Catalog

0K1 llllllllllllllllllllllllllllllll CUMHURÎYET 8 Ekiın 1961 |GÜNÜN KONULARl| Nihad Reşad Belger'in Arkasmdan Milletîerarası yeni bir İşbirliği Kurulu Yazan : Esat TLKELİ Avrupa îktisad! Işbirllği adını ta.?ıyan teşekkül (O. C. E. E.), 30 eylul 1961 de (Iktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilâtı) adiyle faaliyette bulunacak olan bir teşekküle (O. C. D. E.) yerini devretmiş bulunuyor. Yeni kuruluş ile eskisi arasmda bir kelime farkı vardır. Teşekkülün admdan Avrupa kelimesi kalkıyor ve yerine (Gelişme) kelimesi konuyor. Fakat Avrupa kelimesinin kalkması, teşekkülü önce (16) ve daha sonra (18) Avrupa memleketine has bir tesekkül mahiyetinden çıkardı. ğı gibi gelişme kelimesinin önlenraesiyle de kuruluşa sanayide iler. lemis zengin memleketlerin «Üçüncü dünya» denilen ve refahtan nasibi az olan memleketlere yapılacak yardımlan koordine etmek gibi yeni ve geniş bir vazife veriliyor. V* şimdiye kadar müsahit sıfatiyle tejekküle iştirak eden Birleşlk Amerika ve Kanada âza s* fatiyle tackil&ta katıhyor. Avrupa îktisadî Isbirliğini doguran sebepler bilinmektedir. tkin ci Dünya Harbinden sonra Avrupanın iktisadt cihazları yıkılmıs vttya yıpranmıs, liral istihsal azalrms, sermayesi tükenmisti. Batı Avrupa meraleketleri, iktiıadt cihaılannı yenilestirmeğe hizmet ed«cek genis piyag»lerdan mahrumdu. Bu sebepten geniş yatınmlar v« yeter derecede istihsal yapatnı yorlardı. Bu iktisadt kudretsiılik onlann dyast Utiklallerini dahi t«hlikaye düjürecek bir iıtidat tasımakta idi. Çok miktarda ilk mad de •• gıda maddni itbali mecburiyeünd» olan bu memleketlerin ödeme muvazcnesi, bu yüzden büyük açıklar vermekte idi. BOtün rnemlekeUer, satın alacakları mad deltr içln, baslıca mal ihracatcm durumunda olan Birleşik Amerikaya bas vurmak zaruretinde olduğu için bir dolar kjthğı peyda ohnustu. Birleşik Amerika, bu dumm karsısında gerek Avrupanın, garekse Amerika'nın bu açıklar yü zunden ugradığı zarara nihayet vermek için Marshall yardımı plâmnı tatbik mevkiine koydu. Böylelild» An»»rikan i*tih»allni Mtın alabilmek için Batı Avrupaya dolar temini yollanna baıvuruldu. Fakat bir raemleket, Utiklfilini tehlikeye düsürmeksizin uzun müd det yabancı yaıdımiylt yasıyamıyacağı içln, Avrupa m«mleketleri iatihsal ve Ihracatlannı arhrmak zorunda idiler. îste bu ıanırete çare bulmak üzere 18 Ninan 1M8 de Avrupa Iktisadî î?birliği Teşkilâtı kurulmuftur. Bu teskilatın bas. lıca vazifesi, Amerikan mall yardımiyle Avrupa ekonomllerini kal kjndırraak idi. Diğer vazifeıl de aza devletlarce ithalâta konan kon tenjanları kaldırmaktı. 14 Kasım 1960 âa mükavelesi imza edilip bu defa resmen ise başlıyan yeni teşekkül ise eski ve yeni dünya memleketlerinin iktisad! gelismesini hızlandırmak, dünya tieareti| ni geliştirmek, gelişmemiş memleketlere yapılan yardımları daha tesirli bir hale getirmek maksadiyle kurulmuştur. Artık Avrupa Ikinci Dünya Haıbinden bitkin bir halde çıkan eski Avrupa değildir Gerek Marshall plânının sağladığı yardım, gerekse kendi halkjnm çalıçtnası ve azmi sayesinde belini doğruhmuş, Amerikaya muhtaç durumdan tamamiyle kurtulmuş hattâ ıktisaden gelişmemiş memleketlere yardım yapabilecek bir kudrete yükselmiştir. Avrupa memleketleri bu yardımları teknik yardım, bağıslama, hükümet ikrazları, hususl yatırımlar şeklinde, fakat iki tarafh anlaşmalar halinde ve kendi hesaplarına az çok menfaatler güderek yapıyorlardı. Yeni kurulan teşkilâtm başhca ajanı olan Yardım Komitesi, bu dağınık v* yeter derocede tesirli olmıyan yardımlann koordinasyonu ile de uğrasacaktır. Yabancı bir tefsir» gore, yeni teşekkülün meydana gelmesiyle milletîerarası iktisat tarihinde yeni bir sahife çevrilmiştir. Eski kuruluş, kendi devrini artık bitirmiştir. Faaliyetini yeni istikametlere yöneltmek durumundadır. Tarihe karısan eski teşekkülün aktifine kay. dolunacak faaliyetler vardır. Avrupa îktisadi îsbirliği Teşkilâtı, ftza memleketler arasında mübadeleyi kolaylastirmağa hizmet ettiği gibi 1950 de Avrupa ödeme Birliğinl kurarak, milletîerarası ödeme zorluklannı haıifletmege çahsmıstır. Fakat Avrupa İktisadt Isbirliğinden başka gelişmemiş memleketlere yardım İBİni de üzerine alan yeni kuruluş ve temsil ettigi Avrupa, gelişmemiş memleketlere yanılan yardımlann altında bazan gizlenen maksatları bartaraf edebilirse vazifesini daha insanî bir •ekilde basarmış olscak ve 194Bde Avrupanın yardımına kosan Birleşik Amerika gibi, Avrupa da dünyanın refahsız memleketlerinin sükranına bak kazanacaktır. Fınnlar kontrol ediliyor 80 randımanh uudan ekmek inaaline başlandığı gÜDden itibaren bazı fırınlarda rütubetin tam tatbik edilmediği ve unların kanştırıldığı yapılan kontrollardan anlaşılmıjtır. Belediye Başyardımcısı Yarbay Turan Ertuğ dün sabah Kadıköyde 30 fırında yap.tığı kontrolda 20 fırının istenen şekilde hareket etmediflini tesbit etmiştir. Şehrin ortasında bir şftför soyulda ye parası çalısdı Evvelki gece Maçkaya çıkan Bayıldım yokuşunda silâhlı bir soygun daha olmuştur. Kimlikleri henüz tesbit olunamıyan 3 kişi Şişlidan Metin Acar'ın şoforü bulunduğu 51616 plâkalı taksiye binmişler ve Yıldiza gideceklerini söylemişlerdir. Şoför müşterileri alıp Yıldiza götürmüştür. Burada bir süre bekliyen üç kişi yine aynı taksi ile geri dönmüşlerdir. Taksi Maçkaya çıkan Bayıldım yokuşuna geldiği bir sırada şoför mahallinde oturan müşterilerden biri 100 lira çıkarmış, Metin'e 20 lira almasını, 80 lira geri vermesini söylemiştir. Metin 80 lira saymış ve 100 lirayı altnak istemiştir. Fakat bu sırada tabanca ve bıçaklar çekümiştir. Mütecavizler şo£örün 80 li rasını aldıktan sonra arabadan indirmişlerdir. Sanıklar, şoförü yol ortasında bıraktıktan sonra süratle uzaklaşmışlardır. Metin, mütecavizlerin eş kâlini polise bildirmiş, çalınan araba ve soyguncuların aranmasma başlanmıştır. O L U M Bayan Arşaluya Mejkonvan (Paria), Bay ve Bayan Mlhran Vasllyan ve »viâtlan. Seta ve Kevork. Dul Bayan Marl Timurçyan. kardeşleri. dayılan ve akrabaJan Pelrol işçileri boykot kararından vazgeçtiler Mısır Yakıt İşçileri Sendikasının Türk bandıralı gemilerin tahmil ve tahliyesini boykot kararı almasına mukabil, Türkiye Petrol îşçileri Sendikası merkez idare kurulunun Mısır gemilerine karşı bir boykot karan ahnmasının Î Ç Sen Çİ dikaları Birliğine teklif ettigi dün bildirilmişti. Halbuki, siyasl münasebetlerimiz kesilmiş olmasına rağmen Türkiye ile Mısır arasındaki iktisadî ve ticari faaliyetlerin eskisi gibi devam etmesi kararlaştırılmış bulun du^undan Miîir makamlarının gemilerimize karşı herhangi bir fark h muamelede bulunmıyacaklan anlasılmıştır. Mısır makamlan, bu yolda hareket ettikleri müddetçe Türkiye Petrol İşçileri Sendikaju da limanlarımıza gelecek Mısır bandırah gemilere karşı normal »urette bareket edeceklerdir. Bay Şahin âni blr kalb krizl neticesi vefat ettiğjnt teessürie bildiririer. Cenaıe merajlml yanr.ki pazartesi günü 9 ekim 9fil saat 14 t<> Beyoğlu Balıkpazan Üç Horan Grmenl kili*ewnde icra olun*cafc ilân olunur. Işbu iiân davetiye yerine kaimdir. Tazivet ziyaretlerinden Imtina edilmefj rica olunur. " Cenaza taleri S«rvi s j İL: BECİDYAN Tel: 44 12 29 . 48 00 88 9153 5618 Siyasi rejim, alt. mış yıldan beri, en az yedi defa çehre değiştirmiştir. Her ysni iktidar, siyaset hayatına ayrı bir oereyan getirmiştir. GÜDÜ» ha vasiBa göre, *»hısl»rın biıden bıre yüksel4ikl«ri veya ıtıbardan düştüklerı olmuştur. Rejimlerle heraber parlıyan ve söne n şöhretler, bir iktidar batarken sirk cam bazlarını hatırlatacak maharetle biraz daha yüksek mevkie sıçramasını bcceren sımalar ve kas&at lerini zaraanin modasıoa uydura bilen proıesyonel ikbaipercstlcr, tarih saluıesindc yarım asııdan fazla müddet adetâ geçit resmi yap mışlardır. Hâdiseler arasmda aki£ gıden politika selinde, şimdiye ka dar acaba kaç hakiki prensip ada mına rastlanmıştır? Bir insan tasavvur ediniz ki, ta lih onu altmış yıl fâsılasız olarak siyasetin gırdaplarında sürükle. mi.ş olsun.. Eğer bu şahıs müstakil fikirli, sağlam karakterli ve prensip sahibi ise, giriştiği mücadelede hedefine erişebilmek için ne derece yıpranmayı göze alabi lir? Kültür ve ekonomi bakunından S e n kalmış memleketlerde, ehliyetli fakat lider kaprislerine eğilmiyen siyaset adamları, hangi noktaya kadar ilerliyebilirler? Inandığı büyük dâvalan. bir idealistin sağa ve sola tâvizler vermeksizin yürütebilmesi kabil midir? Geçen pazartesı günü. 28 nisan hâdiselerinin cereyan ettigi meydanda birikmiş küçük bir toplulu ğa bakarken, zihnim bu suallerle meşguldü. Bu küçük toplulukta Lstanbul Valisi, bazı hükümet adamları, profesörler, Kurucu Mec lis üyeleri, hâkimler, adaylar ve talebeler dıkkate çjâjpıyordu. Ara larında, memleket işlerinde söz sa bibi olmuş ve olmaya namzet go rünen âşina yazler vajdı. Fakat ben o anda, hazır bulunanlann kendisine karşı son bir vazifeyi yerine getirdikleri uzun boylu, ak saçh ve keskin zekâlı adamı düşünüyordum. Düşündüâüm, altmış yıllık siyaset hayatını ve ideal mücadelesini artık bırakarak ebedi istirahate çekilen Nihat Resat Belger idi. O, siyaset hayatında eşine az rastlanabilecek tiplerdendi. Abdül hamid zamanında genç bir tıbbiye li olarak hürriyet mücadolesice atılmış<ı. Müteaddit detalar iktidarların hışmına ve haksızhğına uğrazoış, daima baskı vo partiunlık metodlanna karşı koymuş ve hayatının büyük kısmını yurt dışında geçirmek mecburiyetinde kalmıatı. Sempati toplayan bir şahsiyeti, daima temiz kalmaauu saglıyan bir iradesi ve hayranhk uyandıran geniş bilgisi vardı. Her yeni cereyan ¥« rejim, Üfr ümidtn ilk kıvılcımlarmı tutuştururken onu hizmtte çağırmıştı. Tasvip et raediği hareketlere şahit olunca Hürriyet yolcusu r YAZAN: Sakm ha, reklaıa olnr! HEM § Dr. Feridun Ergin veya tasvip edilmediğini görüncc, daima mevküni bırakmasını bil. mişti. Parist* buluaduğu sırada, Türki yeye terakki yeluau asabilecek ye ni biı tikır kareketinin mimaıları arasına katılmıştı. Aşırı merkezi. yetçiliğin, ferdî şuurdaki kısırlı. ğın ve maarif hizmetlerindeki kifa yetsizliğin memlekete neler kaybettirdiğini en iyı anlamış olanlar dandı. Frcns Sabahaddin il« beraber, Osmanh împaratorluğunu ma d«rn bir devlet haline getirmeye yarıyacak temel hedefleri ve ana programı hazırlamaya çalışmıştı. Onun da, Prens Sabahattin gibi, Türkiyeden fasU Avrupayı tanıdı ğını ve «bir milletin alışkanhkla. rını bırakamıyacağını ve mâzide ya.şadığından tamamiyle farkh bir sosyal bünyeyi kısa zamanda benima«miyeceğini» düşünmeksizin yep yeni hedefler peşfnde koştuğunu söyliyenler olmuştur. Fakat Nihat Reşad Belger, ebediyen geriliğe mahkum olmamak için mâzinin bağlarını koparmak, sürü zihniyetini önlemelc ve «yerinde yönetim» prensipini geniş ölçüde tatbik etmek lüzumu hakkında inancını sonuna kadar muhafaza etmiştir. Nihad Reşad Belger, kıymetli ve sevilen bir doktordu. Uzun yıllar kaldığı ve hekimlik ettigi Fransa ve Mısırdan memlekete dönünce, Üniversite Profesörlügüne getırılmiş v« Yalova kaplıcalarını modernleştirmeğe memur edilmiştir. Tek parti rejiminde faal politika yapmamış ve kendi meslek sahasında çalışmıştır. Fakat çok partili hayatın baslaması, bu kıdemU politikacının yüreğindeki heyecan ateşini tekrar tutuşturmuştur. 1950 seçimlerine girmiş va Demokrat Nüshası 25 Kuruş Partınin ilk kabinesinde birkaç ay Tiukly* Barld Lira Ki Ura Ki Sağhk Bakanhgı yapmıstır. Fakat hükümet reisinin bütüa salâhiyeti Stnellk 75.00 110.00 kendi elinde toplamak ve şahsi ka• aylık 40.00 «0.00 rarlarla işleri yürütmek tcmayu3 aybk 22.08 44.00 lünde oldugunu sezüuse, istiiaıuu Ba»an ve Yayan vermiştir. Milletvekilligi devreaini Cumhuriyet Matbaacıhk v« tamamlayıncaya kadar, Avrupa Gazetecilik Türk Anonim Şirketl Konseyinde memleketimizi temsil Ca£alo£lu Balkevl SoİLak No. 3»41 etmiştir. Sahibi Son geçirdigimiz rajim buhranmNÂZİME NADÎ da, o da Hürriyet Partiainia kuruYası tslenaı fıilen Klarc ed«n MesuJ Müdüı culan arasına katılmıştır. Uzun bir mücadela hayatıoın kajiandırdıgı VECDİ KJZILÜEMUt tecrübeler v« sezis kabiliyeti sayeOazetemUe gonderilen yazılat kosinde, hâdiselerin ve insanlann iç nulcuo, konuimasın iade edılmeı. yüzlerini âdete Röntgen cihazından tlâolaKtan mesuliyct kabul olunmaz bakarcasına gördüğünü o vakit * Abone ve l)4n l«leTl İçln, xartın Itetün* lAbonea veya tllftn Servtete kaydının k&rjması lizımdır f, MEBAL * v e 'ti BU GAZETE BASIN AHIA.K YASASINA UYMAY1 TAAFWÜT £ ZAJfSK GOKÇSN Ş« Oğullan AHMET'in doğu. w> ETMiSTtH "\ munu dost ve akrabalanna • müjdelerler.. farkettim. Hürriyet Partısınde, fırsat buldukça ince ve zarif bir hjtabet üslubu il« tenkidier yapmış, idarecilenn hatalarını olgun bir müsamahakârhkla karş'.lamış ve teskilatın mücadele yükünü bilfül taşıyan elenıaniara daima cesaret vermiştir. Milli Birlik Komitesının en beğendiğim jestlerinden biri, Nihad Reşad Belgeri Kunjcu Meclise dâvet etmesidir. Kurucu Meclisin faalijeti, onun hayatında son hizmet merhalesini teşkil etmiştir. Orada da fikirlerini, Jön Türkler zamanın dan beri hiç eksilmemiş olan heyecan ve hararetiyle savunmustur. Her doktrin ve sistemden biraz harç, bir mıktar tuğla ve birkaç mermer sütun alıp getirmek suretiyle İBşa edilen yeni hukuk sisteminde, onun bağlandığı «yerinde yönetim» prensipine de mütevazı bir yer aynlmıştır. Nihad Reşad Belger, siyasi rejimın en az yedi defa çehre değiştirdiği hareketli bir tarih çağını baştanbaşa ya.şamıştır. îlmi ve siyasi hüviyeti bakımmdan, en ileri ülke lerin bile yetiştirdikleri vakit iftihar duyacakları büyük adamlardandır. En bâriz hususiyeti, kulislerinde her türlü ihtiras ve menfaat kombinezonlarının âdeta maıv tar gibi bittiği bir siyasi ortamda, prensiplerine sadık kalmasım ve hürriyetlere candan bağlanmasmı bilen centilmen siyaset adamma örnek teşkil etmesidir. Böyle insan lar, hayatları boyunca mücadelelerinde istedikleri neticeyi alamasalar bile, ileride filiz verebilecek tohumlar bırakabilirler. Nihad Reşad Belger, politikada kültür seviyesi yükseldıkçe değeri daha iyi anlaşılabilecek bir şahsiyetti. on aylarda memlekette birblrin* aı çok benıer noktalan bnlunan kir kaç mühim zabıta vak'an oldn. Siyasî, gayri ılyasî diye ayırmadan bunlan blr t | Bankası snbesinin silâh tehdidl İle soynlması, blr (azeteci ile efinln Çanakkalede silâhlı ve sabıkalı blr bahriye eri tarafından, Eyüp Kay CUMHURİYET ları hâdUeleri olarak özetliyebiliriz. Havadis kıyneti bakımındaa bunlar hahlkaton ender bulnnnr vak'alardır. Hattâ Çanakkaledekl vak'a blr çok bakımlardan bunlana cn ehemmiyetlisidir. Bdyle ike n Bazetelerimlze bakınca ne gâniyorm? Saygno vc tstanboMaki kaeıraıa vak'alan basında lüsamn kadar, hattâ lüzamandan daha bttyuk şekilde g6sterildikleri halde Çanakkale vak"a« çok «hemmiyetst» aekilde aksettlrilmiş, âdeta gaıetelerimiıee meskflt feçilmiştir. BacOn içinde yaşamakta baİBndağumaz Jevkalâde gUnler dolayauyle her «azet» •knyncM*. Mr defü, Ur kaç gaaete birden almakiadır. Bu itibarla «Cnmharlyet» okaynculan diğer gazetelere bakmak inıkân ve fırsatım bulmnşlar, bizimle beber onlar da yukanda B»klettitiın müsahedeyi yaparak hayretlerini bize kadar duynrmuşiar dır. Bnnun sakcbi ne olabllir? Her halde gazeteeilerimbi UkdirsiıUk ile itbsun edemeyiz. Bunların leviyeti, bSyle bir nokaan ile vaHU b«lnndoklan »fipbesini ayandıramaz. !$n halde işin boudan ayn M r lebefee bağlanması llum gelmektedir. Ba başka tebep nedir? Sizi fasla yormadan hemen soyleyiverelim. ÇanakUale vak'Miaın bSydtülmemesine,btnoetice lâyıkiyle aksettirilmenvsint «ebep vak'a kahramanlarırun bir başka gazeteye mensup bulunmaları, bSylece yapılacak neşrlyatin o gazeteye reklâm olacağı endişesidir. Bu endişe bizim Aokara eaddesinde nesillerden nesillere intikal eden en kötii alifkanlıklarımızdan biridir. Reklâm olnr endişesi ile ktfıt •epetirıe alılan haberlerin blr yekunnnu çıkartsak dehşete aüşersiniz. Reklâm olur endişesi gazete lerln yalnız birbirlerine karşı duyduklan bir his degildir. Ba «ııdifenin gszetecilikle alâkalı elmıyan hnsusî eşkasa kadar «eşmil edUdiği «e vSkkbr. BSylece bir çok başarılar, bir çok takdirle karşılanması gereken hareketler, bir çok miispct haberler umumî efkârdan saklı kalırlar. Bn çayretkeşlfk de mevcnt olmakla beraber bilhasi» gazetelerin birbirlerini reklâm etmekten »akınmak prenaipine bağlılıklan o kadar saflam, o kadar barizd<r ki bn hal basıo müesseaelerini çok defa rekabtt halindeki alelâde birer ticaret mü esseseıi «eviyesine indirir. Halbnki havadis havadistlr. Gaıetecl bnna memleketi, miU leti, sthri, müesseıesi, ailesi ve şaheı »leyhtnde *• olsa kaydeimeye mecburdnr. Kaydedecek ve ieabı takdirinde kendi mütalâasını da ayrıta yazaeaktır. Meslefin kanun ve kaideleri ancak bn şekilde yerine getirilmiş, tatbik edilmia olur. Gazete çıkarıyorsak böyle hasis endiselerln ttstüne çıkmak amumi efkâra her haberi ehemmiycti toreeeatode açıklamak mecbnriyetindeyi*. yok bakkal dükkânı isletfyorsak, o başka O takdirde söyliyecek sözümüz yoktnr! C«vat Fehml BAŞKIT NOT Haftalık »iyasî blr dergide Korgeneral Cemal Madanoglo'nun şahsiyetioi ele abp Atatürk Ue arasında benzerlikler bnlarak «Ni»m o da blr Atatftrk olmaıınî» demeye jetiren bir makale çıktığinı bildirmiş, bn konodaki fikirlerimkd ve tenkidlerimizi belirtmiştik. Dün bir vesile ile telefonda konuşmak imJUıfinı baldnğnmuz Sayın Gcneral «Makale hakkında ne dersiniı?» snali karsısında nınn uzun güldS, sonra: Atatflrk Ue ben dtğil, hl« ktaM makayese edileme». Atatürk llihlaanuş blr Türk bflyflgu, bir dehâ, ben ise sadece bir askerlm. Dergi dekl yazıya gnlüp geçmek lâzımdır» dedi. Ba •foUr tUdaooglnndaa b«klcnen eeVabın tıpatıp c »ynı Idl. F B ••»•••••»••»•••••• ••••• ••••••»••••••••••^ I YENİ MELEK'te v« Fransı/ca ALAJTN DELON j; KIZGINBir hafta daha gösterilecektir. GÜNEŞ v« cumaıtesi geceJeri Uâve Show programı >•••••••»»••••»•••••••• ••^ İL 9156/5630 begenüen fü» • ^ • • ^ x Cumhuriyet 5641 Sayın Asabiye Mütehassıslarına ; 2 •••••••• İSMAÎL AKGÜN > • • • • • • » »•••••• P II O T O D V Ampul ve Damla İthal •diierek eczaneler* dağıtılnustır. ^»^•^•»^•^».^.•»••>• ^•• % .^>.^.^^ <t ,^ r . JL . 9128/5622 Aimanva F"' : 1 asıni \ 1962 Raıtdevulıı Muhtıralan! ÇIKMIŞTIR MOT: Küçük boy Muhtıra hazırlanmaktadır. Ekim 8 c a V. E. Rebiülâhır 28 r c c t 7> 9. 4İC •>. A K <• • M a t b a a c ı l ı k ve K i t a p ç ı h k M U « s s e s « l « r i Merkez : Cağaloğlu Servilimescit Sok. 24 lstanbul Tel. 22 09 68 J N I K KİT4BBVİ (Babıâlt) Anksra Cad. 4 Istan. O3tlŞ yerlBll \ H A K KİTABEVİ YanıkMraylar Sok. 1» Utanbul İ S M A İ L A K G Ü N • Sayın Veterimr Heklmltrimlze, Eczacılanmıza va Halkımıza ^ 6.0412.02 15.13U7.41 19.12| 4.25 1.30110.44 AMERICAN CYANAMID Ffrma8inın Achromycin Intramuscular Aureomycin Soluble Powder (Tinted) Aureomycin Soluble Oblets Aureomycin Povvder % 2 Targot Mastitis Ointment Aurofac isimli müstahzarlan satışa •rzedilmiştir. KORUMA TARIM İLAÇLARI A. Ş. Lâleli Ordu Cad. No. 214 Tel: 224513 tsiaobul (İL 8148/6627) ]12.22| 6.20 9.32J 12.00 u »••••»»•••»»»••••»• >•»••••••••••••••••••••»; (Cumhuriyet: 5593) Avrupanın önder Havayolu Faal 285975804 ^MitııııırniııiMiııııiMiııiJiıııııııııııııııiMiııiMMiııııııijiıif riJijjııtıtjMJMiııııiJiıiJiMiıuıııijijııııuuiJiıııiMiıcMMiıııııııniMiııııııiMiı •ıuıııııııı ııııııiHiıııııırııııııiiiiııtitıııtıttıııtıtııı/^ birdenbire karar versin.. Dfi =: =.CUMHURİYET» in EDEBÎ TEFRİKASI: 15 CARES'AZ Mediha'dan hiç bir hareket yok. Taş ?ibi kesilmiş, çok çetin bir problem karşısında donreas kalmıs. Şimdi. Münir yino dizlerinin dibinde bir çoouk gibi açlıyor. inlîyor. Onun gözyasları Çaresaz'ın elini hareltete getiriyor, başını okşatıyor. Sesı biraz kısık fakat sakin: Münir. dostnm sen kı» babasından iste. O zaman konuşnr bir karar alınz. Miinir aijlıyor. Mediha eğilerek ahıındau öpüyor Ben biraz bahçeye çıkıp ha va alacağmı. Ben de gelirim. lltisi yan yana, bahçede aşağı yakarı dolaştılar: Sen pazar günü nerede olacaksın? Daha önee sö.vlemiştim, Yıldız'da eski bir dostıımuz olan Nikolaki've gideceğim, sen de Paşaya gider bu meseleye bir şekil verirsin. . «1. Sf. > i »•» ması verildikten sonra tokme ile sokaga atılmış bir serseri köpek hissi ile inliyerek gözlerini açıyor «Çaıesez Çaresaz» diye h«ykırıy<wd«. Sabah erkenden kalktı. Mediha'nın eski biçim bamaralanna koydtırdTiğiı diışun altına girdi. Tra« oldu, yeni ütülü elbise ve gömlegini giydi. Ne tuhaf, o gece uynrken, biri gelmiş onlan hazırlamıştı. Terde de yeni bovanmış ayakkabıları... Saat dokuida aşajh indi, küçük haııiDun kslkıp kalkmadıgını Hoskadem'den sordu. Bilmiyordu. Münir annesinin yanına dönmek istemiyorda. Onu o gün Şehnaz'a teUp olacağından haberdar etmisti. Mntfakta ayakta çaymı içtikten sonra, sokağa fırladı. Tam onda oraya söz vermis oldeğn için epeyce dolastı. Mütemadiyen sabırsızhkla bileğindeki saatine bakıvordn. Nibayet tem onda Şchnaz'tn kapısım çaldı. Yine o kâçfik b«sleaıe kapıvı açtı, Pnşanın odssına çıkardı. Kapı.vı v « ™ tirincc tebessüm edvreh ş?hnaz bana bn sabab be»i görmek ntediffaizi söyiedi. O tenbel k,m nalitıa hâls avu Münir o geceyi cennetie cehenncm arasmda geçir4i. Rüyasında Sehnaz'ın bir hayal kadar Ç 7 İ vi'cudnnu koüannın araÖC smda görünce tamaşnen kendinrten epçivor. fakat bunun ardından Çaresaz'iH odasım borabet. görüvor. a?Mna le«iz bir et lok «t. >ti yor, Buyanın, töyleyin, bAyroU. Hâkim Münir kaiktı, ihtiyor adamın elini öptfl ve dedi ki: Şehnaz hanımı sizden hrt«raefe peldim. Kendiüdvn istemediniz mi? (Bunu söylerken jözlerini kırpıyordu.) Hayır, müsaadenil «Imadan b«Biı yapmBk fclenefe uygun olmazdı. thtiyar ayagıyto yere vmrdm: «Enin«. Emine» dlye sesrtndi. Emine geiince hemen: Git, küçiik haounı çafır, çabuk gersin, dedi. Belki bir çeyrek saat sonra Şehnaz, hareli yeşii gözlerl, altın saçlan ve çınlak beyaı kolları daha fula dikkati ç«k«a koyu r«nk bir entari ile getdi. Gel, buraya.' lMiyar askerin hayli sert çıkan sesinden iirkmüş şjîbi vaklaştı. HÂhim Mönir b«y seni bendeıı istiyor. Bo« memnuniveUe razı oluram, fakat daha önce «enin kararuıı öjrenmek Çok anî değil mi baba? Yirmi ttç ynşmda hir kız nası) «Sonra birâen dudakları, kuu> Beyofl«Bdan esvap alır gibi dudaklanna yapıştı.» ffintnek lftnm. Epeyce l u u n d n birbirln»li tamyorsnnuz. Elbet içinde menfi. mjjspet bir hi» uyanmıştır... Sns... Beni dinle... Şim di git hanrlan, Mtnir beyle bir arabaya atlar Çamlıca'ya gidersiniz. Orada konusar, anlasırsınız. Aksam gelir bana vcrdifiaiz karan bildirtniniz. Ya öfle yemeği ne olacak? Seni açgözlu seni!. Emine size biraz ncvale hacırlar. (Karsısındaki masanın üstünde dnran saate baktı) Baradan en geç oabirde çıkarsınız, bütün Ben aa4e bir manto giyecetim, Emine de o lamana kadar bir paket hsnrtar, soara çı kanz. Ben Kmineye snradan sesieneyiıa. Sia biraz kon»smak istemeı mMnia? Haydi çabmk, bcni snerak edip sakın erken dSımeyin. Bvffün halazaden Sabiha geleeek, ben ononla avnnnnun. Şehnaz mantosnnu jiymejc çrtti. Masanın üstündekJ g»goklu saat onbiri vurnnca tbUyar «Haydi evlât bizim kızı alıp söttinne saati geldi» dedi. Ba aralık Şehnaz da kapıda lâcivert ipek mantosn ile görftnine« ihtijrar gülerek. «Haydi çabnk, arş» dijerek ellerüıi çırptı. rrskitn Münir ile Şehnra kapı>ı açUkUıı I U > M «radaB bir boş paraşol geçiyordu. Garis> olarak ar*b*cı <U Mün»< Mediha iie imam nikâhından sonra Çamlıca'ya götüren ad»n4t. (Arkası var) E E = = E = = E = = = = :z E E = = E E = E E = = = I E r E ^ = = E = = = = MİLYON T.C. ZiRAAT BANKASI için acele edinîz. (Basın 8085, 5540) imumilMHIim!IMIIIIlMI!IIIHmiillll]JUIIUimftllUMmiiMIHIUHIİMHWI444llllllllllllllllllllllllllllllllllllll IIIIIIHlllliltitHIIIIIIIIIMimillllllllIlllllll^