: SAkl/ÇIFTItt,İ YA2AN: NMMKARAMAÜRAU ZA.B ITA ROMANI Hemen aynı saatlerde K»nt de Soleurr Mosvo Joramie'nin öldüfünü bildiren telgrafı aldı. Bu haber üzerine Kont evvelee Mösyö Jerami*'nin kendisine vermiş olduğa larfı yırtarak »ku mağa başladı. Aynı zamaada nşağına Mösjö Mourillon'u çağırmasını söyledi. Bir kaç dakika sonra Mourilton geldı: «Benı (.ağınnışsuuz Mösyö. Evet dostum. Evvelee Mösyö Joramie tarafından bana verilen bir mektııbu bu arkadaşın ölümii üzerine okudura. Galiba size ihtiyacım olacak... Bakın Mösyö Jeramie neler yazıyor: Dinleyin. TİYATRO "Tarla Kuşu,, "Lutfen Yazan: Lutfi AY Mevsimin sonlarına doğnı lstanHaldun Taner in eseıı. tarihi bir bul sahneleri daha sık program konuyu ışlemekle beraber «tarihi. değiştırmekte. yeni yeni eserler piyes» nevine sokulabilecek eserj •thneye koymakta biribirlerıyle lerden değjl Zamanımızaa Batılı! yarış halindedirler. Bunun her tiyazarlardan çogunun yaptıgı gibi, | yatro için ayrı ayrı sibeplerı var: geçmiş.e bugünu, aynı kışilerle, Özel tiyatrolar için umulduğu ka) yanyana yürütüyor. dar ilgi çekmiyen oyunları biran i Haldun Taner'ın hoş nuktelen, önce değiştirmek; Şehir Tiyatrolan j ancak aydınların zevkıne varacakiçin de seyircilerine mümkün ol; ları, cinas ve telmihleri ile zama duğu kadar çok ve çeşitli e?er | nımızdan geçmışe, geçmişten zamasunmak... | nımıza devamlı bir gidip gelme tstanbul tiyatrolarını, bazı mec balinde gelişen vaka, zevkle tâkip buriyetlerle, benim gibi uzunca bir ediliyor. Ama, o sembolık kıyafet, fasıladan sonra dolasabilenler, bu zaman ve mekân değişmelerinin canlı faaliyet içinde gerek edebî yanısıra, hem kıyafet, hem mak değeri, gerek sahneye konuluş ve yaj bakımından tarihi realiteye oynamşı bakımından dikkati çe pek sadık kalan bir Devlet Giray ken bir eser üzerinde bilhassa dur Han, bir Şafirof,. bir Ahmet III.. muç olmalıdırlar. Bu eser, Jean bir XII. Şarl ( bu üslup ikiliği) Anouilh'un (dram bölümunde tem haylı yadırganıyor. Bereket versin sil edilmekte olan) cTarla Kuşu»j Sevgi ve Katerina'da Sioel Gök dur. l sel'in, Oktay ve Baltacı'da Abdür«Tarla Kusu», bilindigi gibl, A • rahman Palay'ın, Nesip Beyde de nouilh'un Jeanne d'Arc'a verdığı Gazanfer Kunt'un sıcak, tatlı oaddır. yunları bu gibi teferrüatı seyirci Fransızların millî kahramanları ye unutturuyor. saydıkları, 1431 de zındıklık ve büvücülük tuçundan yakılan, 1454 «Beybaba» da suçsuzluğu teslim edılen, 1908 pıvesi, afışleki de kutsal ilân edilen ve 1920 de Çetin Altanın azizler arasına alınan bu çoban kı ytnni (şimdi, Istanbul bölümunde) • zının masalı, yüzyıllardanberi hay muhafaza etmekte devam ediyor. I «Beybaba» gidişata ayak uydu \ li mürekkep akıtmış, hakicıvıda belki binlerce eser yazılmış, hayatı ve ramamış, «eğilme» sini bilememış, daima trajik öliimü, türlü şektllerde yo yolsuzluğa ve yüzsüzlüğe rumlanmıştır. Anouilh'unki de bun nefretle bakmış, bu yüzden de unuJardan birî. Jeanne ıl'Arc üzerine tulduğu köşede, evinin bodrumufahnej'e çıkarılmış en sairce yo na kendini diri diri gömmüş, orada çocukiar gibi «tamircilik» oynırumlardan biridir. «Tarla Kuşu» Şehir Tiyatrosu sah yarak kendını avutmağa çalışan bir nelerinde bu yıl göze çarpan genç ihtiyardır. Çetin Altan, bu manyak lesme, gençleştirme hareketinin görünüslü ihtiyarın çevresini ve toplumu başarılı, verimli örneklerinden geçmişini kurcalıyarak biri, mevsim »onu temıillerinin muzun dünkü, bugünkü hayatım, de, üslup ve ifade bakımından, türlü cepheleriyle (bilhassa siyasî en seviyelisidir. Eseri sahneye kaderi i!e) parça parça yansıtmak koyan Beklan Algan, Doğan Ak istemis. sel'in sade ve güzel dekorları için«Beybaba» da güzel çizilmiş (Fıde, avrupaî bir reji gerçekleştir nalin o zorlama «HappyEnd» ile miştir. Eserin belkemiği olan Jea biraz sakatlanmış da olsa) sağlam ne'da da eşi Aylâ Algan, bu mev bir karakter, gerçekliği olan bir tıp simin mühım, çok şey vadeden ke var. Sonra «kolay» dan, «ucuz» dan şiflerinden biridir. Anouilh'un kah aşırılıklardan kaçınma gayretı, tara Annette, kocası Vadım'den ayramanını ölçülü bir oyunla, aynı yerini bulmuş replikler. Bu kâda rıldı. Geçen yaz onu bırakıp sevgi. zarnanda ustaca bir saflık ve taze rı da mühim bir başarı sayılmalı lisine kaçmalara kalkmıştı. Valikle yaşatıyor. Bellibaşh öbür rol dır. Hele Beybabayı Mahmut Modırn, küçücük kızlannm hatırı i. lerden Cauchon'da Zihni Rona, sav ralı bu kadar tatlı, sevimli ve isacıda llhan Hemsehri, Kent War betli bir çehre ile canlandırdıktan çin bu çılgınhği örtbas etmeye çalışmıştı. Yürümiyen evlilik sowick'te Altay Tanur isabetü kom sonra.,. busede pozisyonlan, diri ve ifadeli oyunÇetin Altanın «Tahtaravallı» ile nunda yeni bir yabancı lan ile ilgi çekiyorlar. yola çıkardığı «Topal Karınca» ya koptu, kırıldı. Şimdi, Annette Roma'da «Lutfen Dokunmayın» tiyatro «kâbe» sine giden kestirme lenmiş, taptâze, neşeli, her«Dinyolu «Beybaba» göstermiş oiuyor. za «Lutfen Dokunmayın» tarihünizin belki çok bilinmiyen. ama çok fözü edilen bir vakasını, Baltacı Katerına bulusmasını, yeni bir açıdan, yeni bir görüsle yorumluyor. Genel olarak Katerinaya kapıldıiı ve bir kadın uğruna İmparatorluğu büyük bir zaferden yoksun bıraktığı ileri sürülen Baltacı Mehmet Pasayı, milletleri biribirine düsüren düşmanlıklara, kanlı savaslara ton vermek iıtiyen bir idealist banfMrer elarak tasavvur «diyor. İT Münih'te Goethe Enstıtu rü Dr. Taylor Starck ve Kahire sünde Goethe'nin ölum yıldö Egitim Bakanhğından Dr. Şeaümünde yapılan bir törende, fik ElCasy'dir. dıs memleketlerde Alman dili• «JEAN DARC ODUN YI i ISTANBULANKARA nin yayılmajma yardım eden GINI ÜZERÎNDE: Bertold BreSEYAHATLERİNİZDE sahıslara, altın ve gümüş Goet cht'in «Kutsal Johanna odun b» madalyalan verilmiştir. Al yığım üzerinde» adh piyesi A tın madalya kazananlar arasın BBC radyosunda ilk defa olada tek Alman olarak Dr. Franz rak İ.igiliz dilinde temsil edilTURİİT arOBÜS İŞlllMCSİ Thierfelder bulıumaktadır. Ken miştir. Baş rolde Irlandalı Sii diıi cmekli oluncaya kadar obhan Mckenna büyük bir ba. f EMNIYETLI KONFORLU YEMEKLI Stuttgart'ta «Yabancılar ile mü şarı kazanmıştır. Kendisi daha İST. TERHİNAl ANK. TEBHCNAL nasebet kurma» Enstitüsünu önceleri Shaw'm aynı adlı piyeidare etmekteydi. Onun «Yaban sinde «Kutsal Johanna'yı oynacı Memleketlerde Alman Dili» yarak büyük bir ün elde etTAKSIM ANTA$ KAO1KÛY AHI adh iki ciltlik kitabı değerli bir mişti. emek mahsulü sayılmaktadır. •k ZORAKİ HEKİM: BugüDiger madalya alanlar: Hel ne kadar sirklerde, kabareler • sinki'den Finli Prof. Emil övk de. seyyar eğlence truplarıada * ÇOK MÜHİM : maan, «Coll»ge de France» da komik roller yapan Jean RiPULMAN Uklit edilmtkledir dikkat Almaa edebiyatı profesörü Dr. chard, Comedie Française'de Robert Minder, Göteborg'da gel«nek dışı olarak Moliere'in îsveçli Prof. Torsten Dahlberg, Zoraki Hekim'ini temsil edeKAYIP Hilviyet CflsdtniBtt kayAmerikan Harward Üniversite cektir. Piyesi sahneye Jean Me»ettim. Hükümsüzdür. ainde Alman edebiyatı profesö yer kojmuştur. YORGO PIRPİNYANİ Hüviyet No. I t/4S»M «».«»^«».•«»^«v»», Dokunmayın,, "Beybaba,, Annette e boşanma yaradı diyorlar î«GOETHE» Armağanı kazananlar PULMAN 12 Karşısındaki koltukta Zeha oO makine daha yeniydi. Biziı turmaktaydı. Ama bu Zeha'nın kinden daha az kullanılrmstı. B rakkase hüviyetindeki kadmla hiç na rağmea suçu işledigim sıra ılgisı yoktu. Bu, bambaşka bir söyleniyordum: kadındı, Pistte numarasını yapar Meselâ bu objektif bizimkı ken seyredenlerİD şimdi bu halile den daha kusurlu olmalı. Cezaı onu tanıyacakları şüpheliydi. Si bulmahyım! yah pilili bir eteklik, toz penbe «Artık baht işi!» diye düşündü: bir süveter giymisti. Boyanma Ve suçunu idrak eden bir insan mışU. Dalgah siyah saçlarını, bü ürkekliğiyle Sabrinin kapısı yük ' bir tokayla ensesinde top. vurdum. lamıştı. Sakin ve vakurdu. Eli ö tçerde uğultu kesilir gibi oldı pülesi bir hanımefendiye benziSabri: «GirU diyecek diye be yordu. Başını hafitçc pencereden ledion. Demedi. Yaklastı, kapıyı tarafa döndürmüş, poyrazjn önün Taladı. Beni görünce kanadı ss de camları kamçılıyan yağmuru best bıraktı. Bir pencere açık dalgin bakışlarla seyrediyordu. Kanat. banat «gir!» dercesine 1 Kenl «kutaağa devam edjyordu: «Amerika«Heaüz yirmi yaslarında «lduğum bir sırada Halil onu göz ucuyla incelerken dına dayandı. Fakat Sabri eçıkt da üç sene kaldım ve bu müddet zarfında Claire'Beurgvoiain eivarında oturan Claire Gnerin isdüşünmekteydi: çekiimedi. Gelışimin sebebiru so den haber alamadım. Claire anne ve babasından minde bir kııla tanıştım. Çok geçmeden bu kız < Ruhu kılığına ayar oiuyor du. tlâcı cebinden çıkardı, verkorktağnndan mektuplaşmarnamızı münasip gür•netresun oldu. Birkaç ay sonra da Amerikadan bu kadının... Sıvı gibi kalıbına uOnunla konuştuğum sırada S; bir iş teklifi aJdım. Claire't seviyordmn ama, pa miiştn. Üçüncü sene sonnnda Claire'le evlenmek maksadiyle memlekete döndüın. Vaziyetim iyi idi. yuyor... Her role temessül kabili rinin omuzu üzerinden odaya £ ra yapmak için Amerikaya gittim. DSnöşnmde yeti olağanüstü gelişmiş... Ben attım. (Arkası var) Claireie evlenmeyi kuruyordum... w görmıyeli yaman inkişaf etmiş... Odada dört kişi vardı ama, d < Yaradüıçta büyük bir sanatkâr düncü şahsı göz ucuyla bile göı bu... Yazık ki aktrisliği seçmedi.» medim. Oturduğu koltuk Sabrin Ve onun, dün gece, kollan ara arkasında. kapının açılmıyan V sında yarattığı fırtınayı hatırlıyor, nadı hizasmda kalmıştı. Ve bu kı tuğun önünrie bir adam ayak jçin için sarsılıyordu. Bu düşüncelere o kadar dalmış duruyordu. Oturanlara bir »eyl tı ki ellerini arkasında bağlıya anlatıyordu. Meram anlatıyon rak salonda bir boydac bir boya sanki... Ablak yüzünü çil basm durmadan gidip gelen Oktayın tı. Sivri göbekli, orta yaslı r kendisine hitap ettiğini duyunca Almandı. Zaten ilk bak:şta üç nün de Türk olmadığı anlaşılıyc sıçradı. Kaptın koyuverdin yine Ha du. lil... Okusan a raektubun arkasıKoltukta cturanı bilemiyoru nü O da Almanca konuşmaktayı Halil, belirsizce ıçini çekerek e Se?i boğuk ve pürüzlüydü. Ankaraimn lbrahirn BaUkan ya ışbirliği editdigi halde ,elimizde ye tajerin üstündeVi kâjıtlardan bir görmi ter miktarda kitap, dergi ve okul kısmını yine eline aldı ve oku Uçüncüsünü arkadan nytr: tüm. Kaoı açıldiSı zaman sirtı r «En guıel vıtrin» yansması so aracı bulunmadığı için, istedığimiz mağa başladı. nüktü. Yazı masssının yanınd nueu, bir müddet önce gazeteniz kadar faydalı olaoııyoruz Halbukı «... Senden haber kesildiği gün mırıl mınl telefonla konuşuyord de yayımlandı. Bu yarışma münase köy okullanndan gelen istek, tter Sonra Alıcı âleti yerine bırak gün artmaktariır. Bu bakımdan, betiyle hazırlanan tutanağın son imkâa sahibı bulun vatandaşlar lerdeydi. ağabey... Babam. yorgun açık pencereye yürüdü. luktan, üzüntüden hastalanmıştı... cümlesi şöyle bitiyor: dan ve yay:nevlerın(it.'iı, kıtap yarUzunca boylu, iri yapılıydı H «...Keyfiyeti mübeyyin ivbu za dıraı rica edıyoruz. Yardımiar, Ib O gün evde dinleneceğini söyledi. bıt mahallinde bir nüsha olarak tanbul'da, Harbiye'de Orduevinde, Adadaydık... Ben şehre inmek zo halde ffencH. San saçîıvdı Kal •ı toparlaktı. Sol bacacı sakat = tanzim dilerek zirı. hazirun ta. TMT.F. ve Beyazıt iikokuluna rundaydım... Akşam gelirken Sabrinin ya Diz kaoaSı hökülmüyordu. Yürt rafından imzalandı.» yapalabilir. zıhanesine ugra... llâç var onda, ken «ol avajı tok bir ses çıkaBu tutanagın. sade bir dil ile ^•ordıı Tahta tahtaya vurur gibi al. getir! dedi. ve doğru dürüst bir Türkçe ile ya« Yeşilyurtluların pervazına iH elîv tmtihan geç vakitlere kadar sür Pencerenip zılmaîi mümkün değil mi idi acadu. Akşam üzeri Üniversiteden ay vapırtı. Egiidi, sok»5ı «evre dr üç derdi» 'ba' dı. Yüzünü hç göremedim. Bu konu ile ilgili olarak «Oku rıldıra. Sabriyi yerinde bulabile(Arkam »a ceğimi ümit etmiyordum ama. söz Taksim Yıldız yııcularla başbaşa» sütunumuzda çıkan şikâyet yazısı üzerine. îstan vermiştim babama... Bir taksiye ! otobüsleri bul Belediyesi Neşriyat Müdürlü atladıjı. Şişhanede yazıhanenin öIstanbul Belediycsi \ « Bu konu ile ilgili olarak gaz.e ğünden a;ağidaki mektup alınmıs nünde indim. Ikişer üçer merdivenleri tırmanırken ben. karsım! (emizin cOkuyucularla Başbaşa» tır: SEHtK TTYATROLARI da muhasebeci Talât Bey belirdi. I sütununda çıkan yazı üzerine, Is «Temizhk işleri Tepebası Tiyatros ve zabıtanın Patron odasında ama yanında j tanbul Belediyesi Neşriyat Müdür müşterek mesaisi ile badema teSaat Zl dp lüğünden aşağıdaki mektup alın mizjjje nayet edilmesi, mubit sa misafirler var. dedi. Cumartesl ve Paza Sahanhğa ulaştıgım zaman. bu mıştır: GOnlerf saat 1S rte kınlerine ihtar edümiştir. Zabıtasefer de odacı ile karşılaştım. «Trafik duru.nuna ve işletme iTARLA KUŞU nın mezkur muhite muntazaman Beyin misafirleri bira istedicaplarına göre otobüslerimiz çeşitSaat 11 da uâradıgı da esnafm kunye fijlerı ler. Şuradan bir kaç şişe bira a li hatlara tevzi edilmiştir. Hepsi(Opera) nin i.şlenmiş olmasından anlaşıl lacağım! dedi. nin bakımları yapılmakta ve seSEVtL BERBERÎ ferl»rinde aksaklıklar olmamasî mıştır.» Merdivenleri indi. Ben muhase Temsil günlerl: Salı. Penjemb» na gayret edilmektedir. «Ayasofya meydamnın be odasma girdim, Dikkatime ilk v« CumartMl Servislerimiz devamlı olarak çarpan şey, askıdaki pardesüler, etüd edilmekte ve ihtiyaç görükestane ağaçlan şapkalar oldu. Derken göîlerim. VENt TÎYATRO len hatlar vasıta mevcudumuzun Bu konu ile ilgili olarak gaze askının rafına bijakıl.nış fotoğraf Saat 18 de pazar 15 de müsaadesı rüspetinde takviye o temızin «Okuyucularla başbaşa» makinesine takıldı. DOKUNMAYIN lunmaktadır. Bu cumleden olarak sütununda çıkan yazı üzerine îsSonradan kendime bile itiraf LÛTFEN Yıldız otobüsleri yeniden arttırıl tanbnl Belediyesi Neşriyat Mü tan utandığım feci bir suçumu saS a a t 21 d<> mıştır. dürlüğünden açağdaki mektup a na açıklıyacağım ağabey... Gerçi HACIYATMAZ Daha fazla takvıyesi cihetine gi lınmıştır: bu sucum yüzünden günün birinYazan: O v a t Fehmt BAŞKUT dilecnemektedir.» de hakikate erişirsek o anda beni «Dünya çapında tarihi kıymeti Çartamru OıniHrn^ı 14 30 da Bilginizi rica ederim. COCTTK TtTATROOSO olan Ayasofya müzesinin önünde şeytan değil, kurtarıcı melekler Fakat Salı «•Onivri i r m l l Köy okullarına yardım ki caddeye evrelce her nasılsa di dürtmüs demektir... su yolunuyine de olaylar öyle bir taIstanbul'dan M. C. Çağatay ya kılmi; olan kestane ağaçlan zaroanla büyüyerek bu ulu eserin kibe başladı ki, ben kendimi afKADIKÖY TİYATROSU zıyor : fetmiş bulunuyorum. Sen de beni Köy okullarına gönderilmek ü • görünüşüne mani olmakta ve ihtiT O ZA K affet... Evvelee zere bir müddet önce, Istanbul Be şamını zedelemektedir. Saat 21 de Çocukluğumdan beri fotoğraf dahi düşünülmüs olan yazıt ilkokulunda açtığımız kitap kesilmesi DAVET bu ağaçlann türlü sebeplerle ve merakımı bilirsin, ağabey.. Hattâ ve dergi kampanyası dolayısiyle. Temsil KünlerJ: CumarUai • Pazar matlup olup on beş yaş hediyesi olarak bana köy okullanndan çok sayıda istek zamanla eksilmesi ilk fotoğraf makinesini sen ver P<rs«rrıb« «fi)nl«rl ttpatsl) Tnlrtur mektupları almaktayız! Bu istek daha d a sıklaştırılrnasınm uygun leri karşılamak için çeşitli yollara görülmediği, yerinde inceleme ya Lttiştin. tSTANBUL BOLÜMÜ O gün Üniversiteye giderken de başvurulduğu, aynı ülkü için çalı pan uzman raporundan anlasılmak Saat 15 d<imtihan hatırası bahçede bir kaç şan T. M. T. F. ve 1 inci ordu ile tadır.» BİR HALK DÜŞMANI poz çekerim düşüneesiyle senin Temtil günlcri Cnm»rtesi • Pazar Oktay ağabeyle Almanyadan baSaat 21 de mandan daha «yıldız» diyorlar. bama gönderdiğin makineyi babaBEYBABA Her zamandan daha (yıldız). Bu mın odasından gizlice aldım. AvaFt,ıart«M »ılnipn tramli Tnktur. deyiş anlatmaya yeter. Daha ilk reyim, durmadan bir şey kaybegün sabah sabah Roma'nın en bü. diyorum diye babam onu bana eBOLVAB TITATRO8O yük ayakkabıcısına gitmiş. Bir ler 23,15 Rıtm ve melodi 23.55 manet etmiyordu. GBNERALtN AŞK1 tSTANBTJL düzine ayakkabı almış. Sonra meHulâsa boynumda babamın fofTnreadorlsT valal) 7.27 Açılış ve program 7,30 İki Program 24,00 Kapanış. lekler gibi bir gülüşle: Suare 21.13 toğraf makinesi asılıydı. VestiyeANKARA marş 7,35 Neyler 7,40 Kur'anı «Bitmedi ki, demiş. ögleden soncnmartest pazat Kerim 7,50 Saz eserleri 8,00 6,57 Açılış ve günün programları rin rafında duran cnakine de bim»ttno> 1(1.15 ra da terziler faslı var.» Haberler 8,15 Plâk dolabından 7.00 Kur'anı Kerim 7,15 Saz zimkinin aynıydı. Nasıl ve ne zaTel: 21 13 31 8.45 Turküler 9,00 Operet me eserleri 7,30 Haberler 7,45 Bu man olmuştu bilmiyorum. Bizim lodileri 9.Î0 Şarkılar 9,40gün 8,00 Sanatkârlar geçidi makineni n objektifinde mini mini Istanbul rt»»tro«L8,30 Sevilen solistler 9,00 Ismet bir benek belirmişti. Ancak benim Dans müziği 10,00 Kapanış. MTJRALtT ODACI 11.57 Açılıs ve program 12,00 Nedim'den şarkılar 9,15 Türkü gibi meraklı bir insanın dikkatine Tatlı uykunuzun arasında bir HPT «ictanı t) d« zil sesine göz açmak ne tatsız îki marş 12.05 Öğle melodileri ler 9,30 Sabah konseri 10,00 çarpabüecek bir benek. Çekilen Carsamba tonıllâtl) resimlerin sol bölümunde beyaz matlne. Cumartata şeydir. Çalar saatleri seven var 12,30 Şarkılar (Ahmet Çağan) Kapanış. fona rastladığı zaman seçilebilen Pazar 1*36 a» mıdır acaba? Sesle fırlayıp kalka. 13,00 Karışık hafif melodiler 11,57 Açılış ve programlar Tel *4 » 3* 13,30 Şarkılar 12.00 Hafif şarkılar 12,15 Sizin topluiğne başı kadar bir benektı cağınıza yüzünüzde bir ışığın do 13,15 Haberler bu... Kanatlarını açmış kelebeğe 22 1 laştığını, âdeta sizi okşadığını du. (Mefharet Yıldırıml 14,00 Cuma için 1 , X Çeşitli Türk müziği benziyordu. yup gözlerinizi aralamak çok dakonseri (E. Lalo «Viyolonsel kon 12,45 Haberler 13,00 Hafif müzik KÜÇÜK SAHNE Bu benek, yüzdeki sivilce gibi ha tatlı değil mi? Hani tembel yaz çertosu», Beethoven «5. Senfoni») 13,10 Türk basmından özetler G A ZEB O sinirijne batıyordu. Her resim çesabahlarında güneşle uyanır gibi. 15.00 Şarkılar ve türküler 13,15 Öğle konseri 13,45 Kemal Komedl 3 perd* 15,45 Sevilen iki şarkıcı (Paul An Öncan'dan şarkılar 14,00 Cha kişte objektifin o kısmınj koyu Saat 21 d« Amerika'da bunun çâresini buldu. ka ve Connie Francis) 16,00 Şar cha ve mambolar 14,30 Esen Al fonlara rastlatmak zorunda kalı. Cuma, Curaratest Pazaı matiiM lar. Uykusu az olanlar, sinirliler, yordum ki benek belli olmasın... kılar 16,30 Perez Prado Orkes tan'dan şarkılar 15 00 Kapanı?. 17 6m Tol: M O T I zil sesine uyanmaktan hoşlanmaDayanılmaz bir his beni dürt16,57 Açılış ve programlar 17.00 yanlar «ayışığı» ile uyanacaklar. trası 16,45 Türküler (Turan Enmeğe başlamıştı: •TOçOK OPKRA Yeni icât edilen bir âlet istenilen gin) 17,00 Tarım saati 17,10 Incesazdan Segâh Faslı 17,30 Din Değistir gu iki makinenin obve (Aksaray saatte yüzüoüze kuvvetli bir ışık Turhan Eteke Kuarteti 17,30 ahlâk saati 17,45 Guy MitFFBTlMl RORDSOM Radyo Erkekler Fasıl Heyeti cthell söylüyor 18,00 Sizin için jektifini... tutuyor. Tâ gözlerinizi açana ka. 18.00 Gençlik saati 18,15 Şarkılar 18.35 Yurttan sesler 19,00 Ha tçeriye kulak kabarttım. Kapalı Çartamba, CumartMt. Pazar mattna dar. Âletin adı: «Ay ışığı». Ne18.15 «uvara «45 (Sevim Tanürek) 18.45 Haberler berler 19,15 Yaşadığımız günler kapının ardından a n uğultusu haden güneş değil de ay? Orasını T«l> 21 »7 2J 19,00 Çeşitli stüdyolardan 19,30 Olaylar ve yankıları linde Almanca konuşulduğu işitiAmerikan psıkologlarına sormah. 19.30 Olaylar ve yankıları 19,45 19,45 Ahmet Melik'ten şarkılar liyordu.. Araba sahiplerinin bir şikâyeti Semih Argeşo ve 7 kemanı 20,00 20,00 Yassıada saati 21,00 Çağlar" Nefsimle savasım uzun sürmedi. ortadan kalkıyor. Bir Ingiliz fab. Yassıada saati 21,00 Şarkılar m saati 21,10 Konser salonundan Ellerim titriyerek objektifleri deTURİST rikası bagajda yer kaplamıyacak (Kâni Karaca) 21,30 Seçtiğiniz 21,45 Zeki Müren'den şarkılar ğiştirdim. Raftaki makinenin kılıDöviz JuynağKİır. PUllk. catılt bir lâstik icât etmiştir. Ancak 2 mısralar 21,45 Şan sololan 22,10 Devamı yarın akşam 22,30 fı üzerinde hafif bir toz tabakası kas, aldatılmak turittleri kaçıbuçuk santim kalınlığında bir 22,00 Çeşitli stüdyolardan 22,15 Haberler 22.45 Gece konseri vardı. Parcnak izlerim üstünde kal nr. lâstik. Hemen hemen hiç yer tut Şarkılar (Mülkiye Ecevit) 22,45 23,30 Melodiler geçidi 24,00 Ka masın diye makineyi pardesülertyl Ahlâk Derneği muyor. Kullanmak grekince de. F. Franceur «Sonat» 23,00 Haber panış. den birine sildım liğine içi «karbon dioksid»le dolu olan bir tüp takılıyor. 3 sâniyede lâstik şişiyor. Şisince BAY OSCAR: de kalınlığı 9 santimetreyi geçmi. yor. Yapılan tecrübeler çok iyi so nuçlar vermiştir. Bu lâstiklerle arabalar virajları hızla dönebilmektedirler. Dengeleri zerr e ka. dar bozulmamtştır. Fakat bu inkı lâp yapacak yenilik henüz tecrübe halindedir. OKUYUCULARLA "İşbu zabıt... I) BUGÜNKÜ PR06RA, Ay ışığı uyandıracak .,..,................»................,.,.,,,..,.mıl>,tm,nı PATTİ 209 3EN CHOLMONOELEV... OH,CHARLES „„,,„„ .,.„.„.........„„„.„.„.......„„.,.„„ „,...„.....,..„. SENAA\S(Nf' P E K I AMA, TECRÜeELERİ PROF. NİJMBÜS'ün MACE RALARI: opynghı opera EYVALLAH Cojpyriffhi o p e r a muodl