24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DÖKT Kesunii Koman 323 B A Ş K A S I N I M U Ü M A H I CUMHUKİYET ifVES SAVüL Çevireo : Mazhaı KLJN'l rilMHl)RlVET;tn «leh; 2H Şubat 1961 n F/tKIK BAYKUKT aaırıı Kalana Kadar yakiaş«Al şu çeKicı elıne Geç orsün başına. K.sacı da al Yap şu de mak. ıslık çalmacaksa oradan çalmirin mâmelesinı. Şımdi sen us1 mak gerektir. Demirci Ustası, sırttan aşaiı tasın. Bele ki, ben de çırak. Bıtı sana yardım edeceğim. Vur der sallandı Evin ufak penceresınrien sen vuracağım. dur dersen dura sarı bır ışık görünüvordu Tokakoy'de. ancak üç beş evde \y> k cağım.» Musa: «Pekey Ustam,» dedi O görünürdü Arada bır köpekleı ücaktaki demirı saygıhca aldı De rerdı Bazı avlulardan insan sesmir, gül gibi kızarmışt; Çekicı leri duyulurdu Şimdi de öyleydi. kaptı. yavaş yavaş v u r m a s a baş j Ana insanların çoğu akşam Ö6üladı. Usta da. elinde balvoz. b e k l n ü n ü savıp vatsıva durmuşlarriı. üyordu. I Koca tzzet de yatsı kıhvordu Tan Musa: «Vur» dedı J rının karşısında el pençe divanriı. Usta vurdu. Beraber vurmaga ! Şerfe karı da abdest alıvordu G'il başiad.lar. Tak. tik.. tak, tik. şen. anasına duvura duvura nir «Tak» lar ustanın. «Tik» ler Mu şey ler konuşuvor. vaptıgı işi anlatıvor. şunu alavım bunu kalrtısa'nın. Musa: «(Çekıçle çalışmak ne ravırn. diyor. kuşku uyandırmaçahşıvordu Sinivi kucaklakolavmış?)» dedi ıçinden. «Dur ustam!» Çekiçle vavaş yavaş de dı: «Gidip «açaeın has nda şu bumiri düzeltti Yamru vumru verı la = ikları oeavım!» dedi Şerfe karı. abdest alırken kokalmıyordu Çekıci yavaşça. okşai gibi vuruvordu. Götürüp tekrar nuşmavı ?ünah savar h ' p bir şevocağa kovdu «Geç ustam. körüge ler okurdu Bu «efer Eiinabı aklına getirmeden. hemen knnusmadedi. sını kesti: •SacaSîrt ba'ina var r c a Usta körüğe gittı. Musa ocagın ardıç süpürgesinı besmele cpk eızım > dedi «Akşam Allah ptmeve. çevtan'ar alıp. külleri kömürleri topladı O akşam cak parlad.kça tatlı bir kömür ko a f ' i n ı eger. » Gülşen: Çekeyim ana çeke.'im, kusu çıkıvordu Demir k'zarıyor du. Musa. demirin kendi buvruğıı hec m e r a ' e t m p s?n » riedi «Sonra külü de bira7 tazla .J! fia, altında kızdmlmasını gördükçe o sininin altını üstünü bir güzel şenleniyordu «Hoooop, vetişir u s t a m ! Al bal oğ Kararmıs kalmış a Ei^ım.» «Ogayım ana nfiavım » vozu. ç a b u k ! Geç karşıma.» ö n c e sinivi gfitürdü. Karanlık ıDemiri örse getirdi. veniden döğ meğe basladılar. Tak tik.. tak tik. yice basmıştı Sinivi saçaga k c u p Tak tik.. tak tik. dinledi Dutlupınarın ince '.ice ; «Dur usta.n. bırak.» aktığı duyuluyordu «(Gozel b iö r s ü n üstünde. önden. vandan nar. ne >ie kadın akarsın şırıl ıbakarak demirin e g r i l ü i n i doğru rıl!)» Ortalıkta Sultan Nsvruz luğunu inceledi. Tamamdı Götü günlerind?ki gibi. iniltili bir ses... rüp usulca duvarın dibindeki su YetmiR çesit höcek. kurt, gecı'<uyalağına soktu. Yalaktan bir bu şu. inildivordu tçerı drinüp t'iiğu. bir casırtı vükseldi. Çil Abdul ceredeki suyu getirdi Babnsr.ıın la'nın saban riemiri çelikleşiyoryanı sıra anası da namaza duTmr>s du. Biraz casıldattıktan sonra getu «(Heç bir şeyden habarları cl tirip ustanın önüne kovdu. gene muvarak.. zavallılar.. Gecenin I u sav?ılıca bekledi vaktinde. bir bekliyecekler. JKİ Usta. aldı. evirdi çevırdi: «A beküveceKİer. alıırı avluyu a r r ;ıferim!» dedi. «Çok iyi!» Güldü: caklar. konu kom.şuya sorac.ık:ar «Geçtin sınıfı!..» dedi. Haceılere bakacaklar. geçten tıç Musa da güldü sevinçten. akıllarına getirecekler ki. ben • Bundan sonra bu işliğm ustası kaçmışım! Heç umarlar mn.lı'.' sensin Her sabah erkenden gelip buraM açacaksın Gelen işi yapa Sudan uslu Gulsen. heç kaçar rrı.v caksın. gurur. kibir b.il.niyecek dı? O t u r u r dizlerinin dibinde sacsin Musa. Müşterivi incitmiyecek ları aâarana kadar. disleri döUülesın. Işe hile katmıyacaksın Para ne k a d a r beklerdi... Nereye kaçtıdelisi olmıvacaksın Cürük vapmı gımı da anlamayacaklar Hattâ ıriminle kaçtığımı da.. Sakar demiryacaksın.» Musa. hiç sesini çıkarmadan din ciyi belki çok sonra akıllarına peliyordu Usta. bir zaman söyledi. tirecekler. Anam deli olacak: Su Sonra sordu: «Teneke dolu mu?» dolu tencereyi. saçacın basına k^v du da... diyecek. Yiiksek ?esle • Dolu ustam.» besmeleler çekti rie. divecek.. Su• Kovalım ocağa.. ısınsın.» bu Musa koşup tenekeyi ocağa koy dan uslu Gülşencigim... öff, Demircinin ıslığı da heç o l m t r s a du Hak «Şu defter «Hak» defterı bulaşıkları bitirdikten sonra çr.lverenlerle vermiyenler işaretli. sa....)» Çabuk çabuk y k a m a î a b?ş Vereni vermiyeni Uluların Memed ladı. (Arkası v a r ) de biliyor lkiniz bır olup toplavın tşlikte demir tükenivor Hemen demir alma&a gidersin. Kentstanbuj Belediyesı dine de bir çırak tutarsın.. OrtaSFMİıj TİYATROLARI köyde ustanın yoklugunu bildirTepebası Tiyatrostı mezsin.» Konuşmayı bırakıp köSaat 21 de rük çekmeğe başladı. Tenekedeki Opera su. gittikçe ısınıvordu Parmağını «okup baktı: «tdare e d e r ^ dedi. SEVİL BERBERt Aldı venekgyi: «Haydi evvallah!» Temsıl günlerl: Persembe ve dedi Elinde teneke. van taraftaki Cumartesl t oHaiına geçti. Cumartesl • Pazar İS de Su dökünüp temizlenmesı çok Bu Melek Satılık Degil sürmedi. Silindı. giyindi. Uluların DlSe' gpceler 21 flp Memedlere vardı. ... Kont Gaston bızzat araştırmalarda bulundu ve iki gün sonra zavallı kızcağızı St. Anne timarhanes:r.de buldu Bıçare çocuğu ıkı h'r..'ut ka çırmıştı. Mimi de deli taklidi yaparak e'.lerinden kurtulabilmişti. Bilâhare nişanhsı Ramel'le kızı timarhaneden çıkaıdık. Bu sozlerı ciımı.tn Joraraıe bırden 5ordu «Peki bunlarla be"im alâkam ne? Vakıa Mov> Rnmei'ı tanıyorum ams. Sıze a n l a t a y m : Ma nllon'u yakalataı sonra da mânevi kızını karır tan kadın bunu kıskarçlıkla yaptı. Ramei'ı sevriiği için onu nışan'ısından ayırmaK 'stiyen bu kadın, bizzat sizın karınızdır... Bu söz üzerine Mösyö J o r a m ı e ayağa kalkarak: «Yalan, olanıaz diye bağırdı Fakaf n ı k i m •1evam e t t i : «Ne vazık ki söyledıklerim hakıka• ın tâ kendısı. Hepsı bu kadar da değıl: Karınız, Mourillor'un kızı Mimi'yi serbest bırakmasını isnyen Kont Gaston'u da öldürtmeğe teşebbüs etti. Hâkira perişan olan Joramie ye baktı ve devam e t t i : «Kannızın Kontu öldiirtmek ıstemesine iki sebep v a r d ı : Kont Mounllon meselesını uiliyordu; bundan başka karınız Kontu ilk bakışta tanımıştı... Kont da onun ilk ve yegâne kocasıydı... Çünkü bunlar el'an boşanmış değillerdir... (Arkası var) OKUYUCULARLA tkindi çoktan gecmişti. Hava çiselivor, kahvedeki soba tütüyordu.. Kahvenin önündeki bahçede Uvukların ense tüyleri ıslaklıktan diken diken olmu«tu. Yalnız ördeklerde başka bir şevk vardı.. Çanıurda ve su birikintilerinde büyiik bir zevkle dolaşıyor, geziyorlardı. Tavuklar boyunlarını içeri çekmiş.. Bu kepçe ayaklı mahlâklann bu havada nasıl dolaştıklann» saşarak bakıyorlardı. Kahvenin içinde Rahrai esnivordu. önündeki çazeteyi okumadan seyrediyordn. O gün işi çabuk bitmişti. Gündelifini çıkarmıştı. Ramazanda çok çalışmayı sevmezdi. Oldam olatı ramazan avını tatil ayı saynıı>a alı»mıştı. Babası da eskiden ramazanlaıda öğleye kadar işt gitraez, ak«am iiseri de topa yarım saat kala ifinden çıkardı. Rabmi yağmuru hiç sevmez di.. Hele böyle hamam buğnsu gibi rabmetten ziyade rutnbet yağdıran havaİardan hiç hoslanmazdı.. Recep ocağını teraizliyordu. Göndnz müşteri az aluyordn. Hani herkes oroçlu degildi ama, ornçsuz olsnlar da ornçlu lann önânde kabve, çay içmiyorlardı. Recebin işi ramazanlurda hep gece idi.. Çoklan sahnra kadar •tnmyordu. Sahura kadar denem, saat bire, bir buviığa kadar kalıyorlardı.. Recep sordu: Rahmi ağabey, bir çay içer misiniz? Yok.. orBçluyum bugiin. Ne duruyoTSun yahu! Top atılacak.. Daha vabit var.. Tarım saatten fazla var. Ne bekliyorsnn! Ahmet ajabeyimi bekliyorum. Camie gitsen e ! şimdi camide kimse yoktnr. Sen bilirsin! Hani ocağı temizliyornm. Kömnr yakıcaaara Belki rahatsız olnrsun diye söyİFdim. Aldırma Rahmi tekrar esnedi. ensesini kaşıdı.. Boynunu iki tarafa çevirdi.. Gerindi Bir daha esnedi.. O sırada Vatandaş Ahmet elendi içeri girdi.. Aman agabey patlıyacaktım vallahü. Neden o?.. O k bekledim dc.. Ben sana beş buçuğa dojru çelirim demedim mi?. Dedin.. Şimdi saat kaç? Ne bilevim ben. saatine bakarak.. Buçnga üç var.. Şimdi sen onn bırak.. Ornçln mnsnnT.. lnşallab Dinle beni.. Lâlelideki Hak Kura n sokağını bildin mi? Hangisi o?.. Kolacının yanından sapınca.. Hahl. Şimdi o sokaga eirdin mi, girdin! Do£ru gideceksin.. Anladın mı? Aman ajabey.. O kadar da mankafa degiliz.. Kolacının vanından doğrn çidecefim... Tamam.. Sağdaki sokağa sapma! Sapraam.. Yürü, yürü.. Soldaki sokağa da sapma.. Sapmam.. Daha ynrü. sagda bir voreancı gelir.. Onun yanındaki apartıman. . • Adı ne?. Bilmivoram.. Menekşe mi. Iki merdiven Yazan: Burhan FELEK Papatya mı şöyle bir sey! Ne olacak?. Şimdi tatlıcıdan bir kutu çetirecekler.. Onu alacaksın. . Oraya götüreceksiıı Jki merdiven çıkacaksın.. Kapıyı çalacaksın! Içeri gireceksin. Sonra?.. Kutuyu verecekiin. Orada beui bekliyeceksİD.. Ba«ka bir şey?.. Başka bir şey yok.. Ben utanırım ağabey.. Yok be y a h u ! l'tanacak yer değil.. Benim askerlik ar kadaşım Zeynel vardır. O iftara çağırdı.. Eli boş çitmeyim d e d i m . . «tstediğin arkadaşını da getir» dedi çocnk.. Seni dü sündfim. Peki ama aÇabey. . Kutu yu ne vapaçağım? Vereceksin.. Dikkat et tulumba tatlısıdır, nstfine basına şerbeti akmasın. . Olur ağabey.. Ama kutuvu aldıktan sonra bana ne du ruyorsun d e r l e r s e . . Yok be kuzuın. Zevnel oradadır. Olmasa da «Ben Ahmet bey tarafından geliyorum. bekliyecegim» dersin! Derim ama a f a b e y . . Ya kutayu alıp beni kapı dışan e derlerse.. Etmezler.. Agabey.. Kutnvu sen niye götürmüyorsun? Ben şurada Zehra nineyi voklamava tideceğim. Hastalan mıs T a t h kutusivle gidemem. Oradan çıkıp, senin arkandan gelirim.. Ben, sen gelinciye kadar kutuyu vermem a ğ a b e y . . Peki v e r m c ! . t.vi anladın mı y e r i . . Anladım a ğ a b e y . . Geç kalma!. Oruçluyum.. Yok y a h u ! Bes dakika ugrıyacağım.. Ş u r a c ı k t a . . Ben burada beklerim?. Ters olur. Ben geri dönem e m . . l zun e t m e ! . Peki ağabey.. Kızma mü barek g ü n d e . . O sırada tatlıcının çırağı db'rt köşe bir kutu getirdi.. Ahraede v e r d i . . Ahmet de Rahmiye Al R a h m i ! Düzgün t u t ! . Tatlısı a k m a s ı n . . Peki ağabey.. lkisi de kalktılar.. Recep Rahmiye: Rahmi Bey.. Gene vasadın! Allah versin! GÖZÜ.TIÜZ yok. . Baba t a t l ı l a r ı . . Rahmi yan yan baUtı. Hiç lâl etmedi.. Ahmedin ardtndan kahveden çıktı Haydi çüle güle.. Kolacı mn v a n ı n d a n . . l ı ı o i m a . . Peki dedik ya, ağabey:. Aksam a k ş a m . . Avrıldılar.. Rahtninin elindeki kutu al tından yaşarmaya başladı. Tatlılar d ı ş a n sızıyordu. Rahmi de böyle şeylerden cok sinirle nirdi. Sol elinin üç p a r m a ğ ' vapış yapış olmuştu. Yalasa valıyamaz oruçlu.. Yoluna de vam etti. Kolacıyı buldu. Sap U.. y ü r ü d i i . . Ririnci sokak. tkinci s o k a k . . Üeüncü sokak Yorçancı?. Yok.. Aradı. taradı. Vakit de geçiyordn.. Yağmnr da piiskürük gibi ince ince. sin si sinsi y a ğ ı y o r d o . . Oradan bir kadın geçti.. Ona sordu. Bavan burada vorgancı dugu sıbı aezına a t t ı . . O sırada merdivenin ısığı söndü. Ses inceydi. . Bir kadın sesi 1 Hah Oldu olacak.. Ka ranlıkta düşeceğim. divordu Ayak sesi vaklaştı. yaklaştı.. ve Rahminin olduğu sahanlığa indi. Merdivenler de ne kaüar k a r a n l ı k . . dükkâııı vardı... Aman. düşeceğim. . Bunun Bilmem.. düğmesı nerededir? diye söyle Kim bilir? ııi'i] kadın duvarı voklava vok Bekçiye sor? laya şelirken Rahmiye devdi. Yaktim yok b e n i m . . KaRahminin elindeki kutuva eli dın vürümüştü. Rastgele bakgirdi. maya başladı. Ne apartımanı?. Ay.. Nedir b u . . Vıcık vı Menekse mi demişti?. Biraz cı.k şey?.. diye sorunca daha yürüdü. . Bir kapalı dük Korkma Bavan teyze. k â ü . . Yanındaki apartıman. Tatİ!, t a t l ı . . Menekşe apartımanı. H a h ! . Bu Sen kimsin?.. Ne tatlısı?. dur. Ahmet açabeyin de aklın \manın. Kimse yok mu? dida tamam ka!mış olacak.. e haçırınca.. Aralık olan kapıyı ttti. . Gir Rahmi de di.. İki kat çıktı.. İki değil de Ne bağırıvorsnn vahu Tubir buçuk kat. . Çalriı (aldı. lumba tatlısı diye haykırdı. Açılmadı. . Çaldı . Açılmadı.. O sırada o kattaki kapı açılBir kat daha r ı k t ı . . Ça'dı ka dı. . Isık da vandı. Bir vaşlı pıyı.. Bir kadın açtı. Rahmi kadın elinde hir tolumba tat •iordu: lısı.. P.ahmi de köşeye büzül Ahmet Beyin geleceği ev müs.. Kipıdan çıkanı gİTÜııce : burası mı?. Aman Ahmet aftabey. . Al Kadın başını iki vana sallaşu kutunu. . Başıma dert açtı. v o r d u . . Rahmi Ben gidiyorum. . dive bağırdı. . Burası değil mi? Ahmet gülmeye başladı Kadın çene başmı sallayor: Neredesin vahu? dikkat etti. Kadınca*ız sallaKadın da baş.. O sırada Rumeli şivesiy Al su tatlını senin olsun. le Adamın eli altına tatlı kutusu Bu.vurun ! dedi. . t u t u l u r mu?. Ben Ahmet Bevi bekliye Kısmet seninmis Bavan. . ceğim.. Kadın. Afivetle yemene b a k ! Zatrn bu Olur evlâdım. . Giresin tatlı h a y r a t . . Anladın mı? içeri.. dedi. Ahmet, Rahmiyi kolundan Rahmi girdi. . Tatlı kutusu çekti. . tçeri a l d ı l a r . . Kntuyu elinde.. Yan odada bir iskemAhmede verdi.. Elleri havada leye oturdu. . Kadın dışan çıkduruyor.. Musluğu çösterdiler.. tı. . Rahmi beklemeve başladı. G i t t i . . yıkandı.. eeldi. HalinBöyle yabancı yerde beklemede bir kızeınlık vardı. . Vak'ayı vi hiç sevmezdi. . Bekledi. esanlattı.. nedi; esnedi. bekledi.. tçinden Ben sana kaç kat merdiven Ahmede köfür etti. tftar vakti dedim?. Erelmişti. Çocuğan iç> ezilmeye tki.. hasladı.. O sırada kniağına bir Ne diye üst kata çıktın? ezan sesi geldi.. Ortada ne Ah Çaldım caldım. . Bu kapı met vardı. ne iftar sofrası. . O açılmadı. sırada kanı çalındı.. Bir sesZeynel ç ü l e r e k . . ler oldu. Kapı açıldı.. lri y a n Zil bozuiımıs.. Yumruklabir aHam malı kariesim. . Hera bizim va Selâmüaleyküm.. d e d i . . • lidenin de kulağı biraz ağır işiRahmi de tir.. Yumurtaya buyur. . diye Aleykümselâm rek Rahmiyi ağırladılar. Üst Adam s o r d u . . kattakinin öfkelenmesi sehebi Ne istersin be hemserim? de anİ3şıldı. . ü ç dört gün ev Hiç.. Ahmet Beyi beklivel, gene böyle biri ş;elmis, Beyorum. . yin paltosunu g â t ü r m ü ş . . Ahmet Bey, b e n i m . . Ne Rahmi bir taraftanistersin? Ne adamlar var be?. di Affedersiniz.. Ben başka yor, bir taraftan da kıymalı ynAhmet Bev, Vatandaş Ahmet murtayı yiyordu. Birdenbire r Bev v a d ı r va!. . Hani Aksaaklma geldi. rayda. . Attariye ticareti O Merdivenden karanlıkta inun tarafından.. N a h . . şu kunen kadın kim?. tu. . H a a a ! O bizim mal sahiHerif hışımla: bidir. Üst katta oturur. Çok Git defol.. mübarek güneğlenceli kadındır. . Her akd e . . Sokma beni g ü n a h a ! . Bak şam bir numaradaki ojluna ei var mı bende o çöz? Hadi bas. der. Ne oldu? Dolandmcı herifler.. Eli tatlı kutusuna girdi Rahmi çok içerledi. . de H e m ş e r i m . . Aîzını t o p l a ! Birbirlerine uaktılar. Zeynel Ben d o l a n d m c ı deâilim.. Ah Temiz kadındır. merak et met ağabevim huraya iftar' meyin. . dedi davetli imis. . Bu kutuvu. . Sıra tulumba tatlısına seldi Herif sert sert ği zaman Zeynel. l'zun konuşma!. Çabuk. üsttekileri a y ı r a l ı m . . de Yoksam. . Çağırırım. . polisi. di.. Alttan vivelim Vnladın mı. . Alttan yemeye basladılar Rahmi işin içinde bir terslik Üstteki sırada da epevce tatl•ldufnnu a n l a d ı . . Herhalde bu vardı . Sonra herif Vatandaş Ahmet efendi Temiz kadındır.. Tatlı kir ıiıı arkadası olamazdı.. t u t m a z . . d e d i l e r . . Onları d; Sen bilirsin Yarabbi?. diyf vediler. . Rahmi. •ıktı. . Herif a r k a d a n : Ahmet ağabey.. Bir dah: Vav açıkgöz vay.. diye sefere baklava alalım. Bu tıı >öyleniyordn.. Rahminin içi e î u m b ı tatlısı benim içimi b? zildi.. tftar zamanı gelip ;ec Mİtıyor.. diyerek bir biber tur mişti.. Bir merdiven i n d i . . Osusa yedi. ve arkasınrian.. rucu bozmak için köşeye çekil Vay ana a a a m. . Yandır i i . Kutııvn a ç t ı . . Bir t u l u m b a Allah. . Zehirmiş mübarek. •atlısı a l d ı . . Yukarıdan da ayak dedi. Hohlamava başladı Gü sesieri isitilivordu.. Tatlıvı ollüstüler duygularını sömiiren filmler Istanbul'dan e?ki bir tstanbullu yazıyor: Doğn.a. buyume I s t a n b u ü u y u m . Yaşım. aitmışın üstünjediı î^iıp dat. Meşrutiyet. nihavet Cumhuriyet ve demokrası devirlerini idrak ettim. Istipdat ve Meşrutiyet de virlerinde din. devletin bir parçası idı. Yanı devletimiz. henüz lâik değıldı. Buna rağmen. üzülerek şunu söytı> h e\ım ki. hiç bir dtvirde dın. demokra«i devrinde o l d u ğu kadar siyasete âlet edümemiş. kazanç erbabı tarafından bu kadar istismar edilmemiştir. Ga/etpierde reklâmlarını okuyoruz: »Hazreti Ömer'in adaleti». •Allalıii Kkbtr» gibi filimler. bilhassa Ramazan nyı için hazırlatılmış Benim bildiiime göre demokrasi, siva^et ve nv.'tıfaat bezirgânlarının. elele vererek halkı a l d a t m a l a n için yapılmamıştır Bira? kendimize gelelim 1 . CEVABIMIZ : Okurumuz h a k h d ı r . Eskiden Ramazan. bir ibadet ayı olduğu kadar. aynı zamanda bir neşe, bir eğlence ayı ıdi Ramazanda oruç t u t m a j a , namaz kılmağa borçlu olsun olmasın. yedisinden vetmişine kadar. geniş halk viEinlarını harekete getırişı ancak bununla açıklanabilir Eskiden Beyazıt'tan Saraçhanebası'na kadar 'adde b o yunca." (Ferah). ( Ş a r k ı . .'MMlet) a d l a n n ı alan tiyatrolar. çesit çeşit karagöz oyunları. m e d d a h l j r . kuklalar. incesaz hpyetleri, at'.ıkanncalar. sıra sıra kahveler, f u z Ramazan gecesi tıklım tıkhr.ı do lardı Yılın öteki a y l a r ı n d ı . geceleri yalnız başlarına sokaşa çıkmak imkânını bulamıyan gene kızlar. ancak Ramazan gecelerı gruplar halinde sokapa çıkar. bu çı kıs'.ardan. bir çok hayırlı sonuı;lar doçardı. O devrin kaba sofuiarı, yobazları bile. Ramazan aylarında daha ho.«görür bir hal alırlar. kendi çoluk çocuklarının bile tiyatro lara. eğlence y e r l n i n e çidişlprine göz yumarlardı. Aradan 5060 yıl Reçmiş olmasına, bu zaman içinde dünyanın ve dunya şartlan.ıın alabildigine deftısmesine ra.4men. bugün bir çok eğlence yerlerimiz, yobazların propagandasiyle âdeta bir kriz geçirnıekte, din istismarcılarına. menfaat bezirgânlarının. fırsat ve i m kanlar yaratılmaktadır Küçük memurlar, yine küçük memurlar Zonguldak'lan ı nzıyor: küçük m e m u r l a r M"vzu. hamiyet mahiyetinde olss dahi. sizlere arzetmekten teselli buluyoruz. Bizler. Z o ı s u l d a k ' t a oturan ve çogunluğu teskil eden küçük memurlar. bir muddettenberi maaşlara zanı yapılacak ve bnvlpce biraz olsun huzura kavuşacaöız diye çok ümitienmiş ve sevinmişti'r Ama, bos yere ümitlenmisiz! Son durum bizl°ri haval kırıklı''ina uŞrattı. Çünki. zam işi w n şeklini alınca, hiç de beklediğimiz eibi otmadı v e yine küçük memurlar ihmal edilerek. dııruraları hiç de fena olmıvan büvük m e m u r l a m tatmini cihetine giriildi Maidî VP mnTevi istirap içinde bulunan bizlerden nasıl iyi hir randım.ir hrklp^ir" =ı «Bir sev yok. divorlar ama, gözüm görmüyor !» RADYO ISTANBUL 7,27 Açılış ve program 7.30 tki marş 7,35 Pazar sabahı plâkları 8.00 Haberler 8.15 Oyun hava!arı 8.30 Plâk dolabından 9.00 Ünlü solistler : W. Back Haus G. de Vita (Bach «Italyan konçertosu», Vitali «Chaconne») 9.30 Türk müziğinden istekler 10,00 Ramazan eglenceleri 10.30 Kücük Radyo Tiyatrosu 10,50 Kitap saati 11.00 İstanbul Belediyesi Konservatuvarı konserinin naklen yayını 13.00 Pivano ile hafif melodiler 13.15 Haberler 13.30 5 a r k ı l a r (Muzaffer Birtan) 14.(PO Çeşitü stüdvolardan 14.30 Orhan Avşar Tango Orkestrası 14,45 Mılli lig maçının naklen yayını 16.30 Tatil günü melodileri 16.45 Gitar kuarteti 17.00 Çocukların köşesi 17.30 Radyo Fasıl Heyeti 17.45 Ramazan konusması 17.57 İftar vakti 17.58 Saz eserleri 18.15 Mtkrofon kulıste 18.30 Şarkılar (Melâhat Pars) 18,45 Haberler 13.00 Çeşitli stüdvolardan 19.30 Haftanm dış politika konuşması 19.45 Şarkılar (Türkân Dizer) 20.00 Pivano soloları 20,15 Spor haberleri 20,30 Şarkılar •( Alâeddin Yavaşçal 21.00 Yassıada saati 22.00 Çeşitli stüdvolardan 22.30 Müzik mecmuası 23.00 Haberler 23.15 Tatil ?ona ererken 23.55 Program 24,00 Çankın'dan Kemal Simşir vazıyor: Gözumün tedavısı ıcın Ankara Gulhane hastanesine gönderildım. Doktorlar muayenede bir ârıza bulamadılar. Herhalde yüzümdeki vanık sebebiyle olsa gerek. beni deri kliniğine naklettiler. Oradan da tedavi sonunda, taburcu edildi.tı. Halbuki, sae eözümdp nnemli bir bozukluk var Bu 2özle bir iş görebilmem mümkün deâil. ÇiNaciye: «Tamam mı Usta kardasimleri ve eşyayı silik bir karaltı olarak ancak görebiliyor. 5 met şım?» dedı. «Tamam » reden 10 santimetre büyüklüâün«Riraz oturmuyacak mısın?» deki harfieri spçemiyorum Bu duruma gore. saŞ gözüm tedaviyi «Yook. Günlerden Buldur baznrı icabettirmez m i ' Her göz hastall Akşam da oldu... vaktiyle yola çığı 5 dakikahk bir muavene ile ka> ım.» anlaşılabilir mi? Bir şev vok diMemed: •İki lokma bir şey ye.» vorlar. ama. işte gözün de bozuk dedi. «Yanına da ekmek al.» görüvor Ocakta. ateşin yanında indirilCEVABIMIZ miş bir yemek tenceresi duruvorBu gencın gozündeki âıızan.n, du.' yüzündcki vanıkla ilgili olması I Naciye. duvarda asılı azık torbada çok mumkün. . Ama bunu ona sını gösterdi: «Ben bir şeyler haanlatmak. kendisini ikna etmek zırladım.» dedı. lâzım gelmez mi idı? Ama her ne«Istemezdi canım. Torbayı filun dense bazı doktorlarımız hele böy le bevlik hastahaneîerde, ha^tala nt zaman getirip vereceğim?» «Yitirrhe de..» dedi Naciye. «Sarına açıklamalarda bulurimak lüzumunu kitiyyen hissetmiyorlar. na bir armağnım olsun. Gelin olacağım yıl dokudum. Arada sırıda kulağımızı çınlatırsın....» Memed. lâfı kesti: «Avrat. yeCumhuriyet gazetesi Yazı tşleri direceksen birşeyler getir de yeMüdürlüğüne sin, adamın yolu var!» dedi Naciye, sofra bezini serdi «GöGazetenizm 29 aralık lî*0 tarilıli nüshasınm Okuyucularia ria.şbaşa ce bişirdim • dedi Ocaktaki t t n c e sütununda. Bunlar hâiâ uluvorlar reyi açıp çanağa koydu. «Sen »emı? başlığı altında întışar eden ya verdin. Yanına sovan da getireyim zı doiayısiyle keyfiyetın aspgıda mi?» gösterıldiği üzcre lavzihıne luzum «Getir.» dedi. çabuk çabuk yeme hâsıl olmuştur. ğe başla'H. Bırecık kazasına bağlı Tılmusa XLIV. köyü mer'asına koy halkından SaHem gidiyor. hem düşünüyordu. dın Aydın, Miftah Aydın ve M. Ali «(Bunlar, bunlar ne biçım i^ler? Aydın'ın tecavüz ettıklerin.ien ha Alan razı mı? Razı. Satan razı mı? hısle mezkur köy muhtarı Haydar Razı. . Gülşen razı, ben razı... NiKorkmaz'ın 26/10/1960 tarihinde ye böyle gecede gizlide yapıyoruz? kaymakamhğa vâki müracaati üze Buraya sırtın başına gelivoruz, üç rine yapılan tahkıkat neticesinde sefer ıslık çal:voruz. Giil«en Ç'kı adı geçenlerin köy merasına teca vor, hırsızlar gibi korka korka ka vüz ettikleri anlaşılmış olduğundan çıp gidiyoruz. Korku da degil. kor tecavüzleri menedilmekle beraber kudan daha beter bır çırpınma haklarında cezai tahkikat yapıl ile...mak üzere mahallî C. Ssvcılığına Tokakoy'de Koca tzzet'in evi. tevdi edilmişlerdir. gün doğuda. kıyıdadır. Dutlupı L'rfa Valisi n a n geçip sırtın baş;nda durunca. Necdet Yalçın evin ufacık, ışıklı penceresi görü niir. Sırttan aşağı inip eve otuz MEKTEP ARKADASI YENt TİYATRO Her gün 18 dp İKİ EFENDİNİN ÜŞAĞI Heı gfcr 21 de LÛTFEN Carşamba Cumartesl 14 30 fla (Çocuh Plyesi) PETER PAN Salı günlerl tpmnll vnUtur DOKUNMAYIN tSTANBUL BÖLÜ1MÜ Hcreün 21 dc H A C I Y A T M A Z Vazan' Cevat Fphml Başkut Cumarte^i Pazar 15 de BÜYÜK ÇINAR FazartPsi günlen tPmsil vnlrtur. KADIKÖY TİYATROSU BAŞ SAYFA Hcı gece 21 n« HPT etin 13 de Bir tekzip T ÜZ A K PcrüPmhp «ünİPn tpmnll yoktur. KARACA TtVATRO CPMBP!) PALA8 MıjHmmpı Karaca TARKUM NulınrıvaB rolünd» Heı akşam 21 \t te Çarşamba. Cumartfsl İB da T P İ ! U •* B« İPtanbul Tiyatrnsu MLHALİF ODACI £1PI ıkşam 21 de. Carfamha tpnzılâtiı mattne Cumartpst Pazar IK30 aa TP\ 44 ?? Sf Komeaı 9 pprfle Saat 21 de Cuma, CumartPSL Pazar matine 17 d« Tr\ «4 05 7f KÜCÜK SAHNE G A Z E B O DOKTOR Ziyaeddin Maktav Rıılak Hurun Boğaz (Ağız üıs) Hastalıkları ^lütehassısı l'aksîm Hecehpaşa Caddesı Hark Apt 5/1 Fel : 4H 30 H8 SAZAN HAVYAR! • ZEYTİNYAĞ1 I İ M 0 N DOKTOR ?iya Kırbakan t t t f Derı Saç ve Zührevi Hastalıklaı Mütehassısı tstıklâl CaO Parmakkapı N'o 66 Tel : 44 10 73 KAV OSCA& S.V P A T T İ 181 PKOF ^ MMJ BUS'ün MACEİ \ J
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear