26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1KI 4 Ocak iaui Hapishane hatıraları R/JTIF" T/SMIF? BtlR.flK I TA RİH j "Geçmiş olsun!,, 4 ıııı|ııınıııııi(iııırıııınıiMi!mııiMiınııın!iıııııiMiıııııııııııııııııiMiııııııınııııııııınııiMiuiHiıınn|>ııı HEM Kollektif cinnet Gazetelerimızın, Vassıada bülteni haline gelmiş olmasını kâh şikâyet konusu, kâb karikatür ve alay mevzuu yaptığımız oldu. Gerçekten de, son zamanlara kadar, haneı gazetenin bangi sahifesini açsak, kenarından köşesinden bir lassıada hikâyesiyle karşılaşıyordnk. Bazı arkadaslarımızın dedifi zibi iş patlıcansız tarafından bir su ver. hikâyesini hatırlatacak hale gelmişti. Ama, doğrusu, Vassıada. mu tıakemenın her celsesinde, ver di|i ayn bir ibret dersiyle, esti rdiği ayrı bir dehşet havasiyle, gösterdiği akıllara dureunluk «etirecek garip panoramalarla, ne kadar dokunulsa, ne kadar konuşulsa aı bir konu. Avuç avnç saçılan dövizlerı vt Türk paralariyle, devlet ke sesinden savrulan ibsanlariyle örtülü ödenek dâvası; biribirlerine saldırtılan insanlariyle. memlekete hizmetin karşılığı tasa tutulan kahramanlariyle Topkapı olayları: bombalı. sopalı, baltalı, azgın ayak takımiyle ve içinden çıkılmaz muammasiyle 67 Eviai faciası. üst iiste seyredili nce aksiyonu ds, sahıslan da bl ribirine karışıp. sahneleri ayırt edilemlyeoek bale gelen sinema filimleri gibi hafızs bulandırıy or. Vassıadada görülen ber dâvanın müsterek taratı, genişliğine ve derinliğine, âdeta sâri bir unntkanlık olduğuna göre, Tüce Divan oturumlarının amme efkârında bıraktığı müşterek intiba da, bu unutkanlık etrafında toplanan bir hayret hissi oluyor. Nasıl olranş, hangi kovvet islemiş de, koskoca kalabalıkları yerlerinden •ynatmıs. ellerine sopalar tutuşturmus, dövizler takoıış, ağızlarma lânetli, küfürlü nâralar doldurmus, g§xlerini döndürmüs. ortaya salmıs, bilen bir'kul yok. Ne bir emir veren var. ne verilmiş bir emri yerine getiren Saııırsıııız, bir kollektif cinnet kasırgası esmiş, yıgınları önüne katmış, sürüklemiş. belli bir hedefe dofru saldırtmış. Bilmiyorum başka bir vesi le ile aalatmış mıvdım. Bir tarih te bana hir (otoğrat göstermişlerdi. Bo^aziçi köylerinden birinin tozlu bir caddesinde. fıkır fıkır kavnayan çünesli bir havada bir eski zaman yalısınm sokak tarafına açılan köhne ahır kapı sına dayanmıs, fesi burnuna dofru efik, agn eferi. ırözü şaşı bir adam. Resmin altında bir el yazısı: «Çek demisim: Bir de imza ve tarih. Bu resmin hikâyesini de an lattılardı. Resim, tâtil günlerinin cuma oldu|u tarihlerde, Boğaziçinde verilen bir öğle ziyafetinden dönüşte, bir ikindi üstü çekil miş. Resmin sabibi, ziyafette kafayı iyice çektiği için, yolda kar şısına çıkan seyyar fotografçının, eline tutuşturduğu bu resme, ertesi sabah ayık kafa ile bakınca, altına ancak o yazıyı yakıştırmış. Yassıadada hesabı görfilen her olayın altında asıl kollektit cinnete tutulanların el yazısiyle bir «çek demişim» ibaresi ve altında bir imza görmüyor mu sunuz? Baş meydancı bunları konuşur İnsanda yuz, surat ıster lâf e:meken ben, onun gömleğinin yaka ğe.. Uzun lâfın kısası beyim, ansından başhyarak, üstünde, başın cak 20 kilo kadar pirinç kurtarada, t elinde, ayağında dolaşan ba bildim oradan.. Eh, karınca karakışl'arını yastığa, yorgana, du rınca, mahvolmadım ama, çok zarar gördüm bu kepazelikten!. varda asılı öteberiye kadar gezdiNeyse kı, şöyle böyle piyasaya riyor, Hakikaten burada kairaanın, ka kendimızi tanıtmıştık. Her zaman Türkiyede Hürrılabiltnenin, hayahmdekı hapısha peşin para ile ahş veriş etnrştım. Y A Z AN yet nizamınm kutıede en çok korktuğum pislikten, Başıma geleni de öğrenmişlerdi bitten korunabilmek için, fena ol Aliah sayesinde kredı açtılar. is Sular İdaresi yeni bir isa!e rulması uğrunda mıyacağını düşünmeğe başlıyor tediğim malı vermekte ktısur et hattı yaptrnyor. 100 milyon büyük ve yorucu dum. Fakat burası da çok kasvetli mediler Fakat piyasa toparhın:p liraya maioiacflk tes'sler 34 gayretler sarfedilbir yerdi. Bu dört yataklı izbede kendme gelene kadar, bende müşmiştir. İdealist mu senede tamamlanacak bir yıl dört ay geçirmek de hav terive satacak mal kalmamıstı Geç ^evvîrler yıllarca, türlü güçlük kiyetleri, saiylerimn mükâfatı gibi de olsa. güç de olsa, dükkâna yesalanın peşinen kabul edemiyeceğı lere ve tehlıkelere karşı koymuş telâkki etmeleri, teşrifinizi bir bü kadar korkunçtu. Bu düşünceyı riiden düzen verebıidım .Çok geçSular îdaresi, şehre verilen su lar, memleket içinde ve dışında yük biraderin vüruduna muntazır olan bir famnya eiradı gibi dört kafamdan atmak endişesiyle ola irredi. iki teneke peynir getirmiş miktarım artırmak yolundaki ça fedakârane çalışmışlardır. cak, şuursuzca yerimden kalktım, tim. Birini açtım, miişteriler pek hşmalarına devam etmektedir Az sayıda olan birinci Meşruti gözle muntazır bulunmaları ve elrr.emnun kalmayınca kalanını geri kendimi dışarı avluya attım. Hâlen günde şehre verilen 250 yetçiler, geniş bir umumi efk^r hasıl her bir içtimada sizden bahDuvarın dibinde iki kişinin an götürdüm Tutannca sucuk aldım. bin metreküp su ihtiyaca kâfi gel hazırhyamamışlardı. O yıllarda setmeleri ıttihadı, cemiyeti sevencak yanyana oturabıleceği kırık Ertesi gün raemu'lar kontrola geı memektedir Bu miktan 375 bin Hürriyet dâvası heaüz mahdut bir ler İçin cidden büyük bir mesrudiler. Alnım açık, yüzüm pâktı. dökük bir tahta sıra varaı. Dört metrekübe çıkarmak için üçüncü zümrenin arzusundan ibaret bulu riyeti mucip oluyor. Onlarla her köşe veya yuvarlak tenekelerin Göğsümü gere gere huvı.ı ettım isale hattının tesisine karar ve nuyordu. Fakat birinci meşruti gün beraber bulunan benim de küiçine dikilmiş ne olduğu belîrsu onları. Her şeyı gözden ^açirdiler. rilmiştir. Bu hat 100 milyon lira yetten sonra Türkiyede başlıy^n çüktenberi dostum ve mutemedim bir kaç bitki, ortadaki göbekte Sıra sucuklara gelınce faturasını ya malolacak ve 34 senede tamam şiddetli bir istibdat idaresi hürri olan Rahmi Beyin de mülâhazatı çalüaşmış iki üç sıska gül fidanı gösteremedim. Peynirlerlt değişin İanabilecektir. Alman, Fransız ve yet dâvasını daha geniş kütlelere tamamiyle bu merkezdedır. ce yeniden fatura almayı ibmal etyeşermeye çahşıyor gıbıydi. Israel firmalanndan gelen teklif mal etmiş ve bu dâvanın tahak Sükuti Efendinin (Namusuma Bir kaç mahkum ürkek adım miştim. Kader, ne denir; karşı ge ler îdarece incelenmektedir Bi kuku yolunda mücadele eden bedel Sultan Hamit'ten koparacalarla yanıma sokuldu. Geçmiş ol lirtmez kü. Hâkim insaf etti de bir rinci kısım inşaatı irin Sular ida lerin sayısı da bir hayli artmıştı. ğım parayı Rıza Beye gönderirim. sun üiyen uzaklaşıyor, boş nazaıla. hafta ceza verdi. Çok şükür o da resi, hükümetten 25 milyon lira tkinci Abdülhamid idaresi.ne karşı ama âlem beni namussuz ftilecekbeni süamekte devam ediyordu, geçti gıtti beyim, şunun şurasında kredi talebinde bulunmuştur. koyanlar, memleket dışma çıkmış mış. Ne bilirse bilsin, ondan sonra Her hallerinden belli idi ki beni kaç saat kaldı ki!?. Her şeyin başı lar ve muhtelif merkezlerd^ neş cemıyetin devamını görmok beÖte yandan tdare, Kırkpmar ve sağlıkta. Allah ömür verdikten rim için en büyük bir medarı tekendilerinden »yn görüyorlardı Halkalı su tesislerini de islah et rettikleri gazetelerle, mecmualarla selli olur) sözü vatana ve size oian Bir tıkırdı oldu. tliştiğim tah sonra çekilen unutulur. Allah siz mektedir. halk efkânnı istibdat idaresi leri de kurtarsın!. fartı muhabbet ve itimadına en ta sıradan başımı çevirdim. Demir aleyhine hazırlamışlardı. güzel bir delildir. kapımn üstündeki küçük deliğin Zavallının gözleri dolmuştu. Bu yolda çajışanlann başında Ekmek fabrikaları için însan, Sükuti Efendinin üzerine kanadı açılmıştı. Içeri uzanan «1 Geçmiş olsun, Allah bir daha buAhmet Rıza Bey, Prens Sabahad giydıği setrenin. pantolonun, şapbir çay kadehi tutuyordu. Faik bir raları göstermesin! dedim. llâve yapılan tekiifier din Bey. Mizincı Murat Bey gibi kanın, potinlerin muhtelif vatankaç adım atıp bunu aldı Kayıb Belediye ekmek meselesini hal sahsiyetler ettim, saat beşte çıkacağ.m diyorbulunuyor. Paris'te, daşlar tarafından eskitildikten sen olan el ikinci çay kadehi ile birsun, sevineceğin yerde hani nere letmek için kati teşebbüse geçmiş I.ondra'da Cenevre'd1;. Kahire'de ra kendisine hedıye edildiğir.i dülikts bir daha uzandı. tir. Bu konuda Italyan ve Alman penç Türkler, Türkiye'de Hürriye şünür, bir de ondan az iktidar ve deyse ağlıyacaksın. Eyvallah diyerek, Faikten, ıkram teklifler, tin tahakkuku için ke.idilerine ta ehemmiyetı haiz olanların nail olBeyim, dedi, inan ki bu son gü firmalannın yaptıkları ettiği çayı aldım. Karşılıkh içmeincelenmektedir. raftarlar kazanarak, neşir yolu ile dukları memuriyetleri, maaşları ğt baslamıştık ki, aynı kapıdan nün her dakikası yeni bir gün giltalyanlar günde 1000 çuval işli propag^nda yaparak büyük gay gözönüne alırsa bu adamın hizmet tekrar kilid, sürgü sesleri geldi. bi geldi bana.. Hele çocuklann saiçin ne kadar feda<ar olduğunu Bir gardiyan, atelyede kontakt bahtan beri kapıda beklediklerini yen ekmek fabrikası için 226.000 ret sarfediyorlardı. dolar istemektedirler. Almanlar Mesveret, Mizan ve diğer gaze itiraf etmemek in«afa siğmaz itivarmış, dedi. Faik, Allah kahret ögrendikten sonra... sin, insana bir çayı bile rahat içirtBir müddet sustuk. ilk önce ağ üç tip fabrika teklif etmektedir. teler, yabancı postahaneler vası kadmdayım. îşte beyim bu mülâmezler, diye homurdanarak çayını zını açan kıpkırmızı suratlı şiş Birinci tip 100, ikinci tip 75. üçün tasiyle, gizli ellerl» Türkiyeye hazata mebnidir ki dün aldığım luüstüste yudumladı ve gardiyanla kepçe kulakları ekzema yaralariy cü tip de 150 çuval işlemektedir. sokuluyor ve burada cesaretle da tufnameniz beni havliden hayli Belediye maliyeti 135 000 lira o ğıtılıyordu. Bu yolda vazife alan müteessir etti. birlikte dışarı çıktı. le kaph otuzuna merdiven daya(Anarşist tehdidatını ssrlevhai Kedilar gidince meydan farelere mış mahkum oldu. Onun da ağız lan üçüncü tipi iktisadi bulmakta lar arasında bir çok Türk hanımı da vardı. Onlar çarşafları altında, makal ıttihaz «den bir gazeteye kahr, derler ya, Faik gidtnce de açması konuşmak için değil, esne dır. Öt»î ydr.dan Belediye, fırınlar hafiyelerin gnzünden hürriyet ga fimabaat yazı yazmamağd nıecbumahkumlar birer ikiser yanıma so mek içindi. Ne de çirkin bir esnekulmıya, torup lorusturmay» baş yişi vardı. Iaaayyy diye garip bir daıı scırra kontrollarını değirmen zetelerini sakhyarak, bazı evleri rum) buyuruyorsunuz. Sız daha koşmalere tekfif etmiştir. Ekmeklerin dolaşıyorlar v e bu gazeteleri bek buradakilere şeraitinizi ladılar. de ses çıkar.nıştı. Bu marifetine dınız, kuvvetli bir ittihat yapmaBunlardan ikisi duvarın dibine uzun uzun gülen yine kenrlisi ol hilesi.J! çıknıası için icabederse Be liyenlere ulaştırıyorlardı. lediye şehir fırınlarında kullanıl çomeldi. Birinin yaşı elliden yu du... Avrupa'da çalışa.ı Hürrivetçiler dınız. Şimdiki hald* münasebetiniz imzanız altında makale yazmağa mak üzere Künya Ofis Değirmen arasında Doktor Nâzım Bey de karı, ötekinin 30 dan aşağı. Birınmünhasır kalıyor ?ibi bir şeydir: Eee, anlat bakalım, dedim, sen fabrikafindan un getirecektir. cısi ağırbaşh, afendice konuşuyor. vardı (1). Nâzım Beyin Ahmet Rıza (Presanse) nin (Sebastiyen for) un Ben, diyor, Allah nasip ederse ne yaptın da buralara düştün... Beye yazdığı bazı mektuplardan gazetesi olan (Journal de Peuple) Kamyonetlerin ruhsat saat beşte çıkacağım. Zaten cezam Hiç. dedi. benimki o kadar emAvrupada genç Türklerin çalışma ımzası altında makale muameleleri yazdığını da bir hafta idi. Çok şükür, geldi, niyetli (ehemmiyetli). uzun boylu lan ve hürriyet mücadelesinin ne Trafik Müdürlüğünden bildiril suretle yapılcnakta olduğu anlaşıl elbette görmüşsünüzdür. (Ekserıgeçti.. tnsanın ba.şına her şey geiş değil... Biz, nerede kör. topal. yeti ârânın icrasına mâni olmam, liyor beyim; bugüne kadar kim işe yaramaz beygir bulursak, aya diğine göre 31.7.1960 tarihine kadar maktadır. lâkin mesleğime muhalif bir karasenin malına yan bakmadım, hara ğı kırılmış, uyuzu azmış e?ek eli Trafik Subesine müracaat eden Doktor Nâzım Bey bir müddet rın icrasında da deftere mülâhaza ma yanaşmadım... Yıllar yılı Ya mize düşerse surların dışında ke kamyocıet sahiplerine ruhsatları Geneve'de çalışmış ve burası hür tımın, itirazatımın kaydedilmesini taklı Vagonlarda çalıştım. AHah ser, etini, derisini satar, geçinir verilecektir. riyet mücadelemizin mühim mer talepte musırrım) mealinde beyanı sayesinde kimse d» benden gikâ gideriz. . Senin anltyacağm ispiH»nüz muayenesini yaptırmıyaa yetçi olmadı. Gece demedim, gün yonluk etmiş namussuzun biri. kamyonet sahiplerinin 16.1.1961 ta kezlerinden biri halin» gelmişti. cnütalea ettiğiniz hâtır nişanımdır. Abdullah Efendinin verdiği, vedüz demedim, durmadan çalıştım. rihine kadar Trafik Müdürlüğüne Ahmet Rıza Bey de, bir ara bu faaliyetleri yakından tetkik etmek receği cevap buradakilerin tercüÇoluk çocuğu, merde, naraerde aynasızlar iş üstünde bastı. paçayı müracaatları gerekmektedir. üzere Paris'ten buraya gelmişti. manı efkân olamaz. Mezkur sermuhtaç etmeden, geçindirdim. Eh, kurtaramadık işte!. üç, beş kuruş da biriktirebilmjştik. Belki daha anlatacaktı. Bodru Temizliğe riayet etmîyenler Ahmet Rıza Bey, Ceaevre'ye ha levha hakkında size burada verilereket etmeden evv^l Doktor Nâzım cek izahat sizi tamamiyle ikna eden alınan para cezaları îkramiyeyi de hak edince, şöyle mun kapısından, evvelce bahsini kendisine şu mektubu yazmıştı: demezse nezdinızdo kendilerini her akşam evceğizimde, hem bir ettiğim o karanlık delikten sıska Belediye Zabıtası ekipleri son arada, ailece bir gofra başında o bir külhanbey bozuntusu çıktı. üç gün içinde şehir dahijinde yap «Faziletmeap efendim, Cenova'yı bir dereceye kadar mazur göstereturup, Allah ne ihsan ettiyse yi Pantalonunun dügmelerini ilikli tıkları kontrollerde temizlik mev teşrifinizden evvel size buradaki ceğine eminim. Biraz daha aşağıyip içeeek, halimize bin şükür ye ilikliye yanoııza sokuldu. U zularına riayet etmiyen 1036 kişi arkadaşlar hakkında mufassl bir da: (Onlar cemiyetımize, vatanıedecek bir iş tutanm diye düşünden 6295 lira peşkı para cezası al mektup yazmak ehassi emelim idi. mıza cidden nafi bir şeye katiyen düm, istifamı verdim. 10000 lira ka lan uyuzoğlu uyuz, dedi beygir mışlardır. Aynca cezalara itiraz Dün vürud eden lutufnameniz bu karar vermek ve daıma bu karar dar sermaye ile Kandillide bir bak kasabma, yine tıraş mı ediyorsun «den 219 vatandag hakkında da arzumun sürati icrasına güzel bir dahilinde hareket etmek emelinde iseler Ceneveye geleyim. Yok, bu » oldu. kal dükkânı açtım. Her malm iyi ortahğı?. Sırtında eğreti duran ce zabıt tanzim olunmuştur. Temizsini alıp satmak, az kâra kanaat ketini bir omuz hareketiyle yer lik kontrollerine aralıksız devam Cemiyet isiyle iştigal edenler ve a r a l l k , b a ? k a ^ ™ Ü t ^ ^ n . V " ! ! etmek sayesinde kısa zamanda müş leştirdikten sonra bana döndü; olunmaktadır. sizce haizi ehemmiyet olacaklar oraya kadar nafile yorulmıyayım) (Arkaıı var) teri tuttum. Yuvamız neşelendi. başta Sükuti Efendi olmak üzere buyuruluyor. Pazar günü elektriksiz Halimize bin kere şükür eder olNuri, Akil (2) ve Mithat Efendüer Yukarıda da arzettiğim veçhile dük. Gel gelelim beyim 67 Eylul kalacak semtler den ibarettir. Bu dört arkadaş a ben buradakilerin hüsnü niyetingeldi çattı, işlerimiz birden altüst Transformatör merkezlerinde de rasında bile nadiren tesadül ede den, memlekete hizmet emelinden oldu. O günün sabahı piyasaya invam eden yıllık revizyon sebebiyle bilinecek bir ittihadı fikir, bir ce başka bir şey gönnüyorum. (BuT E Ş E K K Ü R miş, elimdekini avucumdakini toponümüzdeki pazar günü saat 816 miyet görüyorum. Sükuti Efendi nunla beraber kabili tamir kusurtancıya yatırmış, bir hayli mal alarasında cereyan bulu.imıyacak den maadası cemiyet umurumlan ların mevcudiyetini de inkâr etmiEşsiz bir refika, nümune biı mıştım. Ertesi sabah mallar motöbaşka tahsil ile de meşgul .seler yorum.) Sizin teşrifinizin bu emel semtler şunlardır: : anne ve çok fedakir bir insai1 uğrunda teşebbüs edilecek fedare yüklenecek, Kendilliye gelecekKâğıthane Rabak ağaç sanayii de cemiyet vezaifi kendilerince her kârlıkiara ne kadar hüsnü tesiri FAHRÜNNİSA ENGİN'i ti. Akşam üstü olanlar oldu, servazifeden müraccah tutuluyor Fave mermer fabrikaları, Tahtakîle kaybetmekle uğradığımız bü olacağını defatle müzakere etmişpintisi köye kadar da ulaştı ya... Telefen İdaresi, Marpuççular, Ha risteki Türkler arasında göze çar tik. Bu bapta fazla söz göyleyip ba>"tik acıyı paylasan ve alâkakıErtesi sabah bir de ne göreyim; pan ademi imtizaç, menfaatperest1 sırcılar, Comert Türk caddeleri, nnı esirgemiyen bütün akrab: şınızı ağrıtmayı zait görüyorum. ne motör geldi, ne de bizim maldost ve arkadaçlanmıza ayrTomruk;ular çıkmazı, Sabun fab lik, zevk ve safa hevesi, para taSizi hayırlı işlere vakfı hayat etmiş lar. Vapura atladığım gibi soluğu ayrı teşekküı^ imkân bularr rikası v e civarı, Sirkeci Denizcilik maı bunlar arasında mefkut. Ye şayanı hürmet bir vatandaş tanıyoAsmaaltında aldım. Bir de baktım fj(tgımızdan gazertenizin tavasBankası Yolcu Salonu ve rıhtım gâne emelleri mukaddes bildikleri rum. Sizin yolunuzda bulunmak ki toptancınm mağazası duman olcemiyete iktidarları dahilinde hizsutunu rica ederiz. tesisleri, Reşadiye caddesi ve ciistiyenlere desti muavenetinizi umuş.. Ne cam kalmış, ne çerçeve; varı, Kandilli iskelesi. Hisar, Gök mettir. Namuskârane ve kanaatkâ zatmakan çekinmiyeceğinize her Ailesi ne mal kalmış, ne matah!. Çuvalrane hareketleriyle Ceneveliler asu cadesi ve civarı, Sular tdaresi, zaman ümitvarım. lar, tenekeler bir yana. adamın Anadoluhisarı Körfez, Küçüksu rasında büyük bir teveccüh kazankoskoca demir kasası bile kırılPazar caddeleri v e civan, Camiönü mışlar. Noksanlan yok değil; lâ Makedonya Kom;te<imn burada mıs. Zeytinyağı, sadeyağı, gaz. şe kin bu noksanların esas ve mastarı müzakereye girişilebilecek r.e bir carşı semtleri ve civarı. ker, sabundan tut da beyim. noaranılacak olursa kendiıerini ma şubesi, ne de adamı var. Tahsil huttan, mercimekten, fasulyeye, zur görnıemek mümUun oli.ıı;az. için Ceneveye gelen Mafeedonyalı pirince, bulgura kadar; pastırmaBu kusurların kolaylıkla kabili Bulgarlar o komiteye mensubiyetle OCAK 4 RECEP 16 dan, sucuktan tut diş macununa tamir olacağını tesrifinizde ümit iktifa edip kalıyorlarmış. ıçın 1 £ X kadar aklına ne gelirse hepsi vıcık ederim ki sız de tasdik »der.'inız. Ermenilerden Troşak'ların Reisi 1 s c vıcık yerlerde... Toptancı, başı iki VLGOSLAV Lisansı s Buradakilerin nazan dikkat3 albulunan (Kasbaryan) şimdi Cene1 n ^ c E\1 7. 2 yumruğunun arasında, kırık tezgâdığım ahvalinden biri de sizin hak vede değil imiş. ne vakit gcleceği i olanlarun müracaatleri hın ardına âdeta yıçılmış, kslmış. kınızdaki efkân oldu. Herhangi nok buraca malum değil. Baki ellerimen faatleri icabıdır. Adam mahvolmuş, bitmiş!. V. I :.26'12.18|I4.40 16.53'18.29 5.40 tai nazardan mütalea ettimse hep nizden öperim efendim. Nâz»m.» Uygun fiyat Çabuk teslimat size kalbi hir muhabbet, oamimi Doktor Nazım Bev, diğer bir mek ARİF AYDIN. Tel: 44 20 38 E. ] 2.34 T.26| 9.4T12.00 1.38 12 47 irtibat gördüm. (Lahay) deki tubunda da (3): Gel beyim, gel, sen ol da. ya malımı, ya paramı! de bir yol!. «Muhterem efendim, mufareka G su miktarı artmlacak İkinci Meşrutiyeti hazırlavanlar r J Haluk Y. Şehsuvaroğlu FAYANS 1 tinızdenberi geçen vukuat berveçhi âtı arzolunur: (1) Meşveretın tevvııne nihayet vermek için otuz kadar adres kaldı. Yarın bunları da gönderece/;im. Kenan Bey has tahanede öulanduğu için bu tevzi keyfiyeti ben pek yordu. (2) Ali Haydar Mithat Bey mahut mektubu mevkii müzakereye konmadığı için istifasını verdi. Bugünkü içtimada istifası kabul edildi. Bence Ali Haydar Beyin cen.ıyette bulunmasmdan şımdiye kadar hiç bir fayda gorülmerii idi Faydası olmıyan şeyin mazarratından korkmak tabiidiı. Bu sebeple kalben bu istifadan hir ıiırır rv..ınyet h's ettim (3) Prens Mehınet Ali Pasa cemiyete istifasını vermediŞini ve tekrpr cemiyete devam edecegini ve sizi hüsnü kabul etmeleri için Mısırdaki akrabasına hareketinizin ertesi günü mektuplar gönderdigini bu sabah bana söyledi. Sizin orayı teşrifinizi teehhül meselesine atfediyor Herhalde Mehmet Ali Paşanın cemiyetten aynldığına dair bir şey söylemeseniz faydalı olur zannederim. (4) Siyekl: Siecle gazetesindeki makale, Türklerin lehinde, lâkin Prens Sabahattin ile Ali Haydar Mithat, Hürriyetperver Türklerin şefleri gibi gösterilmiş, onun için Hanıdi VAROGLt tercümesini gönlüro arzu etmiyor. (5) Izmir ile Balçıkta birer şube teşekkül ettiğiae dair mektuplar aldık. Kendilerini teşvik edecek mektupları ve intizamı şube için MEVLİDİ ŞERİF lâzım gelecek talimatı şube reısMüteveffa Dr. Ahmet Ateç 1^rine yazdık. İngilizce, Fransızca, Alman beyin damadı, Mubahhat lz'in (6) Sabahaddin Bey Meşverette 1 ca bilen bir bayan hususl miisevgili babası Belediye Vetert( çalışmak istiyor. J kendi hakkındaki fıkrayı oku ( | essesede ner Müdürü Spnet tz"in kayınbabası Muvafık şartlarlo tasraya da J duğu zaman tebessümden kendini 5 tutamamış. Harareti dahiliye bazı ? gider. HÜSEYİN İHSAN burudeti hariciyeyi mucip olur. O 1 Tel: 47 5^ 08 GÜRBÜZ'ün ı fıkraya Haydar, Mithat Bey muvefatının kırkıncı pünü olan An. teriz. Paşanın pek hoşuna gitti 4 ocak 1961 çarşamba ikindi namazını mütaakıp Aksaray bakalım Prens hazretleri ne cevap Valide Sultan Camiinde Mevlidl verirler. Şerif okunacağırdan akraba. (7) Mesveretin tevzii Kenan Bedost ve ihvanı dinin tcşrifleri Nüshası 25 Kuruş yin hastahanede bulunması sizin rica olunur Turklyr Haricı de Sait Paşa hazretleriyle tabii Lira Kr Lira Kı Senelik 75.00 150.00 olan mülâkatımız bir müddet için ACI BİR KAYlP 0 aylık 40.00 80 00 Müfettiş Paşa hazretlerine yazıla3 aylık 22 00 44 00 cak kararname suretlerinin ve ce Merhum Dz. Binbasısı Haydar YılBa?an ve Yayan dızalp'in eşi, Dz. Albayı Dâniç Yılvabın tehirine eesaret verdi. Baki Cumhuıiyet Matbnacıllk ve dızalp ve Dr. Naci Yıldızalp'ın aıı ,rj * ellerinizden öperim efendim. Xâ Gazetectlik Türk Anonım Şirketı neleri salihatı ni?vardan Cağaloğlu Halkevi S.ıkak No 3y4] zım.> H. ADALET YILDIZALP Sahıhı Doktor Nâzım. ÎngilizOsmanlı Hakkın rahmetine ka\uşmuşrur. kcmitesinden bahseden 24 temmuz NÂZİME NADİ 4.1.1961 çarşamba günü ögle namatarihli mektubunda şöyle demekVazı ıçlenru tıııın lUarf eden zını mütaakıp Büyükere Camiinden Mesul Müaüı tedir: kaldınlıp Rumelihisan aile kabristanına edfnedileceklir. Allah rahVECDİ KIZILDEMİR «Faziletmeap efendim, Londra'yı nıet eylesin. teşrifinizdenberi lutfen gönderdi Gazi'temlze gonaenl»n evrük v t yazılat neşredilsin fdılmesin lade siniz iltifatnameler sırasiyl^ okunedilmez tiânlardan mesuliyet DOKTOR sa emeŞinizin boşa çıkmadığı derkahul Pdilme? * hal göze çurpar. So.ı kartınız bizi KÂMRAN ŞENEL Abone ve tlan I?lert lctn, larfm (lünyalar kadar sevindirdi. Bir ilstüne Dahiliye Mütehassısı (AnsloOtoman) komitesi teskil ile KaydınınKAh<ıne» veya «tlân Servlsis knnmHSi lâzımdır Beyoğlu, Ağacami Sakızağacı en ziyade muavenet beklediğiniz * Cad. No. 23 Saat 1518 Ingilizleri ciddi surette işe kanşBl> GAZETE JASIN AHLAK Telefon : 44 55 14 UYMAY1 TAAHHÜT tırmak hakkımızda gerek hâlen İTASAS1NA gerek istikbalen pek hayırlı ola liTMtSTtR cağı şüph^sizdir. Hak ve adaletten başka birsey istemiyoruz. Bunun için desil yalnız tngilizlerin, bütıin âlemi insaniyetin mazharı muaveneti olnıaga istihkakımız vardır. Gazeteyi çıkarmak için Paris'e avdet etmek hem zahmeti, hem de masrafı mucip ise de buradakilerin alelhusus Murat Beyefendinin fiSON PARA kirlerini de anlamak faydası varYATIRMAiGÜNÜ: dır. Herhalde rey efendimizindir. (Strasburg Post) gazetesinin leBU CCKİLtSTE himizde yazdığı bendi, îsviçredeki (Lozan) gazetesi ayniyle tercüme etmiş, bu meşguliyetli zamanınız1 Adet da Meşveret için bir sermaye oAPARTMAN DAİRESİ lur sanırım. Temps gazetesiyle bir 5000 TL 0E6ERINDE likte takdim ediyorum. Les Evenements Cretois'ten on beş tane adresinize gönderdim. Ermeniler, Ermenistandan gelen mektupları bü1 Adet loo.ooo URA HLİRRIVET ISTiKRftZI TAHV.Lİ yücek bir kitap şeklinde tabetmişler. Clemenceau'nun bir mukad İŞ ARIYOR CÜMHUPİYET l l 1 = CUMHURÎYET'in edebî tefrikası: 4 SON SI6INAK RESAT Nıhayet, başkaııın bokkabazııı yumurtası gibi meseleleri birbirinin içinden çıkaran güzel b>r söylevi: Millet. nüfussuz; nülus. düğünsüz. düsün ise bu dar zamanlarda Halkevsiz olmazdı. Cebinden çıkardısı bir karneye bakarak bu düşünün yılın tam onbeşinci düğünü olduğunu söyledi. Tılın sonuna kadar yirmiyi doldnracağını vaadetti. Sonra ciddiyeti kâfi gördüçünü anlatan bir edâ ile seri eksik kalırsa Bayanı emekliye sevkederek kendisinin evleneceğini söyledi. Alkışlar, kahkahalar... Ön sıradan karısı olduğu anlaşı!?n hasır şapkalı eeçkince bir Bayan «Yetişemezsin o gün lere inşallah kör olası!» diye bafırarak neşeyi büsbütün arttırdı. Bu seter, ince vücotlu. ak saçlı bir adam, yerinden kalkarak: «Vallahi, söz veriyorum yenge».. Bn nâmerd, o münasebetsizliği de yaparsa onun basına kılıç yerine meşe sopalariyle bir takı zafer kurarım ki millet de parma^ım ısınr!» di||l!!»»MtV.J'"«llll"iılt.»ıı.ıınııınıı, ye bağırdı \e eu.>Kunluk u ı. geldi ki o zamaııa kadar mahkeme kürsüsünde gibi ağır duran hâkimler de güldüler ve alkısa iştirak ettiler. Bir tanesi: «Bulunmaz adamdır hoca!» dedi. Kimbilir ne zamanlardan kal nıa bir kârvansarayda idik. Kenarlardaki sundurnıalar. bozkı rın bu gerekine benziyen kar tırtılarından canlarını knrtarmıs eski yolcu kafilelerinin ateslerini yaktıkları oc3klsr, at larını bağladıkları halkalar hâ lâ yerli verinde durnyordu T>ön, dolas. nice yüzyıllardar sonra biz de aynı vere düşmü' hulunuyorduk. Ötesini. berisin' hafitçe deçiştirip boyayarak v her tarafını masum bir heves le süsliyerek pekâlâ bir Halk evi meydana setirmislerdi Ba^ raklar, direkten direğe alli yr silli uçurtma kâfıtlarından tır tıllı raahyalar. ver ver çatlayıı dökülmüş badanalan altındar zamanla bir abanoz parlakhf' almış kaplamaları mevdana çı kan kalın direklerinde vecizeler, Battal Gazi muharehelerini dfişündüren tstiklâl savası koca olduğumuz hissini verdi ve başkalarının da öyle zannetmelerinden korktum. Kibar ve babacan bir adam olan General bana. Büyük ses sanatkârımızın aramızda bulunması bir şans tır, dedi. kendisinden bize gü ıcl Msini işittirmesini rica et sek . Acaba sayjısızlık olur mu? Sahneve arkasını dayıyarak ayakta duran Başkan: Her yerde olduğu gibi keııu, Kaçırır mıyız bu fırsatı mi uııutturup kaybettirmeğe hiç? Şöhreti Türkiyeyi tutmuş çalıştığım burada da başkan. olan Bayan (Aysel) in Halkeviyakamı bırakmadı. En önde umize yolu düşsün ve güzel sezun bir masanın etrafında kasinden kubbemize bir hoş sada labalık bir grup otunıyordu. rabiatım çekingendir; fakat bırakmadan geçip gitsin, olur Törenin başında ayağa kalkaıstemeden bir kalabalığın içi mn? dedi. rak gelin ve güveyi alınlannne düştfiğüm zaman da ezilip Makbule. Başkana adının (Ay dan öpmüş bir General ile iki hüzültnekten hiç hoşlanmam. sel) değil, (Ayseven) olduğubüyük rütbeli subay; kılık kıKarşımdakilerin ietimaî mevkinu söyledikten sonra Generayafetleri yerinde birkaç sivil. İTİ n« kadar yüksek olursa ben le. parıltılı tuvaletleri ve tüylü o U«dar yüksekten alırım. Herşapkalariyle tavus gibi bir kac Şereftir pasam, sereftir iıalde bir aşaîılık kompleksi Bayan... Aralarında kürk man dedi ve yine bir kahkaha »tip lUcaktır bende... tosuna sarılmış açık saçlı v f öksürdükten sonra devam etti: Makbulenin buradaki düğüarkasını bana çevirmiş birinin Yaptığımız bu korkunç *enün kokusunu nasıl aldığım, arasıra kımıldanışlarını ve çın Harputlulann salıncakları ve yahatten sonra ses mi kaldı? ^ıraklı bir kahkaha stıp sonra sepetleri arasında nasıl giyinip Fakat bir şey yapma*a çalışı iksürmesini trendeki kadına hoyandığını ve Kele buradaki rız. Yalnız, çalçıyı nereden bu>enzetir gibi olmuştum. Bu, taGeneralin sağına knrulnp otur lacağız? >îI imkânsızdı. O kadar ki biı mak için ne yaptığını anlamak Biraz önce, Başkana meşe ıralık yanındakilerle beraber mümkün dejildi. Fakat her sopalanndan tak knraoağını iıir şeye bakmak için başını ar halde beni de satmasını bilmiş söylemis olan ak saçlı adam. <aya çevirdiği zaman da yine ılacaktı ki hatırlı'T masasında Bandomuz, evvel Allah nanmadım. Fakat o, beni göhemmiyetli bir adam çibi kar caz müziği gibi alaturkayı da rünce hemen eülerek selâm şılandım. Kadın, bana uzaktan belki becerir, ama hanımı en verdi ve gayet teklifsiz bir işanaııdomima işaretleriyle anlattıjı hikâyeyi bir kere de a| di, bom ile sarkı söyliyebilir ret yaptı. Pandomimalardaki mi acaba? ziyle tekrar etti. Çocuklan ugibi kollariyle bir sarılma jesti Hep birden gülüştüler. vutusunu o şekilde anlatıyoryaparak basını bile'i üzerine Arkası var yatırmasından çocuklan trende du ki, bana âdeta eski bir karı ÜHTEKİH koyun koyana uyutmuş oldu îunu anlatmak istiyordu. Sonra Generale ve ötekilere beni söylediğini hep birden başlarını çevirip bana bakmalarından anladım. Halkevi başkanını tekrar bana musallat eden işte bu, oldu. Hatırlılar masasına çağınliyordum.. Artık bu geee, içtinıaî mevkiim derece derece yükseliyordu. Başkana karşı koymağa çalışmak, beyhude idi. Daha olmazsa mengene gibi parmaklarının bilecime yapışacafından ve daha fazla rezil olacağımdan şüphe etmiyordum. Başa gelen çekilecek demesi var. Vukua gelen kıtalden dolayı Sultan Hamit'le Avrupayı mesul tutuyor. Islâmlar, Ermeni ler kadar. belki anlardan ziyade mağdurdur, diyor. Umumi ıslahat isteniyor. Bu mukaddeme, yedi sekiz ay evvel yazılsa idi (lllâllah bu barbar Türklerden) deneceğine hiç şüphe yoktu. Bâki bekayi teveccühatınız müsterham dir, efendim. Nâzım.» (1) Doktor Nâzım Bey, Talât Paşa kabinesinde Maarif Nazırı ol • muş ve Izmir suikasdi ile alâkah görüldüğünde.n Istiklâl Mahkemesince idama mahkum edilmiş ve Ankara : da asılmıştır. (2) Kıymetli Türk hekimi Ordir.aryüs Profesör Âkil Muhtar özden'dir. (3) Mektupların ekserisi, maalesef tarihsizdir. 2o.ooo lo.ooo 23O TAÜHÜYC LİR1DAN, S O O O MUHTELİF PARA İKRAMİYELERİ 258 OSMANLI BANKASI HBU "MMimımııııııııııııımıııııımıııııııım^ I I I I I I L HOLANTSE BANKÜNİ N.V. 40 mcı yıl dönümü dolayısile mezkur Şube müdürlüğü, Sayın müşteri ve dostlarını 6 Ocak 1961 Cuma günü saat 16'dan 18'e kadar Galata'da Karaköy Palas'taki Merkezinde kabul etmekle bahtiyar olacağını arzeder. lstanbul Şubesinin kuruluşunun 1 J
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear